22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyetİmtiyaz Sahibi: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yavımcılık A.Ş"yi temsilen Cumhuriyet Vakfi adma ÎLHAN SELÇITC Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yüdız 9 Yazıışlen Müdürü: SaHm Alpaslan 0 Sorumlu Müdür: Fikret İlklz • Haber Merkezi Müdürü: Hakan Kara Istıhbarat: Cengiz Yıldırım # Ekonomı Özlem Yü- zak 0 Kültur' Egemen Berköz 0 Spor Abdülka- dir Yücelman 0 Makaleler Sami Karaören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı 0 Bilgi-Belae: Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehmet Faraç 0 Avrupa Temsilcisı: Güra\ Öz Yayın Kurulu. İlhan Selçuk(Baş- kan). EmreKongar(Danışman), Orhan Erinç, Hikmet Çetin- ka\a, Şükran Soner, İbrahim Y'ıİdız, Orhan Bursalı. Musta- fa Balbav, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı: Mustafa Balba> Ataturk BuKan No 125. Kat4. Bakanlıklar-Ankara fel 4195020 (7 hatl. Faks.4195O2 7 01zmırTemiilcısı Serdar Kızık. H. Zıya Bl\ I352S 2 3 Tel. 4411220. Faks 441911 7 0 Adana Temsılcısı: Çetin Yiğenoğlu, lnonü C<± 119 S. No 1 Kat. 1, Tel. 363 12 11. Faks 363 12 15 Muessese Mudüru Erol Erkut 0 Koordınatör Ahmet Korulsan 0 Mu- hasebe: Bülent Yener0 Idare Hüsejin Giirer 0 Saiış Fazilet Ku/a REKLAM: P.M. Ltd. Şti. • Genel Mudûr Gölbin Erduran • Koofümaıor Reha Işıtman • Genel MüdürYrd.: Se*da Çoban # Fınansman Vludûrû: Çetin Erduran Tel 0212 514 07 53 - 5 P 84 60-61. Faks: 0212 513 S4 63 Yavıınüı>*ıı: Yem Gün Haber *Vıansı Basın vç Yaymcıhk \ Ş. Bıskı: Sabah Yayıncıhk ^ Ş Turt.ocajı Cad 39 41 CagaloŞlu 34'34 lstanbul PK. 246 - SırLecı 34435 tstanbul Tel 10 212» 512 05 05 f20 hat) Fak» 10 212)513 85 95 9OCAK2002 Imsak: 5 48 Güneş: 7.22 Öele: 12 18 lkindı: 14.39 Akşam: 17.01 Yatsı: 18.28 Türk Kalp Vakfı yararına sergi • İSTANBUL(AA)- Ressam Şükrü Ildem, Türk Kalp Vakfı yaranna bir sergi düzenledi. Harbiye Askeri Müze ve Kültür Sitesi Hasan Rıza Sergi Salonu'nda dün düzenlenen serginin açıhşında konuşan Ildem. sergıden elde edilecek geliri, Türk Kalp Vakfı'na bağışlayacağını söyledi. Türk Kalp Vakfı Başkanı Çetin Yıldınmak da külrür ve sanat olmadan başannın yakalanamayacağını kaydetti. Sergi, 15 Ocak'a kadar gezilebilecek. Siyah cücenin fotoğrafı çekildi • W:\SHTVGTON (AA) - Astronomlar, güneşe benzeyen bir yıldızın yörüngesinde bulunan bir siyah cücenin resmini çektiler. Hawaii Üniversitesı' nden astronom Michael Liu, Amerikan Astronomi Derneği'nin Washington'daki yıllık toplantısına sunduğu bildiride, dünyadan 58 ışık-yılı uzakta bulunan Yay takımyıldızındaki 15 Sge adı verilen yıldızın çe\Tesinde dönen siyah cücenin görüntüsünü elde etmeyi başardıklannı belirtti. Liu, bulduklan siyah cücenin, daha önce saptanan benzer cisimlerin aksine yıldıza yakın olduğunu kaydetti. Lüks gemilerle 50 bin turist • ANTALYA(AA)- Antalya Limaru'na geçen yıl, lüks yolcu gemilenyle 50 bin turist geldiği bildınldi. Ortadoğu Liman Hizmetleri AŞ Genel Müdürü Gündüz Yalman, lüks yolcu gemilenyle 2000 yılmda Antalya Limaru'na 35 bin 900, 2001 yılında da 50 bin 834 zengin turistin geldiğini belirterek tunstlerın çoğunluğunu Italyan, Alman, Ingiliz ve Amerikalı turistlerin oluşturduğunu kaydetti. 3 epkekten Vinin metresi var • Haber Merkezi - Macaristan'da yapılan bir araştırmaya göre, Macarlar cinsel problemlerinı eşlerini aldatarak çözmeye çalışıyor. Macaristan'a cinsel sorunlar konusunda çahşacak bir klinik kurmak üzere yatınm yapmak isteyen yabancı bir firma, yaptırdığı araştırmanuı sonuçlannı görünce yatınmdan vazgeçti. Araştırmaya göre her 3 Macar erkeğinden 1 "inin metresi var. battaniye • KAYSERİ (AA) - Altın değerindeki angora yünü elde etmek amacıyla üretimine 2 yıl önce başlanan Ankara tavşanlannın ya\Tulan, aşın soğuklara karşı elektrikli battaniye ile korunuyor. Erciyes Üniversitesi Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tayfur Bekyürek, Ankara tavşanlannın aşın soğuklardan olumsuz yönde etkılenmemeleri için Kayseri'deki bir fırmaya özel elektrikli battaniye imal ettırdiklenni bildirdı. Yurtiçinde düzenlenen toplam 323 etkinliğin 151 'i megakentte yapılacak îstanbul fiıara doyacakEkonomi Servisi - Geçen yıl krizden olumsuz etkilenen fuar organizasyon şirketlen, 2002'den umutlu. Devalüasyonun ardından Türk Lirası'nın değerinin düşmesi yurtdışındaki şirketlenn maliyetleri karşılayamama kaygısını da beraberinde getirerek fuara katılımlanna engel olurken bu yıl yurtiçinde toplam 323 fuar düzenlenecek. ITF lstanbul Fuarcılık Şatış ve Pazarlama Direktörü Kayfaan Ozkurt geçen yıl krizden kendüerinin de etkilendiklenni belirterek "Krizin reçetesi fuarlardır" dedi. Iyi hazırlanmış, katılımcısı doğru seçihniş, zıyaretçisi • Ekonomik krizden olumsuz etkilenen fuar organizasyon şirketlerinin yüzü 2002'de gülecek. UzmanJar, iyi hazırlanmış, katılımcısı doğru seçilmiş fuarlann bu yıl başanlı olmasını umuyor. ITF îstanbul Fuarcılık Satış ve Pazarlama Direktörü Kayhan Özkurt, ekonomik krize reçete olarak fuarlan gösteriyor. olan ve gelişmeye açık sektörlerin katıldığı fuarlann başanlı olmama imkânnıın olmadığuıı %-urgulayan Özkurt. 2002 "den umutlu olduklannı belirtti. Geçen sene gelen firmaların yüzde 45'iyle bu yıl için yeniden sözleşme ımzaladıklannı ifade eden Özkurt, ıthalat ve ihracat yapan sektörlerin fuarlara olan talebinin daha fazla olduğunu söyledi. Hannover Messe DMAG Sorumlusu Belkıs Ferron da 2001 'de Türk Lirasf nın değer kaybetmesı sonucu firmalann geri çekıldiğini belirtirken 2002 için ana fırmalarla anlaştıklannı, orta ve küçük boylu firmalarla ıse anlaşmalar üzennde çalıştıklanm bildırdi.Bu yıl fuara en fazla talebin 15 fuarla inşaat ve yapı malzemeleri olduğu görülürken bunu hediyelik eşya fuarlan ve turizm fuarlan izliyor. Üç büvük II terclh edlllvor Daha çok üç büyük il İstanbul, Ankara ve Izmir'de düzenlenecek fuarlan, Adana, Konya, Afyon gibi merkezlerde yapılacak fuarlar izleyecek. Fuarlann en yoğun olduğu mart ayında ise sadece İstanbul'da 37 fuar düzenlenecek. Öte yandan Türkiye'deki fuar organizasyon şirketlen yurtdışında 84 fuar düzenleyecek. Her sektörün bulunabileceği 22 genel fuann yanı sıra erkek, kadm v e çocuk giyımleri ile ilgili 14 fuar yapılacak.Yurtdışı fuarlannın yapılacağı ülkelerde ise ılk göze çarpanlar Almanya, Amenka. Yunanistan ve Fransa. Fuar sayısının 12 tane olduğu Almanya'da katdımcı sektörler ise şöyle: Halı, gıda, giyim, mutfak ve ev eşyalan, bilgisayar ve yan sanayi ürünleri. Kente özgün bacalar, tüm yurdu etkisi altına alan kara aldırmadan evleri ısıtmayı sürdürdü Muğla'nın kahraman gelinleri OKTAY EKİNCÎ Türkiye'yi beyaza bürüyen kış. Muğla'nın ünlü bacalanna da eski gelinliklerini yeniden giydirdi... "Eski" diyorum, çünkü bu karlı Muğla bacalan görüntüleri, vaktiyle çok daha sık aralıklarla ve yine bu kez- ki gibi "sert ayazlarla" yaşanırdı... Çünkü Muğla, bir Güney Ege ve Akdeniz buluşmasuun "melez güzel- Kkleriyle'' bezeli sıcaklığuu taşıma- sına rağmen, konumu ve iklimiyle "dağtonn* serin kentidir... O vıcık vıcık yağmalanan kıyı ku- şağından kendisini 30 km. "geriye" çekmiş ve o eşsiz gü- zellikteki Gökova Kör- fezi'ne de 650 m. *yu- kardan" bakan vakur- luğuyla, karlı ve gizem- li Yılanlı dağlannın in- san uygarhğıyla buluş- tuğu tarih ve kültur ken- tidir... Işte bu tarihte ve bu kültürde, örneğin bugün bile ağustos sıcağında Muğla pazannda gezen- leri serınleten "kar kar- maa"da var... if uğlalılar geleneksel evleriyle birlikte onlan süsleyen özgün bacalannı da betonlaşmaya teslim etmemiş olmanın ayncalığını yaşıyor. Yılanlı daki u kar kuyulanndan" getırilen tertemiz karlan, pekmez ya da şerbetle kanştınp dondurmadan bin kat daha doğal ve güzel lezzetiyle asırlar boyudur birbırlenne ıkram eden Muğlalılar var... Şimdi ayru Muğlalılar, geleneksel evleriyle birlikte onlan bezeyen öz- gün bacalannı da betonlaşmaya tes- lim etmemiş olmarun ayncalığını ta- şıyorlar... Aynı zamanda kentlerinin "resmi sungesT de yaptıklan bu kiremıt şap- kalı nann bacalann, son yıllardaki en sert kışını bıle yine o eski u kab- raman gefinkr" gıbı dize getırmesi- nın rahatlığını yaşıyor- lar... Zaten Muğla da o insancıl ve uygar yaşa- mı oldum oiası hep ka- dınlar yönetir, onlann sözü geçer... Kar ne kadar yağarsa yağsın, bu becerikli ba- calar da hep tütecek ve evleri ısıtacak... Çünkü yaşatılan mimari gele- nek, tarihten aldığı "kursto" yeni gelen her kuşağı da "terbiye" et- meyi sürdürecek... TARİHTEN ALLNAN DERS - Muğla'nın kiremit şapkah narin bacalan, son yıüann en sert kışını dize getirdi Ne kadar kar yağarsa yağsın bu becerikli bacalar hep tütecek. Tarihten ahnan ders, yeni gelen her kuşağı terbfye etmeyi sürdürecek. tmzalanan protokol sonucu 'bozuk alanlary zeytindliğe açüıyor Ormanlar raııta kurbantstanbul Haber Servisi - Orman Bakanlığı ile Ege Zeyfin ve Zeytinyağı îhracatçılan Birliği arasında düzenlenen protokol ile yasal orman sınırlan içinde bulunan bozuk orman alanlan zeytinciliğe açılacak. Orman Mühendisleri Odası Marmara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kadir Erdin. bozuk orman alanlanmn zeytin plantasyonlanna tahsis edilmesinin, bilimsel ölçütler dikkate alınmadan. siyasal rant beklentileriyle yapıldığuıı belirtti. Orman Mühendisleri Odası Marmara Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Kadir Erdin, orman alanlannın zeytinciliğe tahsis edilmesiyle ilgili yazılı açıklama yaptı. Erdin, orman alanlannın yasal yollarla daraltılması yasal düzenlemelerle • Orman Bakanlığı ve Ege Zeytin ve Zeytınyağı thracatçılan Birliği arasında düzenlenen protokole göre bozuk orman alanlan zeytinciliğe açılacak. Fakat, Prof. Dr. Kadir Erdin, bozuk orman kavramının bilimsel tanımı olmadığını söylüyor. gerçekleştirilirken son yıllarda anlaşıhnaz biçimde protokol düzeyıne indirgendiğini söyledi. "Bozuk orman" kavTammın hiçbir bilnnsel tanımı ohnadığmı anlatan Erdin, "Bu alanlar potansiyel orman alanlandır. Gerek biyolojik çeşirülik, gerekse av ve yaban hayah açısından önem taşunaktadniar. Bu alanlann toprak koruma açısından çok geçerü bir rolü de vardn-" dedi. Prof. Dr. Kadir Erdin, zeytin ağacının orman ağacı olmadığını anunsatarak orman alanlannın zeytinciliğe açılmasıyla erozyon ve sel tehlikesinin ciddi boyutlara ulaşacağına dikkat çekti. Erdin, siyasal rant beklentileriyle başlatılan tahsıslerin durdurulması için yetkilileri göreve çağırdı. SÖYLEŞİ ATTİL İLHAN Hangi 'İlericilik'? Kürk giyen kapıda kalıyor [email protected] NEWYORK(AA)- Amerika'da hayvan sevgisinden kaynaklanan anlayışla kürke karşı açılan savaşa kentin ünlü gece kulüpleri de katıldı ve kürk giyenleri müesseselerine kabul etmemeye başladılar. Uygulamaya PETA adlı hayvanlan koruma derneğınin önayak olduğu bildiriliyor. Konuyla ilgili olarak açıklamada bulunan kulüp yöneticileri, uygulamaya ünlülerin de dahil olduğunu ve kürkle gelen meşhurlann içeri alınmadıklanm söylediler. Spa adlı gece kulübüne alınmayan ünlü manken Naomi Campbell'in uygulamaya karşı çıktığı ve olayı protestoya kadar vardırdığı bildiriliyor. Delikanlı, fakültelı; meraketmişsoruyor:"-... zaman zaman, bir 'üst/yapı ilerıciliği'nden söz ediyorsunuz; tamı tamına, hangi aniama geliyorbu?". Hani demiştim ya. ülkemizde işçilerle 'münewerân' arasında. 'marıiyetfarkı' vardır, 'oyuzden anlaşamaz- lar' dıye; o 'tesbıt'in, galıba bu, siyası/iktısat duzeyin- de söylenişidir! 'Gelişmişler'de, kuşların bıle bıldiği temel gerçek; altyapı'nın üretim ilişkilerinın belirtedi- ği ekonomik/sosyal (sınıfsal) gerçeklerden oluştuğu; üstyapı'nın ise. ahlâk, hukuk. edebıyat, sanat vb. ku- rurnlardan oluştuğu! Ayrıca, altyapı 'başat' da sayıl- sa, ikisi arasında, karşılıklı 'etkileşim' yürüHüktediri 'Gelişmekte olan ülkeler', işe altyapı'yı değiştir- me teşebbüsüyle değil de; üstyapı'yı -üsteiik ec- nebi'yi taklit ederek- değiştirmekle başlarsa; o zaman 'sahici' ve 'tutarlı' bir 'ilericilik' içinde ol- maz; yaptığı 'taklitçilik' tipik bir 'üstyapı' ilericili- ği olur. Örnek. çok kolay: Tarihimiz Tanzimaftan Cumhuriyet'e kadar, üstyapısal bir 'ilericilik' tarihi- dir ki, geçersızliği -hatta 'mazarratı'- Devtet-i Aliyye'nin 'batmasıyla' kanıtlanmıştır; bunun gibi, 'Inönü Cum- huriyeti'nden günümüze, aynı 'yanlışlığın' tekra- rı, bilinen o 'üstyapı ilericiliği'dir ki geçersızliği - hatta 'mazarratı'- içinde debelendiğimiz, yürekler acısı hal ile kanıtlanmaktadır. Turnusol kâğıdı ( A Ityapı ilericisi', önceliği ekonomik yani top- r\ lumsal (sınıfsal) yapının değiştirilmesine ve- riyon onun gözünde, 'Sağcılık' ve 'Solculuk terim- leri, uzun süredir bizde olduğu gibi, Alaturkalık' ve 'Alafrangalık', Yerlilik' ve 'Avrupalılık', 'Anado- luluk' ve'Batılılık' gibi kavramlarla ifade olunmaz; 'Sağcılık' düpedüz Liberalliktir, ülkenin (toplum- sal düzenin) 'Sermaye' çıkarına Burjuvazi' tara- fından yönetilmesini ve yönlendirilmesini öngörür; 'Solculuk' ise -çeşitli nüanslan ile-' Sosyalistlik'tir; ülkenin (toplumsal düzenin) yoksullann çıkarına, 'halk' tarafından yönetilmesini ve yönlendirilme- sini öngörür. Ne var ki, 'Sistem'in baskısıyla 'Çağdaşlaşmayı, 'Batılılaşma' diye algılayan ülkelerde, 'komprador alaf- rangalık', 'kültür emperyalizmi'nin etkisiyie, 'ilericilik' sayılmıştır; o ülkelerin aydınlan da; Batı uygarlığını bilmeyi ve sevmeyı, yakından izlemeyi, 'Solculuk' ya da 'ilericilik' sanır: Türkiye, Tanzimaftan Mütareke- re'ye yaşadığı bu tragedya yı, XX. yy'ın ikınci yarı- sında, tekrar yaşamaya başladı; o yüzden, altyapı 'Solculuğu'nun nerelerde olduğundan, habersiz; 'solcu aydın'O), 'ilericiliğin' gereğini, -söz gelişi- eş- cinselliği hoşgörmek, plajlan temiz tutmak ya da New York'taki 'sükse'li müzikali; Londra'da 'yılın piyesini', Paris'te Goncourt Aımağanı'nı kazanan romanı, bilmek zannediyor; gezegende proletarya ne haldedir, altyapı ılerıcilığı 'Gelişmişler'de hangi aşamadadır; Işçi Sınrfı ile Üçüncü Dünya arasında- kı bağlar gelişiyor mu, gevşıyor mu, farkında bile de- ğil! Tanıdığınız 'ilerici' bir aydına, lütfen "-...ETUC ne- dir?" diye sorar mısınız? Ayırdetmek için, turnusol kâğıdıdır. Cevap arayan ikl soru Yıldırım (Koç), Türk-lş Genel Başkanı Başdanış- manı sıfatıyla, Ulusal TV'dekı mülâkatında, bakı- nız ne demış: - ...ETUC (Avrupa Sendikalar Konfederasyonu) 1973'fe kuruldu; kurulduğunda, 'ilerici' bir örgüt sa- yılabilirdı. Son on yıldır ETUC, Avrupa Birliği Komis- yonu ile çok yakın ilişki içinde; onu 'bağımsız' bir iş- çi örgütü olarak tanımlamak, çok zor; faaliyetlerinin yüzde 85'iniABKomisyonu finanse ediyor. Ben ETUC Yönetim Kurulu yedek üyesiyim. ETUC'ün Yönetim Kurulu toplantılanna, Avrupa Birliği Devleti'n/n, hü- kümeti sayılabilecek AB Komisyonu 'nun iki üyesi, 'gözlemci' olarakkatılıyor. Toplantı salonunda birbö- lüm aynlıyor ve buraya AB 'nın iki bakanı gelip top- lantıları izliyor..." "...şöyle düşününüz, sanki DİSK Başkanlar Kuru- lu Komıtesi'ni, iki bakan izliyor; böyle bir olayın, Tür- kiye'de nasıl yankı yapacağını hesaplayın. Ne varki Avrupa Sendikalar Federasyonu'nda (ETUC)öu, son derece 'doğal'karşılanıyor; çünkü o, kendisini AB'nin bir 'uzantısı' olarak kabul ediyor. ETUC işvereni de, sosyal partner (ortak) olarak görüyor. ETUC'ün bir- çok komitesinde, 'Özelleştirme'yandaşı olduklan için, sert tartışmalar yaptık..." (Ulusal TV, 'Büyüteç', 29 Kasım2001) Dikkat ettıniz.mi? Günümuzde işlevsel olan 'çeliş- kı'nın, Sistem/Üçüncü Dünya -Mustafa Kemal'in ve Galiyef'in deyışlenyle. Zalimler/Mazlumlar- çelişki- si olduğu, bu 'tesbrt'le bir kere daha doğrulanıyor Avrupa Sendikalar Konfederasyonu (ETUC). 'öte- kı' ülkelere karşı, 'işveren'inı sosyal partner (ortak) sa- yarsa', bunun anlamı nedır? Bunu da Yıldınm'ın (Koç) aynı mülâkarta söylediklerı arasında bulabiliriz: "...Avrupa Biriiği sermaye birliğidir. AB işçihakla- rı konusunda bir düzenleme yapmıyor. Avrupa işçi sınıfı, işçi aristokrasisi konumunu sürdürmeye çalışı- yor. Emperyalist sömürüden Avrupa işçilerinin pay alması, bugün de geçerli..." (a.g.m.) O zaman önümüzde, cevap arayan iki soru var: 1/ Eğer Türkiye'deki işçi örgütleri ETUC'den 'besle- nirse', bunun ifade ettiği mana nedir? 2/ Bu du- rumda, Türkiye'de 'ulusal' işçi sınmnın, 'ulusal iş- veren'i, 'sosyal partner' (ortak) sayması, doğru mudur, yanlış mıdır? Hadi şımdi tartışınız. e-mail:tilahanw isnet.net.tr http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan Faks:0-212 / 260 19 88
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle