Katalog

9 KASIM 2001 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER İZGİKapkaççı terörü durdurulamıyor Onceçantasını sonra canını aldüar SÖZÇİZGİNİN Turhan Selçuk SAADETl'SLU Bostancı"da polisten ka- çan kapkaççılann Çarşam- ba Pazan'nda otomobil çarpması sonucu ölen Fev- zhe Şener'in, 6 ay önce de saldınya ugradığı ve çantasının çalın- dığı belirlendi. FevziyeŞener"in (66) eşı emekli astsubay Alper Şener ise, cıddi cezalarverilmesi gerekirken kap- kaççılann serbest bırakılmasına is- yan etti. Eşinin Kasadar Sokak'takı diş hekimine gitmek üzere pazardan geçtiği sırada kapkaççı- lann otomobilinin altın- da kaldığını söyleyen Şe- ner, yaklaşık 6 ay önce döner bıçaklı 2 kapkaççı- nın otomobılle önlerini kestığini ve eşinin kolun- daki çantayı alarak kaç- Şener bugün top- rağa veriliyor. tıklannı da anlattı. Eşinin o olaydan beri çantasında kimlik taşımadığını ifade eden Alper Şener, "Bu ne- denJe kimliği hemen be- urlenemedi Eşim eve gel- meyince poJis*? başvurduk. Ve olaj ortaya çıkü* dedi. Şener, kapkaççı- lık olayıyîa ilgili şunları söyledi: "Gündemdeolan birrezafetKimse kohınu kıpırdat- mıyor. Hukukun bir şey yapması gerelcti. Cezalar ağırlaştınlacağı- navankesicflerak- lanıyor. Büknt ve Rahşan Ecevit'e tebrik mesajı çekmek lazun." Alper Şener eşinin ce- nazesinin, bugün Koca- mustafapaşa Sümbül Efendi Camii'nde öğle- yin kıünacak namazın ar- dından Kozlu Mezarlı- ğı'nda toprağa verilece- ğini kaydetti. DERVİŞ - DEVLETİ DAHA DA KÜÇÜLTMEK LAZIM.. AralarındaHalukKircı veeskiözeltimcipoUslerindebulunduğu 8 sanıkdelilyetersizlığinedeniyleberaatetti Topal cinayeti failsiz kaldıECE\ ÎT KILIÇ / SİBEL K1ZILIŞIK Kumarhaneler Kralı olarak bilinen Ömer Lütfi Topal ın öldürülmesiyle ilgili davada. aralannda HaJuk Kırcı ve eski özel timci polislerin de bulun- duğu 8 sanık beraat etti. Susurluk da- vasını doğrudan etkileyen bu davada- ki beraat karanyla, Susurluk çetesinin işlediği iddia edilen en önemli cina- yetlerden birinin faili meçhul kaldı. Beyoğlu 1. Ağır Ceza Mahkeme- si'ndeki duruşmaya Topal'ın iş or- taklan Sami Hoştan ile An* Fevzi Bir, eski özel timci polisler Ayhan Çar- SUSUrlUk davasim etkİIİyor Ömer Lütfi Topal'ın öldürülmesiyle ilgili davada delil yetersizliği gerekçesiyle verilen beraat karan Susurluk davasını doğrudan etkiliyor. Sanıklarm çete oluşturmaktan mahkûm olduğu Istanbul DGM'de görülen Susurluk davası, Topal cinayetinin karannın beklenmemesi gerekçesiyle bozulmuştu. kın, Oğuz Yoruhnaz, Ereao Ersoy ve Mustafa Alünok katılırken Bahçeli- evler'de 7 TlP'Ii öğrenciyi öldürmek- ten idam cezası alan Haluk Kırcı ile SerdarOzdağ gelmedi. Duruşmada esas hakkındaki görüşûnü açıklayan Cumhuriyet Savcısı, delil yetersizli- ğinden sanıklarm beraatlannı talep etti. Oturumda son sözleri sorulan sa- nıklar ise savcının mütalaasına katıl- dıklannı belirterek beraatlannı iste- diler. Mahkeme heyetı de sanıklann Topal'ı öldürdüklerine dair yeterli de- lil ele geçirilmediği gerekçesiyle be- raatlannı kararlaştırdı. Heyet, suç de- lili olarak tespit edilen mermi çekir- dekleri ve eşyalann suç delili olarak korunmasına da karar verdi. Sanıklar, 13 dakika süren duruşma- nın ardından karan birbirlerine ve avu- katlarına sanlarak kutladılar. Sami Hoştan adliye çıkışında yaphğı ko- nuşmada, herkesin karara saygı duy- ması gerektiğını savunarak "Bu dava- nın Susurhık'Iaiüşkflendirilmesi yan- hşûr. Bizkarara saygıduyuyonız. Yak- laşık 5 yıidır berkes bir şeyler söyledi Bu karar 'bir şeyler söyleyenlere bir cevap okhT diye konuştu. Topal davasının 6 Haziran 2001 ta- rihli duruşmasında mahkeme başka- nı, duruşmayı, Susurluk davasının gerekçeli karannı beklemek amacıy- la ertelemişti. Gerekçeli karann açık- lanmasından sonra da Topal davasın- da cumhuriyet savcısı. sanıklarm beraahnı istemişti. Yargıtay ise sanık- lann çete oluşturmaktan mahkûm ol- duğu Istanbul DGM 'degörülen Susur- luk davasını, Topal cinayetinin karannın beklenmemesi gerekçesiy- le bozmuştu. Kemal Türkler Davası 'Adalet'• rahçelievler kaüiamı davasında ölüm cezası alan Ünal Osmanağaoğlu 'nu n idam istemiyle yargılandığı davada Mahkeme Başkanı, yoğun iş yükü nedeniyle dava dosyasını gerektiğigibi inceleyemediğini belirterek duruşmayı erteledi isyan ettiİstanbul Haber Servisi - Bahçelievler katlimı davasında ölüm cezası alan ÛnaJ Osmanağaoğhı'nun eski DÎSK Genel Başkanlanndan Kemal Türlder'i öldürdüğu iddiasıyla idam istemiyle yargılanmasma devam edildi. Mahkeme başkanının. 1500 davanm görüldüğü mahkemedeki yoğun iş yükü nedeniyle dava dosyasını gerektiği gibi inceleyemediğini belirtti. Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya Ünal Osmanağaoğlu katıldı. Oturumda müdahil avukatlan davanın aydınlanabilmesi için MHP ana dava dosyasının tamamınm getirihnesini istediler. Sanık vekilleri ise, bu davarnn siyasi bir dava olmadığını ileri sürdüler. Daha önce Ankara Bahçelievler'de 7 TlP'Ii genci öldürmekten ölüm Bahçeliev/er c e ^ s m a P ^ ^ ° l a n ve bu mahkumıyeh kesinleşen sanık Osmanağaoğlu ise Türkler'i kendisinin Öldürmediğini savunarak, Türkler'i öldürenlerin 1 Mayıs 1977Taksim olaylannda ölen 34 kişinin faüleri olduğunu söyledi. Osmanağaoğlu, tahliyesini istedi. Mahkeme Başkanı Ali GüzeL mahkemenin yoğun iş yükü nedeniyle, mahkeme heyeti ve kalem personelinin dâhi görevlerini gereği gibi yerine getiremediklerini vurgulayarak, dosyayı daha dikkatli inceleyebilmek için duruşmayı erteledi. "Bir haldmin isyanı" olarak değerlendirilen Güzel 'ın sözleri özerle şöyle: "Mahkememizde yaklaşık 1500 dava bulunduğu, bunun yanında müstakü bir heyetin bulunmamasu asıl yetkiü olarak tek bir yetkilinin bulunması, onun da başka günlerde başka mahkemeJerin daruşmasmda görev yapması ve mahkememiz dunışmalarmda heyete kaülacak üçüncü hâkimin de zaruretten son aıüarda betüienmesi ve başka mahkemelerden görevlendirirmesi htısuslan gözetilerek dosyanın, takplerin ve şimdive kadar gelen dosyalann tetkike ahnmasma karar veriML" Hakim, saruğın tahliye istemini de reddetti. TüJlfflİ VP Matiİsall ^^^ 20 - l sti »nbul Kitap Fuan'nda Cumhuriyet Kitap Kulübü'nün (CKK) dün düzenlediği imza 1 UılUll VK, 1rluriljUll gûnüjıe kitapseverier büyük ilgi gösterdi. Gazetemiz yazarianndan Server TanilK ve Erol Manisalı'ya fildltiflfTVİfl hllIiJÇflJ k'^P'3 "1 1 1 imzalatmak isteyen okuyucular CKK standının önündc uzun kuyruklar oluşturduJar. UtlMr liir lyUİ UUlllglU okurlar okuduklan Idtaplann yazarianyla göriişmekten büyük muthüuk duyduklanru belirttiler. Komisyon, çete suçlannı DGM kapsamından çıkaran tasanyı kabul etti Çeteye mafya tanımıANKARA (Cıunhuriyet Bürosu) - Çete suçlannı DGM kapsammdan çıkanp Italyan Ceza Yasası'ndaki "mafya tipi teşekkül" ta- nımı getiren yasa tasansı TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edildi. DGM Kuruluş Yasası, Ceza Muhakeme- leri Usulü Yasası ve Çıkar Amaçlı Suç Ör- gütleriyle Mücadele Yasası'nda değişiklik öngören tasan, Türk Ceza Yasası'nm çete suçlannı düzenleyen 313 ve 314. madde- lerini DGM'nin yetki alanından alıyor. Ta- sanya göre Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriy- le Mücadele Yasasfndaki çete tanımı de- ğiştiriliyor. Bu tanımdaki "zor veya tehdit" ibaresi "tehdit, baskı, cebir veya şjddet" şeklinde daha açık ifade edilirken, yasanın çok ge- niş uygulanması sonucunu doğuran şu ifa- de tanımdan çıkanlıyor: "Kişileri kendile- rine tabi kılmaya zorlamak \eş& mensupla- n arasmda her ne suretle olursa olsun açık veya gidi işbiıüği yapmak-." Düzenlemeye göre yeni yasa yüriirhığe gir- diğinde mevcut soruşturma dosyalan, DGM savcılanndan alınarak cumhuriyet başsav- cılıklanna; dava dosyalan bulunduklan aşa- madan itibaren ağır ceza mahkemelerine; temyiz için Yargıtay'da bulunan dosyalar da diğerleri gibi ilgili DGM'lerden alınarak yetkili yargı merciine gönderilecek. EĞİTİM-SEN: ÇAĞDIŞI UYGULAMA Soruşturmayaprotesto İstanbul Haber Servisi - Geçen yıl 1 Aralık'ta Emek Platformu'nun düzenlediği eyleme katılan 38 öğretmen hakkında açılan soruşturmamn 11 okulda yeniden başlatıbnası, Eğitim-Sen'in düzenlediği basuı açıklamasıyla protesto edildi. Eyüp Ilçe Milli Eğitim Müdurlüğü önünde dün basuı açıklamasını yapan Eğıtim-Sen 4 No'lu Şube Başkanı Ahmet Korkmaz, kamu emekçileriyle ilgili yeni düzenlemelerin yapıldığı bir dönemde bu tür soruşturmalann açıhnasını kınadıklannı belirtti. Korkmaz,"Çağdışı bir uvgulama\ı başlatan okul mfidürleri, bu yetkrvi ve görevi künden, nasıl alıyor? Meslektaşlanmız hakkmda soruşturma açılmayacağına söz veren İl \lilli Eğitim Müdürlüğü'ne rağmen ortaya konan manzarayı protesto edivor ve uvgulamanm bir an önce durdurulmasnu jstiyoruz" dedi. SOL GÖRÜŞLÜ 3 ÖĞRENCt YARALANDI Öğrencilerefaşistsaldın KONYA (Cumhuriyet)- Konya Selçuk Üniversitesi Meslek Yüksekokulu Turizm ve Otelcilik Bölümü'nde okuyan biri kız üç öğrenci ülkücü faşistlerin saldınsına uğradı. Ağır yaralanan Songül Çorca iki gün hastanede tedavi gördükten sonra taburcu edildi. îkinci öğretimde okuyan Songül Çorca, Çağatay ÇMçi ve Ulkü Baş, önceki gece saat 22.00 sıralannda okul çıkışında 10 kadar ülkücünün saldınsnıa uğradı. Aralannda Selçuk Üniversitesi'nde "Reis" olarak adlandınlan Yusuf Narin'nı de bulunduğu belirtilen saldn-ganlar "Kürtçe konuştuklan" gerekçesiyle sol görüşlü üç öğrenciyi yaraladıktan sonra kaçtılar. Ağu" yaralanan Çorca, teda\i gördüğu Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nden dün taburcu edilirken iki arkadaş.ının durumunun ise iyi olduğu belirtildi. Çorca'run ailesi olayla ilgili savcüığa şikâyette bulundu. GENÎŞ AÇI HÎKMET BÎLA Atatüpk'ü Yeniden Okutmak Amerika'ya 11 Eylül saldınsından sonra, iki ta- rafın da kirîi çamaşırlan ortaya saçıldı. İki taraf kim? Birı Batı biri Doğu. Görüldü ki, çağdaş uygarlığm yaratıcısı Batı, 20'nci yüzyıldan 21 'inci yüzyıla geçerken gemi iyi- ce azıya almış. Ekonomik, siyasi ve askeri gücüy- le dünyanın geri kalanında istediği gibi at koştur- maya başlamış. Üstünlüğünü sürdürmek için in- sanlarla, rejimlerle hatta dinlerle oynamış. Işine geldiği yerde demokrasiyi, işine geldiği yerde dik- tatörlüğü savunmuş. Bugün desteklediği liderle- rin yarın devrilıp asılmasına göz yummuş. Biryan- da insan hakları şampıyonluğu yapmış, öte yan- da şeriatçılara para ve silah akıtmış. Kısaca, uy- garlığı çifte standarda dönüştürmüş. Çifte standartta Doğu, Batı'dan geri mi kalmış? Çoğunluğu Arap, Müslüman ülkeler ne yapmış? Batı'nın silahlan ve paralannı alıp Bat'nın sadık usak- lığını üstlenen Islam dünyası yönetimleri, kendi halklannı ortaçağ yasalarıyla rehin almışlar. Ken- di olıgarşilerinı beslemişlerama yüz milyonları bu- lan kıtlelere zırnık koklatmamışlar. Onlara reva gö- rülen, şeriat yasaları, baskı, zulüm, yoksulluk ol- muş. Ispanya sahillerınde içki, kumar ve kadınlar- la gününü gün eden Islam kralları, kendi ülkelerin- de kadını çarşafa sokmuş, yeri geldiğinde taşla- yıp öldürtmüşler. 11 Eylül'ün gözler önüne serdiği tablo bu. Batısıyla Doğusuyla küresel çifte standardın iki yüzu... 11 Eylül süreci ne getirir ne götürür bilinmez. Kir- li çamaşırlar yıne aynı yere mı konur, yoksa bir arınma süreci mi başlar belli değil. Ama belli olan bir şey var: Tam 63 yıl önce kay- bettiğımiz Atatürk'ün bir kez daha haklı çıktığı. Yobazlığa karşı çağdaşlığın, çifte standarda kar- şı dürüstlüğün sembolü Atatürk, sanki 63 yıl ön- cesinden başını kaldınp "Ben dememış miydim?" dercesine bakıyorgibi... Işte bu yüzden, "Türkiye modeli" sadece Do- ğu'ya değil, Batı'ya da gerek diyorum. Atatürk, Türkiye Cumhuriyetı'ni kurarken üç ya- nında üç karabasan yükseliyordu. Bir yanda Ingi- liz ve Fransızların biçımlendirdiği Arap şeriatçılığı, bir yanda Batı Avrupa faşizmi, bir yanda Sovyet komünizmi, Avrupa, Asya ve Ortadoğu'yu kapsa- yan coğrafyada demokratik denebilecek ülkeler par- makla sayılacak kadar azdı. Üstelik onlar da fa- şizmin ve komünizmin gölgesi altında baskı yasa- larını birer ikişer yürurlüğe koyuyoriardı. Atatürk'ün, bu üç karabasandan birine kapılıp gitmesi işten bile değıldi. Ama o, yüzyıtlarca geri ve cahıl bırakılmış, hemen tamamı Müslüman olan bir halkı çağdaş uygarlığa yönetten "Türkiye Cum- huriyeti modeli"r\\ yarattı. Kimsenin dinine, ima- nına dokunmadan. O sırada faşizmin ve komüniz- min pençeleri altında çırpınan Batı'nın rejimlerini değil, evrensel değerierini benimseyerek. Kimilerinin hoşuna gitmese de Atatürk haklı çık- tı. Atatürk'ü artık bu özelliği ile de anlatmak gerek. önce ders kitaplarında.. İki savaş filmi Yıl 1991 Körfez Savaşı: Amerıkalı subay, hava saldınsıyia ilgili brifing veriyor. Uçaktan çekilmişfilm- de bir köprü. Köprüden geçmekte olan bir otomo- bil. Subay, "ŞimdiIrak'ın en şanslı insanını izliyor- sunuz" diyor. Araba köprüden geçiyor.. ve bum! Yıl 2001 Afganistan Savaşı: Amerikalı subay, hava saldırısıyla ilgili brifing veriyor. Yerde iki araç. Birinden bir kişı iniyor. Diğer araca doğru yürüyor. Subay, düşmanı nasıl öldürdüklerini anlatırken... bum! Amerika'nın propaganda yöntemi ne kadar de- ğişmiş... hikmet.bilaM ntv.com.tr Yargıtay ve DCM bassavcıları uyardı Susurlukdavası DGM'den kaçırüıyor BÜLEJVTSARIOĞLU ANKARA - Yargıtay Başsavcısı Sabih Kana- do^u ile Ankara DGM Başsavcısı Cevdet Vol- kan, çete suçlanyla ilgi- li tasannrn perde arkasın- da kalan bölümleri için milletvekillerini uyardı. TBMM Adalet Ko- misyonu'nu bilgilendi- ren başsavcılar, düzenle- menin Susurluk gibi bü- yük önem taşıyan dava- lan da kapsadığını be- lirterek 'HakdSryetkki" istediler. Başsavcılann dikkat çektiği diğer önemli nokta. ağır ceza mahkemelerine devTe- dilecek dosyalann "za- manaşımına uğrama" tehlikesi oldu. Kanadoglu ile Volkan, tasan konusunda ayn ay- n hazırladıklan bilgi no- tunda, düzenlemenin ge- neUni desteklemekle bir- likte önemli davalarla il- gili risklere dikkat çek- tiler. Kanadoglu, dava süreci yıllardır bitme- yen Susurluk dosyası konusunda şu uyanda bulundu: "DiizenJeme. genelolarak haklı ve ye- rindedir. Ancak Susur- luk davası gibi bazı suç- lar, devletin iç ve dış gü- venliğini ilgilendiriyor. Bu gibi suçlar için yar- gdamamakammatakdir >etkisi verümesi uygun oiacaktuf Yargıtay Baş- savcısı, zamanaşımına ilişkin uyansını şöyle kaydetti: "Zamanaşımı- na uğrama dunununda- ki dosyalaıia ilgili ola- rakgeçmiştekiyargılama sürecindeyapûan işlem- lerin diğer mahkemeyi de bağlayıcı olduğu ifa- desi eklenmeh'dir.'' Volkan: Çete mücadelesini etkiler DGM Başsavcısı Vol- kan da düzenlemenin ge- nelini desteklemekle bir- likte. henüz sonuçlandı- nlmayan veya yargı- tay'ca incelenen davala- nn ceza mahkemelerine aktanlmasına karşı çık- h. Volkan, çete tanrmın- daki değişiklikkonusun- da ise şu eleştiriyi yö- neltti: "Özefflde devletin kurum ve kuruluşlan bünycsinesKarakdeğişik yöntemlere başvıırarak kamu görevülerini,oluş- turulan çıkar sağlama- ya yönelik suç örgütüne tabi kdmak suretiyle, kendikrineya da başka- laruıa çıkar sağlamayı amaçlayan suç işleme gruplarryla mücadeleyi ohımsuz yönde etkileye- cegi endişesüıi berabe- rinde getirecektir."