Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2025
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3NİSAN2001 SALI CUMHURtYET SAYFA
EKONOMI / ekonomi@cumhuriyet.com.tr 13
lim TÜPkiye'ye
• MOSKOVA (AA)-
Dünya Bankası'nın,
Avrupa ve Orta Asya'dan
sorurnlu Başkan
Yardımcısı Johannes
Linn, Türkiye'ye
gidecek. Dünya Bankası
Moskova Ofisi'nden
edinilen bilgiye göre
Linn, 4 Nisan tarihinde
Moskova'dan Türkiye'ye
hareket edecek. Linn
Moskova'ya bir önceki
gün geldi.
Alman firmadan
Ege'ye yaümm
• İZMtR (AA) - Alman
inşaat malzemesi
üreticisi ME
Fasersysteme fîrması,
Ege Bölgesi Sanayi
Odası Yönetim Kurulu
Üyesi Tamer Taşkın ile
ortaklık yaparak
lzmir'de bir fabrika
kurmaya hazırlanıyor.
Vatanöaş
'ekonomisr oldu
• KONYA(AA)-
Ekonomide yaşanan son
gelişmeler, herkesi
"ekonomist" yaptı.
Evde, işyerinde, hatta
cadde ve sokaklarda
dahi ekonomiye ilişkin
karmaşık deyimler
telaffuz edilirken risk
analizleri yapılıyor.
Bilgisine başvurulan oda
başkanı, bakkal, esnaf
ve vatandaşlar, ekonomi
hariç, diğer sorunlann
tamamını
ertelediklerini
belırtirken "Mali
göstergeleri yakından
izlemeye mecburuz."
dediler.
İki milyar dolar ticaret hacmimiz olan Yunanistan'daki Ticaret Müşavirliği 6 aydır boş
Fırsat ilgtsizlikteıı kaçıyorMURATtLEM
ATİNA- Türkiye ile Yunanistan ara-
smda Marmara depremi sonrasında
başlayan iyi ilişkiler, karşıhklı ticaret
hacmine de yansırken, önemli ekono-
mik firsatlar da ihmalkârlık yüzünden
kaçıyor.
Bu çerçevede Türkiye'nin Atina Bü-
yükelçiliği Ticaret Müşavirliği'ne yak-
laşık alh aydan bu yana atama yapılmı-
yor. Bilinmeyen sebeplerden dolayı ata-
şe ve müşavir atanmayan Atina Büro-
sunun iç hacmi tamamen sıfirlanmış
durumda.
Türk ve Yunanlı işadamlannın karşı-
lıklı bağlantı yapabilmek için başvur-
duklan Ticaret Müşavtrliği'nde sadece
• Yoğun çabalar sonucu önemli bir ticari potansiyel vaateden
Yunanistan'la iş yapmak isteyenler muhatap bulamıyorlar.
• Töric ve Yunanlı işadamlannın karşılıklı bağlantı yapabilmek
için başvurduklan Ticaret Müşavirliği'nde sadece sekreter görev
yapıyor.
sekreter görev yapıyor.
Geçen yıllarda iki ülke arasındaki ti-
caret hacmi altı yüz milyon dolar dü-
zeyinde bulunurken, ekonomi bürok-
ratlannın Atina'da yaptıklan çalışma-
lar sonucu bu rakam ithalat - ihracat
olarak bir milyar dolara, taşımacıhkta-
ki navlunlar da bir milyar dolara ulaşa-
rak toplam iki milyar dolarlık bir hac-
me ulaştı.
Söz konusu ticaret hacmini arttıracak
iki ülke işadamlan aylardan bu yana
Türkiye'nin Ticaret Müşavirliği'nde te-
mas kuracak bürokrat bulamıyorlar.
İşadamlan onlarca telefon ve faks çek-
melerine rağmen muhatap bulamama-
lanna büyük tepki gösteriyorlar.
Türkiye ile Yunanistan arasındaki ti-
caret hacmi 20OO'de ikiye katlanırken,
bu rakam turizm alanında üç katına çık-
mıştı.
Atamalan yapacak olan Dış Ticaret
Müsteşan Kürşat Tüzmen'ın konudan
haberi olmasına karşın, Yunanistan gi-
bi Türkiye'ye yakın ve ticari fonksiyon-
lan sağlıkh yürüyen ülkeye neden ata-
ma yapılmadığı bilinmiyor.
Geçen yıl temmuz ayı içinde Türki-
ye'nin Atina Büyükelçüigi Ticaret Ata-
şesi, ardından ekim ayı ortalannda tica-
ret müşaviri görevleri sona erdikleri için
Atina'dan aynlmışlardı. Bürokratlan-
nıızın olduğu değerde artan ticari bağ-
lantılannı, yaklaşık altı aydan bu yana
işadamlan kendi girişimleri ile sürdür-
meye çalışıyor.
Bu konuda geçen günlerde kurulan
Yunan - Türk Ticaret Odası ise taleple-
ri kısıtlı olarak karşıhyor.
AYINDIR HOLDİNG:
Krizi olanaklanmızla
aşmaya çalışıyoruz
Ekonomi Servisi -
Bayındır Holding,
Vakıfbank vasıtası ile
Romanya'daki
bankasına gönderdiğı
paranın iddia edildiği
gibi 150 milyon dolar
değil, 35 milyon dolar
olduğunu bildirdi.
Bayındır Holding, 31
Mart Cumartesi günü
bazı gazetelerde
"Bayındır Gnıbu'nun
Romanya'daki
bankasına likit
sağlamak amacıyla
Yakıibank'ın gruba ait
bazı mallan 150 milyon
dolara satm alarak
Romanya'ya transfer
ettiğj ve bunun Devlet
Denetkme Kurulu
taranndan inceiemeye
ahndığı
n
na ilişkin
haberlerle ilgili olarak
yazılı bir açıklama
yaptı.
Bayındır Holding,
Romanya'daki bankası
Banca Turco
Romana'da ortaya
çıkan krizi kendi
kaynaklan ile çözmeye
çahştıklan, değeri
üzerinde veya baskı ile
satış yaparak hiçbir
kişi ve kuruluşu
mağdur etmedikleri
açıklamasında
bulunarak şöyle
denildi: "Bayındır
Holding, sorunu kendi
kaynaklan ile çözmeye
çalışmış, değerinin
üzerinde veya baskı ile
saüş yaparak hiçbir
kişi ve kuruluşu
mağdur etmemiştir. Bu
saüşlardan elde edilen
paralardan
Romanya'ya sağlanan
toplam kaynak 120
milyon dolardır. Bunun
iddia edildiği gibi 150
milyon dolar değil,
sadece 35 milyon dolan
Vakıilar Bankası ile
gönderilnuştir." ı
Swissair zarar açıkladı
Ekonomi Servisi - İsviçre havayollan şirketi Swissair
geçen yıl 1.7 milyar dolar zarar ettiğini acıkladı.
Swissair daha önce de Türk Hava YoDan'na talip
olduğunu befirtmiş, ancak daha sonra Svvissair'in
Başkanı PhiKppe Bruggjser'in istifa etmesi
sonucunda, şirketin büyüme stratejisinden
vazgeçfldiği belirtilmişti. Swissairin 1.7 müyar
dolarhk zanuı nedenrvleyapdan açıklamada zarann,
şirketin ortak olduğu BekJka, Fransa ve Alman
hava>olu şirketlerinin yakıt fryatlanndaki arnştan
kaynaklandığı ifade edüdi. Havayolu şirketinin yanhş
genişleme stratejisiyle geten zarannı ancak 5 yılda
düzeitebileceği belirtiklL Swissair'in ortak olduğu
Sabena'dan 325 milyon Euro, Franaz AOM 600
miryon İsviçre Frankı, Air Yiberte ve Air LntoraTdan
da 224 milyon Euro zarar etüği açüdandı.
PHILİ
Philip Morris/Sabancı
DUYURU
ŞİRKETİMİZİN TORBALI SİGARA FABRİKASI'NDA
İMAL EDİLEN ÜRÜNLERİNİN
PERAKENDE SATIŞ FİYATLARI,
2 NİSAN 2001 PAZARTESİ GÜNÜNDEN İTİBAREN
AŞAĞIDAKİ GİBİ BEÜRLENMİŞTİR:
MariboroLightsiOO's
Y f f J I P A K E T F I Y A T i ™ I S K I P A K H F I Y A T
1.250.000 TL
1.250.000 TL
1.150.000 TL
Mariboro Lights Box 1.150.000 TL
Partiament 100's 1250.000 TL
Pariiament Special Box 1250.000 TL
Pariiament üghts Special Box 1250.000TL
ChesterfieldBox 800.000 TL
ChesterfieldUghtsBox 800.000 TL
L&M100's
L&M Lights 100's
L&MBox
L&MUghtsBox
PHILSA Philip Morris Sabancı
Sigara ve Tütüncülük Sanayi ve Ticaret A.Ş.
Özyıldız, görev zararlarıyla ilgili bilgi verdi
Kamubankaları operasyonu
Ekonomi Servisi - Hazine Müsteşar
Yardımcısı Hakan Ozyıkbz, kamu ban-
kalaruun görev zararlannrn, devlet iç
borçlanma senedi ihracı veya nakden
ödeme yoluyla tasfıye edileceğini bil-
dirdi. 2001 yıh iç borçlanma stratejileri
konusunda degerlendırme- _ _ _ _ _
lerde bulunan Özyıldız, ka-
mu bankalanna görev za-
rarlanna karşılık olarak 1
yıl vadeli 3 ayda bir kupon
ödemeli değişken faizde
senetlerin ihraç edileceğini
bildirdi.
Özyıldız, görev zararlan
için daha önce ihraç edil-
miş bulunan yaklaşık 10
Hazine Müsteşar
Yardımcısı, kamu
bankalannın görev
zararlanmn senet
ihracı ve nakden
ödeme yoluyla
tasfîye edileceğini
söyledi.
katrilyon lira tutanndaki senetlerin de
değişken faizli senetlerle değiştirileceği-
ni açıkladı.
Özyıldız, kamu bankalan operasyonu
yapılmadığı takdirde, Hazine iç borç sto-
ku, senede bağlanmamış görev zararla-
n ve Fon'daki bankaların zararlannın yıl
sonu itibanyla Gayri Safi Milli Hası-
la'nın (GSMH) yüzde 74'ü olarak ger-
çekleşeceğinin tahmin edildiği bildirdi.
Değişken faizli senetlerin ikinci el piya-
salarda kesin alım satıma konu olmama-
sınm planlandığını belirten özyıldız,
_ _ _ _ » . "Hazine, bütçe finansma-
nmın gerektirdiği miktann
üzerinde borçlanarak söz
konusu senetlerin kupon
ödemelerini gerçeldeştire-
cek. Ve,veya senetferi erken
itfa edecektir. Bankalann
mali durumlaruun iyfleşti-
ribnesineyönelik olarak ab-
nacakönlemler sonrasında
Hazine'nin iç borçlanma
ihtiyacında aroş görükcek, ancak kamu
sektörünûnpiyasalardan kullandığı top-
lam kaynak, azahna eğüimine girecektir.
Kamu bankalannın gecelik borçlandık-
lan gözönünde nhmhğınrin, kamu sektö-
rünûn borçlanma maüyetkri azalacak,
vadeler uzayacaknr" açıklamasını yaptı.
Bakan Yalova'dan yabancı sermayeye çağrı
'TürkiyeMeki değişîmi
yalmzca izlemeyin'
850.000 TL 750.000 TL
850.000 TL 750.000 TL
800.000 TL 700.000TL
800.000 TL 700.000TL
LONDRA (AA) - Özelleştirmeden
sorumlu Devlet Bakanı YükselYalova,
Türkiye'nin özelleştirme uygulamala-
rnıı yaparken kabuk değiştirdiğini ve
değişim yaşadığını belirterek yabancı
sermayeye de "bunu izlemek yerine,
süreceaktif olarak kaühn" çağnsrnda
bulundu.
Investmentbank AG tarafindan dü-
zenlenen "Türkiye'' konu-
lu konferansa katılarak bir
konuşma yapan Yüksel Ya-
lova, dünyadaki ekonomik
gelişmelerle Türkiye'deki
özelleştirme çahşmalan
konusunda Londra'daki iş,
bankacılık ve finans çevre-
lerine bilgi verdi.
Soğuk savaş döneminin
katı ve devletçi politikaları-
nın yerini daha yumuşak ev-
rensel ve bütünleyici de-
mokrasiye bıraktığım belirten Yalova,
dünya ekonomisindeki küreselleşme-
nin farklı ticari bloklann oluşmasına
yol açtığını ileri sürdü.
Bu süreç içinde, özelleştirmenin top-
lumlann ihtıyaçlannın daha ıyi karşı-
Yüksel Yatova
lanabihnesi ve devletin yeniden yapı-
landınlması gibi önemli bir işlev üst-
lendiğini de anlatan Yalova, dünyada-
ki iktisadi bütünleşme eğilimine de
dikkati çekti.
iktisadi ve sosyal sınırlann giderek
ortadan kalktığını kaydeden Yalova,
"Bu durum, ülkeler arası karşıbkh
menfaarJara dayanan dayanışma ve ba-
ğımhlığı giderek artormış ve
hiçbir toplumun ekonomik
olarak kendini dış dünya-
dan, uluslararası pazaıiar-
dan soyuüayarak genşmesi-
nin mümkün olamayacağı
sonucunu doğurmuştur"
dedi.
Başan şansrnın, kültürel ve
sosyal alanlar da dahil ol-
mak üzere her alanda dışa
açık ve rekabet edebilecek
güçte bir toplum haline gel-
mekte yattığını belirten Devlet Baka-
m Yüksel Yalova, 21. yüzyılın küresel
ekonomisinde yer ahnak isteyen dev-
letlerin, ticaret ve ekonomideki varlık-
lannı mutlaka sona erdirmeleri gerek-
tiğı görüşünü savundu.
tŞÇİMN EVBENİNDEN
ŞÜKRAN SONER
Örgütsüz Ölke
Önceleri "bireysel örneklerdir" diyerek etkilen-
memeye çalıştım. Giderek karşılaşma sıklığı artıyor.
Şoförlerle artık ikili konuşmamaya özen gösteriyo-
rum. Arna kamu araçlannı çok fazla kullanan biri
olarak bireysel patlamalara tanıklık etmekten de kur-
tulamıyorum. Insanlar kriz ve siyaset, günlük olup
bitenlerden konuşmaya başladılar mı, ses tonlan
çokçabukyükseliyor, öfke patlayıveriyor. Sonrasın-
da "fpeasacaksın, hepsinisallandıracaksın.."türün-
den söylemler geliyor.
örgütlü olmadığı için bireysel odaklı, ama giderek
toplumsal nitelik kazanan öfkenin odağında siyasi-
ler, özellikle de vurguncular var.
Sorunlanna çözüm üretemeyen, çıkış yolu bula-
mayan bireylerin öfkesi giderek daha ürkütücü şid-
det eğilimleri gösteriyor. Bilinçsiz öfke, trafik terö-
ründen, incir çekirdeğini doldurmayacak konular
için kaba güce dayalı kavgaya, hele de umutsuzlu-
ğun odaklandığı konularda, adliye koridorlannda ör-
neğin, adaleti kendi gücü ile yerine getirmeye kal-
kışmaya yöneliyor.
Yeni zamlarla, vergilerle karşı karşıya kalan işçi,
esnaf, tüccar, doktor, hele de alacağı batmış, işten
atılmış, geliri ile yaşamını denkleştiremeyen vatan-
daş küfrü basıyor. Meslek örgütü anketine verilen
cevaplardan öğreniyoruz kı, iş dünyasında sıkışan
çoğunluk borcunu ödemiyor. İşten atmalarda ö[çu-
süzlüğün, vicdansızlığın boyutlan karşısında ışvefen
örgütleri uyanlar, çağnlar yapmak zorunda kalıyor-
lar.
Doğrusu 12 Eylül öncesi ortamında bile umutsuz-
luk, bireysel öfke, siyasilerin gözden düşmesi bu
yoğunlukta yaşanmıyordu. Belki sokaklarda terör
baglantılı ölenlerin sayısı çok daha yüksekti. Ama
galiba siyasi, hele de sendikal, demokratik örgütlü-
lük göreceli de olsa daha saygın, anlamlı ölçekler-
deydi. 12 Eylül'ün yasaklı düzeninin, küresel saldın
ile buluşmasının sonuçlan: Siyasi partiler, sendika-
lar, demokratik örgütlenmelerdekı sayısal üye kay-
bı, çok daha önemlisi etik degerler üzerindekı tah-
ribatı, değerier erozyonu bu boyutlara varmamıştı.
Bugünün artı hanesine yazılabilecek tek olgu, 12
Eylül darbesine gönüllü, terör ortamının da tırmanı-
şında rol oynamış kadrolann ortalıkta pek görünme-
yişi. 28 Şubat süreci ile 12 Eytül'ü ayıran bu temel
eğilim, askerlerin iktidar sorumluluğunu üstlenme-
me niyeti. Bu, darbe tehdidini, korkusunu uzaklaş-
tırsada, seçimleri, iktidar değişikliğini umutyapma-
ya yetmiyor. Ecevit hükümeti altematifsiz kaldığın-
da, Ecevit hükümetinin iktidar uygulamalanndan ca-
nı yanan kitlelerin sığınacaklan siyasi partiler, sen-
dikal, demokratik örgütlenmeler ortalıkta görünme-
diğinde, yönlenemeyen öfke, umutsuzluk, ufuksuz-
lukla besleniyor.
Seçim anketleri parlamento içindeki bütün parti-
ler için oy oranlannın baraj altına düştüğü sonuçla-
nnı verirken parlamento dışında kalmış, umut olabi-
lecek solun bu hali bir rastlantı olabilir mi? CHP'nin
ihraçlar, tasfıyecilik ile başlayan, istifalarla ivme ka-
zanan dağılması, ÖDP'nin içten içe kaynaması so-
rumlulannı daha da sorumlu kılan bir sorumsuzluk,
aymazlık değil mi?
Şu işe bakın ki, bugüne kadar "ey/em"den uzak-
lıklan, üyelerinden kopukluklan ile ün yapmış esnaf
dernekleri, yerel ölçekte yaptıklan miting deneme-
lerinde kitleleri toplayabiliyoriar. Eylem gündemi bi-
raz daha genişletilip, esnaf sorunlannı aşıp "yoksul-
luk ve yolsuzlukla mücadele" gibi bir boyut kazan-
dığında, hele de yapıldığı yörenin demokratik örgüt-
lenmelerinin katılımı ile gerçekleştirildiğinde, kalaba-
lıklar hemen birkaç katına çıkıveriyor.
Sendikalar ve demokratik kitle örgütleri ile parla-
mento dışındaki sol partilerin katılımı ile zaman za-
man gerçekleşen "Emek Platformu" çahşmalan he-
nüz hazırlık, ısınma aşamasında iken, kendiliğinden
katilım birden katlanıveriyor. "Kendiliğinden" kavra-
mının altını çizmekte yarar var. Şu sıralarda genel
olarak örgütlülüklerde gönüllülük, moral değerier
pek işlemiyor. Sanki bir cadının negatif sihri örgüt-
lenmeleri içten içe çürütmüş, işlevsiz, moralsiz kıl-
mış bulunuyor. Bu nedenle de "şu şu sendikalar, şu
şu örgütlerin katılımı ile" diye ilan edilen eylem ka-
rarlan genel olarak o örgütlerin üzerinde çahştıklan
etkinlikler anlamına gelmiyor. Katılım olursa kendi-
liğinden oluyor.
Yazının buraya kadarki bölümünden belki de so-
runlann üstesinden eylemlerie ancak çıkılabilirmiş
gibi bir eylem fetişizmi ızlenımı almadığınızı umuyo-
rum. Aslında örgütlenmelerin yol göstericiliği, hak
aramadaki etkinîikleri, işlevleri de olmadığında, ça-
resizlik ve umutsuzlukla uzun süreli sesizliklerin ar-
dından olabilecek patlamalara işaret etmek istiyo-
rum. Demokrasinin kurum ve kurallan ile yaşatıla-
madığı toplumlarda; Arjantin, Kore, hele Endonez-
ya'da, Türkiye'de.. dönem dönem yaşanan, umut-
suz, örgütsüz, kftlesel öfkenin yansımalan patlama-
lann, sorunlan yansıtmanın ötesinde, çözüm getir-
meye de pek yaramadıklan sayısız deneyimle sabit.
Ancak kitlesel öfkenin darmadağın örgütleri aşıp
toplumlan çözüm üretmeye yönelttiklerı deneyimler
de az değil.
Türkiye, bireylerin patlama noktasına geldiği, ör-
gütlerin darmadağın olup rotalarını kaybettikleri bir
süreci yaşıyor. Gelişmenin ne yönde olacağı ise he-
nüz kestirilemiyor.
sukransoner@ yahoo.com
YUZDE 13-15 ORANLARINDA
Sigaraya yine
zam geldi
Ekonomi Servisi -
Marlboro, Pariiament,
Chesterfield ve L&M
sigaralanna dünden
geçerli olmak üzere
yüzde 13.34 ile yüzde
15 arasında değişen
oranlarda zam yapıldı.
Philip Morris Sa-
bancı Sanayi ve
Ticaret AŞ'nin üret-
tiği sigaralardan en
yüksek artışı, yüzde
15 ile Marlboro Box
gördü.
Marlboro Box ve
Marlboro Lights
Box'ın fiyatı 1 milyon
liradan 1 milyon 150
bin liraya çıkarken
Marlboro 100's ve
Pariiament 100's 1 mi-
lyon 250 bin lira,
Chesterfield ve L&M
Box'ın fiyatı 800 bin
lira olarak belirlendi.
Chesterfield Lights'
ın fiyatı yüzde 14.29
oranında artarak 700
bin liradan 800 bin li-
raya çıkarken L&M
Lights 100's da yüzde
13.34 oranında artarak
850 bin liraya ulaştı.
L&M Lights Box
ise yüzde 14.29'luk
artışla 700 bin lirada
800 bin liraya çıktı.