Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CumhtıriyeC
İmtiyaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yönetmenı: tbrahim
Yıldız •YazıışleriMüdûrü: S«l-
im AtyasUn # Sorumlu Müdür:
Fikret Ökiz • Haber Merkea
Müdürii Hakan Kara
Istıhbarat Cengiz Yıldırım 9 Ekonomr özlem
Yüzak # Kültür Handan Şenköken • Spor Ab-
dülkadir Yücelman # Makaleler Sami Karaören
• Duzeltme Abdullafa Yazıcı • Bılgı-Belge Ed-
ibe Buğra • Yurt Haberlerı Mehmet Faraç #
Avrupa Terasılcısı: Güray Öz
Yayın Kunılu- İlhan Selçuk
(Başkan), Orhan Erinç, Hik-
met Çetinkaya, Şükran Son-
er, İbrahim* Yıldız, Orhan
Bursalı, Mustafa Balbay,
Hakan Kara.
Ankara Temsilcısr Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No'
125, Kar4, Bakanlıklar-Ankara Tel. 4195020 (7 hat), Faks
4195027 • Izmır Temsıkısı Serdar Kızık, H. Zıya Blv
1352 S. 2/3 Tel 4411220 Faks: 4419117 •Adana Tem-
sılcısı ÇetinYiğenoğlu. InönüCd. 119 S.Nol Kat:l,Tel:
363 12 11, Faks-363 12 15
Müessese Müdürü. Erol
Erkut • Koordınatör
Afamet Korutsan 0 Mu-
hasebe Bülent Yener0
Idare Hüseyin Gürer
• Satış FaziletKuza
MEDY4 C: • Yönelım Kurulu
Baskanı - Genel Müdur Gülbin
Erduran 0 Koordınatör Reha
Işıtman 0 Genel MüdurVardımciîı
SetdaÇobu Tel 514 07 53 - 513
95 80-5138460-61, Faks 5138463
Va>ımla>an te Basan: ^ enı Gun Haber Ajamı. Basın ve Vavıncılık A Ş
Tuıioıagı C ad 19 41 CaŞaloglu 34134 klanbul PK 246 - Sırkecı 14435 Islanbul
Tel (0/212) 512 05 05 (20 hat)
Faks (0-212)513 85 95 www.cumhuriyet.corn.tr 16HAZİRAN2001 lmsak:3.21 Gûneş: 5.24 Öğle: 13.12 Ikindi: 17.10 Akşam: 20.46 Yatsı: 22.39
G L O V C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafi 1. Sayfada
Milletvekilleri anlaşılan yine kendilerini korudu.
Bu konudaki yıllardır süregelen eleştirileri (kuşku-
suz toplumu) uyutma havası seziliyor.
Dokunulmazlık fezlekelerinin Meclis'e geldiği
günden itibaren en geç üç ay içinde sonuçlandınl-
ması, milletvekıllerinin Yargıtay'da (yoksa mahke-
melerden korkuluyor mu?) yargılanması gibi yeni
öğeler anayasada yer alıyor. lyi!
Ama "kapsam dışına çıkanlması" beklenen suç-
lar nedense yine "kapsam içinde" bırakılıyor.
Nedir o suçlar? Anımsayalım:
"Zimmet, ihtilas, irtikap, rûşvet, hırsızlık, dolan-
dıncılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanma, iflas,
kaçakçılık, resmi ihale ve alım satımlara fesat ka-
nştırma."
Bu suçların dokunulmazlık içinde kalmasına ne-
den özen gösterildi acaba?
Milletvekillerinin sayılan suçlan işlemeyeceği ya
da işleme olasılığının yüksek olması düşüncesiyle
mi hareket edildi?
Uzlaşma Komisyonu Başkanı bu kaygılan aydın-
latmadığı için sorular yanıtsız!
Ama komisyon üyelerinden Mustafa Kamalak
(FP), "Milletvekillerinin mahkemeye gitmesi, san-
sasyonel haberiere yol açıyor" diyor. Bir başkası,
Mehmet Nacar (MHP), "Birçok vekil arkadaşımız,
milletvekilleri çabuk suçlanabilir, zan altında kalır,
dedi" diye bir mazeret gösteriyor.
Ne var ki; kimi maddelerdeki değişiklikler demok-
ratik yaşamımızdaki kimi oyunlan görmüş geçirmiş
olanlarda olumlu bir izlenim bırakıyor.
