Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 13KASIM2001SALJ
8 D U N Y A V E T Ü R K I Y E dishab@cumhuriyet.com.tr
KAVŞAK
OZGEN ACAR
Amerikalı Gölgesinden Korkuyor
WASHINGTON - ABD'nin başken-
ti VVashington'da sokakta yürüyen ya
da bürosunda oturan herhangi bir
Amerikalının arkasında bir kesekâğı-
dını şişirip patlatırsanız o anda sizi
tabanca ile değil, bir nükleer silahla
bile öldürmesi işten değil! Şaka de-
ğil, bir başka deyimle dünyanın üs-
tün gücünün vatandaşları artık göl-
gelerinden korkuyort Yüksek bina-
larda oturanlar için pencereden atla-
ma olanağı sağlayan paraşütler bile
satılıyor!
Isa'nın doğumu nasıl "Milat" ola-
rak kabul edilip "lö" ve "İS" simge-
leri ile tarih
oluşturul-
muşsa
ABD'de artık
"11Eylül"öe
3. binyılın dö-
nüm noktası
olarak kabul
ediliyor. In-
sanlann
inançlannda,
yaşam bi-
çimlerinde
önemli degi-
şiklikler gözleniyor.
Şarbon salgınının da pekiştirdıği
11 Eylül terör paniği ABD'de her ge-
çen gün yeni evhamlara, korkulara yol
açıyor. Kırsal kesimlerde insanlarev-
lerinin bodrumlannda, olası birsaldı-
nya karşı, soguk savaşta Rusya'ya kar-
şı dahı yapmadıkları ölçüde, silah, yi-
yecek ve ilaç stoku yapıyor.
Buna karşılık yönetim kararsızlık
içinde. Yönetim, halkı yatıştırmak,
duraklayan ekonomiyi canlandırmak
için girişimlerde bulunuyor. Örneğın
Başkan George W. Bush beyzbol
maçına giderek başlama vuruşu ya-
ptyor. Ama bir bakıyorsunuz, ertesi gü-
nü "ABD nereden, ne zaman gele-
ceği belli olmayan, bilinmeyen bir
tehdit altındadır" biçimindeki bir de-
meçle beyzbol maçının olumlu etki-
leri ortadan kalkıvermiş. FBI, ortala-
ma onar gün arayla "yenı bir terördal-
gası" uyansı yaparken Başkan Yar-
dımcısı Dick Cheney'ı, Başkan
Bush'tan daha çok koruma altına ala-
rak, sık sık yerini değiştiriyorlar. Şim-
diyedeğin FBI'nın uyanlannı kanıtla-
yacak bir terör dalgasının gerçekleş-
meyişı degişik kaygılar yaratıyor.
Bir bakıyorsunuz California Valisi
Gray Davis, San Francisco gibi öte-
ki asma köprülerin de "trafiğin yoğun
saatlerinde
terör saldın-
sının hedef
olacağına"
ilişkin "güve-
nilir kanıtlar"
bulunduğunu
açıklıyor. Bu-
na karşılık fe-
deral yetkili-
ler "kanıtlann
henüzdoğru-
lanmadığınr
soyleyerek
valiyi yalanhyorlar. Başkentteki gü-
venlik yetkilileri ise Istanbul Boğaz
köprüleri dahil, tüm asma köprülerin
yalnızca "potansiyel terör hedefi"
olabiieceğinden söz ederek bir orta
yolda buluşuyorlar.
Bu arada FBI. ABD'deki "kaçak
Müslüman yabancı" avına çıkarken
New York ve çevresinde pek çok
Türk'ün de tutuklandığı bildiriliyor.
Uluslararası konsolosluk anlaşmala-
nna aykın olarak New York Türk Baş-
konsolosluğu'na dahi kimlikleri bildi-
rilmeyen tutuklulann çeşitli zamanlar-
da ABD limanlannda gemilerden ka-
raya kaçak çıkıp geçici iş bulan kişi-
ler oldukları sanılıyor.
Ramazanda savaşa Ecevit fetvası
ABD yönetimi, Türkrye'nin Afga-
nistan'a asker göndermesine
önem veriyor. Müslüman bir ülke-
nin ABD ve fngiltere'den sonra Af-
ganistan'a ilk asker gönderme ka-
rannı açıklaması olumlu karşılan-
dt. Birinci neden... Başkan Bush'un
"crusade (Haçlı seferi - seferber-
lik)" gibi iki anlama gelen sözcü-
ğü yanlış kullanması, çeşitli Islam
ülkelerinde büyük tepkiye yol aç-
mıştı. Müslüman bir ülke olarak
Ankara'nın asker göndermesi ha-
rekâtın bir Haçlı seferi olmadığını
kanıtlıyor. Müslüman Türkiye'nin
bu davranışı ile Bush'un bu hata-
sını giderdiği de söylenıyor.
Ikinci neden... Türkiye, çiftestan-
dartlı Avrupa'da, Almanya ile Ital-
ya'yı Afganistan'a asker gönder-
mede harekete geçirmiş oluyor.
Üçüncü neden... ABD saldınla-
nnın ramazanda durup durmaya-
cağı tartışılıyor. ABD'ye bu konu-
da destek yine Türkiye'den geliyor.
ABD Dışişleri Sözcüsü Richard
Boucher'in savaşın ramazanda
durup durmayacağını soran bir
gazeteciye verdiği şu yanıt ilginç:
"Bu konuda birtahmın yapamam.
Hedeflere ulaşmada askeri gerek-
lerneyiöngörüyorsaoyapıiır. An-
cak Müslüman bir ülke olan Tür-
kiye'nin Başbakanı Bülent Ece-
vtt'/n söylediği Terörist tatil yap-
maz. Terörist ramazanın gerekle-
rini yerine getirmez' sözlerine de
dikkatinizi çekerim."
Gerçekte ABD için sorun rama-
zan değil. Yönetimin gerçek soru-
nu, ABD halkına "sıfır yitikli" bir
savaş verebilmenin kaygısı... VI-
etnam'da askerierinin ölüm sayı-
sının yüksekliğinden ağzı yanan
ABD'nin Afganistan'da kara hare-
kâtında gecikmesinin tek nedeni
bu. "Stratejik hedeflerin" B-52
uçakları ile bombalanması, F-
16'lardan fıriatılan füzelerle yok
edilmesi ile yapılacak alan temiz-
liğinden sonra güvenilir bir kara
harekâtına başlanması hedefleni-
yor. Bu ilke karanna karşı bu kez
Amerikan halkının "vatanseveriik"
duygulannın tarihte şimdiye değin
çıkmadığı doruk noktasında olu-
şu, Bush yönetiminin en büyük
desteği... Son yapılan bir kamuoyu
araştırmasında "Amerikan askeri-
nin ölü sayısı kaçı bulursa savaşa
son verilmeir sorusuna verilen ya-
nıtlar, alışılmışın dışında bir kamu-
oyu nabzını gösteriyor. Yanıtlara
gore "hiç savaşılmasın" diyenler
yüzde 6, yüz askerin ölümü ile yüz-
de 9, bin asker ile yüzde 10, beş
bin asker ile yüzde 5, on bin as-
kerin ölümü ile yüzde 4 oranında...
Buna karşılık, "Ne kadar Amerika-
lı asker ölürse ölsün savaş sür-
melidir" diyenlerin oranı ise yüz-
de 47. Bu arada Türk Büyükelçi-
liği ve ABD Dışişleri Bakanlığı yet-
kitileri, Türk basınında çıkan ve Ro-
rida Eyaleti'ndeki Tampa kentinde
Türk generalinin de görev yaptığı
"ortak karargâhın" Türkiye'ye ta-
şınacağı yolundaki haberieri ya-
lanladılar. Bu haberin Türkiye'de-
ki bazı çevrelerin "vvishful thin-
king" (hüsnükuruntusu) olduğunu
söylediler.
Kredi umudu yakın ufukta
önümüzdeki hafta VVashington ve
Avrupa'dan Türkiye'nin ekonomik
bunalımına destek veren olumlu ha-
berier bekleniyor. Şimdilik ilk açıkla-
ma Devlet Bakanı Kemal Derviş'in
Dünya Bankası'ndan geldi. Banka
ülkeleri ekonomik açıdan sınıflandı-
nrken, 2000 verilerinin ışığı altında
Türkiye'yi ikinci iyi düzey olan "üst-
orta"ya yükseltti. "Düşük", "orta",
"üst-orta" ve "yüksek" olarak yapı-
lan sınıflandırmada, Türkiye'nin "or-
fa"dan bir üst sınıfa alınması, Türki-
ye'nin "yükselen pazar" ülke olma ko-
numunu yenıden güçlendirdi. Bu sı-
nıflandırma ile Dünya Bankası'nın,
kredi notu veren kurumlara Türkiye
için yeşil ışık yaktığı söyleniyor.
ABD'nin önerisi ile G-7 ve G-8'ler
toplantısında Avrupa ülkelerinin de
VVashington ve UPF ve Dünya Ban-
kası doğrultusunda yeni "kredi mus-
luklan" açmalarının an sorunu oldu-
ğunda ısrar ediliyor.
ABD'den İstanbul'a edebiyatçı büyükelçi
Istanbul'da
"büyükelçi" un-
vanlı "başkonso-
los" sayısı artıyor.
Bu köşede daha
öncelngiltere'nin
Büyükelçi Roger
Short'u, Isveç'in
de Büyükelçi Ing-
mar Karisonn'u
İstanbul'a "baş-
konsolos" olarak
atadıklannıyaza-
rak, yabancılar
RobertP.Finneşiveoğhı ile birlikte.
için Istanbul'un siyasal, ekonomik
ve kültürel öneminin arttığını vurgu-
lamıstık.
Bu kez Istanbul'a bir başka büyü-
kelçi daha atandı. Türklerin yabancı
olmadığı bu büyükelçiden bu köşe-
de daha önce de söz etmiştik. Tür-
kiye'ye 1967-69 yıllan arasında "ba-
nş gönüllüsü" olarak gelen Robert
P. Finn'e "Türk romanını en iyi bılen
yabancı" da denilebilir. Amenkalı dip-
lomatın Türkçeye de çevrilen "Türk
Romanı" adlı bir kitabı var. Ünlü Türk
romancılarıyla
yakın dostluğu
olan Finn, Türk-
çe. Osmanlıca,
Azerice, Farsça,
Urduca.Alman-
ca ve Fransızca
biliyor. Körfez
Savaşı'nda Di-
yarbakır'da da
görev yapan
Finn'inABDhü-
kümetinceveril-
miş çeşitli ödül-
leri bulunuyor.
Tacikistan'ın başkenti Duşanbe'de
büyükelçilik yapan Finn'in İstanbul'a
atanması, en çok eşi Helena'yı üze-
cek olmalı. Birkaç ay öncesine değin
Helena Ankara'da ABD Büyükelçili-
ği'nde Basın ve Kültür Müsteşan idi.
Daha önce Boğaziçi Üniversitesi'nde
edebiyat profesörlüğü de yapan, şu
anda VVashington'da Dışişleri Bakan-
lığı'nın önemli koltuklanndan birinde
oturan Helena, Türkiye nöbetini eşi-
ne devretmiş oluyor.
Elmek: oacar@superonline.com Faks: 0312. 442 79 90
İzvestiya, Mezar-ı Şerif operasyonunun ABD'li ve Türk uzmanlarca planlandığını yazdı
Zaferde Türkiye'nin payı
• Rusya'mn izvestiya
gazetesinde "Işbirliği"
başlığıyla manşetten
verilen haberde, kentin
alınması
operasyonunun,
ABD'li ve Türk askeri
uzmanlar tarafından
etraflıca planlandığı ve
yabancı komandolann
desteği ile
gerçekleştirildiği
kaydedildi.
MOSKOVA(AA)-
Rusya'nın en etkili
gazetelerinden izvestiya,
Afganistan'da Kuzey
Ittifakı'nın elde ettiği
zaferlerin ardında, Türk ve ABD'li
askeri uzmanlann yaptığı planlar
bulunduğunu yazdı. Gazetenin dün
manşetten verdiği ve Afganistan'daki
zaferlerde pay sahibi olanJann
çeşitliliğini vurgulamak için
kullandığı, "Işbölümü" başlığıyla
çıkan yazıda, bir yanda Kuzey
France-inter radyosunun "islam ve Laiklik" programında Atatürk tanıtıldı
Laiklik anlayışı bölgeye örnek
PARİS (AA) -France-Inter
radyosunda yayımlanan bir
programda, Türkiye'nin
laiklik anlayışının bölge
ülkeleri için örnek teşkil
ettiği bildirildi. Radyoda
düzenlı yayımlanan
"Avnrçja" pogramuıda, bu
hafta "Isbun ve Laiklik"
konusu ele alındı. Bölgede,
din ve devlet işlerinin ayn
tutulduğu tek ülkenin
Türkiye olduğu hatırlatılan
programda, Türkiye'nin
laiklik anlayışuun Orta
Asya cumhuriyeti,
BalkanJar ve özellikle
Bosna Hersek'te etkili
olduğu bildirildi.
Cumhuriyetin kurucusu
Mustafa Kemal'ın,
Türkiye'de din ve devlet
işlerini birbirinden ayırdığı
hatırlatılan programda,
Atatürk devrimleri
hakkında aynntdı bilgiler
verildi. Atatürk'ün kıyafet
devrimi ile kadınlan
çarşaftan kurtardığı
kaydedilen programda,
Cumhuriyet ile birlikte
Türkiye'nin yüzünü Batı
modeline çevirdiği
hatırlatıldı.
Türkiye'nin rolfi
Fransız radyosu, Fransa'da
olduğu gibi Türkiye'de de
halkın çoğunluğunun aynı
dini inancı paylaştığını,
ancak kamu yaşamını dini
inançlann düzenlemediğini
belirtti ve Ankara, Istanbul
gibi büyük şehirlerde farklı
dini inanışlara mensup
cemaatlerin mevcudiyetinin
de bunun bir kanıtı
olduğuni bildirdi.
Radyonun yaymında,
aynca Ortodoks
Patrikhanesi'nin Türkiye'de
olduğu hatırlatıldı.
Ittifakı güçleri ile Türk ve ABD'li
askeri uzmanlann, yabancı
komandolann, diğer tarafta ise
Taleban ve Arap kökenli gönüllülerin
olduğu belirtildi. Mezar-ı Şerif
kentinin alınmasını, Taleban karşıtı
Kuzey tttifakı'nın, ülkenin kuzeyini
tamamen kontrol altına aldığını
duyurmasını değerlendiren gazetede
şu ifadelerkullanıldı:"Muzafferier
arasında Amerikahlar ve Tiirkkr de
var. İzvestna'nın elde ettiği bilgilere
göre Mezar-ı ŞeriTin abnması
operasyonu, hem ABD'li ve Türk
askeri n/maniar taranndan etrafhca
planlandı hem de operasyon, yabana
komandolann desteği Oe yapıkk"
Gazete, Taleban güçlerini Arap
kökenli komutanlann yönettiğini,
kilit önemdeki mevkilere sahip
komutanlar arasında Suriyeli Ebu
Musab, Mısırlı Şauki islambuU,
Iraklı Abdu Haki'nin de
bulunduğunu belirtti.
Rusya Devlet Başkanı, Çeçenlerin Afganistan'a gittiğini söyledi
Putin'den Gürcistan'a suçlama
Dış Haberler Servisi - Rus>a Dev-
let Başkanı Madimir Putin, Afga-
nistan'a savaşmak için geçen Çe-
çen mılıtanlann güzergâh olarak
Gürcistan ve Türkiye yolunu seç-
tikJerini söyledi. Putia Türkiye'nin
tutumunun kendilerince bilindiği-
ni ancak Gürcistan yönetiminin bu
konuya göz yumduğunu belirtti.
Putin, bu güçlerin Kuzey Kaf-
kasya bölgesinden, Çeçenistan'dan
geçişlerine tam olarak engel ola-
madıklannı belirterek, "Ozelser-
vislerimiz, Kuzev Kafkasya'dan
çıkış. yapnuş ve Gürcistan ve Tür-
kiye üzerinden Afganistan'a geç-
meye haznianan IdşUerin isim Hs-
telerinesahip.Öyledüşünüyonıın
Id bu üsteleri verme>e de hazır-
lar" dedı...
Türkiye'nin yaklaşımı
Gürcistan ve Türkiye yönetim-
lerinin konuya yaklaşımlannda nü-
anslar olduğunu belırten Rusya
Devlet Başkanı Vladimir Putin, "Gür-
dstaa yönetiminin üst sevi>esinin bu işe ne
kadar kanşöğmı söyiemekbenim için zor,
ama göz yıunduklanda şüphesiz. Etimiz-
de, \ arah miiitanlann Gürcistan hasta-
neierinde tedavi gördükleri yolunda doğ-
ru bilgiler var. Buna, Tifüs'te bulunan,
Gürcistan ordusunun en önemli askeri
hastanesi de dahil" diye konuştu.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin
ve ABD Başkanı George Bush arasında
bugün başlayacak doruğun, ikı ülke ara-
sındaki ilişkilerde son aylarda sağlanan
olumlu atmosferin etkisinde gerçekleşe-
ceği görüşünü dile getiren Kremlin Sa-
rayı, buna karşuı ABD yönetiminde Rus-
ya'ya yaklaşunda ikilik bulunduğunu ve
bunun, sorunlann üstesüıden gelinmesi-
ni zorlaştıran bir unsur olduğunu bildir-
di. Putin'e eşlik edecek dış politika da-
nışmanı Sergey Prihodko. "Putin'üı zi-
yareti, iki ülke arasında uzun dönemli ger-
çek bir işbirüğinin kuruhnasma eKerişü
koşullar ahmda başhvor" dedi.
Savaşın başladığı 7 Ekim'den bu yana ilk kez gazeteciler öldürüldü
Taleban gazetecilere pusu kurdu
Dtş Haberler Servisi - Afga-
nistan'da görev yapan 3 yaban-
cı gazetecinin, önceki gün Ta-
leban'a bağlı güçlerce pusuya
düşürülerek öldürüldüğü kay-
dedildi. Ölen gazetecilerin ce-
setlerinin, Kuzey Ittüakı asker-
leri tarafından Tacikistan sını-
n yakınlanndaki Şataray bölge-
sinde bulunduğu bildirildi.
Sydney Morning Herald ga-
zetesinin Afganistan muhabi-
ri Paul McGeough. 2 Fransız
ve bir Alman gazetecinin, Ku-
zey Ittifakı'na ait zırhh bir ara-
^ransız
gazeteciler
Pıerre Billaud
(solda) ve
Johanne
Sutton ölen 3
gazeteci
arasında.
ca makineli tüfek ve havan-
toplanyla ateş açılması sonu-
cu öldüğünü bildirdi.
Yaşamını yitirenlerden, Fran-
sız kadın gazeteci Johanne
Sutton'ın (34) Uluslararası Ra-
dio France'da (RFI), diğer
Fransız gazeteci Pierre Billa-
ud" un (31), merkezi Lüksem-
burg'da bulunan RTL radyo-
sunda çalışnğı kaydedildi. Ölen
Alman gazeteci VolkerHand-
loik'un da Stern dergisi çalı-
şam olduğu belirtildi.
Araçta 6 kişi olduklannı be-
lirten McGeough, Kuzey It-
tifakı Komutanı Hasan'ın ön-
derliğinde, kuşatma altındaki
bir Taleban siperini görmeye
gittikleri sırada saldınya uğ-
radıklannı bildirdi. McGe-
ough şöyle konuştu: "Biznn-
le birlikte gelen tercümanla,
bölgeyegirmek konusundaçe-
kimser olduğu için dalga ge-
çiyorduk. Risk aldığmuzı hiç
düşünmemiştik".
SINIR GERGtN
Irak
ateşe
körükle
gidiyor
• Irak'ın, bir el havan
topu ateşi açtığını öne
süren Kuveyt,
Birleşmiş Milletler'e
başvurdu.
KUVEYT (REUTERS) -
Kuveyt, Irak'ın önceki gün
sınırdan bir el havan topu
ateşi açtığını ve olayla
ilgili olarak Birleşmiş
Milletler'e şikâyette
bulunduğunu bildirdi.
Kuveytli yetkililer, havan
topu ateşinden önce Irak
askerierinin,
BM güçlerinin
kontrolündeki
silahtan anndınlmış
bölgenin Kuveyt
tarafına hafif
makineli tüfek ateşi
açtığını da kaydetti. Aynı
yetkililer, önceki gün
meydana gelen olaylann,
silahtan anndmhruş
bölgede kurallann ihlali
olduğunu söylediler.
Banş gücti doğruladı
Bölgedeki banş gücü
yetkilileri de silahtan
anndınlmış bölgede
Kuveyt tarafında havan
topu ateşi açıldığını
doğnıladılar. Silahtan
anndınlmış bölge, Irak
tarafında 10 kilometre,
Kuveyt tarafında da 5
kilometre derinlikteki bir
alanı kapsıyor. Bu bölge,
1991'de Irak'ın Kuveyt'i 7
ay süren işgalini sona
erdiren, ABD
öncülüğündeki askeri
koalisyon
tarafından kurulmuştu.
GüLçh fLd (vm-vm) ARMAĞAN ILCI (i«»-ım>
Gurur duyduğumuz, onurlandığımız
kocaman yürekleriyle içimizde yaşayan
ARMAĞAN İLCİ - GÜLÇİN İLCİ BOZKURT,
aramızdan aynlışınızın 3. yılında sizleri
sevgi ve saygıyla anıyoruz.
Zehra-CevatİLCl
Selin-Nurçin-Osman GÖK
'Rum kesiminin AB'ye tam üye olarak kabul edilmesi tehlike doğurur'
Ismail Cem BM'yi uyardı
ISTANBUL ı. SULH HU KUK
HÂKtMLİĞt'NDEN
DosyaNo 2001 340 Vasi T.
Hastalığı sebebıyle Hikmet Kuzgıın. mahkeme-
mizin 2001-340 esas, 2001 496 karar savılı ilamı ile
11 10.2001 tarihinde vesayet altına alınmış olup,
kendisine Mûhürdar Bağı Sokak. Birlik Apartmanı,
No:16 6 (Cadıköy-lstanbul adresinde ikamet eden
kızı Gönül Germenyanoğlu'nun vasi tayınıne karar
verilmiştır Ilan olunur. 11.10.2001 Basın: 66561
Hüvıyet cüzdanımı ve ehhyetımı kaybettım.
Hükürasüzdüı. KADÎR ULUDÛZ
• Cem, Rumlann
adadaki iki ulusu da
temsil ettikleri
yolundaki iddianın
Kıbns gerçekleriyle
çeliştiğini kaydetti.
NEW YORK (AA)- Dı-
şişleri Bakanı Ismail Cem
BM Genel Kurulu önünde
dün sabah yaptığı konuş-
mada Kıbns konusunda
uyanda bulundu ve Kıbns
Rum yönetiminin AB'ye
tam üye olarak kabul edil-
mesinin. hem adada yaşa-
yan iki ulus hem de tüm
bölge açısından tehlikeli
sonuçlar doğuracagına işa-
ret etti. Adada yaşayan uhıs-
lara uyapay çözümlenı em-
poze edihnesinin şimdi-
kinden çok daha vahim bir
krize neden olacağını vur-
gulayan Cem, "Kıbns
Türklerini adada azınhk
durunıuna düşürecek çö-
zümlere izüı venneyecek-
lerini" de kaydetti.
Konuşma kesildi
Cem'in konuşması,
American Airlines şirketi-
ne ait uçağın New York'ta
düşmesi üzerine BM bina-
sında alınan güvenlik ön-
lemleriyle ilgili anonslar
yüzünden zaman zaman ke-
südi.
Kıbns Rum yönetiminin
AB'ye tam üye olarak ka-
bul edihnesinin hem ada-
da yaşayan iki ulus, hem
de tüm bölge açısından teh-
likeli sonuç doğuracagına
işaret eden Cem, ıkı ulus ta-
rafından kabul edilmeyen
yapay çözümlenı empoze
edihnesinin şimdikinden
çok daha vahim bir krize
neden olacağını vurguladı.
Cem, Rumlann adadaki
iki ulusu da temsil ettikle-
ri yolundaki iddianın Kıb-
ns gerçekleriyle çeliştiğini
kaydettikten sonra, Rum
yönetiminin, Türkiye ve
Yunanistan'ın üye olmadı-
ğı uluslararası bir kurulu-
şa girmesinin sözleşmele-
re aykın olduğunu bir kez
daha hatırlattı. Türkiye
ile KKTCınin hür iradele-
riyle müzakere ve kabul
edilmeyen hiçbirçözümü
benimsemeyeceklerini be-
lirten Cem, Kıbns Türkle-
rini adada azmlıkdurumu-
na düşürecek çözümlere
izin vermeyeceklerini de
vurguladı. Cem, KKTC
Cumhurbaşkanı Rauf
Denktaş'ın Rum Yöneti-
mi liderine yapmış olduğu
gayri resmi, ön koşulsuz,
tüm konulan müzakere
önerisinin Türkiye tarafin-
dan memnuniyetle karşı-
landığını da söyledi.