17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 KASIM 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EGITIM İNSANIN SERÜVENİ TURHAN SELÇUK DtfBL'ST TABİATIT î STAN3UL EFENDÎSİ ABDÖLCAN3AZ 1 Iff MAC3HALA2I TEKMÎLÎ BÎKDEN n.. Y4 KARIM DA, Ç Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaattin Dinçer: Hâlâ 70 bin öğretmen hakkında soruşturma sürüyor ÖÖğretmenleryineburuk Cumhuriyet'in ilk öğretmenlerinden Refet An- gm,\^li£n)IÇak]r'ıziyaretetti(HlLAL KÖSE) Eğitim emekçileri unutulmasın Haber Merkezi - 24 Kasım Öğretmenler Günü Türkiye genelinde çeşitli etkinliklerle kutlanmaya başlandı. Kutlamalarda, eğitiine aynlan kaynaklann yetersizliğine dikkat çekilerek gelecek nesillerin yetiştirilmesinde öğretmenlere büyük görev düştüğü vurgulandı. Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu ise eğitim sisteminin bilgi toplumunun gereklerine uygun ve evrensel standartlarda hizmet üreten bir yapı haline gelmesi ve öğretmenlerin maddi ve moral düzeylerinin yükseltilmesi yönünde gereken değişikliklerin gerçekleştirileceğini belirtti. Türk Telekom, 24 Kasım Öğrermenler Günü için "Başöğretmen Atatûrk" konulu yeni telefon kartlannı satışa sundu. Öğretmenler Günü kutlamalan kapsamında, II Milli Eğitim Müdürü Ömer Bahbey ve bir grup öğretmen, Vali Erol Çalor ile Büyükşehir Belediye Başkanı AK Müfit Gurtuna'yı ziyaret etri. Ziyaretlerde, Cumhuriyet'in ilk öğretinenlerinden ve Milli Eğitim Bakanlığı danışmanlanndan Refet Angm da katıldı. Vali Çakır, bütün sorunlann çözümünün altmda eğitimin yattığını belirterek eğitime aynlan kaynak yetersizliğinden yakmdı. Eğitim-Bir- Sen Genel Başkanı Nfyazi Yavuz ise yaptığı yazılı açıklamada, eğitimcilerin her yıl olduğu gibi bu yılda öğretmenler gününe birçok sıkıntıyla girdiğini MUMCU'DAN MESAJ Milli Eğitim Bakanı Erkan Mumcu yayımladığı mesajda, Atatürk önderliğinde kurulan Cumhuriyet'in Türk milletinin çağdaşlaşma kararlıhğını ortaya koyan bir uygarlık projesi olduğunu belirtti. Mumcu, "Eğitiın sistemimizin bilgi toplumunun gereklerine uygun ve evrensel standartiarda hizmet üreten bir yapı haline gelmesi ve öğrermenlerimizin maddi ve moral düzeylerinin yükseltilmesi yönünde gereken değişiktikler gerçeldeştirilecektir'' dedi. belirterek ve eğitim emekçilerinin içinde bulundugu sorunlar çözülmedikçe ülkemizin hiçbir sorununun çözûlemeyeceği bilinmeBdir" dedi. Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitimde Psikolojik Hizmetler Ana Bilim Dab Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hasan Yılmaz ise Öğretmenler Günü'nün sorunlara ağıt yakılan bir gün olmaktan çıkanhp öğretmen niteliklerinin tartışıldığı bir gün haline getiribnesi gerektiğini söyledi. t a:—.. -1, ESR.AAÇIKGÖZ Öğretmenler, 24 Kasım Öğret- menler Günü"nü buruk kutluyor. Çünkü, mutsuz ve yoksullar. Tak- sitle yaşıyor.borçluölüyorlar. L4 derecedekı