Örneğin 67. maddeye yapılması önerilen şu ek:
"Seçime biryıldan daha azsüre kaldığızaman için-
de seçim kanunlannda yapılan değişiklik, izleyen
seçimden sonra yürürfüğe girer."
Yanlış anımsamıyorsak; örneğin 1965 seçimleri-
ne giderken, güçlü görünen Adalet Partisi'ni yük-
sek oydan yoksun bırakmak için CHP iktidannın
yaptığı seçim yasası değişikliği... Ya da 1987 se-
çimlerinden önce Turgut Ozal'ın az oyla daha çok
milletvekili çıkarmayı (bu yoldan 1989'da cumhur-
başkanı seçilmeyi) öngören seçim yasası değişik-
Jiği...
Birinci örnekte CHP, umduğunu bulamadı, o ya-
saya karşın AP tek başına iktidara geldi. Ikinci ör-
nekteki talihsizlik, yasayı muhalefet lideri Erdal Inö-
nü ile partisinin desteklemesı, ANAP'ın özal'ı Çan-
kaya'ya çıkarmaya yetecek sayıda, 292 milletvekil-
liği kazanmasıydı.
Bu ek parti liderierine takılmazsa Türkiye pek çok
genel seçimden önce tezgâhlanan, şark kurnazlı-
ğı diye adlandırılan siyasal bir oyundan -nihayet-
kurtulacak!
• • •
Bizim büyük medyanın gözlerine hayran kaldığı
Cathy Yenge'den çok, eşi Kemal Derviş'i ilgilen-
diren bir haber -aileyi rahatsız etmemek amacıyla
olacak- arka sayfalarda yer aldı.
Meğer Kemal Derviş'in Türk olmakla övünmesi-
ne karşın Polonyalı eşi, medyamızın Cathy Yen-
ge'leri, ABD vatandaşı imiş!
Anlaşılan -tabii başka bir durum > oksa- Türk pa-
saportuyla Amerika'da 24 yıl yaşadığını söyleyen
Derviş'le evlendikten sonra, Türk vatandaşhgını
yeğlememiş.
Her türiü devlet sımnın görüşülüp konuşulduğu
Bakanlar Kurulu'na üye bir devlet bakanının, bir
ABD vatandaşı ile evli olması yasalara, bırakalım ya-
saJarı gelenek ve göreneklere uygun düşüyor mu
acaba?
Cathy Yengemize "sûrekli oturnıa izni" alındı mı
acaba?
Çarşıya pazara çıkıyor Yengemiz; cep telefonu,
kredi kartı kullanabilmesi için -söylendiği gibi- ge-
reken (galiba 500 milyon lira) teminat yatınldı mı?
vs. vs.
Yoksa milletvekillerinin özenle dokunmak iste-
medikleri dokunulmazlığın bir başka türtüsü Cathy
Derviş'e mi bağışlandı?
Yöneticilerimiz uyuyor mu?
Karnelerini göremediler
1
DİYARBAKIR / İS-
TANBUL (Cumhuriyer)
- Diyarbakır'ın Bismil il-
çesinde 11 yaşındaki il-
köfretim okulu öğrenci-
si Ş.Y.. karne almaya gi-
derken 13 yaşındaki bir
arkadaşı tarafindan okul
önûnde bıçaklanarak öl-
dürüldü. Küçükköy'de
kız arkadaşıyla tartışan
16 yaşındaki S.K. oku-
lun üçüncü katından at-
ladı. Vücudunun çeşitli
yeıieri kınlan genç, has-
taneye kaldınlarak yo-
ğun bakıma alındı.
Okul önünde
bıçaklandı
Diyarbakır'ın Bismil
ilç«si Akpınar Mahalle-
si'nde oturan Cumhuri-
yet Ilköğretim Okulu
4-B sınıfı öğrencisi Ş.Y.
dün sabah karnesini al-
m s üzere evden çıktı.
Ş.Y. ile bir süre önce
okılu terk eden A.Ç.
(1:1 arasında tartışma
çıkı. Tartışmanın kav-
ga?a dönüşmesi sonucu
A..C. Ş.Y.'yi kalbinden
bıçıkladı. Ağır yarala-
n a ı ŞY. hastaneye kal-
dıriırken yolda yaşamı-
r*ı ntirdi.
Ölayla ilgili olarak
A..C. gözaltına alındı.
/Vdı Tıp'ta muayene
edien A.Ç. hakkındaki
''fîrik mümejyiz" (su-
çvı farkında olup olma-
dığnı belirleyen) rapor
b>eHeniyor.
.'.Ç.'nindeŞ.Y.ilebir
dönem aynı okulda oku-
duğu, ancak daha sonra
okulu terk ederek sana-
yide işçi olarak çalışma-
ya başladığı öğrenildi.
Olaya-A.Ç. ile Ş.Y. ara-
sıda birkaç gün önce
Dicle kenannda oyun
oynarken çıkan tartış-
manın neden olabileceği
belirtildi.
3. kattan atladı
Istanbul Küçükköy'de
Kâzım Karabekir Ma-
hallesi'ndeki Merkez
Lisesi'nde, karnelerin
dağıtıldığı sırada okul
binasının üçüncü katına
çıkan S.K. bahçede bu-
lunan arkadaşlannın gö-
zü önünde aşağı atladı.
Ağır yaralanan S.K. ar-
kadaşlan tarafindan
Özel Duygu Hastane-
si'ne, daha sonra Hase-
ki Hastanesi'ne kaldml-
dı. Yetkililer, vücudunun
çeşitli yerlerinde kınk-
lar bulunan S.K.'nin du-
rumunun ağır olduğunu
ve tedavisine devam
edildiğini belirttiler.
Lise ikinci sınıf öğ-
rencisi S.K.'nin önceki
gün kız arkadaşıyla bir
olay nedeniyle tartıştığı
ve bunalıma girdiği öğ-
renildi.
Okuldaki öğrenciler
olay sırasında S.K.'nin
atlayabileceğini düşün-
mediklerini belirterek
u
Biz bahçedeydik. Bir-
den bize, çekiün oradan
diye bağırdı^ dedıler.
Yaı*uı en heyecanlı giuıANKARA (Cumhuri-
yetBûrosu)-l milyon 474
bin 288 öğrencinin gire-
ceği Ögrenci Seçme Sına-
vı'nda (ÖSS) geri sayım
başladı. Bu yıllüıbanlı öğ-
rencilerin giremeyeceği
sınavda, 100 öğrencinin
türbanlı fotoğraf verdiği
belirlendi.ÖSYM'den ya-
pılan uyan üzerine 40 öğ-
renci türbansız fotoğraf
çektirdi. 60 öğrenci ise
uyanlan dikkate almayın-
ca ÖSS'ye giriş ve kimlik
belgesi alamadı. Bu öğ-
renciler sınava giremeye-
cek.
Yann yapılacak smav
ile öğrencilerin 1 yıldır
yoğun olarak sürdürdük-
leri maraton da sona eri-
yor. Türbanla sınava giri-
şin yasaklandığı bu yılkı
ÖSS'de, adaylann ÖSS'ye
giriş ve kimJik belgelerini
mutlaka yanlarında bu-
lundurmalan gerekiyor.
Özel Dershaneler Birli-
ği (ÖZDEBİR) ise sınava
ilişkin olarak en çok soru-
lan sorular çerçevesinde
şu bilgileri verdi:
• Bir önceki yıl bir yük-
seköğretim programına
yerleşenler, 2001 ÖSS'ye
gırdiklerinde Ağırhklı Or-
taöğretim Başarı Puanlan
(AOBP)düşer. Ancak da-
ha önceki yıllarda bir yük-
seköğretım programına
yerleşmişlerse puanlann-
da düşme olmaz.
• 2000 yılında bir yük-
seköğretim programını
kazandığı halde liseden
mezun olamadığı için ka-
yıt yaptıramayan öğrenci,
bu yıl sınava girdiğinde
puanında düşme olmaz.
Öğrencinin puanının düş-
mesi için bir ortaöğretim
kurumundan mezun ol-
ması şart.
• ÖSYM tarafindan
2000 ÖSS'de herhangi bir
yükseköğretim programı-
nı kazanan, kaydım don-
duran ya da kayıt yaptır-
mayan öğrenciler; bu yıl
sınava girdiklerinde
AOBP'leri 0.5yerine 0.25
ile çarpıiarak OSS puanı-
na eklenecek. Bu durum-
da aday, AOBP'sinin yan-
sını kaybedecek.
• Okullann ÖSS orta-
lamalan, okul birincileri-
nin puanını olumsuz yön-
de etkilemiyor. Okul bi-
rincilerinin AOBP'si 80
olarak kabul ediliyor.
Kendi alanında yapılan
tercihte bu sayı 0.5 ile çar-
pılarak 40 puan elde edi-
lir ve ÖSS puanına ekle-
nir. Meslek lisesi birinci-
lerinin 80 olan AOBP'leri
ise alan içı tercih yapıldı-
ğında 0.65 katsayı ile çar-
pıiarak ek 52 puan alınır.
• İkinci öğretimi kaza-
nan öğrenciler, normal
öğretimden daha yüksek
ücret öder. Bu öğrenciler,
normal programlara yatay
geçiş yapamazlar.
• Özel yetenek sınavıy-
la öğrenci alan yükseköğ-
retim programlan
Ege'nin öteyakasından zeytin dalı Dısişleri Baka-
luIsmailCem'i
ayaret eden Türk ve Yunan öğrenciler, iki ülke arasında kaİKi bir dostluk ve ba-
nş kurulmasuu istediler. Türk ve Yunan kardeş okullan: Özel Bilfen tlköğretim
Okulu ik Diamontolopolos Koleji öğrencUerini kabul eden Cem, ilk kez böyle gü-
zel bir ortamda konuşma yaptığmı belirterek rüm dısişleri bakanlan için a\nı şe-
yi dİledL Cem, yeni bir dünyanın eşiğinde olunduğunu belirterek "yeni cesur dün-
yada" birlikte çahşmayı ve yaşamayı öğrenmek gerektiğini söyiedi. Yunan öğren-
cfler daha sonra Cem'e Yunanistan'dan getirdikleri ze>1infidanınıverdiler.
ÖSS'den ayn bir sınav uy-
guluyor. Bu nedenle aday-
lann tercih listesi hazırla-
masına gerek yok.
Sınav için önerller
Uzmanlar sınava gire-
cek öğrencilere şu öneri-
lerde bulundular:
• Son günlerinizi bil-
diklerinizi tekrar ederek
değerlendirin. Smavdan
bir gün önce de ders çahş-
mayı bırakm.Açık havada
dolaşın.
• Alışkın olduğunuz sa-
atte uyu>aın, kesinlikle sa-
kinleştirici veya uyku ila-
cı almayın. Ilük bir banyo
yapın.
• Sabah kahvaltısını
mutlaka yapın.
• Yanınızda bulunması
gereken kimlik, belge, ka-
lem, silgi gibi şeylerinizi
akşamdan hazırlayın.
• Salon görevlilerinin
açıklamalannı iyi dinle-
yin.
• Gerekli kodlamalan
acele etmeden doğru ya-
pın, kontrol edin.
• Yanıtlamaya en başa-
nlı olduğunuz testten baş-
laym, çözemediğiniz so-
rulann yanına işaret koya-
rak zamanınız kalırsa tek-
rar bakın.
• Sınavın zamanlı oldu-
ğunu unutmayın, sorulara
takılmayın. Zamanınız ka-
lırsa cevap anahtannızı
kaydırma riskine karşı
gözden geçirin.
Öğrencilerin karne sevinci
FİGENATALAY
2000-2001 öğretim yılı dün
sona erdi. İlk ve ortaöğretim ile
yaygın eğitim kurumlannda öğ-
renim gören 16 milyon 500 bin
öğrenci ve 554^bin öğretmen ta-
tile çıktı.
Bütün öğrenciler dün karne al-
dı ama aralannda en heyecanlı-
lan birinci sınıf öğrencileriydi.
Biz de Beyazıt Ilköğretim Oku-
lu 1/A sınıfı öğrencilerinin kar-
ne sevincine ortak olduk. onlar-
la okul ve tatil üzerine konuştuk.
Minik öğrenciler, büyük bir he-
yecanla bekledikleri karnelerini,
öğretmenlerinin elinden alır al-
maz, "geçtim, geçtim" çığlıklan
atmaya başladı. Kimısı, "Annem
iki tanedördün olacakdiyordu a-
ma bak işte hepsi beş" diye, ki-
mısı de "Buradagectiyazıyor, iş-
tesmıfta kalmadım" diye sevini-
yordu. Hiçbir öğrencirrin kalma-
dığı 44 öğrencilik sınıfta, dört
ögrenci "iyi" ile, kalanı "pekivr
ile sınıf geçti. öğrencilerin bü-
yük bölümü "Okulun en çok ne-
sinisevdin" sorusuna, "tenefifüs-
leri" yanıtmı verdı. Onuralp,
"Bir de 2/A'dan Leyla'yı" diye
ekledi. En sevmedikleri ise pis
kokantuvaletlerolmuş. Kızlann
bir başka yakındıklan konu da
erkeklerin onlan dövmesi oldu.
Bengjsu. "Erkek çocuklar çok
kuduruk. Bizi dövüyoıiar" dedı.
Erkekler bunu kesin olarak red-
detti. Ercan, "Asıl onlar bizi dö-
vüyor. İşte şöyle'' diyerek Bengı-
su'ya kendini dövdürttü! Ne
mutlu bu çocuklara ki çoğunun
bir köyü var ve tatilde o köylere
gidecekler. Sınıfin çalışkanlan,
öğretmenleri vermese de tatilde
ders yapacaklar. Bir de kitap
okuyacaklarmış. Hangilerini
okuyacaklannı burada yazahm
da öğretmenleri tatil dönüşü he-
sap sorabilsin. Tansu, Kül Kedi-
si" ile "Ormanda Uyu)anKız"ı,
Ercan da "Kırmızı Başhkh Kız"ı
okuyacaklannı söylediler.
Bostancıoğlu
karne dağıttı
ANKARA (CumhuriyetBü-
rosu)-Milli Eğitim Bakanı Me-
tin Bostanaoğla Ankara Abi-
dinpaşa'daki Ulu önder Ilköğ-
retim Okulu'nda düzenlenen
karne törenine katıidı. Yaptığı
konuşmada 8 yılhk kesintisiz
zorunlu eğitimin başanya ulaş-
tıfını belirten Bostancıoğlu,
tt
Şimdi herkes 11-12 yılhk eğiti-
mi istiyor" dedi. Anne ve baba-
lardan kınk not getiren çocuk-
lanna anlayışh davranmalannı
isteyen Bostancıoğlu, "Hiçbir
çocuğumuzun değeri, karne 8e
ölçiUemez'' diye konuştu.
Tarihte kaybolup gidecekler
IstanbulHaber Servisi-
Eski Içişlen Bakanı Sa-
dettin Tantan, artık ko-
nuşma ve söz sırasınm
halka ait olduğunu belirt-
ti. Tantan, bir toplumun
tarihi birikimi, stratejik
zihniyeti, kültürel ve sos-
yal değer yargısının yan-
sımasının, o toplumun bi-
linci ve bu bilincin dün-
yaya bakış açısının gös-
tergesi olduğunu anlattı.
TMMOB Mimarlar
Odası, Tantan'a "örnek
bir kamu yöneticisi ve ör-
nek bir siyasetçi kimliğini
simgelediği'' gerekçesiy-
le -Kültürel Mirasa Du-
yarhbk veMimartağa Kat-
kı" ödülü verdi. Ödül ta-
rihinin temmuz ayı olarak
kararlaştınlmasına kar-
şın, Tantan'ın partisinde
yaşadığı sorunlar ve isti-
fa süreci nedeniyle bu ta-
rihin geriye ahndığı bil-
dirildi. Tantan, ödül töre-
ninde yaptığt konuşmada,
kendilerini onurlu, şeref-
li ve haysıyetli olarak ta-
nıtanlann, halkın yurttaş-
ltk bilınci ve hukuku içe-
risinde yok olup gidece-
ğini vurguladı. Kurtuluş
Savaşı mücadelesi sıra-
sında Millı Mücadele
karşıtı yazılar yazan, Ata-
tûrk'ü "vatan haini" ilan
eden gazeteci AK Kemal'i
anımsatan Tantan şöyle
devam etti: "Eğer tarihin
derinükkrine bakJsaydı,
İznıitlstasyonu'ndakiAü
Kemal'in akıbeti biline-
bilseydi, ülkesi ve halkın
aleyhineasla sövkmdeve-
ya konumda bulunamaz-
dı. Lrnitediyorum ki ken-
disinitebditeden, kendisi-
nin hakkını elinden alan,
yoksullaşnran, fakirieşti-
ren zihniyeti reddedecek
MimarlarOdası Başkanı Eküıci, Tantan'ı istifa sürecine sadece BeyazEnerji operasyonlan-
nın getirmediğini, bu süreçte arazi yağmasuıa karşı tutumlannın da yer aidığını ammsatn.
gücü halkınıız mutlaka
gösterecektir.''
Ödül töreninin gerçek-
leştiğı Zeyrek Han Resta-
urant'ta Tantan'ın konuş-
ması, Fatihli hemşerileri-
nin alkışlan ve sloganlan
ile sık sık kesildi. Tan-
tan 'ı"efsane* olaraknite-
leyen Fatihliler, "Tantan
gelecek dertler bitecek",
"Hırsızlar gidecek efsane
gelecek" sloganlan attılar.
Mimarlar Odası Genel
Başkanı Oktay Eldnci de
konuşmasında, Tantan'ın
kültürlerarası aynm yap-
madığını vurguladı. Tan-
tan'ı istifa sürecine sade-
ce Beyaz Enerji operas-
yonlannın getirmediğini,
bu süreçte arazi yağması
ve talanına karşı tutumla-
nnın da yer aidığını anım-
satan Ekinci, Tantan'ın
Yerel Yönetimler Yasa
Tasansı'nın bir an önce
çıkması için büyük uğraş-
lar harcadığını ifade etti.
Vakrfüniversitelerine yardım
ANKARA (Cumhuriyet Bûro-
su) - Öğrencilerden 5 bin-12 bin
500 dolar düzeyinde öğrenim üc-
reti alan vakıf üniversitelerinin
devlet tarafindan da desteklenme-
si, devlet ve vakıf üniversiteleri
arasındaki eşitsizliği arttınyor.
TBMM'de görüşülen Yükse-
köğretim Yasası 'nda değişiklik
yapılması hakkındaki yasa tasan-
sı üe vakıf üniversitelerine yöne-
lik devlet yardımının kapsamı ge-
nişletilırken birtakım koşullar da
getiriliyor. Mevcut YÖK Yasa-
sı'na göre bütçelerinin yüzde
45'ine kadar devlet yardımı alabi-
len vakıf üniversiteleri, öğrenci-
lerden dolar üzennden aldıklan
ücretlerle de devlet üniversiteleri-
ne karşı çok avantajlı konuma ge-
çiyorlar. Bu yıl BiÜcent, Başkent,
Işık ve Koç üniversitelerine dev-
let yardımı yapılması yönündeki
YÖK göriişü, Maliye Bakanlı-
ğı'na aktanldı. Maliye Bakanlı-
ğı'ndan da onay alındıktan sonra
vakıfüniversitelerine büyük oran-
larda devlet yardımı yapılacak.
Mevcut yasayı değiştirmeyi
amaçlayan TBMM'deki tasan,
vakıfüniversitelerinin devlet üni-
versitelerinden öğretim üyesi
transfer etmesinı engellemek için
bazı koşullar getirirken yardımın
kapsamını genişletiyor. Tasanya
göre yardım, devlet üniversitele-
rine o yıl tahsis edilen toplam öde-
neğin örgün öğrenci sayısma bö-
lünmesiyle elde edilen miktar, il-
gili vakıf üniversitesinde okuyan
öğrenci sayısıyla çarpılması so-
nucu bulunacak miktann yüzde
30'unu geçemeyecek. Tasanya
göreyardım koşullan şöyle:
• Öğrenci alınan her program
ıçın, öğretim üyesi yetiştirmek
amacıyla, vakıf üniversitelerince
seçilerek YÖK tarafindan yurti-
çinde veya yurtdışında belirlenen
üniversitelere yerleştirilen ve izle-
nen doktora öğrencilerine, kon-
tenjanı 50'ye kadar olan program-
lar için 1 öğrenciye, 50-100 ara-
sında olan programlar için 2 öğ-
renciye, kontenjanı 100'den fazla
olan programlar için 3 öğrenciye
eğitim-öğretim ve diğer masrafla-
nnı karşılayacak düzeyde burs
verrnesi.
• ÖSYS sisteminde sayısal, sö-
zel ve eşit ağu-lığa göre ÖSYM'ce
o yıl yerleştirilen örgün öğretim
öğrencileri arasında ilk yüzde 5'e
giren öğrenci ahnış olması ve üni-
versitenin örgün öğretim prog-
ramlan toplam öğrenci kontenja-
nı ile her bir puan türünün göre-
celi önemini yansıtan ağırlıklan
dikkate alınarak yapılan değerlen-
dirmede, bu esasa göre sıralanan
devlet üniversitelerinin ilk yansı-
na girmesi.
G U N D E M MUSTAFA BALBAY
B Baştarafi 1. Sayfada
ğudan çok batıdaki gelişmelere dönük. Bu da do-
ğal. Beklentilerimizin çoğu batı yönünde. Ancak,
doğuda olup bitenlere de kayıtsız kalmamak ge-
rekiyor. Zira, orada olanlar usul usul bizim ilgi sa-
hamızı da içine alıyor.
Şanghay Beşlisi 26 Nisan 1996'da dogdu. Çin,
Rusya, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, aralann-
daki sınır sorunlannı sinir soaınu haline getirmemek
için bir araya geldi. Çözüm zemini oluşturdu.
Taraflar 1998'de bir adım daha attılar, her türiü te-
rorizme karşı ortak hareket etme kararı aldılar.
Zirveye Jiang Zemin, Vladimir Putin, Nursuttan
Nazarbayev, Askar Akayev ve Imamali Rahma-
nov katıidı. Yanlanna bir kişiyi daha aldılar:
özbekistan Devlet Başkanı Islam Kerimov.
Şanghay Beşlisi böylece altılı olurken birlikteliği de
'ortak bir mekanizma' olmaktan daha ıleri götürüp
'bölgesel işbirtiği örgütü' haline getirme karan aldı-
lar. İki ana hedef saptadılar:
1 - Işbirliği alanı genişletilecek.
2- Uluslararası etki yükseltilecek.
Genişleme planında ilk adım Pakistan'la atılacak.
Orta Asya'da stratejik ortaklık kurduğumuz 5 ülke-
den 3'ü, Çin-Rusya hattındaki yeni oluşumun içine
girmiş bulunuyor.
Bu halkalardan bağımsız olarak Türkiye'nin de
Çin'le ilişkileri gelişiyor. Son olarak Genelkurmay
Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvnkoğlu'nun gezi-
sınde Çin, Türkiye'ye şu eğilimini sundu:
Biz sizi bir NATO ülkesi olarak değil, Asya'nın öte-
ki ucundaki bir ülke olarak görüyoruz. Biz bir ucun-
dayız, siz öbür ucundasınız!
Aile fotoğrafı
NATO zirvesinden de yakın gelecekte atılacak
adımlann hazırlıklan çıktı.
Türkiye açısından zirvenin önemi, AB'nin kuraca-
ğı ordunun yapısıydı. Türkiye, Avrupa Güvenlik ve Sa-
vunma Kimliği'nden (AGŞK) dışlanacak mıydı? Bir
NATO ülkesi olarak, askeri olanaklannı AGSK'ye ve-
rip cephede görev yaparken, masanın gerisinde mi
duracaktı? Böyle bir durumda ABD'nin tavn ne ola-
caktı?
Türkiye özellikle son sorunun yanıtmı almış görü-
nüyon
ABD, NATO'nun tümüyie ikinci plana itilmesini is-
temiyor. AGSK'nin geliştirilmesinden yana. Ancak
bu yapılırken NATO üyesi olup AB'ye tam üye olma-
yan üikeler incitilmeyecek, orta yol bulunacak.
ABD yönetiminin şöyle bir formül geliştirmeye ha-
zıriandığı söylenebilir
NATO ile bütünleşmiş bir AGSK!
AB ülkelerinin ise aynı tezi şöyle okumak istediği
dikkati çekiyor
AGSK ile bütünleşmiş bir NATO!
Bu çekişmenin kısa sürede sona ermesi beklene-
mez. ABD, Türkiye tezine yakın dururken, Türki-
ye'den de toplam 100 milyar dolarlık "füze kalkam"
projesine destek istiyor. Bu projede Türkiye'nin pa-
yına düşecek harcama 3 milyar dolan bulabilir. Ken-
di bütçesini yamamaya bezi olmayan Türkiye, bu gi-
rişime şimdi/ik uzak duruyor.
Almanya'nın ad vererek Türkiye'yi uyarması,
"AGSK'nin önünde engelolursanızAB maliyardım-
lannı almanız güçleşir" mesajı vermesi aynca dikkat
çekici. Türkiye'nin gürültüye pabuç bırakmak yerine
bugün için verdiği görüntüye çerçeve bırakması da-
ha kazançlı çıkmasını sağlayabilir.
Haftanın ikinci yansında iki uç coğrafyadaki geliş-
melerTürkiye'nin önüne fırsatlan ve sorunlan koydu.
Bir gözlemle son noktayı koyalım. Bütün gazete-
lerde yer alan NATO devlet-hükümet başkanlan fo-
toğraftnda, herkes başka yöne bakıyordu!
ankcum@ttnetnet.tr
Veloyetialındı, birinci oldu
• Baştarafi 1. Sayfada
sadışı yollardan para ka-
zanmaya zorlandığı tes-
pit edilen H.Y. içm hare-
kete geçen uzmanlar,
çocuğun ailenin yanın-
da bakılmasını sağla-
makiçin 15 Ocak 1999
tarihinde baba Nebi Yıl-
cbz ve üvey anne Seher
Yıldız'ın evine gıderek
görüşme yaptı.
Bu görüşmede Nebi
Yıldız, hasta olduğunu,
çocuklannın getirdiği pa-
raya ihtiyaç duyduğunu
söyiedi. Uzmanlar, üvey
anne Seher Yıldız'ın da
çocuklarla yeterince ilgi-
lenmediğini ve çok sert
davrandığını tespit etti.
Aşırı Ihmal
Bu görüşmede ailede
H.Y.'nin dışında 2 erkek
ve 2 kız çocuğu daha ol-
duğunu tespit eden uz-
manlar, 19 yaşındaki Iz-
zet'in evi terk ettiğini, 21
yaşındaki Mirza'nın aske-
re gittiğini, 17 yaşındaki
G.Y. ile ailesi tarafindan
6-7 yaşlannda olduğu
söylenen lY.'nin ise çahş-
tınldığmı belirledi. Yıldız
ailesinin komşulanyla da
görüşmeler yapan ve
olumsuz kanaatler edinen
uzmanlar, sonunda tüm bu
tespitleri bir raporda top-
layarak kuruma bildirdi.
Bunun üzerine hareke-
te geçen SHÇEK, önce-
likle yaşlan küçük olan
H.Y. ile kız kardeşi l.Y.
hakkında koruma karan
çıkarttı. Bu karardan son-
ra çocuklar, güvenlik
güçleri eşliğinde ailesin-
den alındı. SHÇEK daha
sonra da, baba Nebi Yıl-
dız hakkında Gaziosman-
paşa 1. Asliye Hukuk
Mahkemesi'nde "velaye-
13 yaşındaki H.Y. bilgisayar
mühendisi olmak istiyor.
tin ntn" (Velayetin kaldı-
nlması) davası açtı. Baba
Yıldız, yaklaşık 1.5 yıl
süren davaya hiç katılma-
dı. Hâkim, çocuklar üze-
rindeki velayet görevleri-
ni yerine getirmediği, aşı-
n derecede ihmal ettiği ve
velayet nüfuzunu kötüye
kullandığı gerekçesiyle
Nebi Yıldız'm. 13 yaşın-
daki H.Y. ile 9 yaşındaki
l.Y. üzerindeki velayetini
kaldırdı.
Kurumda kaldığı yak-
laşık 3.5 yıl içinde önce
okuma-yazma kurslanna
devam eden. daha sonra
Vakıfbank Umut Çocuk-
lan Ilköğretim Okulu öğ-
rencisi olan H.Y, şu anda
okulun 6. sınıfında eğitim
görüyor. Karnesindeki
tüm notlan pekiyi olan
H.Y.'nin öğretmenleri,
üstün başan kazanmak
için çok çaba harcadığını
belirtiyor.
H.Y. de. ilk hedefinin
fen liselerine girmek ol-
duğunu belirtiyor. Sat-
rançta Türkiye çapında
yapılan bir turnuvada
3.'lük derecesi bulunan
H.Y, ıyi bir satranç hake-
mi ohııak istiyor.