22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyet îmtiyaz Sahibi: Berin Nadi Genel Yayın Yönetmenı: tbrahim Yıkhz •YazuşlenMüdüıü: Satim Alpaslan • Sorumlu Müdür: Fikret hkiz • Haber Merkezı Müdüıü: HakanKara lsühbarat Cengiz Ytldınm • Ekononu Özlem Yözak • Kultvr Handan Şenköken • Spor Abdülkadir Yücelman • Makaleler Sami Karaören # Duzeltme Abdullab Vazıcı • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge. Edibe Buğra • Yuıt Haberlen Mehmet Faraç 0 Avrupa Temsilcısı Güray Öz Yayın Kunılu: tlhan Selçuk (Başkan), Orhan Erınç, Hikmet Çetinkaya, Şükran Soner, tbrahim YİMız, Orhan Bursalı, Mustafa Balbay, HakanKara. Ankara Temsilcısı Mustafa Balbay Atatürk Bulvan No' 125,Kat 4,Bakanhldar-AnkaraTel 4195020(7hat), Faks- 4195027 • tzmır Temsilcısı Serdar Kızık, H Zıya Blv. 1352 S. 2/3 Tel: 4411220, Faks: 4419117 •AdanaTemsücısı: Çetin Yiğenoglıı, Inönü Cd 119 S. No.l Kat:l, Tel. 363 12 11, Faks. 363 12 15 Müessese Müdürü: Erol Erkut • Koordmatör Ahmet Korulsan # Mu- hasebe Bülent Yener 0 ldare. Hüseyin Gürer • Satış Fazilet Kuza MEDYA C: • Yönetım Kunılu Başkanı - Genel Müdür Gülbin Erduran • Koordınatör Reha Işıtman • Genel MudürYardımcısı SevdaÇoban Tel 514 07 53 - 5139580-5l3846(V6l,Faks 5138463 Ya>ımla)an ve Basas: Yenı Gun Haber Ajansı. Basm ve Yayıncılık A Ş Türkocağı Cad 39 41 Cagaloglu 34334 Istanbul PK 246 - Sırkecı 34435 lstanbulPK'24^ Y s',Ö44 V 3 S 5i5K mbui ™ ' " K ^ f t ' s B Î s www.cumhuriyet.com.tr 19MART2001 Imsak: 4.35 Güneş: 6.03 Öğle: 12.19 îkindi: 15.40 Akşam: 18.23 Yatsı: 19.43 Su Konseyi'nin gündeminde kaynakların kıtlaşması, tüketimdeki artış, kirlenme ve nüfiıs artışı var Su kaynaldan büyüteç ahmda Melanie C Kpemün'de • Haber Merkezi - Spice Girls grubundan aynldıktan sonra solo şarkı söylemeye başlayan Melanie C, Moskova Kremlin Sarayı'nda 17 Mart'ta bir konser verdi. 'Kremlin'de Kadın Gücü' başlıklı konserde, Melanie'nin yanı sıra yedi Rus kadın şaıkıcı da yer aldı. TastFootf gözdağı veriyor • ANKARA (ANKA)- Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıklan Uzmanı Prof. Dr. Şükrü Hatun, 'fast food' yaşam ve beslenme tarzının çocuklarda ve gençlerde şişmanhk, şeker hastalığı ve kemik erimesi gibi sağlık sonınlanna neden olduğunu kaydetti. Hatun, büyük seçim bir hamburger mönûnûn yaklaşık lOOOkalori içerdiğini ve 10 yaşındaki bir çocuğun günlük kalori ıhtiyacının yansını karşıladığını söyledi. Saglamdizi amefiyatetti • CHIAGO(AA)- ABD'de hastasının sağlam dizini ameliyat eden doktor. mesleğinden olurken hastaneyi de büyük miktarda tazminat ödemekle karşı karşıya btraktı. Doktor, 19% yılında yaşlı bir hastanın sağlam kalçasını yanlışlıkla ameliyat ederek hastaneye tazminat ödettirmişti. tstanbulHaberServisi-Dün- yanın su politikalarmı oluştu- ran bir strateji kuruluşu olan Dünya Su Konseyi (WWC). ls- tanbul'datoplandı. Toplantıya, Mısır Su Kaynaklan Bakam ve WWC Başkanı Mahmud Abu- Zeid de katıldı. GAP îdaresi Başkanlığı'nın ev sahipliğinde The Marmara Oteli'nde 4 gün sürecek top- lantıda, dün ilk olarak konseyin üst düzey yönetimi bir araya geldi. WWC'nin Fransız Baş- kan Yardımcısı ReneCoulomb başkanlığında gerçekleştirilen toplantınm açıhşında, WWC • Dünya Su Konseyi'nin Fransız Başkan Yardımcısı Rene Coulomb, GAP'ın sadece su kaynaklan açısından değil, bölgesel kalkınma, sosyal, kültürel ve enerji gibi konulan da bünyesinde banndırdığını söyledi. ve toplantılar hakkında bilgi rel ve enerji gibi konulan da verildi. Coulomb, VAVC'nin, dünyanın su konulanndaki en önemli düşünce kuruluşu ol- duğunubelirterek "WWC, dün- ya ölçeğindeki rürn su konula- nyla ilgUeniyor" dedi. GAP'ın dünyacaünlübirpro- je olduğunu ifade eden Co- ulomb, bu projenin sadece su kaynaklan açısından değil, böl- gesel kalkınma, sosyal, kültü- bünyesinde banndırdığını söy- ledi. WWC'nin Kanadah Başkan Yardımcısı William Cosgrove da, "21. yüzyılda suyun nasıl yönetilmesigerektiğr konusu- nun çok önemli olduğunu vur- gulayarak bu sorunlann uzun yıllardırtarnşıldığını ve aruk çö- züme yönelik kararlar alınma- sı gerektiğini bildirdi. GAP Idaresi Başkanı ve WWC Genel Saymam Okay Ünver de, WWC'nin dünya su politikalannı etkileyen, yön- lendiren ve gerek uluslararası kuruluşlar bazmda, gerekse hü- kümetler nezdinde çok önem- li bir örgüt olduğunu söyledi. îs- tanbul'daki toplantılarda, "su projelerinin ihtiyaa olan finans- man kaynaklannm nasıl sağla- nacağT ile uluslararası işbirli- ğine yönelik konulann ele alı- nacağını anlatan Ünver, bunun yanı sıra toplumsal cinsiyet, ka- dın, katıhmcılık gibi konulann da irdeleneceğini bildirdi. Wffliamswfer sarhoşu Spor Servisi - ABD'de yapüan Indian WelLs Tenis Master Seri'sinde, Amerikah raket Serena VViüiams, Belçikalı rakibi Kim Clijsters'ı 4-6,6-4 ve 6-2'lik setierle yenerek Udnci Indians VVells Master Seri şampiyonluğunu kazandı. Ayiu seride, Venus VVilüams, kardeşi Serena ile yapacağı maça sakat olduğu gerekçesiyk çıkmamıştı. Ote yandan erkekler yan final maçlannda, ABD'H ünlü tenisçi Andre Agassi, Avusruryalı rakibi Lleyton Hewüt'i 64,3-6,6-4'lûk sederle yenerken, ABD'K diğer bir raket Pete Sampras ise Rus rakibi Yevgerry Kafelnikov'u 7-5 ve 6-4'lük sederie eledi 'Prangalı kadına af' çağnsı NEWYORK(AA)- Kamuoyunda "etektronik prangalı kaduT olarak bilinen Fügen Gülertekin'in affedılerek serbest bırakılması için Ohio Valisi Robert Taft'a yönelik bir mektup kampanyası başlatıldı. Girişim, gazeteci Bircan Ünver, Türk Amerikan Demekleri Federasyonu (TADF) ve Amerika Türk Kadınlar Birliği'nin ortak çabasıyla yapılıyor. 'Kurtanrken zarar verdi' 1997 yılında Amerika'mn Ohio eyaletinin Columbus kentinde bebek bakıcılığı yaparken Patrick Lape adlı sakat bir bebeğin boğazına kacan mamayı çıkarmak amacıyla çaba harcayan ve çocuğu boğulmaktan kurtaran Gülertekin, kurtarma sırasında çocuğu sarsarak zarar verdiği iddiasıyla 8 yıl hapse ve Ohio tarihinde rekor olan 10 milyon dolar tazminat ödemeye mahkûm edilmişti. Gülertekin, 1998 yıhndan bu yana vinde bulunuyor. JVİEDYANIN GÜNDEMÎNE GİRDİ Zeııgma, turizm listesine ahndı BEKİRŞAHtN GAZİANTEP - Daha önce Gaziantep'e tur dü- zenlemeyen turizm acen- teleri, Zeugma antik ken- tinin uluslararası medya- nın gündemine girmesiy- le birlikte programlanna artık Zeugma'yı da aldı- lar. Ancak kentin etrafı- nın tel örgülerle çevrilme- si, tepki çekti. TURSAB Gaziantep Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı MehmetBacak- sz, Gaziantep'in yıllardır seyahat acentelerinin programında ohnadığı- nı, ancak Zeugma antik kentinin gündeme gel- mesinin ardından progra- ma alındığını belirtti. Bacaksız şöyle devam etti: "Eskiden Gazian- tep üzerinden direkt ge- çen operatörler şimdi 5 günlük programlanna bile Gaziantep'i alarak 1-2 günlerini burada de- ğerlendiriyor'' dedi. Bacaksız, "Zeug- ma'nın bölgeyi Türki- ye'de ve dünyada tamt- maya önemli kadası ol- du. O nedenle Zeugma bizim için ve yöre halkı için vazgeçilmez bir tari- hi zenginlik ve tarihi de- ğer." e-posta: tan @ prizma. net tr Cıencl Müdürlük telefon vc laks numaralarımız değişti. İşte, yeni hizmet numaralarımız: SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN 'Siyasal Bilinç', 'İçerden' mi, 'Dışardan' mı? Zafer Çarşısı'ndaki (Ankara) kitap- çılarda, ilk Marksizm Klâsitdefi, Türk- çe olarak boy gösterirken, Batı Avru- pa'da (Fransa,rtatya, Ispanya) 'Mark- sist Intelligentsia', 'sanayı toplumu' ile ilgili.çokbaşkabirtartışmayatakılmış- t: ABD'de ve SSCB'de, neredeyse ay- nı dönemde ortaya çıkan 'marginallik' Olkinde 'Hippy', ikincisınde 'Hooligan 1 ) farklı -hatta karşrt- sosyal duzene rağ- men, fena halde benzeşjyordu; yoksa bu, ikisinin de artık 'sanayi toplumu' olmasından mı, ileri gelmektedir? Havai fişeklerin, rengârenk bir yıldız yağmuru halinde üzerimize yağdığı, o 14 Temmuz (Cumhuriyet) Bayramı'nı hatıriıyorum; Marie- France, Ctaude ve ben 'çocuklargibişen', Concorde Meydanı'nda şehrâyini seyretmiş; son- ra bir kahvede, nasılsa, bu güncel tar- tışmaya bulaşmıştık: a/ Claude. 'sa- nayi toplumu'nu -uygarlığını da!- sev- mez; aksayan her şeyi, ona yûkleme- ye hazır. bl Marie- France, belkı Ka- tolik eğitimi gordüğunden, Sovyet- ler'den nefret ediyor; zaten ona göre, Sovyetler, belki bir 'sanayi gücü' ola- bilmiş ama asla 'sanayi toplumu' ola- mamış; 'köylülük' üzerlerinden akıyor. c/ ben o sıralar, 'Sovyet örgütlenme- s/'nin, 'kınlma noktası'na merak sarmı- şım; öyle bir çırpıda kenara atılamaya- cak bir kanıtını, -üstelık FKP Yayınla- n'ndan- öğreniyorum. Sovyetler'in bir 'ağır sanayi gûcü' olmasını, hem rejime destek işçi sınrfı- nı yoğunlaştırmak hem de kalkınmayi hızJandırmak amacıyla önemseyen, Vla- dimirltyiç, "...sanayi üretimınde Ame- rikalılarneyaptıysa, aynen yapacağız!" demiş; öyle ki, ilk Sovyet sanayi komp- lekslennde, Taylorisme' ya da 'Fordis- me'in kapıtalıst uretım yöntemleri uy- gulanıyor: hanı Chariie Chapiin'in 'Mo- dem Zamanlar'da dalga geçtiği, 'ka- yış sistemi'. Vs. var ya, işte onlar. Bazı sosyalist kalemler, bu sebebten 'Sov- yet sanayi toplumu'nün, aynen Ameri- kan 'sanayi toplumu' gibi; 'dikey' ve 'mertfeziyetçi' bir 'örgütlenme' içinde olduğunu yazıyorlar, 'fefcnotoas/'nin, yönetime ortak olmasıyla beraber, bü- yük sanayi merkezlerinde, 'marginal' gruplann peydahlanması, işte buna baglanıyor. 'İskambllden şatolar mı? MehmetAliAybar'ın,TİP'in 'çat- tamasından' sonra, 'Marksizm'de Örgüt Sorunu'nu düşünüp yazmasın- da, şaşılacak bir şey yok; yalnız kitabın ikinci -ve asıl- başlığı nedir, bilir misiniz? "Leninist Parti, Burjuva Modeli'nde Bir Örgüttür", evet! Tahmin edileceği üzere, bu başlığı okur okumaz, 6O'lı yıl- lann ilk yansında, Paris'tekı o tartış- malan hatırlamıştım; Mehmet Ali Bey, uluslararası fıkir hareketlerinı ızlediği için, soruna belki de bu çerçeveden girmeyi tercih etmişti kı Bolşevik 'ör- güt ıdraki' içinde, 'Nihilist' totalrtertik ve 'Marginallik' olduğu kadar; elbet- te, sanayiin -dolayısıyla Sovyet toplu- munun- 'dikey' ve 'merkezıyetçi' ör- gütlenmesi de vardı ve etkiliydi. O yüz- dendeTürkiye'Sosyalist SoTundaher- kesin, Aybar'ın bu önemli eserini, oku- ması ve tartışması gerekiyor. İse 'hareket noktası'ndan başlanmış- tır İşçi sınıfı, siyasal bilince 'kendiliğin- den' ulaşabilir mi, ulaşamaz mı? Ay- bar'ın önce ele alıp irdelediği bu: "...Lenin'/n Kautsky'den aktardığı ve işçi sınıfının kendiliğinden siyasal bilince ulaşamayacağı hakkındaki gö- rijşü; işçi sınıfının dışında, bir küçük savaş örgütü kunılmasına gerekçe o/- muştur. Lenin, örgütsorunu üzerinde- ki 'Ne Yapmah?' adlı kitabında, Ka- utsky'n/n görüşünü uzun uzun anlahr..." "...oysa, işçi sınıfının 'kendiliğinden' siyasal bilince ulaşamayacağı hakkın- dakigörüş, kabuledilecekolursa, Mark- sizm 7n tarih teorisiVe 'bilinç hakkm- daki diyalektik görüşü', ıskambilden şatolargıbıyıkılıverir. MarksVn teorisin- deki 'işçi sınıfı', üretıcı güçlehn birpar- çasını oluşturur ve lemel çelişki'y/ bi- linçle kavrar. örgütlü işçi sınıfı, eylem içinde bilinçlenir. İşçisınıfı, eylem için- de kendi vahığının bilincine ulaşır. Bi- linci, işçi sınıfının dışında oluşturmak- tan söz etmek ve ona dışardan aktan- lan bir nesne olarak görmek, Mark- sizm'te bağdaşmaz. İşçi sınıfı ile bilin- ci, diyalektik bir tüm oluşturur Aynı ta- rih sürecinin, birbirine bağlı iki aşama- sıdır, işçi sınıfı ile bilinci. İşçi sınıfının si- yasal bilinci, onun sosyalpratiğinin, ör- gütlü savaşımının yansımasıdır..." ('Marksizm'de Örgüt Sorunu', s.58). Aybar sorunu böyle koyarken, elbet- te Türkiye İşçi Partisi'nin de; daha sonra, 'Devrimci İşçi Sendikalan Kon- federasyonu'nun da('DlSK'); 'siyasal bilince eylem içinde ulaşmış' işçilerta- rafından örgütlendiğini de unutmuyor; kanrt olarak, elinde tutuyordu. KapKallst 'örgütlenme' modell... lyi de, Vladimir llyiç nasıl bakıyordu olaya? Aybar, onu ırdeleyip nasıl eleş- tiriyor "...kapıtalisttoplum, 'paraoligarsisi'ne hizmet eden, bir 'örgütlenme modeli' yaratmışbr. Bu 'model', merkezdeki bir avuçyöneticinin buyruklannı, yetki/gö- revbasamaklanyta, tabana indirerek, ta- banın bu buyruklar doğrultusunda ha- reketini sağlayan, bir 'makina'dır. Mer- kez'in karan, yukardan aşağı, tüm ka- demelen bağlar. Taban'ın, Merkez'in karartanna katkısı; vekâlet, temsil, tü- zelkişigibi, hukuksalvarsayımiaria, kâ- ğıt üzerinde sağlanır. Gerçekte bu hu- kuksal varsayımlar, tabanı yönetimden uzak tutmaya yarar..." "...beriyandan, "yöneticilik' fiilen Bur- juva ve Küçük Burjuvalar'ın tekefinde olan bir meslek haline gelmiştir. (...) Merkezcı Burjuva örgüt, 'modeli'yöne- timle görevli, bir 'ara tabaka' yaratır. örgütle, yani 'makina'ile yani 'tüzelki- şi' ile özdeşleşen bu sosyal grup, 'bü- rokrasi'dir. Aslında 'merkezci, hiyerar- şik, kışla disiplinli' burjuva örgütü, bü- rokrasi üreten bir 'makina'dır..." "... 'bürokrasi' ve 'makina', gerçekten bütünleşmiştir. 'Makina', 'bürokrasi'yi üretir; 'bürokrasi' de 'makina'yı üretir. 'Bürokrasi' ve 'makina', Burjuva ege- menliğinin, vazgeçilmez iki öğesidir. (Buraya dikkatij 8u 'makina' ve üret- tiği 'bürokrasi', kuşkusuz başka bir 'oli- garşi'nin; örneğin, işçi sınıfının öncü- sû olmak iddiasıyla, iktidan ele geçir- miş olan 'oligarşf'nin de, çıkahanna hiz- met edebilir. Nitekim 60 yılı aşan Sos- yalizm uygulamalan, böyle birolgu kar- şısında olduğumuzu ortaya koyuyor..." ('Marksizm'de ÖrgütSorunu', s.47/48) Iç açıcı olmasa da, yeterince açtk ve seçik değil mi? Meraklısı için not Mehmet Ali Ay- bar'ın, hem işçiler, hem 'sosyalist' sol- cular-özellikle 'MarksistJer'- için; teorik olduğu kadar pratik önem taşfyan bu ese- ri de, ortalıkta yok; o da besbelli, ken- disine sahıp çıkacak, aydınlık ve yurek- li bir yayıncı bekliyor. "Marksizm'de Örgüt Sorunu / Leninist Parti, Burju- va Modeli'nde Bir Örgüttür / 1979, lstanbul" http://www.prizma.net.tr/AILHAN http://www.bilgiyayınevi.com.tr7ailhan Faks/0-212/260 1988 üçyüzelli sıfır üçyüzelli Faks:(0 212)350 0 355 ı . u l n l u S i j ; o r i . ı , b ı ı T Ü R K İ Y E ^ B A N K A S I k u n ı l U M K I u r . ANADOLU SIGORTA
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle