Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 EKİM 2002 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
İNSANIN SERÜVENİ •*- -* •* TURHAN SELÇUK
TA3İATLI
ÎSTAN3UL
HAHİK0LAD2
MACZ3ALAHI
UNESCO'nun ortak kültür değerleri listesine alınan 9 tarihi kent ve anıt korunamıyor
'Dünyamirası'na yağmaOKTAV EKtNCİ
Birleşmiş Milletler ülkelerince
1972'de imzalanmaya başlanan, Tür-
kiye'nin ise 1982 de onayladığı,
UNESCO tarafuıdan "dünya mirasT
listesine alınan tarihsel kentlerimiz,
anıt eserlerimiz ve antik yerleşmele-
rimiz acaba ne durumdalar?..
Ekim-2002 sayısında, 174 ülkeden
730 dünya mirasını tanıtan National
Geographic(NG) dergisi, aynı sayının
Türkiye baskısında da ülkemizden lis-
teye giren "9tarihsel merkezde" bu so-
ruyu irdeliyor... Arkeolog Nermin Bay-
çın tarafindan derlenen NG'deki bil-
giler ve aynı yerlere ilişkin bizim de
gözlemlerimizi içeren bir "gend du-
rum" saptaması özetle şöyle:
İstanbul - Tarlhl Yarımada
Üç imparatorluğa başkentlik yapan
ve 2600 yıllık "kesintisiz kentsel ya-
şamm" kültür ve uygarlık birikimle-
rinitaşıyan"Suriçi" bölgesi... 1985'te
dünya mirası sayılmasından ancak 10
yıl sonra "SİT" ilan edilebildi...
MimarlarOdasTnın. tarihsel yan-
madanın içinden yeni "oto-yoUar"
öneren bir "Dalan dönemiptanina" aç-
tığı iptal davasında, bilirkişilerin ve
mahkemenin bu eksikliğe dikkat çek-
meleri üzerine 1995 yılında alınan
"Suriçi SÎT"i karanna rağmen, yine
bütüncül bir "korumaptanı" bugün de
yürürlüğe girebilmiş değil...
Suriçi'ndeki gecikmiş SİT karan,
tarihi dokuyu yıpratan yeni yapılaş-
maya olanak saglarken, "planazkk" ka-
çak uygulamalan körüklüyor... Örne-
ğin bu bölgenin zaman ıçinde "trafik
baskısından anndınlmasT hedefı bı-
le Yenikapı'ya kaçak inşa edilen "fe-
ribot iskeleleri" ile delindi... Marma-
ra kıyısındakı banliyö hattıyla bağlan-
ülı güney-kuzey metrosunun Zeytin-
burnu- Haliç yönünde surdışuıdan ge-
çirilmesi mümkünken, bu seçenek ye-
rine Tarihi Yanmada'nın tam ortasın-
dan uygulanması da "dünya mirası
kent dokusunu" tehdıt edıyor...
Bütün bu sorunlann temelinde ise
"imar ve korumadan sorumhı'' yerel
yönetimin "parçalannuşhğı'' da var...
Çünkü Tanhi Yanmada, hem Büyük-
şehir Betediyesi nın, hem de Eminönü
ve Fatih belediyelerinin "ayn ayn"
davrandıklan, dünyadaki bu tür fark-
h yerel otoritelere bölünmüş tek suri-
çındeki eski kent merkezi örneği...
Kapadokva-Cöreme bölgesl
Peribacalan, yöresel mimari doku-
su, yeraltı kentleri, kayalara oyulmuş
Idliseleri, vadileri, özgün peyzajı ve ya-
şanmışlık tarihiyle Göreme I985'te
dünya mirası sayıldıktan sonra 1986'da
da 8 ilçeyi barındıran bir kesimiyle
t4
miBi park" kapsamına alındı... Ka-
padokya bölgesiyle bir bütün olarak
korunabilmesi için 1990'larda hazır-
lanan "özel yasa tasansı" siyasi des-
tek görmediğinden TBMM'den geçe-
medi.. Aynı şekilde bu yasa ilkeleri-
ne bağlı üretilmesi gereken "Kapa-
dokya Koruma Master Planı" da ger-
çekleşemediğinden, özellikle "turizm
yıpüarT ile özgün peyzajı zedelenme-
ye başladı... Göreme ve çevresinde
çok sayıda belediyenin "bağımsızimar
yeddlerini" yine bütuncül bir koruma
hedefıne bağlı kalmadan kullanma-
lan da tahribah arttınyor... NG dergi-
si. buna son örnek olarak, Ürgüp-Ava-
nos yolu çevresinde planlanan "yeni
komıt alanlannı" göstenyor...
Türkiye'den UNESCO listesine alı-
nan ilk ve tek "anıtsal yapı" olması-
nın nedeni, dünyadaki tüm ortaçağ
yıpılannın "en özgünlerinden" biri
oarak kabul edilmesı...
1- tstanbul-Tarihi Yanmada: Plansızbk ve yönetim karmaşası altında, 2600 yıüık kent dokusu korunamryor.
2- Kapadokya-Göreme Bölgesi: Peribacalanyla ünlü gizemli vadikr "turistik tesislerle" doluyor... 3- Divriği-
Ulucami ve Darüşşifası: 13. yüzyıl dünyasının en önemli mimari anra, yalnızhğın ve bakunsızhğm kurbam.
4- Hitit Başkenti Hattuşa: 4000 yü öncesinin Anadolu kent uygarhğını belgehyor.. 5- NemrutDağı Anıt Mezan:
Tümülüs teraslanndaki Tann haykellerinin başlarında çatlamalar var». 6- Panıukkale ve Hierapolis: Termal
suyu kaynağında kesen oteller yıkıldı; hamanılanyla ünlü antik kent arük travertenlerie yine baş başa... 7-
Xanthos-Letoon Kutsal Kenti: Fethiye'nin Eşen Ça\ı havzasındaki kutsal tapınaklar "arkeolji bahçesi" könde
korunacak.... 8- Safranbolu Kentsel Sit'i: Yıllarca UNESCO listesine girmesi için kampanyalaryapıldı; ancak
şimdi korumayı zedeleyen imar uygulamalanna da sahne oluyor.» 9- Troia, Destanlann Kenti: Dünya Mirası
listesine 1998'de alındı; son bulgular "Anadolu kimtiğini*' güçlendiriyor™
Selçukhı mimari kültürünün eseri
olan bu
t
"ünik" (dünyada tek) mimar-
lık yapıtının soyulmasına ve tahriba-
tına engel olunamadı... Hünkârmah-
filinin parçalan, şamdanları, halılan
çalındı; bir bekçisi ve alarm sistemi bi-
le olamadı...
Son olarak da 22 Haziran günü ca-
mi minberinin iki kanadının çalındı-
ğına dikkat çeken NG dergisinde özet-
le şu saptama yapılıyor: "Vakrflar ve
KültürBakanhğı'nca sürdürülenona-
nm verestorasyonlarda kubbesi defa-
larca tadilat görea değiştirflen ve du-
varlannda çaaaklaroluşanvapmın ar-
ük kaha bir projeyle kurtanlması ge-
rekiyorJ'
Hitit baskentl Hattuşa
Hitit uygarlığının başkenti olan,
4000 yıllık geçmişin hemen tüm mi-
mari ve kentsel değerlerini bugünle-
re taşımış, kalesı, surlan, saraylan,
görkemli kapılan, tapınaklan ve dığer
yapılanyla bir tarih ve uygarlık dün-
yası...
Hattuşa nın 30 bin parça tableti,
2001 yılında yine UNESCO tarafin-
dan "DünyaBelleğiListesi'1
ne alındı...
Almanlann yürüttüğü kaalarla sürek-
li yeni bulgulann elde edildigi StT
bölgesi de "arkeoloük parkalanT ola-
rak düzenlendi... Hattuşa'daki başlıca
sorun olarak ise tarihi kalıntılann bu-
lunduğu alanlara "ha\>aıılann ginne-
si" gösteriliyor... Oysa, kamuoyunda
pek önemsenmeyen, ancak bu çok
özel kentin günümüzdeki yerleşmesi
olan Boğazkale kasabasmdaki yaşa-
mı "tarihine yataşmaj'acak'' bir çare-
sizliğe sürükleyen "yokhıklar'' da ay-
nı sitinkorunmasını olumsuz etkilıyor...
Nemrut Dağı anıt mezarı
2200 yıl öncesine ait, KuzeyMezo-
potamya'daki Kommagene Kralhğı'nın
tannsal heykellerini banndıran, Doğu
Toroslar'dan >ükselen Nemrut Da-
^'nın doruğundaki 40 m.'ye kadar çı-
kan dev mezar (tümülüs), Pers (îran)
ve Baü Anadolu (Ege) kültürlerinin
amtsal sentezini oluşruruyor_
Tarih boyunca olduğu gibi günü-
müzde de hâlâ doğa koşullanna kar-
şı "kendi direnisiyle" dayanabilen bu
esrarengiz görünümlü heykellerin ve
yazıtlann daha fazla yıpranmaktan
kurtanlmalan için onanm ve özgün yer-
lerine taşınmalan projeleri devrede...
Anıtsal mezar Kral 1. Antiokhos'a
ait... Tümülüs teraslannda tahta otu-
ran tann heykellerinin kopan başlann-
da ise çatlaklar ve aynhnalar var...
Adıyaman ilimizin Kâhta ilçesine
önernli bir turizm hareketi de sağlayan
bu kutsal StT için tasarlanan "Nem-
rut Projesrnin ise fınans kaynağı so-
runu devam ediyor...
Pamukkale ve Hierapolis
Beyaz travertenleriyle birlıkte bun-
lan yaratan termal suyla bütünleşmiş
hamamlanyla ünlü Hierapolis kenti-
nin birlikte ve çok özel bir "arkeolo-
jik-doğal StT" oluşturduğu Pamuk-
kale için dünya mirası listemizin "en
şanshsı" diyebiliriz...
Çünkü, ülkemizde ilk kez önceden
ruhsat verilmiş "vasaloteDer* bu SİT'in
yaşayabilmesi için birkaç yıl önce yı-
taldılar...
Kültür Bakanhğı'nca yaptınlan ve
Denizti'deki MimarlarOdası ile diğer
ilgili kuruluşların vahükeşgüdümün-
de karar ve uygulama süreçlerinde et-
kin olduklan "koruma planlama-
sı"uygulanarak travertenlerin içinden
geçen yollar da iptal edildi.
Pamukkale'de bu olumlu süreçle
birlikte halen çözüm bekleyen "so-
runlar" ise komşu Karahayıt'taki otel-
lerin denetimsiz kullandıİdan yeraltı
sulanyla doğal dengelerin bozulma-
sı; Hierapolis yamaçlanndaki Ören
köyünün de 1. derece arkeolojik StT
içindekikonumu...
xanthos-Letoon kutsal kenti
Anadolu'nun Batı Akdeniz kültür-
lenni besleyen Fethiye-EşenÇayı(Xant-
hos Irmağı) havzasındaki aynı adla
anılan Likya kenti ile hemen yakının-
daki kutsal merkezi Letoon,günümüz-
den 4000 yü önceye ait gelişkin bir uy-
garlık yaşantısının aynalan... Kutsal
alandaki Tannça Leto ve ikızleri olan
ApoDon ile Artemis için yapıhnış ta-
pınaklarla birlikte, bu kentteki gömü
geleneği antik çağın çok özel örnek-
lerini yararmış... Kazılan sürdüren
Fransız ekipler, yine Fransa'nın des-
teğiyle Leto Tapmağı için bir "restitüs-
yon" (yeniden canlandırma) projesi
geliştirdiler... Buna koşut olarak "Ar-
keolojik Bahçe" adı venlen bir antik
park düzenlemesi de yeni projeler ara-
snıda...
Safranbolu kentsel SİT I
Türkiye'deki mimari korumacıhğın
tek yapıdan "kent dokusu* ölçeğine
taşınması çabalannda öncü örnekler-
den olan Safranbolu dakı geleneksel
halk yapı sanatı zenginliği "dünya
miraa"un\'anınıgetirdi... 1975'tekiAv-
rupa Mimari Miras Yılı nedeniyle bu
kentte başlatılan kültür ve koruma et-
kinlikleriyle yerel yöneticilerin de
kentsel korumaya olan duyarh tutum-
lan, 1994'teki UNESCO listesine alın-
ma karannı desteklemiş oldu...
Zarif ve işlevsel ahşap sivil mima-
ri örneklerinin yanı sıra anıtsal yapı-
lan, arastası, meydancıklan ve karak-
teristik sokak örgüsüyle de "müze
kent" denilen Safranbolu'da son yıl-
larda gözlenen sorun ise StT'in genel
peyzajını zedeleyen yapılaşmalar...
Tarihi dokunun bulunduğu vadiye
bakan yamaçlann üst kesimlerinde
gerçekleşen "uj'gunsuz" yapılar, dün-
ya mirası kararinın Safranbolu için ta-
şıdığı değerin son dönem yönetimle-
rince kavranmadığını gösteriyor...
Ve destanların kenti' Trola
Anadohı'nun en ünlü antik yerleş-
me merkezlerinden biri ve ilk keşfe-
dildiği 1865'ten bu yana uluslararası
arkeoloji dünyasının ilgi odağı olma-
sına rağmen Troia'nın ancak 1998 yı-
lında UNESCO miras listesine ahnma-
sı sadece bu konudaki "başvuru gecik-
mesiıım" sonucu olmamalı... Çünkü,
son yıllardaki kazılarda ortaya çıkan
"Anadolu künöğine" ait bulgulann da
başlattığı tartışmalarda gözlendiği gi-
bi, Batı dünyası ve özelukle Avrupalı
tarihçiler, bu "destanlar" kentine uzun
yıllarhep "ihtiyatia" yaklaştılar... So-
nunda, >ine Avrupa kültür tarihinin de
antik kaynaklan arasuıda bulunan Ho-
merosve tfyada'nın söylemleriyle ör-
tüşerek gün ışığına çıkartılan kentte-
ki 1988 sonrası kazılarda "Luvilerm"
yaşam ve mimarlık izleri bulununca,
dünyanın Troia'ya bakışı değişti.
tşte bu gelişmelerle artık her yö-
nüyle bir "Anadolu uygarhğı merke-
zi" olarak sırlan çözülmeye başlanan
Troia'nın en önemli sorunu ise "özel
mülkiyeder"... Dünya mirası olması-
na rağmen, arkeolojik StT ve olası ta-
rihsel yerleşme bölgelerindeki arazi-
ler "tapulu tarlalar" olduklanndan,
kültür katmanlan risk altında olduğu
gibi araştırmalar da yapılamıyor...
Bursa Sinan Paşa Camii Çinileri
Sotheby's
ııasıl
kandırdı?
• Diyanet Işleri Başkanlığı ile
Vakıflar Genel Müdürlüğü Sinan Paşa
Camii'ndeki îznik çinilerinin üç
kez soyulmasına seyirci kaldı.
ÖZGENACAR
ANKARA-Bursa Yeni-
şehir ilçesi Sinan Paşa Ca-
misi'nin 16. yy. tznik du-
var çinilerini dört yılda üç
aşamada soyup soğana çe-
viren kişiler henüz belir-
lenmezken, bunlan Lond-
ra'da Katar Emiri'nın ku-
zenine pazarlayanın tslam
sanaü yapıtlannın en önem-
li kaçakçılanndan biri olan
Yaman Mursaloğhı oldu-
ğu behrlendi.
1991'deyine Bursa'da
Osmanlı Evi'nden çalınan
iki tombak kandiün Sot-
heby's Müzayede E\i'nde
satışa çıkanlması olayında
Mursaloğlu'nun adım ver-
miştik. Kültür Bakanlı-
ğı'nca "eski eser ticaret bel-
gea" eUnden ahnan Mursa-
loğlu'na, şu anda "amfî-
zem" hastalıgımn teda\isi
için sürekli olarak oksijen
veriliyor.
Yayınumz üzerine Sot-
heby's tslam Sanaü Bölü-
mü Sorumlusu Prof. John
CarsweQ iki tombağı Tür-
1-Tek kare Sotheby's
müzayedesinde 13 Nisan'da
çıkan çini. 2-Yaman'ın çini
çizimi. 3-Yaman'ın el yazısı.
4-Yakup'un deposundakj
çtniter.
kiye'ye geri getirerek döne-
min Kültür Bakanı Flkri
Sağlar ile anıtlar ve Müze-
ler Genel Müdürü Prof. Dr.
Engin Ozgen'e teslim et-
mişti. Sağlar ve Özgen bu
görüşmeden sonra "Sot-
heby's ile türkiye'den kaçı-
rüniış yapıtiann açık art-
ürmaya çıkanhnaması ko-
nusunda anlaşmayavardık.
Bu amaçla Sotheby's bize
kataloglannı ücretsiz gön-
derecek, biz de bu katalog-
lan inceleyip kaçak yaprt
var mı araşünp, kendileri-
nebildireceğiz*' açıklama-
sını yapmışlardı.
Bu açıklamada behrtilen
anlaşmanın "yazıh ohnadt-
ğı" için "sözdekakhğı" an-
laşılıyor. A>nca, "Türki-
ye'den gelen kaçak eserleri
satmayacağızgüvencesini"
yazılı olarak söylemek baş-
ka, kataloglan ücretsiz gön-
derip Ankara'dan inceleme
istetmekbaşka birnitelik ta-
şımaktadu-. Kaldı ki Sot-
heby's fîrmasının çeşiüi ül-
kelerde yaptığı müzayede-
lerin kataloglannı Anka-
ra'ya düzenh' ve zamanın-
da gönderip göndermediği
de bilinmiyor.
13 Nisan 2000 tarihinde
Sotheby's Londra'da
(L00500) sayıh "Artsofls-
lamic VVorld (tslam Dün-
yasıSanauan)" müzayede-
si ile ilgili katalağunun 110
numaralı tek parçalık tz-
nik duvar çinisi, Sinan Pa-
şa Camiin'den çahnıp, Mur-
saloğlu'nun pazarladıgı bir
yapıttır.
Sotheby's, 1580yılınata-
rihlediği bu tek parça tz-
nik duvar çinisini 12-15 bin
sterline (yaklaşık 30-37.5
milyar üra) satışa çıkarmış-
tı.
Bu olay karşısında şu so-
rulan sormadan geçeme-
yeceğiz:
1. Sotheby's Müzayede
Evi 13 Nisan 2000 tarihlibu
kataloğu Ankara'ya gön-
dermiş midir? tznık tabak
ya da sürahilerinin müzaye-
delerde satılması doğaldır.
Ancak, bir duvardan sökül-
düğünü bile bile Someby's
bu Îznik çinisini nasıl satı-
şa çıkarmışnr? Katalog gön-
dermediyse, duvardan sökü-
len bir çini satışa çıkartıldı-
ğına göre Sağlar-Özgen iki-
lisinin Sotheby's ile yaptık-
lan anlaşmanın ne anlamı
kalmıştır?
2. Sotheby's kataloğu
gönderdiyse Anıtlar ve Mü-
zeler Genel Müdürlüğü ile
Sinan Paşa Camii soygun-
lannın önlenemeyişinden
birinci derecede sorumlu
Vakıflar Genel Müdürlüğü
bu önemli ipucunu neden
atlamışlardır?
Eğer, bu yetkilelerimiz
bu ipucunu değerlendirip
Sotheby'sden hesap sorsa-
lardı. Bu parçayı Mursa-
loğlu adına Londra'da 28
Davies Street adresindeki
"Yacob'sGaIlery''nin sahi-
bi tran kökenlı Yakup Shav-
leyan adlı bir antikacıya
ulaşacaklardı. Söz konusu
tek tznik duvar çinisi, Sinan
Paşa Camii pencerelerini
çevreleyen çinilerden bî?
parçaydı. Ötekileri de o an-
da aynı galerinin deposun-
da duruyordu. '
Bu pazarlıklar sırasında
yapıtlan alıcılara tanıtmak
amacıyla Yaman Mursa-
loğlu'nun kullandığı ve
kendi el yazısı ile bir çizi-
mi gösteren iki belgeyi Hol-
landalı antika tüccan Mic-
hd van Rijn kendi internet
sayfasuıda açddadı. Mic-
hel van Rijn, Mursaloğlu
ile görüşmek için geçtiği-
miz haftalarda tstanbul'a
gelmişti.
Olayın Türkiye açısın-
dan önemli bir noktasını
ise, Sinanpaşa Camii'nin
üç kez 1998, 2001 ve
2002'de soyulması oluştu-
rur. Birinci soygunun 17
Şubat 1998'de yapıldığı an-
laşılmıştır. Soyguncularbu
aşamada "Tann'nm evin-
den" bir pencerenin üze-
rindeki yazılı bölümden
yalnızca bir kare çini çal-
mışlar, pencerelerin yanın-
da dikey olarak aşağı inen
plakalan sökmüşlerdi. Uz-
manlannraporlannda, "ka-
reye yakın, yüzeyde hata-
yilerle nar çiçeklerinin ve
bahar çiçeklerinin birbiri-
ne dallar ve hançer yaprak-
lanyla helezonlar biçimin-
de bağlanmasından oluşan
bir süsleme mevcuttur" de-
nilmektedir. Bu tanmılama
Sotheby's'de satışa çıkan
plakanın aynısıdır.
îkinci ve üçüncü soygun-
larda, hırsızlann pencere üs-
tündeki çinileri söktükleri
beürlenmiştir. Bu sökme işi-
ni gerçekleştirmek için soy-
gunculann pencerelere is-
kele kurmalan gerektiği an-
laşılmaktadır. Kullanıma
açık bircamide, ziyaretçile-
rin, imamın, müezzinin göz-
leri önünde soygunun üç kez
gerçekleştirilmesi ise akıl
alacak gibi değildir.
Yerel diyanet yetkilile-
ri ile emniyet görevlileri-
nin dışmda, Ankara'da ca-
miden sorumlu Diyanet
Işleri Başkanlığı ile Vakıf-
lar Genel Müdürlüğü'nün
gereken önlemleri alma-
malannı anlamak da ola-
nak dışıdır. 31 Ocak 2002
tarihli soygunda pence-
relerin üzerindekı, biri
Katar prensine sahlan ya-
zılı alınlık da dahil ohnak
üzere 69 parça îznik du-
var çinisi çahnmıştır.