Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 6 EYLÜL 2000 CUMARTESJ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER J-
EcevfTin
değerlendipınesi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakan Bülent
Ecevıt, BM Genel
S-ekreten Kofi Annan'ın
K-tbns konusundaki
de Jerlendırmelennın Rum
K.esımı'rice de kabul
edilmesı gerektığıni
söyledı Ecevıt, Kıbns'ta
ıki ayndevlet
bulunduğunu, bunun göz
ardı edılemeyeceğinı dile
getırdı. Ecevıt, açıklamaya
Rum tarafinın nasıl bir
tepkı vereceğıruıı
sorulması üzerine bunun
zaman içerisinde belli
olacağını söyledi.
Ozgen Acar'ın
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Gazetemiz yazan özgen
Acar'ın önceki gûn vefat
eden annesi Naciye Acar
dûn toprağa venldi.
Naciye Acar için Maltepe
Camisı'nde düzenlenen
cenaze törenine Acar'ın
çocuklan, akrabalan ve
yakınlan katıldı. Emekli
Büyükelçi Kaya Toperi,
dışışleri mensuplan,
gazeteciler ve gazetemiz
çalışanlan cenaze
törenınde Özgen Acar'a
taziyelerini ilettiler..
Naciye Acar'ın cenazesi,
Maltepe Camisı'nde
kılınan cenaze namazının
ardından Cebeci
Mezarhğı'nda toprağa
verildı.
venildi
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Kapatılan AP'nin
Erzıncan eski
Milletvekili, IP Genel
Başkanı Doğu
Perinçek'in babası Sadık
Pennçek toprağa verildi.
Pennçejfiçin ilk olarak
TBMM*Be tören
düzenlendı.
Törene, Pennçek'in
atlesi ve yakınlan ile
TBMM Başkanı t
Yıldınm Akbuluî^ • ) ' y-
DYP Genel BaşRah ' ""
Yardımcısı Hasan
Ekinci, DYP TBMM
Grup Başkanvekıli
Turhan Güven, kapatılan
DEP'in eski milletvekili
Sırn Sakık, eski ve yeni
bazı milletvekılleri
katıldılar. Perinçek,
Cebeci Asri
Mezarhğı'nda toprağa
verildi.
Kokinos'tan
Sezer'e övgü
• ATtNA (Cumhuriyet) -
Eski Yunan Yüce Divan
Başkanı Vasilis Kokinos,
To Vima gazetesine
yazdığı bir yazıda, devlet
memurlarının meslekten
ihracına ılişkin kanun
hükmünde kararnameyi
(KHK) ımzalamamakta
direnen Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer'in
bu "cesur, mert ve dürüst
davranışıyla" diğer
meslektaşlanna örnek
olması gerektiğini
belirtti.
Türkes'eMHP
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
ATP Genel Başkanı
Tuğnıl Türkeş'in
Yozgat'a yaptığı geziye
MHP'hler tepkı gösterdi.
Tûrkeş'in, RTV 66 adlı
yerel tetevizyonda
konuşrnası sürerken
bölgenjn elektnği kesildi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar
Bakanı Cumhur
Ersümer'in danışmanının
aramaşı üzerıne
elektnkier yeniden verildi
ve Türjteş konuşmasını
tamamladı. MHP Genel
Başkanr ve Başbakan
Yardımcısı Devlet
Bahçelı, çeşitli açıhşlara
katılmak üzere bugün
Yozgat'a gidecek.
Cem Brüksel'e
güfiyor
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Dışişleri Bakanı Ismail
Cem,AB
Komısyonu'nun kasım
ayında konseye sunacağı
katılım ortakhğı
belgesinin hazırlıklannı
sürdûrdüğü dönemde
Brüksel'e gıdiyor.
Pazarlıklar, mayıs ayındaki olağan kurultay da göz önüne alınarak yapılıyor
CHP'de taktik savaşLarıMUTLUSERELİ
ANKARA - 30 EylüFde 11.
kez olağanüstü kurultaya gide-
cek olan CHP kuhslennde ın-
ce hesaplar yapılmaya başlan-
dı. Pazarlıklar, mayıs ayındaki
olağan kurultay da göz önünde
bulundurularak yapıhrken Ge-
nel Başkan Altan Öymenın
kurultayda tek aday olacağı se-
naryosu öne çıktı. Baykalcılar,
Genel Başkan Altan Öy-
men'ın, bu süreçte Murat Ka-
rayaicın ve eski SHP Genel
Başkanı Erdal Inönû'den etki-
lendığıni ıddia ederken, Kara-
yalçın ile kanlı bıçaklı oldugu
bilinen Ertuğrul Günay'm bu
yüzden Baykalcılar'a destek
verdiği belirtıliyor. Günay ise
• Genel Başkan Altan Öymen'in kurultayda tek aday
olacağı senaryosu öne çıktı. PM'ye oynayan Baykalcılar,
Genel Başkanın, Murat Karayalçın ve Erdal İnönü'den
etkilendiğini iddia ediyor.
Baykalcılar ile ışbirlığı ve ku- yacaklan ve öymen'in kuruj-
rultaya dönük pazarlık ıçınde
olmadığını kaydederek "Kim-
senin krazedne ihriyaç da hisset-
miyonım" dıye konuştu.
CHP'de 15 ay aradan sonra
yıne taktik savaşlan ve kurultay
pazarlıklan yapılmaya başlan-
dı.
Içel'deki usulsüz üye yazım-
lanyla başlayan MYK knzini
kurultaya taşıyan ittifakın ku-
n'ltayda sürüp sürmeyeceği,
belirsizliğini koruyor. Parti tçi
gruplann başka aday çıkarma-
tayda tek aday olabileceği be-
lirtıliyor. Bu noktada, partı ıçı
bütün gruplar dıkkatlerini eski
Genel Başkan Deoiz Baykal'a
yönelttiler. Baykal'uı aday ol-
maması ya da gösterilmemesi
durumunda diğer gruplar da a-
day çıkarmayacak.
Ancak Baykal'ın aday olma-
sı, hazırhklann boyutunu de-
ğiştirecek ve diğer gruplar da
kendi adaylannı çıkarabilecek-
ler. Kurultaya yönelik olarak
ûretilen senaryolar arasında.
parti ıçı gruplann kendı arala-
nnda anlaşarak Öymen'in kar-
şısına ortak bir aday çıkarma-
lan da bulunuyor. Ancak bugü-
ne kadar birbinne ve özellikle
Denız Baykal'a karşı olmuş
gruplann böyle bir durumda
nasıl ve kim üzerinde uzlaşabi-
lecekleri bilinmıyor.
Bugüne kadar genel merke-
ze destek veren Murat Karayal-
çın'ın ise kurultaya kadar nabız
yoklayacağı ve desteğini sür-
dûrûp sürdürmeyeceğine on-
dan sonra karar vereceği belir-
ÇÎZMEDEN YUKARI MUSAKART
tiliyor. Baykalcılar, Ertuğrul
Günay'ın kendilerine yönelik
desteğının Oymen-Karayalçın
ıttıfakından kaynaklandığını
belirtiyorlar.
Karayalçm, "Benim bapn-
dan beri söylediklerim, savun-
duklanm ortada. Genel Baş-
kan'ın kimden feyz aldığmı bi-
lemiyonım" dedi.
Günay ise Baykalcılar ile iş-
birliği ve kurultaya dönük bir
pazarlık içinde olmadığını be-
lirterek "Kimseninicazetineih-
tiyaç da hissetmiyonım. Kamu-
oyununortakdeğerierine sayjp-
h herkesle diyalog içinde parti-
yi kucaklatmaya dönükbir ara-
yış içindeyim" dedı.
Günay, sakın ve zamanı dik-
katlı kullanan geniş bir değer-
lendirmeye gereksi-
nimi olduğunu söyle-
di.
öymen'in karşısı-
na genel başkan ada-
yı çıkmaması duru-
munda Baykalcı-
lar'ın, PM seçimine
oynayacaklan ve
PM'deağırhgıelege-
çirmek için çalışa-
caklan belirtiliyor.
CHP'nin yeni
Genel Sekreteri Oyı
Arash, temel
görevinin 30
Eylül'de sağlıklı bir
kurultay yapılmasını
sağlamak olduğunu
belirterek, "CHFmn
genel sekreteri, parti
içinde adı konuimuş
her gruba aynı
mesafede durmak
zorundadu-" dedi.
Türkıye'de bir siyasi
partının ilk kadın
genel sekreteri ol-
ması konusunda da
Arash, "Ashnda bu
benim hayaümda ilk
değü. TBMM'de ilk
kadın grup başkan-
veküi de ben otdum.
Çok gurur verid bir
olay" diye konuştu.
CHP Cenel Başkanı Altan Öymen
'Gemiyi daha iyi yüzdürecek
arkadaş varsa buyursun' /.'
Baykal: Yoğun bir calışma içindeyim
'Gelişmeleri izliyorum ve
kafamda bir takvim var'
ÖZCANÖZGÜR
MUĞLA - CHP Genel Başkanı
Altan Öymen, partısını kurultaya
götürürken ilk örgüt toplantısını
Muğla'da yaptı. Öymen. Milas'takı
temaslan sırasında. "Sayın Denız
Baykal'uı Kurultay'da başkankğa
aday olamasından mutluluk duya-
nm" dedi.
Öymen, Muğla şehirlerarası oto-
büs terminalinin açılış törenine ka-
tılmak üzere geldiği Milas-Bodrum
Havaalanı'ndan Muğla'ya giderken
Beypman beldesinde partililerle ye-
mek yedi. Burada sorulan yanıtla-
yan Oymen. "Sayın BaykaTın 30 Ey-
hiTdeki kuruhayda başkanhğa aday
ounasuıdan memnunluk duvarım.
Baykal ileyanşmaktan memnun olu-
rum. Kurultay, iradesryie başkanmı
seçecektir. Karşımda kim oiursa ol-
sun adav olacağım. Kunıttay karan-
na saygı duyacağun" diye konuştu.
Öymen, "Birarkadaşım 'CHP'ye
rakip, düşman ıstemez. Siz kendi
kendinize rakip. düşmansınız' de-
mişti" şeklinde konuşarak, sözlerini
şöyle sürdürdü: "Yönetimde bir gö-
rüş aynhğı çıkü. Bunu kurultay çö-
zecek. Partide arkadaşhk gruplân
var. Onlan birleştirmeve çahşnk. 18
Nisandan sonra yapüğmuz çahşma-
larlagemiyüzmeye.hızianmayabaş-
ladL Eski ahşkanhklar ortaya çıkü.
G*mi>i daha iyi yüzdürecek arka-
daşlar varsa, geörier 30 Eylül'de
geminin kaptan köşküne çıkaıiar.''
ANKARA (Cumhurryet Bürosu) -
Eski CHP Genel Başkanı Deniz Bay-
kal, parti içindeki gehşmelen yakın-
dan izlediğini belirterek, "Kafamda
birtakvim var. Yoğun bir çahşmaiçin-
deyim. Ancak yeni bir karanm yok.
Durduğumyerdeyim" dedı. Cumhu-
riyet'in sorulannı yanıtlayan Baykal,
şu aşamada sıcak gelışmelerı izle-
mekte olduğunu söyledi. Baykal'uı
sorulara verdıği yarutlar şöyle:
- CHP içindeki gelişmeler sizin is-
miniz etrannda yaşamyor. Nasıl bir
değertendirme içindesraiz?
- Ben durduğum yerdeyim.
- Orgüt içinde sizin yeniden aday ol-
mamz halinde oy wreceğini söykyen
bir kesfan var. Bu kesimedayah olarak
yeni bir karanruz var mı?
- Ben yoğun bir çahşma içindeyim.
Gelişmeleri elbette izliyorum. Ancak
yeni bir karanm yok.
- Yoğun bir çabşma içindeyim der-
ken kafanızda bir takvim var mı?
- Nasıl bir takvim?
- Parti içinde bir kurultay yaşan*-
cak. Sizin adayhğuuz konusunda bir
takvim-
- Ben durduğum yerdeyim. Parti
içinde sizin vurguladığınız gibi, ba-
na oy verme duygusunu sürdüren ke-
simin olması ne güzel...
- Sizin karanmz parti içindeki ge-
Sşmelere yön verecek. Daha net bir
değerkndirme yapabilir misiniz?
- Şu aşamada söyleyeceğim yeni
bir şey yok. Zaten benim dışımda çok
sıcak gelişmeler oluyor.
IRMIKI AYDIN ENGÎN aenginn doruk.nettr
Yazıyı başkası yazsa, yuka-
ndaki başlığı ben okusaydım,
"Hımmrn, besbelli CHP üstü-
ne biryazı gelıyor" derdim.
Siz de öyle mı dediniz?
30 Eylül'de olağanüstü ku-
rultay var. Gerçek bir kurultay.
Gerçek, çünkü seçimli. Se-
çimli olmayan kurultaylara ne
CHP'liler önem verir, ne med-
ya.
Yani, 29 Eylül akşamı düşe-
ceğiz gene Ankara yollanna.
Sonra, 2001 yılının Mayıs'ı
gelecek ve bir kez daha Anka-
ra yönüne direksiyon sallaya-
cağız.
Durun daha bitmedi.
Eğer on beş gün sonraki
olağanüstü kurultayda, Genel
Başkan Altan Öymen'in par-
ti meclisi listesı seçılmezse ve
Attan Öymen dün söyledikle-
rinde ısrarlıysa, istifa edecek
ve parti tüzüğü uyannca ma-
yıstan önce bir olağanüstü ku-
rultayın daha toplanması zo-
runlu olacak.
Bektaşi'yi uyarmışlar, "Ba-
ba erenler, gömleğin kirlen-
miş, yıkasana." Bizimki omuz
silkip itiraz etmiş, "Sonra ge-
ne kihenecek." Itiraza itiraz
edip uyarmışlar, "Canım gene
yıkarsın" demişler. Baba eren-
ler gürlemiş.
- Ulan, demiş. Ben bu dün-
Yine Ankara'ya Yol Göründü
yaya gömlekyıkamaya mı gel-
dim...
Şimdi sorsak haksız mı ola-
cağız; bu CHP'liler, siyaset
dünyasına kurultay yapmaya
mı geldiler?
Oysa sol partilerde kongre-
ler(kurultaylar) önemlidir. Par-
tinin yönünün yöneliminin, si-
yasal duruş ve konumlanış il-
kelennin saptandığı, karara
bağlandığı toplantılardır.
Örneğin Alman Sosyal De-
mokrat Partisi'nin 1959 Bad
Godesberg Kongresi. Klasik
sosyal demokrat tezlerin terk
edildiği ve sosyal demokrasi
ile komünist hareketin yollan-
nın çok kesin ayrıldığı kongre.
Örneğin Cumhuriyet Halk
Partisi'nin Mayıs 1972 kurul-
tayı. O kurultay, belki kimilerin-
ce Inönü'nün genel başkan-
lıktan ayrılmak zorunda kaldı-
ğı ve Bülent Ecevit'in genel
başkan seçildiği kurultay ola-
rak anımsanır. Oysa genel
başkan değışikliğınin çok 6te-
sinde, CHP'nin "merkezin
merkezi" ve "devletin partisi"
kimliğinden sıyrılıp bir sosyal
demokrat partiye dönüştüğü
kurultaydır. "Akgünlere Bildir-
gesi", içerdiği bir dizi popülist
ve ütopist söyleme rağmen
CHP'deki köklü dönüşümün
de belgesidir.
Peki, şimdi 30 Eylül'de ya-
pılacak, o kesmezse bir tane-
si daha sıraya girecek olağa-
nüstü kurultaylara ve mayısta-
ki olağan kurultaya bakıp sos-
yal demokrat geleneğe yara-
şır bir kurultay izleme düşü ku-
ranınız var mı?
Son yıllarda art arda topla-
nan kurultayların hangisi
CHP'de bir dönüşüme, sos-
yal demokrat harekette yeni
bir yorumlamaya tanık oldu?
Hangi kurultayda partı progra-
mının çağcıl kılınması için üre-
tilmiş görüşlertartışılıp karara
bağlandı?
Yakın geleceğe bakalım. 30
Eylül'de ne olacak?
CHP delegeleri, örneğin ik-
tidann IMF'ye verdiği "niyet
mektubu"nda ayrıntılanan
enflasyonu düşürme progra-
mına karşı, "sosyal demokrat-
ça" bir enflasyonla mücadele
programını tartışıp karara mı
bağlayacaklar?
CHP kurultayında özelleş-
tirmenin sınır ve öncelikleri üs-
tüne üretilmiş ve özelleştirme
gelirlerinin kullanım alanını sı-
kı kurallara bağlayacak bir
başka ekonomik program oy-
lanıp kabul edilecekde, kurul-
tayda parti yönetimine geten
ekip bu programla halkın kar-
şısına çıkıp "Bu iş öyle değil
böyle yapılır" diye masaya
yumruğunu vurup yılgın, bez-
gin, siyasetten umudunu yitir-
miş yurttaş kitlelerini mi ateş-
leyecek?
Yoksa... "Baykalcılann şu
kadar delegesine Sıvas ve
Tunceli delegeleri destek ve-
rir, Karadeniz delegelerinin
yansı da kazanılırsa bu liste
malı götürür. Aynca istan-
bul'dan şu kadar, Içel'den bu
kadar, Alevilerden de o ka-
dar..." hesaplanna mı tanık
olacağız?
Kendini "sol kanat" olarak
tanımlayan "gevşek dokulu"
grup arayışlannın düzeyini
yükseltip "niye sol ve neye
göre sol" olduklannı ete ke-
miğe büründürecek mi? Yok-
sa "Tabanda katılımın güçlen-
dirilerek parti içi demokrasi-
nin pekiştirilmesi gerekir" gi-
bisinden "Su ıslaktır... Güneş
ısıtır" benzeri "malumu II-
am"lat1a oyalanıp "solluğu
kendinden menkul" bir partili
kümesi olarak mı kalacak?
Kendilerini "Baykalcılar"
olarak tanımlayan CHP'liler,
neredeyse 25 yılı bulan "Bay-
kalcılıklannr nihayet bir tanı-
ma kavuşturacak, "Biz Bay-
kalcıyız, çünkü Baykalcılık şu,
şu, şu programatik noktalar-
da, CHP'deki şu, şu, şugrup-
lardan ve bugünkü program-
dan farfdıdır" diyecekter mi?
öymen ve arkadaşlan, "he-
le şu parti içi temizliği bitire-
lim, üye yapısını sağlığına ka-
vuşturalım, ondan sonra siya-
set yapanz" gibisinden tuhaf
tercihlerini terk edip hem tür-
kü söyleyip hem yol almaya
yönelecek bir çalışma progra-
mı ile mi önümüze çıkacaklar?
Yoksa...
Yoksa biz bir kez daha ku-
rultay izleyip sonra bilgisayar
ekranlanna bakıp "şimdi ne
yazacağız" diye kara kara dü-
şünüp son yıllarda yazdığımız
kurultay yazılannı kesip biçe-
rek işimizi kolayından halledip
Ankara gecelerinde "rakının
insan ruhuna etkileri" konulu
araştırmacı gazetecilik ürün-
lerine mi yöneleceğiz?..
Ben gidip arabanın yağını
değiştireyim. Birkaç ay içinde
epey kilometre yapacak, Is-
tanbul-Ankara arasını birkaç
kez gidip geleceğiz anlaştlan...
POLİTtKA GÜNLÜĞÜ
HİKMET ÇETİNKAYA
12 Eylül ve MHP (3)
Alparslan Tûrkoş, MHP davasında savunması-
nı yaparken ne demişti:
"Biz içerdeyiz ama fikiıierimiz iktidarda!.."
Tûrkeş'in o tarihte Türk Silahlı Kuvvetleri'nde bir
gücü var mıydı?
Bu soruyu 1994 yılında emekli Askeri Yargıç Nu-
rettin Soyer'e sormuştum ve şu yanrtı almıştım:
"Ankara Sıkıyönetim Komutanı Recep Ergun'un
MHP'nin aranması ve soruşturma açılması konu-
sunda yazılı emir vermezken CHP ve TİKP soruş-
turmalan için yazılı emir vermesi Türkeş'e olan ya-
kınlığını göstermez mi? Bir sıkıyönetim komutanı-
nın Kenan Evren ve konsey üyelerine karşı bir ta-
vır sergilemesi Tûrkeş'in ordu içinde bir gücû ol-
duğunun işareti sayılmaz mı?"
Nurettin Soyer, Tûrkeş'in gizli kasasından çıkan
Deniz Kuvvetleri'ne ilişkln belgelerden de söz et-
miş, şöyle demişti:
"MHP'nin DenizKuvvetieriKomutanlığı için ada-
yfNejatSerim'cfc.."
Nurettin Soyer'e "Peki" dedim "Recep Ergun
Paşa bu belgeleri görünce ne yaptı?" Soyer, "Hiç"
diye yanıt verdi.
Bir başka soru:
"Türkeş, 12 Eylül darbesinin yapılacağını önce-
den haber almış mıydı?"
Soyer
"Sanınm biliyordu! Çünkü, gizli kasasında üze-
rinde artı ve eksi işareti olan savcı ve yargıçlar çık-
mıştı. Bu askeri savcı ve yargıçlarAnkara, Izmir, Is-
tanbul gibi illerdeki sıkıyönetim mahkemelerinde
görev yapıyoriardı..."
Bugün eksi işareti bulunan savcı ve yargıçlann
adlanna baktığımızda onlann MHP'ye uzak duran
'demokrat' kişiler olduğunu görûyoruz...
Söz yeniden dönüp dolaşıp Ergun Paşa'ya geli-
yordu. 1987'de Uğur Mumcu'ya anlattıklanndan
yola çıkarak şu soruyu yönelttim:
"Ergun Paşa gerçekten MHP'li miydi?"
Soyer
"MHP'ye karşı bir sempatisi olduğu, Türkeş'i
sevdiği kesindi. Ben MHP soruşturmasını hızlı yû-
rütüyordum. O yüzden bana sık sık şöyle diyordu:
'Arkadaş sen sağcılaria ilgili soruşturmalarda iş
yaratryorsun, solcu*ann Tûrkiye'd* flnk atmast-
na göz yumuyorsun!..'
Oysa biz o tarihlerde sol örgütlerle ilgili soruş-
turmayı tamamlayıp iddianameyi sonuçlandırmış-
tık."
• • •
1982 yılında Türk Silahlı Kuvvetieri ve Harp Okul-
lan'nda 300*0?) üzerinde subay, astsubay ve öğ-
renci 'sol örgüt üyesi' olduklan gerekçesryie Dil
Okulu'na götürüterek gözaltına alındı...
300'ü aşkın subay, astsubay ve öğrencinin sor-
gulanmaları 30-45 gün sürdü. Gözaltına alınan su-
bay ve astsubaylar üçlü kararnameyle 'disiplinsiz-
lik' suçu gerekçe gösterilerek TSK'yie ilişkileri ke-
sildi...
Bunlardan biri de bugün yayımcılık yapan Teğ-
men Mustafa Demirkanlı'ydı.
Demirkanlı 18 yıl önceyi şöyle anlatryor
"Ben ve arkadaşlanm, Dil Okulu'ndan polise gö-
türüldüğümde artık emekli subaydık. Bizi sorgula-
madan Sıkıyönetim Savcılığı'na gönderdiler. Sor-
gulandıktan sonra tutuklandık. Ben, Dev-Sol ana
davasından yargılanmadım. Yargılama sonucu, al-
tı ay sonra beraat ettim. Bir daha orduya döneme-
dim..."
MHP ana davasında Alparslan Türkeş'le yargıla-
nan, Kenan Evren'i Çankaya'da 'enteme edeceği-
ni' açıklayan Yuzbaşı Şakir Önem'e gelince...
Yüzbaşı Önem, MHP davasında yargılanırken
Teğmen Mustafa Demirkanlı ve 300 arkadaşı gibi
üçlü karamameyle 'disiplinsizlik suçundan' emek-
li edilmedi, on bir ay açığa alındı... Mahkemeden
beraat karan çıkınca yeniden TSK'ye döndü, 1996
yılında Tunceli'de Kurmay Albay rütoesiyte alay ko-
mutanlığı yaparken emekli oldu...
önceki gece Show TVde Şakir önem'i, arkada-
şı emekli doktor Binbaşı SeTım Kaptanoğlu'yia bir-
likte Reha Muhtar'ın sorulannı yanıttarken gör-
düm...
Türkeş'i kaçırma planiannı, darbe hazjriıklannı
anlatırken kendi kendime sordum:
"Böyle bir kişi 1996 yilına dek Türk Silahlı Kuv-
vetleri'nde nasıl kalabilmişti?"
• • •
Nurettin Soyer '12 Eylül adaleti'm anlatırken bir
de Bahçelievler katliamı sanığı Haluk Kım'dan söz
ediyor
Diyor ki:
"Istanbul polisi yakalayıp Ankara emniyetine
göndeımişti. Poliste 30 gün sorgusu yapılması ge-
rekirken bize getirdiler. Kırcı'yt alıp sorguladık. Sı-
kıntı ve pişmanlık içindeydi. Çocuklan fe/ askıyla
boğduğunu an/anrken şaşınp kaldık. Oysa anlat-
mavabilirdi. Çünkü poliste sorgulanmamıştı."
EvetL Her şey 20 yıl geride kaldı!
2000 yılında Susurtuk çetesinden Hizbullah'a dek
uzanan zincirin halkalanna bakarken 12 Eylül'ü
unutmamak gerekiyoıi..
Nedersiniz?..
hikmetcetinkaya g cumhuriyet.com.tr
Faks numaramiz: 02127 513 90 98
« Cumhurryet
^ ^ kitap ItuTûfeu
Kltofj4an
ITANIĞI ÜÇ TAIAI
KUIİUY0UT1VITAKİKAT
SAKILJ Y1LUUI M$ATHW$
SOKMLUt
4. BASI
Z M U M SANA DA NlA^Tl MM
DİNJMONUNUN KAZLAM
AŞIK KAMIIIAISOKAÜ
2 BASI
JEIİAT PAIAII
SEVDAJHN ADRESİ BELLİ DEĞİL
GÖZLKİ1IPOYMZ
Cumhuriyet Krtap Kulûbu Çağ Pazartama A.ş. Turkoca^ Cad.
No 39/41 (34334) Cağatoğlu-lstanbuf Tel. 514 01 96 ' -
j '>.