Katalog

SAYFA CUMHURİYET 30 EYLÜL 2000 CUMARTESİ 14 JVLJJ-jJ. LJJ\ kultur@cumhuriyet.com.tr Kennedy, The Doors'u yapıtlannı Riders On The Storm'da yorumladı Morrison'un ruhupeşinde MÜZİK Uluslararası müzik endüstrisi son t ırkaç yıldır iyice köşeye sıkışmış t ırumda; çarkı en fazla döndüren I >pçulardan özgün bir şeylergelme- nce albüm satışları iyice düştü. \ /brldmüzikçilerveetnikçilerdeol- lasa, krizin boyutlan çok ciddi şe- ilde hissedilecek, ama şimdilik al- t iim yelpazesini genişletmeyi başa- ın şirketler kazasız belasız yola de- vam ediyor. Arayışlar çeşitli; ünlüle- re düet albümleri yaptınlarak (Biz- de de kısa süre sonra bu tip ürünlere bolca rastlayacaksınız) ya da faıklı tür- lerdeki müzisyenlere diğerlerinin ya- pıtlan yorumlatılarak kasalar boş bı- rakılmamaya çalışılıyor... Geçen hafta içinde, bu son türe so- kulabilecek çok ilginç bir albûm çık- tı piyasaya: Riders On The Storm-The Doors Concerto. Jaz Coleman, ünlü The Doors ve Jim Morrison'ın çok sevilen yapıtlannı alrruş, düzenleme- lerini yazarak, sürelerini arttırarak bir keman konçer- tosu haline getirmeye çalışmış ve orkestraya uyarlamış. lngiliz Nigel Kennedy de Prag Senfoni Orkestrası eş- liğinde bunlan yorumlamış. Kennedy bu tip deneme- lere yabancı değil; punk saçlanyla, rahat davranışlany- la, sıcak ve sempatik davranışlanyla ortaya çıkıp önce klasikçilerin en ünlü yapıtlannı yorumlamış, bu türün tirajlannı yüz binlik satış düzeyine yükseltmişti. Ardından, diğer türlerde bir şeyler üretenlerle işbir- liğine gitmiş, onlaria bağlantıda olrnaya büyük özen gös- tenniştı. Küçüklükten beri pop, rock ve caz çalışmala- nna ilgisi vardı; Davis ve Gra- peffi'yi dinliyordu. Öğrencilik dö- neminde metroda ve barlarda po- püler müzik çalarak geçimini sağ- lamıştı. Kısacası, klasiğe sıkışıp kalma- yı hiçbir zaman düşünmemişti. The Doors'un en sevilen parçala- nnı çalması teklif edildiğinde bu işin üzerine adeta 'aflaouştı»' The Doors'un müziklerine, sen- fonik rock denemeleriyle tanınan Jaz Coleman'ın sihirli elinin değ- mesinden sonra Kennedy'ye de bunlan kalpten yorumlamak ve müzik tarihine iyi bir yapıt bırak- mak kalmıştı... Coleman, orkest- ra çalmalan Kasım 1999'da Prag'da gerçekleşen, 2000'in ocak ayında da Kennedy'nin Abbey Road'da doldurduğu bölümleri biten albü- mün içeriğiyle ilgili özetle şunla- n söylüyor: "The Doors'un mü- zikleri ruhsal bir yokuluktur. Prag Senfoni Orkestrası \e Kennedy 'yle bir anlamda Morrison'ın ruhu- nu yakalama\ a çalıştık. Müzikse- veriere göre grubun müzikleri Metnam Sa\aşı"nın at- mosferini, o günlerin ortamını çok iyi yansıtnor. Mü- zikleri düzenlerken bu fıkri hiç akumdan çıkarmadım." Aynı Coleman, albüm için seçtıği parçalann onu han- gi adreslere sürüklediğini şöyle anlatıyor: Riders.On The Storm (6.19): Bu düzenlemeleri Vi- etnam'dan geriye dönen ve onca vahşete rağmen yaşam- lanna devam edebilen, o savaşta yaşamlannı yitiren askerleri düşünerek yazdım. The Unknown Soldier(5.47): Vietnamlılarla Ameri- kalılann trajik bir olaydan sonra bırbirlerini bağışla- malan gibi bir rüya üzerine kurdum düzenlemeyi. SpanishCaravan(6.16): Düzenlemeleri yazarİcen üç Jiin Morrison c/az Coleman, The Doors ve Morrison'ın hitlerinialmış, düzenlemelerini yazarak bir keman konçertosu haiine getirmeye çalışmış. ! olaydan etkilendim: CheGuevara'nın Bolivya'da öldü rülmesi, General Pinochet'nin Ingiltere'de göz altına alınması ve Orta Avrupa'da Çin- genelere yapılan birtakım baskı- lar. Love Street (6.57): Bu beste- nin üzerinde çalışırken çok sev- diğim bir insanı ne kadar öz- lediğimi hissettim. Hettol LoveYou (6.59): Hintli tarafım öne çıktı ve bir çeşit deja-vu ve reenkarnasyon mesa- jı hissettim. Light My Fire (9.00):Bupârçada eğlenenle hüzün- lenenin oranı ay- nıymış; ben de or- tada kaldım... People Are Strange (7.11): 1968 Prag Bahan içinyazılmışpar- çayı 1989'daHa- vd'in kadife eldiven- Ie gerçekleştirdiği de- ğişimi düşünerek yorumla- dım. Strange Days (7.15): Yeni dünya düzeninde ve politik yapılanmada ekolojik siste- min ne derece etkin olduğu- nu sorgulamayı hissettirdi bana bu parça. The End(l 1.48): YineVi- etnam'dan yola çıkarak böl- genin müzikal özelliklerini göz önüne alarak yazılmış bir başyapıtın yorumu... Placido Domingo'dan aşk şarkılan Gerek bireysel çalışmalanyla gerekse dostlan Pavarotti ve Carreras'la verdiği konserlerle operanın popülerleşmesi yolun- da önemli işler yapan Placido Domingo'nun bu kez de sevilen aşk şarkılanndan oluşan bir albümü yayımlandı. Son dönemin en üretken klasik müziği yıl- dızlanndan biri olan Domingo'nun yeni ya- pıtının adı Songs Of Love/Canciones De Amor. Domingo'nun daha önce yayımlan- mış albümlerinden seçilmiş 14 tane parça- dan oluşuyor: Love Story, O Sole Mio, Be M\ Love,SaborAMi,SomewhereM\ Lo- ve, En Aranjuez Con Tu Amor, Spanish , Eyes, Sabras Que Te Quiero, Aquellos Ojos Verdes, Alma Latina, Somew- hereOver The Rainbavv El Condor Pasa,Je- alousy Tango, Lo\e Be My Cuiding Star... Placido Domingo, 21 Ocak 1941 Madrid dogumlu. Sekiz yaşındayken ailesiyle Mek- sika'ya göçmüş ve müzik yeteneğini Me- xico City Konservatuvan 'nda geliştirmesi- ne karar kılınmış. Piyano ve orkestra şefli- ği üzerine eğitim almış; ancak şarkı söyle- medeki becerisi ön plana çıkınca orkestra şefliğinden uzaklaşıp tenor olmuş. Ilk profesyonel deneyimini Mexico City Ulusal Operası ile yaşamış ve Rigoletto'da rol almış. Sonrası rekorlarla, ba- şanlarla, ilklerle geçen bir kariyer. Bülent Ecevit'in sesinden TakalarSenem Diyici, uzun süre- dir müzik çalışmalannı yurt- dışında sürdürüyor ve ora- larda çeşitli gruplarla ya- yımladığı albümler daha sonra birerbirer Türkiye'de pazara sürülüyor. Geleneksel ve yerelden yola çıkıp modern düzenle- melerle evrenseli arayan Di- yici. bu topraklann müziği- ni, kurduğu farklı gruplar- la caz ve dünya müziği (vvorld müzik) festrvallerin- de temsil ediyor; ürettiğı al- bümlerin Türkiye'de de mü- ziksevere ulaşabilmesi için büyük çaba sarfediyor. Ancak Diyıci'nin Paris'te yaptıgı 1989 tarihli ikinci plağı Takalarbirtürlü bizim piyasaya ulaşmamıştı. Ka- lan Müzik sonunda geçen hafta içinde bu al- bümü. bir değişiklikle, özgün haline sadık kalarak CD \e kaset halinde yayımladı. Al- bümdekı değişiklik Başbakan ve DSP Ge- nel Başkanı Bülent Ecevit'in kendi sesiyle yorumladığı şıin Takalar' ın repertuvara ek- lenmesi. Ecevit'in 1993'te yaptığı kayıt alınmış ve altı Fuat Saka'nın müziğiyle beslendikten sonra Diyı- ci'nin yorumladığı Takalar parçasının önüne monteedil- miş. Okay Temiz (vurmalılar), Alain Blesing (gitar), Frank TortiUer(vibrafon). EricSe- va(saksofon), Yves Rousse- au (kontrbass), David Po- uradier'in (davul) kayıtla- nnda yer aldığı Takalar'ın (düzenlemeler: A. Blesing) repertuvan Diyici'nin kon- servatuvar döneminden bu yana peşinde olduğu Anado- lu ezgilerinin en seçkin, en bilinen örneklerinden olu- şuyor: Takalar, Yenge Kızı, Gü- zellenn Duası, Haydar Haydar, Beni Beni, Dere Geliyor Dere, Ha Bu Diyar, Yemen Türküsü, Bana Senı Gerek Seni,Istanbul, Ötme Bülbül Ötme, Geste, Dertli Dolap. Diyıci'nin Kalan müzik etiketi taşıyan Teü Me Trabizon adlı bir albümü daha var. Bir tath huzur için Doksan kadar opera yapıtında başrolü üs- lenen sanatçının kariyerinde, Roma'da sah- nelenen Tosca'daki performansının televiz- yon aracılığıyla 117 ülkede gösterilmesi, New York'taki Central Park'ta dört yüz bin kişinin karşısına çıkıp konser veren ilk kla- sik müzikçi olma, Pavarotti ve Carreras'la doldurdugu The Three Tenors albümünün 10 milyon satışa ulaşması gibi başanlar da var... 2000, Placido Domingo'nun EMI şirke- tiyle yaptığı anlaşmanın da otuzuncu yılı. Bu tarihi kutlamak amacıyla EMI, 13 Tem- muz ayında Deborah Voight ile Domin- go'nun düetlerinden oluşan Wagner Love Duets adlı albümü çıkardı. 25yülık nostalji1970'lerin ortasmda 'disco'yla beraber müzik piyasasını Karayipler'den gelen ilginç bir akım şekillendiriyordu. VVorld müziğin ilk adımlan şeklinde değerlendirilebilecek bir anlayışta etnik ezgileri Batı'ya taşıyan bu akımın öncülerinden biri de Afric Simon'dı. O dönem Almanya'yı mesken tutan Boney M'in açtığı yoldan pazara giren Afnc Simon daha yumuşak yorumuyla çok kısa sürede büyük bir dinleyiciyi kitlesinin sevgisini kazanmıştı. Hatta öyle ki, Batı'da çıkan 45'likleri ve albümü kısa sürede bizde de yayımlamyor, Ramaya adlı parçası Mine Kürkçüoğhı tarafından Haftaya adıyla Türkçe nlak yapılıyordu. Ardından diğer hit parçalar Hafanana, Piranha, Barracuda, Playa Blanca, Vagabundo geldi ve Afnc Simone diskoteğinden lunaparkma, radyosundan stadyumdaki tezahürata kadar bizde de birçok mekânda karşımıza çıkıvermişti... Gelelim bugüne;BMG bir süre önce Afric Simonu'nun tüm hitlerinin bulunduğu Best Of albümünü Türkiye'ye ithal etti. Hafanana'nın üç versiyonun yer aldığı 21 parçalık repertuvar CD halinde satışa sunuldu... Piccatura 'az ama öz' felsefesinde hareket etme- yi sürdürüyor. Bulutsuzluk Özlemi'nin ilk albümüyle Bülent OrtaçgU'in birkaç çalışmasından sonra Hü- seyin'in iyi tanıtılmaması- na rağmen dinleyepi de- rinden etkileyen 'Öylesi- ne' adlı yapıtını, DüşSoka- ğı Sakinlerini ve Murat ÇeKk' ın Su Düşleri'ni, son Oİarak da Sıfirbir'in Kınk Kalpler Klübü'nü piyasa- ya süren Piccatura iki haf- ta önce de aynı anlayışta üretilmiş yeni bir yapıt da- ha çıkardı: Güz. Albümün sahibi Tamer Kemah; 1990'da gitar çal- maya başlamış ve uzun sü- re barlarda çalışarak tekni- ğini geliştirmiş. Sözlerindeki ve soun- dundaki özgün arayışlar dikkat çekince bestelerini albümde toplaması yönün- de talepler artınca şansını Unkapanında denemiş ve uzun uğraşlardan sonra Pic- catura'ya kendini beğen- direbilmiş. Tamer Kemah albümü- nü şöyle özetliyor basın bülteninde: 'Söze ve mü- ziğe hasret kalanlara bir tath huzurvermeye geldim Unkapa'ından'... Verdi yılı onuruna bir albüm Ünlü ttalyan tenor Andrea Bocel- li'nin son birkaç yıldır gösterdiği başan, sonunda Amerika'ya da sıç- radı. Avrupa'daki başansından son- ra ABD pazanna önce radyolar ve televizyonlar aracılığıyla giren Ital- yan tenor Yeni Dünya'da kapalı gi- şe konserler de verdi. Konserlere aryalarla başlıyor, ar- dından Napoliten şarkılara geçiyor, San Remo'da hit olmuş parçalara uğruyor ve yeni pop hitleriyle prog- ramını bitiriyordu. Bu arada onun opera dünyasında tanınmasını sağlayan Pavarotti ile arası açıldı ve basın iki ttalyan te- norun çatışmasını sürekli kullandı. Ancak opera tekniği ve fazla pop- laşma konusundaki bu polemik iki- sine de yaradı: albümleri çok satma- ya devam etti (Bocelli'nin son ça- İtşması Arias 4 milyon tiraja ulaş- tı); konserlen doldu ve popüleryıl- dızlardan düet yapma teklifleri art- tı. Bocelli üretim açısından son dö- nemde daha canlı bir performans sergiliyor; eylülün ortasında da ka- riyerine sekizinci albümü Verdi'yi ekledi. Albüm, 2001'de yüzüncü ölüm yılı için bir dizi etkinlik düzen- lenecek Bussetolu büyük besteci Gi- useppe Verdi'yi anmak amacıyla ha- zırlanmış. Aralannda Verdi'nin en sevilen aryalanndan La Traviata, II Rigoletto, Aida ve II Trovatore'den bölümlerden oluşan yapıtta Bocel- li'ye ZubinMehtaeşliğinde lsrail Fi- larmoni orkestrası eşlik ediyor. Diskografi: Bocelli (1997), Vi- aggio Italiano (1997), Romanza (1997), II Mare Calmo Della Sera (1997). The Opera Album: Aria (1998), Sogno (1999), Aria Sacre (1999), Verdi (2000). S E L M İ ANDAK Umut 2000' Çocuk Korosu"Acılar paylaştıkça azalır. Sevinçler paylaştıkça artar. 'Umut 2000'/ destek- lemek için, tüm çocuk korolan birieşe- lim. Deprem bölgesinde buluşalım." Polifonik Korolar Derneği'nin düzen- tediği "5. Türkiye Korolar Şenliğrnde, ül- kemizdeki tüm çocuk korolarına ve bu yeteneklı müzik topluluklannın yönetici- lerinedağıttığı, üzerinde "Umut2000" \o- gosunu taşıyan ve yazımın başındaki duygusal ve anlamlı çağrıyı içeren "ya- ka kartlan"n\n, deprem felaketini yaşa- dığımız günler için, aynca müzik eğitimi açısından önemi büyüktür... Bu çağn- nın dayandığı ömek olayı özetle tanım- layalım: "Umut 2000 Çocuk Korosu"nun do- ğuşu ve oluşması, Mersin Devlet Ope- ra ve Balesı Çocuk Korosu Şefı Reytıan Bedüz'ün girışimi ve düzenlemesiyle beş farklı ilimizden altı çocuk korosu- nun, deprem acılarını yaşamış olan kar- deşlerini 'müzikle kucaklamalan proje- s/'yle gelişmiştir. Ne ilginçtir ki, böyle bir girişimin gerçekleşebilmesinin zorlukla- n düşünülürse, deprem sonrası o sıra- larda Reynan Bedüz ikinci bebeginin do- ğumu nedenıyle o bölgeye gıdememiş, ancak koro elemanlan ve velileriyle "Umut 2000 Kampanyası "na çocuk korosu ola- rak katılması ve böyle toplumsal bir ola- yı diğer çocuk korolan ile paylaşmaya ka- rar vermesiyleoluşabilmiştir. Reynan Be- düz bu arada korosu adına şu duyuru ile çağnda bulunmuştur "Marmara depremi, yalntzca bulundu- ğu bölgeyi değil, tüm ulusumuzu etki- lemış, derinden üzmüştür. Koro üyele- rimizin yakınlan, hiç tanımasak da onca insan ve 5. Şenlik'e gelırken eski koro elemanlanndan kayıplar vermiş olan Göl- cük Barbaros llköğretim Okulu Çocuk Korosu 'ndan yitirilenler... Müzikten baş- ka zenginliğimiz, müziğin birleştiricili- ğinden başka gücümüz olmadığına gö- re depremi ve acılannı unutmayalım, unutulan müzik derslerini yaşatalım... Bu fikir, sizlerin de katılımıyla hiç kuşku- suz daha da anlamlı olacaktır." Böylece bu gırişime ve projeye, aynı zamanda Mersin Tıcaret ve Sanayi Oda- sı ile Mersin Fılarmonı Derneği'nin kat- kılanyla sağlanan bilgisayann, beş gün enkaz aitında kalıp 12 küçük üyesini yi- tiren öğretmen Turan Yüksel tarafın- dan okuluna hediye edilmesiyle başlan- mış... Bu girişimin gerçekleşmesi üzerine, gelen olumlu yanıtlar hem sevindirici, hem güç verici olmuş ve "Umut 2000 Ço- cuk Korosu" şu korolardan oluşmuş: Akyurt Çocuk Korosu (Şef: Pınar Al- pay), Burdur Belediyesi Çocuk Korosu (Şef: Seval Köse), Celal Bayar Üniver- sitesi Çoksesli Çocuk Korosu (Şef: Doç. Dr. Selma Ateş), Gölcük Barbaros ll- köğretim Okulu Korosu (Şef: Turan Yük- sel), Mersin Devlet Opera ve Balesı Ço- cuk Korosu (Şef: Reyhan Bedüz), Po- lifonik Korolar Derneğı Çocuk Korosu (Şef: Neslihan Alpuğan - Yrd. Eğt. Mi- ne Özalp) İlk konser bugün Izmrt'te... Kurulduğundan bu yana önemli etkin- likleri gerçekleştiren Sevda-Cenap And Müzik Vakfı'na ve özellikle Pınar Al- pay'a (aynı zamanda koro şefi), bilgile- rinden dolayı teşekkür ederiz. Yerli popta geçen hafta Hande Yener ilk albümü Senden tbaret'le liderliğini sürdürüyor. Emel, yeni albümü Mucize ile ikinci,Zerrin Özer, Bir Zerrin Özer Arşivi adlı albümüyle üçüncü. Sanat müziğinde liste yine değişmedi: Emel Sayın. An Bu Şarküar albümüyle birinci, Muazzez Erso\, Nostalji 7-8-9'la ikinci, Bülent Ersoy, Alaturka 2000'le üçüncü. Halk müziğinde Grup Yorum, çift CD-kasetlik toplama albümü Secmeler'le lider. Zara, Boyut adlı albümle ikinci, Fuat Saka, Lazutlar 2 ile üçüncü.Yabancı müzikte ise Power This Is Greece birinci; Angela Dimitrou, adını taşıyan albümle ikinci; toplama albüm Fanta Hits üçüncü. yeniler- Sailing To Philadelphia- Mark Knopfler - Music- Madonna - Portrait- Wayne Shorter - Protrait- Sarah Vaughan - Portrait- George Benson - Portrait- Stanley Clarke - Portrait- Herbie Hancock - Getaway- Reef - Anka's Big Moka- Toploader - Everjthing & More, The Best Of Ten Sharp - The Magnifıcent Tree- Hooverphonic - Chrysalis- Anggun - Songs Of Love- Placido Domingo - So Much For The Ten Year Plan- Theraphy? - The Greatest Of AD Tıme- LL Cool J - La Me Est Belle- Andre Rieu - The Doors Concerto- Nigel Kennedy, Jaz Coleman - Takalar- Senem Diyici - Sözüm Sevenlere- Cengiz Kurtoğlu - Bu Bendeki Eski Yara- Hilal Özdemir