bu- öğrehnenin maaşı 60C' milyon lira. Dört kişilik bir ailemn zorunlu gideri ise bır mil- yar 54 milyon lira. Işe yeni baş- layan 1 '9 derecesindeld bir öğret- menin aldıgı ücret ise 424 milyon lira. Yani 348 milyon 467 bin li- ra clan aclık sınınndan biraz da- ha vüksek. Öğretmenler için kitap, sine- ma. tiyatro, dergi ve gazete gibi ihtiyaçlan karşılamak bir yana, sağlıldı beslenmek bile lüks sayı- lırhale geldi. Proteinh ürünleri çok az tüketen öğretmenler, daha çok • Yann Öğretmenler Günü. Öğretmenler, ekonomik sorunlarla boğuşmaktan gazete almaya bile para ayıramayacak duruma geldi. Eğitim-Sen'in 500 öğretmene uyguladığı bir ankete göre, öğretmenlerin borç ve taksitle yaşadığı ortaya çıktı. kuru gıda ve tahıl ürünleriyle bes- leniyor. Eğitim-Sen'in hazu-lamış olduğu "Anketierie Eğitiın Ger- çeğT adlı kitapçık eğitimin ve öğ- retmenlerin durumunu gözler önü- ne senvor. Öğretmen borç batağında Eğitim-Sen'in 500 öğretmene uyguladığı anket, öğretmenlerin borç ve taksitle yaşadığını orta- ya koyuyor. Ankete katılan öğ- retmenlerin yüzde 86'sının borç ya da taksiti var. Üstelık bu tak- sitlerin büyük bir kısmı zorunlu ihtiyaçlan karşılamak için yapıl- mış olan borçlar. Eğitim-Sen'in talepleri Eğitim-Sen Genel Başkanı Ala- attin Dinçer, her yedi öğretmen- den birinin soruşturma geçirdi- ğini belirterek, "Yetmiş bine ya- kın öğretmen hakkında adli ve idari sonışturmalar devam edi- \xx. 58. hükümetin demokratikleş- me iddialan sanümi ise, 57. hükü- met ve öncesi dönemlerde sürgü- ne uğramış, meslekten ihraç edil- miş eğitim emekçilerinin mağdu- riyetine son vermeHdir. Bu öğret- menler hırsKİık yapmadL rüşvet yemedfler" dedi. Dinçer, taleple- rini ise şöyle sualadı: • 2003 yılı bütçesinden eğiti- me aynlan pay 2002 yılına göre en az iki katına çıkanlmalı. • Herkese kamusal. nitelik- li eğitim hakla verilmeli, harç. katkı payı sona erdirilmeli. • Eğitim emekçilerinin çalış- ma ve yaşam koşullan düzeltilme- li, insanca yaşayabilecekleri bir üc- ret verilmeli. • Milli Eğitim Bakanlı- ğı'nda siyasi kadrolaşmaya gi- dilmemeli. • Türkiye toplumunu oluştu- ran bütün kimliklerin kendi ana dillerini ve kültürlerinı kullanabil- melerinin olanaklan yaratılmalı. Kadir Has Üniversitesi Kadir Has Ödülü ihdas etmiştir. Ödülün bu yılki konusu: "Globalleşen dünyada Türkiye'nin yeri" Ödül tüm katılımcılara açık olup; ödül şartnamesi Kadir Has Üniversitesi Cibali Kampüsü Genel Sekreterüği'nden veya "www.khas.edu.tr/pubtic/oduller" internet adresinden temin edilebiür. ÖDÜLLER Bırıncı 10 milyar İkıncı 6 milyar Üçüncü U milyar Mansiyonlar 1. mansiyon 2,5 milyar 2. mansiyon 2 milyar 3. mansiyon 1,5 milyar ÖDÜLDEĞERLENDİRME KURULU Prof. Dr. Esat Cam Dr. Atilla Karaosmanoğlu Ercan Kumcu Prof. Dr. Orhan Sener Osman Ulagay SONKATILMATARİHİ 31Ocak2ÛQ3 GEÇMİŞTEN GELECEĞE ORHAN ERİNÇ 'Çok Bilen Çok Yanılır' Kaynağını anımsamadım ama, ara sıra bir arap ba- cının ağzından yinelediğimiz, tekerleme niyetine de kullanılan bir cümle vardır: "Durbakalii n'olucak!" Galiba yinelemenin tam sırası... AKP'nin iktidara gelmesiyle kafalardaki eski izdü- şümlerin yarattığı kuşkular gündeme geldi. Geldi ama, AKP yandaşı olmamalanna karşın kımileri, iki— de birsöytenen "değiştik" iddiaanı dddiye alarak "öe^- /eme/fgere/rt/^/'söylemini öneçıkardılar. Kimıleri de, ana muhalefet partisi CHP gibi tepkı sınırlamasına geçip beklemeye başladılar. Onlar bekliyor ama AKP'liler beklemedi. Iktidar olmanın yarattığı ve yalakalıkla birlikte fan görevini de üstlenen holdinglerin üfürüğünün etki- siyle hızlanan rüzgânn önünde sabırsızlaşıverdiler. İlk öncelikler arasında yer almadığı konusunda açıklamalar yapılan "îürban" daha ilk günden başa- nlı bir manevrayla kamusal alana sokuluverdi. Siyasal bir simge olan türbanı, demokratik bir sim- ge gibi gösterme çabalannın alkışlanması görevi de yine yalakalara düştü. En büyük dayanaklan da Sayın Cumhurbaşkanı ile eşinin davranışları oldu. Sayın Cumhurbaşkanı ile eşinin bilinen alçakgö- nüllülüğünü yansıtan davranışları "türbana onay" olarak yansıtıldı. Bu da yetmemiş olmalı ki yüzlerde- ki gülücükler ve gözlerdeki bakış açılan bile "onayın onayı" olarak özelliklevurgulandı. O niyetle yola çıkıldığı için olsa gerek asilin vekile refakat etmesi gibi yeni bir protokol kurahnı da ga- zete arşivlerine armağan ettiler. Ancak pek çok okur ve izleyici, aynı gün Ankara Hilton'daki şatafatlı iftann ardından topluca kılınan akşam namazından haberdar olamadılar. Otelde, mescit gibi kullanılmak üzere aynlmış bir oda bulun- masına karşın, orta yerdeki lobiye yayılan örtulerin üzerinde kılınan namaz yalnızca Cumhuriyetie yer aldı. Bundan sonrakileri öğrenebilmek için beklemede- yiz. Tıpkı arap bacı gibi... • • • AKP lideri Erdoğan, Avrupa Biriiği'nden tarih al- manın çabası olarak sunulan gezilerini sürdürüyor. Erdoğan'ın şu andaki tek srfatının "AKP Genel Başkanı" olmasına karşın, Avrupa başkentlerindeki temaslannın yansımasına bakarsanız "devlet tem- silcisi" gibi hemen her konuda ülkeyi bağlayacak açıklamalar yapıyor. Okurlann, "Seyahatlerin giderini devlet mi karşt- lıyor? Karşılıyorsa hangi sıfatıyla?" sorulanna yanıt verecek bilgilerden de yoksunuz. Ancak bu gezilerin, Türkiye'nin dış ilışkilerini zora sokacak aynntılar içermesı bir yana, Erdoğan'ı da de- ğiştirdiği gözleniyor. Başbakanlık için acele etmeyeceğini açıklamash na karşın önceki günkü dönüşunde acelesine de süre koydu: Bir ay. Doğaldır ki, Avrupa'nın takıntılanndan biri ve Tür- kiye için başlıcası olan kendi kontrollerindeki "Siya- sal Islam Devleti'n gerçekleştirme niyetleri, biçilmiş kaftan gibi Erdoğan'a uyuyordu. Bu yaklaşımın et- kisiyle Erdoğan hem süreyi belirledi hem de değiş- tirilecek anayasa maddelerinin 76, 78 ve 109 oldu- ğunu. 76'ncı madde ile Erdoğan'ın mahkûmiyeti nede- niyle oluşan milletvekili seçilme yasağı kaldınlacak. 78'inci madde ile ara seçimin bir an önce yapıl- ması sağlanacak. 109'uncu madde ile de daha milletvekili seçtlme- den bile başbakan olabilmesinin yolu açılacak. • • • Sanırsınız ki "BütünyollarRoma'ya çıkar" deyişi- nin Türkiye'ye uyarlanmasıyla "Bütün yollar başba- kanlığa çıkar" denilecek. Olacak ama olamıyor. 109'uncu madde değişik- liği yetmiyor. Çünkü bir de anayasanın 112'nci maddesi var. Di- yor ki: "BakanlarKurulu üyelehnden milletvekili ol- mayanlar, 81 'ind maddedeyazılı şekilde Millet Mec- lisi önünde ant içerier ve bakan sıfatını taşıdıklan sü- rece milletvekillehnin tabı olduklan kayıt ve şartlara uyariar ve yasama dokunulmazlığına sahip bulu- nurlar. Bunlar Türitiye Büyük Millet Meclisi üyeleh gibi ödenek ve yolluk alırlar." Dokunulmazlık yalnız milletvekillerine tanınan ve kapsamı yıllardır tartışılan bir ayncalık. Erdoğan başbakan yapılabilir ama dokunulmaz- lık zırhına büründürülemez. Bu sayede siyasal ya- saklı bir parti genel başkanına sahip olmamız yet- mezmiş gibi "yolsuzluk, usulsüzlük, zimmet, haksız mal edinme" g\b\ iddialaria ikisi ağırceza olmak üze- re çok sayıda asliye ceza mahkemesinde yargılanan bir başbakana kavuşacağız. Dokunulmazlık ipine un sermenin yararından Er- doğan değil, aday listelerine koydurup milletvekili seç- tirdiği eski görev arkadaşlan yararianacak. Birileri bu kez de Avrupa'ya bunu anlatmakta(!) zor- lanacaklar. ••• Ustalanmızdan Recaizade Mahmut Ekrem (1847- 1914) son eserini bir tiyatro oyunu olarak yazmış (1914) ve adını da "Çok Bilen Çok Yanılır" koymuş. Okumadım ama adım gibi biliyorum ki birileri bugünlerde o esere öykünerek yeni oyunlar ser- giliyorlar. [email protected]. ÖZ-DER'den Danıştay'a dava .\NK\RA (Cumhurrvet Bürosu) - Özel Öğretim Kurumlan Çalışanlarî Derneği (ÖZ-DER), ÖSS puanmnı hesaplanmasında Ağu-lıklı Orta Öğrenim Başan Puanı'nın etkisini arttırmaya yönelik uygulamanın öğrenciler arasında adaletsizliğe neden olduğu gerekçesiyle Danıştay'a yürütmenin durdurulması ve iptali istemi ile da\ r a açtı. ÖZ-DER Yönetim Kurulu Başkanı Nilüfer Demirel Sümbüloğlu yaptığı yazılı açıklamada, Ağırlıklı Orta Öğrenim Başan Puanı'nın etkisini arttırmaya yönelik uygulamanın eğitimde firsat eşitsizliğine neden olduğunu kaydetti. ÖSS için 25 Kasrni son gün ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Öğrenci Seçme Sınavı'na (ÖSS) girmek isteyen adaylann başvurulan pazartesi günü sona erecek. 2003- ÖSS'ye girecek adaylann 11 Kasım 2002 günü alınmaya başlanan başvurulan 25 Kasım 2002 pazartesi günü bitecek. Hâlâ sınav kılavuzu ve başvuru formu alamayan adaylar 3.5 milyon lira karşılığında alacaklan belgeleri doldurarak pazartesi günü mesai bitimine kadar verebilecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle