Katalog

29OCAK2O02SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER /BO'den 200 tnlyon dolar • VVASfflNGTON (AA) — \BD Başkanı George 'V.Bush,AIDS.Verem ne Sıtmayla Mücadele «Glot>alFonu'na200 •tL)on dolar ek yardım -*ernejı önerecek. ABD .Saflık ve Sosyal Hıznetler BakanlığTnın ^çıüamasına göre. jABD'nın 1 Ekim'de fcaşlayacak 2002-2003 mah yılı bütçesine eklenecek bu ek vardunla ABD'nin bu elobal fona kath miktan üoye katlanıp 400 rruHon dolara çıkanlacak. Erkek hastalar ımzmız oluyor • İSTANBUL (ANKA) - Erkek hastalann hasta iken çekilmez olduklan belirtiliyor. Uzman Dr. Mustafa Güveli. kronik hastalıklara karşı özellikle erkekleri uyardı. Bu tür hastalıklann ortaya çıkardığı fizikı yetersizlikler nedeniyle insanlann başkalanna muhtaç duruma düştüğünü anımsatan Güveli. "Kişinin temel güven duygusunu zorlayan böyle bir duruma kadın hastalar daha kolay uyum sağlayabiliyor. Erkek hastalar ise aşın mızmız insanlar olarak karşımıza çıkıyorlar" dedi. Antibiyotik kuHanımı • ANKARA (ANKA) - Türkiye'de en çok antibiyotik, ağn kesici ve romatizma ilaçlan tüketilirken kişi başına ilaç tüketiminin düşük olduğu ortaya çıktı. Sağhk Bakanlığı'nın verilerine göre, Türkıye'de 2000 yılında üretici fıyatlanyla 2.8 milyar dolar, tüketici fiyatlanyla 4.4 milyar dolarlık ilaç rüketilirken kişi başına düşen ilaç harcaması 42 dolar olarak gerçekleşti. Buna göre. üretilen ilaçlar, fabrikadan çıkış fıyattrun yaklaşık 2 katına tüketiciye ulaşıyor. Kekemelik tedavi edilebilir • ADANA(AA)- Huzursuz aile ortamı, baskı ve gerilimin büyük etken olduğu kekemeliğin, her 100 kişiden üçünde görüldüğü. tedavide ise yüzde 90 oranında başan sağlanabildiği belirtildi. Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ayşe Avcı, kekeme çocuğa. nefes alıştırmalan, gevşeme teknikleri. konuşma terapisi yapüması gerektiğini, ancak tıp fakültelerinde, bu konuda bir ihtisaslaşma bulunmadığmı anlattı. kıgiltere'dem • • • • " • • •• grıp oldurdu • L0NDRA(AA)- İngiltere'de son haftalarda etkili olan grip virüsünün 14 yaşuıdaki bir hz çocuğunun ölümüne yol açtığı, aynı aileden üç kişiyi ise hastanelik ettiği açıklandı. West SufMkda yaşayan Banett ailesinin 14 yaşıadaki en büyük kızlanEmma Baraeft'in önce ateş, vüen ağnlan gibi şikâ.etlerle evde tedavi edılineye çahşıldığı. ancrak şikâyetlerinin ırtmsı üzerine dolcjra götürüldüğü beünliyor. Ancak Eınna'nın durumunun verien ilaçlara rağnen düzelmediği ve ge»; kızın kxxanlamayarak geçen fıaft sonu öldüğü açılandı. BİR DOKTORA ANKARA'DA 329, ISTANBUL'DA 541, MARDlN'DE 2972, ŞIRNAKTA4533 HASTA DÜŞÜYOR Sağlık doğudanbatiyorİBRAHİM KARAASLAN DİYARBAKBR - Sağhk hizmetle- rinde Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi ile batı bölgeleri arasında den- gesizlik yaşandığı, bir hekime Anka- ra'da 329, Istanbul'da 541, Mardin'de 2 bin 972, Şırnak'ta ise 4 bin 533 has- ta düştüğü belırlendi. Sağlık persone- li sıkıntısmın büyük boyutlara ulaştı- ğı Doğu ve Günedoğu'da, 50 bin kişi- ye bir sağlık ocağının hizmet verdiği açıklandı. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçile- ri Sendikası (SES) Diyarbakır Şube- si'nin 4. Olağan Genel Kurulu önce- ki gün Büyükşehir Belediyesi Meh- met Akif Ersoy Tiyatro Salonu'nda yapıldı. Türkiye'de sağlık sektöründe- ki yatınm ve hizmetlerde yaşanan çar- pıklığa dikkat çeken SES Şube Başka- • Türkiye'de bölgeler arasında sağlık sektöründeki yatınm ve hizmetlerde yaşanan çarpıklık rakamlarla gözler önüne serildi. Yeterli doğum öncesi bakım alma yüzdesi batıda yüzde 44.6 iken . doğuda yüzde 8.9'a düşüyor. nı Yaşar Türk, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nin batı bölgelerine oranla çok geride kaldığını söyledi. Yatınm ve hizmet dengesizliğinin toplum sağlığını olumsuz etkilediğini, bunun anayasanın eşitlik ilkesıne de ay- kın olduğunu belirten Yaşar Türk şu bilgileri verdi: "Sağhk hizmetleri ala- nında Doğu ve Güneydoğu Anadoiu Bölgesi ile baü böigelerimiz arasmda da bir dengesizük yaşanmaktadır. Bir he- kime Ankara'da 329, îzmir'de 504 ve İstanbuTda 541 hasta düşerken bu sa- yı Mardin'de 2 bin 972, Batman'da 3 bin 303 ve Şmıak'ta 4 bin 533'e yük- selmektedir. Yeterh' doğum öncesi ba- kım alma yüzdesi batıda yüzde 44.6 iken, doğuda yüzde 8.9'dur. Benzer şe- küde bu oran kentsd bölgelerde yüzde 343 iken, lorsalbölgelerdeyüzdeirdir. Diyarbakır sağlık hizmetteri alanında- ki bölgesei eşitsi/Jiği anlatan çesnü ör- nekleriedohıdur. l luslararası normlar- da 10 bin nüfiısa bir sağlık ocağı dü- şerken Diyarbakır'da 50 bin kişrye bir sağhk ocağı hizmet vermektedir.'1 Türkiye'de saptanan tifo vakalan- nın yüzde 40'ının Diyarbakır'da görül- düğünü anlatan SES Şube Başkanı Ya- şar Türk,"Bö^ede yıllarca süren çaüş- ma ortamısağhk sorunlarmm büyüme- sinde etkiliohnuştur. Göç ve alryapı ek- sfldikleri sorunlan çoğalnrkensağhkya- tırımları yetersiz kalmıştır. Bölgedeki sağhk personeli açısuıdan da büyük bir açık vanhr" dıye konuştu. Türkiye genelinde de sağhk hızmet- lerinin iç açıcı bir durumda olmadığı- nı anlatan Türk, Almanya'da sağlık hizmetlerine aynlan bütçenin yüzde 17 olduğunu, Türkiye'de ise yüzde 2 ile 3 arasında değiştiğini vurguladı. Gelışmiş ülkelerde 150 kişiye bir hemşıre düştüğünü ifade eden Yaşar Türk, Türkiye'de bu oranın 950 kişi- ye bir hemşire olarak belirlendiğini sövledi. Randevu sistemi SSK hastanelerinde yurttaşların kuyruk çilesini bitirmedi Bir avuçilaçiçin... SSK'liIerin kuyruk çilesi hâlâ sürüyor. Randevu alabilmek için 2-3 saat meşgul çalan teiefonun başında bekleyenler olduğu gibi 3 gün uğraşan yurttaşlar bulunuyor. Randevu ahp muayene olabUenler, istenen tetkikler, laboratuvar sonucu ve ilaç için sırada bekliyor. SAADETUSLU ŞULE KÖKTÜRK SSK hastanelerinin telefonla randevu sistemine geçmesin- den sonra. yurttaşlar bu kez de telefon kuyruğunda beklemeye başladılar. 2-3 saat meşgul ça- lan teiefonun başında bekleyen- ler olduğu gibi 3 gün randevu almak için uğraşanlar da var. SSK'linin çilesi bununla da bit- miyor, randevu ahp muayene olabildiyse yazılan tetkikler için röntgen. laboratuvar ve tetkik sonucu için sırada bekliyorlar. Yurttaşlar, yetkililerin göster- melik işlerle kendilerini a\ııt- maya çalışuğuıı söyleyerek SSK hastanelerinin dığer kuyrukla- nna da çözüm bulunmasını is- tediler. Yurttaşlann en çok ya- kındıklan konu ise ilaç kuyru- ğu... SSK Okmeydanı Hastane- • SSK Okmeydanı Hastanesi'nin eczane binasındaki kuyruk dışanya taşıyor. Önce sıra numarası almak için kuyruğa giren yurttaşlar daha sonra ilaç sırasında bekliyorlar. Şanslı olanlar amaçlanna ulaşıyor. Birçok insanın umudu ise ertesi güne kalıyor. si'nin eczane binasında kendı- lerine göre sırada olan yurttaş- lar adım atacak yer bulamaz- ken bina dışında da 100 metre- lik bir kuyruk görüyoruz. Bank- larda oturan, dinlenmek için bir yere yaslananlara neden bekle- dikkrini sorduğumuzda ise ya- nıt hep aynı oluyor: "Üaç için." Üc gündür kuvrukta Anne-babası için sırada bek- leyenler olduğu gibi anne-ba- balanyla birlikte kuyrukta bek- leyen çocuklann ise öğle yeme- ği simıt. Üç gündür ilaç kuyru- ğunda olan Ahmet Bakır henüz ilaç alamadığı için yetkililere isyanediyor: "Üç gündürilaç sı- rasındabekJrvDrumveilaçyazü- dıktan sonra3 gün içindealmaz- saktekrar yazdırmamız gereki- yor. Bu kuyTuk bitecek gibi de- ğtt ve bu gün ilaç alamazsam sil baştantekrarbekkyeceğinr dı- ye konuşuyor. Kanser hastası annesinın ilaç- larını ahnak için sırada bekle- diğini belirten Nevin Hasır, "Adapazan'ndan geidim. An- nem burada tedavi gördüğü için ilaçlan buradan ahyorum. Saat 6'da burayagektim.Oncesıra nu- marası almak için kuyruğa gir- dim. şimdi de ilaç kuyruğunda beküyorum. Dün de akşama ka- dar buradaydun. Akrabanun cvindekaoyt>rum, sürekti gebne şansımolmuyor" diyor. Röntgen sırası için bekleyen A\fe Servi ise sıra numarası alabilmek için sabah 5'te hastaneye geldiğini behrterek "Röntgen için saat 08. OO'de numara vermeye başb- yorlar. ama sabah 5'te gelip sn raya girmezsek, numara alanu- yoruz. Buray-a sağhkh gdenler hastaoluyor. Gelsin bakan,çek- tiğimiz sıkuıtıyı görsün" diyor. Cörevliler de sikâyetçl SSK hastanelerinin eczane- lerınde çalışan görevlilerse ele- man \ e gışe yetersizhğinden ya- kınıyor. SSK Okmeydanı Has- tanesı'nde çalışan bir görevli ise telefonla randevu sistemin- de yurttaşlardan kaynaklanan aksaklıklar da olduğunu belir- terek "Halkımız telefonla rande- vu almak konusunda deneyim- siz. \>Tica işini garana'ye almak için, orneğin 5 dahiliye varsa 5'inden de randevu ahyor. Böy- lece randevıılar dohıyor" diye konuşuyor. SSK Okmeydanı Hastanesi Başhekım Yardnncısı Dr. Atil- la Alp eczanelerdeki yoğunlu- ğu azaltabihnek için hastane- ye 10 yenı eczacı ahnacağını be- lırterek "Kapasitemizinçoküs- tündeçahşıyoruz. Kapasitemiz günde 1600 reçete iken biz yak- laşık 3 bin reçete çıkarryoruz* dıye konuştu. GÖRÜŞ INGILİZ GÖLGE SAÛLIK BAKANI İSTANBUL'DA Hastalar hemen gelmiyor Istanbul Haber Servisi - Türkiye'de yurttaşlar gerek ameliyat gerekse laboratuvar tetkikleri için günlerce sırada beklerken Sağlık Bakanı Osman Dunnuş'un açıklamalanyla gündeme gelen, yurtdışından hasta transferi inandıncı bulunmadı. İngiltere Muhafazakâr Partı Millen-ekili ve Gölge Sağlık Bakanı Liam Fox, sağlık sistemi hakkında bilgi aknak amacıyla Türkiye'ye geldi. Fox, ülkesınin başka yerlere hasta göndermesiyle ilgili olarak "Yaünmlanmızla sağlayacağutuz hizmederden daha çabuk netice alacağımız için aralannda Türkiye'nin de buhınduğu birçok ülkede inceleme yapryoruz" dedi. Istanbul II Sağlık Müdürü Osman Karaaslan'la görüşen Fox. tngiltere'deki sağhk sorunlan üzerine başka ülkelerdekı sağlık sıstemlerini araşnrdıklannı belirttı. Fox, daha sonra Istanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yogun bakım \e özel hasta odalannı gezdi. Türk Tabipler Birliği'nden Dr. Eriş Bilaloğlu, Türkiye"dekı hastalann zaten sıra bekledığıne dikkat çekerek "Yurtdışından gelen hastalara öncetik tanmacak. Ne için. parası için. O zaman Türkiyedeki hastalann bakımı daha nu gecikecek? Bunlar belirsiz" dedi. İngiltere'den Türkiye'ye hasta gelişi ile ilgili olarak resmi bir bilgi olmadığını belirten Bilaloğlu, "Türkiye'ye İngiltere'nin kendi hastalanm yollayacağını kâğıt üzerinde düşündüğümüzde nıemnun olunız" dıye konuştu. Türkiye'de SSK, üniversıte ve kamu hastaneleri olmak üzere üç tane kurumsal yapı olduğunu da anımsatan Bilaloğlu şöyle konuştu: "Bahsedilen konunun gerçekçi olmadığını ve sıkuıü yaşanacağını düşünüyorum. Türkiye'> de hastalar var. Yataklar arzu edilen verimle kuUanünuvon" HER YIL SlGARA İÇEN 4 MlLYON KİŞİ ÖLÜYOR Firmalar gençlerin peşinde Istanbul Haber Servisi - "Çocuklanmızı sigaradan uzak tutahnT türündeki kampanyalann sigara içme oranlannı arttırdığı belirtildi. Sigara ve Sağhk Ulusal Komitesi Koordinatörü Prof. EhTDağu, bir sigara fırması tarafından desteklenen kampanyamn inandıncı olmayacağını vurgulayarak "Sigara firmalannın gençlere ihtryacı var. Her yû ölen ve sigarayı bırakan kişilerin yerine yeni müşteriler gerekiyor. Bunlar da gençler oluyor" dedi. Devlet Bakanı Yıhnaz Karakoyunlu'nun himayesinde iki sigara firmasının desteğiyle başlatılan sigara karşıtı kampanyanın samimiyetten uzak olduğunu ifade eden Dağh, sigaraya bağlı olarak her yıl 4 milyon kişinin yaşamını yitirdiğini söyledi. Kampanyanın durduruhnasını isteyen Dağh, sigara firmalannın kullanmaktan kaçındığı ve gençlerde sigara tüketimini azalttığı bihmsel olarak gösterihniş yöntemleri şöyle sıraladı: • Sigara fiyatlan vergilerin artışı ile yükseltümeli. Böylece hem devlet para kazanır hem de yüksek fiyatlar nedeniyle içim azalır. Yüzde 10'luk bir vergi artışında yüzde 5'lik sigarayı bırakma olduğu kanıtlanmış. • Yasada 18 yaşından küçüklere sigara satışının yasak olduğu var. Bu yasanın kampanyaya ihtiyaç duyması mantıklı değil. • Reklam yasağı tam anlamıyla getınlmelı. Formula 1 yanşlannın Türkiye'de yapılması konusunda yasa teklifi var. Bu gen aldınlsın. • Erişkinlere yönelik sigara bırakma programlan yapılsın. • Televızyonlarda 90 dakika eğitici program zorunluluğu var. Bunlann prime time'da yapılması desteklensin. • Sigara paketlerinin üzerindeki uyancı yazı. paketin yüzde 50'sini kaplamah. Kanada'da paketlerin üzerinde kanser resmedilmiş. TURKKAYA ATAOV Küba'daki Üs ve Savaş Tutsakları Küba adasının en alt köşesinde yer alan Gu- antanamo Amerikan deniz üssü ile oraya Afga- nistan'dan getirılen El-Kaide savaş tutsaklarına yapılan muamele, televizyonlara yansıyan film- ler nedeniyle, basının ve kamuoyunun dikkatle- rini çekti. Âmerika'nın nasıl olup da 117.6 kilometre karelik Küba toprağı üstünde askeri bir üsse sa- hip olduğunu ve Afganlı savaş tutsaklarının gör- düğü muamelenin uluslararası hukukla ne ölçü- de bağdaştığını çok kişi merak ediyor. Guantanamo 1903'ten bu yana fıılen Amerikan yönetiminde bir Küba toprak parçasıdır. Kübalı- ların Ispanya sömürgeciliğine karşı ayaklanma- lan nedeniyle çıkan savaş (1898) sırasında bu ada da Amerikan işgali altına girmiş, o işgal sırasın- da Kongre'nin kabul ettiği "Platt Değiştırgesi", kuzeyindeki güçlü komşu Küba'ya müdahale hakkı tanımış, giderek bu hak Amerikan askeri- nin Küba'dan çekilmesinin bir koşulu olarak 1901 tarihli Küba Anayasası'na bile konmuştu. Ikı yıl içinde, Guantanamo'yu bir Amerikan deniz üs- sü yapan antlaşma da imzalandı. Bahia Honda diye ikinci bir küçük toprak parçası daha vardı ama, burada hiçbir üs kurulmadı. Âmerika'nın bu türlü müdahalelerı onun adını Latin Amerika'da kötüye çıkardığı için yeni Baş- kan F. D. Roosevett "lyi Komşuluk" adını verdi- ği bir siyaset ortaya artı ve Platt Değiştirgesi'ni de kaldırdı. Ne var ki, Guantanamo bir üs olarak kalacak, karşılığmda Küba yılda 2000 dolar ala- caktı. Bu kira bedeli bugün 4.085 dolar ya da hek- tar başına 35 sentten daha azdır. Guantanamo'yu ulusal toprağının ayrılmaz parçası sayan bugün- kü Küba hükümeti bu çeklerin hiçbirini bozdur- mamıştır. Bu geçen yıllar içinde söz konusu üs çoğu kez antlaşma amaçlanna bile ters düşer bi- çimde kullanılagelmıştir. CIA desteğindeki Küba- lı karşı-devrimcilerin işine yaramak ve dahil ol- mak üzere, eylemlerin hiçbirinde Küba'ya bilgi ve- ren ya da danışan olmamıştır. Ancak, Amerika ilk kez Kosovalı göçmenlerin buraya transferieri sırasında Küba'yı bilgilendir- di. Küba, Afganlı savaş tutsaklarının buraya ge- tirilmelerinın de antlaşma kapsamına girmediği kanısındadır. Ona danışan olmamışsa da, bun- lann naklıni engellemeye çalışmak gibi bir yola da sapmamıştır. Onun yerine tutsaklara, Küba'da bir hayli lyi olan sağlık hizmeti vermek gibi bir ış- birliğine hazır olduğunu duyurmuştur. Savaş tutsaklarına gelince: Onların durumu 1949'da Cenevre'de imzalanan dört sözleşme- den bıriyle düzenleniyor. önce, bir savaşta tut- sak almak, taraf olanlara tanınmış bir haktır. Sa- vaş tutsaklığı ise silahlı kuvvetler mensupları, mi- lisler ve gönüllüler gibi belirli kişılere uygulanabi- lecek bir statüdür. Amaç, düşman eline düşmüş olanların savaşa yeniden katılmalarını önlemek- tir, o kadar. Onlara insanca muamele şarttır. Şid- det, bedensel ya da zihinsel işkence, baskı, sin- dirme, hakaret, misilleme, kişiliklerine ya da şe- reflerine saygısızlık, sağlıklarını tehlikeye atacak fiil ya da ihmal yasaktır. Savaş tutsağından, sorgusu sırasında bile, adı, doğum tarihi ve sicil numarasından başka bir şey söylemesi beklenmez. Bir kımlik belgesi ve- rilır. Kişısel eşyalan yanında kalır. Alınanlar için mak- buz kesilir. 1949 Cenevre Sözleşmesi'nde yiye- cekleri, giyecekleri, bannakları, sağlık koşulları, bedensel ve düşünsel eylemleri. rütbelerine uy- gun muamele ve genel yaşam biçimlerine ilişkin ayrıntılı bilgiler vardır. Sağlığını bozan, tehlikeli ve şeref kırıcı işlerde çalıştırılamazlar. Uygun işte çalıştınlanlara ücret verilir. Rütbelerine göre de ay- lık maaş saptanır. Mektup ve kart yollayabilir ve alabilirler. Kendilerine yiyecek. giyecek, ilaç, ki- tap, musiki aleti ve spor malzemesi de postala- nabilir. Bunlardan posta ve gümrük ücreti alın- maz. Paketler denetimden geçirilebilir ama ge- cikme olamaz. Aralarından temsilci seçebilirler. Şikâyet hak- ları vardır. Kaçmayı başarır ve yeniden tutsak olursa, önceki kaçışından ötürü ceza giyemez. Ağır hastalar geri verilir. Savaş bitince de derhal serbest kalırlar ya da ülkelerine yollanırlar. Guantanamo deniz üssünde bu hususlann bir- çoğuna uyulmadığı anlaşılıyor. Âmerika'nın, böy- lece kendi için önemli bir fırsat kaçırdığı görülü- yor. 11 Eylül saldırısı taktikaçıdan umulmadık bir başarıydı. Ama stratejik yönden saldırıyı tasarla- yan ve uygulayan teröristlerin aleyhineydi. Ame- rika'yı masum sınıflamasına koydu. Bu başlan- gıçtan yararlanarak savaş tutsaklarına iyi mu- amele edıp daha çok puan toplayabilırdi. 11 Ey- lül'de öfkelenmeWe haklıydı, ama bu öfkeyı ant- laşmalan çiğneyerek sürdürmesı, yeniden eleş- tiri hedefi olmasını kolaylaştırıyor. Zaten hoşgö- rülü, eşitçi ve adil olsaydı, ne Usame bin Ladin yandaş toplayabilir ne de 11 Eylül saldınsı ger- çekleşirdı. Balıkesir SSK borçlularına haciz geliyor COŞKUNYWIAN BALIKESİR-Sosyal Sigortalar Kurumu (SSK) Balıkesır îl Müdürü Ne- cati Asan, ıl genelinde kurumun alacağının ge- cikme faizleriyle birlik- te 15 trilyona ulaştığım behrterekbu parayı borç- lu kişi ve kuruluşlardan alabihnek için 2002 yıh- m "tahsalat yıh" ilan et- tiklerini açıkladı. SSK'ye özel sektörün 8.5 tnlyon, belediyelerin 5.7triryon,KlT'lerin521 milyar, diğer kamu ku- ruluşlannın 128 milyar lira prim borcu olduğunu açıklayan Asan, "Balıke- sir ve Uçelerinde icra-ha- ciz çahşmalanna başla- dık. Tahsilatçalışmalan- nnzı sürdüreceğiz" dedi. Asan'ın verdiği bilgi- ye göre, özel sektörde 178 kişi ve kuruluş prim borcunu ödemedi. Gö- nen Kaphcalan 1.6 tnl- yon lirahkborcuyla birin- ci sırada bulunuyor. SSK, kaplıcaya borcuna karşı- lık haciz koydu. Komili Yağ Sanayi AS 462 milyarla ikinci, Ba- lıkesır Seramik 288 mil- yar lirayla üçüncü sırada yer ahyor. tşbir Sentetik AS, Balıkesirspor, Zağ- nos Kültür Eğitim Vak- fi, Oba Inşaat, Ilk Haber, Kristal Cola, Acarogul- lan Inşaat gibi kuruluş- lar da borçlular arasında bulunuyor.