22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
2 MART 2001 CUMA CUMHURİYET SAYFA 17 Medya Ekonomideki büyük kriz bir ayağı medyada olan büyük sermayeyi de vurdu; gazeteler ve televizyonlar küçülü- yor... Patronlann ban- kalanndan ya da öteki sektörierdeki şirketle- rinden sağlanan para akışı aksayınca, batık- lar nedeniyle kesilince ve bu arada reklam ge- lirierinde de büyük dü- şüş yaşanınca tek ba- şına ayakta duramayan gazetelervetelevizvon- lardan yüzlerce fikir ve beden işçisi işten çı- kartılryon küçülmenin faturası medyada da çalışanlara ödetiliyor. Ancak "büyük" denen ve kamuoyunu yönlen- diren gazetelerdeki iş- ten çıkarma ya da yazı gününü azaltma ope- rasyonlanna bakıkkğın- da yazı ve yorumlany- la hükümete muhale- fet eden ve üzerinde şaibeler dolaşan siya- sileri kalemine dolayan köşe yazarlannın hedef alındığı > dikkat çekiyor. Açıkçası iktida- nn hoşuna git- meyen kalemler susturuluyor. Bir yan- dan da aynı gruptaki gazeteler "haber havu- zu"na bağlanıyor. Bu gidişin sonunda grup- lar da aynı havuza bağ- lanırsa hiç şaşmayın; halkın haber alma öz- güriüğüiçiniktidar ha- ber verme hakkını kul- lanabilirl Elektronik posta: deniZ9om9cuntfHjrwetcom.tr Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Ecevit, istifa ederse tarihe hesap veremezmiş... "Bugünün hesabını yanna bırak!" T ürkiye Büyük Millet Meclisi Genel Sekreter- liği Personel ve özlük Işleri Müdürtüğü ta- rafından hazırlanmış TBMM 21. Dönem Al- bümü'nün 97. sayfasındaki bilgilere göre De- mokratik Sol Parti Istanbul Milletvekili H. Hüsamet- tin Özkan'ın kısa biyografisi şöyledir: "Develi- 1950, Yusuf, Sırma- Galatasaray Ikti- sat ve Işletmeciiik Yüksek Okulu- Ingilizce- Iş- letmeci, Işadamı- XIX, XX'nci dönem Istanbul Milletvekili- Devlet Eski Bakanı, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı- Evli, 2 çocuk." Koalisyon protokolüne göre hükümetin kuruluşu sırasında Hüsamettin Özkan'ın sorumluluğundaki ku- rumlar şöyledir: "Diyanet Işleri Başkanlığı, Türkiye Halk Bankası." Bugün itibariyle Özkan'ın sorumluluğundaki ku- rurrHar şöyledir: "Diyanet Işleri Başkanlığı." Devlet Bakanlığı'na bağlı bir tek kurum, Diyanet •• Hüsamettin Ozkan Işleri Başkanlığı olmasına karşın Başbakan Yardım- cısı srfatıyla Başbakan'ın yanında en çok bulunan kişi olarak tanınan Hüsamettin özkan'ın kamuoyu- na yansıyan bilgilerden derlendiğine göre akraba ve yakınlan şöyledir Necdet Özkan: Ağabeyi; 12 Eylül sonrası DSP'li eski Bayrampaşa Belediye Başkanı. Şehirbay Öz- kan: Ağabeyi (baba bir anne ayn olduğu söyleniyor); Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde göz doktoru, profe- sör, üniversite bünyesinde yasadışı vakıf kurarak ti- caret yapmakla suçlanıyor. Hatice Betül Özay: Ka- yınvalidesi; Egebank davasında sanık. Mustafa Cumhur Ersümer: Kayınvalidesi tarafından akraba- sı (eski MlT'çi Mehmet Eymür'e göre bacanağı); ANAP Çanakkale Milletvekili, Enerji ve Tabii Kaynak- lar Bakanı, "Beyaz Enerji Operasyonu"nda gün- demdeki isim. Sümer Oral: Necdet ağabeyinin bal- dızının kocası; ANAP Izmir Milletvekili, Maliye Ba- kanı. Bülent Ecevit: Manevi babası; Istanbul Mil- letvekili, DSP Genel Başkanı ve Başbakan. Mesut Yılmaz: Istanbul Beykoz Konakları'nda komşusu; Rize Milletvekili, ANAP GeneJ Başkanı ve Başbakan Yardımcısı. Orhan Aslıtürk: Necdet ağabeyinin eşi- nin (yengesinin) kardeşi; işadamı, yurtdışında kaçak. Gülay AsMürk: Yengesinin kardeşi Orhan Aslıtürk'ün eşi; ANAP eski Şişli Belediye Başkanı, yurtdışında kaçak. Necati Kurmel: Dayısı; Saray Halılan'nın sa- hiplerinden, bir ara hileli iflas suçlamasıyla karşılaş- mış işadamı. Erdoğan Alkin: Dünüru; iktisat profe- sörü, Türk Ekonomi Bankası Yönetim Kurulu üye- si, Kore kökenli ABD'li tarikatçı Sung Myung Mo- on'un kurduğu PVVPA'nın Türkiye Başkanı. Emre Al- kin: Damadı; doçent, Istanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda başkan danışmanı. Yüksek Yerilim Hatta enfincutku@yahoo.com YALIN sözcüğü ne kadar da YALIN değil mı? Postanedeki emekli maaşlarına el kondu Belçika'da bir ilaç şirketinde çalışan Gönül Çetinkaya Erez, 10 yıl kadar önce malulen emekli olmuş ve Türki- ye'ye dönmüş. Bugün 68 yaşında.... Belçika Ulusal Emeklilik Sigorta- sı'ndan bağlanan emekli maaşı her ay posta ile adresine gönderiliyor. Erez de postaneye gidip, o günkü kur üze- rinden maaşını Türk lirası olarak alı- yor. Belçika'da bağlanan emekli işçi ma- aşı, tabii ki Türkiye standartlannın çok üstünde; 450 milyon lira dolayında... Gönül Çetinkaya Erez, kira vermedi- ği için geçim sıkıntısı yaşamıyor ama yine de kapıcı parasıydı, doğal gaz- dı, telefondu derken kıt kanaat geçl- niyor... Arada acil sağlık harcamalan da oluyor... Aynen bu ayki gibi; bazı tahliller yaptırması gerekiyor ve Bel- çika'dan gelecek emekli maaşını bek- liyor... Maaş her zaman olduğu gibi gü- nünde geliyor; 25 Şubat'ta Gönül Çe- tinkaya Erez, her zamanki gibi Kadı- köy'deki Kızıttoprak Postanesi'ne ma- aşını almaya gidiyor... Fakat alamıyor... Çünkü Ulaştırma Bakanlığı, posta- nedekilerin söylediğine göre talimat vermiş, bütün dövizler bloke edilmiş... Gönül Çetinkaya Erez, parasını za- ten döviz olarak almıyor ama Ulaştır- ma Bakanlığı yurtdışından emekli va- tandaşının alacağı Türk lirası- na dahi el koyarak Türkiye'yi ne hale getirdiklerini göster- miş oluyor! Ülkemiz ve CHP Üzerine OSMAN ÖZGÜVEN Eski CHP Izmir îl Başkanı Bugün ülkemiz kendini her alanda hissettiren derin bir bu- nalımdan geçiyor. Tepedeki bir avuç yönetici ve egemen dışın- da bırakalım yoksulluk sının al- tındâ yaşayan mflyoniâri, fşçi- leri, memurlan, köylüleri.. kü- çük, orta ve ulusal nitelikli ser- maye kesimleri de sarsıntı ge- çiriyor. Demokrasi ve insan haklan alanı da pek iç açıcı değil. Fa- ili meçhulleryine başladı. Mu- halefet niteliği taşıyan en kü- çük bir hak arama eylemi cop- la karşılaşıyor, gözaltılarla so- nuçlanıyor. Baskıcı ve zorba anlayış devlete hâkim. Farklı sese farklı çözüme hoşgörü yok. Nerede ise mevcut hükü- met alternatifsizdir anlayışı ka- bul ettirildi. Diğer yandan her düzeyde siyasetçi-bürokrat- devlet görevîisinin kanştığı rüş- vet ve yolsuzluk skandallan ve iddiaları toplumun ahlak ölçü- lerini darmadağınık etti. Son olarak Milli Güvenlik Kurulu toplantısında Deviet Başka- nı'nın bankalara yönelik yol- suzluk iddialannı gündeme ge- tirmesi ve Başbakan'ı uyarma- sı sonrasında gelişen olaylar, durumumuzu bir kez daha bü- tün çıplaklığı ile ortaya koydu. Bugün iktidarda bulunan ve onlara muhalefet yapryormuş gibi görünen parlamento için- deki diğer partilerden hak, ada- let, eştilik ve demokrasi adına bir şeyler beklemek hayalcilik olur. Sağh-'Sol'lu, IMFendeks- li milliyetçiliğin egemenliğin- deki iktidarın durumu ortada. Birkaç yıl önce iktidar sırasını savmış pariamentodaki diğer partilerin muhalefeti ise salt kendi partisel çıkarian ile sı- nırlı. Aynca da halkımızın iş- ekmek ve özgüriük taleplerine bu partilerden cevap bekle- mek herhalde pek de gerçek- çi olmaz. Peki bu durumdan nasıl çı- kılacak. Çıkılabilir mi? Elbette çıkılır. Zira ülkemizde bunu sağ- layacak potansiyel güçler var- dır. Yeter ki bu güçler örgütlü olarak bu sürece ağırlıklannı koyabilsinler. Birey olarak in- sanlann bu konudaki duruşu el- bette çok önemli, ancak hak- kın, adaletin, eşitliğin ve de- mokrasinin kazanması, ileri de- mokratik bir düzenin yolunun açılması ancak örgütlü müca- dele ile mümkün olabilir. Bu talepterin sözde ve eytern- de savunulacağı doğru adres sol, sosyalist partilerdir. Bu- gün parlamento dışında baş- ta ÖDP olmak üzere ilerici sos- yalist nitelikli birçok grup ve parti var. Ne var ki bu grup ve partilerin görülür, tahmin edi- lir sürelerde ülkemizin ve hal- kımızın kaderini etkileme şans- lan olduğu söylenemez. Bu ya- pılann yığın bağlan çokzayıf ve ne yazık ki halkımızın büyük çoğunluğunun desteğinden yoksunlar. Elbette bu tespit sosyalist partileri yadsımak ve onlara ülkemizin, halkımızın ih- tiyacı olmadığı anlamı taşımı- yor. Unutulmaması gerekir ki bu tür partilerin güçlenmeteri ve ül- ke kaderini beliriemede etkin- leşmeleri kendi politik yete- nekleri kadar, demokrasi yolu- nun temizlenmesine bağlıdır. Peki sol alanda yer alan CHP'nin bugünkü somuttaki durumu nedir? Pariamento dı- şına düşmüş, sosyal demokrat nitelikli tüm halk kesimlemeri- nin çok şeyler beklediği ülke- mizin ve halkımızın geleceği konusunda betirteyici bir etken olabilecek CHP sözü ve eyle- mi ile kendisine düşen görev- lere uygun bir çizgi izliyor mu? Böylesi karanlık bir dönemde bir tutam aydınlık arayan hal- kımızın ekonomik ve demokra- tik tateplerinin sözcülüğünü ya- pabiliyor mu? Ne yazık ki üye- si olmama rağmen bu sorula- ra olumlu yanıtlar veremiyo- rum. Bugün partimizin söylem ve eylemi, sahip olduğu progra- mın gerisine düşmüştür. Genel Başkanımız dahil her düzeyde- ki partilinin bunu görmesi, açık- ça tartışması ve tartışılması ge- rekmektedir. Bu, partiye zarar değil, aksine güç verir. Görül- melidir ki CHP'nin diğer parti- lerie olan farkı silikleşmektedir. Bu gidişe nasıl dur denilebilir? Söylemine ve eylemine güve- nilir bir parti olarak iktidara na- sıl yürüyebiliriz? Halkımızın iş, ekmek ve özgüriük taleplerini iktidara nasıl taşıyabiliriz? Kı- sacası CHP ilerici sosyal de- mokrat çizgisine nasıl çekile- bilir? Ya da çekilebilir mi? Ne yapmalı? Ülkemiz ve halkımız için demokrasi ve insan hak- lan için yüreğinde sıa ve sorum- luluk duyan her partilinin, her- kesin bu soruları net bir şekil- de yanıtlamasının ve bu doğ- rultuda eyleme geçmesinin zamanı gelmedi mi? HAYVANLAR İSMAIL GÜLGEÇ igulgec(ayahoo.com \ \1 \ Qu S NMİ KİM KİME DUM DUMA BEHtÇAK.» behicak@turk.net ÇtZGtLtK KÂMİL MASARACI BULUT BEBEK NVRAYÇIFTÇI bulutbebek@hotmail.com Dolar £^/ TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 2Mart Türkiye Gazeteciler Cemryetı'nın yayınladığı günlük Bizim Gazete Ülke sorunlarına ılişkin raporiarryla, araştırmalanyla, köşe yazılanyla, tarafsız haberleriyle sivil toplumların gazetesi. Düzenli okumak için abone olun. .., Tel: 0.212. 51108 75 SARLO'NUN CALINAN B*7**tÇT7.1377 SOMUfJM SİMEMA SĞMÛLMÛÇTÜ NUSU KÖV SÜfl£H Bl'K ve potony* uveutuM üei ANKARA...ANKA MÜŞERREF HEKİMOĞLU Mavi Kapılar Siz bu yazıyı okurken olaylar hangi aşamaya va- nr bilmem? Günten değil saatleri yaşıyoruz bir sü- redir. Dünya Bankası Başkan Yardımcısı Kemal Derviş ile Ecevit arasında nasıl bir ilişki oluşacak kestiremiyoruz. Sözlerie eylemler ters düşüyor ço- ğu kez. Adı var, sanı var, deneyli, yetenekli, parlak bir kişi, ama Kemal Derviş ne yapabilir kestiremiyor insan. Çöküntüyü onarmak için gerekli koşullar na- sıl gerçekleşir? Toplumdaki güven bunalımı nasıl aşılabilir? Kemal Derviş'i iyi tanıyorum, nerdeyse çocukluğunu. Yıllarca önce de Ankara'ya geldi, CHP Genel Başkanı Ecevit'in yakın çevresinde çalıştı ama uzun sürmedi görevi. Dünya Bankası'na gitme- yi yeğledi. Şimdi yeniden çağrılıyor, ama nereye, hangi göreve, en azından bu yazımı hazırlarken bel- li değil. 1970'lerden bu yana koşullar çok değişik, aynca çelişik. Dahası Sayın Ecevit de 70'li yıllarda- ki konumundan hayli uzak değil mi? Gömleğinin rengi de değişti, 2000'li yıllara maviden griye, du- man rengine yöneldi giyiminde. ••• Bir de mavi kapılar var.' Turan Erol'un fırçasıyla umuda açılan kapılar. Biri de benim duvarımda. Bel- ki de en güzeli. Kimi sabahlar kahvemi o kapıyı sey- rederek içiyor, güzel anılara gülümsüyorum. Ancak güzel anılar korkuyla gölgeleniyor son günlerde. Belki de duydunuz, önemli bir beyin ameliyatı ge- çirdi Turan Erol, mavi kapıların usta fırçası. Bir tra- fik kazasını ucuz atlattı derken sevinç soldu birden. Duvanmdaki mavi kapıyı bir an önce iyileşmesini dı- leyerek seyrediyorum şimdi. Mavi kapılar bir dönemi simgeliyor başkent ya- şamında. Ecevit'in siyasal yaşamda doruğa yol al- dığı bir dönemi. Umuda, barışa açılması öziemiyle yerleşiyor evlere. En güzeli de bende diyorum, anı- sı nedeniyle. Turan Erol resim çalışmalannı Mülki- ye'de bir odada sürdürüyor o zaman. Büyükelçi Os- man Olcay, eşi Necla Olcay ile biriikte son çalış- malannı görmeye gıttik bir sabah. Odaya girince mavi kapıya takıldım birden. Olcay'lar da çok be- ğendi, almaya karar verdi ama Turan Erol satıldığı- nı söyledi. Bana döndü: - 0 sizin, dedi yavasça. Gözleriniz çok parladı, içim- den böyle geldi. Mavi kapılar çok kişinin gözünü pariattı, bir umut simgesi oldu, umuda giden yola bir çağrı gibi algı- landı başkent çevrelerinde. Seçimler oldu, kapılar aralandı ama açılamadı sonuna kadar. CHP hükü- met kurdu ama iktidar olamadı. Dahası Başbakan Ecevit istifa etti, MC hükümetleri kuruldu ülkemiz- de, mavi giderek soldu. ••• Mehmet Ali Irtemçelik ile konuşuyorduk geçen gün. Çevre Sokak'ta Ecevit'i selamlamak için saat- lerce bekleyen kalabalıkta birçok diplomat gibi o da vardı vaktiyle. Umudun yeşermesini bekleyen on binlerden biriydi. Yağmur aitında saatlerce bekler, Ecevit'i coşkuyla, şarkılarla selamlardı on binler. Ir- temçelik büyükelçi oldu, yurtdışında görev aldı, emekliye ayrıldı, siyasal yaşama katılarak ANAP'tan Istanbul milletvekili oldu, bakan oldu, Avrupa Birli- ği ile ilişkilerimizde yorumları ve katkılarıyla ilgi çek- ti, eleştirilere de yol açtı ama belli ilkeler doğrultu- sunda, özünden, düşuncesincten ödün vermeden. Ecevit'i istifaya çağırması da bu ilkeler doğrultu- sunda. Tepkisini, davranış biçimini açık seçik orta- ya koyuyor. Düşündüğünü söylüyor. Deneyli bir dip- lomat olmasına karşın sözcüklere özen gösterme- den doğrudan, yalın konuşuyor. Ülkemizin geldiği ortamda milletvekili olmanın gereğini, ödün verme- yen biraydın davranışı olarak kanıtlıyor. Yüzlerce mil- letvekili arasında bir kişi, ama çarpıcı bir örnek. Yürekli bir davranışı sergiliyor her şeyden önce. Belli faturalar ödemeyi de göze alıyor. Eleştiriler de olabilir ama ben kutlamak istiyorum. Umudunu, güvenini nasıl yitiriyor insanlar. Acı çık- mazlara saplanryor, saplayanlar da nasıl oturuyor kol- tuklarında? Dahası neler söylüyor, ne özürlerle ne aldatmacalara yelteniyoriar? Ama ne zamana kadar? Toplumdaki beklentilere yanıt vermek için güçlü destekler de yetmiyor kimi zaman. Özüyle destek- lenen, güçlenen bir yapı gerekiyor. Değişik üniversitelerden bir grup bilim adamının yayımladîğı bildirgeyi okudunuz mu gazetemizde? Yaşadığımız olayları bilimin ışığıyla ortaya koyu- yor. Sevindirici bir olay, yozlaşmaya, kirienmeye, aldatmacaya karşın yoğunlaşıyor böyle çabalar. Gruplar oluşuyor, sivil toplum örgütleri uzun soluk- lu girişimlerle, topiumdaki yaşama gücünü kanıtlı- yor. Çöküntüyü, ezilmeyi değil, ezikliği aşmayıyeğ- liyor insanlar. Acı faturalara karşın özgüvenlerini yi- tirmiyor, umutla bekliyorlar. Eninde sonunda açılacak mavi kapılar. Bayramları da yaşama sevinciyle kutlayacağız o zaman. B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 2SOLDANSAĞA: 1/ 31 Ocak'ta başlayan elli günlûkkışdö- 2 nemi...Birno- 3 ta. 2/ Temel, esas. Işıkakısı birimi.3/Kısa 5 saplı odun bal- g tası... Bir et- kinliğin geçici olarak durdu- 8 rulduğu süre. g 4/ Yılmaz Gü- ney' in bir filmi... Üs- tün yetenekli, üstün 1 nitelikli. 5/ Bozca- 2 ada'dayetiştirilen, şa- 3 raplık siyah üzüm cin- 4 si... Holmiyum ele- 5 mentinin simgesi. 6/ g Kripton elementinin -. simgesi... Yardım o amacıyla toplanan pa- ra. II Derin ve çok bil- A R A B E S K •H R E D IF | A T A A D | N E K T A R B IN A | 0 M sA E F E | E K E | M S | K 0 K 0 R 0 Z K A T M E R | R A •T A 1 0 R | D E R A M Z A D E gisi olan. 8/ Asya ile Avrupa'yı ayıran dağ sırası... Büyük erkek kardeş. 9/ Hatay ilinde bir ırmak... Ki- şileştirilen varhklara söz söyletme sanatı. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Işıklar Bayramı da denilen ve sekiz gün süren Yahudı bayramı. II Içel ilinde bir ilçe... Akıl. 3/ Ha- mur kıvamına getirilmiş madde... Nazilerin politi- kasında Germen ırkından kimselere yakıştınlan ad. 4/ Hunlann en ünlü hükümdan. 5/ Başlangıçta yer alan... Bir tür otomobil yanşı. 6/ Çıplak vücut res- mi... Güzel çiçekli bir süs bitkisi. 7/ Ticaret eşyası... Kütahya'nın bir ilçesi. 8/ İç rahatlığı... Tavır, davra- nış. 9/ Kokulu tohumu hamur işlerinde ve rakıcılık- ta kullamlan bitki... Ulanmış, katılmış parça.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle