Katalog

31 AĞUSTOS2001 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Hasan'ı baür, Hans'ı çıkar' • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Genel Başkanı Tansu Çıller, gelecek günlerde "(161110103111: tepkinin yükseltilmesi" çağnsında bulunmak üzere Türk Ziraatçılar Derneği'nı ziyaret etti. Ülke yönetimi için "kaptansız gemi" değerlendirmesi yapan Çiller, "Çiftçiyi dünya fiyatlanyla desteklemezseniz haksız rekabetle Hasan'ı batınr Hans'ı çıkanrsınız. Bugün yapılan budur" diye konuştu. Engin Bilginep vefat etti • İstanbul Haber Servisi - Gazetecı Engin Bılgüıer (47), Kadıköy'deki evinde geçirdiği kalp krizi sonucu yaşamını yitirdi. Bilginer, bugün Erenköy Gahppaşa Camif nde kılınacak öğle namazından sonra Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa venlecek. Eskişehır'de 1954 yılındadoğan Bügıner. mesleğe 1970 yılında Türk Haberler Ajansı'nda (THA) muhabir olarak başladı. Milliyet ve Politika gazetelerinde çalışan, çeşitli gazetelerde de çok saytda inceleme ve dizi röportajı yayunlanan Bilginer. son olarak çalıştığı Hüniyet gazetesinden emekli oldu. Demirel yurda döndü • İstanbul Haber Servisi - Eskı Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev'ın davetlisi olarak gittığı Kazakistan'dan döndü. Demirel, Kazakıstan'm bağımsızhk yıldönümü etkinliklerine katıldığını ve Asya'nm nükleer silahlardan anndınlması içın ahnacak önlemlere ilişkin toplantıda konuştuğunu söyledi. Centümenlik anlaşması • ANKARA (ANKA)- Tayyip Erdoğan'ın. Adalet ve Kalkınma Partısi'ni kurmadan önce SP Genel Başkanı Recai Kutan'ı ziyaret ederek bir centilmenlik anlaşması yaptığı ortaya çıktı. Gelenekçilerin. yenılikçilerin parti kuracağı haberlenne gösterdikleri tepkiler nedeniyle Erdoğan'ın istemiyle Kutan'a yapılan ziyarette. henüz kurulmuş olan SP ile çok kısa bir süre sonra kurulacak olan AKP arasında gayri resmi bir centilmenlik anlaşmasına vanldı. İcrada nüşvet iddiası • ANKARA (AA)- Adalet Bakanlığı, Istanbul'da bir icra müdürünün rüşvet aldığı iddiasıyla yayımlanan haber üzerine olayı araştırması içın müfettiş görevlendirdi. Bakanlıktan yapılan açıklamada. önceki gün bir televızyon kanalında 'rüşvet skandah' başhğı ıle İstanbul'da bir icra müdürünün rüşvet aldığı iddiasıyla yayımlanan haber üzenne olaym mahıyeti ve önemi gereğı konuyla ilgilı araştırma yapmak üzere müfettiş görevlendırildiği bildınldi. Bayındırhk Bakanı, şirketleri hakkındaki iddialara, elde ettiği kârın düşük olduğunu söyleyerek yanıt verdi Koray Aychn'a 7 trilyon yetmediANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Bayındırlık ve tskân Bakanı Koray Aydın, ortağı olduğu "Yolalan" ve "HaÜl İbrahim Aydm" adlı inşaat şirketlerinin 2000 yılında elde ettiği toplam cironun 7 trilyon li- ra olduğunu açıkladı. 7 trilyon liradan elde edilen kâ- rın "düşük" olduğunu savunan Aydın, bu gerekçey- le hakkındaki haberlerin asılsız olduğunu iddia etti. "Vurgun" operasyonu, Bayındırlık ve Iskân Ba- kanlığı'na ilişkin iddialann giderek artmasına neden olurken Koray Aydın ile gerek bakanlıkta görevlen- dirdiği gerekse bakanlıktan iş alan yakınlannı zan altmda bıraktı. Bayındırlık ve Iskân Bakanlığı ile il- gilı iddialar, kapatılan FP'nin şubat ayı içinde Ko- ray Aydın hakkında verdiği gensonı önergesinde da- ha önce de dile getirilmişti. Tutanaklardaki iddialar Gensoru önergesinin görüşmelerinde, TBMM tu- tanaklanna yansıyan savlar şöyle: • tller Bankası Macunköy Tesisleri'nde onanma gerek olmadığını belırten rapor bulunmasma karşın 3.5 trilyon liralık onanm yapıhyor. • Deprem bölgesindeki 26 bin prefabrike konut, 25 tane fırmaya dağıhldı. Firmalar çağnhyoT, bakan- lıkta pazarhk ediyorlar ve o insanlara ihale veriliyor. • Batık, piyasaya borçlu, şaibeli kişiye Gebze Ça- yırova'da 1002 konut, Toprak Mahsulleri Ofisı (T- MO) ile mahkemelik, mahkeme karanyla tazmınat cezası alan fırmaya 1900 konut, Milli Eğitim Bakan- lığı'ndan okul ihalesi almış, iflas etmiş, işi yarım bı- rakmış, okulu yapmamış fırmaya 1000 konut ihale- si veriliyor. Aydm savunma telaşında Bayındırlık ve Iskân Bakanı Koray Aydın, hakkın- da basına yansıyan haberlerle ilgili olarak dün de bir yazılı açıklama yaptı. Ortağı olduğu 2 şirketin 2000 yılındaki toplam cirolannın 6 trilyon 963 milyar 422 milyon 446 bin lira olduğunu açıklayan Aydm, "Bu rakam, cirolan toplamı sadeceyaklaşık7 trilyon lira olan şirketierin '40 trilyon hralık malzeme satışında bulunduğu' iddiasuun ne kadar gerçek dışı olduğu- 1 Eyliil Dünya Barış Cunu Barışa inanamız engeUenemez • KESK Genel Başkanı Sami Evren, "Banş talepli eylem ve etkinliklerden korkan bir zihniyet, demokratikleşme yolunda en büyük engeldir" dedi. İstanbul Haber Ser- visi- l Eylül Dünya Ba- nş Günü nedeniyle HADEP'in Ankara'da düzenlemek istediğı mitingin yasaklanması kınandı. Sendikalar ve sivil toplum örgütleri, Türkiye'de hâlâ otoriter bir devlet anlayışının hâkim olduğuna dıkkat çekerek insanların ba- nşa olan inancmın en- gellenemeyeceğini vur- guladılar. KESK Genel Başka- nı Sami Evren, 2000'li yıllarda hâlâ savaşların kışkırtıldığını, farklı kımlıklere-inançlara düşmanlık tohumlan ekildığine dikkat çeke- rek l Eylül 'ün çok önemli olduğunu be- lirttı. Dünyanın pek çok demokratik ülkesinde banş etkinliklerinin ya- pılmasına karşın Türki- ye'de hâlâ otoriter bir devlet anlayışının hâ- kim olduğunu vurgula- yan Evren, "Banş ta- lepli eylem ve etkinlik- lerden korkan bir zih- niyet, demokratikleşme yolunda en büyük en- geldir'' dedi. DİSK Genel Başka- nı Süleyman Çelebi. HADEP'in l Eylül'de Ankara'da yapmak is- tediği "Banş. Mitin- gi"nin yasaklanmasuu demokrasi ve hukuk dı- şı bir uygulama olarak niteledi. Içişleri Bakan- lığı ve Ankara Valili- gi 'nin konuyla ilgili ile- ri sürdükleri gerekçele- rin dikkat çekici oldu- ğunu belirten Çelebi, "Üeri sürülen gerekçe ve görüşlerle açık bi- çimdepartikrarasında aynm yaptiklaruu, ba- nş için yapümakistenen etkinliklerden rahatsız olduklannı ortaya koy- muşlardır" dedi. Aralannda sanatçı ve yazarlann da bulundu- ğu tstanbul'daki bir grupla Diyarbakır ve Batmanlı kadınlann buluşmalannı konu alan "Karnn buluşma- lan" adlı fotoğraf sergi- si de dün Tank Zafer Tunaya Kültür Merke- zi'nde açıldı. Açılışa gazetemiz yazarlan Zeynep Oral, Duygu Asena, sosyolog Pınar Sekk, tiyatro sanatçıla- n DeryaAlabora ve Jü- Bde Kural ile Batmanlı ve îstanbullu kadınlar katıldı. Aralannda Insan HaklanDerneği(tHD) İstanbul Şube Başkanı Eren Keskin'in de bu- lunduğu İHD yönetici- leri de 1 Eylül Dünya Banş Günü nedeniyle dün Istiklal Cadde- si'nde tHD'nindergisi- nin Dünya Banş Günü özel sayısuu dağıttılar. ÇtZMEDEN YUKARI MUSAKART Grahist m.kart@superonline.com.tr DYP'li Genç, 'devalüasyon tartışmalannı' Başbakan Ecevit'e sordu: Yıbnaz çevresine büdirdi mi? Necmettin Erbakan ABD'ye gidiyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kapa- tılan RP'nin Genel Başkanı Necmettin Erbakan çeşitli temaslarda bulunmak üzere 1 Eyiül'de Amerika'ya gidiyor. Kuzey Amerika Müslüman Topluluklan (ISNA) Kurucular Kuruhı'nun yemeği- ne katıiacak olan Erbakan'a ISNA tara- findan, insanhğa yapmış olduğu katkı- lardan dolayı "insanhk onur ödülü" ve- rilecek. MüsKman Amerikan Toplumu Teşkilaü'nın 2 Eylül'de gerçekleştirece- ği yıllık toplantısmda ve 3 Eylül'de de Chicago îslam Vakfi taraftndan venle- cek akşam yemeğinde konuşma yapacak olan Eıbakan, gezisinin son gününde Washington'a geçerek Georgetown Oni- versitesi'nde "insan haklan ve demokra- si'' konulu bir ders verecek. Erbakan son olarak Amerikan Mustümanlan Konse- yi'ni ziyaret edecek. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Tunceli Milletvekili Kamer Genç şubat krizinden önce Merkez Bankası'ndan 5.5 milyon dolar çeken bankalarla ilgili savlan TBMM gün- demine taşıdı. Genç. Başbakan Bü- lent Ecevit'in yanıtlama- sı istemiyle verdiği soru önergesinde, "Devalüas- yondan hangi bakanlann haberi vardı? Devalüas- yonu bazı güç odaklanna kimlersızdırdı" sorulan- na yanıt istedi. Genç, Ecevit tarafın- dan sözlü olarak yanıt- lanması istemiyle verdi- ği soru önergesinde. "Ta- rafıma intikal eden bir is- tihbarat bilgisine göre; 20-21 Şubat 2001 krizin- den evvelMerkez Bankası'ndanTeks- tilBank 1 milyar 750 milyon dolar, Ci- tibank 1 miryar 500 milyon dolar, Dış- bank 850 milyon dolar, Akbank 400 miryon dolar, Garanti Bankası 100 milyon dolar olmak üzere toplam 5 miryar 500 milyon dolar çekilmiş, er- DYP'li Kamer Genç. tesi gün de yüzde 35 devalüasyon ya- pumışür'" dedi. 'Devalûasyonu kim sızdırdı?' "Bu bilgiler doğru mudur" diye so- ran Genç. Başbakan Ecevit'ten şu so- rulanna da yanıt iste- dı: "Doğru ise bu suretle haksız ve usulsüz zengin olan bu firmalar hakkında ne gibi işlem \apmayı düşü- nüyorsunuz? Tekstil Bank'ın sahipleri Idmler- dir? Bu sahipler arasmda Başbakan Yardımcısı Me- sut Yılmaz veya yakınlan \ar mıdır? Varsa devalüas- yonu daha evvelden yakın- lanna bikürmekgörev suiis- timali değil midir? Bu de- valüasvondan hükümetin hangi bakamanmn haberi vardı? W- ne bu devalüasyonu bazı güç odaklan- na kim sızdırdı? Ülkeekonomisinikri- ze sokan bu devalüasyonun sjzdınbna- sında hükümetinizin sorumluluğu çok bariz bir biçimde ortada iken istifa et- meyi düşünmüyor musunuz?" IRMIKI AYDEV ENGtN aengin(g doruk.net.tr Yerel yönetimlerden, yani belediyelerden söz ediyorum. Kıyı boyunca kasaba kasaba turluyor ve yerel yönetimlerin iki (Iki? Üç? Çok?) yüzüyle yüz yüze geliyorum. Içeriği pek sorgulanmamış, kulağa hoş geldiği için doğru ve veri kabul edilmiş bir yargı var: "...Yerel yönetimlerin güç- lendirilmesi demokrasinin güçlendirilmesidir. Yerel yö- netimler demokrasinin beşi- ğidir. Devletin merkezi erkinin azaltılması, yerel yönetim er- kinin pekiştirilmesi, arttınlma- sı ülkede demokrasinin geliş- mesine dolaysız katkıdır..." Öyle midir sahiden? Yol boyu önümüze çıkan ör- neklere bakılırsa sorunun tek yanıtı yok. Hattayanıt "evetya da hayır" gibi iki seçenekten ibaret de değil. Adam hemşerilik ilişkileriyle (yerli, muhacir, doğulu, batılı, Sıvaslı, Bitlisli, Izmirli, Giritli), dinsel ilişkileriyle (Sünni, Ale- vi), tarikat ilişkileriyle (Nakşi- Demokrasi Beşiği - Rant Avlağı bendi, Süleymancı, Nurcu), etnik ilişkileriyle (Türk, Kürt, Boşnak, Arnavut) sandıktan çıkmayı becermiş; kente, ka- sabaya, beldeye belediye başkanı olmuş. Belediye mec- lisi de üç aşağı beş yukarı bu ilişkileıie belirlenmiş. Şimdi bu demokrasi mi? Böyle oluşan bir yerel yöne- tim demokrasiye beşiklik mi eder, yoksa demokrasi için bir iğneli beşik midir? Sorunun karman çorman etnik yapısına, çeşit çeşit din- sel kimliklere, şiddetli bir iç gö- çe (doğudan batıya) uğrama- sına rağmen gecekondusu ol- mayan, olanlann kökünü de- mokratik yöntemlerte ve fakat kalıcı olarak kazımış Ali- ağa'daki yanıtı başka; kıyılan beton yığınlarıyla doğadan kopanlmış nice kasabave bel- dede başka. • • • Suçluyu Ankara'da yoğun- laşan güçlü erkle açıklamak galiba işin kolayına kaçmak. Suçlu salt Ankara ıse şu soru- lara yanıt gerek: Ege ve Akdeniz kıyılannı be- ton çöllerine dönüştürenler, güzelim dağlan betonla sıva- yanlar, doğayı ahmakça va ahlaksızca tahrip edenler kim? Yeni imar alanları açma, bir yeriere imar ruhsatı verme yet- kisi Ankara'da mı, demokrasi- nin beşiği yerel yönetimlerde mi? Belediye, yani yerel yöne- tim, yuksek bürokrasideki "hemşeri" memuıiar ziyaret edilerek, "hemşeri" milletve- killerinin kapısı aşındırılarak ll- ler Bankası'ndan daha çok para koparmak; koparılan pa- rayla kendisini yerel yönetim iktidannataşıyan gruplara, ke- simlere ihale, imar alanı, imar ruhsatı gibi araçlarla rant ak- tarmak olarak kavrandığı sü- rece demokrasiyi geliştirmek bir yana, var olan şaşı kör to- pal demokrasiyi hacamat et- mek bile kaçınılmazdır. Kaçınılamıyor zaten. Yerel yönetimlerin belirgin özelliği (hele küçük kent, ka- saba ve hele hele beldelerde) yurttaşlarla (seçmenleıie de- ğil yurttaşlaria) dolaysız ilişki kurabilme olanaklannın zen- ginliği. Ankara istese de bu olanağa sahip değil. Yerel yö- netimler ise istemeseler bile bu olanak ya da olguyla karşı karşıya. Bu noktadan yola çıkıldığın- da, sorun bu halkada kavran- dığında, yalın bir akıl yürütme ile doğru yanrta ulaşmak -ga- liba- mümkün: Yerel yönetimler, demokra- sinin, katılımcı demokrasinin, hatta doğrudan demokrasi- nin ete kemiğe bürünebilece- ği temel alanlar. Böyle tanımlanan bir de- mokrasi ise yurttaş'ın variığı ile mümkün ve sadece bu ko- şulda mümkün. Kul ya da üm- met bilincınden yurttaş bilinci- ne; hemşeri, memleketli, "bi- zim köyiü" kimliklerinden yurt- taş kimliğine sıçrayamamış bir seçmen kalabalığı ile demok- rasi değil, olsa olsa "Reis bey bizim ortanca oğlana beledi- yede bir iş...", "Sayın başka- nım, benim Dereağzına yakın taıiayı imarplanına alsan da, parsellesek de...", "Başkan beee, bu kaldınmlan bii yeni- let yav. Davetiye ile ihale aç- san yabancıya kaptırmadan işi hallederiz yani..." muhabbet- lerinden ibaret bir vurgun dü- zeni kurulur ve işler. Kurulmuş ve işliyor. Hem de tıkır tıkır. Gürül gürül işleyen bir de- mokrasi yerine tıkır tıkır işle- yen bir vurgun düzeni, büyü- yüp genişleyip sonunda An- kara'yı da beliriiyor. Sonra Ankara ile yerel yöne- tim el ele verip yurttaşın bil- mem nesini belliyor. nu göz önüne sermektedir" dedi. Aydın, fayans ve seramik ticareti sektöründeki kâr marjlan dikkate alındığında, bu cirodan elde edilen kânn yeterli ol- madığını savundu. 18zanhyaekgözalü Öte yandan 'Vurgun' operasyonu kapsamında gö- zaltına alınan Bayındırlık ve Iskân Bakanlığı Müs- teşar Yardımcısı SedatAban'ın da aralannda bulun- duğu 18 kişi için 3 günlük ek gözaltı süresi verildi. Savcı Cengiz Köksal tarafindan dün sorgulan yapı- lan 11 müteahhit, tutuklama istemiyle yedek hâkim- liğe sevk edildi. MHP Crup Başkanvekili Köse: Ersümer'in olayı Aydın'dan farklı • 'Beyaz Enerji' operasyonu sürerken Ersümer'in istifasını isteyen MHP Grup Başkanvekili Köse, "Vurgun operasyonu farklı. Böyle şeyler ülkücü camiada iki defa cezalandınlır" dedi. ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Bayındırhk Bakanhğı'ndaki "Vur- gun Operasyonu", u Be- yaz Enerji" operasyonu sırasında dönemin Ener- ji ve Tabii Kaynaklar Ba- kanı Cumhur Ersü- mer'in istifasını isteyen MHP'yi sıkmtıya soktu. MHP Grup Başkanveki- li Ismail Köse, U O olay üarktaydLErsümer'in adı bizzat iddianamedegeci- yordu, burada bürokrat- lar suçlanıyor. Saym ba- kan da genel başkanımız da meseleyi hassasiyetle düşünur" dedi. "Bizim camiada böyle şeyler ohırsa2 defacezalandın- nr" diyen Köse, "ikinci ceza" konusundakı soru- ya "Töre şeklinde değil, kalplerde, vicdanlarda mahkûm olur" yanıtmı verdi. ANAP'lılann ise "Vurgun Operasyonu" konusundaki temkınli tavn dikkat çekti. 'Aydın istifa etsin" Bayındırlık Bakanh- ğı'ndaki operasyon hü- kümet ortaklan arasın- daki gerginliği arttırdı. MHP yöneticilerinin "Beyaz Enerji" operas- yonu sırasında basın top- lantılannda Ersümer'ın istifasuıı istediğine dik- kat çeken muhalefet par- tileri temsilcileri: MHP'ye "Dünsöyledik- lerinizi unutmaym. Ay- dın istifa etsin" çağnsı yaptı. Bayındırhk Ba- kaiüığı'ndaki operasyo- nun alt düzeyden üst yö- netime doğru uzanmaya başlaması MHP'deki te- dirginliği de arttırdı. Ay- dın'ın istifa ettirilmesi durumunda bunun "id- dialann kabulü anlamı- na gelecegi ve partide iç hesaplaşma başlatacağı- nm" altı çizildi. MHP Grup Başkanve- kili Ismail Köse, "Vur- gun Operasyonu" konu- sundakı sorulara "Bura- da söylenecek herhangi bir şey yok. Yargıya inti- kaletmişbir konu" yanı- tını verdi. "Bejaz Ener- ji" operasyonu yargıday- ken Ersümer'uı istifası- nı istedikleri anımsatıl- dığında ise Köse, şunla- n söyledi: "O olay fark- lıydL Bu olay farkh. Bu- rada bürokratiar gidiyor, orada bakamn adı iddi- anamede 4 defa geçiyor- du. Öyle olunca. bazı açıklamalar olmuştu. Bu olavı, saym bakanla şu anda irtibatlandırmak doğru değil. Saym baka- nın şirketi olabUir. O fır- ma iş almış mı? Şu anda bir şey yok. Sayın bakan- la irtibatlandınhrsa söy- lenecek bir şey yok. Ba- kan olunca, akrabaian aç mı duracak?" Aydın'ın, müsteşan için yargılanma izni ver- mediği vurgulandığında da Köse, "Şahsın değer- lendirmesine bağh. Şu aşamada sayın bakan da sayın genel başkanımız da bu meseleyi hassasi- yetle düşünmektedir. Mesele>i değerlendire- ceklerdir. Şu anda biz de basmdan iztiyoruz. Saym bakanla ilgili herhangi bir olavı şimdiye kadar görmedhn" demekle ye- tindi. ANAP temkinli "Bejaz Enerji" ope- rasyonu nedeniyle Ersü- mer'i "feda etmek" zo- runda kalan ANAP'm "Vurgun Operasyonu" konusunda çok "temkin- li" davranması dikkat çekti. ANAP yöneticile- ri. MHP'nin Ersümer'in istifasını istediğini anımsatırken aynı hataya düşmek istemediklerini vurguladılar. Sagda yeni bir oluşum daha Melih Gökçek parti hazırlığmda ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, merkez sağda Türki- ye'yi toplayacak bir sı- yasi oluşuma ihtiyaç ol- duğunu belirterek "Mutlaka seçimlerden önce bir oluşum meyda- na getireceğiz" dedi. Melih Gökçek ve Ela- zığ Bağımsız Milletve- kili Mehmet Ağar, 3. Başkent Moda Günle- ri'nin açılışı için geldik- leri Altınpark Fuar Ala- m'nda gazetecilerin so- rulannı yanıtladılar. Gökçek, "parti çahşma- lannm ne durumda ol- duğu" sorusuna, mer- kez sağda Türkiye'yi to- parlayacak bir sıyasi oluşuma ihtiyaç olduğu yanıtını verdi. "Türki- ye'nin sonmlarmı çöze- cek yeni kadrolara ihti- yaç vanhr" diyen Gök- çek, seçimlerden önce bir oluşum meydana ge- tireceklerini belirtti. Ağar: Beraber hare- ket edebüiriz Mehmet Ağar ise bir gazetecinin "Gökçek'in meydana getireceği olu- şumda yer alacağınıza Uişkin dedikodular var" şeklindeki sorusunu, "Öyle bir şey henüz söz konusu değil. Ama siva- sette beraberlik içinde olabileceğimiz dost ve arkadaşlanmızdan bir tanesidir" diye yanıt- ladı.