Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 9 AĞUSTOS 2001 PERŞEMBE
HABERLER
Yılmaz yanıt vermedi. Parti yönetimi, tartışmanın muhatabının siyasiler olduğunu söyledi:
Âskerleri hedef ahnadık
DUNYADA BUGUN
ALİ SİRMEN
Garip Bir Konuk
Adam büyük güvenlik önlemleriyle seya-
hat ediyor, Ankara'da önce Bülent Ecevit,
Başbakanlıkmakamının merdivenlerinde kar-
şılıyor kendisini, sonra da Çankaya'da Cum-
hurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in konu-
ğu oluyor.
Her şey başka türlü de olabilir; aynı adam,
savaş suçlusu olarak dayargılanabilirdi. Çün-
kü o Sabra ve Şatilla Kasabı olarak biliniyor
ve 1982'nin eylül ayında, 2 bin kadın, çocuk
ve ihtiyann öidüğü olayın başsoaımlusu ola-
rak kabul edıliyor.
Ne var ki Ariel Şaron artık israil'in başba-
kanıdır ve bu yüzdendir ki bu ülke ile karşılık-
lı çıkarları bulunan, ilişkilerini daha da geliş-
tirmek isteyen Türkiye'de seçkin bir devlet
adamı olarak karşılandı dün.
Her ne kacar Sabra ve Şatilla Kasabı Tür-
kiye'ye banş elçisi olarak geldiğini söylediy-
se de bu sözlerin ciddiye alınması güçtür.
Şaron bir yıl önce, kendi başlattığı bir kış-
kırtma ile zaten netameli yolda ilerleyen Isra-
il-Filistin ilişkilerini tümüyle çıkmaza sokmuş-
tur.
Israil Başbakanı Ariel Şaron, dünkü çalış-
ma toplantısından sonra gazetecilerin soru-
larına yanıt verirken Kudüs ile ilgili sözleriyle,
kendisi işbaşında olduğu sürece Filistin ile
Israil arasında bir banşın olanaksız olduğunu
da gözler önüne sermiştir.
Türk tarafının telkinlerinin de Şaron'un bir
kulağından girip öbüründen çıktığına kimse-
nin kuşkusu olmaya.
Filistin Kasabı, ABD'nin desteğine sahip ol-
duğu sürece, bu politikasını sürdürecektir.
Kabul etmek gerekir ki VVashington da bu
desteği sürdürmekte güçlük çekmekte, hiç
değilse dünya önündeki görüntüsünün ciddi
biçimde zedelendiğini görmektedir.
Beyaz Saray ile dışişleri bakanlıklarının bir-
biriyle tam örtüşmeyen açıklamaları da
ABD'nin bu konudaki sıkıntısının kanıtıdır.
•••
Doğrusu Ariel Şaron'un şu andaki gezisi
Ankara'yı da güç durumda bırakmıştır.
Nitekim, Başbakan Ecevit'in sıkıntısı, dün-
kü ortak basın toplantısında da görülmek-
teydi ve Bülent Bey konuğunun daha fazla sı-
kıştırılmasını, aynı zamanda ortamın daha
fazla gerginleşmesini önlemek için toplantı-
nın kısa kesilmesini sağlamak zorunda kaldı.
Burada bir noktayı vurgulamak gerek. Tür-
kiye'nin Filistin konusundaki Şaron oldubitti-
lerini kabul etmesi ne denli yanlış ise Israil ile
ilişkilerini salt Filistin konusuna endeksleye-
rek kendi hareket yeteğine ipotek koyması da
o denli yanlış olacaktır.
Unutmayalım, dış politikamızda böyle bir
dönem yaşadık; Türkiye, Filistin sorunu yü-
zünden Israil ile diplomatik ilişkilerinin düze-
yini düşürmüşken bizzat Arap ülkeleri onlar-
la ilişkiler kurmuşlardır.
Ayrıca kimilerinin hoşuna gitse de gitmese
de, Türkiye'nin Filistin davasına gösterdiği
yakınlık, FKÖ'de yeterince yankı bulmamış-
tır. Bu kuruluş, bırakın uluslararası alanda Tür-
kiye'nin sorunlukonularındaAnkara'yayakın
bir çizgi izlemeyi, tam tersine, karşı tezlerin
hararetli bir destekleyicisi olmuştur.
FKÖ-Kıbrıs Rum Yönetimi yakınlığı kimse-
nin meçhulü değildir.
Şu gerçeği görmek durumundayız; bugün
için bölgede Türkiye ile İsrail'in ortak çıkaria-
n mevcuttur. Türkiye'yetehlike israil'den gel-
miyor.
Olaya bu açıdan yaklaşıldığında, iki ülke
arasındaki stratejik işbirliğinden bilgi alışve-
rişine ve Türkiye'den israil'e su satışına ka-
dar birçok alanda ilişkilerin geliştirilmesinde
sayısız yarar var.
Amaaynı zamanda, Bülent Ecevit'in de be-
lirttiği gibi, bölgede barışı engelleyici her ge-
lişme, kaçınılmaz olarak iki ülke ilişkilerini de
zedeleyecektir.
Tartışmaya tepkiler
ÖOP: Konu tartışılmalı
• Haber Merkezi - Özgürlük ve Dayanışma
Partisi (ÖDP) Genel Başkanı Uftık Uras.
Genelkurmay ile ANAP lideri ve Başbakan
Yardımcısı Mesut Yılmaz arasında "ulusal
güvenlik" kavramı konusunda yaşanan
tartışmalann her dönemde bir bahane
bulunarak engellendiğini söyledi. Uras,
"Halbuki Türkiye'nin bugün anayasal ve
yasalar bakımından demokratık bir ülke
olmasının önünde hiçbir ulusal güvenlik
gerekcesi yoktur" diye konuştu.
İP: Yılmaz îstifa etsin
• Haber Merkezi - tşçi Partisi Genel Başkan
Yardımcısı Hasan Yalçın. "Türkiye'yi
çökertmek isteyen Batılı emperyalistler adına
hareket ettiğini" savunduğu Yılmaz'ın istifa
etmesini istedi.
hD:Tepki düşündürücü
I Haber Merkezi - tnsan Hakları Derneği
Başkanı Hüsnü Öndül de ulusal güvenlik
kavramının tartışılmasını isteyen Yılmaz'a
Genelkurmay Başkanlığı tarafından yanıt
verilmesini düşündürücü bulduğunu söyledi.
Öndül, "Hangi konuların nerede
tartışılacağmın ve hangi düşüncelerin açıklanıp
hangilerinin açıklanamayacağının smın
açıklamada çızilmektedir. Türkiye demokrasisi
açısından, içeriğinden bağımsız olarak, böyle
bir açıklama yapılmış olması büyük bir
talihsızliktir" dedı. Öndül "Kımse kimseyi
tehdit etmeden. susturmadan. uygarca
tartışmalıyız" açıklamasını yaptı.
AYŞE SAYEV
ANKARA-Genelkurmay Başkan-
lığı'nın ANAP lideri ve Başbakan
Yardımcısı Mesut Yılmaz' ı hedef
alan açıklaması üzerine, parti. yöne-
timi "geri adım atmama" karan aldı.
Partisinin MKYK toplantısında, Ge-
nelkurmay'ı kastederek "Ne zaman
yeni bir açılım yapsak, bir açıklamay-
la karşıbk veriliyor. Oysa muhatabt-
mız siyasUerdi, ama başka yerlerden
cevap geüyor" diye yakınan Yıl-
maz'ın istemiyle hazırlanan MKYK
açıklamasında, "Genel başkanımızın
sözlerinin basındaki birtakun yorum-
lardan hareketle silahlı kuvvetler he-
def alımyormuşçasına değerlendiril-
miş olması amacını aşan zorlama bir
yorumdur" denıldi.
Yİne baSIIII SUÇladllar Genelkurmay'ın ANAP Genel Başkanı'nı hedef alan sert
açıklamalarına karşı parti yönetimi yazılı açıklama yaptı. MKYK bildisinde, "Ülkenin
geleceği için gerekli olan ileri adımların neler olduğuna karar verecek olan tek merci, yüce
millet ve onun kendisine temsil yetkisi verdiği kurumlardır" görüşüne yer verildi.
ANAP'ın MKYK toplantısında,
"ulusal güvenlik sendromu" tartış-
ması nedeniyle Genelkurmay'ın Yıl-
maz'ı hedef alması tartışıldı.
MK YK'nin ilk toplantısında söz alan
bazı üyeler Yılmaz'a, "Sözünüzün
arkasında durun, geri adım atmayın,
ancak hükümet ortaklanmızla kav-
gacı bir görüntü de vermeveum" di-
yerek destek verdıler. Bu konudaki
konuşmasına, Genelkurmay açıkla-
masını kastederek "Her zaman oldu-
ğu gibi yine beklenen açıklama geldi"
diye başlayan Yılmaz, "Benimsöyle-
diklerim beiü, benim muhatabun si-
yasilerdi, ama cevap başka yerden gel-
dL Siyasiler ise daha farkh yorumla-
ra gfttiler" dedi. Ne zaman AB ile il-
gili bir adım atılsa ya da yeni bir açı-
lım yapılsa, ulusal güvenlik konusu-
nun gündeme getirildiğine ve Genel-
kurmay'ın da açıklama yaptığına ışa-
ret eden Yılmaz, "Bunu tarnşmaya
açmak gerekirdL Ben şahsen, üniter
ve laik devlet ilkelerinden asla taviz
vermeden, demokratık alan genişleti-
lebilirdiyedüşünüyorum* görüşünü
dıle getirdi. Yılmaz, "Maalesef be-
nim söylediklerime, gereksiz yere.
yanhş yerlerden cevap geldi" dedi.
Başbakan Bülent Ecevit ile önceki
günkü görüşmesini de aktaran Yıl-
maz. şu görüşlere yer verdi: "Kendi-
si bana biraz alınımş. Ben ahnganlık
göstermemesi gerektiğini söyledim.
Türkiye'nin son 10 yılda patinaj yap-
nğuıı anlattım. Devletin resmi rakam-
lannı sundum."
Büdiri tartışıldı
Toplantıda Yılmaz, bu konuda bir
bildiri taslağı hazırladığını belirterek,
MKYK üyelerinin tartışmasına açtı.
MKYK bildisine de son biçimi top-
lantıda verildi. Bıldiride şu görüşler
işadamlarından Yılmaz'a destek
TUSIAD:Konu
tartışüabümeüİSTANBUL (AA) -
Türk Sanayicileri ve fşa-
damlan Derneği (TÜSİ-
AD), demokratik olgun-
luğun, en hassas konula-
n bile istikrarsızlığa yol
açmadan tartışabilmek
olduğunu ıfade ederek
"Sayın Yılmaz'ın, parti-
sinin kongresinde 'ulu-
sal güvenlik' kavramı-
nın yeniden ele alınması
gerektiğini bclirrmesi,
demokratik teamüUere
uygun bir tartışma baş-
latma girişimidir" dedi.
TÜSİAD'dan dün ya-
pılan açıklamada. dev-
letin zirvesindeki birça-
tışmanın. ekonomide
derin bir krizi tetikleme-
siyle sonuçlanan geliş-
meler hafızalardaki ta-
zeliğini henüz korurken
istikran olumsuz etkile-
me gücüne fazlasıyla
sahip yeni bir tartışma-
nın başlatılmış olması-
nın herkesi endişeye
sevk ettiği belirtildi.
tstikrara vurgu
Ekonomık programın
başansının, siyasi ıstik-
rara, yani hükümet için-
de ve devletin zirvesin-
de uyuma bağlı olduğu-
nun kaydedildıği açıkla-
mada, "Bu uyumu ve is-
tikran sağlayacak olan,
sorunlann üzerini ört-
mek değU, fıkir aynhkla-
ruu ve tartışmalan de-
mokratik teamüUere uy-
gun bir çerçevede sür-
dürmek ve sürünceme-
de bırakmayarak sonuç-
landırmakür" denildi.
Açıklamada şu görüş-
lere yer verildi: "Sayın
Yılmaz'ın, iktidar orta-
ğı olan partisinin kong-
resinde 'ulusal güven-
lik' kavramının yeniden
ele alınması gerektiğini
belirtmesi, demokratik
teamüUere uygun bir
tartışma başlatma giri-
şimidir. Sayın Ecevit'in,
'Bu hiç şüphesiz olum-
lu bir ifadedir' dedikten
sonra, 'Ancak bunun
içeriği bir an önce dol-
durulmalıdır' demesi,
yine demokratik te-
amüller çerçevesinde bir
yaklaşım ve konunun
"günlük sıyaset malze-
mesi olarak algılanma-
sını' önlemeye dönük
olarak yerinde yapılmış
bir uyandır. Her iki ifa-
de de hükümetin bu ko-
nuyu tartışma ihtiyacı
içinde olduğunu açıkça
göstermektedir.
'Sorumluluk
hükümetin'
Kaldı ki kapsamlı bir
anayasa değişikliğinin
gündemde olduğu, Ko-
penhag kriterlerine
uyum gereğinin önü-
müzde durduğu bir dö-
nemde böyle bir tarüş-
manın açıhnası, hem za-
man hem de içerik açı-
sından doğrudur. Yapıi-
ması gereken, demokra-
tik teamüllere uymak,
konuyu doyurucu bir
içerikle ele almak ve çe-
şitli görüşlerin önünü
kesmeyecek bir tarzda
tartışmakür.
Demokrasilerde her
konu, her zeminde tarü-
şılır. Karar, Meclis irade-
siyle tecelli eder. Yürüt-
mede yetki ve sorumlu-
luk hükümetindirr
İĞNELİ F1RÇA ZAFER TEMOÇİN
yer aldı:
"Diğer tüm siyasi partüerinld gibi
Anavatan Partimizin büyük kongre-
si de ülkenin tüm sorunlannın tarn-
şılarak çözüm önerilerinin ortaya ko-
nulduğu demokratik rejimin en temel
ve meşru zeminlerinden birisidir. Ge-
nel başkanunız Sayın Mesut Yılmaz
partimizin 7. olağan büyük kongre-
sinde y aptığı açış konuşmasmda, ulu-
sal güvenlik kavramının alabildiğine
geniş yorumlanmasuun Avrupa Bir-
liğiile bütünleşmeçabalannuzaçısın-
dan engel oluşturduğuna dikkat çek-
miştir. Konuşmada herhangi bir kişi
veya kuruma yönelik herhangi bir ifa-
de yer alnıamıştır. Hal böyleyken, ge-
nel başkanunızuı sözlerinin basında-
ki birtakun yorumlardan hareketle
silahh kuvvetleri hedef alıyormuşça-
sma değerlendirilmiş ol-
ması amacını aşan zorla-
ma bir yorumdur. De-
mokratik bir ülkede bu
tartışmanın meşruzemini
siyasettir. Dolayısıyla bu
tartışmanın meşru muha-
tabı da siyasi partilcrdir.
Aynı konuşmada vur-
gulandığı gibi Anavatan
Partisi üniter dev let yapı-
sı ile rejimin laik karakte-
rinin korunmasını vazge-
çilmez bir şart olarak gör-
mektedir. Ancak ulusal
bütünlüğümüzü ve laik
rejimimizi koruyarak hak
ve özgüıiüklerin alaıunın
genişletilebileceğine tüm
samimiyetimizJe inanıyt)-
ruz, Bundan da öte hak ve
özgürlük alanı genişledik-
çe toplumsal banşın kök-
leşeceği ve devlet yapuıu-
zın güçleneceği görüşün-
deviz,
Ülkenin geleceğiiçin ge-
rekli olan ileri adımlann
neler olduğuna karar ve-
recek olan tek merci yüce
milletimiz ve onun kendi-
sine temsil yetkisi verdiği
kurumlardır. ANAP bu
doğrultuda bundan sonra
da inandığı doğrulan mil-
letimizle paylaşmaktan
onur duy acaktır."
Toplantıda söz alan
bazı MKYK üyeleri Yıl-
maz'a. "Sözünüzünarka-
sında durun, geri adım at-
mavın, ancak hükümet
ortaklanmızla kav gacı bir
görüntü de vermeyelim"
diyerek destek verdiler.
Koalisyon ortaklan DSP ve MHP, açıklamanın muhatabmm Yılmaz olduğunu savundu
Hükümet üzerine ahııaclıANKARA(Cumhuri>etBürosu)-Hü-
kümet ortaklan DSP ve MHP, Genel-
kurmay Başkanlığı'mn ulusal güvenlik
tartışmalan üzerine yaptığı açıklamanın
muhatabımn ANAP olduğunu savunur-
ken hükümete yönelik eleştirileri gör-
mezden geldi. DSP Ankara Milletveki-
li Uhıç Gürkan, Mesut Yılmaz ın konu-
yu gündeme getireceği yerin Milli Gü-
venlik Kurulu (MGK) olduğunu belir-
terek "MGK'de bazı konulara ses çıkar-
mayıp sonra dışanda, orada tarnşılanla-
n siyaset konusu vapnıayı daha önce RP
Genel Başkanı Necmettin Erbakan da
denemişti" dedi. MHP Grup Başkanve-
kili MehmetŞandır ise Genelkurmay'ın
tepkisinin Yılmaz'ın açıklamalanyla sı-
nırlı olduğunu belirterek "Açıklama ağır,
ancakiçindeki hususlar dikkate alınma-
hdır" dedi.
• Genelkurmay'ın açıklamasında yer alan hükümete yönelik
eleştiriler, koalisyon ortaklannca görmezden gelindi. DSP'li Uluç
Gürkan, konuşması nedeniyle Yılmaz'ı Erbakan*a benzetti.
Genelkurmay Başkanlığı'mn, ulusal
güvenlik kavramını tartışmaya açan
ANAP lideri Yılmaz ve hükümete yö-
nelik açıklamasını, hükümet ortaklan
DSP ve MHP üzerine almadı. Yılmaz'ı
eleştiren Avrupa Konseyi Parlamenter-
ler Meclisi Türk Grubu Başkanı ve
DSP Ankara Milletvekili Uluç Gürkan,
ulusal güvenliğin MGK'de belirlendiği-
ni ve genel olarak da devlet politikası
olarak uygulandığını söyledi. Gürkan,
"Sayın Yılmaz. geride bu-akılan 10 yıun
üçte ikisinden daha uzun süre MCK've
üye olan bir kişidir. MGK'de bazı konu-
lara ses çıkarmayip sonra dışanda, ora-
da tarnşılan bazı konulan siyaset konu-
su yapmak geçmişte RP Genel Başkanı
Necmettin Erbakan tarafından da de-
nenmişti. Şündi Türkiy e'ye hiçbir yara-
n olmadığı büinen bu yolun denenmesi
boş bir polemik özeUiği taşır" diye ko-
nuştu.
MHP'li Şandır: Açıklama ağır
MHP Grup Başkanvekili Mehmet
Şandır. Genelkurmay Başkanlığı'mn
tepkisinin, Yılmaz'ın yararsız ve yanlış
anlaşılmaya uygun sözleriyle sınırlı ol-
duğunu ifade ederek açıklamanın hükü-
mete de eleştiriler yönelttiği değerlen-
dirmelerine katılmadıklannı söyledi.
Şandır. "Bu açıklama, Sayın Yümaz'm
kongrede faydasız ve gereksiz olarak or-
taya koyduğu sendrom sözü üzerine ya-
pdmışür. Açıklamayı ağır buunakla bir-
Bkte içindeki hususlann dikkate ahnma-
sı gerektiğini düşünüyonız" dedi.
Yılmaz'ın kimlere ne söylemek iste-
diğinin ve sözlerine kimlerin katkıda bu-
lunduğunun ıyi değerlendirilmesi ge-
rektiğini anlatan Şandır. "Bu mesele,
Türkiye karşıü birtakun çevrelerin söy-
lemlerine katkı sağlamak gibi bir sonu-
ca ulaşnuşhr. Bu, ANAP ve ülkemiz açı-
suıdan talihsizliktir. Sayuı Yümaz bu ko-
nuyu MGK'de gündeme getirdi, sonuç
alamadı da topluma öyle mi götürüyor"
diye sordu.
Şandır, Yılmaz'ın kongre sonrası par-
ti üzerinde olası tartışmalann önünü
kesmek için bu konuyu gündeme getir-
diğini savundu.
DYP GENEL BAŞKANI TANSU ÇtLLER^DEN ELEŞTİRİ:
Sonunsiız politikalar
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP
lideri ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yıl-
maz'ın ulusal güvenlikle ilgili sözlerine yö-
nelik tepkiler sürüyor. DYP Genel
Başkanı Tansu Çifler. Yılmaz'ı
"sorumsuzlukla" suçlarken ortaya
çıkan gergınliğin piyasalan etkile-
memesini umut ettiğini söyledi.
DYP Genel Başkanı Çiller, Yıl-
maz'uı ulusal güvenlikle ilgili söz-
leri nedeniyle başlayan tartişmayı
değerlendinrken "Sonımsuz bir
pofitikacmın sorumsuz beyaniany-
ia ortaya çıkan gergbuığin çok has-
sas hak gelen ekonomidepiyasala-
n etkiJemeyeceğini umut ediyo-
rum. Butünbu sorumsuzveohımsuzgetişme-
ye rağmen herkesin akhseiim ve sağduyu ik
hareket edeceğine inamyorum"' dedi.
DYP Genel Başkan Yardımcısı Safim En-
sarioğiu Yıhnaz'ı ciddiye almadığını belirte-
rek "Saym Yılmaz,zaman zaman böyle konu-
şuyor. Sonra bir yerden zıigıt yiyor.
'Yanlış anlaşıldım' diyerek inkâr
ediyor'' dedi. Yılmaz'ı Ş-enireşftoK
muş,yenipolitikaya girnıiş*' gibi ko-
nuşmakla suçlayan Ensarioğlu,
ANAP liderinin "Kürtoy lanna göz
knpüğmı ve FP'nin kapanlmasınm
anbndan olası oy kaymalarmı
ANAP'açekıneyihedeflediğtni'' ile-
ri sürdü.
DYP Genel Başkan Yardımcısı
Mehmet Sağiam, "Saym Yümaz'm
geçmiştedezamanzaman böyieefe-
lenmeieriv^r.Ama kendisi bukavramlankul-
ianarak geçmişte gözünü knpmadan başba-
kanhk koitnğıına oturdu" dedi.
MİLLİ SAVUNMA BAKANI SABAHATTtN ÇAKMAKOĞLU:
TSK zorlaıuııaıııah
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genel-
kurmay 'ın, ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın
açıklamalarına verdiği sert yanıtın hükümet
ortaklannı da hedef aldığına dik-
kat çekildi. Milli Savoınma Baka-
nı Sabahattin Çakmakoğhı,
"TSK'nin ulusal güvenlik gibi ko-
nularda açıklamaya zorlanmama-
SJ gerektiğini"' vurguladı. Ulusal gü-
venlik tartışmalannm, bu ayın son
haftasında yapılacak Milli Güven-
lik Kurulu toplantısında ele alına-
bileceği bildirildi.
Ukrayna ziyaretine çıkmadan
önce gazetecilerin sorulannı yanıt-
layan Milli Savunma Bakanı Sa-
bahattin Çakmakoğlu. Türkiye'nin ulusal gü-
venlikle ilgili konulann günlük politikalar içe-
risinde tartışılmaması gerektiğini belırten
Çakmakoğlu. "TSK, Türkiye Cumhuriye-
ti'nin kuruluşundan itibaren > aptiğı görevier
dikkate ahndığında, ulusal güvenliğin en
önemli parçasını teşkfl etmektedir.
Bu milli hassasiyet v^ ulusal güven-
Hk gibi konularda TSK'nin açıkla-
ma yapma mecburiv etini gündem-
den çıkaracak şekilde hepimize gö-
rev düşmektedir'' dedi.
Çakmakoğlu. ulusal güvenlik
konseptinde bir değişiklik ohıp ol-
madığma ilişkin soruya da "Böyle
bir değişiklik ohnadL Saym Başba-
kan'ın, Saym Bahçeli'nin açıkla-
malan da dikkate ahndığında, be-
nim görüşumün doğruluğu ortaya
cıkmaktadır. Son günlerde ulusal güvenlik
konsepti üzerinde bir değişiklik. bir turum, bir
yazım farkhuğı olmamışor" yanıtını verdi.