Katalog

9 KASIM 2001 CUMA CUMHURİYET SAYF/ iJ. L J J \ [email protected] 13 Çok satan bir romandan uyarlanan romantik komedi Bridget, fiünlüğü üçüncü haftasında KEDIGÖZÜ Bugün üçüncü haftasına giren "BridgetJones'un Günlüğü"nü so- nunda ben de gördüm. Günümüzün yalnız, çalışan, fazla kilolarıyla dertli, kentli kadını üsfüne anlattık- lanyla iJgi çeken. popüler sinemanuı son bombalanndan biri sayılacak bu İngiiiz yapımı romantik komediden de mahrum kalmadık böylece. JaneAusten'i ve "AşkveGurur" klasığini iyi hatmet- rruşe benzeyen 'köşeyazan' Helen Fielding'in çok satan romanuıdan sinemaya uyarlanan ve gişede çok iyi çalı- şarak özellikJe îngıltere'yle ABD"de 'olay film'e dönü- şen "Bridget Jones'un Günlögii'', 30'Ju yaşlannı devir- meye başlayınca artık beyaz atlı prensini bulma çabala- n da yoğunlaşan Londralı bir kadının hikâyesini anlatı- yor, komik ve hüzünJü taraftndan. Renksizyaşamına çekidfizen verme karariılığı Yeni bir yılbaşı kutlaması için annesının geleneksel hindi yemeğme giden Bridget (Renee ZehVeger) kendi- siyle pek banşık değil, hatta 'seffl bir Jaz kunısu' o; ai- lesinin, çevresinin, düzenin dayamğı kalıplara uyama- yan. Aşksız (ve evde) kalma kaygısıyla sigaraJan peş pe- şe turrürüp yemeye içmeye yumularak 'en büyük iHşki- sini de şarap şişesiyie yaşayairak' sürdüregeldiğı renksiz yaşamına bir çekidüzen verme kararlılığıyla günlük tut- maya koyulur, yeni yılla birlikte. Salman Rüşdü, Jeflrey Archer gibi iinlü romancılann da boy gösterdiği, medyatik kitap tanıtımJan düzenJeyen bir yayınevinde çalışırken patavatsızlığı, sakarlığı, sal- lapati haliyle herkesin alaycı bakışlannı toplayan ve hiç ummadığı birşekilde, yakışıklı patronu Daniel'le (Hugh Grant) mercimeği fınna veren Bridget'üniz, Daniel ta- rafından yine hiç ummadığı şekilde aidarılınca yeniden bunalıma girer. Fazla kilolanndan kurrulmaya azmedip yaymevinden aynlarak kısa zamanda haber kovalayjşı ve sunuşundaki sarsaklığıyla iyi reyting getiren bir televiz- Bridget Jones's Diary/ Yönetmen: Sharon Maguire/ Senaryo: Helen Fielding, Andrevv Davies, Richard Curtis/ Kamera: Stuart Dryburgh/ Müzik: Patrick Doyle/ Oyuncular: Renee Zellvveger, Hugh Grant, Colin Firth, Gemma Jones, Jim Broadbent, Embeth Davidtz, James CalJis/ Ing. - ABD 2001 (UIP). yoncu olacağı yeni işine başlar. Ye- ni haliyle, çocukken evlerinin havu- zuna çıplak girdiği, çöpçatan anne- sinin de öteden beri arasını yapma- ya çalıştığı avukat Mark Darcy'nin (Colin Fîrth) ilgisini çeker, Daniel de yine peşine dü- şer. Ancak onun gönlü, bir ingiJiz kadınıyla evli olu- şuna karşın ülke dışına çıkanlmak istenmesi poli- tik bir skandala dönüşerek televizyoniann haber gündemine oruran (ve Bridget'in ekranda söyleş- tiği) bir Kürt'ü savunan, 'annesinin biricik oğhı' Mark'tan yanadır... Kitabın ve filminin bunca popüler oluşun- da, kuşkusuz çağdaş kadının özel ve iş ha- yatında yaşadıklarıru, herkesin kendin- den bir parça bulacağı gözlemlerle, saptamalarla doğru yansıtmasının payı var. Bunalımlara girip çıkı- şı, hayal kınklıklan, beklentıle- ri ve umutlanyla herkesin öz- deşleşebileceği biri Bridget; çağdaş kadının 'sürekii duy- duğu içsesi'ni temsıl eftiği için bu kadar popüler bir karakter ve Bridget ro- lünde, tombul bir Gra- ce KeUy havalanndaki Teksaslı Renee Zell- vveger cuk oturmuş. Hugh Grant'ı da nice- dir böylesine iyi gör- memiştik, azgın ve bencil Daniel'de. Ha- yatınnı sonbahannda yeni arayışlara yönelerek babasını (Jim Broadbent) üzen ve boşlayan Brid- get'in çıtıpıtı annesinde Gemma Jones da başanlı, zaten tüm oyuncu kadrosu İngiliz kumaşından. Senanstliğinin yani sıra filmin yapımcılan arası- na da katılan yazar Helen Fielding'in "Bridget Jo- nes'un Günlüğü"nün devanunı yazdığı haberleri geldiğine göre, tabiatıyla bir devam filmi de şimdi- den yoldadır herhalde! ingiliz Sharon Maguire'in ılk yönetmenlik sınavım geçtiği, seçmece pop müzikle- nyle bezeli "Bridget Jones'un Günlüğü'', iki cinsle de dalgasmı geçen mizahı, eleştirisi ve duyarhlığry- la se>irciyi fethederek keyifle izJenen, tabii ki mut- lu sonJa biten, gönül rahatlığıyla salık verilecek bir romantik komedi sonuçta. Kuşkusuz kitabın dün- yası perdeninkinden daha büyük ve derinJikli, a- ma bu film de insanı koltuğunda bayağı eğlendi- riyor ve hüzünlendiriyor yer yer. VECDÎ SAYAR İZLEYİCİ CÖZÜYLE ERDAL ATABEK SeniolduğungibiseviyorunuBridgetJones, 'günlük' tutmaya başladığı za- man kararlannı vermek ve uygulamak azmini sınıyor. 32 yaşında Londralı Bridget, artık ba- şa çıkamadığı sorunlanru yenmek istiyor. En başta kurtulmak istediği fazla kilolan var. Ken- dini beğenmıyor, kilo veremediği takdirde er- keklerin de onu beğenmeyeceğiru düşünüyor. Çok sigara içiyor (ki bundan da kurtulması ge- rekiyor). Alkol de başındaki belalardan. Bir ya- yıncılık fırmasında çalışıyor, kariyeri de pek parJak değil. Aşk hayatında da artık umudunu canlı tutacak sının geçmek üzere. Pek çok ka- dının paylaştığı sorunlan yaşıyor ve bunlarla başa çıkmada başanlı olma şansını zayıf görü- yor. Kendisıyle banşık olmayan kişilerin ıçine girdiği çıkmazda. Bu çıkmaz da yeniden alkol demek, sigara demek, onu bunu atıştırmak de- mek. Tam bir kjsırdöngü. Durum bu noktadayken yayıncı patronu Da- niel'in dikkatini çektiğini anlıyor. Herne kadar Daniel 'in dikkatiru çeken süper mini eteği de olsa ilgi ilgidir. Daniel de (Hugh Grant), gönül çelen, çekici ama sadakat göstermesi beklen- meyecek erkek tiplerinden. Ama Bridget buna karşı koyamaz, koyamıyor da. Kendisine tanış- tınlmak istenen Mark ise tam bir biçimci. Ke- sin önyargılan var, düzene çok meraklı, savruk- luktan hoşlanmıyor, disiplinli bir avukat. 'Gün- Jûk' diliyle 'tam nefretlik" Ama ne yaparstnız ki renkli erkekler uçan oluyor, sadık olanlar da donuk. Bridget ne yapsın? Ne yapabilir? Ne yapmalıdır? En dogrusu, 'olduğu gibi olmak'. Seni oldu- ğun gibi beğenen erkek sana göre olan erkek- tir. Ve bir erkek, büyülü sözü söylüyor: 'Seni ol- duğun gibi sevryorum'. 'Sahi mi? Doğru mu dujdıun?Beniolduğum gibi mi? Yani jişmantağunla, içkimle. sigaram- la,sakarüklanmla,deiidofu haOerimle,zaman- az neşemJe, tasalanmlaö>1e mi? Oiduğum gibi ha, va> canına! J Film ustaca yapılmış. Duygusal anlar uzatıl- madan, günlük tasalar ağdalanmadan şinn, hoş ama aynı zamanda 'insanlann içinde vearasm- da yaşayan' bir film yapılmış. Bridget ve arka- daşlanndan oluşan 'yaİan yonun grubu' olay- lan yakın izlemede. Karakterler iyi çizibniş ve değişmeyen yanlanyla da Bridget kadar izleyi- ciyi de seçim yapmak zorunda bırakıyor. Fil- min sonunda siz de yorumunuzu yapabiliyor- sunuz. İzleyenkadınlar yaşadıklan sorunlan hoş bir komedide görebiliyor. Erkekler de kendi hesaplanna sonuçlar çıka- rabilir. Bridget Jones, Amerikah ReneeZdhveger'in başanlı oyunuyla çok iyi canlandınlmış. Daniel Cleaver, Hugh Grantiçin biçilmiş kaf- tan uygunluğunda. Marc Darcy rolünde CofinFîrth, çizgi dışı ba- şanlı. Yönetmen SharonMaguire, yazar HelenFîel- dmgiçin kariyerlermde çizgi atlama sayılmalı. Nereye İstersek Oraya Gideriz "Nereye istersek oraya gideriz haritanın yırtılan yerine, havagazını ve pencereleri açar, sevişiriz. Nereye istersek oraya gideriz..." (*) • • • Haklısın, Cezmi kardeş. Kedilerin nereye gidece- ği belli olmaz... Hele şu günlerde... Seçenekler öylesine bol, öy- lesine kışkırt/cıyken. Haritanın yırtılan yerinde buluşmak en güzeli. Mese/a alan/arda... Mesela, bugün Ankara'da.. emekçılerin yanında... Mesela, Istanbul'da, Kitap Fuarı'nda, "InsanHak- lan Vakfı Gönüllüleri"ri\n standında ya da "Banş Gi- rişimi"nır\ toplantısında... Havagazını ve pencerele- ri açıp sevişmenin tam zamanıdır... • • • Kitap Fuarı, yirmi yaşında genç bir delikanlı artık. Seneye, bızı bırakıp, uzaklara taşınacak. "Kediler evlerini nasıl olsa bulur" d/ye düşündüğüne kalıbı- mı basarım. Pek de haksız sayılmaz hani. Ne ya- par eder, Kitap Fuan'ndan kendini mahrum bı- rakmazkedimılleti... Fuarda, hertürden kediye rastlamak müm- kün. En çok ilgimi çekenler arasında, merdi- ven attındaki yerlerini yıllardır koaıyan STK kedılerini, nadıde Izmir kedilerini (Izmir Bü- yükşehir Belediyesi'nin yayınlannı görüp de, hasedinden çatlayacak kaç belediye baş- kanı çıkar dersıniz?), bu yılın ana teması gülmece olduğu için tüylerini kabarta ka- barta dolaşan çizer-kedileri (kimileri yazar- Kasalardan hoşlanır, bız de çizer-kedilerden hoşlanıyoruz, ne olmuş yani) ve de elbette ti- yatrocu kedileri sayabilirim. Fuara bu yıl Istanbul Şehir Tiyatrosu'nun bir standla katılması sevindirici. Ama, benim asıl sö- zünu etmek istediğim kediler, yıllardır tiyatroya des- teğini sürdüren iki yayın kuaıluşunun sarıipleri, ya- ratıcılan. Füsun Demirel i, sinemamızın bu büyük oyuncusunu, çevırmen kimliği ite kaç kişi tanır? Fü- sun'la Nurettin Şen, Franca Rame-Dario Fo çifti- ni Türkiye'ye tanıtan bu güzel kediler, fuarın en na- rin yaratıklan arasındadırlar. Ne yardım alırlar ne kre- di; ama onlar da havagazını ve pencereleri açıp, se- vişmekten hoşlanırlar zaten... Bugün (üç gününüz kaldı gençler, hatırlatırım) Ki- tap Fuarı'na yolunuz düşerse (ki düşsün) Füsun'la Nurettin'in Açılım Yayınları'na uğramayı ihmal etme- yin sakın. Dario Fo'nun yaklaşık 30 oyununu içeren dizinin ilginizi çekeceğini sanıyorum. Son kitaplan- nın adı: "Bam Bam... Kim O? Polis!"... Aynntı Yayınlan ile aynı köşeyı paylaşan Mitos & Boyut'un tiyatra yayınlan ise 122 kitapla, ülkemizin en zengin tiyatro kitaplığını oluşturuyor. Bu yayıne- vini on yıj süresince, inanılmaz bir özveriyle yaşatan Yılmaz Öğüt'ü tanıdığınızı sanmıyorum. Çünkü, onu televole-kulîur programlarında göremezsiniz. Aziz Çalışlar ı. Ahmet Cemal i, Zehra Ipşiroğlu'nu, Mü- cap Ofluoğlu nu. Adalet Ağaoğlu nu, Mehmet Baydur u, Turgut Özakman'ı, Bilgesu Erenus'u, Giingör Dilmen'i ve daha nice ustayı gençlere ta- nıtmayı kendine görev bilen Yılmaz Oğüt, tek başı- na. koca bakanlığın yapamadığını yapmış bir kahra- mand/r. 11 ciftlik "Brecht'in Bütün Oyunlan'n gör- meniz yeterli, ne demek istediğimi anlamanız için. • • • Kitap Fuan'na girdrk, çıkamıyoruz bir türlü. Oysa, dışarda daha neler neler var... İFSAK'ın "Istanbul Fotoğraf Günleri" (Bu yıl tema: kent), tüm kasım ayı boyunca sürecek; TÜRSAK'ın "Sinema-Tarih Bu- luşması" ise haftaya başlıyor. Iş-Sanat'ta Şakir Ec- zacıbaşı'nın "Kapılar, Pencereler"inin ve Topkapı Sarayı'ndaki "Modern Türk"ün son günleri (Tomur Atagök ve Yusuf Taktak'ın çabalan ile ortaya çıkan bu sergi, Modern Sanatlar Müzesi'ne giden yolda bir adım taşı). Elhamra'daki Karşı-Sanat'ta, Agâh Öz- güç'ün katkılanyla oluşturulmuş ilgınç bir Türkan Şoray sergisi var. Arzu Başaran'ın ustalıkla duyar- lığı buluşturan yeni sergisi, bizı insan yüzlerinin gi- zemli evreninde bir yolculuğa çağınyor. Herkes, nereye isterse oraya gidebilir. O Cezmi Ersöz, "Şehirden Bir Çocuk Sevdin Yi- ne", Gendaş, 2000 vecdisayar(5 yahoo.com YENİ BAŞLAYANLAR... YENİ BAŞLAYANLAR... YENİ BAÇLAYANLAR. TÜYAP KİTAP FUARI'NOA BUCÜN E^KLJBİR Mt ZİKAL-BazLuhnnan'ınimzasuutapan '.MoulinRouge'da ıtfce'i Nicole Kidnıaru parasız şairi Christian'ı Ewan >İcGregor oynuyor. Kirmızı Değirmen / Moulin Rouge Mevsimin merakla beklenen filmlerinden "MoulinRouge-Kır- mıa DeğÜTnen" bugün göstenme giriyor. 20. yüzyıl başında Pa- ris'teki bohem hayatını anlatan filmde NicoleKidman. müdavim- lerinin çoğunu ressam Toulouse- Lautrec. besteci ErikSatiegibi sa- natçılann oluşturduğu, can-can dansıyla ünlenen, dönemin efsa- nevi gece kulübü 'Kırmıa Değir- men'in en güzel dansçısı Satine'i oynuyor. Satine'in, dönemin 'en vahşi ve en seksi gecekulübünü' fi- nanse edecek bir zenginin kapat- ması olmakla, sevdiği, parasız şa- ir Christian'ın (Ewan McGregor) aşkı arasında seçim yapmak zo- runda kaldığı film, "StrictivBaD- room". Shakespeare uyarlaması "Romeo ve Jufiefle tanman Avustralyalı yönetmenBazLuhr- man'ın imzasını taşıyor. Luhrman'ın, dönem filmi tar- zıyla, geleneksel can-can dansıy- la günümüzün pop kültürünü ve müziğini kaynaştıran yaklaşımı sonucu ortaya çıkan ve 2001 Can- nes Festivali'nin açılışmı yapan bu ilginç müzikal, bu dönemi ve gece kulübünü resmederek ölüm- süzleştirmiş. cüce ressam Toulo- use-Lautrec'in yaşamım anJatan, John Huston'ın 1953 yapımı "Moufin Rouge" klasiğinden ay- nhyor. Luhrman'ın "KuTiuaDe- ğirnıen''inde iki sevdaiı (Satine- Christian) arasında Eros rolünü oynayan bir Toulouse-Lautrec (John Leguizamo) var. Amerikan parasıyla, ama Avustralyalı bakışıyla Avustral- ya'da çekilen ve Fransız kültürü- nü yansıtan bu çok renkli, çokses- li, yeni müzikal denemesinde Kid- man'la McGregor şarkı da söylü- yorlar. Yazgı ZeldDemirkubuz'un Altın Por- takal Fihn Festivali'ne katıldığı i- ki filmden biri olan 'Yazgı' da bu hafta vizyona giren filmler arasın- da. Demirkubuz'un yazıp yonet- tiği filmin yapımcılığı yine kendi- sine ait, SerdarOrçin,Zeynep To- kuş, Engin Günaydm ve Demir Karananın rol aldığı filmde, ira- desiz ya da iradesini kullanmayı reddeden bir gümrük muhasebe- cisinin öyküsünü anlahyor. Yaşamm boş ve saçma olduğu- na inanıp, her şeyin aym kapıya çıktığını düşünen Musa kendini olaylann akışına bırakmış gitmek- tedir. Annesi ölür aldırmaz. Onu sevdiği halde sevinç bile duyar bu ölümden. Hoşlanmadığı bir kızla sırf o istiyor diye evlenir. Ancak yine iradesizce verdiği bu karar, kaderin bile güç ve iradeler tara- fından yazıldığı bir dünyanın eşi- ğine getirip bırakır onu. îki çocu- ğun ve bir annenin katlediimesin- den sorumlu tutulmaktadır. ASALONU • 13.00-14JO 'Aşk ve Cinayet V. Konuşmacılar: Ahmet Ümit, Mine Kınkkanat DüzenJeyen: Om Yaymcıhk. • 1430-16.00 'Hayat Mizahı Kaç Geçiyor?'. Yöneten: Cihan Demirci. Konuşmacılar: Umur Bugay, Yalçın Pekşen, Aykut Or^ r , Erol Günavdın. DüzenJeyen. Karikatürcüler Derneği. • 16.00-18.00 'Aziz Nesin ve Gülmece Edebiyau'. Yöneten: Adnan Binyazar. Konuşmacılar: Demirtas Cejhun, Feridun Andaç. Düzenleyen: Adam Ya>ıncıhk • 18.00-20.00 'İslamcıhğm Venilgisinin Getirdikleri, Götürdükleri'. Konuşmacı. Ruşen Çakır. DüzenJeyen: Metis Ya>inlan. B SALOMI • 12.00-14.00 'Muzaffer tzgü ve Gülmece'. Konuşmacılar: Muzaffer Izğü, Kandemir Konduk, Semih Bakıoğlu. DüzenJeyen: Bilgi Yaymevi • 14.00-1530 ' N w York'tan Sonra Dünya'. Konuşmacı: Erdoğan Aydın. DüzenJeyen: Cumhurivee Kitap Kulübü. • 1530-17.00 'Mehmet Altan ile Söyleşi' Konuşmacı: MehmetAltan. DüzenJeyen: Can Yayınlan • 1730-1830 Fikri Hukukta Yeni Açıhmlar, Korsan Kitaplar ve Ötesi'. Yöneten: Esen Arslandoğan. Konuşmacılar: Günay Gönnez, Safori Kuşkonmaz, Erdem Türkekul. DüzenJeyen. BESAM. • 1830-20.00 'Schrödinger'in Kedisi-Rüya 1 Konuşmacı: Alev Alatn. DüzenJeyen: Everest Yaymlan.