23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 EKJM 2001 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA TEROR VE SAVAS Gazeteci ve yazar Oriana Fallaci, îslam'ı Avrupa'dan kovmayı önerdi İtalya'yıkanşüranyazı DUZYAZI NİLGÜN CERRAHOĞLU ROMA-"lslamzaten bize cihat aç- u, siz farkında değüsniz" diyor Oriana FallacL Ikız kulelerin kamikaze uçak- lanyla devrildiği an "dhat başladı, uyuyorsunuz" diyor. Ve Batı kamu- oyunu, hoşgöriiyle Islama yaklaşan aydınlan; anti-Arnerikan çizgiden şaş- mayan "sohın azjzterini" topyekûn se- ferberliğe çağınyor. Ne için? Cihada karşı "karşrt cihat" için. "Üstûn Batı medeniyeti''ni korumak için! "Anla- mıyormusunuz? Yoksa anlamaknııis- temiyorsunuz?" diye soruyor: "Biz kendimizi konımaz, mücadele etmez- sek cihat zafere uiaşacak. İyi va da kö- tü değiştirmeyi inşa etmeyi, akülı kü- mayı başanüğunız dünyayı yerie bir edecek_" Kim yapacak bunu? Usame bin Ladin'ın dostlan, akrabalan ve ta- nıdıklan, "Ban kentierine dağılmış binkrce Usame bin Laden..." diyor Oriana Fallaci. Bu noktadan sonra şu sonuca varmak zor olmuyor: "Onlar bizi bitirmeden bizİslam'ıAvrupa'dan kovalım!" Engizisyon şampiyonlan olarak tarihe geçen Ispanya'nın Kato- lik krallan Ferdinand ve Isabeik gibi tıpkı. Bir ortaçağ yazısı ya2mış Ori- ana Fallaci. İslam eştttlr Bin Ladln Yazmın en müthiş manipülasyonu Bin Ladin'le Islamı eşitlemesi, İslam eşittir Usame bin Ladin diyor Fallaci. Ama bu manipülasyonu açık seçik de- ğil; kâh oraya kâh buraya satır arala- nna sızdırarak, serpiştirerek yapıyor. Dünyayı biz-onlar, ak-kara, iyi-kö- tü, üstün-değersiz, dost-düşman.. böy- le karpuz gibi ikiye bölüyor Fallaci. Sonra bır "kin ve nefretduvarryia" bir- birinden ayınyor. "ÖtekF'ni şiddetü ırkçılık ve nazizm sınırlanna varan oranda küçümseyerek hiçe indirgiyor. "Otekj" olarak seçtiği İslam karşısın- datek uygarhk varFallacı'ninkafasın- da. O da Bati'yla başhyor ve Ban'yla bitiyor. Batı'nın gerçekten "üstünde- ğerİerr olan kuşku ve akılcıhk yen- ne, ucuz dürtüler, içgüdüler ve mani- pülasyon var Fallaci'nin satırlannda. New York da kanser tedavisi gören Oriana Fallaci, on yıl- dır evinden çıkmıyor. Telefonlara, fakslara ya- nıt vermiyor. lnsan "kafayı yemişolabilirmi aca- ba?" diye düşünmeden edemiyor. öflce ve gurur 29 Eylül günü "Corriere deDa Sera" gazete- sinde -dört tam sayfa- yayımlandığı günden be- ri tartışılan 'ÖfkeveGurur'başkklı yaadan say- faya sığdırabildiğimiz bölümler aşağıda... ^'uçeyrekgeç^rdu._Oonbeşdakika için- de nehissâiğimibânasorma. Baa şeyleri birin- d kukdemi, ikinci kulede migördüğümü bfle ha- tıriamıyorum. Yanaraköfanemek için80, 90. kat- lardaninsanlarkendilerini anyordu. Bfliyormu- sun ben savaşta her şeyi gördüğümü sanryonım. Savaşlara aşılandığunı düşünüyorum. Ozünde aşılandım da. Hiçbir şey beni şaşntmıyor. Krab- jpm, infîal duyduğum zaman bfle. tnsanfar sa- vaşlarda kendikrini öldürmüyor, öktürülüyor- lar. 80, 90. kattan paraşütsüz ada> < arak kendini öldüren görmedim ben hiç savaşta. Büyükgürül- tü koparan paüamalar gördüm savaşlarda~ A- ma kuleter paÜamadL Dki kendini vutcu- İkin- d» eridi.SıcaktaneridL.Vfe berşey birmezar ses- siztiğiiçindeolup bitti. Mümkün mü bu? Gerçek- ten bu kadarsessiz mi ohıp bittiherşey, yoksa ses- siziik benim içimde mrv di?_ _Bunun ters yönden gekn bir Haçfa seferi oi- duğunu anlamryormusunuz?- Onlarbuna cihat diyor. Topraklanmızı değflse böe gönüDerimizi, ruhumuzu (dinimizi) hedef alan bir cihat bu. Karşı koymazsak, kendimizi korumaz. mücade- le etmezsek cihat zafere uiaşacak. Bunu anlanu- yormusunuz,anlamakmıistemrvorsıınuz?Kül- ON YILDIR EVİNDEN ÇIKMIYOR- New York' da kanser tedavisi gören Oriana Fallaci on yıkhr evinden çıkmı- yor. Telefonlara, fakslara yanıt vermiyor. ftalyan gazeteci yazBinda 'İslam eşittir Usame bin Ladin' diyor. türümüz, sanatnmz, büimimiz, ahlak anlayışı- mız, hazlanmız yok oiacak. Tannm.' ÇocukJan- ntz ve sizi şarap, bira içtiğiniz, çarşaf giymediği- niz, sakal bırakmadığmız, sinemaya, tiyatroya gitriğjniz, müzikdinlediğiniz, şarkısöytedjğmiz te- levizyon seyrettiğiniz, şort, mini etek grydiğiıırz, uryan denize girdiğiniz, canımızm tstediği za- man, yerve kişiyle dflediğiniz gibi düzûştûğünüz için Usame bin Ladinierin kendflerinde sizieri ökiurmek yetidsi gördüğünü anlamryor musu- nuz? Umrunuzda değü mi bütün bunlar aptal- lar?Tarin'yaşükürbendinsizim.Arnadinsizol- duğum km kendimi öldürtmeye hiç niyetimyok. korku arbk ahlaksrzhk ve medeniyetsiziik ohır. Zaaflan, cesaretsiziikleri. alışkanlıkJan yüzün- den tavşana kaç tazryatut dryenler, bu trajedkkn kendflerini soyutlayanlar mazoşist bence. Mazo- şistfer mazoşisder- Kürtürümüz üstun Niye buna küMrlar araa çaöşma, tezat diye- lim ki? Birbirine paralel Ud eş düzey vaka gibi i- ki kültürü eş düziemde ele ahnak, eş ağuiık, eş boyutbiçmek, ashna bakarsan ikikültürden bah- seanekbfesinirimedokunuyor.Tannaşkına!Bi- Orİana FallaCİ'den: Bunun ters yönden gelen bir Haçlı seferi olduğunu anlamıyor musunxjz?.. Onlar buna cüıat diyor. Topraklanmızı değilse bile gönüllerimizi, ruhumuzu (dinimizi) hedef alan bir cihat bu. Karşı koymazsak, mücadele etmezsek cihat zafere uiaşacak. Bazdannememnunnedeüzgün_ABDQeara- mızda nasılsa su var diye düşünüyorlar.Ama ha- yn*. Yanıhyorsunuz beyier. Baü ve uygarhğunızm kaderi söz konusu okhığunda New York biziz. Amerika çökerse, Avrupa çöker. Yahıız finansal değiL. her anlamda çöker. Kiüse çanlanyerinde müezzinleri buhıruz. Mmi eteğin yerinde çarşaf, konyağmyerindedevesûtü buluruz.Bunudamı anlanuyorsunuz?- Irkçıhkla suçlanmak şantajı mı korkutuyor yoksa sizi bu kadar? Tannm! Korkmak herkesin hakla Savaştan korkmayan salakür.Savaştankorkmadığınıkklidaedenlerde -kibunu bin kereyazdım-salakveyalanadır. Fa- kat yaşamda olduğu gibi tarihte de korkunun meşru ounadığı anlarvanhr. Ö>1e bir an geür ki, zim küMrümüzün anhnda Homer, Sokrat, Ef- latun, Aristo. Fidia var. Bize sevgi ve adalet kav- ramlanru öğretmiş ve haç üzerinde can vermiş devrimd bir Isa var. Tamam. Kilise bana engi- zisyonu da annağan ettL Işkence yaptı, bin kez beni ateşin üzerinde yakü. Yüzyillar boyunca baskı yapn, yamız tsa, Meryem heykeueri yap- mamaizinvenii,GalileoGaKlei'minerdeyseyak- n. Beni aşağüadı ve susturdu. Bütün bunlar ta- mam. Ama düşünce tarihine de büyük kadolan oklu mu ohnadı mı? Bizun uygarhğunızm ardm- da Rönesans var. Leonardo da Vinci, Mikelanj, Rafael, Bach, Mozart, Beeıhoven'm müziği; Rossini, Donizetti, Verdi var. Onlarm sözde kül- tüüerindeyasakhbumüakohnadan bizyaşaya- mayız. (Onlann kfiltüründe) ıshkçal- maya ya da Nabucco korosuyla hay- larinaya kalkbakahm ne ohıyor. Bt- de bilfan var. Bugün Muharnmed'in d^ğObiznnbOimimizsayesindehayat- tayun ben. Ve simdi de ölümcül soru: Onlann kfiltüründe ne var? "Zavallı Bustı' Hadi canım. Ara tara yahuz ehnde Kuran'ryla Muhammetve(Aristo'yu etüt eden) Averoe'yi buhıyorum ben. Araüat'a bakarsanız saydar ve mate- matiği onlar bulmuş. 1972 yümda ağ- zmdan rükürükler saça saça kendi kürtürterinin bizim kültürümüzden çok üstün olduğunu anlatmışb bana. Biz gâvuıiarm da kuDandığı sayüan belki onlar buldu ama -matematik Mezopotamya,Yunan, Hint, Çin, Mı- sır, Maya- tüm antik uygariüdar tara- findan aynı dönemde keşfedM. De- deteriymiş. Şanh Arafat dedekriniz bize birkaç güzel cami ve 1400 yd ÖD- ce Incfl ve Tevrattan dadaharazlaca- rumı sıkan birKhap'tan başka şey bı- rakmadi- Kuran'm a>Trtedici{azik*- lerine göz atahmşimdL Afiah'ıneviat- lan New York'un yansmı yerle biret- tiğinden beri tslam ıiTmanlan bana Muhammet'i methedip duruyor. Ku- ran'uı banş, kankşlik \e adalet vaaz ettiğmi söylüyorlar. Bush da bunu söy- Kiyor. Zavalh Bush. Olan biten hak- kında kendisine bflgi srahracak Bin Ladin dostu,akrabaa,tanHhğı24 mB- yon Amerikah Müshıman seçmeni hoş rutmak zorunda tabiL Kuran'm göze göz, dişe diş kûltürünü tarihin neresüıe oturtacağız peki? Göz hiza- sında bir kafesten dünyaya bakan Müslüman kadnüarm çarşannı nasıl izah edeceğiz? Okula, doktora gide- meyen. fotoğraf çekrirmeyen kadm- lan; kadmlann deveden az değer ta- ŞKÜğı poUgaml kürtürünü nasıl izah edeceğiz? Alkol kullananlara getiri- len idam cezasmı nereye koyacağız? Bunlar da var Kurantta. Pek adfl, kardeşce vebanşçı gehniyor bana.İki külrür arasmda tezat (çanşma) mı? Al sana cevap. Ülkeierinde düedüde- ri gibi yaşasuuar. Bazı ülketerde gözfcrinin üze- rine men bir kafesten dünyaya bakmayı kabuDe- necek kadar beyinsiz kadnüar varsa ve okula, doktora grtmeyi reddedecek kadar aptaüarsa, beter olsunlar. Dört kan alan bir bokla eviene- cek kadar akıkızlarsa beter olsunlar. Erkekleri bira, şarap içmeyecek kadar ahksa bu onlann bileceği iş. Ancak ben özgürlük kavramı ik bü- yüdüm. 'Dünya farklı ve değişken olduğu için güzel' denü annem hep, ama kendi ülkemdekal- kıp da bana bu kuraflan dayatmaya kalkariarsa işler değişir. Onblnlence Ladln var Usame bin Ladin yerküreyi Müslüman yap- mak tstivor. tslam dinine geçmemizi talep ediyor bizden. Cebren ya da güzeUikle bizkri İslamlaş- rirmakpesinde.Otnmsacmagnmnedeniriii.Sac- maya da devam edecek. Hadi karüan ters yüz edip onu öklürdük diyeüm. MeseJe bununla bit- mi\Dr. On binkrce Bin Ladin vararnkdünyada. Yamrz A^ganistan ve diğer Arap ülketerinde ya- şamryorlar. Her yere saçünuş durumdalar. En cengâverteriBaü ülkeierindeyaşryor.Btzim kent- lerimizde, bizim sokaldanmrzda, bizim üniver- sitelerimizde, bizim teknoktji ağımi7in içindekr. En kahn kafah insanm bile kuDanabfleceği tek- nolojimizi kuDanryorlar. Cihat çoktan başlamış durumda. Engcâsyonda Tonjuemada'nın sahip olabileceği bir inanç ve hainnJde destekknen bir İ5\içre saarJ dakikfiğiyk yol afayor. 'Bin Ladin = İslam dünyasına' muhatap ohnak, onlaıia akd yürütmek imkânsız. Onlara müsamaha, hoşgö- rü göstermek, bu konuda ümit beslemek, intihar demek bizim için. Tersini düşünen varsa hayal kuruyor"- CEYHAN SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MEM. 2000/2 satış Ceyhan Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 13.4.2000 gün ve 1999/460 esas, 2000/365 ka- nr sayılı ilamı ile satümasına karar verüen Ceyhan llçesı Kurt Kulağı Köyü 1064 par- sl sayılı taşınmazın Birinci satışı 16.11.2001 günü saat 14.00 -14.15 arası, Ceyhan Belediyesi Mezat Sa- bnu'nda, tkinci satışı ile 10 gün sonra 26.11.2001 günü aynı yer aynı saatte yapılacak- tr. Taşınmaz 28.900./ 000.000 TL'nnı % 75 ve saüş masrafı verildiğınde birinci satışın- <a, ahcı olmaz ıse 26.11.2001 günü ikinci satışta % 40 artı saüş masrafi verildiğinde alı- aya ihale edilecektir. Tüm aramalara rağmen adresi tespit edilemeyen davalılardan Ömer Faruk Yılmaz'a Bbu satış özeti ilanına, ilgili Tebligat Kanunu uyannca ilanen tebh'ğ olunur. 24.9.2001 Basın: 54944 CEYHAN SULH HUKUK MAHKEMESİ SATIŞ MEM. 2000/2 sarış Ceyhan Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 13.4.2000 gün ve 1999/460 esas, 2000/365 ka- ar sayılı ilamı ile satılmasına karar verilen Ceyhan llçesi Kurt Kulağı Köyü 1064 par- el sayılı taşınmazın Birinci satışı 16.11.2001 günü saat 14.00-14.15 arası, Ceyhan Belediyesi Mezat Sa- Dnu'nda, İkinci satışı ile 10 gün sonra 26.11.2001 günü aynı yer aynı saatte yapüacak- ı. Taşınmaz 28.900./ 000.000 TL'nın % 75 ve satış masrafi verildiğinde birinci satı- ında, alıcı ohnaz ise 26 11.2001 günü ikinci satışta % 40 artı satış masrafi verildiğin- e alıcıya ihale edilecektir. Tüm aramalara rağmen adresı tespit edilemeyen davalılardan Ömer Faruk Yılmaz'a }bu saüş özeö ilanına, ilgili Tebligat Kanunu uyannca ilanen tebliğ olunur. 24.9.2001 Basın: 54944 TUNCELt ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2OOO/332Karar No. 2001/275 Davacı TEAŞ Genel Müdürlüğü veküı Av Leyla Demı- rant tarafindan davalılar Hasan Duran ve mırasçılan aleyhı- ne mahkememızde açılmış bulunan Tescil davasının yapılan açık yargüaması sonunda: Mahkememızce venlen 2.8.2001 tarih ve 2000/332 esas, 2001/275 karar sayılı karan davanın kabulüne, Tuncelı merkez Cıımhunyet mahallesınde kaın 193 ada, 21 nolu parselın tapu kavdının ıptalı ile davacı ku- rum adına TESCILİNE, Teknık bılırkışılenn 6 6 2000 gün- lü raporunda belırlendığı taşuunazıc tüm özelhklenn tespı- tine daıı venlen karar tüm aramalara rağmen adreslen tespit EDİLEMEYEN dahıh davah Ahmet Alparslan MtRASÇI- SI Cemıle Alparslan'a mahkememız karannın tebligat yen- ne kaim olmak uzere ilanen tebhğıne, ılanın yayınlandığı ta- rihten ın'baren 15 gün ıçensınde temyız etme hakkı olduğu, temyız edılmedıği takdırde karann kesınleşmiş sayılacağı hususu tebligat yenne kaun olmak üzere ÎIANEN TEBLlu OLUNUR. Basın: 54754 TUNCELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 1996/63 Davacı SSK Genel Müdürlü|ü vekili Av. Özcan Sankaya ta- rafindan davalılar Oguz Akel, Ömer Şahin, Ismet Kuşoğlu, Mu- rat Akay, thsan Bilir aleyhine mahkememizde açılmış bulunan rücuan tazmınat davasının yapılan açık yargılaması sonunda; Mahkememizce verilen 6.3.1999 tarih ve 1996/63 esas, 1999'152 karar sayılı karan Murat Akay ve Ihsan Bilir vekili Av. Hasan Yücel ve Oğuz Akel tarafindan temyız edilmış ol- makla, Yargıtay 10 Hukuk Daıresı Başkanlığrnın 5 6.2001 tarih ve 2001/3374-2001/4351 sayılı ilamı ile bozulmasına karar ve- nlmış olup, Yargıtay ilamı adresi tespit edilemeyen davalılar Ömer Şahin ve Ismet Kuşoğhı'na ilanen tebhğıne karar verilmıs olup Yargıtay ilamı tebligat yenne kaim olmak üzere ilanen teb- lıgine, ılanın yayınlandığı tanhten itibaren 15 gün ıçerisınde tas- hihi temyız yoluna gıdıünediğı takdırde kesırdeşmış sayılacağı hususu tebligat yenne kaim olmak üzere tLANEN TEBLİĞ OLUNUR. Basın: 54752 KIZILTEPE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN 2001/16 Esas Davacı Bayındırlık ve Iskân Bakanlığı'na izafeten Hazine-i Malıye Vekili Av. Satı Yekebaş'ın davalılar Turgut Sanboğa, Şeyhmus Karahan, Hıdır Şahin, Şerif Temel ve Veysi Tarhan hakkında mahkememizde açılan alacak davasının yapılan yar- gılaması sırasında verilen ara kararı gereğince, Davalılar Turgut Sanboğa ve Veysi Tarhan'a dunışma gününün tebliği içm yapılan tebligatın adres yetersızliğı nedeniyle bila tebliğ iade edildiği zabıta manfetiyle yapılan tüm araştırmalara rağmen adı geçenin tebligata yarar açık adresimn tespit edihnediğinden adı geçenlerin duruşma günü olan 22.11.2001 günü saat 09.05'te duruşmaya gelmediğı veya kendisini bir vekil ile temsil ettinnediğinde duruşmamn gıyabmda yapılacağı ilanen teb- üğ olunur. 17.09.2001 Basın: 55257 ORHAN BtRGtT Güven Tazelemenin Yolları..Cumhurbaşkanı'nın önceki gün Yeni Yasama Yılı'nın açılışı nedeniyle milletvekillerine yaptığı ko- nuşma, gerçekten önemli unsurlar içeriyor. Sayın Ahmet Necdet Sezer'in, toplumun birçok kesi- minin bilinçli ya da bilinçsiz yaymak istediği kö- tümser havayı dağıtmayı amaçlayan sözleri, Dev- let Başkanı olarak kendisinden beklenilenlere ve- rilmiş bir yanıt olarak değeriendirilebilir. Cumhurbaşkanı, bugünlerin kenetlenme günü olduğunu söylüyor. Ve içinde bulunduğumuz şart- lan aşmak için, bu önemli dönemde "dayanış- ma"nın önemini öne çıkanyor. Kendisine, koşul- suz destek verenlerin de, zaman zaman eleştiride bulunanlann da, Sezer'in bu, her sabah birbirteri- ni yıpratmak, soluduğumuz havayı oksijensiz bı- rakrnak için ortaya atılmalan karşısında, "toplum- sal dayanışma'run en önemli reçete olduğunu yi- neliyor. Uzun açılış söylevinin, özellikle bu dayanışma- yı sağlayacak en önemli katalizör olan Türkiye Bü- yük Millet Meclisi'nin sayın üyelerine yönelen bö- lümleri ise bir dost öğüdü olarak değerlendirilme- lidir. Cumhuriyet'in dünkü birinci sayfasını hazırla- yan arkadaşlanmız, bu öğütleri yeni çağdaşlama sürecine geçişin koşullan olarak yorumlarken, ya- sama meclisi üyelerinden cumhurun beklentileri- ni de satır başlan ile sıralamışlardı. "Ozel çıkarian bırakmak, 400 milletvekili birpar- lamento haline gelmek, siyasi etikyasasına önce- lik vermek ve dokutıulmazlık zııtılannı incettmek." Mimar Sinan gibi.. Denilebilir ki, bütün bir pariamento özel çıkarlar peşinde koşmuyor. Yine denilebilir ki 400 üyeden oluşacak bir Meclis'te, bugünkü seçmen sayısı- nın çokluğu göz ardı edilmeden, her iie en az bir milletvekilinin zorunluluğunu da dikkate alırsanız, geride kalan sayı üç ya da beş büyük ilin temsil- cileri olarak toplanacaktır. Türkiye, ister istemez dar bölgeli bir seçim sisteminin içine girecektir. Dar bölge ise aşiretlerin, feodal düzenin hüküm sürdüğü bir ülkede, yarardan çok zarar getiririr. Denilebilir ki siyasi etik ve dokunulmazlık, saft milletvekilleri için mi olmazsa olmaz bir koşuldur. Türkiye, Çankaya'da oturan, ama ya oğlu için te- levizyon istasyonu pazarlığına kalkışan ya da bir yakını için başka bir ülkenin Devlet Başkanı'na mektup yazan başkanlar da görmemiş midir? Tüm bu sorulan yöneltmek, ardından da tartış- mayı sürdürmek elbette doğrudur. Ama bir başka ve en önemli doğru, siyasi etiği, ihale yasasının bu- günkü hali ile karmaşa haline getirilmiş bir ortam- da, politikacının toplum karşısında haklı ile haksız ayınmı yapmadan, toplu halde itibar yitirdiğinin al- tının adam akıllı çizilmesidir. Cumhurbaşkanı, bunun bilinci içinde birtür Mi- mar Sinan işlevi yapıyor. Yani, Selimiye Camii'nin minarelerinin eğri olduğunu söyleyen çocuklann çevreye daha çok kuşku yaymasını önleme ama- cı ile, 1 Ekim 2001 nutkunda gerçekten dürüst si- yaset ilkesine inanmış milletvekillerine de iplerle minareleri bağlayarak düzeltmeleri için kollannı sı- vamalannı öğütlüyor. Ne zamandır, partileri içinde küçüklü büyüklü isyan işaretleri veren milletvekillerinin içinde yakın- dan bildiklerimi izledikçe, niçın bir güvensizlik or- tamına hızla itildiğimizi daha iyi değertendiriyo- rum. Mesela, sözüne güvendiğim bir bakan arkada- şım, kendi partisinden bir milletvekilinin şu ünlü bor olayi için, kendisine başvurup madeni kapatma- ya niyetlenen ünlü işadamı ile aracılık yapmak is- tediğini anlatmıştı.. O milletvekili, hemen her Alla- hın günü gazete sütunlannda esip güriemiyor mu? Ya da bakanlığı sırasında kendi seçim bölgesine kryakolsun diye, birbaşkası, Meteoroloji Lisesi'ni kök saldığı kentten sökerek alıp seçmen diyanna annağan etmişti. Şimdi o da isyanları oynamıyor mu? Tıpkı Eyüp Aşık'ın Yeşil ya da Çakıcı'sız gün geçirmediği dönemleri unutarak, bunalımdan çık- mamız için kılavuzluğa soyunması karşısında şa- şıranlanmız gibi, ben de bu yeni oluşumlar içinde kime, nasıl el vereceğimi düşünüyorum. TBMM, önüne çıkan fırsatı ya değerlendirmeli, ya değerlendirmelidir. Ahmet Necdet Sezer'in ön- ceki günkü doyurucu konuşması, o fırsatlan içe- riyor. Faks:0212-6770762 obirgitCae-kolay.net HATAY SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 2001/1192 Davacı Maliyesi Hazinesi vekili Av. Hüda Ab- dulhayoğlu tarafindan açılmış bulunan işbu kayyım tayini davasının tensip karan gereğince, Dava konusu Antakya, Kuzeytepe Köyü'nde ka- in 104 parsel sayılı taşınmaz maliki Ali Müslüm kı- zı Şernse ya da mırasçılannın kımJer olduğu, söz konusu şahıs ya da şahıslann yaşayrp yaşamadıkla- nnın bilinmediği, bu nedenle söz konusu taşınmaz- da hak iddıa edenlerin ışbu ılan tanhinden itibaren en geç üç ay içensmde mahkememize müracaat et- meleri, aksi takdirde söz konusu taşınmaza Hatay Defterdan'nın 3561 sayılı yasa gereğince kayyım tayin edileceği hususu üan olunur. Basın: 54449 HATAY SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN DosyaNo: 2001/1216 Davacı Maliyesi Hazinesi vekili Av. Hüda Ab- dulhayoğlu tarafindan açılmış bulunan işbu kayyım tayini davasının tensip karan gereğince, Dava konusu Antakya, Güzelburç Köyü'nde ka- in 316 parsel sayılı taşınmaz maliki Şaban oğlu Haydar ya da mirasçılannın künleT olduğu, söz ko- nusu şahıs ya da şahıslann yaşayıp yaşamadıklan- nm bilinmediği, bu nedenle söz konusu taşınmazda hak iddia edenlerin işbu ilan tarıhınden itibaren en geç üç ay içensinde mahkememize müracaat etme- leri, aksı takdirde söz konusu taşınmaza Hatay Def- terdan'nın 3561 sayılı yasa gereğince kayyun tayın edileceği hususu ilan olunur. Basın: 54453
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle