25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
S MART 2001 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA T l J R kurtur@cumhuriyetcom.tr 15 RLLECRO EVİN tLYASOĞLU ÜnKi sanatçdar-genç yetenelder HeıxlrKks,Ckrshsv.in üıcazYönünü Geçen hafta Istanbul'da çok ün- lü sanatçılar kadar yeni parlayan sanatçılan da coşkuyla izledik. Kentimizin değışik yörelerinde- ki, değışik kültör merkezlerinden yükselen mûzikal seslerkeyif ve- riciydi. Iş Sanat geçen hafta yine gûnümûzün çarpıcı adlanndan birisini, Barbara Hendricks'ı ge- tirdi. Operaseverlenn yakından tanıdığı Hendricks, bu kez cazse- verleri daha çok mutlu kıldı. Gershvrin'in şarkılanndan oluşan programı, bir caz konseri biçe- mınde seslendirildi. Amerikalı bestecı George Gershwin, caz ile klasik müzıği ilk evlendiren bes- tecilerden birisıdir. Özellikle "Rhapsody in Btae" adlı piyano- orkestra yapıtı bu tür çalışrnalann ilklenndendir. Ancak kimi yo- rumcu, onun klasik müzik ağırlığını öne çı- kartır, kimı de caz. Iş Sanat'ta dinlediğimiz Gerhswin progTamında ünlü soprano Barba- ra Hendricks, onun caz yönünü ortaya çı- kartnuştı. Sopranoya eşlik eden topluluk da bir caz konseri verir gibiydı. Alan Bateman yönetımindekı Guildhall yayh çalgılan ve GeofrKeezer(piyano),IraColeman(bas)ve Levvis Nach (davul) sololanyla dıkkat çektı- ler. Pıyanıstin yaptığı aranjmanlarla caz n- tımleri öne çıkanlmış, "cazzy" bir ortam el- de edılmiştı. Barbara Hendricks gjbi bir sa- natçıyı bu becensi ıle yakından izlemek de güzeldi. Şu sıralarda Istanbul Operası'nda seslendirilen Porgy ve Bess'üı yorumculan da bu konseri dirüeseler, Gershwin'in kara ırk ıçın yazdığı şarkılann ıçtenlığıne tanık olacaklardı. Akbank Oda Orkestrası'nın konserlerl Akbank Oda Orkestrası aylık konserlenn- den binsını önceki hafta Boğaziçi Üniversi- tesi'nde yineledı. Şef CemMansur'un açık- lamalanyla aydınlattığı "Beraber ve Solo Yayhlar" başhklı konserde Mozart'ın Salz- burg senfomleri ve topluluğun ilk kez çaldı- ğı Rkhard Strauss'un "Metamorfoz"u ile Istanbul Kuvartet'ın sohstlığındeki Elgar'ın "Girisve ABegro"su seslendirildi. Yaylılann uyumlu tınüanyla uçuşan Mozart yorurau ve yenı yapıtlarda topluluğun tutkayla, ıslek- le çalısı güzeldi. Özellikle R. Strauss'ın 23 solo yaylı çalgı içın yazdığı Metamorfoz'un- daki çalgılar; 10 keman, 5 viyola, 5 çello ve 3 kontrbas hem kendi sohstik görevlerini özenle yenne getirdiler, hem de bütün için- dekı bırliktelığı korumaya gayret ettiler. Bir ıki seslendınden sonra daha iyi oturacakbir yapıt kazanmış oldu topluluk. Aynı şekılde pek duyulmarruş bir başka çalışma da El- Akbank Oda Orkestrası Diyarbakır, Gaziantep, Mersin. Adana ve tskenderun'da da konserier verecek. gar'vn yapıtı idi. Yayh çalgılar orkestrasırun ortasında bir kuvartet solist işlevini görüyor- du. Istanbul Kuvartet gibi deneyımlı bırdört- lü, diğer yayhlar arasmda solist olmarun özelliğini sergileyebildi. Değışik yapıtlarse- çip onlara ortak paydalar yaratarak program- lar düzenleyen Akbank Oda Orkestrası, dü- zenli tstanbul konserlennin yanı sıra bu haf- ta da Anadolu turnesi gerçekleştiriyor. Di- yarbakır, Gaziantep, Mersin, Adana ve îs- kenderun'da konserler verecek. Özel orkest- ralanmız bu tumelen gelenek haline getir- dikçe klasik mûziğı daha genış alanlara yay- mamız kolaylaşacak. Ne de olsa bir oda or- kestrasının kendi özel olanaklan ile yolcu- luğu, devletın büyük senfonı orkestralannın turneye çıkmasından çok daha kolaydır. Parlak bir plyanlst Emre Ellvar Piyanist Emre EHvar (1976), geçen hafta Istanbul'da bir dızı seslendın sundu. Önce Is- tanbul Teknik Oruversıtesi Vakfı için Enka Oditoryumu'nda bir resital verdi. Bu resital- de dinleyebıldığım Bach'ın 2. lngıliz Süitı- ni net, abartısız ve canh bir yorumla çaldı. Pazartesi gecesı Boğaziçi Üruversitesi'nde verdiği resitalde Beethoven'ın Appasionata sonatını ve Schubert'ın La Mınör sonahnı ın- cecik aynntılarda bıle zengın ımge gücü kul- lanarak çaldı. Cuma ve cumartesi konserle- rinde iDSO'nun solısti olarak ProkofiyeFin 3. koncectosunu seslendırdi. Kusursuz tek- niği, üstün müzikalitesı ve şef Marek Pija- nwsldyönetimindeki orkestrayla uyumu öv- gûlere değerdi. Konçertonun hırçın ve güç- lü yönünden çok, romantik ve zarif yönünü yumuşak bu" yorumla ortaya çıkardı. ID- SO'nun aynı konserde seslendirdiğı Scri- abin'in ikinci senfonisi, orkestraya yeni da- ğarcık kazandırmak adına önemli olsa da kulağa alımlı geknedi. Bütünlükten ve say- damlıktan yoksundu. Pirinç çalgılann uyum- suzluğuna karşm, başkemancı Ayşe Ozbek- Bgil, flütçü Günay Yeüz, klarnetçi Ayşegül Kirmanoğhı ve bas çellist Hakla Oztürk gi- bı sanatçılann gayreti ile ortaya çıkü. Cenç kemancı Elvan Baran Kemancı Elvan Barao'ı (1977) da geçen hafta Alman piyanist Stefan Ebring (1975) eşliğinde dinledim. Levent Rotary Kulü- bü'nün Menkul Kıymetler Borsası Salo- nu'nda düzenlediği konserin ikinci yansını izleyebildim. Brahms'ın keman konçerto- sunda pıyanistin yumuşak eşlıği ve her iki sanatçmın disiplinli uyumu dikkat çekiyor- du. Teknik zorluklan yenmiş bir kemancı Elvan Baran. Tertemız seslendirişinde eksik kalan, biraz dahatutku. Zamanla tutkuyu ka- zanacak, notalann ardındaki dünyanın tılsı- mına girecek ve yannlann parlak kemancı- lanndan bınsi olacak. Istanbul'da Gönül Gökdoğan'ın yetiştırdiği sanatçı halen eğı- timını Almanya'nın Detmold kentinde sür- dürmekte. Elvan Baran aynca bizlere yete- neklı bir bestecı de tanırtı: Onur Nurcan'ın (1977) "VıotinissinK)'' adlı yapıtını seslendir- di. Genç yorumculann genç bestecilere des- tek olması harika bir işbirliği örneği. Geçen haftanın yoğunluğunda ızleyebildiğim kon- serlerin yanı sıra izleyemedığım etkınlıkler arasında İDOB'un yeni prodüksıyonu olan Yarasa Opereti, Işık Üniversitesi'nde ünlü Makedonyalı tromboncu RibarsJd'nın resi- tali ve ÎTU'nün Maçka'dakı amfısınde Cihat Aşktn yönetimindeki İTÜ Oda Orkestra- sı'nın seslendirdiği, Aydın Kartabd'ın (iki pıyano için) "BüyükadaFantezisi'' ile M.N. Beken'ın "AyşeFantezisi'' vardı. Artık Istan- bul'da müzığin nabzmı tutmak gittikçe zor- laşıyor. Ne mutlu. Sorunlanmız için köklü çözümler bulunmazsa kültür yaşantımız açısından yitim olur MüzjkKongreâ bugiinIzmir'debaşhyor ÖNDER KÜTAHYALI İZ.MİR - Bugün Iz- mir'de, büyükşehir beledı- yesmce düzenlenen "Mû- zik Kongresi" başhyor. Konu, "2000'fi Ydlarda Türkiye'de Mûaak". Katı- hmcılar, "Ne yapdmak, ne yapılmamah" sorusuna yanıt arayan bıldınler su- nacak. Bizde müzik sorunlan- nın ya da genel olarak mü- zik sanatımn ele alındığı kongre, sempozyum, pa- nel ve açık oturum gibi toplantılar, 'ağlama duva- n' gibıdir. Konuşmalar ya- kınma doludur. Son yıllar- da olumlu bir adım olarak çözüm önerileri de ortaya atılmaya başlamıştır; ama bunlar, katılrmcılann uğraştığı alana ya da müzik düşünen kişinin sevdiğı türe göredır ve toplantıdan çözüm çıkmaz. Başka bir olumsuzluk da müzik kal- kınmamız açısından yararlı olan öne- rilenn, çoğu kez uygulanmamasıdır. Cumhunyet tanhinin belkı en tehlı- keli ekonomik bunalrmını yaşıyoruz. Böyle bir dönemde İzmir'de müzik üzerine kongre düzenlenmesi, kimı ay- dınlan güldürebilir. Eğer katıhmcılar, aşağıdaki seçeneklerden birini açık yü- reklilikle savunurlarsa, kongre her tür- lü eleştiriden annacaktır: 1. Müzik, genel kalkınmanm motor gücü olan kültür ve sanat yaşantımız- da önemli bir etmendir ve kalkınmaya hız kazandrnr. 2. Müzik bir eğlence aracıdır; kişirun sıkıntıdan kurtuhnasuıa yardımcı olur ve zaman zaman öne sürüldüğü gibi kalkınmayla uzaktan yakından ilgısı yoktur. Yukandaki seçeneklerden binncisı temel ahnn^a, arapsaçuıa dönmüş bu- lunan müzik sorunlanmız için değerli ŞefVbdimir AltschuOer ve viyolonseki Vladimir Rudin geçen hafta Iz mir Devtet Senfoni Orkestrası'nın konuğuydu. Mayıs Sdantısı ( na bir ödül daha • ANKARA (AA)- NuriBilge Ceylan'ın yönettiği 'Mayıs Sıkınüsı' adlı fılm, 'SilverRosa Camuna' ödülüne değer görüldü. Avrupa Sinema Kulüplen Derneği'nin merkezi Bergamo kentinde düzenlenen, Bergamo Uluslararası Fihn Festivali'nde, seyircilerin oylanyla belirlenen 'Silver Rosa Camuna'da sadece 3 ödül dağıtıhyor. 'Mayıs Sıluntısı' da festivaün önceki gün yapılan kapamş gecesinde, ödüle değer görülen filmlerden biri olarak açıklandı. Nuri Bilge Ceylan, anne babasına da rol verdiği filminde, küçük dertleriyle iç içe, sürprizlere kapalı bir yaşam süren kasaba halkının, çocukluğunu geçirdiği kasabada bir fihn çekmeyi kafasına koyan Muzaffer'in gelişiyle yaşadıklanm anlatıyor. Ceylan'ın filrni bugüne kadar yurtiçi ve. yurtdışında 12 ödüle layık görüldü. Muhtaç çocuUar için konser • KüftûrServiâ- Türkıye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı, Bolluca Çocukköyû yararma pazartesi günü saat 20.00'de Atatürk Kültür Merkezi'nde Oda Müzıği Konseri düzenleyecek. Emine Serdaroğlu ve Dilbag Onvural, L.Van Beethoven'm Op.5 No.2 Sonatı'ru G.Faure Papıllon J. Brahms'ın Op.38 No.l Sonatı'ru çalacaklar. I ESKİŞEHİR (AA) - Keman sanatçısı Sergei Kravçenko, Anadolu Ümversitesi'nde bugün konseT verecek. Eskişehir Üniversitesi Yunus Emre Yerleşkesi'ndeki Atatürk Kültür ve Sanat Merkezi'ndeki konsere AÜ Konservatuvan Öğretim Elemanlan Oda OTkestrası eşlik edecek. Aym zamanda Moskova Çaykovski Devlet Konservatuvan'run da yöneticisi olan Kravçenko, 2 Nisan'a kadar öğrencilerle master-kurs çahşması yapacak. İFSAK Fotoğraf Yanşmasi • Kültür Servisi- İFSAK mart ayı fotoğraf yanşmasının sonuçlan açıklandı. 'Bekleyiş' teması üzerine düzenlenen yanşmada '3 Başan ödülü'nü siyah-beyaz dalında Ibrahim Ayşıl, Nuri Ersan ve Hatice Ezgi aldı. Renkli baskı dalında ise ödüller Gülistan Aydın'ın iki fotoğrafı ve Hatice Ezgı'nin fotoğrafrna verildi. BUGÜN • BEKSAV'da saat 16.30'da Stanky Kubrick'ın '2001 Uzay Macerası' ve saat 19. 30'da Lars Von Trier ın 'Gerizekâhlar' adlı filmleri gösterilecek/293 37 79) • İTALYAN KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat 19.00'da TVestini Oda Orkestrası'nın açıklamah konseri yer alacak. (293 98 48) • BABYLON'da saat 21 30da Kompania Ketencoğta konseri izlenebilir. (292 73 68) • KAD1KÖY HALK EĞtTİM MERKEZt'nde saat 20.00'de Borusan Istanbul Filarmoni Orkestrası'nın şef Gûrer Aykal yönetimindeki konserinin solısti keman sanatçısı Suna Kan olacak.(292 06 55) Kâzıtn Taşk 28 M sttta, saygıyla... Nisan 2001 •f^p] KrcdiKulrur Merkezi Kâzım Taşkent Sanaç Galensi IZGÎ VE^ELLE çözümler ortaya çıkabilir. Tam tersine, ülkemizde ikinci seçenek yeğlenmek- te ise yapılacak en çağdaş yasalar, alı- nacak en köklü önlemler bile sorunla- ra çözüm getiremez. Bu da kültür ya- şantımız açısından yitim olur. Mozartyonımu sade ve anydı Geçen hafta İZDSO'nun konuğu, yı- ne değerli şef Vladimir Altschuöer'di. Sanatçı dinletinin ilk yansrnda W. A. Mozart'ın K. V. 550 sol minör40. Sen- fonısi'nı seslendirdi. Yıllar önce 18'inci yüzyılm klasik yapıtlannı, dönemin özgün çalgılany- la seslendiren bir yabancı orkestrayı dınlemıştim. Altschuller'in Mozart yo- rumu, o topluluktaki trnıyı akla getıre- cek kertede sade ve anydı. Behrgın cümlelendirmelerden, yerinde alınan tempolara dek her şey, müzikseveri mutlu kılan güzellikler taşıyordu. Kı- mi yerlerde birinci ve ikinci kemanla- n rahat işitemedim; ama bunun da sa- lonun akustiğinden kaynaklandığrnı sa- nıyorum. Üanci yanda Richard Stra- uss'un Op. 35 "Don Ouichotte" baş- lıklı senfonik şiin seslendinldi. Çok iyi tanıdığımız Rus viyolonselci Akxan- der Rudin, yapıta solocu olarak katıl- dı Orkestramızın ortaya koyduğu Don Kişot yorumuyla gurur duyduk. Tını- nın geneli, gürlüklerdeki derinlik, ıçe- riğin gereği olarak şef in tempolara ge- tırdiğı esneklik, sanatçılann kısa solo- larla yaptıklan katkılar, dinleyene he- yecan veren yüksek nitelikler taşıyor- du. Strauss bu yapırında, 19'uncuyüzyıl edebıyatında görülen gerçekçihğin or- kestra müziğindeki yansımalanndan biri ohnak üzere Don Kişot'un yelde- ğirmenleriyle savaştığı sahnede, or- kestra içinde rüzgâr makinesinin kul- lanılmasmı istemiştir. Dinlediğimiz seslendirmede salona hoparlörlerle ve- rilen rüzgâr efekti, sanatseverlenn ılgi- sini çekmiş ohnalı. Sadece viyolonseliyle değil, piya- nistliği ile şefliğıyle ve vıyolonsel kurs- lanyla tzmirlı müzikseverlerin sevgisi- ni kazaıuTüş olan Rudin, bir kez daha ustaca çaldı. Her şey kusursuzdu; an- cak ıçerdıği vıyolonsel sololannın kon- çerto düzeyrnde güçlükler taşımasına karşın "Don Kişot". orkestra üzerinde yoğunlaşan bir yapıt. Bu nedenle salo- nu ağzına dek dolduran müzıkseverler biraz düş kınklığuıa uğramış olabilir- ler. Dinleti bittiğinde, önümdekı sıra- da oturan yaşlı bir müzik dosru yanıma yaklaşarak görüşünü açıklıyoTdu: "Bu adamabueseraz." Orkestradan ve Rudin'den söz eder- ken Zeliha Özd' in deneyımli bir sanat- çı yetkınlığı ıle ve son derece müziksel yaklaşrnılarla çaldığı viyola sololannı unutmamak gerek. Özellikle çalgınm ınce ses bölgesindekı parlaklık ve yu- muşaklık nedeniyle, vıyolanın sesini, başkemancı SemaKulakın güzel so- lolanyla zaman zaman kanşürdım. Her iki sanatçıyı da kutlanm. Orkesîranm yorumu. günümüzün donkışotlanna ders olrnalı. Yüreklilik ısteyen, fakat alallıca harcanan yogun bir çaba: ödülü de kocaman bir alkış. Osffiiîf fîamdi Bey'den Günümüze Türk Resminde Desen VNP^CKREDi KÜtTÛR SANAT r YAP1 KREDİ KUITUK MERKEZİ UüUlal (addesı, Nu l&S H0050 Bejofcla [ K&İBİr ^tifelt V avınvitlk ^ t t ^ n ü ^ ^ y a p t \c Kredı Bâskaa AJŞ. ıçtn dBujıhjımmır
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle