14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 KASIM 2001 SALI CUMHURİYET SAYFA rjffvt I I Tlt FIVI1 / ekonomi(gcumhuriyet.com.tr 11 Bir yıl önce ekilen ve hâlâ fiyatı belirlenmeyen şekerpancannda kavganın nedeni 15 bin lira Pancara bedel hâlâ biçilemiyor• Özelleştirme sürecine alındığı için bu yıl son kez fiyatı belirlenen şekerpancannda kavga 15 bin lira için çıkıyor. Derviş'in 45 bin lira verdiği şekerpancanna üreticiler 60 bin lira istiyor. 12 ay önce ekilen ve ürününü teslim eden Elazığlı üreticiler ise 55 bin liraya bile razı. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - şartlan ve ekonomik göstergeleri de dikkate alarak 2001 yılı şekerpanca- n ahm fıyatuun Idlogram başma 60 bin lira olarak ilan edilmesi gerektiği- ni, hazıriadığı ahm fıyaü raporuyla Devlet Bakanı Kemal Deniş ile Sa- nayi ve Ticaret Bakanı AhmetKenan Tannkulu arasında şekerpancanna yönelik fiyat belirleme krizi sürüyor. Derviş'in 45 bin 500 lira olarak be- lirlenmesinı istediği kilogram başına şekerpancan alım fiyatının. üretici- ler 60-70 bin lira olması gerektiğini bildıriyorlar. Creticı temsilcileri, bu düzeyin altında fiyat belirlenmesi durumunda gelecek yıl Türkiye'nin iç piyasadakı gereksinimini bile kar- şılayacak düzeyde üretim yapılama- yacağı uyansuıda bulunuyorlar. Şeker Kurulu'nun oluşturulduğu ve şeker fabnkalannın özelleştirme sürecine alındığı ortamda, şekerpan- canna bu yıl son kez fiyat belirleni- yor. Afyon Pancar Ekicileri Koope- ratifi Yönetim Kurulu Başkanı Hu- lusi Türkmen. hazıran-eylül aylann- da açıklanan şekerpancan alım fiya- tının bu yıl oldukça geciktirildiğine dikkat çekerek "Birligüniz üretici tespit etmiş ve Mart 2001 ayı içinde D- gili kurum ve bakanlıklara bildirmiş- tir" dedi. Kastamonu Pancar Ekicileri Ko- operatifi de aynı görüşleri sa\-unarak alım fiyatının 70 bin liranın altında belirlenmesi durumunda. zaten kre- di borçlarını ödeyemez duruma düşen üreticinın 2002'de üretim ya- pamayacağı uyansında bulundu. Buğdaydan sonra pancar Derviş'in geçen yıla göre yüzde 34.8'likartışla kilogram başına 45 bin 500 lira fiyat verilmesini istediğini, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın ise yüzde 52.6 arhşla 51 bin 500 lira fi- yat önerdiğini anımsatan Türkmen, buğday üreticilenne hakkı olan ve ve- rilmeyen fiyatın şimdi de pancar üre- ticilerine uygulanmak ıstendığine dikkat çekti. Türkmen. pancar üreti- cilerinin iyimser yaklaşımla ürün be- dellerini ancak Mart'Nisan 2002'de alabileceklerine dikkat çekti. Pancar üreticilerinin henüz fiyat açıklanmamasına karşın yaklaşık 2.5 aydır ürünlerini ilgili fabrikalara tes- lim ettiklerine dikkat çeken Türk- men, şekerpancannın startejik bir ürün olduğunu ve AB ülkelerinde ge- BU KEZ DE ILO RAPORUNDA GELÎŞMİŞ ÜLKELER LİSTESİNE ALINDI Türldye yine sınıf atladıCENE VRE (AA)- Dünya Banka- sı tarafindan önceki gün 'orta gelir- K' ülkeler düzeyinden 'üst orta ge- lir' grubuna yükseltilen Türkiye, Uluslararası Çalışma Örgütü'nün (ILO) yıllık raporunda da "gefişmiş ülkeler" listesine alındı. Türkiye, G-20 ülkeleri arasında olmasına karşın Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) ve BM Kalkınma Prog- ramı'nın (UNDP) da aralarmda bu- lunduğu birçok önemli kurum tara- findan "gelişmekte olan ülke" olarak kabul ediliyordu. "İş Piyasasında Temel Göstergeler 2001-2002" adlı 900 sayfalık rapor, ILO' nun yayım- ladığı en kapsamlı rapor olduğun- dan, Türkiye'nin gelişmiş ülkeler kategorisine alınması önem taşıyor. Raporda, çaüşan kadınlann sayı- sının artmaya devam ettiği, ancak kazançlannın hâlâ erkeklerin altın- da olduğu belirtilirken Türkiye'de kadın nüfusun çabşma yaşamında erkeklere göre daha fazla yer alma- ya başladığı kaydedildi. reksinimlerinin 2 katı üretim yapıldı- ğını hatırlattı. Hulusi Türkmen, ba- kanlığın bu fiyat politikasıyla 2002 yılında ülke gereksinimini dahi kar- şılayacak üretimin yapılamayacağını da savundu. Hulusi Türkmen, Ocak 2001'de litresi 452 bin 600 lira olan mazot fı- yatuun, yüzde 106.1 zamlanarak 933 bin liraya yükseldiğine, işçilik gıder- lerindeki artışm yüzde 70'e ulaştığı- na, gübre, ilaç, tohum, zirai alet ve ekipman gibi diğer girdilerde de yüz- de 70-90 seviyelerinde artış oldüğu- na dikkat çekti. Öte yandan, Elazığ Pancar Koope- ratifi Yönetim Kurulu Başkanhgı ta- rafindan hükümet yetkılilerine, pan- car taban fıyatuun açıklanması için faks çekildi. 12 ay önce ekimi yapı- larak fabrikalara teslim edilen pan- cann taban fiyatuun henüz açıklan- mamasuun üreticiyi çok zor durum- da bıraktığı belirtilen faksta, "Der- viş'in şekerpancan taban fîyaü için düşündüğü rakam 45 bin liradır. Türksanayisinin en gözde tanm ürû- nü olan şekerpancaniçin yöremizde- ki 40 bin pancar çiftçisinin temsilci- leri olarak, yetküÛerden taban fıya- tm en az 55 bin Hra olarak açıklanma- sun istivoruz" denildi. EK TAŞIT ALIM VERGISI'NIN YARISI DEVLETTEN, YARISI BİZDEN. TAŞIT ALIM VERGİSİ'NİN TAMAMI DA BİZDEN. y Tüm modellerimizde çok özel ek avantajlar veya %0'dan başlayan faizlerle kredi olanağı. Ücretsiz 2 yıl mekanik, 3 yıl boya ve 8 yıl paslanmazlık garantişi. Bayilerimize uğramadan karar vermeyin! Bu avantajlar stoklanmızdaki otomobillerle sınırlıdır. "Motor hacmi 1600 cc ve alnndaki araçlar için geçerlidir. FIAT BRAVA 1.6 ELX 2AB AC 14.348.000.000 TL • Sürücü ve yolcu hava yasnklan • Otomatik klima ve polen fıltresi • Elektrikli ön camlar • Gövde rengi. elektrikli ve buğu çözücülü dış dikiz aynalan • Uzaktan kumandalı merkezi kilit • Asimetrik kadanabilen aıka koltuklar • Ön sis farlan • Immobilizer • Yükseklik ayarlı ön emniyet kemerleri • ABS+EBD (opsiyonel) TOFAŞ I H R A C A T Ş A M P I Y O N U FIAT isci temsilcileri: Sorulara net yanıt alamadık Ekonomi Servisi - Somut adımlann atıla- madığı Ulusal Ekono- miyi Güçlendirme Fonu toplantısuıda taraflar, Is- tanbul Yaklaşunı olarak adlandınlan batık şirket- leri kurtarma fonuna ilişkin brifingle yetindi- ler. Dün Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin Istanbul Akmerkez'deki ofisinde bir araya gelen işçi ve işveren taraflan, teknik bir çalışma yapıl- ması karanyla toplantı- dan aynldı. Hak-lş Başkanı Salim Uslu, toplantıda Iş Ban- kası'ndan Cüneyt Dem- ren'in Istanbul Yaklaşı- mı hakkmda kendilerine bir brifing verdiğini söy- ledi. Reel sektöre hangi kriterlere göre destek vereceklerinin netleş- mesi gerektiğini vurgu- layan Uslu, "Kobikr bu işin neresinde, reel sek- törde yalnız büyük şir- ketkr mi anlaşıyor, işin sosyal yanı ön planda olacak mi" gibi sorulara net yanıt alamadıklannı söyledi. Kendileri için sendi- kalı olan ya da sendika- lı olacak işyerlerinin kurtanlmasının asloldu- ğunu belirten Uslu, işin sosyal yanının önem- senmesi konusunda Tür- kiye işveren Sendikala- n Konfederasyonu (TlSK) ile aym kaygıla- n paylaştıklanrun da al- tını çizdi. îstanbul Yaklaşunı ile bu oluşumun birleştiri- lebileceğini de dile geti- ren Uslu, bazı teknik noktalan henüz yeterin- ce anlamadıklarmı, uz- manlara inceletecekleri- ni de sözlerine ekledi. Taraflar belirsiz bir ta- rihte yeniden bir araya gelmek üzere toplantı- dan aynldı. Toplantıya, TOBB Başkan Vekili Yavuz Zeytinoğhı, TlSK Baş- kanı Refık Baydur, TÎSK Genel Sekreteri BüJent Pirier Türk-Iş'ten Hüseyin Karakoç, Tür- kiye Tekstil Sanayi Işve- renleri Sendikası'ndan Necmettin Öztemir, Türkiye Sinai Kalkınma Bankası' ndan Lale Gök- men, İTO'dan Zekai Erez, Şahinler Holding Yönetim Kurulu Başka- nı Kemal Şahin ve Ecza- cıbaşı Holding'ten Sez- gin Bayraktar katıldı. İŞÇİNİN EYRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Gaflet Türk-lş ve üyesi sendikaların yayın organlarının tümünün son sayılarının kapaklannda yakın cüm- lelerie aynı uyarı var: "Kazanılmış haklara el uza- tılması genel grev çağrısıdır." Pek ciddiye alınmış değil. Medya, üzerinde bile durmadı. Siyaset yok- muş gibi davranmayı yeğliyor. Aslında Emek Plat- formu'nda alınmış karar da aynı doğrultuda. Yani Türk-lş genel grev çıkma noktasına gelir, göze ala- bilirse, diğer konfederasyonlar, kamu çalışanlan dünden hazırlar. Türk-lş, IMF-Dünya Bankası'nın gecikmiş kredi için son dayatmasında hükümetin almaya çalıştı- ğı kararlarla, toplumun algılayabileceğinin çok öte- sinde zarar görüyor. "Devletin küçültülmesi" bil- dik söylemi ile Türk-lş üyesi sendıkalann, kamu sendikalannın örgütlülüklerine son büyük darbe vuruluyor. Sendikalardan gelecek tepkiyı en aza indirmek için, hükümet, zirvede sözü edilen kararfarın ki- minden geri dönse de bu tablo pek değışmiyor. ör- neğin Karayolları Genel Müdürlüğü'nün kapanma- sı kararından geri dönülse de zorunlu emeklilik uy- gulamaya sokulsa, belki Bayram Meralin sendi- kası Yol-lş bir koldan yoğun üye kaybından kurtu- lurken, diğer koldan üye kaybına yakalanacak. Anlı-şanlı özel sektörümüzün bütününde, Türki- ye çapında sendikalı çalışan işçi sayısı iki, abarta- lım üç yüz bınle ancak sayılıyor. Kamuda da küçü- le küçüle sendikalı, sözleşmeli işçi sayısı 400 bin- lere indi. Sözleşmelerden yararlananlarla 500 bin olsun. Şimdi IMF-Dünya Bankası'ndan gelecek kredi taksiti uğruna, birçok kamu işletmesinden on binlerce işçi daha, zorunlu emekli ya da kapat- ma kararları ile işini kaybedecek. Hükümet, emek- liliği gelmeyenlerde işten atma karan almamış ol- mak için, ailelerin göze alamayacağı illere, ışlere atama programlarını gündeme sokuyor. Daha eski özelleştirmelerin sözde atılmamış, başka iş yerlerine atanması karan alınmış, emek- liliği gelmemiş çalışanlarına iş bulunmuş değil. On- lar sık sık toplu Ankara'ya giderek Türk-lş'in, Türk- lş yönetimi de bakanlann kapılarını aşındırıp dur- maktalar. Bir o kadar da özelleştirme uğruna üre- timi durdurulmuş, çalışanlarına eninde sonunda kapının önü gösterilmiş iş yerleri var. Devlet akıl al- maz zaraıiara sokuluyor. Türkiye Dok Gemi-lş Sen- dıkası'nın dün yaptığı son açıklamadan bir bölü- münü ibreti âlem için hep birlikte okuyalım ister- seniz: "özelleştirme Idaresigıbı suyu bardakta, gemi- yi denizde gören ve tersanelerimizi eski teknoloji iddiasıyla kapatma karan veren yöneticiler en son teknoloji ile üretilen gemileri göremediler. Yüce Türk yargısından alınan yürütmenin durdurulma- sı karanna da uymadılar. Işgal komiteleri gibi düş- manca hareket eden idare, günübirlik bakım, tu- tum işleri dışında tersanelere iş aldırmamaktadır. Ihalelere katılınmamakta, önceden yapılmış ya- bancı siparişler için bile iş alma izni verilmemek- tedir. Yaklaşık 200.000. 000 dolariıkgemi imali işi özelleştirme Idaresi'nce engellenmekte, sonra- dan idarece verilen ücret vs. gibi gideher zarar ola- rak gösterilerek tersanelerin kapatılması istenmek- tedir. Yüzlerce mühendis, işçi, teknisyenin çalış- masına ancak işgal komiserliği engel olabilir.." Hafta içinde rakamları ile açıklandı. Türkiye'de büyük olduğu söylenen, küçülmesi önkoşul olarak görülen 'Devlet', bize bu reçeteyi dayatan bütün ülkelere kıyasla çok küçük. Gelişmiş ülkelerin, ABD, Fransa, Almanya.. kamu özel sektör çalışan oranlan ortalama bizimkinin ikı katı. Türkiye'nin so- runu devletin büyük, kamu çalışanının çok olması değil. Kamunun sürekli zarara uğratılması, ülkenin IMF-Dünya Bankası kredisine bağımlı kılınması.. Yine hafta içinde, müjdeli haber gibi geçiştirilen birvurgun örneği vardı ki.. evlereşenlik... Deprem- deonanlamaz zarar gördüğü için vazgeçilen Istan- bul-Ankara tünelinin, daha kısa bir hattan daha ucuza yapılacağı açıklanıyordu. lyi güzel de daha önce fay hattı üzerinde yapılan ve depremde ona- rılamaz hale gelen, gereksiz uzun tutulan tünel in- şaatı vurgununun sorumlularından hesap sorul- mayacak mıydı? Devleti kimler hangi boyutlarda soymuş, kimler pay almış, suç ortaklığı yapmışlar- dı? TMMOB bizi yıllarca bu konuda uyarmamış mıydı? Başta siyasetçi, suçlulan öylesine bilinen, öylesine ortadalar ki.. Sendikalar, özel sektörde üye kaybettiklerinde, kamudaki üyelerine dayanıyorlardı. Zamanla işler açıldığında özelde yine toparlanmaya çalışıyorlar- dı. Artık sendikaların şubelerini kapatmak zorun- da kaldıklan, daha küçüklerinin merkez ölçeğinde ayakta duramayacakları bir sınırsız küçülme, çö- küş daha gündeme geliyor. Olmakyadaolmamak noktasında, "genelgrev" tehditlerini hâlâ bir klasik sendikacılık blöfü olarak görmek olası mı? Yoksa onlar ciddiye alarak ilan etmemiş olsalar da, yaşamın dayatması nedeniy- le ciddiye mi almalı? Dünya ticaret kutuplaşması Sağlık raundu yoksullarm Ekonomi Servisi - Dünya Ticaret Örgü- tü'nde yoksul ve zengin ülkeler arasuıda büyük tartışma yaratan patent haklan konusu, yoksul ülkelerin lehine sonuç- landı. Ancak toplantı bu kez de vergi indirimi ve tanm konulanndaki gö- rüşmeler suasuıda tı- kandı. Önceki gün, patent haklannın koruyucusu TRIPS Anlaşmasrnm daraltılması talebinde bulunan yoksul ülkeler, ABD'nin başuu çektiği bir muhalefetle karşılaş- mıştı. AIDS gibi hasta- hklann tedavisi için ge- rekli ilaçlann çok paha- lı olduğunu ifade eden gelişmekte olan ekono- miler, bu ilaçlann üreti- minin serbest buakıl- masuıı istemiş, ABD ise TRIPS Anlaşması'nda "gedik açacak" hiçbir öneriyi kabul etmeyece- ğini açıklamıştı. Ancak ABD sert çıkışından dün vazgeçti ve "top- lum sağhğuun önemi" göz önünde bulunduru- larak bu konuda prensip anlaşmasına varıldı. Tarüşmalarla yürütü- len toplantının dünkü gündem maddelerinde de kutuplaşma yaşandı. Gelişmekte olan ekono- milerin veıgi indirimi ve tanm yardımlannın başka alanlara kaydınl- ması gibi önerileri, iç pazarlaruun zarar göre- ceğini öne süren "zen- gûıkr kampınca" red- dedildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle