25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
11 AĞUSTOS2001 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ / ekonomi(â cumhuriyet.com.tr 13 ABD'de Mavi Jeans reklamı • Ekonomi Servisi - M a v i Jeans'in ABD ve Kanada pazarlannı hedefleyen reklam kampanyası diinkü The Ncvv York Times gazetesi tarafından örnek kanıpanya olarak yansıtıldı. Amerika'da bir dünya markası yaratmak amacıyla pazara giren Mavi Jeans. tüketiciye odaklı bu ilk reklam karnpanyasıyla "güvenilir ve kurumlaşmış bir marka' bilgisini ulaştırmayı hedefliyor. Ma\ i Jeans'in 2001 yılı K.ıtzey Amerika satışının 50 milyon dolar chan olması bekleniyor. 50 bin ton kayısı satıldı • MALATVA (Cumhuriyet) - Malatya Tanm İl Müdürü Ahmet Giildal tarafından yapılan açıklamada. bu yıl yurtiçi ve yurtdışına yaş olarak 50 bın ton kayısı satışı yapıldığı. amacın öniimüzdeki yıl bu miktan 100 bin tona ulaştınnak olduğu açıklandı. Hnansbank-BNP görüşmelepi • İSTANBUL(AA)- Finansbank ile Avrupa'nın en büyük finans gruplanndan BNP Paribas arasındaki görüşmeler devam ediyor. Finansbank ve BNP Paribas tarafından yapılan ortak açıklamada. şu ana kadar planlandığı şekilde ilerleyen temaslann ve detaylı inceleme çalışmalannın eylül ay ında devam edeceği belirtildi. DemiPbank eylülde HSBC'nin • ANKARA (AA)- Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) Başkanı Engın Akçakoca. " Demirbank. Iktisat, Sitebank ve Etibank'ın satışı eylül sonuna kadar belirlenecek. Demirbank HSBC'ye prensip olarak satıldı \ e bunun ön anlaşması yapıldı" dedi. AB'nin bütçesini Yunanistan ve Bulgaristan kullanırken Türkiye seyrediyor Fon var, kuEanan yok• Interreg Programı kapsamında Yunanistan ve Bulgaristan. 2 bin 500 kişinin istihdam edildiği ortak şirketler kurup eğitimden çevreye kadar birçok konuda işbirliği yapıyor. Türkiye ise gerekli düzenlemeleri bir türlü yapmıyor. ÖZLEM YÜZAK Krizden başını kaldırama- yan Türkiye, gözünün önün- deki dış kaynakları kullana- cak beceriyi gösteremiyor. Türkiye'nin. Avrupa Birli- ği'ne aday üyeliğinin açık- lanmasının ardından katıl- maya hak kazandığı Bölge- lerarası İşbirliği Interreg Programı kapsamındaki fonlar. öteki iki komşu, Yu- nanistan ve Bulgaristan tara- fından ortak projelerle pay- laşılıyor. Türkiye ise yalnız- ca seyrediyor. Türkiye'nin de kattlmaya hak kazandığı Interreg Programfnın üçüncüsü 1 Ocak 2000-31 Aralık 2006 dönemini kapsıyor. Progra- mın bütçesi 4.875 milyon Euro. Programa topluluğun maksimum katkısı projele- rin toplam bütçesinin yüzde 75'i oranında. AB'nin bu teşvik progra- mından amaç sınır ötesi iş- birliğinin geliştirilmesi. Bu doğTultuda Yunanistan'da Evros, Bulgaristan'da Ma- ritsa ve Türkiye"de de Edir- ne ilinin dahil olduğu böl- gede ortak projelerin geliş- tirilmesine imkân tanımyor. Ancak öncelikle Edirne'de ticaret ve sanayi odaları. ye- rel yönetimler ve sivil top- lum kuruluşlannın katılunı ile oluşturulacak bir şirketin kurulması gerekiyor. Bun- dan sonraki aşama, söz ko- nusu şirketin Yunanistan ve Bulgaristan tarafından oluş- turulan diğer iki şirketle or- tak bir sözleşme imzalama- sı. Ardından ortak proje oluşturularak AB'ye sunul- ması. Ancak Türkiye'den yetkililerin Yunan ve Bulgar taraflarla toplantılara katıl- mış olmalanna karşın şirket oluşturma konusunda ge- rekli düzentemelerin yapıl- madığı belirriliyor. Yunanis- tan ve Bulgaristan ise 9 Ha- ziran 2001 tarihinde yeni bir proje için ortak imzalarını attılar. Anlaşma doğrultu- sunda Evros-Maritza-Meriç adıyla bölgeler arası bir bir- lik oluşturulması, ekonomik işbirliği, altyapı, ulaşım, kentsel ve kırsal kalkmma. gençlik, eğitim. iş bulma. sağlık ve sosyal yardımlaş- ma alanlarında faaliyet gös- terilmesi planlanıyor. Bu iki ülkenin bir önceki ortak projeleri ile toplam 2 bin 500 kişinin istihdam edildiği 20 Yunan-Bulgar ortak şirketınin kurulduğu belirtiliyor. Ticaret merkezi kuruluyor Edime'den Balkanlar'a kopru Türkiye Balkanlar'tn ticaret potansi- yelini değerlendiremiyor. Edirne'de bir Balkan ticaret merkezi oluşturma ça- balan kağnı hızıyla ilerlerken Koso- va'ya yabancı yatınmlan çekmek içm sağlanan teşvikler Türk iş dünyası tara- findan bilinmiyor. Edirne Ticaret ve Sanayi Odası Baş- damşmanı Mustafa Bereketli, Balkan- lar'ın toplam 203 milyar dolar olan dış ticaret hacmi içinde Türkiye'nin payı- nmyalnızca yüzde 1 (2.3 milyar dolar) olduğunu belirtti. Bereketli. "Düşük kalite mallann Balkan pazanna ginne- si sonucu Türk mah inîajı bozukiu. Bu ticaret merkezi sayesinde bem bunun önüne geçOecekhem de ûretidyesonım- luhık yüklenecek " dıye konuştu. Bere- ketli, Yunanistan, Bulgaristan ve Make- donya başka olmak üzere Balkan ülke- lerinm Edirne'de bu merkezin kurulma- sı konusuna sıcak baktıklannı söyledı. Özellikle Kosova ve Makedonya'da ya- bancı yatınmcı için cazip bir sürecin başladığını vurgulayan Bereketli, Türki- ye'nin bu olanaklardan yararlanmaya- rak büyük bir firsat kaçırdığını belirtti. GSM operatörü bu yılm ilk yansmda 376.6 trilyon lira zarar ettiğini açıkladı m ı 11 • v i l Turkcell'den rekorzarar Ekonomi Servisi - Cep telefonu operatörü Turkcell'in zaran bu yıl hızla büyüdü. Geçen yılın ilk altı ayında 12.7 trilyon lira zarar eden Turkcell lletişim Hizmetleri AŞ bu yılın aynı döneminde 376.6 trilyon li- ra zarar açıkladı. Turkcell'in net dö- nem zaran geçen yıla göre yüzde 29 kat büyüdü. Şirketlerden borsaya gönderilen bağımsız sınırlı denetim raporlann- da yer alan gelir tablolarına göre. Ak Enerji ise ocak-temmuz için 75.2 tril- yon liralık net dönem kân açıkladı. Şirketin dönem kân geçen yıla göre yüzde 715 arttı. Sabancı Holding de dönem kânnı yüzde 121.5 arttırarak 60.5 trilyon liraya çıkardı. Yine aynı gruba bağlı şirketlerden Aksa'nın dönem kârı yüzde 140 artarak 34.1 trilyona, Aksigorta'nın kârı yüzde 49'luk artışla 27.7 trilyona yükseldi. Zorlu Enerji altı aylık dönem kân- nı yüzde 618 arttırarak 20 trilyona yükseltti. Sanko Pazarlama'nın ge- çen yıla göre yüzde 480 artan dönem kân 12.4 trilyon liraya çıktı. Anado- lu Sigorta'nın net dönem kân yüzde 56 artarak 15.8 trilyon lira oldu. Çimentocular kârda Adana Çimento. net dönem kânnı yüzde 144.5 arttırarak 13.8 trilyon liraya ulaştırdı. Yılın ilk altı ayı için Çimsa 11.7 trilyon. Kent Gıda 9.6 trilyon, Bolu Çimento 9.5 trilyon. Ünye Çimento 8.8 trilyon, Eczacıba- şı Yatınm 7 trilyon 985 milyar. Oto- kar 6 trilyon lira net dönem kân açık- ladı. Aynı dönemde Alcatel Teletaş 17.7 trilyon. Kent Gıda 17.6 trilyon, Pet- kim 12.9 trilyon. Egeplast 8.4 trilyon. Yünsa 3.5 trilyon zarar açıkladı. ıLLık Hayat igortası. nında, taksitle kbank ubelerinde. —^kSigorta M Sevdiklerinizin yaşam standardını korumak için, Yıllık Hayat Sigortasından yararlanın. Akbank şubelerine bekliyoruz. Türkiye çapındaki 600 Akbank şubesinde sunulan her türlü sıgorta hizmetinden en kolay ve en hızlı şekitde yararlanacak, otomatik tahsilat yaptırabileceksiniz. AVbank Sigorta hfzmeucF , Akhayat Stgorta .^ıırlığı ile venlmektedır " .T Akbank şubelen Akhayat Sıgorta acentesıdtr AKBANK Rus işadamlannın 4 eş' korkusu Ekonomi Servisi - Rusya'mn yeni zengınlerini vergiler ve politik düş- manlar dışında tehdit eden önemli bir unsur da eşleri. Ülkenin önde gelen çelik sanayi- cilerinden biri olan Akx« Mordas- hov'un eşi, Rusya'mn en büyük ti- rajlı gazetelerinden Moskovsky Komsomolets'e yazdığı mektupta, Rusya'da işadamlannın zenginleş- meleri ile birlikte eşlerini boşayarak genç sevgilüeri ile evlendiklerine dikkat çekerek kadınm evlilikten doğan haklan konusunda yasal dü- zenlemelerin yenilenmesini talep etti. IMF uzmanlarının Türkiye değerlendirmesi: Ekonomik programa toplumsal destek şart YVASHINGTON (AA) - Uluslarara- sı Para Fonu IMF tarafından. 12 Tem- muz'da tamamlanan sekizinci gözden geçirme dönemine ilişkin IMF uzman- lan değerlendirmesinde. Türkiye'nin ekonomik programmın başanya ulaş- masında. faiz dışı bütçe fazlası hede- finin tutturulması ve uluslararası fi- nans çevrelerinin yanı sıra, toplum desteğinin büyük önem taşıdığı vur- gulandı. IMF uzmanlarının Türkiye değer- lendirmesi, yeni ekonomik programın onaylandığı 15 Mayıs ile 1.5 milyar S&P-.IMF desteği olumlu ANKARA (AA) - Kredi dere- celendirme kuruluşu Standard and Poor's, Uluslararası Para Fon'unun (IMF) destekleyici açıklamalannın, Türkiye'deki mali durum konusundaki kaygı- larm azalmasma neden olduğunu bildirdi. S &P, IMF desteği sürdükçe pi- yasalann belirli bir rahatlık için- de kalacağı kaydedilerek bundan böyle en önemli sorununun fon- lama olduğu bildirildi. dolarlık ikinci kredi diliminin serbest bırakıldığı 12 Temmuz tarihleri ara- sındaki gelişmeleri ve incelemeleri kapsadı. Raporda, Türkiye'yi sarsan iki bü- yük ekonomik krize karşın, en büyük dört özel banka konumundaki Türki- ye İş Bankası, Akbank, Yapı Kredi ve Garanti Bankası 'nın, "Hldtvekârhkal- mayı başardığT belirtildi. Ancak 23 orta ve küçük bankanın önemli ölçüde zayıfladığı kaydedildi. Değerlendirme raporunun sonuç bö- lümünde, IMF uzmanlan, şu tavsiye ve uyanlarda bulundu: • Başan için ekonomik program, ha- tasız ve eksiksiz olarak uygulanmalı. • Enflasyonu indirmeye yönelik pa- rasal politika, dalgalı kur esasına göre sürecek. Gayrisafi yurtiçi hasılanın yüzde 5.5'i olarak hedeflenen faiz dı- şı bütçe fazlası hedefinin tutturulma- sı, programın başansı açısından ya- şamsal önem taşıyor. • Bankacılık reformu yönünde atı- lan olumlu adımlara ek olarak, bu sek- tördeki muhtemel problemler, çok ya- kından izlenerek zamanında belirlen- meli. gerekli ve kararlı eylemler he- men gerçekleştirilmeli. • Yapısal reformlar konusuna daha fazla ivme kazandınlmah. • Programın başansında uluslarara- sı finans çevrelerinin ve toplumun des- teği kritik önem taşıyor. İŞÇİNİN EVRENÎNDEN ŞÜKRAN SONER Yaian Ertuğrul Özkök köşesinde anlattı. Cumhurbaşka- nı Sezer'i seçildiğinde kutlamaya giden Yılmaz'a, Sezer gençliğinin yerii malı kampanyalanndan özlem- le söz etmiş. Yılmaz da o anda Sezer'i seçmekle yanlışlık mı yaptıkları sorusunu içinden geçirmiş. Sonra da bu duygularını Özkök'le paylaşmış. Zaten bir anlamda da ipler orada kopmuş... özkök elbette Yılmaz'ın duygularını paylaşan bir üslupla köşe yazısını sürdürüyor. Geçmişin sanayi- leşmeye çalışan Türkiye'sinin yerii malı kampanya- lannın güzel bir nostalji olduğundan söze giriyor. An- cak okullarda yerii malı olarak incir, fındık, kuru üzüm götürmekten öteye gidilemediğini, varsıl çocukların çantalarından yerii muz çıktığını anımsatıyor. Çağı- mızda dünya ile yanşacak Türkiye'de, yerii malı kam- panyalannın, içine kapanmanın anlamı olmadığını, ülkeyi bir yerlere götüremeyeceğini söylüyor. Daha ileri bir vurgulama ile de zaten dünyada bu türden dü- şüncelerin yeri, örneği olmadığını savlıyor. Açıkçası bu türden tezlerle Türkiye'nin geriye sav- rulacağını, krizlerden, bataklardan, geriye gidişten kurtulamayacağını, yerii malını savunmanın dünya- da terk edilmiş, ilkel bir refleks olduğunu anlatıyor. Düşünce ve inançlara karşı olabilir ama sonuçta saygı duymak zorunda kalırsınız. Ya düşünce ve inan- cın savunulması adına gerçekler bilerek ya da bilme- yerek çarpıtılıyorsa? Yerii malı kampanyası, ülke sa- •nayiinin savunulması, geliştirilmesi refleksinin çağdı- şı kaldığı, dünyada örneklerinin olmadığı gerçekten doğru mu? Bildiğim kadan ile Sayın Yılmaz'ın da Özkök'ün de bir ayakları Türkiye'de ise ikinci ayaklan ABD, AB, dünya ülkelerinde. Oralarda olup bitenleri elbette ki bizden çok bilme şansına sahipler. Her an oralarda olmasalar da, bağlantılan nedeniyle daha yakından izlryorlardır. Nasıl olup da yaşanan kimi önemli ger- çekleri hiç ama hiç duymamış olabilirler? Ben kazara bir kez, ABD'nin sendikal konfederas- yonunun düzenlediği bir programla bağlantılı 5 haf- talığına ABD'ye gitmiştim. Özel program olduğu için ülkenin her tarafı gezilmiş, en üst düzeyde sendika- cı yanında gazeteci ve siyasetçi, bürokratla rande- vulu görüşme şansı olmuştu. Türkiye'de Özal'lı yıl- lardı. ABD'de 1980'li yıllann ilkyarısında, ucuzemek- le gelişen ve ucuz maliyetle rekabet eden Japonya başta Uzakdoğu, Asya kaplanlarının baskısı gün- demde idi. Her yerde istatistiklerle Japonya başta Asya ülke- leri ürünlerinin ucuz fıyatları ile pazar egemenliğinin sorunlan tarbşılryor, ABD sanayiinin, ekonomisinin, iş- çilerinin tehdit altında olduklannın altı çiziliyordu. ABD sendikacılık hareketi, etkili, yaygın bir "yerii malı" kampanyası başlatmıştı. Konfederasyonun genel ku- rulu dahil sendikaların gündemınde ağırlıklı bu kam- panya vardı. Birçok kentte mitingler dahil yapılan çok yönlü eylemler, kampanyalara bizi de götürdüler. Amerikan yöntemi propaganda, afişlemeler, alışve- riş merkezlerinin renklı görüntülerle, eylemlerle do- natılması süreci yaşanıyordu. Sendikal hareket elbette Amerikan işçilerinin işsiz kalmasından, emeğin ucuzlamasından yola çıkıyor- du. Amerikan simgesi Nike ayakkabılarının bile ağır- lıklı ucuz emekle Endonezya gibi ülkelerde üretilme- sinin yarattığı dampinge ılışkin araştırmalar, etkin pro- paganda aracı olarak kullanılıyordu. Endonezya'da akıl almaz bir emek sömürüsü ile 2500 kadın işçinin, 2.5 yıl çalışarak ürettikleri 6.5 milyon çift ayakkabı kar- şılığı aldıklan toplam ücretin Michael Jordan'a bir yılda verilen reklam ücretinin bedelıne eşit olması gi- bi... Amerikan sendikacılık hareketinin Amerikan eko- nomisini çökertebilecek gidişe ilişkin uyarılar içeren kampanyasının, çok boyutlu ve anlamlı olarak fıyat dampingi ile rekabette zorlanan, otomobil dahil her sektörden Amerikan sermayesi, siyaseti tarafından da desteklenmekte olduğuna tanıklık etmiştim. Sonrasını elbette çok uzaktan izledim. Ünlü Asya krizinin ardından kimi ürünlerde ABD pazannda üç- te birin üstünde, yanya doğru yaşanmakta olan Ja- ponya, Uzakdoğu pazarlannın girişine anlamlı fren kondu. Hele büyük krizlerin ardından çok boyutlu kaynak aktarımı Asya kaplanları, Japonya'dan ABD'ye doğru gerçekleştirildi. ABD tekelleri palaz- landıkça palazlandılar. Dünyanın en güçlü tekellerinin toplandığı, en güç- lü ekonomisi, zoru gördüğünde kendini korumak üzere yerii malı kampanyalarına sığınıyor, çağdışı ol- muyor. Bizim gibi Cumhuriyet değerleri ite, devlet desteğinde zar zor yaratılmış sanayisi olan bir ülke, birikimi, yaratılabilmiş tüm değerieri talan edilecek bi- çimde dünyaya açılıyor. Bu ülkede, bu koşullarda yerii malı kampanyasına özlem duymak çağdışı olu- yor. Dahası 12 Eylül'den bu yana yaşanan tüm ekono- mik krizlerde, toplumun akıl almaz boyutlarda yok- sullaşmasında, gelir dağılımı çarpılmasında, pazar, rant, vurgun ekonomisi önceliği ile üretim ve sanayi- leşmede geriye gidişte. çöküşte, belki de en kötüsü toplumsal kirienmede.. iktidarda daha uzun süreler kalmalan nedeniyle de en az diğer partiler kadar, da- ha da fazla sorumluluk sahıbi olmuş ANAR Mesut Yıl- maz, danışıklı dövüş bir çıkışla prim yapıyoriar. Bu ka- dar kolay, bu kadar ucuz mu? Arkadan hangi güçler, hangi çıkariar adına pompalıyorlar? TOBB'nin sektör raporu: Ölü ihalelerin tutarı 72 katrilyon lira ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu) - Türkiye Odalar ve Borsalar Bir- liği (TOBB), kamuda siyasi hesaplarla açılan ve kısa sürede tamam- lanması olanaksız gö- rünen ihalelerin toplam maliyetinin 72 katril- yon liraya ulaştığını bil- dirdi. Müteahhitlik sek- törü raporu hazırlayan TOBB, kamuda yapıla- bilirlik ve finansman sorunu dikkate alın- maksızın açılan ihale- lerin toplamının 72 kat- rilyon liraya ulaştığını vurguladı. "Ülke yapı çöplüğüne dönüşmüş- tür, geçen süre içinde te- sisler için seçilen tekno- loji de demode olmuş- tur" denilen raporda, sorunlar ve çözüm öne- rileri şöyle sıralandr. • Yaklaşık 1 milyon lüks konut ve işyeri bir o kadar da yazlık. ölü yatınm durumundadır. Bunlann değeri asgari bir hesapla 100 milyar dolar eder. • Devlet lhale Yasa Tasarısfnın öncelikli olarak yasalaştınlması gerekmektedir. • Altyapı yatınmlan kaynak yokluğu nede- niyle durdurulmamalı. • Sektörün sorunla- nna sahip çıkacak bir örgütlenme biçimi çer- çevesinde. Başbakanlı- ğa bağlı bir müsteşarlık oluşturulmahdır.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle