22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 MAYIS 2001 SAU * * * * CUMHURİYET SAYFA HABERLERİN DEVAMI 19 G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafi 1. Sayfada Bu kez IMF, Başbakan ve hükümet ortağı iki baş- bakan yardımcısından niyet mektubunda yer alan öğeterin uygulanacağını içeren, ama bir çeşrt "taah- hûtname niteliğinde" ayn bir mektup istedi. Başbakan Ecevit'le yardımcılan Deviet Bahçeli ile Mesut Yılmaz, istenilen kıvamda kaleme alınan mektubun altına -gönül rahatlığıyla- imzalannı attılar. Haber yayımlandığında hükümetten ya da ekonc- mi sorumlusu Kemal Derviş'ten yalanlama bekten- di. Yetkilisi-etkilisi sustu. Hatta taahhütname haberini duymamazlıktan geldıklen ızlenımıni verdiler. Ne ça- re; medyanın dur-durak bilmeyen genç habercileri susmadı. Haberin üzerine gitti. Ispanya'dan dönen Başbakan'a soruldu; "taahhüt- name adıyla namlanan bir mektup"yazılmış, imzala- nıp IMF'ye postalanmış mıydı? Ecevit, sesini yükseltebildiği oranda, kaşlannı ça- tarak soaı sahibine, "Ne demek 'taahhütname' mek- tubu" diye çıkıştı. Sözüne güvenilir Türkiye Cumhu- riyeti hükümeti, taahhütname mektubu falan yazar mıydı? Ne var ki; iki gün sonra, Kemal Derviş, IMF'nin ol- mazsa olmaz diye dayattığı Telekom ve Bankalar ya- salannın bu hafta TBMM'den geçebileceğini açıkla- dığı önceki günkü basın toplantısında yine soaı üze- rine... ...Niyet mektubunun yanı sıra üç liderin imzaladığı ayn bir mektubun IMF'ye gönderildiğini doğruladı. Yani? Başbakan'ı yalanladı. Bu haftanın ilk günü Türk kamuoyu IMF'nin "taah- hütname mektubuna" benzer işlemi daha önce En- donezya Deviet Başkanı Suharto'ya uyguladığını ga- zete manşetlennden öğrendi. Böylece; Türkiye Cumhuriyeti'nin uluslararası dün- yada kredibiittesinin ne kadar engin olduğu kanıtla- nıyordu! Siyasal ve diplomatik alanda savaşan üç silahşor- lanmız, artık yeni bir adla ünlenmiş bulunuyor "Türkiye'nin üç Suharto'su!" Peki ama Telekom ve Bankacılık yasalan çıkmaz- sa 10 milyar dolan unutmamızı dayatan IMF, niyet mektubumuzu neden yeterli görmedi ve üstüne üst- lük hükümeti oluşturan üç parti adına üç liderden ay- n bir güvence (taahhütname) mektubuna imza atma- lannda niçin direndi? Neden basit: IMF; Türkiye'nin yazılı ve sözlü vaatleriyle artk ye- tinmiyor. Hûkumete inanmıyor Anımsayacaksınız; acil kredi isteğimizle ilgili pazar- lık aşamasına girilirken IMF yönetimi, hükümetin ye- ni ekonomik programın "arkasında dunıp durmaya- cağını" bir değil birçok kez Ankara'ya sordu. Başbakan Ecevit, programın arkasında siyasal des- teğin varlığını yadsınamaz sözlü ifadelerle IMF'ye du- yurdu... ...1999'daki iyi niyet mektubunda ve sonraki ekle- rinde Türk hükümetinin Telekom'u özelleştireceğimi- zi, bankacılık reformunu yapacağımızı yazıyla taah- hüt etmesine karşın; IMF, bu sözleri son krize kadar yerine getirmediğini dikkate aldı ve... Her türden güvenceye, 18. programa ve yeni niyet mektubunda bu öğelerin yine yer almasına karşın; IMF, Başbakan'ın söylemlerini yeterli, daha doğrusu inandtncı bulmadı. 1999'da aynı gerekçelerle o sırada burada onur kı- ncı diye adlandınlan Endonezya'daki yöntemi Tûrki- ye'ye de uyguladı. O yıl -fotoğraflı kanıta göre- IMF Başkanı Cam- dessus, 40 milyaıiık krediye imza atan Endonezya Deviet Başkanı Suharto'nun başında durdu... Ya 10 milyarlık kredi anlaşması imzalanırken IMF Başkanı Kohler başımıza dikilirse... "Ne mutlu Türk'üm" diyebilecek miyiz? Mülteciler sorgulanıyor GEBZE (Cumhuriyet) -Gebze Cumhuriyet Sav- cıhğı'nda, 3 gün önce Pendik açıklannda bir ge- minin ambannda yakala- nan 66'sı kaçak Türk ve 383'ü de mülteci, toplam 449 kişinin ifade verme işlemi sürüyor. Aralarında yurtdışma kaçak çıkış yapmak iste- yen 66 Türk'ün de bulun- duğu, 123 Irak, 36 Eti- "yopya, 83 Afganıstan, 28 Paİristan, 37 Bangladeş, 7 " tran, 22 Filistin, 1 Mısır, 40 Fas ve 6 Batı Afrika kökenli mülteciler, geti- rildikleri Danca Hacı Is- mail Bayramoğlu Spor Salonu'nda, parmak izi alınıp kimlik tespiti yapıl- dıktan sonra, ifade ver- mek üzere savcılığa sevk edildi. Gebze Cumhuri- yet SavcıhğVnın güven- ı İik nedeniyle Adliye bi- ; nasına getirilmesini iste- mediği kaçaklar ve mül- tecilerin ifadeleri, dün ay- nı spor salonunda alınma- ı ya başlandı. Yabancılann smır dışı edibne işlemle- rinin başlatılacağı, 66 ' Türk'ün hakkında ise , yurtdışına kaçak çıkmak suçundan soruşturma açı- lacağı öğrenildi. ı Kaçak Türkleri ve mül- tecilen 1500 Amerikan Dolan karşılığında Ital- ya'ya götürmek için kan- dırdığı belirlenen Deniz Yaman'ın (38) yakalan- dığı öğrenildi. Yaman, adını bilmediği şahıslarca Istanbul Laleli'deki bir otelde toplanan kaçakla- n, daha sonra Mete Say- gm,Volkan Gündere, Ab- metKâmflÜner ve Metin Toğan'la birlikte üstü ka- palı kamyonlarla Geb- ze'ye getirip kum koste- rinin depolanna bindir- diklerini söyledi. Yaman, Eda Denizcilik Şirketi'ne kayıtlı olan ve Lale-1 sah- te isim levhalannın asıl- dığı gemi için Enver Ağa- oğlu adına düzenlenmiş kımlikle bildirim yaptığı- nı, Boğazlar'dan geçiş ra- hatlığını sağlamak için de Çanakkale ve îstan- bul'daki Deniz Trafik Kontrol Merkezleri'ne Türk ve Ukrayna bandı- rah "Ajax-1* ve "Akan- 1" isimli gemilerin geçiş yapacağı beyanında bu- lunduğunu kaydetti. Ka- çaklan yolcu ettikten son- ra özel bir otomobille kaçtıklan belirlenen Say- gm, Gündere, Üner ile Toğan'ın ise arandığı öğ- renildi. VEFAT Baromuzun 6585 sicil sayısında kayıtlı AVUKAT ÇELİK YALAZKANvefat etmıştir. Azız meslektaşımızın cena2esi 08.05.2001 Salı günü (bugün), Fenköy Camii'nde kılınacak öğle namazını müteakip Fenköy Mezartığı'na defrıedılecektır. Merhuma Tann'dan rahmet, kederiı aılesine ve meslektaşlanmıza başsağlığı dileriz. ISTANBUL BAROSU BAŞKANUĞI 1lukıye kuçük dıişurüldu ANKARA (Cumhurivet Bü- rosu) - IMF'nin, bundan önceki uygulamalarda olmayan bir şe- kilde, deviet bakanı ve Merkez Bankası Başkanı'nın imzasının bulunduğu niyet mektubuyla yetinmeyerek koalisyon liderle- rinden destek mektubu alması, "Türkiye açısından küçük dü- şürûcû bir uygulama" olarak ni- telendirildı. IMF'nın krizin üze- rinden 2.5 ay geçmesine karşın Türkiye'nin yeni programa iliş- kin niyet mektubu ve parasal desteğı onaylamaması, nisan ayında beklenen bu onayın, is- tenen yasalann çıkanlmaması nedeniyle sûrekli ertelenmesi de "Türkrye'nin içine düşürüktüğü açmazı'' ortaya koyuyor. Türki- ye, IMF'den destek alabilmek için, istenilen yasal düzenleme- leri hızla TBMM'den çıkarma- ya çahşıyor. Ancak bunun kar- şıhğında 2001 yılında IMF ve Dünya Bankası'ndan sağlana- cak olan 14.3 milyar dolarlık destek, yalnızca fon bankalan- nın bahklannı bile karşılamıyor. Bu da iç kaynaklar çerçevesin- de yeni vergi arüşlannı günde- me getiriyor. Dünya Bankası Başkanı Ja- mes \V9İfeasohn'un "başlangıç olarak Tfiridye'ye göndenfflde- rini" söyledikleri Derviş'in im- zasını IMF yeterli görmedi. Derviş'le birlikte niyet mektu- buna Merkez Bankası Başka- nı'nın da imza atryor ohnasına karşın IMF, Başbakan ve yar- dımcılarından programa deste- ğe ilişkin aynca mektup aldı. Bu durum, IMF'nin Dünya Banka- sı Başkan Yardımcılığı'ndan Türkiye'de deviet bakanlığına atanan Derviş'i hükümeti tem- sil etmede yeterli görmediği yo- rumlanna da neden oldu. Hükü- metin dışandan atadığı bakana desteği olup olmadığı yönünde, Derviş'in atanmasından beri uluslararası çevreler tarafindan yapılan sorgulamalara da böyle- ce son nokta konuldu. Türkiye açısından küçük düşürücü ola- rak nitelendirüen bu uygulama- nuı dışında 15 günde 15 yasa tarüşmalan da IMF'nin, Türki- ye'nin iç işlerine kanştığı eleş- tirilerinin dünya basınında yer almasına neden oldu. IMF, nisan ayında görüşûlme- si beklenen niyet mektubunu, önce nisan ayı sonuna, ardından 5 Mayıs'a, sonra 8 Mayıs'a er- teledi. IMF'nin koşul olarak is- tediği 15 yasadan, "şeker,doğal- gyzpıyasaa, kamıı hankalarmın görev zararianna ilişkin olarak Bütçe Yasası'nda değişiklik, Merkez Bankası, kamulaştır- ma" TBMM'den alelacele geçi- rilirken Telekom ve Bankalar Yasası'ndaki uzlaşmazlık nede- niyle niyet mektubunun görü- şülme tarihi bu kez de 15 Ma- yıs'a ertelendi. Bu durum ise IMF'nin, istediklerini yapma konusunda Türkiye'ye güven- mediği, bu nedenle daha prog- ram başlamadan bunlann ger- çekleştirümesini sağlamaya ça- lıştığı biçiminde yorumlanıyor. Kdhler'den yeni destek IMF Başkanı Horst Köhler, Türkiye'nin yeni ekonomik programına verdiği desteği yi- neleyerek "Tûrkiye'ııin bu fir- tmayı atiatacagına emlnim" de- di. Köhler, Washington'da Amerika kıtası ülkelerinin ka- tıldıgı "Kûreıeneşen dûnyada iftiknr ve refahın flerletilmesi" başlıklı toplantıda, dünya eko- nomilerini değerlendirirken benzer durumdaki Türkiye ve Arjantin'e birlikte değindi. Köhler, "Türkiye veArjantin'in bu firtmayı da atiatacağma emi- nim. tki ülke de sorunlarmın çö- zümü yönünde önlemlere gûçlü bir şekOde sahip çıkö ve iki ûDce depryasa yöntemİerinibenimse- <fi" dedi. Bu arada, IMF sözcüsü Davkl Hawley, IMF îcra Direktörleri Kurulu'nun, Türkiye'nin eko- nomik programını ve fınans pa- ketini 15 Mayıs Salı günü ele al- masının beklendiğini söyledi. Türkiye'nin yeni niyet mektu- bunun kendilerine ulaştığını doğrulayan Hawley, "Şu anda bu niyet mektubu 24 icra direk- törünedağrtılıvor. İcra Direktör- leri Kurulu'nun 15 Mayıs'ta Türkiye'nin programını tarüş- masmı beküyoruz'" dedi. Kıdem Tazminatı Fonu'na tepki Bakanlık, geri adım atmamakta kararlı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)- Çahşanlann kıdem tazminatlannın sadece emek- lilik ve ölüm durumunda alı- nabilmesini öngören Kıdem Tazminatı Fonu Yasa Tasla- ğı'na tepkiler sürüyor. Çalış- ma ve Sosyal Güvenlik Baka- nı Yaşar Okuyan'ın, çalışa- nın da işverenin de yaranna olacağını savunduğu taslakla ilgili olarak DÎSK Genel Baş- kanı SüJevTnanÇekbi, tt Bunu kabul etmemiz mümkün de- ğil dedi. Türk-lş Genel Baş- kanı Bayram Meral de "Kı- dem tazminabyla (çnamak, benzin bkkmuoHn özeriae ateşfe gitmektir" diye konuş- tu. Yasa taslağı, çalışanlann kıdem tazminatlannın yaşlt- hk, emeklilik, malulluk ayh- ğı bağlanması ya da toptan ödeme amacıyla hizmet akit- lerinin feshedibnesi duru- munda ödenmesini öngörü- yor. Buna göre çalışanlar, emekli ohnalan veya kendi istekleriyle sosyal güvenlik kunımlanndan aynlmalan durumunda kıdem tazminatı almaya hak kazanacaklar. Çalışanlann ölmeleri duru- munda da yasal mirasçılanna ödeme yapüacak. Taslağa gö- re, çauşanlar, fon yürürlüğe girinceye kadar olan çalışma- lannın karşıhğı olan kıdem tazminatuu eski sistem üze- rinden alabilecekler. Cumhurbaskanı Sezer îşçi sağlığı sorunu eğitimle aşılacak ANKARA (AA) - Cum- hurbaskanı Aiunet Necdet Sezer, AB'ye tam üyeük sü- recinde bulunan Türki- ye'nin, ekonomik verimlili- ğin ve etkinliğin artttnlma- sında ön koşul olan îşçi sağ- üğının korunması ve iş gü- venliğinin sağlanması konu- sunda gerekli kararlıîığa sa- hip oldugunu belirtti. îşçi Sağlığı ve İş Güvenü- ği Haftası dolayısıyla bir mesaj yayımlayan Sezer, iş- çi sağlığı hizmetlerinin çağ- daş ölçütlerde verilebilmesi konusunda deviet, işçi ve iş- verenlere büyük görevler düştügünü belirterek "Bu n vazgeçflmez bir önem ka- zanmaktadır.'* Başbakan BülentEcevit de M tşçiierm daha sağhkL bir çaîşma ortamma kavuştu- ruimalan ve iş güveofiğİBe yöneök onkmlerin nhnmaa, ekonomik wrimKliğin ve et- kinliğin arttmlması bakt- mmdan zorunhıdur" dedi. Çalışma ve Sosyal Gü- venlik Bakanı Yaşar Oku- yan da "GüvenK çabşmanın sa^anmaa,çabşaîalarm sör- dürükbflir bir refeh seviye»- neulaşabilmeleriiçûıülkete- rmcözmekzorundaoldukia- nsonmlarmbaımdaişçisağ- fağtve^ven^gelmektedir" dedi Iş güvencesi taslağı hazırANKARA (Cumhurhet Bü- rosu)-Bilim adamlanndan olu- şan bir komisyonun çalışmala- n sonucu ortaya çıkan İş Gü- vencesi Yasa Taslağı, işverenle- rin, işçi çıkarmada geçerli bir nedene dayanmasım öngörü- yor. Ancak, geçerli sebepleri yoruma açık bırakan taslakta, işverenlerin "işçinin yeterliB- ğinden veya davranışlarmdan ya da işletınenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan nedenlerle" işçi çıkarabileceği ifadesi yer alıyor. Sendücalı olduğu gerekçesiy- le işçinin iş akdinin feshedile- meyeceği belirtilen taslakta, iş- verene, "işçinin yapmakla ödevü bulunduğu görcvİeri ken- disine haürlatıküğı halde yap- maması, işverenin güvenini kö- tüye kuUanması'' gibi nedenler- le işten çıkarma hakkı tanıyan Iş Yasası'nın 17. Maddesi'nin korunması da dikkat çekici bu- lundu. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan ile işçi ve işveren sendikalanna da ile- tilen taslak, emekçilerin sendi- kalı olduğu gerekçesiyle işten çıkartılmalanna son vermeyi amaçlıyor. Hamilelik, ırk, renk, cinsiyet, mevzuattan veya söz- leşmeden kaynaklanan hakla- nnı takip etmek için idari veya adli makamlara başvurduğu ge- rekçeleriyle işçinin işten çıka- nlamayacağı belirtilen taslakta, iş akdinin feshedilmesinin hak- lı gerekçelere dayanması öngö- rülüyor. Ancak, taslakta bu haklı gerekçeler net bir çerçe- ve içinde verilmeyerek yoruma açık bu^kıhyor. Taslaktaki dü- zenlemeler şöyle: # İşveren "işçinin yetertui- ğinden veya davranışlanndan ya da işktinenin, işverennı veya işyerinin gereklerinden kaynak- lanan geçerli nedenlerle'' işçi çı- karabilecek. # İşveren bakımından bek- lenmeyecek haller dışında hak- kındakı iddialara karşı savun- ması alınmadan bir işçinin hiz- met akdi feshedilemecek. • İşçinin, işveren ya da aile- sinden birinin şeref ve namusu- na dokunacak sözler sarfetme- si veya davranışlarda bulunma- sı; işyerindeki dığer ışçılere sa- taşması; yapmakla yükümlü ol- duğu görevleri kendisine hâtır- latıldığı halde yapmaması du- rumlannda işveren tarafindan iş akdi feshedebılecek. KÜLTÜR • SANAT ItTMSU IhNFSTtVUl ErvlKeskm (O 212) 293 «9 7* HUUITMUJM»; ENİYİFİLM ENİYİERKBCOYUNCU/EROIKESKİN ffl İYİ GORÜffllİ YÖNEIMENİ/JÜRİÖZE ÖODLD hetkeskendl % lotuıratA M7MI5 nH-»»H»I71S-lt» mmt» I145-H1J-H45-1» 1MI« İMMU 11 »l< SUMtt MN-14|B-Hl>-1t4S>11« SB4İH 1l«-1IIB-151M<lU1]t İUSM U*111MI»17»!f4t-ZlSI 54*HH UI^U4S-lt1S-ll4S-n 15 w n u ıı»i4oe-ı, İHMU il»M*i; H43-l41S-M4B-ltlU14S OBHMIHIİM» 1115-14 »»«IflUilS ınvM»ı*4m»ni5 U15-MB-U4S-HIM1IS M»14»lttS-1T»t1ll 2513240 1200-1415-li 30-1145-2100 S U 2 İ U II00-1330-UOO-ll30-2100 441211» 1115-1345-1115-1145-2115 mOYMOADVMY 34(1411 PEMDltoscAit m m i İZMİRUHİM 1100-1330-1(00-1)00-2115 1115-1330-1600-1130-2130 1215-1430-16 45-1900-2115 İlanlarımz İçin (0212) 293 89 78 perareklam@perareklam.com.tr perareklam@superonline.com www.perareklam.com.tr www.sinemafilm.com G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada dlr. O kuruma, yani bankaya aittir. Bu bilinen doğrularta giriş yapmamızın nedeni; ne yazık ki bunca yıldır bankacılık sisteminin rayına otur- tulamamışolması... Konuya dört pencereden bakalım: Hükümet, Kemal Derviş, bankacılar, toplum... Hükümetlerimizin bankacılık konusunda başanlı bir sınav verdikleri söylenemez. Son 16 yılda tam 14 kez yasa değişikliği yapılmış. Bizde yasalar portatif- tir. önce genel ölçekli çıkar, sonra orasından bura- sından mıncıklanır. Değişiklik istemi 3-5 maddenin ötesindeyse yeni bir yasa yapılır. Sonra da "Hüküme- timiz bir yılda şu kadar yasa çıkardı" diye övünülür. Bunun başlıca nedeni, hükümetlerin, Bankacılık Yasası degil, bankacılar yasası çıkaımış olması. Bu donem olumlu bulunan adım, sonraki dönemin ban- kacılannca onaylanmıyor ya da iklim degişiyor, be- men yeni yasa... Kemal Derviş'in olmazsa olmaziar arasında saydı- ğı yeni Bankacılık Yasası da dün Bakanlar Kurulu'nda görüşüldü. 16 yıldaki 15. değişiklikte de taraftann be- ğendiği-begenmediği bölümlervar. Derviş, Istanbul'a gitti, Bankalar Biıiiği ile gönüştü. Biriik sorumlulan, 18 maddelik yasanın 10'una karşılar. Yasadan bu mad- deleri çıkannca geriye değişiklik diye bir şey kalmı- yor. Bakanlar da hafta sonu seçim bölgelerine gittiler. "Nerede hortumlanan bankalann paratan" sorusuy- la karşılaştılar. Bankalar Biıiiği, batan bankanın tüm sorumluluğunun banka sahibine ve yönetim kurulu- na yüktenmesi halinde bundan böyle bankalara yö- netici bulunamayacağı görüşünde. "Bu yasa çıkar- sa" diyorlar, "ekonomik sıkıntı nedeniyle zor durvma dûşen banka sahibiyle, bankasını hortumlayan aynı konuma düşer". Bu yaklaşımın haklılık payı olabilir, ancak bugünkü durumun da savunulacak yanı yok: Banka batar, banka sahibi batmaz! Bakanlar Kurulu, orta yol bulunması için deviet ba- kanlan Yüksel Yalova, Recep Önal ve Faruk Bal'ı görevlendirdi. Üç bakan, çalışmalannı akşam saat- lerinde tamamladı. Tasan Meclis'e gitti. Ama o yoi bu yol derken, dileriz yolsuzlukla karşılaşılmaz! Kemal Derviş'in bankacılara şunu söylediği konu- şuluyor "Yasa şimdi çıksın, sesinizi çıkarmayın, acelemiz var. Sonra duruma yeniden bakanz!" Bu kulis bilgisi doğruysa, Derviş'i de kendimize benzettik demektir! Gûnde 7 milyon dolar zarar Konunun dördüncü tarafı olarak topluma gelince... Yoğun bir tepki var. Halk şunu söylüyor: - Kardeşim, bu banka sahipleri cezaevinde yatıyor. Yatsın, cezasını çeksin; ama bizim paralar nerede?.. "Arkadaş ben şahsen, önceliğin hortumlanan pa- ralann bulunmasına verilmesini istiyorum..." - Ben artık alışverişte fış falan almıyorum. KDV ka- dar indirim istiyorum. Nasılsa vereceğim vergi hor- tumculara gıdecek... "Bir pişmanlık yasası çıkanlsın, bundan banka sa- hipleri de yararlansın. Ama 'Tamam, borcumu öde- yeceğim' diyen, hemen dışan çıkmasın. Paralar tah- sil edilsin, ondan sonra gerekli ceza indirimi yapıl- sın..." Bunlar değişik ortamlarda yurttaşlann bize ulaştır- dığı tepkiler. Konu bankacılık olunca bir durumun daha altını çi- zelim... Fona devredılen 13 banka adım adım birleş- tirilerek tasfîye ediliyor. Bu bankalann bir günlük za- ran 7 milyon dolar. Kamuoyuna açıklanan tasarruf önlemlerinin tümü- nü topiasanız günde 7 milyon dolan bulmaz. Bu rakam, bankacılık sisteminin bir an önce rayı- na oturtulmasının zorunluluğunu bir kez daha ortaya koyuyor. ankcumdttnetnet.tr Kâğıda yine zam Haber Merkezi - Tür- kiye Selüloz ve Kâğıt Fabrikalan (SEKA) AŞ, gazete kâğıdı ile bazı kâ- ğıt ve karton çeşitlennın fiyatlanna yüzde 10 ile yüzde 20.1 oranında zam yapt. SEKA Genel Müdür- lüğü'nce kâğıt ürünleri ana girdilerinde yaşanan artışlan dikkate alarak kâğıt ve karton çeşitleri- nin fıyatlan yeniden dü- zenlendi. Buna göre, Ba- lıkesir ve Aksu Müesse- seleri'nde üretilen gaze- te kâğıdına yüzde 18.1 oranında zam yapıldı. Balıkesir Müessese- si'nde üretilen ve KDV hariç tonu 492 milyon li- ra olan gazete kâğıdının fiyatı 581 milyon liraya, Aksu Müessesesi'nde üretilen ve KDV hariç to- nu 474 milyon lira olan gazete kâğıdının fiyatı da 560 miryon liraya çıkanl- dı. Yılın 3. zammı bu- günden geçerli olacak. Çimento fiyatlanna da yüzde 11 oranında zam yapıldı. Torbalanmış çi- mentonun fabrika teslim ton fıyaü (KDV hariç) 36 milyon liradan 40 milyon liraya çıktı. Dökme çimentonun tonu ise 36 milyon lira- dan 39 milyon 500 bin li- raya yükseldi. 2 milyon 300 bin liradan satılan 50 kilo ağırlığındakı torba çimentonun ise yapılan son zamdan sonra pera- kende fiyatı 2 milyon 600 bin liraya çıkn. Antontna {Turizm İSTANBUL KÜLTÜR GEZİLERİ MAYIS AYI TURLARINDA "BtR TURA KATILANA, BİR VİIRÜYÜŞ TURL BİZDEN" 12MAYBCUM.«T£Sİ:K.4RİYl'DtNZE^HEKE,Dr FÎRİDUNÖZGÜMÜŞ. ELMOMU.NÇERC). 21 MAYIS tMMk SlLhTÜ. HYTKÖV VtZE. M. ÖSAN TTTVAV 2İ MAYK aiMAHTESİ: SOKAK SOKAK BEYOĞLl. SMDET ÖZEV (•) 27 MAYB rAZAK BOĞAZİÇİ VE V A U U K 1 (TEKNE TlRLl Dr. ELVtON BANÇER, 15-22 HAZİRA.N: GÜNEYDOCl ANADOUJ, ATİLLA TBNA. Rezervasyon: (0 212) » 2 M 74-75 BİLGİNİZE 2 yaşında sanşın, yakışıklı PAŞA gibi bir kedi sahibi olmak isteyenlerin dikkatine. 0 212 513 84 60-61 0 212 512 05 05 - (552 - 555)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle