17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Genel Yayın Yönetmeni: îbrahim Yıkhz # Yazıişleri Müdürü: Safim Alpadan •Sorumlu Müdür Mehmet Sucu # Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara Cumhuriyet İmtiyaz Sahibi: CUMHURIYET YÂKFI adına ÎLHAN SELÇUK tbtıhbarat Cengiz \ ıldırım 0 Ekonomı: Öz- lem Yüzak• Kültür Egemen Bcrköz9 Spor Abdülkadir Y ücelman 9 Makaleler. Sami Ka- raören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı • Bıl- gı-Belge Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen. Meh- met Faraç 0 Avrupa Temsılcısı Gûray Öz Yaym Kurulu: Ilhan Selçuk (Baş- kan). EmreKongarıDanışman), Orhan Erinç. Hikmet Çetin- kava, Şiikran Soncr. İbrahim \ lİdız. Orhan Bursalı, Musta- fa Balbav, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balba\ Atatürk Bulvan Müessese Müdürü: Erol REKLAM: P.M. Ltd. Şti. • Genel No 125, Kat:4, Bakanlıklar-Ankara Tel: 4195020 i haiy. Faks:4195O27 0tzmırTemsılcısı.SerdarKızık. H.ZıyaBlv. 1352 S.2 3Tel:4411220, Faks 4418745 0 Adana Temsiltisr Çetin Yiğenoğlu, tnönu Cd 119 tdare Hüseyin S Nol Kat l.Tel 363 12 ll.Faks-363 12 15 ~ " ' """ Erkut 0 Koordınatör Müdûr Gfilbin Erduran#Koorttaatör Ahmet Korulsan 0 Mu- Reha Işıtman • Genel MüdürYrd.. hasebe Biilcnl Yener 0 Se»da Çoban • Fınansman Mudürii Gürer Çeön Frduran Tel 0212 514 (T 53- 5138460-61 Faks. 0212 513 84 63Satış Fazilet Kuza Yayımla>aa: Yenj Gün Haber Aıansi Basm ve Yaymcılık \ Ş Baskı: Sabah \a>ıncılık A Ş Tûrtocaiı Cad. 39 41 Cagaloglu 34334 Istanbul PK 246 - Sıritecı 34435 Uıanbul Tel 10 212) 512 05 05 (20 hatı Faks tO 2121 513 85 95 23 KASIM 2002 İmsak 5.21 Güneş: 6.53 Öğle: 11.57 tkındı: 14.25 Akşam: 16.49 Yatsı: 18.14 Kürdan, Hükümdar Agathocles'in ölüm sebebi, soylulann ise değerli mücevheriydi Once suikasttasonraboyunda Buz pateni kayan ayı • Haber Merkezi - Ukraynalı hayvan terbiyecisi Vadim Kuznetzov ayısına paten ayakkabılannı giydirmeye çalışıyor. Çünkü patenci ayı, birazdan Donetsk kentinde kurulan sirkte gösterisine çıkacak. Şaşkın bakışlar altında gösterisini tamamlayan ayı, buz üstünde sergilediği maharetlerle özellikJe çocuklan kendine hayran bırakıyor. lfflndovvs'ta ciddi güvenljk açığı • NEWYORK(AA)- Bilgisayar yazılım devi Microsoft, dünyada en yaygın şekilde kullanılan işletim sistemi Windows ile en fazla kullanılan internet tarayıcısı Explorer'da ciddi güvenlik açıklan belirlendiğini duyurdu. Dün yapılan açıklamaya göre, bu açıktan yararlanacak bilgisayar korsanlan bilgisayarlan ele geçirebilir. Açıklamada, sadece Windows'un en son süriimü olan Windows-XP'de açık bulunmadığı kaydedildi. İngilider kaytarıyor • LONDRA(AA)- tngiltere'de, çalışanlar günde yaklaşık 100 dakika işten kaytanyor. Daily Telegraph'ın haberine göre, 2000 kişiyle yapılan anket, çalışanlann, günlük mesailerinin 54 dakikasını dedikodu, 16 dakikasını kur yaparak, kalan süreyi de internette geçirdiklerini ortaya koydu. Araştırmaya göre çalışanlar, 14 dakika internette geziniyor, 9 dakika arkadaşlan ve aileleriyle yazışıyor, 3 dakika ise alışveriş yapıyor. Gebelikte sigara daha zararh • ANKARA (AA)- Gebelikte anne adayının sigara içmesinin bir zaran daha ortaya çıktı. Yeni bir araştırmada, sigara içen kadınlann çocuklannın ileride aşın şişman olma olasılığının daha fazla olduğu saptandı. Almanya'nın Münih kentindeki Ludwig Maximilan Üniversitesi'nden Dr. Rudiger von Kries, araştırmamn sonuçlannı açıklarken "Hamile kadınlar sigara içmeyi bırakmalı. bu aşın şişmanlığı azaltmak için zorunlu" dedi. Botoks bilmecesi • ANKARA (AA)- KınşıklıkJan gidermek için kullanılan, Botunlinum toksinin (Botoks), uzun dönemde olumsuz etkileri olabileceği bildiriliyor. Ingiltere'deki Ulusal Nöroloji Hastanesi'nden Dr. Peter Misra, Botoks'un kısa dönemli olumsuz etkisinin nadir görüldüğünü, ancak yöntemin uzun dönemli olumsuz etkileri konusunda henüz elde veri bulunmadığını söyledi. CANHACIOĞLU ESKİŞEHtR - Kürdanın ne za- mandan bu yana kullanıldığını hiç merak ettiniz mi? Insanlann eski alışkanlıklanndan birinin diş kanş- tırmak olduğunu ve kürdanın önce- leri değerli madenlerden yapıldığı- nı biliyor muydunuz? Syracure hükümdan Agathocles M.0.289'da dişini zehire batınhnış bir kürdanla kanştırdığı için ölmüş. 8. ve 9. yüzyılda Pers tmparatorluğu'ndan Hindistan'a göç eden Zerdüştler kür- dan kullanmayı dinsel bir tören olarak uygulamış. Birkaç yüzyıl sonra ortaya çıkan Gondlar, yiyecekleri yemekleri düşünerek ölüleri kürdanla gömmeye başlamış. Rönesans Fransa'sında ise kürdan önceleri tatlıya saplanarak sonralan ise bir tabakta peçete ile birlikte herkese ayn ayn sunulmuş. 1967 yılında Hans Sach adh bir diş doktorunun yazdığı "Kürdan ve Tari- hi" adlı kitapta da Rönesans "kürdan- lann altm çağı" olarak nitelendirilmiş. Çahşma aynı zamanda boyunlannda zarif kürdanlann asılı olduğu soylula- nn portrelerinin reprodüksiyonlannı da kapsıyor. Ilk olarak 1716 yılında basılan kadın- lar için güzel davranışlar kitabında da kürdan "Yemek yerken kadınlann diş- lerinin arasma bir şey sıkıştığında çıka- rabilmek için kullanıiabilecekkri n gü- müş aletler olarak tanımlanmış. 1800'lerde ise Paris'te Joinville Pont'da 2 milyon kaz yetiştiren Mösyö Bardin. çelik kalem ucunun icadından sonra daha önce kalem için kullandığı kaz tüylerinden kürdan imal etmeye başlamış ve bu konuda büyük bir pa- zar yaratmış. 1800'lerin yansında tngiliz ihracat şir- ketinin Brezilya'daki muhasebecisi Chaıies Forster, Portekiz'de büyük ve bıçakla yontularak ucuza satılan kür- danlan görmüş. Forster. bunlardan sa- tın alarak Boston'dakı eşine gönder- miş. 1865 yılında Boston'adönen Fors- ter, ayakkabı için tahta çivi yapan bir imalatçıda bir takım denemeler yap- mış, kurdanlan mekanik olarak kese- cek bir makineyi 1869'da yapmış. Por- tekizli yontuculann bir günde yaphk- lan kadar kürdanı bir dakikada ürete- biliyormuş. Birçok çeşit ağaç denedik- ten sonra Forster, beyaz huş ağacını en iyi madde olarak seçmiş. Ancak Fors- ter ürettiği kurdanlan satamıyormuş. Harvardh öğrencileri toplayarak Bos- ton'un ünlü bir lokantasında yemek ıs- marlayan Forster, öğrencilere daha son- ra garsonlardan kürdan istemelerini söyjemiş. Öğrenciler burada kavga çıkannca lokanta sahipleri Forster'in ürettiği kur- danlan almaya başlamış. Halen Ma- ine'de onun adı ile anılan ve dünyada en çok kürdan üretimini yapan bir fab- rika bulunuyor. Her yıl dünyayı 30 kere saracak ka- dar kürdan üretiliyor. Yanlış kürdan kullanımı nedeniyle de yılda 8 bin 800 kaza meydana geliyor. Risk altındaki gençler KüitürServisi-18. Istanbul Fotoğraf Günleri kapsamuıda World Press Photo'nun düzenlediği 'Risk Altındaki Gençler' sergisi 13 Aralık'a kadar Fotoğrafevi Sergi Salonun'da meraklılanyla buluşacak. Sergi 2001 - 2002 yıllan arasında Estonya, Latvia ve Litvanyalı profesyonel basın fotoğrafçılanna yönelik World Press Photo tarafindan düzenlenen bir dizi atölye çalışması için çekilen fotoğraflardan derlendi. Sergide Egert Kamensik (Estonia), Ivars Gravlejs (Latvia), Erik Prozes (Estonya). Olga Poshakova (Litvanya), Ramunas Danisevitius (Litvanya), Ruta Titane (Latvia) ve Tomas Kauneckas (Litvanya) fotoğraflan yer alıyor. Sergiyi oluşturmak için fotoğrafçılann 'Risk Altmda Gençler' temasına yönelik çalışmalan istenmiş ve eğitim süresince bu çalışmalara CoBn Jacobson, Alan Keler ve Enrique Shore gibi uluslararası üne sahip fotoğrafçılar ve editörler katkıda bulunmuş. J ACKSON, BERRYVE VOELLER Bambi ödülleri sahiplerini bulduBERLtN(AA)- Amerikah dans ustası şarkıcı Michael Jackson, ünlü film yıldızı Halle Berry ve Almanya Milli Takımı Teknik Direktörü Rudi Voeller. önceki akşam Almanya'nın başkentı Berlın'de düzenlenen törende "Bambi" medya ödüllerini aldı. Dünyanın en önemli rock efsanesı olarak bu ödüle layık görülen Jackson, ödülünü eski ünlü Alman tenisçi Boris Becker'in elinden aldı. Michael Jackson, yaptığı kısa konuşmada. Almanca olarak "Seni seviyonım Berlin" diyerek "Alman çocuklanna" hitaben, "Dünyanın size ihtiyacı var, hayal kurun, beUd de kozmonot veya sanatçı olursunuz ve Bambi ödülünü alırsınız' dedi. Törende, ünlü film yıldızı Halle Berry'ye de uluslararası film dalında "Bambi" ödülü verildi. Almanya Milli Takımı Teknik Direktörü Rudi Voeller de 2002 Dünya Kupası'ndaki performansı nedeniyle "Bambi" ödülünü aldı. Ünlü şar- kKi Mic- hael Jack- son ödülü- nü Alman tenisçi Bo- ris Bec- ker'in eHn- denaldL ünlüfllm yıldızı Hal- le Berry uluslara- rası nim dalında ödülün sa- hibi olur- ken şarkıcı Anasta- cia'ya uluslara- rası pop şarkıcılığı dalında ödülverü- dl(AP. REUTERS) ALKONDAN BEBEK SARKITMIŞTI Polis Jackson'ı suçlu bulmadıBERLİN (AA) - Aknan polisi, ünlü Amerikalı sanatçı Michael Jackson'm, balkondan hayranlanna bebeğini sarkıtmasmda suç unsuru bulamadı. "Bambi" yaşam boyu başan ödülünü almak için Almanya'ya gelen sanatçının 1 yaşından küçük bebeğini Berlin'de kaldığı otel odasınm 4. katından aşağı, hayranlanna doğru sarkıtması sert eleştirilere neden olmuş ve Alman polisi, olayda suç unsuru olup olmadığını belirlemek üzere inceleme başlatmıştı. Berlin polisi, herhangi bir suç kanıtı görmedikleri için Michael Jackson hakkında soruşturma açılmayacağını kaydetti. Tüketici şikâyetleri senaristleri kıskandınyor: Uçüncü disketi süremedim İSTANBUL (ANKA) - Türkiye 'de tüketicilerden bayilere gelen şikayetlerin, senaristleri kıskandıracak nitelikleri bulunduğu saptandı. 'www^ikayetvar.com' adlı sitede tüketicilerden bayilere gelen şikâyetlere yer verildi. Komik şikâyetlerden bazılan şöyle: Bulaşık maMnesl: Servis elemanlan, Türkiye'nin dört bir yanından gelen 'Bulaşık makinem tabaklan, bardaklan çiziyor ya da su boşaltamıyor' şikâyetlerini incelemek için gittikleri evlerde müşterilerin ıspanak, lahana gibi yıkanması zor sebzeleri bulaşık makinesinde yıkadıklannı, hatta salça yapmak için domatesleri makinede yumuşatanlar olduğunu görünce şaşırmışlar. İçerl glrmlyor: Bir IBM müşterisi 'tlk disketi sürdüm, Udncisini sürerken çok zorlandım üçüncüsü asla içeri girmiyor." Ayak pedali: Yeni aldığım bilgisayar çabşmıyor' diye DELL firmasını arayan kadın sürekh' 'Ayak, pedahna basıyorum basıyorum makineden hiç ses gehniyor' demiş. Ayak pedah'nın fare olduğu ortaya çıkmış. Yazici: Bir IBM müşterisi dokümanı yazıcıya aktaramadığından şikâyet etmiş. 'Bilgisayar yaaayı görüyor mu' sorusuna karşınk 'Ekranı yazıcn a doğru çevirdim ama hâlâ görmüyor' cevabını vermiş. Şişko kedinin filmini '20th Century Fox' çekecek Garfield beyazperdede Kültür Senisi - Şişman, tembel, umursamaz, iğneleyici, nankör, şöhret düşkünü, zalim kedi Garfield sinema kahramanı oluyor. Karikatürist Jim Davis ıtarafindan yaratılan ünlü çizgi karakter, 11 ay önce haJdannı satuı alan '20th Century Fox" tarafindan çekilecek fihnle sinemaya adım atıyor. Daha önce 'Oyuncak Hikâyesi'ndeki başanlanyla adlanndan söz ettiren Joel Cohen ve Alec Sokolow'un senaryosunu hazırladığı filmin yönetmenliğini Peter Hewwit yapacak. Müzmin bekâr sahibi John Arbuckle ve köpeği Odie ile yaşayan tembel kedi Garfield, bu filmde aynntıh maceralanyla izleyenlerle buluşacak. En büyük zevki yemek yemek ve uyumak olan, her türlü hareket ve diyetten nefret eden Garfield Amerikalı çizer Jim Davis tarafindan yaratıldı. Gnorm Gnat adlı bir karikatür bandı çizen Davis'in konusu böceklerdi. Bu bant başanlı olamayınca Davis son bir deneme yapmaya karar verdi ve en sevdiği böceği ezen dev bir ayak çizdi. Dünyanın en ünlü kedisi Garfield böyle doğdu. Hain kedi, ilk kezl8Haziranl978'de41 Amerikan gazetesinde göründü ve çok geçmeden milyarlar kazanan zengin bir kedi haline geldi. MESELA DEDİK ERDAL ATABEK Saklambaç Oynayalım... /^'ocukluk oyunlannı \~/ biliyorsunuz. Sak- lambaç, körebe, uzun eşek, birdirbir, köşe kap- maca gibi oyunlar ne gü- zeldir. Günümüzün ço- cuklan bu oyunlar yen- ne bilgisayar oyunlan oy- nadığı için bu oyunlan pek büemiyor. Biz de kül- türümüze bir nevi hizmet olur düşüncesiyle bu oyunlara dönüp bır ba- kalım dedik. Epeydir dü- şünüyorduk, kısmet bu- günlereymiş. Saklambaç oyununda bir çocuk ebe olur. Bır ağacın arkasına geçip gözlerım kapar ve yirmiye kadar yüksek sesle saymaya başlar. Öteki çocuklar kaçıp sak- lanırlar Sonra da ebe olan 'sağun solum sobe' deyip gözlerım açar, saklanan çocuklan aramaya baş- lar. Sağım... O akalım sağımda D kimlervar?Sağagi- diyorum, burada bir ka- raltı görülüyor, hah, ga- liba birini görüyorum ama değilmiş. Biraz da- ha sagda eski bir tekke var, orada biri saklanmış olmasm, bakayım, evet bir kıpırtı var, buldum. Koşup yakalıyorum. Tek- kede saklanmış. Bıraz da- ha sağa doğru gidiyorum, şu türbenin yanına, orda da biri var galiba.. ama çı- kıpkoşmayabaşlıyor. Sa- ğı iyice araştmyorum, orada Aşiret çıkmazı'nda saklanan birisinin karal- tısı görünüyor, 'Yakala- dım' diye bağınyorum ama karaltı bir ağaç göl- gesi çıkıyor. Bunlar da hep buralara saklamrlar. Sağ dedin mi böyle yer- lere bakacaksın. Burala- ra saklanmaya bayılırlar, çünkü girintisi çıkmtısı çoktur. Bırkeresinde ka- çan çocuklardan biri rm- nareye saklanmıştı da bu- man gerekeni sağda arar- san yandın, bir türlü bu- lamazsın, ebelikten de kutulamazsın. Sağda sak- lananlar zor bulunuyor, yakalayana kadar gelip sobeliyorlar, gene de dik- katli olmak gerekiyor, hep ebe kalacak değiliz ya. Solum... Oolumdakileri yakala- O mak daha kolay. On- lar çabuk yerleşemiyor- lar. Sonra da aralannda çok kavga ediyorlar, yok 'ben buradajım, sen ge- lemezsin' yok 'burasını ben kapnm, sen başka bir yer bul' diye tartışıp du- ruyorlar. Saklandıklan yerler de öyle girintisi çı- kıntısı çok yerler değil. Onun için de solda sak- lananlar sık sık cezalı ebe oluyorlar. Benim de bu- na aklun ermiyor. Neden onlar da sessizce saklamp oyunu kazanamıyorlar di- ye düşünüp duruyorum. Her seferinde böyle olu- yor, hep cezaya kalıp ebe oluyorlar. Ebe olmak as- lında sıkıcı bir iş. Hep l lamamıştık. Oyun oyna- dığunız yerin sağ tara- finda böyle tekkeler, tür- beler çok. Eskiden kalma yapılar ama yanında yö- resinde çok iyi saklanılı- yor. Eğer kdmin nerde ola- bileceğini kestirirsen bu- hıyorsun. Ama solda ara- ağaca kapanıp gözünü yumacaksın, sonra da te- ker teker hepsinin peşin- de koşacaksın. Onlar da- ha hızlı çıkıp daha çabuk koşarlarsa gene ebelik- ten kurtulamazsın. Bir kere solda saklananlar iyi saklanmışlardı da sağda- kiler gelene kadar sobe yapabılmişlerdi ama bu bir kere oldu. Sonraki oyunlarda hep sağda sak- lananlar oyunu kazandı, öbürlen hep ebe olup koş- tular. Bu oyun da kolay değil. Girdisini çıktısını bilmek gerekiyor. Sobe... Tşte gene sobelendik. ± Biz sola bakıp durur- ken sağdan gelip sobele- diler. Ya biz bu saklam- baç oyununu bilmiyoruz ya da sobeciler iyi sak- lanmayı başanyor. Bu kez de öyle iyi saklan- mışlar ki değil biz, bu oyunun şahı gelse bula- mazdı. Öyle bir yere sak- lanmışlar ki sağdan ba- kınca solda görünüyorlar, soldan bakınca sağda gö- rünüyorlar, ben de on- dan yanılmışım. Ama kim olsa bulamazdı, bu kesin. Yani ben gene ebe oldum diye söylemiyo- rum. Hem galiba ebe ol- maya da alıştım. Koşup durdukça sağımı solumu daha iyi öğreniyorum. Öyle mi acaba?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle