22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 9 OCAK 2002 ÇARŞAMBA 8 D U N Y 4 VE T U R K I Y E [email protected] Almanya'nın başkentinde eski komüııistlerle sosyal demokratlar koalisyon kurdu Berlin'ekıpkızd yönetimBERIİN (Cumhuriyet) - Almanya'da sosyal demokratlarla eski komünistler, birzarnanlarbölünmüş olanBerlin'i bir- likte yönetmek için anlaşmaya vardı- lar. Sosyal Demokrat Parti (SPD), De- mokratik Sosyalizm Partisi (PDS) ara- sında sürdürülen koalisyon görüşmele- ri önceki gün anlaşmayla sonuçlandı. Kurulacak hükümette Demokratik Sos- yalizm Partisi'ne üç senatörlük, SPD'ye ise beş senatörlük verilecek. Berlüı eyalet seçimlerinde belediye başkanlığuu kazanan Klaus Wowereit, ekim ayındaki seçimlerden hemen son- ra SPD genel merkezinin ve özellikle Başbakan Gerhard Schröder" in ısrar- lı isteği üzerine Hıristiyan Demokrat- lar ve Liberallerle üçlü koalisyon kur- mayı denemiş, ancak üç parti arasında anlaşma sağlanamamıştı. Schröder, baş- • Başbakan Gerhard Schröder'in çok fazla istememesine karşın, sosyal demokratlarla sosyalistler başkenti birlikte yönetmek için anlaştılar. kentte "kıpkızıl'' bir koalisyon görmek- tense Yeşiîlerle ya da Liberallerle bir ko- alisyonu tercih ettiğini söylemişti. Bakanhklar paylaşıldı PDS ile SPD arasında başlayan görüş- meler kısa sürede olumlu sonuç verdi. Vanlan anlaşmaya göre SPD, maliye, içişleri, eğitim/gençlik'spor, şehircilik ve adalet bakanhklannı, PDS ise ekono- mi/çahşma/kadın, bilim/kültür ve sağ- hk/'sosyaL tüketicinin korunması sena- törlüklerini üstlenecek. PDS'nin önde gelen ismi GregorGysfnin bilim ve kül- tür senatörlüğünü ya da ekonomi sena- törlüğünü üstlenmesi bekleniyor. Koalisyon görüşmelerinde üzerinde en fazla tartışılan konunun anlaşma- nın girişine yazılması gereken önsöz- de PDS'nin devamı olduğu eski iktidar partisi SED (Sosyalist Birlik Partisi) ile ilgili nitelemeler olduğu belirtildi. SED döneminin sorumluluğuna atıfta bulu- nulan önsözde, "Geleceğebakabilmek ancak geçmişe eleştirel bir şeküde yak- laşmakla mümkündür" denıldı. Koalisyon anJaşmasının en önemli bölümlerini Berlin"de her geçen gün bi- raz daha kötüye giden ekonomik durum ve altından kalkılması güç borçlar oluş- rurdu. Berlin'de Kızıl Belediye adıyla tanınan hükümet merkezinde bundan böyle bir "kıpkml" koalisyon otura- cak. Demokratik SEDin devamı PDS, Demokratik Almanya"nın Federal Al- manya ile birleşmesınden sonra özellik- le doğu eyaletlerinde yüksek oranda oy almaya devam etmişti. PDS 'nin koalis- yona katılmasını yaklaşan genel seçim- ler nedeniyle istemeyen Schröder, üç- lü koalisyonun gerçekleşmemesi üze- rine SPD-PDS koalisyonuna kerhen evet demek zorunda kalmıştı. Berlin eyaleti, hükümet yetkilerine sa- hip bir belediye başkanı ve senato adı ve- rilen bir hükümetle yönetiliyor. Berlin Parlamentosu'na SPD'den DfekKolatve Ülker RadfovflL Yeşillerden Ozcan Mırt- hı ve PDSden Gryasettin Sayan ohnak üzere dört de Türk asıllı milletvekili bu- lunuyor. Yeni hükümet parlamentoda 7 kişilik bir çoğunluğa sahip. PASOK-17 Kasım örgiitü konu edildi CBS'in haberi Atina'yı kanşürdı ATİNA (AA) - Amerikan CBS televizyon kanalının geçen Pazar günü yayınla- dığı 17 Kasım terör örgütü- nü konu alan 60 Dakika ad- h haber programı, Atina'yı kanştırdı. Yunan basını, iktidar par- tisi PASOK ile terör örgütü 17 Kasım arasında bağlan- tı kurulan programın provo kasyon amacını taşıdığını vurgularken, Yunanistan Hü- kümet Sözcü Vekili Tilema- hos Hitiris ve Yunanistan Parlamento Başkanı Aposto- los Kaklamanis, CBS için ağır ifadeler kullandılar. CBS'in programını "sefîl ve şüpheli" bir yayın olarak ni- teleyen Kaklamanis ise yap- tığı açıklamada, 11 Mayıs 2001 tarihinde Ed Bradley adlı muhabire verdiği 20 da- kikalık Yunanistan ve terör konulu mülakatın, bu prog- ramda, parça parça yayın- landığını ve yanhş bir imaj yaranlmaya çahşıldığını söy- ledi. Kaklamanis, 60 Da- kika adlı programda sunu- lanlann, Yunanistan karşıtı propagandanın, kabul edile- meyecek bayağı bir biçim- de iftiralarla desteklenme- sinden ibaret olduğunuıı sa- vundu. Kaklamanis bu prog- ramın, ABD'deki bazı çev- relerin, Yunanistan'daki ba- zı siyasi çevrelerin teröre yataklık yaptıklan propagan- dasının yansıması olduğunu söylecfi. Bu arada, Yuna- nistan Başbakanı Kostas Si- mitis de ABD'ye hareket et- meden önce yaptıgı basın toplantısında, CBS'in prog- ramını, ABD 'deki bazı çıkar çevrelerinin eseri olarak rü- telemişti. Popolup*Meksika'mn Veracruz eyaletindeki çiftçikr, başkent Meksiko'daki İçişleri Bakanngı'nın önünde toplanarak ilginç bir eytem gerçekleştirdikr. 400 kadar aile, Meksikahükümetinin kendilerine vaat ettiği tarialannı geri almak için bina önünde pantotonlannı indirerek hükümete duyduklan tepkiyi gösterdiler. (Fotoğraf: AP) SOLDA YENİ OLUŞUMA ÇAĞRI Siyasal partilere ve siyasetçilere duyulan güvenin dibe vurduğu bir dönemden geçiyo- ruz. Güvensizliğin bu düzeye ulaşmasında en önemli etken, mevcut partilerin toplumdaki değişen beklenti ve duyarlıhklan karşılamadaki başansızlıklandır. Yozlaşmış ve çözüm üretme yeteneklerini kaybetmiş siyaset tarzlanyla bu partiler demokrasiyi geliştirmekten çok, adeta bu gelişmenin engelleri konumunda gözükmektedirler. Değişimi ve dönüşü- mü iç dinamikleriyle gerçekleştiremeyen bu tür parti yapılan, yeni parti arayışlanna ze- min hazırlamaktadır. Onun için sağda ve solda çok sayıda yeni parti kurma girişimine ta- nık olmaktayız. Geçen aylarda Sayın Erdal İNÖNÜ'nün öncülüğünde sürdürülen "Solda Yeni Olu- şum" çalışraalan, kamuoyuna ulaşan mesajlan ve tarzıyla toplumun çeşitli kesimelerin- de iyimser bir bekleyişe yol açmıştı. Özellikle "yeni isimler' ve "yeni siyaset tarzı"na yapılan vurgu, bu iyimserlikte önemli rol oynamıştı. Sayuı İNÖNÜ'nün öncülük girişi- minden vazgeçmesi, böyle bir partiye duyulan ihtiyacı ortadan kaldırmamıştu". "Solda Yeni Bir Parti" kurma çalışmalannın İNÖNÜ'nün bıraktığı yerden sürdürülme- si, toplumda oluşan beklenti ve duyarlılıklan göz ardı etmemek anlamında önem taşı- maktadır. Günümüz koşullaruıda kurulacak yeni bir parti, parti sayısını çoğaltmaya değil, mevcut siyaset tarzını bütünüyle değiştirme iddiasına sahip olmalı ve siyasete yeni bir iv- me kazandırmaya, vatandaşların partilere ve siyasetçilere bakışını değiştirmeye çalışma- hdır. Toplumumuzda bugün, siyasal partilere ilişkin "yeni yüzler" ve "farklı bir siyaset tarzı" konusunda çok ciddi bir duyarlılık oluştuğunu kamuoyu araştırmalan da ortaya koymaktadır. Dolayısıyla yeni bir parti kurma girişiminin bu gerçekleri göz ardı ederek başanlı olamayacağı ortadadır. Ancak "yeni yüzler" beklentisinin tecrübeli ve şaibesiz siyasetçileri dışanda bırakmak anlamına gelmeyeceği de açıktır. "Yeni" beklentisi, ka- muoyunda yıpranmamış, bugüne kadar çeşitli nedenlerle aktif siyasette görev almamış, nitelikli, dinamik kesimlerin özendirilmesi, sorumluluk üstlenmesine olanak sağlanması olarak yorumlanmalıdu". Solda oluşturulacak yeni bir partinin, özellikle ve öncelikle kamu yararını gözeten ve etik değerleri öne çıkaran bir siyaset anlayış farkını ortaya koyması gerekir. Yeni sol parti, yerel öğeleri ve ulusal değerleri önemsemekle birlikte, Batılı anlam- da sosyal demokrasiyi benimsemelidir. Yani ulusal duyarlılıklan gözetmeli ama ev- rensel normlardan vazgeçmemelidir. Yeni sol parti geçmişe referansla veya kutsallıklar atfedilmiş kavramlar üzerinden siyaset yapmaktan çok, çözüm üreten, inandırıcı ve uygulanabilir projelerle toplu- mun önüne bir gelecek tasanmı sunabilen siyaset anlayışmı benimsemelidir. Türkiye'nin ihtiyaç duyduğu çağdaş anlamda bir sosyal demokrat partinin bu ana ilke- leri samimi olarak benimseyen kadrolar tarafından kurulabileceğine ve başanya ulaştıra- bileceğine inanıyoruz. Böyle bir oluşuma, temel ideolojik aynmlar dışında, birleştirici öğeleri ön plana çıkararak, KAPSAYICITEK BİR PARTİ kuruluşunu kolaylaştıncı gi- rişimlere destek olunarak katkı yapabileceğimizi düşünüyoruz. tzmir Sosyal Demokrasi Platformu îletişim adresi: 850 Sok. No: 9 Kat: 1 / 35 Kemer Plaza Iş Haru Kemeraltı Izmir Tel/Fax: 0232 445 25 58 Akavi sorgulandı Kaptan: Silahlar Filistin'e gidiyordu • Akavi sorgusunda, uzun bir süredir Filistin lideri Arafat'ın El Fetih örgütüne üye olduğunu belirterek "Ben bir askerim. Emirleri yerine getirdim" dedi. Filistin yönetimi ise silah sevkıyatı ile bir ilişkisi olmadığını açıklamıştı. Dış Haberier Servisi - Israilli komandolar tara- fından Kızıldeniz'de ele geçirilen sılah yüklü ge- minin kaptanı Ömer Akavi, silahlann, Gaz- ze'deki Filistinlilere ulaş- ünlmasının planlandığı- nı öne sürdü. Akavi, sorgusu sıra- sında yaptığı açıklama- da, uzun bir süredir, Fi- listin Lideri Yaser Ara- fat'ın El Fetih örgütüne üye olduğunu belirterek "Ben bir askerim. Emir- leri yerine getirdim" de- di. Silahların gemiye, îran'ın Basra Körfezikıyıla- nndaki Kiş Adası'nda yüklendiğini belirten Aka- vi, Filistin Ulaştırma Ba- kanlığı'ndaça- lıştığım ve ta- limatlan doğ- rudan Filistin- libiryetkiliden aldığını kaydet- ti. Akavi, ope- rasyonun yük- sek risk taşıdığmı bildi- ğini, ancak Filistin'in kendi savunma hakkının korunması amacıyla işi kabul ettiğini kaydetti. Sorgusunda, gemi mü- rettebahndan bir kişinin, Lübnan'da Hizbullah ta- rafindan eğitüdigini söy- leyen Akavi, Hizbullah üyesi bir kişiyı de silah- lan gemiye yüklediği sı- rada tanıdığuu iddia et- Arafa^otaylaügılı soruşturma komisyonukunılması taliinatını verdi. ti. Akavi, operasyona, kesin olmamakla birlik- te Hizbullah ile Iran'ın ortak olduğunu düşün- düğünü belirtti. İran: İlgimiz yok Filistin yönetimi, Aka- vi'nin, ele geçirilen 5 ton silah yüklü gemide bu- lunduğunu kabul etmiş, ancak silah sevkıyatı ile bir ilişkisi bulunmadıgı- nı açıklamıştı. İran da olayla ilgisi bulunmadı- ğuu bildirmişti. Filistin Devlet Başka- nı Yaser Ara- fat, olayla ilgi- li bir soruştur- makomisyonu kuruknası ta- limatını verdi. Öte yandan, İsrail yöneti- mi, ABD'nin konuyla ilgili sessiz kalma- sından hayal kırıklığı duy- duğunubildir- d l B l r ü s t d ü . , ... z e y v e t k l 1 1 - "Amenkahla- rm, silarUarın Filistin vönetimine gitti- ği yönündeki kaıutlan kabul etnıemesi bizi bü- yük hayal kınkhğına uğ- ratti" diye konuştu. Washington yönetimi- nin, kalıcı bir ateşkes sağlanması yönündeki çabalara darbe vurula- cağı kaygısıyla konuyla ilgili bir açıklama yap- maktan kaçındığı belir- tiliyor. fa MERHABA NECATt DOĞRU Karlar Yağıyor, Kaldırım Kayıyor! Pembe Gözlük Poetik Bakıyor! Nerdeyse her gün kar yazısı ya- zıp Istanbul'un kar altında şiir gibi, rüya gibi, piyango çıkınca aniden yakışıklılığı, centilmenliği, cömertli- ği, mertliği ortaya çıkan kavruk ga- riban gibi seveni, beğeneni. dostu çok bol bir kent görünümüne bürün- düğünü yazacağız. Benzetme... Cinas... Telmih... Teşbih... Çağrışım patlaması... Istanbul kar altında yumuşak ba- kışlı bir genç kız gibi oldu.... Hoyrat, gürültücü, çirkin, otobüslerin, kam- yonların, otomobillerin kara katran siyahı kaba lastik tekerleklerine dik- katle bak... Karlar içinde nasıl da fı- sıltılı dönüyorlar. Ruhsuz lastikler bi- le karı görünce ruhtan ruha bürünü- yorlar diye yazası geliyor insanın! • • • Yağdı kariar. Sustu şımşek! Sen de mi şair oldun! Diyeceksinız! Haklısınız. Sırtın pek. karnın tok. Yüksek ma- aşlı, yılbaşı çıkmalı, hakk-ı huzurlu işin var. Gazetecilıge tepeden inme geldiğin zaman açlıktan nefesin ko- kuyordu. Hatırla. Karlı eski Istanbul gecelerinde Tekel'in sirke keskınli- ğinde, damak kavuran, boğaztırma- layan Marmaraşarabınatalim edıyor- dun. Ucuz şarabın yanında, iki roka yaprağı, üç kıvırcık marul hevengi ile birtabak hamsi bugulama bulduğun günler Allahına bin şükür ediyordun. Şimdi Fransız şarapları içinde mar- ka begenmiyorsun. Işine geç gidip er- ken gelme imtiyazın bile var. Altında çeroki cip, önünde şoför, evinde Fi- lipinli, Moldavyalı hızmetçi, uşak... Çinli miydi son aşçın? Bu durumda Istanbul'a kar yağın- ca sen nostaljik, romantik, poetik (şi- irsel) takılıyorsun. Vartakıl... Fakat yogun kar yağışı altında be- ledıye otobüsleri çalışmadı, halk evin- den işine giderken penşan oldu, 7 sa- atini otobus beklerken, 5 saatıni oto- büslerin içindeyken geçirdi, beledi- ye başarısız oldu diyenlere neden kırmızı görmüş Ispanyol bogası gibi kızıyor, "kara gözlüklü kin kusucular" diye küfür yazıyorsun. • • • Anladınız değil mi? Istanbul'a kar yağdı, Istanbullu ga- zeteciler "görmemişin oğlu olmuş gibi" sevindiler ve tam ortasından çatlayıp ayrılmış balkabağı gibi ikiye bölündüler. Pembe gözlüklüler... Kara gözlüklüler... Pembe gözlüklüler, karlı Istanbul'a şiirsel bakıyorlar; "15milyonlukPa- ris şehrinde sadece iki tane kar te- mizleme makinesi varmış. Bizim ka- ra gözlüklü soruyor: Neden kar te- mizleme makinesiyok. Belediye 15 tane kartemizleme makinesialsayi- ne soracak: Karyağmayan şehre 15 makine alındı. Kim ne hortumladı? Evet zihniyet maalesef bu..." diye yazıyorlar. Ben neyim? Pembe gözlüklü müyüm? Kara gözlüklü mü? Kendimi bilmeliyim... Şahsen; bol karlı günlerin, Istan- bul'un gecekondularına. varoşları- na değil de Boğaz'ına, Haliç'ine, Kuzguncuk yalıları ile Emirgân Par- kı'na, Sultanahmet'ine, saraylar il- çesi Beşiktaş'ına büyülü bir güzel- lik aşılamasına da bakıyorum. Onu da görüyorum. Fakat bu şiirselliği di- le getiren boşaltım yazıları yazmak yerine ayaklarımı vatandaşın ıslak ayakkabılanna sokup bakıyorum. Ve belediye yönetimini yetersiz bu- lup eleştirdiğirn için "kara gözlüklü kin kusucu" oluyorum. • • • "Istanbul'a kar yağdı, insanlar kardan adarn yaparak içlerinde giz- li kalmış heykeltıraşlık yetenekleri- ni dışa vurdular" diye kabız bir şiir- sellikle yazan arkadaş da pembe gözlüklü oluyor. Karlar yağıyor. Kaldırımlar kayıyor. Vatandaş iki seksen düşüp... Kolunu kanadını kınyor. Pembe gözlük... Cama çıkmış, poetik bakıyor... Belediye Başkanı Ali Müfit'e... Yağ yakıyor... Alkış çekiyor. Be hey! ince yağcı dinle beni: "Be- lediye başkanı ne yapsın, Istan- bul'un üstüne çadırmı gersin... Pa- hs 'te bile iki tane kar makinesi var..." diye yazıyorsun. Be hey pembe gözlük! Bak kann aniden ve şiddetli bas- tırdığı cuma gününden beri sarı tak- si şoförleri zincirtaktılarçalışıyorlar, vatandaşı taşıyorlar. Minibüs şoför- leri gece saat 4'te uyanıp lastikleri- ne zincirlerini geçirdiler, halk oto- büslerinin şoförleri de araçlannı kar- lı çetin yollara hazır hale getirip sa- bahın saat 6'sında işe çıktılar. Bele- diye de otobüslerine zincirtaksın. Eri- yen kar sularının denize akmasını sağlasın. Yollardakı diz boyu çukur- ları örtsün, kaldırımları temizlesin diye niçin yazmıyorsun? Hadi sen yazmıyorsun.... Yazanlara neden küfrediyorsun? Be hey ince yağcı! Be hey pembe gözlük! Sen Paris'te de yaşadın, Mosko- va'dadayıllarcabulundun. Rusya'da kar yoğun yağdığı zaman bütün kış boyunca, 6 ay ya da 7 ay süresince Moskova Beledıyesi'nın 10 tonluk kamyonlan arka arkaya dizdiğini, bir kepçe ile yoldaki karian alıp bu kam- yonlara yüklediğini ve götürüp Mos- kova Nehri'ne döktüğünü niçin yaz- mıyorsun? Nıçın belediye dediğin böyle olur diye yol göstericı olmuyor, bizim belediyelerimizin de medeni- yet merdivenınde bir basamak daha atlamasına omuz vermiyorsun? Nazik omzum yıpranır... Diye mi korkuyorsun?.. • • • Yürekten değil... Köpukten poetıkçi... Pans'te karyağdığı zaman Paris Be- ledıyesi'nin 100 yıldan beri aynı çö- züm modelini izlediğini, yollardaki yoğun kan kürek, kepçe ile kürüyüp kamyonlara doldurduğunu ve götü- rüp Sen Nehri'ne attığını, yolları aç- tığını bildiğin halde niçin yazmıyorsun? Almanya'da kent, kasaba, ilçe bele- dıyelennin yoğun kar yağdığı zaman yollann kardan temizlenmesıne Alman halkını da aktif olarak kattıklarını, gi- riş katında oturanlara evlerinin önü- nü temizleme mecburiyeti getirildiği- ni, temizlemeyenlerin büyük para ce- zasına çarptınldıklannı, kaldınmdaki buz tutmuş kar örtüsü kürünmemiş evin önünden geçerken düşüp kolu- nu kanadını kıranların ev sahiplerine ve belediyelere dava açabildıklerini niçin yazmıyorsun? Be hey pembe poetikçi... Senın tuzun kuru... Sırtın pek... Karnın tok... Altında cıp... Evde uşak, hizmetçi, aşçı... Sen şiirsel takılıyorsun... Var takıl! Köşe de senin, kalem de senin! Gazete de senin! Pembelik versin, asık surat, kara gözlük olmaktan çıksın diye meme- si ile kukusu meydanda, sere serpe oturmuş manken kızlann fotoğrafla- rını seçip arka sayfa güzeli diye koy- ma hakkı da senin! Daha ne ıstıyor- sun? Bızım belediyecılığın bir kanş kar yağdığı zaman hemen organize olup vatandaşın hizmetine koşması ge- rektiğıni düşünüp yazı yazanlara ni- çin "kaotikler..." diye bok atıyorsun? • • • Be hey pembe gözlük... Sen işine bak! TV'lere çıkıp "Istan- bul ulaşımda Londra 'yı geçti. Temiz- likte Paris'igeçti. Planlı şehirieşme- de New York'u geçti" diyen Beledi- ye Başkanı Ali Müfit'e "Hanı nerde geçti, biz niçin görmüyoruz? Istan- bul'un 7 kilometrelik metrosunu Pa- ris 'te, Londra 'da ve New York'takı gi- bi 200-250 kılometre uzuniuğunda metro şebekelerine mı ulaştırdın" diye sen soru sorma. Bırak soruları biz soralım. Biz karamsar gazeteci... Sen iyimser içerikli ol... Sen yağ çekmene bak! Halkın acısını yazma, fakat yazanı da, soranı da kıskanma. Herkes se- nin gibi yağcı mı olmalı, senin gibi gü- ce, servete mi tapmalı? Tornadan çıkmış tektip gazetecilik mi istiyorsun? NOT: Kalemımi gemleyemedim, yazı yine uzun oldu. Bağışlayın. Bu- gün Kirmetre'ye de yer kalmadı. Pa- zartesi günkü Kirmetre köşesinde "Aycell'in beton direkleri" uyarısını yapan Dünya Bankası'nın uzmanla- nndan Türk vatandaşının ismi Yavuz Baydar diye yanhş çıktı. Doğrusu Yavuz Boray olacaktı. Düzeltirım. E-posta: [email protected] Faks:0212513 90 98 Nüfuş cüzdanımı, pasomu, Mimar Sinan Üniversitesi öğrenci kııplığimi kaybettım. Hükümsüzdür. IŞIL GÜNAK Nüfus cüzdanımı yıtırdim. Geçersizdir. MEHMET KÜÇUKBOYL U ALANYA1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosvaNo: 2001'91 Davacı Ruth Schmidt vekili tarafından da\alı Günay Günkızıl aleyhıne mahkeme- mızde açılan alacak, tedbir davasının yapılan yargılaması sırasında, Yapılan tüm araştırmalara rağmen davalı Günay Günkjzıl'ın teblıgata yarar açık ad- resı tespit edilemedığınden ılanen teblig yapılmasına karar venlmıştir. Davalı Günay GünkızıTa 1.357.000.000 -TL alacak talepli dava dılekçesi ve dumşmanın atılı bulun- duğu 29.1.2002 günü saat 09.40'ta mahkememız duruşma salonunda davalı sıfatıyla hazır bulunması veya kendısinı kanuni bir vekılle temsı! ettırmesı, hazır bulunmadığı veya kendısinı bir vekille temsıl ettirmedıği takdırde duruşmanın yokluğunda yapılıp karar venleceğı hususu dava dilekçesı ve duruşma günü yerine geçmek üzere ılan olu- nur. Basın: 80446
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle