11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12HAZİRAN 2001 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMI / ekonomiCa cumhuriyet.com.tr 13 löekom'tte yonetim değişmedi • ANKARA (Cımhuriyet Bürosu - Tii-t Telekom'un özelleştirilmesine ilişkın yasanın çıkmasının ardından dün gerçekleştirilen birinci olagan genel lcurulda IMFye verilen taahhütler doğrultusunda yönetim kurulunda öngörülen değişiklik gerçekleştırilemedı. Değışiklik haftaya ertelenirken, şirket ara sözleşmesine CumhurbaşkanlığYnın uyansı üzenne yapılan kritik değişiklikle yabancı gerçek ve tüzel kişilerin Türk Telekom'da sahip olacaklan hisse oranının yûzde45'i geçemeyeceği hükme bağlandı. Borç takası 5 mityar dolar • ANKARA(AA)- Devlet Bakanı Kemal Derviş, Türk Lirası cınsinden bir kısım iç borcun dövıze dönüştürülmesinı içeren borç takası konusunda, bankalardan 8 milyar dolarlık bir teklif gelıp gelmediğine ilişkin soruya karşılık, "O kadar değildir. O kadannı düşünmüyoruz" yanıünı verdı. Hazine'nin borç takasında bankalara- teklifınin 5 milyar dolar civannda olacağı öğrenildi. Sony bankacılığa soyundu • Ekonomi Servisi - Elektronik devi Sony'nin internet üzerinde kurduğu bankası dün hizmete girdi. Sony Bank sözcüsü Usamu Honjo, ilk üç yılda bankanın 400 bin müşteri hesabına ulaşmayı öngördüğünü ve 5 yıl içinde de 600 bin müşterisi olmasının hedeflendiğini ifade etti. Sıcaklar buğdayı vurdu • EDİRNE(AA)- Kırklareli Tanm ve Köy Işleri Müdürlüğü Atatürk Araştırma Enstirüsü Müdür Yardımcısı Şener Akbay, son günlerdeki sıcak havanm buğdayı kavurduğunu ve rıormal büyüklüğe gelmeden erken olum vermesine neden olduğunu bildirdi. Akbay, Türkiye çapmda çiftçilerde yaygın olan 'buğday sulanmaz' yargısının ortadan kaldınlması gerektiğini belirttı. Yerli ve yabancı iki banka bu kez birbirlerini hortumlamaktan davalık oldu İkî •eaıııbaz* bozuştu• Fona devredilen Egebank'ın, batmak üzere olan Bank Gesselleschaft Berlin'le işbirliği yaptığı ortaya çıktı. Egebank'ı 100 milyon mark zarara sokan olayın davası halen Lüksemburg'da devam ediyor. OLCAY BÜYÜKTAŞ Içinin boşaltılmasının ardın- dan, bankacılık işlemlerinı ye- rine getiremeyeceği gerekçe- siyle fona de\redilen Ege- bank'ın, bankayı horrumlamak amacıyla Merkezı Lüksem- burg'da bulunan ve körü yöne- tim, akraba kayırma ve yolsuz- luk nedenıyle batma aşaması- Sonu Egebank'a benzedi Merkezi Lüksemburg'da bulunan, Bank Geselleschatf Berlin (BGB), Berlin'de faaliyet gösteren kamu ağırlıklı bir banka. Almanya'da sektörün en ağır krizlerinden birine neden olan bankanın kötü yönetim, akraba kayırma, yolsuzluk ve tartışmah gayrimenkul işleri gibi gerekçelerle ödeme güçlüğü içine girdi. Berlin eyaleti, kredi kuruluşlarmm borsadan çekileceği yolundaki dedikoduların artması üzerine iflasm eşiğindeki bu bankaya garanti vermek zorunda kaldı. Tıpkı Türkiye'deki gibi 'back to back' krediler kullandıran bankanın 17 bine yakın çahşanından 1600'ünün yıl sonuna kadar işsiz kalacağı bildiriliyor. Bankanın kamu desteği almaksızm kurtulmasınm imkânsız olduğu da ileri sürülüyor. na gelen Bank Gesselleschaft Berlin'le işbirliği yaptığı orta- ya çıktı. Ancak 1998 yılında başlayan olaylar Yahya Murat Demirel'in ava giderken avlan- dığını ortaya koyuyor. Batma noktasına gelen iki bankanın mahkeme aşamasına gelen ilişkisi şöyle gelişti: 1998 yılı temmuz ve ağustos aylannda, Egebank taranndan nakdi kredi tahsis edilmediği halde, Yahya Murat Demırel' in paravan olarak kullandığı Emay Inşaat, Kotabis Bisiklet, Kotasan Bisiklet, Defhe Elekt- ronik ve Eksel Metal şırketle- rinin borçlanna karşılık her- hangi bir miktar belirtilmeden, Bank Gesselleschaft Berlin In- ternational'dan S.A. (BGB) Topraksız köylüye yeni umut Yurt Haberieri Servisi - Başbakan Büknt Ecevit'in Güneydoğu Anado- lu sınırındakı ma- ymlı arazılerin te- mizlenerek toprak- sız köylülere dağı- tılacağını açıklama- sı, bölgede sevinç yarattı. 840 kilo- metre uzunluğun- daki arazinin çok verimli olduğuna dikkat çeken ziraat ve sanayi odası baş- kanlan, ma>ınların temizlenmesiyle 30 bin topraksız aileye geçim kaynağı ya- ratılacağını belirtti- ler. Suriye sınınnda- ki mayınlı araziler 50 yıldır bölgenin en önemlı sorunu. Kaçakçılığın önlen- mesı ve 1980'den sonra da teröristle- rin geçişlerinın en- gellenmesi için do- kunulmayan ma- yınlar trilyonlarca lira değerindeki ve- rimli araziyi de atıl duruma getirdi. ENOVA DA KÜRESELLEŞME KARŞITIGÖSTERİLERE SAHNE OLACAK Protestocular, İtalya'daki G-8 zirvesine hazırlanıyor Düşler ordusunun ban§ savaşı EkonomiServisi - Sanay ileşmiş ülkelerden oluşan G-8'lerin Ital- ya'nın kuzeybatısındaki liman şehri Cenova'daki zirve toplantı- sı, küreselleşme karşıtlannın pro- testo gösterilerine sahne olacak. 20-22 Temmuz'da 2 bin ~"-~ yetkilinin katılacağı zırveye 100 bin göstericinın gelece- ği öngörülüyor. Cenova Sosyal Foru- mu'nun bir kısmmı oluştu- ran, 300'ü aşkın sıvil toplum ~•- uluslararası şebekesini temsilen küreselleşme aleyhtarları, G-8 zirvesi planlannı çıziyor. Forum Sözcüsü Chiara Mala- goli, 21 Temmuz'da Cenova'da "kırmızı bölge"nin hemen dışın- da banşçı protesto gösterileri planlandığını, protestolarda meş- ru araç ve yöntemlerin kullanımı için yetkililerle görüşmeyi ıste- diklerini bildirdi. Üyelerimn baştan aşağı beyaz- • 20-22 Temmuz tarihlerinde yapılacak zirve ve protesto gösterilerini 6 bin gazetecinin izlemesi bekleniyor. lar ıçınde protesto gösterilerine katılımıylatanınanradikal "Tute Bianche" Grubu Sözcüsü Luca Casarini, "G-8'i Noke edeceğiz, G-8 için kapaülan alanlara sade- ce bedenkrimizi kullanarak gir- meyeçahşacağız,savaş hazırhğın- da olduğumuzu resmen ilan edi- yoruz, düşler ordusu kurallannı- za uvmayacaknr" dedi. Protesto gösterilerini ve zirve- yi 5-6 bin gazetecinin izlemesi — bekJenirken, Akdeniz'in en büyük limanı Cenova, üç günlük G-8 zirvesi sırasında asken gemiler ve zirve katı- lımcılanna tahsis edilen dört lüks feribot haricındeki ge- — miler ve diğer deniz araçla- nnın ginş-çıkışlanna kapatıla- cak. Donanmaya bağlı kurbağa adamlar, keskin nişancılar ve as- keri helikopterler ve özel anti-te- rörıst timlen kumızı alarma ge- cirilecek. Test Sonuçları Sizi Sevindirecek 1 kişiye Opel Vectra 1.6 Comfort J 10 çifte 1 Haftalık Tatil Paketi ~) 9-25 Hazıran tanhlen arasında bir Opel Bayisme gelip diledıgınız modelle deneme surüşüne çıkın. Sınıflannın en lyı otDmobilleriyle tanışuı. Aynca bir kışıyi Opel Vectra 1.6 Comfort, 10 çifti de World of Wonders Hotels Bodnım Resort'ta bir haftalık tatil paketi bekliyor. Ne dersiniz, bugünlerde bir Opel Bayisıne gelmek için çok nedenıniz var, degıl mı? www.opel.com.tr kredi verilmesı istendi. Bu görüşmenin ardından BGB'de bulunan Egebank mevduat hesabına 20 Temmuz 1998 ve 1 Ağustos 1998 tarih- leri arasında toplam 100 mil- yon mark döviz transfer edildi. Bu organizasyon banka yöne- tim kurulu üyesi Raif Zihanlı tarafından gerçekleştirildi. Diğer taraftan, bir başka yö- netim kurulu üyesi Aydoğan Semizer tarafından Yahya Mu- rat Demirel'in paravan olarak kullandığı adı geçen şirketlere 18 milyon marklık beş adet se- net tanzim edildi.Toplam tuta- n 90 milyon mark olan söz ko- nusu senetler, BGB'nin grup şirketi olan BB Aval GmbH fir- masına tevdi edildi ve bu şir- ketle Yahya Murat Demirel'in para transfercisi olan Eston Fi- nancial S. A. arasında bir nevi backto back anlamı- na gelen forfating sözleş- mesi düzenlendi. Bu şekilde Yahya Murat Demirel'in çoğu şirketin ortağı olan Gökalp Baş- türk'ün temsilcisi olduğu Eston Financial şirketi 90 milyon mark kredilendi- rildi. IşlertengttT Bankaya TMSF tara- fından el konulmasının ardından Egebank tara- fından bir yazı yazılarak BGB'deki hesabında bu- lunan 100 milyon markın iade edümesi istendi. An- cak banka, söz konusu paranın verilen ve geri dönmeyen kredilere kar- şılık olarak bloke edildi- ğini ve krediler ödenene kadar iade edilmeyeceği- ni bildirdi. Bunun üzerine merkezi Lüksemburg'da bulanan BGB'ye dava açıldı. Söz konusu dava halen devam ediyor. Egebank'a yakm kay- naklar, banka dokümanla- rı arasında iki banka ara- sında söz konusu kredi ile ilgili birrehin sözleşmesi- nin bulunmadığını bu ne- denle de belirtilen 100 milyon markın geri alına- bileceğini dile getinyor. Bir rehin sözleşmesi yapmaksızın sadece se- netlere kredi kullandıran Yahya Murat Demirel'ın hem o krediyı hem de yö- netim kurulu karan ol- maksızın transfer edilen 100 milyon markı almayı planlandığı ancak, BGB ile aralan bozulunca iş- lerın de kanştığı ileri sürülüyor. İŞÇtNtN EVRENİNDEN ŞUKRAN SONER Uçurum Büyüyor Ekonomık krızle yatıp kalkarken "uçurum büyüyor" sozcüğüne duyarlılık küçülüyor. Ama bu yazının konu- su uçurumun büyümesi, ınsanı yok sayan, "ekonomh nin kurtanlışı" sloganlı, özunde ekonomiyı değil ser- mayeyi kurtaran, iç, hele de dış odaklara daha çok kay- nak aktarmaya bakan reçetelerın genel sonuçlan ile il- gili değil. işsizlik ve yoksullaşma, yoksunlaşmanın bu ülkenin insanlarını çok ağır vurmasının ötesinde, ya- ralannı sarmadan unutmaya, yok saymaya çalıştığimız bir sıcak savaşın sonuçlan ile bırlikte, Kürt kimlığıne yö- nelik katlanmakta olan boyutlannın korkutucu sonuç- lanna dikkat çekmeye çalışıyoruz. Güneydoğu'ya kalıcı banşı getırecek prajetenn bı- rakınız gerçekleşmesını, adları unutuldu gıbı. Orada hep var olan yoksulluk, yoksunluk üzerine binenler görmemezlikten gelinıyor. Zaten çok sancılı olan göç- lere, köylerin boşaltılması, savaş, ölüm, baskı, korku- laria eklenen yoğun sıcak göçlenn mılyonlan, kentle^ rin varoşlannda, nüfus patlaması ile zoria ilçeolan bel- delerde tamamen kadertenne terk edilmışîer. Bız zorunlu eğitımı 8 yıla çıkarmış olmayı bir başan sayıp, içinin doldurulması ile ılgilı gerekli çalışmalan bi- le unuttuk. Sıcak göçün tarafı Kurt kökenlı vatandaş- lanmızın çocuklannın krtleler halınde bu eğıtımden de yoksun kaldıklannı, okuma yazma oranlannın bir on - yırmi yıl öncesınin çok gerisine düştüğünü, hele de ka- dınlannın, genç kızlannın yüzde altmış - yetmişlere va- ran oranlarla okulsuz olduklannı atlıyoruz. Kriz bahane ışten çıkarmalar, ücretlerin aşağı çekil- mesi, emeğin ucuzlatılması ıdeolojik bir saldınya dö- nüşmüşken, boşaltılmış köylerden, zorunlu göçten ge- len en yoksul ve yoksunlann yaşam koşullannın han- gi düzeylere düşebıleceğinı düşünmek bile ışimıze gel- miyor. Aılelennden gönüllü gönulsüz PKK'ye mılitan vermış, ölüsü, kayıplan, hapıstekılen olanlar, köylenne dönemeyenler, hepsı bırden, çoluk-çocuk, otomatık dışlanma refleksı ile bırlikte, en alttakiler, işsızlikten, ekonomik krizden en ağır payı alanlar oluyoriar. Istedığımiz kadar kızabılır, "Ayınmcı, Kürtçü, terö- ristyatakçısı, ölen masum çocuklanmzın katıllen ola- rak suça eğılımlı" görebılır, olumsuz önyargılanmızı besleyebilıriz. Sonuçta onlar bu ülkenin vatandaşlan, bızler dışladıkça da sayılan, sorunlan ile bırlikte büyü- yor, katlanıyorlar. Kentlerin varoşlannda ne kentlı ne köylü, yan aç ya- n tok çoğalıp horiandıkça, en doğal, en ınsancıl kim- lik arayışlan orselendıkçe duvarlar örüluyor. Yaralar sanlmayıp deşıldiğınde, "Banş istiyoruz banş" çağı- rışlannın anlamı, ıçı boşalıvenyor. Dilını ozgurce kullanabılme, öğrenıp gelıştirebilme hakkı, ıstemı yanrtsız kalıp politik iç ve dış kullanım, sö- müriı aracı olunca, "Bana ulaşabilmek için benim dı- lımi kullanmak zorunda olacaksınız" gibi, bırlikte ya- şayabılmenın koşullanna, resmı dil kavramına aykın çarpık algılamalara varabılıyor. Sadece çaresızlıkten değil, bu nedenle de okullaşmaya karşı çıkışlar gün- deme gelebıliyor. Ya da bir kadının ınsan olma halıni, sağlığını yok sa 1 yarak çok sayıda, onlarca çocuk doğurmaya zorlan- masına karşılık, doğum kontrolünun gündeme getiril- mesi, örneğın Çağdaş Yasam'ın öğrenci bursu ile bir- likte kadınları kondom bağlatmaya yönlendirmesi, "Kürtieri kısırtaştırma politikasına alet olma" olarak al- gılanabılıyor. Daha doğrusu bu doğrultuda yaklaşım- lar, yatılı bölge okullannın Kürt çocuklannı asimile et- me politıkası olarak değertendirilmesi ile bırlikte geliş- me ortamı buluyor. Bırlikte yaşamak, aynı topraklan, suyu, havayı pay- laşmak durumunda olduğumuz milyonlan bu yüzden düşman belleyebilir, yok sayabilır, dışlayabilir miyiz? Duvartann örülmesine böyle seyırci kaldığımızda, is? tesek de ıstemesek de gelışmeler bu doğrultuda olu*- yor. Insan haklan, özgurteşme, kımlık arayışı, demokra^ tıkleşme ile ayınmcılık arasındakı çok duyarlı ınce çiz- gı, acımasız yaşam koşullannda çok daha kolay kınl- ma ortamı buluyor. Hele de "S/ca)csavaş bittı" dıye se- vındirik olmuşken, sıcak savaşın, yoksullaşma, yok- sunlaşmanın yeni yeni filızlenen, boyutlanan travma- larını göımezlikten gelip, tedavı yollannı aramazsak. Gerçek barış için ele ele veremezsek, kadınlann çok sımgesel kalabılecek "banş için kadınlann buluşma* sı, doğulusu, batılısı ile kaynaşması", hele de "banş" sloganının içini doldurmak yerine boşaltmayı seçer isek.. kaybedeceklenmız nıce oluri.. J sukransoner(o yahoo.com Akbank ve Boyner görüşmeleri sona erdi Ortakhk bozuldu Bu flfra McCCT-Erictaon v«tQa2af«««ıaoUar« » <çwı IO2ig) 3ı 7 57 00 no 6 T«mnuı 2001 tM*wıd» UcCam RtM 20O1 y « l * advMr ıçtn 12 Ekonomi Servisi - Advantage kartı çıkaran Benkar hisselerinin çoğunluğunu satm almak üzere yapılan görüşmeler 1.5 ay sonra kesildı. Akbank Genel Müdürü Zafer KurtuL Boyner Holding'in protokol şartlannı yerine getirmemesi ve bazı kritik noktalan yeniden pazarlık konusu yapması nedeniyle görüşmelerin kesildiğinı açıklarken Boyner Holding Yönetim Kurulu Başkanı Cem Boyner de uzlaşmaya vanlamayacağının anlaşılması üzerine görüşmelerden çekilme karan aldıklannı • Bir buçuk ay önce yapılan ön anlaşmanın bozulması üzerine Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul, bazı şeylerin pazarlık konusu yapılmak istendiğini söylerken Cem Boyner, fırsat kaçırdıklannı dile getirdi. açıkladı. Akbank Genel Müdürü Zafer Kurtul, 24 Nisan tarihinde iki şirket arasında bir ön anlaşma imzalandığını hatırlatarak burada hisse çoğunluğu, aznılık haklan, yönetim şekli gibi bir dizi konunun aynntılannın belirlendiğini anlattı. Ortakhk 1.5 ay sürdü Kurtul, altı haftalık inceleme süresinde, Boyner Holdıng'in, yeni oluşumun yönetim şekh, yönetimdeki ağırhğı ve benzeri konulan yeniden pazarlık konusu yapmak istemesi üzerine görüşmelerden çekildiklerıni belirttı. Görüşmelerin ı kesilmesinden üzüntü duyduklannı ve bir fırsat kaçırdıklannı dile getiren Cem Boyner de her ön anlaşmanın nihai anlaşma yapmak üzere imzalandığını hatırlatarak gerçek anlaşma için altı hafta sûre tarundığmı anlattı., "Biz 65-35 hisse ' yapısına karşın, baa < konularda yüzde 50-50 karar alma arzusuna takıldık. Çünkü Advantage kartın elde ertiği başaruun sürmesi için işin başında bulunmanuz gerekiyordu'' diyen Boyner, başından beri [ bu noktaya ! takıldıklanru dile j getirdi. Hisse yapısına ! karşın, ortak yönetime '• olan ınançlannı son \ ana kadar koruduklanm belirten Boyner, her iki tarafın | da zaman kaybettiğini ıfade etti. Bankalaşma arzusununj hep olduğunu ! kaydeden Boyner, • • güçlü fonlama yapısı j olan banka ortaklığı [ arayışını sürdüreceğiniı de sözlerine ekledi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle