Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAFA CUMHURİYET 29 OCAK 2002 SALI
14 KULTUR kuftur@cumhuriyet.com.tr
TÎYATRO DÜNYASINDAN DİKMEN GÜRÜN
Tiyatrocu Ege ErnartBrtiyatro kitaplığımız, çeşitli ya-
yınlnmız.zengin bir arşivimiz, çağ-
daş > ir tiy&TO müzemiz yok... Kısa-
ca tvatroya ilgi(miz) yok. Bugünün
genJeri yaian geçmışin tiyatrocula-
nnı Lasıl tamyacak, o dönemin tiyat-
ro y^amım nereden bılecekJer? Sa-
ıınn, 1960'ların dinamik tıyatro
aavsını solumuş olan kuşagın bazı
jeybre daha sıkı sanlması. sahip
;ıknası gerekiyor. Ege Ernart dati-
/atrcda 1960'lan var gücüyle yaşa-
nış,jrdından reklam dünyasına kay-
ıuş T
e o alanda da başanlı olmuş bir
ianaçı. Onun ölümü ve onu son yol-
.ulujuna uğurlayanlar arasında tıyat-
ocuarın parmakla sayılacak kadar
tz oUşu düşündürdü bana bunlan...
Pertşet bir takım'
Br çahşma nedeniyle birkaç ay
önceziyaret etmiştim Ege Ernart'ı.
0 gün, onu keyifle dinlerken. için-
deki tiyatro ateşinin hiç sönmemiş
olduğunu bir kez daha gördüm. Are-
"Arena kadrosunda yer alan gençlerin tamamı, sağlam bir edebiyat kültürüne sahip-
ti. Her birimiz en az bir yabancı dil konuşurduk. Arena bir gençlik atılımıdır, bir he-
yecandır, bir coşkudur. Öyle başlamış ve öyle gitmiştir. O tertemiz safiyetiyle de
kapanmıştır. Sonra da AST'a dönüştü ve yıllar içinde kendine özgü bir çizgi benim-
sediğini hepimiz biliyoruz."
na Tiyatrosu'ndan başladı söze. Are-
na, Türk tiyatrosunun kilometre taş-
lanndan. Ege Ernart da bu öncü ti-
yatronun oluşumunda yer alanlar-
dan biri. "Arena'nın ruhu, özü, ü-
hamkaynağı Asaf Çiyiltepe'dir" di-
yor, "tiyatroyu kuranlar Asaf Çiyfl-
tepe, AtiDa Tokatb ve Abdullah Zi-
ya Kozanoğlu'ydu. Düşünebiliyor
musun, bir yanda Türkiye'nin en ko-
yu sağcıa öte yanda sokulardan olu-
şan bir ekip. Kimler yok ki bu ekip-
te? Ergun Köknar, Tunca Yönder,
ben, Ani Ipekkaya, Çetin Ipekkaya,
Tuncer Necmioğlu, Genco Erkal-
Ekibin özü buydu." Kısa bir siire
sonra Umur Bugay, Şevket Altuğ,
Başar Sabuncu, Mehmet Gükryüz,
Serpil Gence, Remzi Inanç da katı-
hyorekibe. "DkoyunAfred Jarry'nm
Kral Übü'sü. Sertbiroyundu vebü-
yük sansasyon yararü. ama yine de
normal tiyatro seyircisi çok ısmama-
dL Seyirciyi bırak, eteştirmenler şa-
şırdı. Ergun Köknar, Übü rolünde
sahneye çıkrvor ve ilk söylediği söz
'bok'! Mifliyet gazetesinin eleştirme-
ni Ulunay, "Bokla Başlayan Bir Ti-
yatro' diye feci bir yazı yazmıştL Bu
arada, ben çılgnüar gibi okuyorum.
Elime geçen bütün Fransızca tiyatro
kitaplannıdeviriyonım. Çiinkü dra-
maturg olmak istiyorum. Tiyatro-
nıuı bu yönüyle çokügüiyiın". Ama,
Ege Ernart, Genco Erkal'ın başrolü
oynadığı "Aslan Asker Şvayk"ta ak-
törlük sanatıyla daha sıkı bir ilişki
içine giriyor. Çok iyi eleştiriler al-
dığı rahip Katz rolünü çalışırken
oyunculuğun öncelikJe akıl ve man-
nk işi olduğunun bilincine vanyor.
Ernart, Arena topluluğunu "dehşet
bir takım" olarak tanımlıyor. "Are-
na kadrosunda yer alan gençlerin ta-
mamı, sağlam bir edebiyat kültürü-
ne sahipti. Her birimiz en az bir ya-
bana dfl konuşurduk. Arena bir genç-
lik aühmıdır, bir heyecandır, bir coş-
kudur. Öyle başlamış ve öyle gitmiş-
tir. O tertemiz safiyetiyle de kapan-
nuşür. Sonra da AST'a dönüştü ve
ANADOLU'DA TÎYATRO
D.Tdeyeni
oyunlar
Küftür Servisi - Adana Devlet Ti-
yatrosu, yeni yıla prömeri 23
Ocak'ta yapılan 'Oyunun Oyunu'
adlı oyunla girdi. Zafer Kayaokay'ın
yönettiğı, Michael Frayne'ın yaz-
dığı oyun, 29-31 Ocak'ta Hacı Omer
Sabancı Kültür Merkezi Sahne-
si'nde izleyicisiyle buluşacak.
Oyunda, Ahenk Demir,Erdal Bttin-
gen, Nimet İyigiin, Ebru Bilingen,
Tayfun Erarslan, Demet İyigün, Şe-
kip Taşpınar, Savaş Özdemir ve
Tevfik Tarhal rol alıyor.
Diyarbakır Devlet Hyatrosu ise
yeni yüda, 24 Ocak'ta prömiyen ya-
pılan Güngör Dilmen ın yazdığı,
Yılmaz Onay'ın yönettiği 'Deli
Dumrul'adlı oyunu sahneliyor. 31
Ocak'ta Orhan Asena Sahnesi'nde
sahnelenecek oyunda. kendi koydu-
ğu kanunlarla, başına buyruk hare-
ket eden Dumrul'un ve sevdigi kız
Elif" ın başından geçerüer anlatıh-
yor.
Erzurum Devlet Tiyatrosu da ye-
ni yıla 10 Ocak'ta prömiyen yapı-
lan 'CarmelavePaofino' adlı oyun-
la girdı. Jose Santis Sinesterranın
yazdığı, Halil Akarsu'nun sahne-
ye koyduğu oyun, 31 Ocak'ta sah-
nelenecek. Oyunda, MeralTavtug-
lu ve Sadık Yağcı rol alıyor.
Sıvas Devlet Tiyatrosu 'Merdi-
ven'le izleyıci karşısına çıkacak.
Nâzım Kurşunlu'nun yazdığı, Ma-
ral Üner'in sahneye koyduğu
oyunun prömiyeri, 31 Ocak'ta Ata-
türk Kültür Merkezi'nde yapılacak.
Van DevletTiyatrosu ise, 31 Ocak'ta
'Bir Şehnaz Oyun' u sahneleyecek.
Oyun, Osmanlı tmparatorlugu'nun
son günlerinde İstanbul'da Galata
Zaptiye Amiri Recep Efendinin
çevTesinde gelişiyor. Sevgi, dostluk
ve paylaşımın anlatıldığı 'Saray-
daki Kim' adlı çocuk oyunu ise
bugün. yarın ve perşembe günü
sahnelenecek.Oyunlar Van Kültür
Merkezi Sahnesi'nde oynanacak.
aşlanmakçocuMuktan vazgeçmeyigerektirmez!
Bu hafta Şehir Tiyatrolan Üsküdar Müsahipzade Celal Sahnesi'nde izleyebileeeğimiz 'l çurtmanın Kuyruğu'nu,
bu yıl tivarroda 40. yüını dolduran usta oyuncu Savaş Dinçel vazdı ve sahneve kov du. Naşit Ozcan vç Avni YalçuTın
rol aldığı ovun, çocukluğunu vaşavamadan vaşlanmış bir adanun 1 saat 45 dakika süren iç yolculuğunu anlaOvor.
yıDariçinde kendineözgü bir çizgi be-
nimsediğini hepimiz biliyoruz."
Cen-Ar Tiyatrosu
Arena'nın kapanmasının ardmdan
Paris'egidiyor Ege Ernart. 1965'te
Çetin Ipekkaya ile birlikte Kadıköy
Tiyatrosu'nu kuruyor. Kısa bir be-
raberlik yaşanıyor burada ve Anka-
ra Devlet Tiyatrosu oyunculanndan
Yıkünm Önalın kadroya alınması
üzerine Ernart topluluktan aynlıyor.
" Yanlış bir karardı. Aynldim. AIü
a> kadar neredeyse aç gezdim. Ti-
yatrocunun kaderi bu. Bu arada da
1%0'lann meseni dediğim arkada-
şun Muhtar Kocataş. Ziyad Ebbüz-
ziya ile Bevoğlu'nda kendine ait bir
binanm bodrum katuıda Gen-Ar Ti-
yatrosu'nu kurmuştu..." Sonuçta,
Ege Ernart, Gen-Ar Tiyatrosu 'nda,
benim bugün bile beynime çakılı
kalan, başrollerini Tolga Tiğin'le Gü-
zin Özipek'in paylaştığı, Jean Ge-
nefnin "Hizmetçiler"ini sahneye
koyuyor. O>r
unun deko-
runu Du> gu Sağıroğhı ya-
pıyor. "BuojıuıuPariste
izlemiş ve büviilenmiştim.
Bütün ön çahşmaları yap-
mıştınL Üç yıl kafa patiat-
öm bu oyun üstüne. Dra-
marurginin önemini. in-
sanlara bir oyıınu doğru
anlatmanm ne kadar cid-
di, özen gerektiren, zor
bir iş olduğunu bu oyun-
la gördüm o genç yaşım-
da" dıyor. O günün İs-
tanbul'unda "Hizmetçi-
ler" gibı bır yapıtın 103
kez perde açması azım-
sanacak bir başan değil.
"HizmetçUer" 103 kez
perde açıyor ama tiyatro-
nun parasal sorunlan bit-
miyor. Repertuvara yeni
bir oyun aranırken .\nka-
ra'dan SermetÇağangelı-
yor. "Sermet değerli bir ti-
yatro adanuydı. Müthişze-
kâsıyla Aziz Nesin hikâye-
leriniovnnlaşurmavı öner-
di. Hemen koüan srvadık,
Aziz Bey'legörüştük. Bize
teüf izni de verdi ve çeşitli
skeçlerden oluşan Ah Bız
EşekJer' ortava çıkü. Reji
Sermet'indL Avıu zaman-
da oynuyordu da. Onun
yanı sıra ben, Tolga, Güzin
ve tiyatroya yeni giren Sa-
vaş Dinçel deoyuncu kad-
rosunu oluşturuyorduk.
'Hizmetçiler'in afısini va-
pan Oğuz Aral bu oyıına
da çokgüzel bir aftş hazır-
ladı. O afişlerden hiç >vk
dimdeve üzülüyonun bu-
na_ Oyun çoktuttu. Bizbu
oy unla Türk tiyarrosunda
bir devrim >apQk. Piscator
tiyatrosundan esinlenerek
dekor yerine slaytlar ve
filmler kullandık. Fihnler-
de çok güzel senkron tut-
turduk. Sinemayla th'atro-
yu yan yana getirdik." Söz
bitmiyor... Oyunlar, oyun-
culuklar, hoş anekdotlar.
eleştiriler. özlemler, bek-
lentiler...
Türk tiyatrosundan bir
Ege Ernart geçtı...
GÖSTERİ DÜNYASINA FARKLI BİR BAKIŞ
Dormen'in 'Ikinci
Perde'anılanKültür Senisi-Oğ-
lak Yayıncılık'ın edebi-
yat-anı bölümünden çı-
kan son kitap, ünlü ti-
yatrocu Haldun Dor-
mea imzah 'tldnci Per-
de'. Dormen, üçüncü
kitabı olan 'tkinci Per-
de'de, içinde bulundu-
ğu gösteri dünyasını ve
çevTesinde olup biteni,
kendi gözleri ve duygu-
lanyla anlatıyor.
Yale ÜnKersitesi Ti-
yatro Bölümü'nden
mezun olduktan son-
ra, Istanbul'a dönerek
Muhsin Ertuğrul yö-
netimindekı Küçük
Sahne'de profesyonel
tiyatro yaşamına adım
atan Dormen, 1955'te
kendi aduıı taşıyan ti-
yatrosunu kurdu. Bu-
güne kadar 120'den
fazla oyunda rol alan
Dormen, çeşitli tiyatro-
larda 25'i müzikal,
140'ın üstünde oyun
yönetti. Devlet sanatçı-
sı olan Dormen, Ha-
cettepe Üniversitesi ta-
rafmdan 'Onursal Bi-
Bm Doktonı' olarak da
ödüllendirildi.
Dormen'in, 'Sürç-ü
LisanEttikse' ve 'Ant-
rakt' adlı iki otobiyog-
rafik kitabı ve aralann-
da 'Hisseli Harikalar
Kumpanyası', 'Geceye
SelamVŞenSazmBül-
büDeri', 'Vblun Yansı'
'Günavdın Mr. VVeffl',
'Amphytrion 2000' ve
'Kantocu" gibi yapıtlar
bulunan on bir oyunu
daha bulunuyor.
BEHİÇ AK, ÖZEN YULA, ESEN ÇAMURDAN'IN KİTAPLARI
Mitos Boynt'tan
yeni kitaplarKültür Servisi - Mitos
Boyut Yayuılan yeni ki-
taplarla okuyucu karşı-
sında. EsenÇamurdan'ın
•HıçkırmaklaHavkırmak
Arası' adlı kitabı Saba-
hattin Kudret Aksal'ın
'Kahvede Şenlik Var',
'Kral Üşümesi','Bay Hiç',
'Evin Ustündeki Bulut'
ve daha pek çok oyunu-
nun yeni bir okuma dene-
mesi.
Yayınevi'nin OyunDi-
zisi'nden yeni çıkan 'Tek
Kişflik Şehir' BehiçAk' ın
son oyunu. Ak, yeni oyu-
nunda, günümüz insanı-
nı yahıızlığa iten ve gi-
derek sadece "tek kişilik
aileler" için kullanışlı ha-
le gelmeye başlayan bü-
yükkent yaşamının miza-
hi bir eleştirisini yapıyor.
'Birey' kavramım sorgu-
layan oyun, günümüz ya-
şam biçiminin dayattığı
birçok ka\Tam ve ilişkiyi
yeniden düşünmemize de
neden oluyor.
Bir diğer yeni kitap ise
Özen Yula'dan.Yula.
'Gayri Resmi Hürrem'
adlı oyununda, Osman-
lı'nın en önemli dönem-
lerine tanıklık etmiş bir
kadının hikâyesıni anlahr-
ken 'Sahibinden Kira-
lık'ta, megapolde yaşa-
yan alt sınıftan kirletıl-
miş insanlann hikâyesine
değiniyor.
Kitabın son oyunu olan
'Yakmdoğu'da Emanet'
ise geleceğin insanlarmnı
bugünün insanlanna an-
lattığı bir hikâye; 'post
punk' hayatlar.
YAZI ODASI
SELIM ILERI
Salçadan Salçaya (3)
Bahçesinde akşam çayları içilmiş Kadıköyü ev-
lerınden, Şifa'daki ev, Nezihe Hanım'la Amirai
Cevat Bey'in evleri bende gitgide bir rüya olup çı-
kıyor. Öyle bır rüya kı, kimbılir ne zaman görülmüş,
fakat hiç unutulamamış...
Ortancalann kuşattığı ince bir yoldan arka bah-
çeye geçilirdi. Ön bahçede hemen hep gül ağaç-
çıkları varken, arka bahçede elma, kıraz, şeftalı
ağaçlan. Hasır koltuklar, hasır masa arka bahçe-
deydi.
Italya'yı, Fransa'yı, hattaAmerika'yı bilegönmüş
Nezihe Hanım'ın akşam çaylannda değişik ikram-
lar da olurdu. Tuzlusu tatlısı, çöreği kurabiyesi ya-
nında, adını enikonu yadırgadığım 'pay'\
Ingiltere'de kalıp kalmadığını şimdi hatırlayama-
dığım Nezihe Hanım, o zamanlar kimse bilmezken,
Ingilizce 'p/e'dan kendisi deadetaTürkçeokunuş-
lu, Türkçe yazılışlı bir pay üretmişti.
Pay, yani, kıymalısı, sebzelisi, meyvelisı yapılan
bir çeşit börek. Insanın poğaça da diyecegi geli-
yor.
Nezihe Hanım ise sadece pay diyor ve sebzeli
paylan için birde 'marensos' hazırlatıyordu... Ma-
ren soslu pay! Addaki cafcaf elbette Avrupa gör-
müşlüğün ıfadesi olup çıkardı.
Maren soslu pay belki de akşam çaylarının ikra-
mı değildi. Bununla bırtikte Şifa'daki evde yediği-
miz muhakkaktır. Çünkü yapılışına tanıklık etmiş-
tim.
Bir yaz günü düşünün. Arka bahçeye açılan mut-
fak kapısından şeftali ağacı ham meyveleriyle gö-
rülüyor. Mutfaktayım, altı yedi yaşlarımda. Yalnız
pay sözcüğüyle degil. bır de maren sözcüğüyle uğ-
raşıp duruyorum...
Yeri gelmışken eklemem gerekecek: Maren söz-
cüğu Ziya Osman Saba'nın bıröyküsündegeçer.
Çocuk anlatıcıya, maren kıyafetı gıydirilmiştır; bay-
ramdır. O öyle bahriyeli çocuk olarak bayram ye-
rine gidecektır. Tarık Dursun K.'nın güzel biröy-
kü kitabının adı da Bahriyeli Çocuk değil mıdir?..
Şımdi kapısından şeftalı ağacının göründüğü
mutfağa dönüyorum: Çentilmiş soğan ve dövül-
müş sarmısak sıvı yağda pembeleşinceye kadar
kavruluyor. Birkaç kaşık domates salçası ekleni-
yor. Hep kanştıracaksınız. Bu kez kırmızı biber ka-
tılacak.
Tam o sıra küçük bır kapta nişasta sebze suyuy-
la sulandırılıyor. Sebze sulan tabletler halınde Av-
rupa'dan getirilmiş ve Nezihe Hanım'ın buzdola-
bında üçer dörder duruyor.
Bunu o kadar iyi hatırlıyorum kı! Çünkü sebze su-
yu tabletlerinı bir çeşıt şekerleme sanarak, gizlice
aşınp yemeye kalkışmıştım. Tuz tuz yakıcılık hâlâ
genzımdedır...
Sebze suyuyla sulandınlmış nişasta öncekilere
boşaltıldı. Biraz daha kanştınldı.
O zamanlar Kadıköyü'nün denizleri midyetarla-
sı. Nezihe Hanım'ın erkek kardeşi Cemil Ağbi'nin
denızden çıkardığı mıdyeler temızlenmiş, yıkan-
mış. Midyeler de ekleniyor.
Maydanoz gibi, biberiye, fesleğen gibi birtakım
otlar, baharat, bıtki, bir şeyler apar topar serpile-
cek. Karabiber, tuz serpilecek. Son bır kez kanş-
tınldıktan sonra, maren sos kıvam bulsun diye beş
on dakika pişirilecek. Pişirilme sırasında kapak
mutlaka kapalı tutulacak. Nezihe Hanım'ı işitir gi-
bıyim:
"Kapağı açık bırakma! Rayihası uçar!"
Maren soslu payın bir başka sım, ikisinin aynı ana
denk getırilmesıydi. Pay daha sıcakken, maren
sos üstüne dökülecek. Bunu denkleştiremediniz
mi, yiyecegin lezzetinden çok şey kaybettığine ina-
nılır; dahası, gönül kırmak panasına, evdeki çalı-
şan kız iyice azartanırdı.
Diyeceksinız kı, hani sen mıdyeyi sevmezdin!
Maren sostakini seviyorum. Zaten Şifa'daki evde
her şeyi seviyordum, en başta yiyecekleri, bütün
yiyecekleri, sonra 'möble'y\, abajurları, büyük Çin
vazolannı, bıbloları, avızeleri...
Nezihe Hanım'a gelince, Kadıköyü'nün en gü-
zel kadını olduğu ısrarla söylenirdı...
Takvimde Iz Bırakan:
"Birdenbire istedim ki, Karacaahmet mezaıiık-
lan karşısında harabe halinde bir küçük evin kü-
çük bir çocuğu olayım." Halide Edip Adıvar, Da-
ğa Çıkan Kurt (1922), Özgür Yayınları, 2001.
Krek liyatro Topluluğu
• Kültür Servisi - Krek Tiyatro Topluluğu,
Berkun Oya'nın yazıp yönettiği 'Adamlar' adlı
oyunu Dulcinea Oda'da sahneliyor. Müziklerini
geçen sene tstanbul Caz Festivali'ne kurucusu
olduğu Radio Days adlı grupla katılan Tan
Tunçağ'ın yaptığı oyunda. Ali Atay, Berkun Oya,
Ozan Güven rol alıyor. Gösteri birbiriyle ilişkisi
bulunmayan 'Adam Yıyen Adamlar' ve 'Adam
Vuran Adamlar' adlı ıkı kısa oyundan oluşuyor.
Aslında sahnede üç hareketsiz adam görüJüyor
ama, oldukça dinamik bir yapıya sahip olan metin
ve oyunculann hızla akan metne hâkimiyetleri,
durağanlığı ve sahnedeki hareketsizliği yok sayıp
seyirciye adeta soluk soluğa bir tenis maçı
izlertirıyor. (0 212 245 10 71)
Tiyatro Kılçrk Eski YeşWde
• Kültür Servisi - Tiyatro Kılçık, bugün
'Takanlar ve Takılanlar' adlı oyununun gala
gecesiyle Eskı Yeşil'de perdesini açacak. Beş
hikâyeden oluşan 'Takanlar ve Takılanlar', her salı
günü saat 22.00'de Eski Yeşil'de sahnelenecek.
Durum komedısine dayalı kabare formatında olan
oyun, Orçun Kaptan, Cenk Tunalı ve Ufuk Özkan
taranndan geçen sene yazıldı. Oyun Kemancı
Kültür Merkezi'nde on, Babylon'da üç kez
sahnelendi ve ilk rurnesini Manisa'da yaptı. Cenk
Tunalı'nın sahneye koyduğu oyunda. Demet
Evgar, Mehmet Aslan, Ufuk Ozkan, Şeyla Halis,
Cenk Tunah rol alıyor (0 212 254 35 09)
Füruzan'dan tiyatro oyunu
• ANKARA (AA) - Ankara Devlet Tiyatrosu'nun
Füruzan'ın bir hikâyesinden tiyatroya uyarlanarı
'Sevda Dolu Bir Yaz' adlı yeni oyunu, bugün Oda
Tiyatrosu'nda 'perde' diyecek. Yönetmenlığını ve
başrolünü Vacide Öksüzcü'nün üstlendiği tek
kişilik oyun, Türkiye'nin büyük sosyal ve siya' ^1
değişim geçirdiği 1950'li yıllarda soylu ve zer gın
bir ailenin oğlu ile yan köşkün evlatlık kızunn
evlilık dışı bir çocuğunun olmasını ve yıllarca .
ezilen bu çocuğun kendi evladına yaşadıklaru t
anlatması üzerine kurulu.