25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAVFA- CUMHURİYET 16 EYLÖL 2000 CUMARTESİ HABERLER DUNYADA BUGUN ALİ SİRMEN 12 Eyliil BitU mi Pınar? Pınar'dan bir mektup aldım. Babası aracılığıy- la göndermiş. Şimdilerde, banş davalannı ya- zıyormuş. Pınar Selek, içimizde hapishaneyi en erken tanıyanlardandır. Ben de onu, Sağmalcılar'daTürkiye Işçi Par- tisi Davası'ndan mahkûm olan babasını ziyaret ettiği günlerde tanımıştım. Küçücük birçocuktu Pınar, annesi elinden tu- tar, getirir yavrucağızı. Çıkışta da, yine annesi bir elinde Pınar'ı öbür elinde de üstünde, "Aip Selek B - 1 Koğuşu" yazan kirli torbasını taşı- yarak dönerdi evine. Haksızlığı, baskıyı, diktayı, zulmü, sıkıntıyı kü- çük yaşta tanıdı Pınar; ama yüreğini de karart- madı. Onun yerine özgürlük, hakça düzen, eşit- lik isteyen şiirier yazdı. O sıralarda babası, içerde, tutuklu koğuş ar- kadaşlanna dilekçeler yazmakla meşguldü. Pınar'ın, babasının çıkışıyla başlayan özgür- lük duygusu uzun sürmedi. O, bir kişinin çıkı- şının, iktidardakilerin değişmesinin gerçek de- ğişim olmadığını biliyor, gerçek birdeğişim için çalışıyordu. Sonunda Pınar, hapishaneyi demir parmak- hkların öbür tarafından, yani içerden de tanıdı. O uzun süredir, Mısır Çarşısı patlaması dola- yısıyla sanık olarak yatıyor içerde. • • • Davanın adı "bomba davası".. ama ortada bombayok. Mısır Çarşısı'ndaki patlamayı bom- baya bağladılar, bombayı da Pınar'a. Ama po- listen gelen uzmanlar, Pınar'ın yargılandığı olay- da patlamaya bombanın neden olmadığını söy- lediler. Söylediler ama.. Pınar, bomba davasının sa- nığı olarak yatıyor içerde. Amacım, görülmekte olan bir davayı etkile- mek veya bu konuda fikir beyan etmek değil. Amacım Türk hukuk sisteminin, özellikle 12 Mart'ta doruğuna varmış olan bir ayıbının üze- rinde durmak. Ceza yargılamalannda tutukluluk, bir tedbir- dir.. sanıklann kaçmalan, delillerin yok edilme- si ihtimali olduğu hallerde başvurulan bir ted- bir. Bir de suçun ağır cezalık olması ve suçun o kişi tarafından işlendiğine dair güçlü belirtiler bulunması halinde uygulanır tutuklanma. AmaTürkiye'de herzaman öyle olmuyor. He- le hele 12 Eylül döneminde uygulama, turistik tatil ilanlannda görülen, "Şimdi gezsonra öde!" sloganına benziyordu. 12 Eylül'de alıyorlardı insanı içeri, tutukluyor- lardı.. sonra da aylar sonra yargılamaya başlı- yorlar, yıllar süren yargılama sonucu da bir ka- rara vanyorlardı. Yani ilke "önceyat, sonra yar- gılan"Ğ\. BıryoHa, suçsuz bulunduğu haldfi, .tutukju- lukla, mahkûm o|sa yatacağ' süreyi zaten yât- mış bulunari kîrnseler olduğunu bittecrübe bi- liyorÛRrT - ' ' - - - - - - • • • 12 Eylül geride kaldı. Ya da öyle diyorlar. Ara- dan geçen 20 yıldan sonra tarihi bir olay gibi tartışıyorlar artık onu. Türkiye artık çok demokrat oldu! Erbakan'ın mahkûmiyeti erteleniyor, kimi siyasiler Erba- kan'ın Yargıtay tarafından sabit görülen suçun- dan dolayı birkaç ay hapis yatmasını kabulle- nemiyorlar. Ama bombasız bomba davası sanığı Pınar Selek yıllannı hapiste geçiriyor, bütün siyasile- rimiz bunu içlerine sindiriyorlar. Pınar şimdi araştırmalanna, çalışmalanna de- mir parmaklıklar ardında devam ediyor. Daha ne kadar yatacağını da şimdiden kim- se söyleyemiyor. Ortada bomba olmadığı mah- keme karanyla sübut bulsa bile Pınar yattığıy- la kalacak. Devletlular ile şevketlulann umurunda değil Pınar. Herkes 12 Eylül'ü geride bırakmaktan mutlu. Kimseninaklına, Pınar'a, "12Eylülbittimi, ne dersin" diye sormak gelmiyor. Ben soruyu yalnız Pınar'a değil, size de so- ruyorum şimdi: -12 Eylül bitti mi.. ne dersiniz? MHP'de kongre süreci Bahçeli 'çekirdek kadro' oluşturacak EMtNE KAPLAN ANKARA-MHP'nin 8 Ekim'de yapılması planlanan 6. olağan kongresi eksik delegeyle toplanacak. Kâhta ilçesindeki kongrenin 2 kişinin ölümüyle sonuçlanması nedeniyle Adiyaman kongresıni ıptal etmeyi planlayan MHP yönetıminın. Erzurum ve Elazığ kongre lerini de büyük kongre sonrasına bırakacağı belirtıldi. Büyük kongrede yönetimde yer ahnak için çekışmelenn yaşanması beklenırken. MHP lideri Devlet Bahçeli'nm "çekirdek kadro'* oluştunnayı hedeflediği . ; * • kaydedildi. MHP'nin 6. olağan kongresi için gen sayım başladı. Yenı bir erteleme olmaması durumunda 8 Ekim'de yapılacak olan kongre, eksik delegeyle toplanacak. MHP'nin Diyarbakır ve Tunceli'de il ve ilçe örgütlen bulunmuyor. 11 örgütünün yeni kurulması nedeniyle ise Batman'daki kongrenin büyük kongreye yetışmeyeceği belırtiliyor. MHP yönetimi, Kâhta kongresinin olaylı geçmesi nedeniyle Adıyaman kongresini yapmaktan vazgeçti. Erzurum ve Elazığ kongrelerinin ise büyük kongre sonrasma bırakılması planlanıyor. MHP yetkilileri, bu iki ilde üye kayıtlannuı yenılenmesınde . gecikme olması nedenıyle kongrelerin yetişmediğini savunurken, parti yönetimi ile Erzurum örgütlen arasında çekışme yaşandığı ıleri sürüldü. înşaat mühendisi olan Demirerin önündeki engel kaldırıldı Ombudsman iııızadaANKARA (Cumtauriyet Büro- su)-Adalet Bakanı HikmetSami Türk, Kamu Denetçilıği Kuru- mu Yasa Tasansı'nın, imzalann tamamlanmasının ardından gele- cek günlerde TBMM'ye gönde- rileceğini bildirdi. Taslakta yer alan hukuk fakültesi ya da idari bilimlerden mezun olma koşulu çıkanldı. Böylece eski Cumhur- başkanı SûIeymanDeınirel'in ka- mu denetçisi olmasınuı önünde- ki engel kaldınldı. Tasanya göre, TBMM karar ve ışlemleri, cumhurbaşkanının yar- gı denetimi dışındaki işlemleri, Bakanlar Kurulu ile Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kuru- lu'nun kararlan, Türk Si- lahlı Kuvvetleri ve yerel yönetimin eylem ve işlem- leri denetim dışında tutula- cak. Türk, Yüksek Askeri Şûra (YAŞ) kararlannın yargı denetimi dışında ol- duğunu anımsatarak. edini- lecek tecrübe ışığında ileri- de yetki alanının genişletil- mesinin söz konusu olabi- leceğini belirtti. Türk, dün düzenlediği basın toplantısında. gele- cek günJerde Meclis'e gön- derilecek Kamu Denetçili- ği Kurumu Yasa Tasan hak- kında bilgi verdi. Türk, ya- sanın amacım, "İdarenin insan haklanna saygıh, hu- kuka, hakkaniyete uygun, düzenU ve verimli çakşma- suu, böylece kamu hizmeti- nin daha iyi görülmesini sağiamak için kamu yöneti- mine önerilerde bulunmak ûzere oluşturulması" ola- rak açıkladı. Türk, bazı ül- kelerde ombudsmanhk için "halkın avukab, halkın sa- vunmaıu, cumhurivetin arabulucusu" terimlerinin kullanıldığını bildirdi. Türk, idare-yurttaş ilişkile- nnden kaynaklanan şikâ- yetlere etkin ve hızlı çö- zümlergetiren, idarenin ey- lem ve işlemlerini hukuka uygunlukla birlikte yerin- delik yönünden inceleyen, soru- nun çözümü için önerilerde bulu- nan kuruma gereksinim duyul- duğunukaydettı. Tasanya göre, TBMM karar ve işlemleri, cumhurbaşkanının yar- gı denetimi dışındaki işlemlen, Bakanlar Kurulu ile Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun ka- rarlan, yargı organlannın karar ve işlemleri ile Türk Silahlı Kuv- vetleri'nin eylem ve işlemleri, kamu başdenetçisi ile kamu de- netçilerinin görev alanı dışında tutulacak. Kamu başdenetçisi ve kamu denetçisi seçilebilmek için Türk yurttaşı olmak, 40 yaşını doldur- muş olmak, en az 4 yıllık yükse- köğretim kurumlanndan mezun olmak, kamu kurum veya kuru- luşlannda ya da özel sektörde en az 15 yıl çalışmış olma koşulu getiriliyor. Kamu başdenetçisi ile denetçilerin siyasi partilere üye olmalannın da yasaİdanması ön- görülüyor. Yurttaşlar, idarenin kendileriy- le ilgili her türlü eylem ve işlem- leri aleyhine kuruma sözlü veya yazılı başvurabilecekler. Kuru- mun yapacağı inceleme ve araş- tırmayı en geç 6 ay içinde sonuç- landırması öngörülüyor. Kurum, incelemenin ardından sonucu çö- züm önerisiyle birlikte ilgili ida- ri merciye ve başvuruda buluna- na bildirecek. İdari merci, yapı- lan işlemi, önerilen çözümü uy- gulanabılır nıtelıkte görmemesı durumunda gerekçesini 1 ay için- de kuruma bildirecek. Türk, tasanya ilişkin anayasa değişikliği teklifi hazırlandıgını, bunun yasadan önce ya da eşza- manlı yapılmasının daha uygun görüldüğünü kaydetti. Gazetecilerin sorusu üzerine Türk, Yüksek Askeri Şûra karar- lannın yargıya açık olmayan bir alan olduğunu anunsattı. IĞIVELt FIRÇA ZAFER TEMOÇtN OMRKKMNUK Siyami Erdem, hükümetin sermayedann yanında tavır aldığını belirtti Emek PUttfömnı eylemytıpııcak ANKARA (CummıriyetBüro- su) - Hükümeti IMF güdümlü po- litikaları sürdürmekle suçlayan Emek Platfonnu Başkanlar Ku- rulu'nun dünkü toplantısından eylem karan çıktı. Emek Platfor- mu Dönem Sözcüsü Siyami Er- dem, "Hükümet, haOamızın kar- ştsında bir avuç yerti ve yabana sennayedann yanında tavır al- mıştır n dedi. Emek Platfonnu Başkanlar Kurulu dün Eğitim-Sen Genel Merkezi'nde toplandı. Türk-lş Genel Başka- nı Bayram Meral' in işi olduğu gerekçesiyle erken aynldığı toplan- tı yaklaşık 3.5 saat sür- dü. Toplantıda alınan karar doğrultusunda, platform, ilk eylemini, 19 Eylül Salı günü sos- yal güvenlikle ilgili ka- rarnamenin onaylan- maması için tüm ülke- den Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e faks mesajı çekerek gerçekleştirecek. 20 Eylül Çarşamba günü çalışanlann katılımı ile Emek Platformu Başkanlar Kurulu ta- rafından hazırlanan "uyan bikü- risi'' okunacak. Emek Platformu. hükümetin. "zorunlutasarruffo- nundaki paralar konusundaki duyaraz tavnnı sûrdûrmesi du- rumunda" da eylem yapmayı planlıyor. Buna göre daha sonra belirlenecek bir tarihte hak sahı- bi eylemciler, Ziraat Bankası şu- belerine başvurarak kişisel he- saplannın dökümünü isteyecek- ler. Emek Platformu Başkanlar Kurulu adına hazırlanan sonuç büdirisini KESK Başkanı Siyami Erdem okudu. Açıklamada, hü- kümetin 2000 yılının ilk altı ayın- da 13 katrilyon lira faiz öderken 6 milyon işçınm ve memurun zo- runlu tasarruf fonunda yıllardır Ziraat Odaları Başkanlar Toplantısı yapıldı îşçi ve çiftçiden ortak hareket karan ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)- Tür- kiye Ziraat Odalan Birlığı Başkanlar Ku- rulu toplantısının açılışında konuşan Türk-lş Genel Başkam Bayram Meral, IMF ve Dünya Bankası'nın Türkiye'yi üretimsizliğe mahkûm ettiğini söyledi. Ziraat Odalan Başkanlar Toplantısı, dün Türk-lş Toplantı Salonu'nda yapıl- dı. Toplantıda, uygulanan ekonomık program nedeniyle çiftçi ve işçinin bir- likte eylem yapma noktasında birleşebi- leceği vurgusu yapıldı. Toplantımn açı- lışında kısa bir konuşma yapan TZOB Başkanı FarukYücel yönetım olarak top- lantıda alınacak her türlü karan yaşama geçireceklerini söyledi. Meral burada yaptığı konuşmada, ön- ceki günkü gazetemizde yer alan Dün- ya Bankası'nın Türkiye: Sürdürülebi- Kr Büyüme İçin Yapısal Reformlar" ha- berini kaynak gösterip şunlan söyledi: "Dün (önceki gün) Cumhuriyet gazetesi okudunuz mu? Orada Dünya Banka- sı'nın Türkiye ile ilgili raporu var. Peki btder neredeyiz? Biz yokuz o raporda. O zatiar bizden daha mı çok düşünüyoriar bizleri? Arük akhmızı başımıza topla- yalun." düşük oranlarla nemalandınlan paralannı ödememekte direndiği vurgulanarak, a Baünlan8banka nedeniyle8J mflyardolar ödeme- yi kabullenen hükümetin müyon- larca işçi ve memurun zorunlu ta- sarruftaki bu miktara eşit parası- m ödememekte direnmesi, haOa- mızın karsısında. bir avuç yeıü ve yabancı sermayedann yanında tavır ahiMhğmın açık göstergest- dü-" denildi. Platformun açıkla- masında hükümetin SSK'nin çökertilmesi amacıyla sağhk hiz- metlerinin özelleştiril- mesini desteklediği sa- vunularak. "Sosyalgü- venük alanmdaki yasa tasanlanmn paria- mentoda görüşülmesi gerekirken Bakanlar Kurulu'nca kanun hûkmünde kararname biçiminde kabul edile- rek onaylanmak ûzere Sayın Cumhurbaşka- nı'na gönderilmesi, hü- kümetin an tidemokra- tik tav rının son göster- gesidir" denildi. SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR ANAP lideri Yılmaz 'YÖK'ün eğitim anlayışı sakat' • Gençlere öğût veren ANAP Genel Başkanı Yılmak YÖK'e çattı ve "YÖK'ün, eğitimin kalitesini yükseltmek yenne, şekli, sakat bir eğitim anlayışuu" sürdürdüğünü savundu. ANKARA (Cuml««ri)«t Bâram) - ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yıbnaz. YÖK'ün "eğitim antayrçaıı'' eleştirdi. Hükümetin "eğHim reformu"na karşın, Türkiyenin hedeflenen çağdaş eğitim sistemini yerleştiremediğini kaydeden Yılm»z, "YÖK'fin, egitimİB kalitesini yükseJnBek yerine, şekfi, sakat bk eğitim anlayışın)'' sürdürdüğünü savundu. Yılmaz, Türkiy^'deki ınsan haklan ıhlalleri konusunun da önümüzdeki hafta Bakanlar Kurulu*nda ele alnıacağını bildirdi. Yılmaz, dün ANAP Kadın ve Gençlik KoUan'nın düzenlediği eğitim programının açüışını yaptı. Partüi gençler Yılmaz'dan "Gençiik Bakanhğı'' kurulmasını isteyerek bu konuda hazırladıklan bir yasa taslağını da kendisine sundular. Salona girişte gazetecilerin, "Türidye'deki insan hakkı ibJaflerine" ilişkin bir sorusu üzerine Yılmaz, "Kontı gefecek hafta Bakanlar Kurulu gündemine getecek ve görfişûlecck" dedi. YıJmaz, yaptığı konuşmada, eğitim sistemini eleştirdi. Hükümetin, bir reform paketinı yaşama geçirmesine karşın, istenilen hedeflerin henüz çok gerisinde olduğunu kaydeden Yılmaz, YÖK'ün de sakat ve şekli bir eğitim anlayışma sahip olması nedeniyle, gençlerin yaşama donanımlı başiayamadığını vurguladı. Oniversite mezuniyeti sonrasında ise "devlet kapısıiKtan iş bekleme" anlayışuun yaygın olduğunu kaydeden Yılmaz, "Oysa bizim anlayısBtıiza göre devkt, sadece işe yeıieştinnede araa, yarduna bir yam ofanabdır n dedi. Rektörler toplandı Türbanda taviz verilmeyecek' 1' • Rektörler Komitesi'nde konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürûz yeni rektörlerden Kılık-Kıyafet Yönetmeliği'ni uygulamalannı istedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürau) - Seçim sürecindeki gelişmeler nedeniyle YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz ile gerilim yaşayan Dokuz Eylül Üniversitesi Rektörü'nün de yer aldığı 15 yeni ûniversitenin rektörleri, Rektörler Komitesi'nde bir araya geldi. Toplantıda konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz, tûrban konusunda ürüversitelerin' " taviz vermemesi isteğini yinelerken akademik personelm eşlerinin de kılık- kıyafet konusunda öğrencilere örnek olması gerektigini söyledi. 72 ûniversitenin rektörleri dün Rektörier Komitesı ve Oniversitelerarası Kurul için toplandı. Yeni seçilen 15 ûniversitenin rektörü ilk kez Rektörler Komitesi toplantısına katıldı. Oniversitelerdeki bölüm başkanlannm seçimle mi, atamayla mı belirlenmesi konusunun tartışıldığı toplantıda bir sonuca vanlamadı. özellikle taşra üniversitelerindeki irticai kadrolaşmayı yıkmak için birçok rektörûn, bölüm başkanlannm atamayla belirlenmesini istediği toplantıda, konunun bir sonraki Rektörler Komitesi'nde tartışıhnası öngörüldü. Toplantıda özellikle yeni rektörlere seslenen YÖK Başkanı Gürüz, yeni öğretim döneminde Kılık-Kıyafet Yönetmeliği'nin aynen uygulanmasını, bu konuda kesinlikle taviz verilmemesini istedi. Gürüz, rektörlerin ve öğretim üyelerinin eşleri ile de öğrencilere örnek olması gerektigini savunidu. oralcalislar@yahoo.cofn 12 Eylül üzerine yazılan ve çizi- lenler, itiraflar, bilgiler ve belgeler, or- du içinde ciddi bir MHP birikimi ol- duğunu gözler önüne serdi. Hikmet Çetinkaya'nın günlerdir aktardığı Albay Nurettin Soyer'in anılan, 12 Eylül döneminin Kurmay Yüzbaşısı Şakir Önem'in gazetelere anlattık- lan, MHP'nin ordu içinde bir güce sahip bulunduğunu ve MHP'lilerin korunup kollandıklannı belirten tez- leri doğruluyor. 12 Eylül'ün başında Ankara Sıkı- yönetim Komutanlığı Başsavcısı olan Nurettin Soyer, dönemin Sıkı- yönetim Komutanı Recep Ergun'la MHP davası konusunda nasıl tartış- tıklarınt ve Ergun'un MHP davasın- da MHP'lileri kolladığını ortaya ko- yuyor. 12 Eylül döneminde MHP da- vasından yargılanan Kurmay Yüz- başı Şakir Önem ise dönemin Ka- ra Kuvvetleri Komutanı ve eski MİT Başkanı Ogeneral Nurettin Ersin'i kendi cuntalannın başına getirmek istediklerini söylüyor. Ordu îçindeki MHP Işin asıl ilginç yani, MHP davasın- dan yargılanan Kurmay Yüzbaşı Şa- kir Önem, bu davanın açılmasından sonra 16 yıl daha orduda subaylık yapıyor, Kurmay Albaylığa kadar yükseliyor. Halbuki o dönemde ve daha sonraki dönemde solcu oldu- ğu söylenen Harbiye öğrencileri ve subaylar işkenceli sorgulardan ge- çnildiler, ordudan kovuldular. Bu çiz- gi hiç değişmedi. Peki 1996 yılına kadar Şakir Önem'i terfi ettiren anlayış ordu için- den şu dört senedır gitti mi? Bu ko- nuda ordunun üst kademelerinde bir duyarlık var mı? Bu konuda ha- zırlanmış raporiar, MGK gündemine getirilmiş önlemler var mı? Bu konu- da basına verilmiş bir bilgi olduğu- nu bilmiyoruz. Alınmış bir tedbirin de olduğunu okumadık. Ancak bildiğimiz bazı şeyler oldu- ğu da bir gerçek. Örneğin 1970 yı- lındaTeğmen Doktor Necdet Güç- lü'yü öldüren Ülkü Ocaklan Genel Başkanı Ibrahim Doğan şu anda TBMM'de kulak burun boğaz uz- manı olarak çalışıyor. Ibrahim Do- ğan'ın evinde bulunan ve cinayette kullanılan sitah ise teğmen Fehmi Altınbilek'e aitti. Fehmi Altınbilek birkaç sene öncesine kadar Güney- doğu'da Albay olarak görev yapı- yordu, şu anda ne yapıyor bilmiyo- rum. MHP milletvekili Melek Denli Ka- raca 17 Ağustos depremi sırasında "Bu deprem dönmeler yüzünden olmuştu•" şeklinde bir yorumda bu- lunmuştu. Melek Denli'nin ağabeyi de subay. Uğur Mumcu'nun adın- dan sıkça söz ettiği bu subay Me- tin Denli. Metin Denli, 12 Mart'ta Mamak Askeri Cezaevinde doktor yüzbaşı olarak görev yapmıştı. 12 Mart'ta yatanlar bilirier Metin Denli'yi. Elinde kamçısı, mahmuzlu çizmeleri solcu tutuklu ve mahkûm- lara olan kötü muamelesi dillere destandır. O dönemde adı üsteğ- men Burhan Poturna ile geçti. Her iki subay hakkında o dönemde de- falarca şikâyette bulunuldu, bu şikâ- yetler gazete sütunlannda sık sık yer aldı. Metin Denli'nin adı son günlerde yeniden gündeme geldi. Türkeş'in 12 Eylül dönemincle ceza- evinden kaçınlması planlannda Gül- hane'deki ekibin lideri olarak adın- dan söz edildi. Metin Denli şu anda Genelkurmay Başkanlığı Sağtık Ida- resi Başkanı veTuğgeneral, Burhan Poturna'nın nerede olduğunu ve ne yaptığını bilmiyorum. Veli Küçük'ün Çatit'nın yakın te- lefon arkadaşı olduğunu hepimiz bi- liyoruz. Bu listeyi biraz çalışarak uzatmak mümkün. MHP davasın- dan yargılanan Şakir önem'in, Evren'e suikast yapacak kadar bir güce sahip olduklannı düşünmesi- ni bu tabloya bakarak belki de nor- mal karşıiamak gerekiyor. Çok dogal olarak denebilir ki Türk ordusunun subayian da bu topkı- mun bir parçası. Onlann da siyasi tercihlerî ve siyasi inançlannın ol- ması heden yadırganıyor ki? Böyte bir saptamaya kimsenin itirazı ola- maz. Ancak dün AB Sirmen'in de köşesinde dikkat çektiği gibi, bazı inançlann ve eylemlerin kollandıgi kuşkusu, kafalardasoru işaretlenne neden oluyor. Zarnanında 5 bin kişinin ölümün- den Sorumlu olduğu gerekçesryle hakkır^a ( j a v a açılmış, yargılanmış bir partmin militan ve taraftarian, ba- zı kur\*niarda farklı mı muamele gö- fyy0 "»? Onlara, "sotculem", "şe- natç//ara», "bö/ücü/e/e" bakıSdığm- dan farkiı rm bakılıyor? O nedenle mi yargılansalar, darbe girişiminde bu- lunsal» bile terfi ettiriliyoriar? Kafama takılıp duruyor. -,
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle