Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAVFA- CUMHURİYET 16 EYLÖL 2000 CUMARTESİ
HABERLER
DUNYADA BUGUN
ALİ SİRMEN
12 Eyliil BitU mi Pınar?
Pınar'dan bir mektup aldım. Babası aracılığıy-
la göndermiş. Şimdilerde, banş davalannı ya-
zıyormuş.
Pınar Selek, içimizde hapishaneyi en erken
tanıyanlardandır.
Ben de onu, Sağmalcılar'daTürkiye Işçi Par-
tisi Davası'ndan mahkûm olan babasını ziyaret
ettiği günlerde tanımıştım.
Küçücük birçocuktu Pınar, annesi elinden tu-
tar, getirir yavrucağızı. Çıkışta da, yine annesi
bir elinde Pınar'ı öbür elinde de üstünde, "Aip
Selek B - 1 Koğuşu" yazan kirli torbasını taşı-
yarak dönerdi evine.
Haksızlığı, baskıyı, diktayı, zulmü, sıkıntıyı kü-
çük yaşta tanıdı Pınar; ama yüreğini de karart-
madı. Onun yerine özgürlük, hakça düzen, eşit-
lik isteyen şiirier yazdı.
O sıralarda babası, içerde, tutuklu koğuş ar-
kadaşlanna dilekçeler yazmakla meşguldü.
Pınar'ın, babasının çıkışıyla başlayan özgür-
lük duygusu uzun sürmedi. O, bir kişinin çıkı-
şının, iktidardakilerin değişmesinin gerçek de-
ğişim olmadığını biliyor, gerçek birdeğişim için
çalışıyordu.
Sonunda Pınar, hapishaneyi demir parmak-
hkların öbür tarafından, yani içerden de tanıdı.
O uzun süredir, Mısır Çarşısı patlaması dola-
yısıyla sanık olarak yatıyor içerde.
• • •
Davanın adı "bomba davası".. ama ortada
bombayok. Mısır Çarşısı'ndaki patlamayı bom-
baya bağladılar, bombayı da Pınar'a. Ama po-
listen gelen uzmanlar, Pınar'ın yargılandığı olay-
da patlamaya bombanın neden olmadığını söy-
lediler.
Söylediler ama.. Pınar, bomba davasının sa-
nığı olarak yatıyor içerde.
Amacım, görülmekte olan bir davayı etkile-
mek veya bu konuda fikir beyan etmek değil.
Amacım Türk hukuk sisteminin, özellikle 12
Mart'ta doruğuna varmış olan bir ayıbının üze-
rinde durmak.
Ceza yargılamalannda tutukluluk, bir tedbir-
dir.. sanıklann kaçmalan, delillerin yok edilme-
si ihtimali olduğu hallerde başvurulan bir ted-
bir. Bir de suçun ağır cezalık olması ve suçun
o kişi tarafından işlendiğine dair güçlü belirtiler
bulunması halinde uygulanır tutuklanma.
AmaTürkiye'de herzaman öyle olmuyor. He-
le hele 12 Eylül döneminde uygulama, turistik
tatil ilanlannda görülen, "Şimdi gezsonra öde!"
sloganına benziyordu.
12 Eylül'de alıyorlardı insanı içeri, tutukluyor-
lardı.. sonra da aylar sonra yargılamaya başlı-
yorlar, yıllar süren yargılama sonucu da bir ka-
rara vanyorlardı. Yani ilke "önceyat, sonra yar-
gılan"Ğ\.
BıryoHa, suçsuz bulunduğu haldfi, .tutukju-
lukla, mahkûm o|sa yatacağ' süreyi zaten yât-
mış bulunari kîrnseler olduğunu bittecrübe bi-
liyorÛRrT - ' ' - - - - - -
• • •
12 Eylül geride kaldı. Ya da öyle diyorlar. Ara-
dan geçen 20 yıldan sonra tarihi bir olay gibi
tartışıyorlar artık onu.
Türkiye artık çok demokrat oldu! Erbakan'ın
mahkûmiyeti erteleniyor, kimi siyasiler Erba-
kan'ın Yargıtay tarafından sabit görülen suçun-
dan dolayı birkaç ay hapis yatmasını kabulle-
nemiyorlar.
Ama bombasız bomba davası sanığı Pınar
Selek yıllannı hapiste geçiriyor, bütün siyasile-
rimiz bunu içlerine sindiriyorlar.
Pınar şimdi araştırmalanna, çalışmalanna de-
mir parmaklıklar ardında devam ediyor.
Daha ne kadar yatacağını da şimdiden kim-
se söyleyemiyor. Ortada bomba olmadığı mah-
keme karanyla sübut bulsa bile Pınar yattığıy-
la kalacak.
Devletlular ile şevketlulann umurunda değil
Pınar.
Herkes 12 Eylül'ü geride bırakmaktan mutlu.
Kimseninaklına, Pınar'a, "12Eylülbittimi, ne
dersin" diye sormak gelmiyor.
Ben soruyu yalnız Pınar'a değil, size de so-
ruyorum şimdi:
-12 Eylül bitti mi.. ne dersiniz?
MHP'de kongre süreci
Bahçeli 'çekirdek
kadro' oluşturacak
EMtNE KAPLAN
ANKARA-MHP'nin
8 Ekim'de yapılması
planlanan 6. olağan
kongresi eksik
delegeyle toplanacak.
Kâhta ilçesindeki
kongrenin 2 kişinin
ölümüyle
sonuçlanması
nedeniyle Adiyaman
kongresıni ıptal
etmeyi planlayan
MHP yönetıminın.
Erzurum ve Elazığ
kongre lerini de büyük
kongre sonrasına
bırakacağı belirtıldi.
Büyük kongrede
yönetimde yer ahnak
için çekışmelenn
yaşanması
beklenırken. MHP
lideri Devlet
Bahçeli'nm "çekirdek
kadro'* oluştunnayı
hedeflediği . ; * •
kaydedildi.
MHP'nin 6. olağan
kongresi için gen
sayım başladı. Yenı bir
erteleme olmaması
durumunda 8 Ekim'de
yapılacak olan kongre,
eksik delegeyle
toplanacak. MHP'nin
Diyarbakır ve
Tunceli'de il ve ilçe
örgütlen bulunmuyor.
11 örgütünün yeni
kurulması nedeniyle
ise Batman'daki
kongrenin büyük
kongreye
yetışmeyeceği
belırtiliyor. MHP
yönetimi, Kâhta
kongresinin olaylı
geçmesi nedeniyle
Adıyaman kongresini
yapmaktan vazgeçti.
Erzurum ve Elazığ
kongrelerinin ise
büyük kongre
sonrasma bırakılması
planlanıyor. MHP
yetkilileri, bu iki ilde
üye kayıtlannuı
yenılenmesınde .
gecikme olması
nedenıyle kongrelerin
yetişmediğini
savunurken, parti
yönetimi ile Erzurum
örgütlen arasında
çekışme yaşandığı
ıleri sürüldü.
înşaat mühendisi olan Demirerin önündeki engel kaldırıldı
Ombudsman iııızadaANKARA (Cumtauriyet Büro-
su)-Adalet Bakanı HikmetSami
Türk, Kamu Denetçilıği Kuru-
mu Yasa Tasansı'nın, imzalann
tamamlanmasının ardından gele-
cek günlerde TBMM'ye gönde-
rileceğini bildirdi. Taslakta yer
alan hukuk fakültesi ya da idari
bilimlerden mezun olma koşulu
çıkanldı. Böylece eski Cumhur-
başkanı SûIeymanDeınirel'in ka-
mu denetçisi olmasınuı önünde-
ki engel kaldınldı.
Tasanya göre, TBMM karar ve
ışlemleri, cumhurbaşkanının yar-
gı denetimi dışındaki işlemleri,
Bakanlar Kurulu ile Hâkimler ve
Savcılar Yüksek Kuru-
lu'nun kararlan, Türk Si-
lahlı Kuvvetleri ve yerel
yönetimin eylem ve işlem-
leri denetim dışında tutula-
cak. Türk, Yüksek Askeri
Şûra (YAŞ) kararlannın
yargı denetimi dışında ol-
duğunu anımsatarak. edini-
lecek tecrübe ışığında ileri-
de yetki alanının genişletil-
mesinin söz konusu olabi-
leceğini belirtti.
Türk, dün düzenlediği
basın toplantısında. gele-
cek günJerde Meclis'e gön-
derilecek Kamu Denetçili-
ği Kurumu Yasa Tasan hak-
kında bilgi verdi. Türk, ya-
sanın amacım, "İdarenin
insan haklanna saygıh, hu-
kuka, hakkaniyete uygun,
düzenU ve verimli çakşma-
suu, böylece kamu hizmeti-
nin daha iyi görülmesini
sağiamak için kamu yöneti-
mine önerilerde bulunmak
ûzere oluşturulması" ola-
rak açıkladı. Türk, bazı ül-
kelerde ombudsmanhk için
"halkın avukab, halkın sa-
vunmaıu, cumhurivetin
arabulucusu" terimlerinin
kullanıldığını bildirdi.
Türk, idare-yurttaş ilişkile-
nnden kaynaklanan şikâ-
yetlere etkin ve hızlı çö-
zümlergetiren, idarenin ey-
lem ve işlemlerini hukuka
uygunlukla birlikte yerin-
delik yönünden inceleyen, soru-
nun çözümü için önerilerde bulu-
nan kuruma gereksinim duyul-
duğunukaydettı.
Tasanya göre, TBMM karar ve
işlemleri, cumhurbaşkanının yar-
gı denetimi dışındaki işlemlen,
Bakanlar Kurulu ile Hâkimler ve
Savcılar Yüksek Kurulu'nun ka-
rarlan, yargı organlannın karar
ve işlemleri ile Türk Silahlı Kuv-
vetleri'nin eylem ve işlemleri,
kamu başdenetçisi ile kamu de-
netçilerinin görev alanı dışında
tutulacak.
Kamu başdenetçisi ve kamu
denetçisi seçilebilmek için Türk
yurttaşı olmak, 40 yaşını doldur-
muş olmak, en az 4 yıllık yükse-
köğretim kurumlanndan mezun
olmak, kamu kurum veya kuru-
luşlannda ya da özel sektörde en
az 15 yıl çalışmış olma koşulu
getiriliyor. Kamu başdenetçisi ile
denetçilerin siyasi partilere üye
olmalannın da yasaİdanması ön-
görülüyor.
Yurttaşlar, idarenin kendileriy-
le ilgili her türlü eylem ve işlem-
leri aleyhine kuruma sözlü veya
yazılı başvurabilecekler. Kuru-
mun yapacağı inceleme ve araş-
tırmayı en geç 6 ay içinde sonuç-
landırması öngörülüyor. Kurum,
incelemenin ardından sonucu çö-
züm önerisiyle birlikte ilgili ida-
ri merciye ve başvuruda buluna-
na bildirecek. İdari merci, yapı-
lan işlemi, önerilen çözümü uy-
gulanabılır nıtelıkte görmemesı
durumunda gerekçesini 1 ay için-
de kuruma bildirecek.
Türk, tasanya ilişkin anayasa
değişikliği teklifi hazırlandıgını,
bunun yasadan önce ya da eşza-
manlı yapılmasının daha uygun
görüldüğünü kaydetti.
Gazetecilerin sorusu üzerine
Türk, Yüksek Askeri Şûra karar-
lannın yargıya açık olmayan bir
alan olduğunu anunsattı.
IĞIVELt FIRÇA ZAFER TEMOÇtN
OMRKKMNUK
Siyami Erdem, hükümetin sermayedann yanında tavır aldığını belirtti
Emek PUttfömnı eylemytıpııcak
ANKARA (CummıriyetBüro-
su) - Hükümeti IMF güdümlü po-
litikaları sürdürmekle suçlayan
Emek Platfonnu Başkanlar Ku-
rulu'nun dünkü toplantısından
eylem karan çıktı. Emek Platfor-
mu Dönem Sözcüsü Siyami Er-
dem, "Hükümet, haOamızın kar-
ştsında bir avuç yerti ve yabana
sennayedann yanında tavır al-
mıştır
n
dedi.
Emek Platfonnu
Başkanlar Kurulu dün
Eğitim-Sen Genel
Merkezi'nde toplandı.
Türk-lş Genel Başka-
nı Bayram Meral' in işi
olduğu gerekçesiyle
erken aynldığı toplan-
tı yaklaşık 3.5 saat sür-
dü. Toplantıda alınan
karar doğrultusunda,
platform, ilk eylemini,
19 Eylül Salı günü sos-
yal güvenlikle ilgili ka-
rarnamenin onaylan-
maması için tüm ülke-
den Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer'e
faks mesajı çekerek
gerçekleştirecek. 20
Eylül Çarşamba günü
çalışanlann katılımı ile Emek
Platformu Başkanlar Kurulu ta-
rafından hazırlanan "uyan bikü-
risi'' okunacak. Emek Platformu.
hükümetin. "zorunlutasarruffo-
nundaki paralar konusundaki
duyaraz tavnnı sûrdûrmesi du-
rumunda" da eylem yapmayı
planlıyor. Buna göre daha sonra
belirlenecek bir tarihte hak sahı-
bi eylemciler, Ziraat Bankası şu-
belerine başvurarak kişisel he-
saplannın dökümünü isteyecek-
ler.
Emek Platformu Başkanlar
Kurulu adına hazırlanan sonuç
büdirisini KESK Başkanı Siyami
Erdem okudu. Açıklamada, hü-
kümetin 2000 yılının ilk altı ayın-
da 13 katrilyon lira faiz öderken
6 milyon işçınm ve memurun zo-
runlu tasarruf fonunda yıllardır
Ziraat Odaları Başkanlar Toplantısı yapıldı
îşçi ve çiftçiden ortak hareket karan
ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu)- Tür-
kiye Ziraat Odalan Birlığı Başkanlar Ku-
rulu toplantısının açılışında konuşan
Türk-lş Genel Başkam Bayram Meral,
IMF ve Dünya Bankası'nın Türkiye'yi
üretimsizliğe mahkûm ettiğini söyledi.
Ziraat Odalan Başkanlar Toplantısı,
dün Türk-lş Toplantı Salonu'nda yapıl-
dı. Toplantıda, uygulanan ekonomık
program nedeniyle çiftçi ve işçinin bir-
likte eylem yapma noktasında birleşebi-
leceği vurgusu yapıldı. Toplantımn açı-
lışında kısa bir konuşma yapan TZOB
Başkanı FarukYücel yönetım olarak top-
lantıda alınacak her türlü karan yaşama
geçireceklerini söyledi.
Meral burada yaptığı konuşmada, ön-
ceki günkü gazetemizde yer alan Dün-
ya Bankası'nın Türkiye: Sürdürülebi-
Kr Büyüme İçin Yapısal Reformlar" ha-
berini kaynak gösterip şunlan söyledi:
"Dün (önceki gün) Cumhuriyet gazetesi
okudunuz mu? Orada Dünya Banka-
sı'nın Türkiye ile ilgili raporu var. Peki
btder neredeyiz? Biz yokuz o raporda. O
zatiar bizden daha mı çok düşünüyoriar
bizleri? Arük akhmızı başımıza topla-
yalun."
düşük oranlarla nemalandınlan
paralannı ödememekte direndiği
vurgulanarak,
a
Baünlan8banka
nedeniyle8J mflyardolar ödeme-
yi kabullenen hükümetin müyon-
larca işçi ve memurun zorunlu ta-
sarruftaki bu miktara eşit parası-
m ödememekte direnmesi, haOa-
mızın karsısında. bir avuç yeıü ve
yabancı sermayedann yanında
tavır ahiMhğmın açık göstergest-
dü-" denildi.
Platformun açıkla-
masında hükümetin
SSK'nin çökertilmesi
amacıyla sağhk hiz-
metlerinin özelleştiril-
mesini desteklediği sa-
vunularak. "Sosyalgü-
venük alanmdaki yasa
tasanlanmn paria-
mentoda görüşülmesi
gerekirken Bakanlar
Kurulu'nca kanun
hûkmünde kararname
biçiminde kabul edile-
rek onaylanmak ûzere
Sayın Cumhurbaşka-
nı'na gönderilmesi, hü-
kümetin an tidemokra-
tik tav rının son göster-
gesidir" denildi.
SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR
ANAP lideri Yılmaz
'YÖK'ün
eğitim
anlayışı sakat'
• Gençlere öğût veren ANAP Genel
Başkanı Yılmak YÖK'e çattı ve
"YÖK'ün, eğitimin kalitesini
yükseltmek yenne, şekli, sakat bir
eğitim anlayışuu" sürdürdüğünü
savundu.
ANKARA (Cuml««ri)«t
Bâram) - ANAP
Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı
Mesut Yıbnaz. YÖK'ün "eğitim antayrçaıı''
eleştirdi. Hükümetin "eğHim reformu"na
karşın, Türkiyenin hedeflenen çağdaş
eğitim sistemini yerleştiremediğini
kaydeden Yılm»z, "YÖK'fin, egitimİB
kalitesini yükseJnBek yerine, şekfi, sakat bk
eğitim anlayışın)'' sürdürdüğünü savundu.
Yılmaz, Türkiy^'deki ınsan haklan ıhlalleri
konusunun da önümüzdeki hafta Bakanlar
Kurulu*nda ele alnıacağını bildirdi.
Yılmaz, dün ANAP Kadın ve Gençlik
KoUan'nın düzenlediği eğitim programının
açüışını yaptı. Partüi gençler Yılmaz'dan
"Gençiik Bakanhğı'' kurulmasını isteyerek
bu konuda hazırladıklan bir yasa taslağını
da kendisine sundular. Salona girişte
gazetecilerin, "Türidye'deki insan hakkı
ibJaflerine" ilişkin bir sorusu üzerine
Yılmaz, "Kontı gefecek hafta Bakanlar
Kurulu gündemine getecek ve görfişûlecck"
dedi.
YıJmaz, yaptığı konuşmada, eğitim
sistemini eleştirdi. Hükümetin, bir reform
paketinı yaşama geçirmesine karşın,
istenilen hedeflerin henüz çok gerisinde
olduğunu kaydeden Yılmaz, YÖK'ün de
sakat ve şekli bir eğitim anlayışma sahip
olması nedeniyle, gençlerin yaşama
donanımlı başiayamadığını vurguladı.
Oniversite mezuniyeti sonrasında ise
"devlet kapısıiKtan iş bekleme" anlayışuun
yaygın olduğunu kaydeden Yılmaz, "Oysa
bizim anlayısBtıiza göre devkt, sadece işe
yeıieştinnede araa, yarduna bir yam
ofanabdır
n
dedi.
Rektörler toplandı
Türbanda taviz
verilmeyecek' 1'
• Rektörler Komitesi'nde konuşan
YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürûz
yeni rektörlerden Kılık-Kıyafet
Yönetmeliği'ni uygulamalannı istedi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürau) - Seçim
sürecindeki gelişmeler nedeniyle YÖK
Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz ile gerilim
yaşayan Dokuz Eylül Üniversitesi
Rektörü'nün de yer aldığı 15 yeni
ûniversitenin rektörleri, Rektörler
Komitesi'nde bir araya geldi. Toplantıda
konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal
Gürüz, tûrban konusunda ürüversitelerin' "
taviz vermemesi isteğini yinelerken
akademik personelm eşlerinin de kılık-
kıyafet konusunda öğrencilere örnek
olması gerektigini söyledi. 72 ûniversitenin
rektörleri dün Rektörier Komitesı ve
Oniversitelerarası Kurul için toplandı. Yeni
seçilen 15 ûniversitenin rektörü ilk kez
Rektörler Komitesi toplantısına katıldı.
Oniversitelerdeki bölüm başkanlannm
seçimle mi, atamayla mı belirlenmesi
konusunun tartışıldığı toplantıda bir
sonuca vanlamadı. özellikle taşra
üniversitelerindeki irticai kadrolaşmayı
yıkmak için birçok rektörûn, bölüm
başkanlannm atamayla belirlenmesini
istediği toplantıda, konunun bir sonraki
Rektörler Komitesi'nde tartışıhnası
öngörüldü. Toplantıda özellikle yeni
rektörlere seslenen YÖK Başkanı Gürüz,
yeni öğretim döneminde Kılık-Kıyafet
Yönetmeliği'nin aynen uygulanmasını, bu
konuda kesinlikle taviz verilmemesini
istedi. Gürüz, rektörlerin ve öğretim
üyelerinin eşleri ile de öğrencilere örnek
olması gerektigini savunidu.
oralcalislar@yahoo.cofn
12 Eylül üzerine yazılan ve çizi-
lenler, itiraflar, bilgiler ve belgeler, or-
du içinde ciddi bir MHP birikimi ol-
duğunu gözler önüne serdi. Hikmet
Çetinkaya'nın günlerdir aktardığı
Albay Nurettin Soyer'in anılan, 12
Eylül döneminin Kurmay Yüzbaşısı
Şakir Önem'in gazetelere anlattık-
lan, MHP'nin ordu içinde bir güce
sahip bulunduğunu ve MHP'lilerin
korunup kollandıklannı belirten tez-
leri doğruluyor.
12 Eylül'ün başında Ankara Sıkı-
yönetim Komutanlığı Başsavcısı
olan Nurettin Soyer, dönemin Sıkı-
yönetim Komutanı Recep Ergun'la
MHP davası konusunda nasıl tartış-
tıklarınt ve Ergun'un MHP davasın-
da MHP'lileri kolladığını ortaya ko-
yuyor. 12 Eylül döneminde MHP da-
vasından yargılanan Kurmay Yüz-
başı Şakir Önem ise dönemin Ka-
ra Kuvvetleri Komutanı ve eski MİT
Başkanı Ogeneral Nurettin Ersin'i
kendi cuntalannın başına getirmek
istediklerini söylüyor.
Ordu îçindeki MHP
Işin asıl ilginç yani, MHP davasın-
dan yargılanan Kurmay Yüzbaşı Şa-
kir Önem, bu davanın açılmasından
sonra 16 yıl daha orduda subaylık
yapıyor, Kurmay Albaylığa kadar
yükseliyor. Halbuki o dönemde ve
daha sonraki dönemde solcu oldu-
ğu söylenen Harbiye öğrencileri ve
subaylar işkenceli sorgulardan ge-
çnildiler, ordudan kovuldular. Bu çiz-
gi hiç değişmedi.
Peki 1996 yılına kadar Şakir
Önem'i terfi ettiren anlayış ordu için-
den şu dört senedır gitti mi? Bu ko-
nuda ordunun üst kademelerinde
bir duyarlık var mı? Bu konuda ha-
zırlanmış raporiar, MGK gündemine
getirilmiş önlemler var mı? Bu konu-
da basına verilmiş bir bilgi olduğu-
nu bilmiyoruz. Alınmış bir tedbirin
de olduğunu okumadık.
Ancak bildiğimiz bazı şeyler oldu-
ğu da bir gerçek. Örneğin 1970 yı-
lındaTeğmen Doktor Necdet Güç-
lü'yü öldüren Ülkü Ocaklan Genel
Başkanı Ibrahim Doğan şu anda
TBMM'de kulak burun boğaz uz-
manı olarak çalışıyor. Ibrahim Do-
ğan'ın evinde bulunan ve cinayette
kullanılan sitah ise teğmen Fehmi
Altınbilek'e aitti. Fehmi Altınbilek
birkaç sene öncesine kadar Güney-
doğu'da Albay olarak görev yapı-
yordu, şu anda ne yapıyor bilmiyo-
rum.
MHP milletvekili Melek Denli Ka-
raca 17 Ağustos depremi sırasında
"Bu deprem dönmeler yüzünden
olmuştu•" şeklinde bir yorumda bu-
lunmuştu. Melek Denli'nin ağabeyi
de subay. Uğur Mumcu'nun adın-
dan sıkça söz ettiği bu subay Me-
tin Denli. Metin Denli, 12 Mart'ta
Mamak Askeri Cezaevinde doktor
yüzbaşı olarak görev yapmıştı.
12 Mart'ta yatanlar bilirier Metin
Denli'yi. Elinde kamçısı, mahmuzlu
çizmeleri solcu tutuklu ve mahkûm-
lara olan kötü muamelesi dillere
destandır. O dönemde adı üsteğ-
men Burhan Poturna ile geçti. Her
iki subay hakkında o dönemde de-
falarca şikâyette bulunuldu, bu şikâ-
yetler gazete sütunlannda sık sık
yer aldı. Metin Denli'nin adı son
günlerde yeniden gündeme geldi.
Türkeş'in 12 Eylül dönemincle ceza-
evinden kaçınlması planlannda Gül-
hane'deki ekibin lideri olarak adın-
dan söz edildi. Metin Denli şu anda
Genelkurmay Başkanlığı Sağtık Ida-
resi Başkanı veTuğgeneral, Burhan
Poturna'nın nerede olduğunu ve ne
yaptığını bilmiyorum.
Veli Küçük'ün Çatit'nın yakın te-
lefon arkadaşı olduğunu hepimiz bi-
liyoruz. Bu listeyi biraz çalışarak
uzatmak mümkün. MHP davasın-
dan yargılanan Şakir önem'in,
Evren'e suikast yapacak kadar bir
güce sahip olduklannı düşünmesi-
ni bu tabloya bakarak belki de nor-
mal karşıiamak gerekiyor.
Çok dogal olarak denebilir ki Türk
ordusunun subayian da bu topkı-
mun bir parçası. Onlann da siyasi
tercihlerî ve siyasi inançlannın ol-
ması heden yadırganıyor ki? Böyte
bir saptamaya kimsenin itirazı ola-
maz. Ancak dün AB Sirmen'in de
köşesinde dikkat çektiği gibi, bazı
inançlann ve eylemlerin kollandıgi
kuşkusu, kafalardasoru işaretlenne
neden oluyor.
Zarnanında 5 bin kişinin ölümün-
den Sorumlu olduğu gerekçesryle
hakkır^a ( j a v a açılmış, yargılanmış
bir partmin militan ve taraftarian, ba-
zı kur\*niarda farklı mı muamele gö-
fyy0
"»? Onlara, "sotculem", "şe-
natç//ara», "bö/ücü/e/e" bakıSdığm-
dan farkiı rm bakılıyor? O nedenle mi
yargılansalar, darbe girişiminde bu-
lunsal» bile terfi ettiriliyoriar?
Kafama takılıp duruyor. -,