Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 OCAK 2002 SALI
4-
CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Çiller: İndirîmleri
geri vereceğiz
• İstanbul Haber Servisi -
DYP Genel Başkanı Tansu
Çiller, hükümetın emekliler,
yaşhlar ve özürlülere
ulaşımda sağlanan haklan
kaldırmasını sert bıçimde
eleştırerek DYP olarak bu
haklann iade edilmesi vçin
yasa tasansı vereceklerini
söyledı. Türk Ceza
Yasası'nın son günlerde çok
tartışüan312.vel59.
maddelen konusunda
Mesut Yılmaz'ı eleştiren
Çiller, "AB'den Sorumlu
Başbakan Yardımcısı, önce
bunlan ımzalayıp şımdi de
bunlar üzerınden siyaset
yapıyor" dedi
İnsan haklarma
saygıyı yayacago'
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakanlık Insan
Haklan Başkanlığı ile
Ankara Valüığı tarafindan
dün düzenlenen 'însan
haklan' konulu seminerde
konuşan Devlet Bakanı
Nejat Arseven, anayasada
yapüan son değışikliklerin
demokrasi ve insan haklan
bakımından bir dönüm
noktası olduğunu belirterek
"tnsan haklanna saygıyı,
tüm kurum ve kuruluşlarda
yaygınlaştırmak için her
şeyi yapıyoruz ve yapmaya
devam ediyoruz.
Türkiye'nin haksız olarak
eleştirildiği insan haklan
sorununu, en kısa zamanda
aşacağız" dedi.
TBMM hırsızı
tutuklandı
• ANKARA (Çumhumet
Bürosu)-TBMM'dekı
Vakıfbank Şubesi'nden
kredi kartlannı çaldığı iddia
edilen Murat Çayöz adlı
kişı dün tutuklandı. Nöbetçi
Ankara 7. Sulh Ceza
Mahkemesı'nce tutuklanan
Çayöz, daha sonra
cezae\ine gönderildi,
Çayöz'ün, henüz
yakalanamayan arkadaşı,
eski Vakıfbank çalışanı
Murat Tufan ile birlikte
çalınan bankomat
kartlanyla 16 milyar lira
çektiğı ileri sürülmüştü.
ÖPümcek davası
Istanbul DGM'de
• ANKAR\ (Çumhumet
Bürosu) - Ankara 2 No'lu
DGM, hayali ihracata
ilişkin yürütülen '"Orümcek
operasyonu" soruşturması
sonucunda 85 sanık
hakkında açılan davada,
•'suç yerinin Istanbul
olması" nedeniyle
"yetkisizlik" karan vererek
dosyayı tstanbul DGM'ye
gönderdi. Ankara DGM
Saycısı Hamza Keleş,
"Orümcek operasyonu"
soruşturması sonunda, Erol
Kohen'in de aralannda
bulunduğu 85 sanık
hakkında dava açrruştı.
AKP'liden şiirle
312 eleştiPisi
• ANKARA (Çumhumet
Bürosu) - AKP Osmaniye
MılletvekıliŞükrüÜnal.
TCY'nin 312. maddesini
"312 kere düşünüyorum"
adını verdiği şiirle eleştirdi.
Cnal, "Düşünmüyorum <
düşünmek istemiyorum'
bıçak değil' kerpeten bile
açamaz dudaklanmı"
diyerek başladığı şiirini
şöyle tamamladı: "Yaşamak
istiyorsan bu ülkede canım /
Adam gıbi yaşacaksın /
Adam gibı öleceksin *' Öyle
düşünmek-düş görmek yok
, Tamam mı güzelim /
Haydi toprağın bol olsun /
Bizi de unutma e mi?"
Bakanlar Kurulu toplantısında ele alınan hiçbir konuda uzlaşma sağlanamadı
BakanlardanDerviş'etepkiEBRUTOKTAR
ANKARA - Bakanlar Kuru-
lu, toplantısında masaya yatın-
lan hiçbir konuda uzlaşamayan
bakanlar. çözümü komisyonla-
ra bıraktı. Toplantıda Devlet Ba-
kanı Ketnal Dervis yıne hedef
adam oldu.
Bakanlar Kurulu, dün, Başba-
Veto acıklamasi:
kanEcevitbaşkanlığında toplan-
dı. Derviş'e yönelık eleştirile-
rin Hazine Müsteşan'na da yö-
neldiği Bakanlar Kurulu'nda,
hükümetin aldığı kararlann ge-
reğinin yerine getirilememesin-
den duyulan rahatsızlık en üst
düzeyde dile getirildı. Başba-
kan Yarduncısı HüsamettinÖz-
kan. daha önceki Bakanlar Ku-
rulu'nda Ankara-îstanbul Hız-
lı Tren Projesi ıçin İspanya'nın
verdiğikredininuygun görüldü-
ğünü anımsatarak "Hiçbir bü-
rokraL ülke yaranna olan bir
evrakıimzalamamavedevletiş-
krinin önünükesmelüksünesa-
hip değfl. Ya pazartesiye kadar
kredryegarantiverenbelgeyiim-
zalarya daboş kâğıdıimzalayıp
istifasuuverir. Hükümet olarak
bizsiyasisorumluluğu üsüeniyo-
ruz" diyerek Hazine Müsteşa-
n FaikÖztrak'ı hedef aldı. Bu
sözler karşısında şaşıran Der-
viş, sessız kalmayı yeğledi.
Derviş'e yönelık bir eleştiri de
Devlet Bakanı YümazKarako-
yunlu'dan geldi. Karakoyunlu,
Tütün Yasası'nın kabul edildi-
Yasalar
bölünerek
yayımlanamaz
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Curnhurbaşkanı Ahmet Necdet
Sezer'in mali sektörün yeniden
yapılandınlmasına ilişkin yasayı,
veto ettiği 3 maddeyle birlikte
TBMM'ye iade etmesi, kısmı
vetolarda uygulanacak "yöntemüT
de netleşmesini sağladı. Hukukçular,
yasanın vetolu maddelerinin yeniden
TBMM'de kabul edilmesi ve
Cumhurbaşkanı'nın onayından sonra
yasanın tümüyle Resmi Gazete'de
yayımlanabileceğini bildirdıler.
Hukukçular, anayasaya göre. ancak
anayasa değişikliklerinde "kısmi
yürüriük'' uygulaması olabileceğini
belirterek yasalann parçalanarak
yürürlüğe giremeyeceğine ışaret
ettiler. Anayasa değişikliğiyle
Cumhurbaşkanrna tanınan. tüm
yasayı değil birkaç maddesini geri
gönderme yetkisimn, uygulamada,
TBMM sürecini kısaltmanın dışında
anlam ıçermedıği ortaya çıktı.
Cumhurbaşkanı'nın yasanın tümünü
değil, anayasaya aykın bulduğu
maddelen iade etmesiyle onaylanan
yasa bölümleri yürürlüğe girmiyor.
TBMM'nın iade edilen hukümleri
yeniden görüşmesi gerekiyor. Ancak
TBMM'nin isterse,
Cumhurbaşkanı'nın onayladığı
maddelen de yeniden
değerlendirebileceğine dikkat
çekildi.
ÇİZMEDEN Y1IKARI MUSAKART
. * * • - - . - .
m.kartia superonline.com.tr
Liderler, veto edilen maddelerin TBMM'den aynen geçirilmesini kararlaştırdı
Bankacıtık tasansı aynen Köşk'e
ANKARA(Cumhuriyet Büro-
su)- Liderler, Mali Sektöre Olan
BorçlannYeniden Yapılandırılma-
sıYasası'run Cumhurbaşkanı Ah-
met Necdet Sezer tarafindan ve-
to edilen 3 maddesini aynen
TBMM'den yeniden geçirme ka-
ran aldı. TBMM Plan ve Bütçe
Komisyonu'ndabugün görüşüle-
cek olan yasanın yann
TBMM Genel Kuru-
lu'ndan geçırilmesi he-
defleniyor.
Devlet Bakanı Kemal
Derviş. kamu bankalan
yönetıcileri ve IMF'yle
yaptığı temaslann ardın-
dan CumhurbaşkanTnın
geri gönderdiği banka-
lara aktanm yasasında-
ki 3 düzenlemenin ay-
nen geçirilmesi istemini
dün Başbakan Yardımcı-
sı Hüsamettin Ozkan'a
iletti. Derviş'le Ozkan'ın
sabah saatlerinde yaptı-
ğı toplantıda, yasanın yürürlüğe
girebilmesi içın TBMM'den ye-
niden geçirilmesi gereklilıği kar-
şısında IMF'nin koşulunu yerine
getirmek üzere hızlı çalışılması
kararlaştmldı.
Derviş, görüşme sonrası yap-
Ogı açıklamada, TBMM'nın prog-
ramın yasal altyapısının oluştu-
rulması için olağanüstü gayretli
olduğunu belirtti. Derviş, "BiB-
yorsumız, BorçJanmaKanunuşu-
bat ayında öngörülmüştü. Bu a!t-
vapımn hazırlanması. 2002yıhnın
büyümesi için ekononükprogra-
nun sonuçlannınhalkımızaulaş-
ması açısından devam etmetLBu
dış kaynak, program, isühdanu
Akışık: Sayın Sezer'i yanıltıyorlar
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Kamu Bankalan Ortak Yönetim
Kurulu Başkanı Vural Akışık, dün
özel bir televizyonda, bankalara
aktanm yasasında
Cumhurbaşkanı'nın geri gönderdiği
kamu bankalanna ilişkin
düzenlemelerle ügili
değerlendirmelere yanıt verdi.
Akışık, kamu bankalan
yöneticilerinin özel hukuk
hükümlerine tabi olmasına karşı
çıkanlan, "yapüan y^uzhıkiann
memur zırhryia konınmasuu
istemekk* suçladı. "Bu >asanın
kesnfikle arnla alakası yokn
diyen
Akışık, sa\ cılann yasalara aykın
da\Tanışlan saptasalar bile bakan
onaylamazsa kamu görevlileri
hakkında işlem yapamadığıru anlattı.
Akışık, "Bankalar Kanunu'nda
zimmet suçu tanımianmışve zhnmet
bir suç. Ama bu kamu görevasiyk
savcı yakasma yapışamaz.
Cumhurbaşkanımızı da bu konuda
yamluyorlar* diye konuştu.
artûrmak için önenüT diye ko-
nuştu. Derviş, IMF lcra Kuru-
lu'nun ocak ayı sonundatoplana-
cağını, biraz gecikme olduğunu
ifade ederken, "4 Şubat, bunun
gerçekleşmesi,Türkiy'eekonomi-
si açısından. büyüme açısından
önemü. Gecikmeler zarar veri-
yor. Önümüzdeki bir hafta için
de çok iyimserim. TBMM
geçmişteki gayretini tekrar
gösterecektir" dedi.
Lıderlerinyaptığı toplan-
tıda ıse, veto edilen düzen-
lemelerin aynen TBMM'den
geçirilmesi benımsendi. Baş-
bakan Yardımcısı MesutYtf-
maz, Başbakanlık'tan ayn-
lırken, gazetecilerin sorula-
n üzenne "Yetisirseperşem-
be günü de Cumhurbaşka-
m'na göndereceğiz'" dedi.
Yılmaz. yasanın aynen mi
gönderileceği sorusuna da,
"Bizim eğilimimiz öyle" ya-
nıtını verdi.
ğini anımsatarak "Tütün des-
tekleme karan 10 gün önce ka-
ramame haünegetirikceku. An-
cak Hazine'nin bununla ilgili
efeşorikri nedenryiesorunun çö-
zülmesimümkünolnıuyor* de-
di. Bunun ülkeyı zarara soktu-
ğuna dikkat çeken Karakoyun-
lu, "Tekel'inözelleştirilmesiiçin
çaba sarfettiğimizbir dönemde
bu karann açıklanmama-
SLçiftçiik iüşkflerimizi bo-
zuyor. Çiftçi ileben muha-
tap oluyorum. Neden dire-
niyorsunuz? O zaman Te-
kelM size baglav-abm da so-
runusizçözün" dedi Der-
viş'in "Bu bir eşgüdüm
meselesi'" sözlennden tat-
min olmayan Karakoyun-
lu, "Kimse bana ne söyle-
yeceğmûöğretmeshvTürk-
çe dersi hiç vermesin. Me-
seleeşgüdüm sorunu değil,
sorun Hazine'nin sorum-
luluklannın bilincinde ot-
maması" dedi. Derviş'i
aşarak tütün fiyatını açüt-
lama yetkisi isteyen Kara-
koyunlu'nun Önerisı uygun
bulundu.
Bakanlar Kurulu'nun bir
diğer konusu da Kardemir
sorunu oldu. Karabük'ün
borçlannın 140 miryon do-
lara çıktığına dikkatçeken
Karakoyunlu, Karabük'ün
Erdemir'e devredilmesi
önerisine de karşı çıktı. Bu
sorunun da oluşturulacak
komisyonla çözülmesine
karar verildi.
Bakanlar Kurulu'nda ele
alınan bir dığer konu da
ilaç fiyatlan oldu. Çalış-
ma ve Sosyal GüvenlikBa-
kanı Yaşar Okuyan, özel-
Hkle Bağ-Kur'un ve
SSK'nin eczanelerle yap-
tığı anlaşma çerçevesinde
yüzde 5 ucuz ilaç aldığını
vurgulayarak "AncakSag-
hk Bakanlığı'nın son dü-
zenlemeshie bize uygula-
dudanyüzde5'likindirim-
den vazgeçmek istiyorlar"
dedi. Sağlık Bakanı Os-
manDurmuş ise yaptıkla-
n düzenlemeyi sa\ıınarak
bazı ilaç fiyatlannda yüz-
de 300'e yakın indirim sağ-
ladıklannı belirtti. Bu tar-
tışmalardan da sonuç alına-
mayınca yıne bir komis-
yonkurulrnası kararlaşünl-
dı. Durmuş'un başkanlı-
ğında Okuyan ve Maliye
Bakanı Sümer Oral'dan
ohışan bir alt komisyon ku-
ruldu. Durmuş, toplantı-
nın ardrndan yaptığı açık-
lamada. "Bunlann hepsi
şaibe. İnanmaym. tlaçtası-
kuıtıyok'' diye konuştu.
Bakanlar Kurulu'nda
bölge müdürlüklerinin ka-
patılmasına ilişkin karar-
name imzaya açıldı. Özel-
likleDSl,Karayollan,Va-
kıflar Genel Müdürlüğü,
Orman Bakanlığı gibi ku-
rumlann illerde örgütlen-
mediklerini, sadece bölge
müdürlükleri olduğunu
söyleyen bakanlar, "Budu-
rumda bölge müdürlükle-
ri kapanhncailmüdürlük-
leri olmayan kuruluşlar
hizmet götüremez haie ge-
teceklerTl
diye eleştiride bu-
lundular.
IRMIKI AYDIN ENGİN aenginu/ doruk.net.tr
Nüfus Cûzdanınu
kaybettim.
Hükümsüzdür.
SEVÎL TÜRKAY
Zalim felek!.. Donüş günü gel-
di çattı. Oysa henüz tadılmadık
ne çok şarap, yutulmadık ne çok
sosis var...
Giderken "Yediğim içtiğim be-
nim olsun, gördükierimi, gözle-
diklerimi anlatırım" demiştim.
Aslında saklım gizlim yok. Ama
siz yine de yediğim içtiğimle de-
ğil, görüp gözlediklerimle idare
edin...
Burada, Federal Almanya'da
eylülde seçim var. Heyecanı bu-
günden başladı. Kimin, neden
kazanacağı, kazananın kiminle
nasıl bir koalisyon kuracağı üs-
tüne şimdiden sıkı veyoğun he-
saplar yapılmakta.
Başagüreşen iki pehlivandan
tutucu Hıristiyan Demokrat Par-
ti (CDU), 16yıl iktidann keyfini sü-
rüp, gırtlağa kadar ruşvete. kirli
paraya batıp, seçimlerde paldır
küldürgidip, iktidan Sosyal De-
mokrat Parti'ye (SPD) kaptırdı-
ğından bu yana belini bir tüıiü
doğruttamamış, parti içindeki itiş
kakışı sontandıramamıştı. O gün-
den bu yana Alman tutuculuğu
ne kendine yeni bir lider yarata-
bildi, ne ekonomi ve siyasette
sosyal demokratlan zoriayacak
bir model önerebildi.
Kızıl ve Kıpkızıl Koalisyon
CDU, eylül seçimlerine, Hıris-
tiyan demokratlann en gerici ka-
nadının lideri, Bavyera Eyaleti
Başbakanı Stoiber'ifederal baş-
bakan adayı göstererek katılıyor.
Iktidardaki sosyal demokratlar
ise partiye yeni bir kan vermeyi
başanp iktıdara taşıyan Gerhard
Schröder'e sımsıkı sarılmışlar,
yeni bir seçim zaferinin hesabı-
nı yapıyorlar.
Sosyal demokratlaria isteme-
ye istemeye koalisyon kuran, ko-
alisyonu gönülsüz kurdukları iz-
lenimi vermeye özen gösteren,
"düzenle bütünleşmek" değil,
düzen partisi SPD'ye kök sök-
türmek üzere koalisyona katıl-
mayı kabullendiklerinin altını dur-
madan çizen, hükümet kurul-
duktan sonra Kosova'ya, Afga-
nistan'a asker göndermeyi içle-
rine sindiren, dünün "banş ve
çiçek çocuklan" Yeşiller'in hali
-birkaç günlük gözlemin yanılt-
ma payını saklı tutmak koşuluy-
la- bana biraz "kelek" geldi.
Yeşiller. sol değerleri, çevre
duyariığını ve milttarist çözümle-
re duyaıiıklannı unutmaya baş-
lamış gibi görünüyorlar. Yani "ik-
tıdarkirietir" özdeyişi bir kez da-
ha doğrulanmakta.
Sosyal demokratlar "so/"dan
sağa dümen kırıp, serbest piya-
sa ekonomisi denen "vahşı ka-
pıtalizm" ilkeleriyle "sofcu/uk"u
bağdaştırmak (nasıl olacaksa!)
üzere sosyal demokrat çizgiden
liberal çizgiye yönelince, Fede-
ral Almanya'nın kırk yıllık "den-
ge partisi" Hür Demokratlar'a
(FDP) sryasal arenada manev-
ra alanı kalmamış gibi. Yani
sosyal demokratlar, "liberal-
/er"den daha liberal olunca,
FDP'nin siyasal hedefı ve umu-
du "Acep barajı aşıp federalpar-
lamentoya girebilirmiyim" soru-
suna yanıt aramaya indirgenmiş
durumda.
Gelelim PDS'ye. PDS, Alman
Demokratik Sosyalizm Partisi'nin
kısaltılmışı. Demokratik Sosya-
lizm Partisi ise Doğu Almanya'da-
ki ünlü -ve bana göre şanlı- Ko-
münist Partisi SED'nin ardılı.
Onun dönüşmesi ile kuruldu.
Yeşiller'deki çizgi kaybına karşı
çıkan, solcu olduklarını unutma-
mış gruplan dakucakladı. Birkaç
yıllık bocalama döneminin ar-
dından Federal Almanya'da ye-
ni ve diri bir siyasal güç olarak
ortaya çıktı.
Artık tek Almanya'ya dönüş-
müş ülkenin doğusunda pek çok
yerde bırinci parti, kimi yerlerde
ikinci parti konumunda. Batı eya-
letlerinde ise oy oranı binde srfır
nokta bilmem kaçlarda kalan
"küsuraf parti" konumundan çı-
kıp barajı aşması kesinleşmış
partiye dönüştü.
Nitekim Federal Almanya için
önemli ve anlamlı birgösterge de-
ğeri taşıyan Berlin Eyaleti seçim-
lerinde, Doğu Berlin'de oylann
yüzde 42'sini, Batı Berlin'de ise
yüzde 12'sini aldı. Bütün Alman-
ya'nin soluğunu tutarak izlediği
koalisyon goruşmelerinin sonun-
da sosyal demokratlaria anlaştı
ve başkent Berlin'de SPD-PDS
koalisyonu kuruldu.
Aynı zamanda bir kent-eyalet
konumundaki başkent Berlin'de
sosyal demokratlaria komünist
partisinin ardılı PDS'nin koalisyon
kurmasınm anlamı Almanya ve
Batı Avrupa için çok, amaçok bü-
yük. Alman siyasetinde sosyal
demokratlar "kızıl", liberaller "sa-
n", Hıristiyan demokratlar "sıyah"
olarak anılır. Şimdi Federal Al-
manya'nın başkentinde "ktzıl ve
kıpkızıl" bir ıktidar var.
Sosyal Demokrat Parti mer-
kezinin bütün itirazlarına rağmen
Beriin eyaletinde böyle bir koalis-
yon kuruldu ve siyasetten emek-
li olmuş, ama bir "siyaset bil-
gesi" olarak anümayı sürdüren,
eski başbakanlardan Helmut
Schmidt "Berlin modeli"n\n Al-
manya'nın öteki eyaletlerinde ve
federal partamentoda ve daha da
önemlisi bütün Batı Avrupa'da
yinelenebileceğini söyledi.
Helmut Schmidt bunu dediy-
se, bu önemlidir.
* • •
Federal Almanya'nın siyasal
haritası böylesine bir değişikliğin
arifesinde. Bunun, sosyal demok-
rat hareketi irili ufaklı gruplarta
paramparça, onun da solundaki
ÖDP'nin ise çocukluk hastalık-
lannı henüz aşamadığı Türkıye
için de bir anlamı olsa gerek...
POLİTİKA GÜNLÜĞÜ
HtKMET ÇETİNKAYA
Ölü Karanlığın
Çocuklan...
Psikolojı öğrencisi Fadime Şahindal 26 yaşın-
daydı... Isveç'in Uppsala kentindeyaşıyordu...
Fadime, Isveç'e 7 yaşında geldi...
Güneydoğulu Kürt kökenli bir ailenin çocuğuy-
du...
Fadime'ye ilk yasak ilkokula başladığında konul-
du:
"Gâvur çocuklanyla konuşmayacaksın!.."
Fadime 20 yaşına geldiğinde Patrik ündösjo ad-
lı bir isveçli gençle tanıştı...
Yıl 1996'ydı...
Fadime, Patrik'le ilişkisini bir yıl ailesinden sakla-
dı. Ailesi daha sonra ilişkıyi öğrendi...
Baba Ramaran Şahindal, Fadime ve Patrik'i bir
gün yolda el ele yürürken görünce çılgına döndü...
Fadime ve Patrik'in üzenne yürüyen baba Rama-
zan Şahindal, her ikisini de dövdü...
Fadime yargıya başvurdu. Yargı Fadime'yi haklı bul-
du. Fadime ailesiyle ilişkisini kesti...
Fadime'rim sevgilisi Patrik, 1998yılındabirotomo-
bil kazasında yaşamını yitirdi...
Artık Fadime tek başınaydı...
Bir hafta önce ablasının evine gitti Fadime. Orada
annesiyle buluştu...
Saat 22.00'de kapının zili çaldı...
Baba Ramazan elinde sılahla içeriyegirip Fadime'yi
öldürdü...
Bir hafta önce Gürhan Uçkan anlatmıştı Cumhu-
riyet'te; dün de daha ayrıntıtısını Hürriyet'te oku-
dum...
Bir Avrupa kentinde töre cinayeti işlenmişti(l)
Ne töresi, hangi tore?
Aşiret toplumlarına özgü bu yöntem Güneydo-
ğu'dan Isveç'e taşınmıştı!..
ölü karanlığın çocuklan belki Urfa'nın, Lice'nin, Bi-
recik'in, Silvan'ın, Batman'ın dipsiz kuyulanndan Av-
rupa'nın kentlerine göç etmişti haberimiz olmadan!..
• • •
26 yaşındaki Fadime'nin öyküsü, 14 yaşmdaki
Necla'nın öyküsüne tıpatıp benziyordu...
Fadime Isveç'in Uppsala kentinde. Necla ise Di-
yarbakır'da öldürülmüşlerdi!..
Karanlığın o gri gölgesi, Diyarbakır'm Huncapek
Mahallesı'nın sokaklannda ölü mevsimler gibi kol
gezerken yakalamiştt Necla'yı!..
14 yaşındaki bir kız çocuğunun öyküsü üç el silah
sesiyle noktalanmıştı!..
Ayazdudaklannavuruyordu Necla'nın, sanaydın-
lık bir gecenin içinde!..
Recve'nin öyküsü de Fadıme'ninkine benziyordu.,.
Aiacakaranlığın sesinde Fadime, babasının elinde-
ki tabancanın namlusundan çıkan üç kurşunla
can verirken Recve Aslan 'aile meclisi karan'y\a 19
yaşında ölüme yenik düşüyordu...
Genç kızlığın duru inceliğinde, kanatları kesilmiş
can çekişen bir kuş gibi çamurun, kann tükenen mı-
nltılan içinde yok olup gidiyordu üçü de!..
Silvanlı Ayşe'nın, Batmanlı Dilan'ın öyküleri de
aynıydıL
Gizem ve hüzün onlann gözlerini, yüreklerini ku-
şatmıştı...
Sevincintaşkınlığı. insanın başkaldınşı, doğanınçi-
çeğe dönüşmesi, doğan çocuğun dünyaya ilk bakı-
şı. toprağın ürperen ölüm soluğunda düğümlen-
mişti!..
Hüzündü onlar, acı akan ırmak kıyılannda büyü-
yen çocuklardı onlar!..
Yasaktı onlara sevda sözcükleri. yasaktı onlara
yaşamı kucaklamak, yasaktı onlara sevişmek!..
• • •
Fadime egıtimliydi, Necla, Dilan, Recve ve diğer-
lerı iseeğitimsiz!..
Fadime'nin geleceğe ilişkin düşleri vardı!..
Tüm düşleri ve umutlan yok oldu!..
Fadime. Uppsala'da Protestan Katedrali'nin me-
zartığında yatan Patrik'in yanına gömülecekti!..
Ben Necla'nın Diyarbakır'da kimsesızler mezarlı-
ğında yattığını biliyorum sadece!.
Ne olursa olsun maviler yasaktı onlara, gökyü-
zü, denizler. göller, ırmaklar, kuşlar. çıçekler yasaktı,
çokiyi biliyorum!..
Recve öldürüldü. ailenin namusu temiz)endi(!); Fa-
dime öldürüldü, aile Uppsala'da başlan dimdik dc-
laşır oldu!..
Genç kızlığın duru ınceliği. kanatlan kesilmiş ku-
şun can çekişen hali ıslak gözlerde acınıntarifı mi-
dir?
Haydi yaşamı anlatın bana, ölümleri anlatın. seve-
cenliğin titrek kumaşı altında aşkı anlatın, saydam
gövdesinde açan günün ilk ışıkları nasıldır onu an-
latın!..
Biliyorum anlatamazsınız!..
Çocuksu gülüşleri. yüreğin çırpınışını bilmezsiniz!..
Yaşadıgınızı sandığınız için hiç, ama hiç bileme-
yeceksiniz!..
hikmet.cetinkayaf) cumhuriyet.com.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Bakanlar anlasamadı
Enüak Vergisi
komisyona havale
ANKAR\(Cumhuri-
yetBürosu)-EmlakVer-
gisi'nde beyannamenin
kaldınlması için yasa de-
ğişikliği yapılması ve
takdir komisyonlanrun
belirlediği rayiç değer-
lerin düşürülmesine yö-
nelik çahşmalar dünkü
Bakanlar Kurulu'nda so-
nuçlandırılamadı. Ba-
kanlar Kurulu Emlak
Vergisı'yle ilgili düzen-
lemeyi, bünyesinde oluş-
turduğu komisyona ha-
vale etti.
Başbakan Yardımcısı
Hüsamettin Ozkan baş-
kanlığında DevletBaka-
nı FarukBal, Maliye Ba-
kanı SümerOral velçiş-
leri Bakanı Rüştü Kâ-
nm Yücelen'den oluşan
komisyon, Bakanlar Ku-
rulu'ndan hemen sonra
toplandı. Komisyon, be-
lediyelerin rayiç değer-
lerin yeniden belirlen-
mesıni sağlayacakbirya-
sal düzenleme yapüma-
sı; 2002 için belirlenen
rayiç değerlerin geçer-
siz kılınarakyeniden de-
ğerleme oranının yansı
kadar arttınma gidılme-
si seçeneklerini değer-
lendirdi.
Rayiç değerler içinso-
na eren itiraz hakkmın
yeniden getirürnesini içe-
ren formül ise, yurttaşla-
nn tek tek başvurusunu
gerektirdiği içintepki çe-
kiyor. Mcakbu öneri de
ağırhklı olarak ele alını-
yor.
Zaten gelirleri azaltı-
lan belediyeleri zor du-
ruma sokacak bir kara-
ra karşı çıkıhyor.