Katalog

SAYFA -f CUMHURİYET 7 OCAK 2002 PAZARTESİ 16 SPOR [email protected] Antalya kampı Trabzony un Breülyalıları nihayet geldi ANTALYA (Cumhuriyet) - tkinci yan hazırlıklanm Antalya'da sürdüren Trabzonspor'da teknik direktör Hans Pe- ter Briegel, 2. yan öncesi iyi bir çalışma ortamı bulduklannı söyledi. Antalya kampının takım içindeki uyum problemini çözeceğini iddia eden Briegel. yeni golcü Alban Bushi nın de yeni arkadaşlanna kısa sürede uyum sağlayacağını vurguladı. Alman teknik adam; dünkü 3 çalışmadan birini iptal ederken. Bordo - Mavili takımın Brezıl- yalılan Aureflo. Da Süva ve Jarro. dün kampa ka tıldılar. Eduardo ıse gelme- di. Bu futbolculara verilecek cezayla il- gili karann bugünlerde belirlenmesi bekleaiyor. Andersson deneniyor Trabzonspor. 25 yaşındaki Brezilyalı Andersson'u da idmanlarda denemeye başladı. Bushi ise çalışmalarda hırsı ile göz dolduruyor. Bushi, Zafer. Hami ve Gökdeniz'le çok iyi bir ekip olacaklan- nı söyledi. Bordo - Mavililer bugün kamp yaptığı otelin sahasında ilk hazır- lık maçını Slavia Sofya ile yapacak. Öte yandan Trabzonspor'un dün ya- pılan Mali Genel Kurulu'nda gelecek yıl için 35 trilyon 410 milyar lıralık büt- çe ibra edildi. Kulüpler, yaşanan problemler nedeniyle 'ayağınıyorganına göre uzatma9 kararı aldı Trilyonlarhayal oluyorARİF KIZILVALES Türk ekonomisi gibi so- runlarla dolu bir yılı geride bırakan Türk futbolu. 2002'de de aynı problemlen yaşamamak ıçin 'ayağınıyor- ganmagöre' uzatmakaran aldı. Pahalı trans- fere son noktayı koyup ödemelerde Türk Li- rası'na dönen kulüpler, alt yapıya da yeni- den ağırlık vemeye başladılar. Kulüpler bır çok Avrupa ülkesinde rafa kaldınlan 'gafibi- yet primi' uygulamasına son vermeyı plan- İıyor. 1990 lı yıllarla birlikte TV yaymlan. ürün satışı \e reklam gelırleri sayesinde maddi açıdan önemli avantajlar yakalayan futbl kulüplen, 2000'li yıllara kadarastrono- mik transferler ve yatınmlarla dikkat çekti- ler. Ancak Türkiye'yi de etkısi altına alan 2001 krizi önce TV yayınlannı, ardından da forma reklamı basta olmak üzere pazarlama gelirlerini düşürünce, kulüpler büyük bir ödeme zorluğu ile karşı karşıya kaldı. Kıüfiplerm çözûm önerfleri 2002'de parasal knz vaşamak ıstemeyen kulüplerin başında gelen Beşiktaş'ın basın komitesi sorumlusu MeteDüren. 20O0'li yıl- larda başlattıklan ekonomik paketın yeni yıl- da da sürecegıni söyledi. Türk futbolculara Türk Lirası ile ödeme yaptıklannı ve yeni transferlere de bonser- vis ücreti ödemedilderini vurgulayan Düren, "2002'nin Bes.iktas. açısından sorun çıkar- maması için önlemlerimiz sürüyor. Öncelik- MeteDüren (Beşiktaş.). Fatih Altavta (CSaray). CemalAydm(A.Gücü) ¥> eşiktaş f~1 alalatasaray, MJ sözleşmeleri \J futbolculara uzun dönemli ve astronomik ücret TL ile yapıyor. ödemiyor. nkaragücü ucuzyabancı ve altyapı ile ayakta kahyor. le yerli futbolcıılarda Türk parasına dönüş yapûk. Yeni isimkre bonsenis bedeli ödeme- dik. Kendi oyunculanmızla da uzun dönem- lisozleşmeler vapmayı planlıyoruz. Kulübün kendi gelirlerini artnrma açısından da giri- şinüerimiz var ve halka arz projesi ileriiyor. Ama transferde iyi oyuncular aknak zorun- dayız. Anadolu kulüplerinin politikası bü- yükkre uymaz. Anadolu takımı olarak 3 ta- ne oyuncu alırsnız; biri iyi çıkar. alkışlarlar. Ancak bizde 3 taneden biri bile kötü çıkarsa ekştiriUriz. Aynca alt \apıda da önemli adun- lar attık. Yalovaspor pilot takımımız. 22 kişi- nin 1l*i Beşktaşh.Bu çocuMaryakm gelecek- te parlayacak" dedi. Ankaragücü Başkanı Cemal Aydın ıse akılcı transfer v e futbolcu keşfı ile ekonomik krize dur diyeceklerini söyledi. Aydın, *2002'de, 200İ'in aksine birden boUuğa geç- mek söz konusu değil. Sene başında transfer yaparken plan program belirlhoruz. Yöne- ticiler olarak hangi oranda katkı sağlanır, onu ayarinoruz. Antrenörümüz Ersun Ye- nal'la başlarken de altyapı çabşmalanna hız verip, minik olarak getirilen oyunculan ka- zanma \olunu seçtik. Şimdi bir Ganalı oyun- cumuz (Joseph) var. Onu kazandık. Oyna- maya başladi. B. Adem, K. Adem, Özgür, ûmitmilli oldu. Şimdi yıldızı parlayan Augus- tin'i ise >ıllarca izledik ve onda bir malhetle almışük. Başka çaremiz yok" dedi. G.Sarav 2,BaşkanıFaiihAltsryüisegeçen yıla oranla masraflarda kısıtlama yoluna gi- derek kemer sıktıklannı kaydetti. Altayh, "Geçen yıl 2 oyuncuya ödenen para ile bu yd 6-7 oyuncuyu kadromuzda banndınyoruz. Pahalı yabancıdan kaçınıyoruz. Türkiye'nin şartlanna uyuyoruz. Eskiden 2 milyon dola- ra oynayan futbolcular vardı. Şûnde 500,600 bin dolara o\ nuyoriar. Ama yine de futbola en çok parayı biz verdik. sadece futbolcula- ra 10.8 mihon dolar ödendi. Futbola 0den para ise 30 mihon dolar. Şimdi bir halka arz projemizvar. Gerçekleştiğinde 30 mihon do- laıiık bir gelirimiz olacak " diye konuştu. Trabzonspor Asbaşkara Ahmet Ağaoğlu da, akılcı transferlerle masrafiann azaltıldı- ğını belirtti. Ağaoğlu, "Kulüpler ayakta dur- makiçin akıla davranmak zorunda.Eski dö- nemlerdetransfere ödenen rakamlann arük konuşulması bile mümkün değiL Sınırlı büt- çe ve pahah olmayan, ekonomik ama efektif transferler \apbk. lfutbolcuya ödenen para ile8 futbolcu aldıL Öncelerde kazandığınuz- dan fazlasını harca>an toplumduk; ancak krizle birlikte rakamlar gerçeklere yaklaş- maya başladi. Ve ne \ank ki bazı kulüplerin hâlâ anormal bir transfer girişimi içinde ol- duğunu görüyoruz. Harcağıdımız paranın karşıbğı yok. Aynca alt \apı hamlesine de ağuîık veriyonız* şeklinde görüş belirtti. F.Bahçe güç depoluyor BÜLENTECEVİT AIVTALYA - Devre arası hazırlıklan için Antalya'da kampa giren ve teknik direk- tör sorununu da Werner Lo- rant'la çözen Fenerbahçe, güç depoluyor. San - Lacivertlilerin çalış- malannda öncelik kondisyo- na veriliyor ve takım sık sık krosa çıkıyor. Ameliyat son- rası çalışmalannı sürdüren Oktay ise ayn bir program uy- guluyor. Golcü futbolcuya fizyoterapistler eşlik ediyor. Dün sabah çalışması sonrası sakatlanan Rev^o'nun dizin- de de şişlik oluştu. Fenerbahçe'nin kamp yap- tığı Merit Arcadia Oteli'nde San - Lacivertlilerden başka Rizespor, Gençlerbirliği, Al- tay ve Tarsus tdmanyurdu ta- kımlarının bulunması, zaman zaman sıkınhya neden oluyor. Kasetten iztedi Yeni teknik direktör Lo- rant'ın îstanbul'da bulunduğu süre içinde takımın bazı id- man kasetlerini izlediği ve özellikle forvetin yetersizli- ğinden ötürü rahatsızlık duy- duğu, bu nedenle kampta bu- gün ilk iş forvet elemenlany- la toplantı yapacağı öğrenildi. Johnson yalanladı F.Bahçe'nin Ganalı futbol- cusu Johnson, 19 Ocak - 10 Şubat tarihleri arasındaki Af- rika Kupası'na gideceği şek- lindeki haberlerin doğru ol- madığını söyleyerek. "Böyle bir ortamda Fenerbahçe'>i bı- rakmam. Affimı haftalar ön- ce istemiştim" diye konuştu. TekmkdHiektörLorant'ınyokluğunda takımıOğuzÇetmyöoetiyor.(AA) BEŞÎKTAŞ GÖRÜŞ / İSMET ÜLKER Yılın Sporcusu Yılın Oyunu Yılın sporcusu, futbolcusu, spor adamı seçimle- rinde yıllardır süregelen bir kavram kargaşasına ve eğlenceli bir oyuna "tanık" olmaktayız. Bize göre nedeni de belli. Spor kültürü ile futbol kültürümü- zün olmayışı... Ya da henüz olgunlaşmamış olma- sı. Ikinci ve daha önemli neden ise bu duruma bağ- lı olarak futbol ile sporun, futbolcu ile sporcunun, futbol yazan ile spor yazarlığının "ayırt" edilmeyi- şidir. Egerdevam ettirilmek istenen bu kavram kar- gaşası olmasaydı, dünya finali koşan bir atletin ye- rine bir halterci Türkiye'de yılın sporcusu(!) seçil- mezdi. O zaman sormak gerekiyor; spor ile spor kapsamında yapılagelen oyun vb. etkinlikler aynı şeyler midir? Bilindiği üzere, durarak yapılan oyun vb. etkin- likler spor tanımına uymaz. Sporda insanın doğru- dan bedensel ve zihinsel gücünü kullanarak zama- na karşı bireysel veya takım halinde yanşması ve bu eylemlerin "ölçülebilir" olması esastır. Bu temel ve evrensel kabulleri bir yana bırakarak bir futbol- cu ile bir halterciyi aynı sepete koyup sonra da bunlardan birini "yılın sporcusu" seçmek hiç doğ- ru bir yaklaşım olabilir mi? Doğrusu nedir? Ne olmalıdır? Spor tanımına uyan etkinlikler ile spor kapsamında yapılagelen oyunvb. etkinliklerin bilincınde olarak, herdalda yı- lın 'bay' ve 'bayan' sporculannı ayrı ayrı seçmek olmalıdır. Çağdaş ve uygar olmanın geregi de bu- dur. Bir de sporda madalya tek ölçut olarak gös- terilmemelidir. Yıllardır süregelen bu kargaşanın son bulması, yapılan haksızlıklann giderilmesi ve "sporkavramı- nın" daha daaşındınlmaması için konu ile ilgili olan- lann özeleştiri yapmaları ve kendi kendilerini sor- gulamalan gerekmektedir. Saatler boyu süren spor programlarında sadece 'futbol' konuşuluyor. Işin daha da ilginç yanı, futbol yazan arkadaşlar kendilerine "sporyazan", futbolu konu yapan prog- ramlara da "sporprogramı" diyorlar. O zaman in- sanın sonması kaçınılmaz oluyor. Acaba bu arka- daşlar veya kurum yöneticileri yaptıklan işin adını söylemekten 'utanç' mı duyuyoriar? Ne var bunda, futbol oynayana 'futbolcu', yaza- na da 'futbol yazan' demek ayıp mı? Kuşkusuz sporcu olmak, spor yazan ve spor adamı olmak kimsenin tekelinde degildir. Ancak herkes yaptığı işin bilinç ve sorumluluğunda olmakla yükümlüdür. Her sektörde olduğu gibi sporun her alanında da yeniden yapılanma ve uzmanlaşma kaçınılmaz o- larak kabul edilmelidir. Umalım ki bundan böyle s- por tanımı ile spor kapsamında yapılan etkinlikler birbirine karıştınlamaz. Her dalda yılın 'bay' ve 'bayan' sporcularının seçimi bilinçli ve sorumlu bir görev anlayışı ile yerine getirilir. Türk hakemler IFFHS'nin değerlendirmesine giremedi Yılın en iyi hakemi Collina Spor Senisi - Uluslararası Futbol Tarihi ve îstatistikleri Federasyonu'nun (IFFHS) '2001 yıhnm en iyi hakemi değerlendirmesinde, ttalyan Pierluigi Collina ilk sırada yer aldı. Collina, IFFHS'nin 78 ülkedeki gazetecilerden oluşturulan jürinin oylanyla 129 puan toplayarak birinci olurken, îsveçli Anders Frisk 47 puanla ikinciliği, Danımarkalı Kim Milton Nieben ise 34 puanla üçüncülüğü elde etti. Türk hakemlerinin dereceye giremediği değerlendirmede Collina, üst üste 4. kez yılın en iyi hakemi seçilirken, Macar Sandor Puhl'un rekorunu da egale etmiş oldu. Oylamada yer alan 18 hakemin 14'ü Avrupa kıtasından, 3'ü Güney, l'i de Orta Amerika'dan olurken; Afrika, Okyanusya ve Asya'dan herhangi bir hakem değerlendirmede yer almadı. GÜN GÜN 2001 EKIM 5 ve 6 Ekim: Futbolda Dünya Kupası Avrupa elemelen 4. Grup'taki 10. ve son maçın- da (A) Milli Takım. başkent Kişinev'de Moldova'yı Emre Aşık. Nihat ve llhan Mansız'dan gelen gollerle 3-0 yenerek maçlannı 21 puanla 2. sırada tamamladı ve play-off baraja kaldı. Omit milliler deplasmanda rakibiyle 2-2 berabere ka- lırken grup birinciliğini elde etti. 6 Ekim: Basketbolda 17. ErkekJer Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı. Türkiye Kupası sahibi Efes Pilsen'i 94-87 yenen lig şampiyonu Ülkerspor 2.. 9. Bayanlar Cumhurbaşkanlığı Kupası'nı ise lig şam- piyonu BOTAŞ'ı 72-65 yenen Fenerbah- çe. 3. kez üst üste kazandı. 5-7 Ekim: Finlandiya'nın Turku kentin- dekı Uluslararası Bayanlar Fenniks Kupa- sı Boks Turnm'ası'nda Türkiye. 2 altın, 1 gümüş ve 3 bronz madalya kazanarak, ta- kım halinde Fransa'nın arduıdan 2. oldu. 7-11 Ekim: Bulgaristan'ın Filibe ken- tindeki Balkan Masa Tenisi Şampiyona- sı'nda Türkiye. takım halinde Yugoslav- ya'nın ardından 2. oldu. 14 Ekim: Binicilikte Cumhurbaşkan- lığı Kupası'm, Enigma adlı atıyla îstan- bul Athspor'dan Ogan Şengel kazandı. 14 Ekim: 52. Formula 1 Grand Prix şampiyonluğunu, Alman Michael Schu- macher. 4. kez kazandı. 17 Ekim: Hentbolda Bayanlar Federas- yon Kupası'nı, Türkiye Kupası sahibi T- MO, lig şampiyonu Anadolu Üniversite- si'nı 22-18, erkekler GSGM Kupası'nı da lig şampiyonu ASKİ, Türkiye Kupası sahibi Beşiktaş'ı 34-24 yenerek kazandı. Daum: _ Sözlerini tutsunlarANTALYA - Beşiktaş Teknik Diıektö- rü Christoph Daum, çarpıcı açıklamala- nnı Antalya kampında da sürdürdü. Da- um'un. "İşkr iyi gidince benim bile tam- madığun > öneticiler çıkıp açıklama \-api- yoriar" demeci Beşiktaş camiasını kanş- tu-acağa benziyor. Beşiktaş yönetimi ile tekrar görüştükten sonra, yöneticilerin yeni \-aatler sunduklannı belirten Alman çahştıncı. "Ben onlara zaman tanımak zorunda kaldım ve dola>ısı> la sezon sonu- na kadar buradavım. Ancak bana birçok söz vereceklerine bir tane söz versinler. A- ma onu da tutsunlar" dedi. Kakyi Asper koruyacak Alman teknik adam, Mhyre'nin sakat- lığınm 5-6 hafta daha süreceğini ve bu- nun için yeni transfer Asper'i asıl kaleci olarak aldıklannı ifade ederek, Fevzi'nin şahsi problemlerinı çözmesi gerektiğini savundu. Daum, Tunuslu futbolcu Ba- ya'dan daha önce söz aldıklannı belirte- rek, "Bize sadece Dünya Kupası maçlan- na gideceğini sö>lemişti. Şimdi >eni bir ho- calan gelmiş. Biz de onunla konuşacağız. Anlaşmalan gereği bizi \alnı/ bu-akma- mah'" dedi. Daum. R.Sociedad'atransfe- ri sakatlığı nedeniyle askıya alınan Nihat Kahveci'nin gıdeceğine inanmadığını be- lirterek "'Giderse üzülürüm. Ama kıüûp açısından bakılınca sevinryorum" dedi. Öte yandan Beşiktaş'ın, Ispanya'mn Real Sociedad takunından transfer et- tiği tsveçli Mattias Asper, dün Îstan- bul'da saghk kontrolünden geçti ve her- hangi bir sağlık problemine rastlan- madığı açıklandı. Beşiktaşlıfutbolcu kale hariç her mevkide oynayabüeceğini söyledi Bayram Fransız ekolü KEREMKAÇARLAR Ba>Tam Bektaş, Futbola Fran- sa'da başladi. sonra baba ocağı Trabzonspor'a gitti, ardından Sa- rıyer. Antalya ve Altay'da o>Tia- dı. Son olarak da Beşiktaş'a transfer oldu ve Siyah - Beyazlı takımda 'joker' ünvanını aldı. Kale hariç her yerde o>Tiayan Bayram'ın, Daum'un gelişiyle birlikte yıldızı parladı ve artık formasını kaptırmı- yor. BayTam'ın soru- lanmıza verdiği ce- vaplar şöyle: Futbola Fransa'da başladınız. A>antaj mı? Futbola değil yaşa- ma Fransa'da başla- dım. Her ne kadar ai- lem Trabzon kökenli Bayram'dan: Futbolcu olmasaydım Paris yakınlarmda bir bankada ya da bir kamu kuruluşunda çahşıyor olabilirdim. Bayram'm firtbrfkalitesi onuyıküz yapmav'ayeter. olsa da ben Paris'te yetiştim ve Fransız okullannda eğitimimi al- dım. Okuldan arta kalan zamanda tamamı Fransız arkadaşlanmla so- kak aralannda top oynardık. tşte o günlerde yanıma biri geldi ve "Se- ni alKapımıza almak istiyoruz" dedi. Kabul ettim. Bayram Bektaş futbolcu olma- saydı ne iş yapardı? Kesinlıkle şimdi Paris yakın- lannda bır bankada ya da bir ka- mu kuruluşunda çahşıyor olabi- lirdim. Senin için Fransız altyapısının ürünü diyebüir miyiz? Kesinlikle. Çünkü Fransa'da 196O'lı yıllann sonunda başlayan düşüşün önüne bu altyapı hamle- si ile geçilmiş. Şimdi de Fransa o altyapının ürünlerini şampiyon- luklar ile alıyor. Fransa'da nrve devam etmedin? Yaş sınırına takıl- dım. Bir de şanssız- hklar yaşadım. Trabzon kökenli ol- man seni Trabzons- por'a yönetaniş. Trabzonlu oldu- ğum için Trabzon'da oynayamadım. O dö- nem Faruk Ozak başkan ve Şenol Gü- neşteknik direktörken f rabzon'a gittim. Ama kulüpten içeri adım bile atamadım. Şenol Hoca, "Bu dakun?" demiş. Düşünün idma- na bile çıkmarruş bir oyuncu için bu yakJaşımda bulunuyorlar. Peki Beşiktaş? Beşiktaş yaşamın iki net rengi. Bazen yerim değişiyor ama keyif alıyorum. Kale hariç her mevkide oynanm. Efes Pilsen Cup 2002 Antalya 'da futbollu günler Spor ServBİ - Efes Pilsen Cup 2002 karşüaşmaları bugün yapılacak Strum Graz-Göteborg maçıyla başhyor. (TRT1 - Eurosport yayunlayacak). 13 Ocak'ta sona erecek tumuvada geçen yıhn şampiyonu Fenerbahçe ve Galatasaray'ın yanı sıra S.Moskova, Göteborg, Strum Graz ve Werder Bre- men takımlan da kahlıyor. Voleybol Eczacıbaşı: 3 Yeşilyurt: 1 SALON: Eczacıbaşı HAKEMLER: Temel Öneri (7), MuraıAs- lanata (7) ECZACIBAŞI: Özlem (5), Natalia (6), Mesude (5), Çiğdem (7). Tatıana (7), Ele- na (SltZeycan 5) YEŞİLYURT: Müge (3), Pelin (4), Esra (4), Ebru (4). Neslihan (5). Tülin (i) (Ay- ça Naz 3) SETLER: 25-16, 25-21. 22-25, 25-17 Bayanlar Birinci Voleybol Ligiın- de lider Eczacıbaşı, Yeşilyurtıu 3-1 yendi. Diğer sonuçlar: Galatasaray: 3 - 75. Yıl: 1, Kocaeh - İ.Numune Hastanesi: 3-1. Cünün Içinden' '* • Basketbolda Ülker. hazırhk macmda Beşiktaş'ı 106-80 yendi. B Bursa'da sona eren Türkiye Büyükler Grekoromen ve Bayanlar Serbest Güreş Şampiyonası'nda; erkeklerde tstan- bul'dan 74 kiloda Ali Ankoğlu. 96 kilo- da Serkan Özden, 120 kiloda da Y. Yıl- maz Gül, birinci oldular. • NBA'deS.Kings,PhoenixSuns'ı dep- lasmanda 118-112 yenerken 24 dakika forma giyen Hidayet Türkoğlu; 13 sayı üretti. Diğer sonuçlar: Atlanta-Minneso- ta: 96-112, Charlotte-New Jersey: 80-89, Detroit-Cleveland: 101-91. New York- Boston: 81-90, Orlando-Golden State: 118-109. Chicago-Utah: 111-113 (U), Dallas-Spurs: 103-105. Houston-Indi- ana: 79-81. Portland-Philadelphia: 96- 88. Clippers-Mıhvaukee: 86-83. • Galatasaray 'ın Şampiyonlar Ligj 2. tu- rundaki rakiplerinden AS Roma. Tori- no'yu 1-0 (dk. 23 Totti) yendi. • Eski spordan sorumlu deviet bakanla- nndan Şekip tnal, 94 yaşında vefat etti. • Liverpoorun P»k>n\ab kalecisi Jerzy Dudek, ülkesinde yılın futbolcusu seçildi. • Izmir at \anslannda 6-4-2-8-6-14 kombinesini bilenler, 37 milyar 549 mil- yon 360 bin lira ikramiye kazandı. B AT YARIŞLARI FİKRET DAĞUOĞLU 1. KOŞli: F: Şımsekağa (2), P:Mehmetbeyli (8), PP: Göktug (1), S: Mirkelam 19). 1 KOŞU: F: Place Dancer (2). P: Neslı Hu (7), PP:Volkan Tufu (31, S: B.Aşkım (5). 3. KOŞU: F: Jülidehan (13). P: Serdarşah (5), PP: Belkahveli (71, S: Edakızı (11). 4. KOŞU: F: Castello |3), P: Amazonic (7), PP: Babo (2), S: Grand Child (5). 5. KOŞU: F: Caşav (11. P: Aslankızı (8), PP: Sebına (10), S: NRavaron (4). 6. KOŞU: F: Aiko (10). P: Bayramderelikız (12), PP: Chino (2j, S: Barakuda (1), SS: Çakırmehmet (3). 7. KOŞU: F: Turan (11), P: Senfoni (13), PP: Delil (9). S: Lal (8). Günün tkilisi: 7. Koşu: 11/13. ÇifteBahis:2.Çıfte:13/3. Tabela Bahis: 10.12.2.1.3. ALTILI GANYAN 13 5-7 3-7 2-5 1 10-12 2-1 11 13-9 ARADABÎR Futbol Dünyamız PROF. DR. COŞKUN ÖZDEMİR Toplumda bu kadar büyük ilgi gören futbol dünyamızda zaman zaman insa- nı çileden çıkaran basitlikler, düzeysiz- likler, ilkellikler olageliyor. Futbol güzel, ilgi çekici, heyecan verici bir spor dalı. Ama doğrusu ülkemizde olup bitenler- le işin tadı iyıce kaçıyor. Ben kendi adı- ma taraftarlığımdan bu oyuna duydu- ğum ilgiden tümü ile vazgeçmek eğili- mindeyim. Maça oyunculan getiren otobüsü taşlayan, birbirine bıçakla, ka- ma ile demir sopalarla saldıran taraftar, korner atacak oyuncuyu şişe atan se- yirci, hakem karariannı beğenmeyip sa- haya atlayan fanatik ve ona ses çıkar- mayan hakem ve emniyet güçleri, şe- ref tribününden yükselen küfürler, yakı- şıksız düzeysiz saldırgan beyanlan ile kulüp yöneticileri, tarafsızlıklan ve ehli- yetleri konusunda çok kuşku uyandı- ran hakemler, televizyonlarda birbin ile atışan yorumcular, megaloman tavırlar içinde tahrik edici kavgacı konuşmacı- lar... Bütün bunlara ek olarak uygarca, tarafsızca, hakça konuşup tartışama- yacağınız, fanatik, koca koca saçlı sa- kallı, kravatlı giyimli, kuşamlı yüksek eğitimli insanlar. Yok canım böyle bir tablo içinde ınsanda futbol zevki ve ta- raftarhğın tadı mı kalır Allahaşkına. Son olarak şunu ekleyeceğim. Yani Anadolu takımlan çantada keklik mi? Büyük (!) takımlar parayı bastırıp sıvril- miş oyunculan satın alıyorlar. Ama yine de o Anadolu takıları büyüklere kök söktürüyor. O zaman kıyamet kopuyor. Onları neden ille de alt etmeğe şart- lanıyorlar bilmem ki!