Katalog

SAYFA CUMHURİYET 5 AĞUSTOS 2000 CUMARTESİ HABERLER Savaş'ın kitabı • ANKARA(AA)- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş'ın kaleme aldığı "Mılitan Demokrasi (Irtıca ve Bölücülüğe Karşı)" adlı kıtap, bu haftanm da en 1 çok okunan yapıtı oldu. Bilgi Yayınlan'ndan çıkan araştırma türiindeki kitapta Savaş, cumhuriyeti yıkmaya çalışan örgütlerle ilgili derledığı bilgilenn yanı sıra laiklik ve terörle mücadeleye ilişkin görüşlennı sunuyor. Güneydoğufu öğpencilenin • ziyareti • tstanbul Haber Servisi - Hava Harp Okulu Kurmay Başkan Vekili Hava Pilot Kurmay Yarbay Mutlu Ülker tarafından yapılan açıkiamada, Güneydoğu • Anadolu Bölgesi'ndeki liselerde okuyan bir grup öğrencinin, Hava Harp Okulu Komutanlığı'nın misafiri olarak 7-13 Ağustos tarihleri arasında Istanbul'u ziyaret edeceği bildinldi Ata'nın vagonu İzmip'de • ANKARA(AA)- Atatürk'ün yurt gezılennde kullandığı beyaz trenin salon vagonu, Izmir'de tefhîzlenerek mûze haline getirilecek. Devlet Demiryollan 3. Bölge Müdürü Orhan Yıldınm, restorasyon ve temizlik çalışmalannın sona ermesinden sonra vagonu Alsancak Gan karşısındaki parka yerleştirerek müze haline getireceklerini ve ücretli olarak ziyarete açacaklannı söyledi. Yıldınm, bu çalışmalar sayesinde hem o dönemin hatıralannın yaşatıiacağını hem de yeni nesillere, bir devre tanıklık etmiş eşyalann ve vagonun gösterileceğini sözlerine ekJedi Oev gemiye izm • ANKARA(AA)- Bahama bandıralı, 312 metre boyundaki "Entrerprise" adlı gemi, gerekJi izinlerin alınmasının ardından Çanakkale Boğazı'ndan • geçerek Ahırkapı açıklanna geldi. 5 römorkör, 1 palamar botu ve 1 yangın söndürme botu eşliğinde Çanakkale Boğazı'na giriş yapan gemının boyunun 300 . metreden fazla olması nedeniyle, Boğazlar Tüzüğü geregince güvenlik önlemlerini' almasuıın ardmdan geçiş izninin verildiği bildinldi. Çevre kuruluşlan ise geminin Istanbul Boğazı'ndan geçişini . protesto hazırlıkJanna başladı. TRT atamaları • ANKARA(AA)- Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nca teklif edilen 12 aday arasından 6 kişinin, Türkiye Radyo Televizyon (TRT) Kurumu Yönetim Kurulu üyeliklerine atanmasıyla ilgili Bakanlar Kurulu karan, Cumhurbaşkanı Sezer'in onayının ' ardından Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre, TRT Yönetim Kurulu üyelıklenne, Prof. Dr. Murat Aşkar, Şevket Okant, Zeki Hafızoğullan. Orhan Kalkan, tsmail Sivri ve " Doç. Dr. Vedat Özsoy getinldi. Geçen yıl yakalanan 92 mafya liderinin hemen hepsini ülkücüler oluşturuyor 'ŞerefTT çete fiderleıi• 1999 yılında organize suç örgütlerine yönelik 393 operasyonda, 2 bin 420 kişi 'sanık' sıfatıyla yakalandı. Çeteleşmede, 83 çeteyle Istanbul ilk sırada yer alırken liderleri belirlenen 92 çetenin • liderlerinin ülkücü olduğu belirtildi. ECEVTTKjLIÇ ÖZLEMGÜVEMLİ 1999 yılında güvenlik kuvvet- leri tarafindan düzenlenen operas- yonlarda 393 çete çökertilirken çok sayıda çete üyesi, silah ve mühimmat ele geçirildi. 83 çe- teyle Istanbul ilk sırada yer alır- ken liderlen belirlenen 92 çeteyi ülkücüler oluşturuyor. 1999 yılında organize suç ör- gütlenne yönelik 393 operasyon- da, 2 bin 420 kişi "sanık" sıfatıy- layakalandı. 464 tabanca, 17uzun namlulu silah ve 12 bin 32 fişek ele geçirildi. Istanbul'da 83 çete çökertilirken Bursa'da 43, Ada- na'da 34 çete ortaya çıkanldı. Bu iJleri Içel, Ankara, Gaziantep, Iz- mir, Kayseri, Aydın ve Konya iz- ledi. Pazarkavgası 1999 yılında çökertilen çete- lerin liderliğini çoğunlukla ülkü- cüler yapıyor. Devlet için sıktık- lan kurşunlarla "şereffi" ilan edi- len ülkücü çete liderlerinin bazı- lan hâlâ aramrken bazılan ise ara sıracep telefonlarmı yakalatsalar da tutuklu bulunduklan cezaev- lerinden çalışmalannı yürütüyor- lar.Mafya liderlen zaman zaman kendi arâlannda da "pazar" kav- galannı sürdürüyorlar. Faaliyet alanlan geniş olan ülkücü çetele- rin liderlerinin en etkın ismi Ala- attin ÇaJaa halen Kartal Ceza- evı'nde tufuklu bulunuyor. Eski eşi Uğar Kıhç'ı öldürten Çakıcı da pek çok mafya babası gibi Ül- kü Ocaklan'nda yetişti. Ceza- evinde NuriErgin ile "otorite" sa- vaşımına giren Çakıcı, Karagüm- rük SporKulübü'ne yönelik silah- h saldınya azmettirmekten de 304.5 yıldan 384 yıla kadar ha- pis cezası istemiyle yargılanıyor. Cezaevine kokoreç makinesi bile sokmayı başaran SedatPeker, Bulgaristan'dan gelerek teslim ol- muştu. Istanbul 4 No'lu DGM'de "çeteohıştunnak" suçundan yar- gılanan Peker, Bayrampaşa Ceza- evı'nde birsüre tutuklu kaldıktan sonra 24 Mayıs 1999'da tahlıye edildi. Peker, 17 Ağustos depre- minde memleketı Adapazan'na aşevi çadın kurup Konyah Şir- keti'nin yemeklerini dağıtınca Mali Şube, hakkında soruşturma başlatmıştı Peker en son Bay- rampaşa Cezaevi'nde Çakıcı'nın yeğeni Kenan AK Gürsel'in de arâlannda bulunduğu 8 kişinin öldürülmesı olayında, Hakan Çi- Joğhı'na "vur emri" verdiği ge- rekçesiyle gözalhna alındı. Ça- kıcı ve Ergin arasındaki çatışma- lardan en çok Peker'in kârlı çık- tığı iddia ediliyor. tstanbul ve Samsun'da hâkimi- yetkuran SedatSahin, Niğde Ce- zaevi'nde tutuklu bulunuyor. Şa- hin 'in adamı Muzaffer Dağdevi- ren, uğradığı suıkast sonucu ya- şamını yıtıren gazetemiz yazan Uğur Mumcu'nun zanlısı olarak gözaltına alındı. Almanya'da ya- kalanan Şahin'in kardeşi YfedatŞa- hin de uyuşturucu kaçakçısı Ha- a Çapan'ın öldürülmesının az- mettiricisi olarak yargılandı. Uk- •liii! Mafyada önceleri " kol kmfar yen içindc kabr" mandğrvla gûn ışığına çıkmayan anlaşmazkklar, "mafya içi hesaplaşmalara" dönüştü. Mafya 12 EyHiriekııbukdcği^rinli Yeraltı dünyasında gittikJeri her yerde kabul ve saygı gören kabadayılann yerinı, 12 Eylül darbesinden sonra "devlet için sıküklan kurşunlardan" bahse- den ülkücü mafya liderleri aldı. "Türkiye seninle gurur duyu- yor" sloganlanyla duruşmalara giden, cezaevlerine giren mafya liderlerinin en "ünlü" temsilci- si de Alaattin Çakıcı 12 Eylül darbesinin ardından silah kaçakçılığı bitme noktası- na gelirken gittikçe yoğunlaşan uyuşturucu ticareti de Kürt maf- ya liderlerinin eline geçmişti. Türkiye'deki ekonomik krizin büyük olması, piyasada çok sa- yıda karşılıksız çek ve senet bu- lunması, alacak davalannın yıl- larca sürmesi nedeniyle cezaev- lerinden çıkan ülkücüler bu işe el attılarve yeraltı dünyasında kı- sa sürede etkin bir duruma gel- diler. Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu'daki çatışmalar da, ülkücü mafyayı zirveye çıkar- dı. Aralannda BebçetCantürk'ün de bulunduğu ve devletin hazır- ladığı raporlarda uyuşturucu ti- careti yaptıklan belirtilen 20'den fazla Kürt işadamı öldürüldü. Susurluk raporunda, bu kişilerin "SusurfukÇetesi" tarafından öl- dürüldükieri belirtildi. Tüm bu çatışmalar ve gelişmeler yaşa- nırken iki önemli isim sürekli gündemdeydi. AbdullahÇath ve Alaattin Çakıcı. Mafyanın değişen yüzü: Alaattin Çakıcı Çatlı, Susurluk kazasında öl- dükten sonra ülkücü çetelerin, devlet içindeki odaldanmalan açığaçıktı. Susurluk kazasmdan sonra Çakıcı'nın etkinliği daha da arrü ve hükümet düşürecek bir düzeye geldi. 1994"te Eski Em- lak Bankası Genel Müdürü En- gin Civan'a düzenlenen silahlı saldın Alaattin Çakıcı'nın ye- raltı dünyasındaki yerini iyice sağlamlaştırdı. Çakıcı, 20 Ocak 1995'te, Özal ailesi hakkında açıklama yapacağı ileri sürülen eski eşi Uğur Kılıç'ı öldürttü. Böylece mafyanın değişen yü- • Yeraltı dünyasında, gittikJeri her yerde kabul ve saygı gören kabadayılann yerini, 12 Eylül darbesinden sonra 'devlet için sıktıklan kurşunlardan' bahseden ülkücü mafya liderleri aldı. Piyasada çok sayıda karşılıksi2 çek ve senet bulunması nedeniyle cezaevlerinden çıkan ülkücüler yeraltı dünyasında kısa sürede etkin bir duruma geldiler. zü burda da kendini hissettirme- ye başladı. Önceleri "kol kınJır yen içinde kahr" mantığıyla gün ışığına çıkmayan anJaşmazlık- lar, "mafya içi hesaplaşmalara" dönüştü. Annesi Uğur Kılıç'ın gözleri önünde öldürülmesi Onur Ozbizerdik iJe başlangıçta örnek aldığı üvey babası Çakıcı ara- smda bu- "kan davası''nın başla- masına neden oldu. Annesi öldürüldüğünde 12 ya- şmda olan Ozbizerdik, dedesi Dündar Kıbç'dan aldığı güçle yaşıtlanndan farklı bir yaşamın içine girdi. Daha 12 yaşında in- tikam duygusuyla tanışan, Ozbi- zerdik, ilk kurşunlamaolayını, 16 yaşında Çakıcı'nın kardeşi Gen- cayÇalacı'yı Akmerkez çıkışın- da kurşunlayarak gerçekleştirdi. Ozbizerdik, 17 yaşında gazete manşetlerinde "Kûçük Baba" olarak anılmaya başlandı. 1997 yılında da ülkücü mafya içinde- ki hesaplaşmanın bitmediği, Dün- dar Kılıç'ın oğlu Cenk Kıüç'ın Çakıcı'nın yeğeni Metin Aslan'ı öldürmesiyle görüldü. Çakıcı'ya karşıhk Ergin Son 1 yılda da AJaattın Çakı- cı 'nın çok konuşması, devlet gö- revlileriyle girdiği üişkileri açık- laması üzerine ona alternanfola- rak Karagümrük Çetesi lideri Nuri Ergin'nın çıkanJdığı iddia edildi. Çakıcı ve diğer ülkücü mafya babalan bir bir yakalanı- yordu ama cezaevınden dışanyı daha rahat kontrol ettiklen orta- ya çıktı. Cezaevi onlar için bir tatil, dinlenme, kızağa çekilmey- di. Mafya liderleri cezaevinde daha lüks bir yaşantı sürmeye başladılar. Cezaevlennde, cep telefonla- n, kokoreç makineleri, televız- yonlarla dışandaki yaşamlann- dan farksız bir hayat sürüyor, sağlık, beslenme gibi konularda diğer mahkûmlardan daha ayn- cahkJı durumda bulunuyorlar. Çakıcı, Kartal Cezaevı'ne gön- derildiğinde ilk önce Karagüm- rük Çetesi lideri Nuri Ergin ile aynı koğuşta kalmak istemişti. Ancak, Nuri Ergin'ın Çakıcrya yakınlığıyla bilinen Erol Ev- cfl'den 100 bin dolar haraç iste- mesi üzerinearalan bozuldu. Ça- kıcı'nın Ergin'e "Bu cezaevinde iidmizden biri fazla, ya sen gi- dersin ya ben" demesiyle arala- nnda mektup savaşı başladı. Ça- kıcı ve Ergin mektuplarda birbi- rilerine alaya alarak hakaret et- meye başladılar. Çakıcı, mektu- bunda Ergin'e "Göçebe CiguK- gfl" derken Ergin de Çakıcı'ya "Satanist şambabası" diyerek bir kilo şambabası tatlısı gön- derdi. Ardından mektup savaşı sı- lahlı çatışmaya dönüştü. Silahlı çatışmalarda, olaylarla alakası olmayan masum insanlar öldü. Mafya liderleri futbol takımlarına yöneticilik yapıyor Karanlık isimler yeşil sahalarda Mafya liderleri, belirii bir kitleyi arkalanna almak ve karapara aklamak amacıyla futbol ta- kunlannda yöneticüikyapmaya başladılar. Ka- ragümrük Spor Kulübü'nün kurşunlanmasıyla mafya hesaplaşmalannm içine spor da dahil edildi. Yeraltı dünyasının karanlık isimlerinin yeşil sahalara el atması, çetelerin Türkiye 'de ne kadarrahat faaliyet gösterdiğini kanıthyor. Tür- kiye futbol lıglerinde yöneticilik yapan çete li- derleri ve üyeleri şöyle: Karagümrük: Kulübün başkanlığını Nuri Ergin'in kardeşi Nejat Ergin yapıyor. Düzcespor: Bir dönem Yaşar Cfe'ün yöneti- cilik yaptığı futbol kulübünde Ferda Seven de başkanlık yaptı. Lkespor: Susurluk Çetesi tarafından öldürül- düğü bclirtılen BehçetCantürk. Licespor'un baş- kanlığını yapmıştı. Cantürk'ün PKK'nin fînan- sörii olduğu da iddia ediliyordu. Sanyen Dündar Kıhçveîvletin KayaÇağia- yan yöneticilik yaptılar. Rtaspon SedatPeker'inkardeşi VedatPeker, genel sekreterlik yapıyor. Malatyaspor: Oral Çelik'in başkanlık yaptı- ğı spor kulübünde, Turan Çcvik, Nurerön Gö- ven, Metin Kaya Çağlayan da başkanlık yapü. Özsahrayıcedtt: Kulüpte AH Fevzi Bir baş- kanlık, Saıni Hoştan da yöneticilik yaptı. Arsinspor: Başkanlığı, Alaattin Çakıcının kardeşi Gencay Çakıcı yürütüyor. Gaziantepspor: Kulübün başkanlığını bir dö- nem, uluslararası uyuşturucu kaçakçısı Haül Havar yaptı. Bursaspor: Kulüpte Erol Evcil yöneticilik yaptı. Bankesirspor: Çete kurmak ve adam öldür- rneye azmettirmekten aranan Ergun Gür, ku- lûpte başkanlık yaptı. rayna'dan Türkiye'ye iade edilen Ayvaz Korkmaz, Kartal Ceza- evi'ndetutuklu. Arazi mafyasının önde gelen isimlerinden olan Korkmaz, tstanbul Anadolu Ya- kası'nda hâkimiyet kurmuş du- rumda. Korkmaz, emniyette intı- har eden uyuştunıcu kaçakçısı HüseyinUzun'unortağıydı. Ül- kücü gençlik içinde yetışen Ka- ragürnrük çetesinin lideri Nun Ergin, Uşak Cezaevi'nde tutuk- lu. Başlangıçta Çakıcı'ya yakın olan Ergin, Nesim ıVîalki cinaye- tinin azmettincısı olan Erol Ev- cfl'den 100 bin dolar haraç ıste- yince Çakıcı'yla arası bozuldu. Uyuşturucu kaçakçılığı yapan Yaşar Öz, Susurluk çetesi dava- sında yargılanıyor. Çakıcı'ya ya- kınlığıyla bılınen Öz'ün, Türkı- ye'dekı uyuştunıcunun AvTupa'da- ki dağıtımını yapan Sıtoçi ailesi ile arasında çatışma var. ASURLULAR 4000 yıl önce de rüşvet vardı KAYSERİ (AA)-Mılat- tan önce 2000'li yıllarda, Asurlu tüccarlann, Mezopo- tamya ve Afganistan'dan getırdikleri mallan Anado- lu'da rahat bir ortamda sa- tabılmeleri için kral ve gö- zermenlere rüşvet verdik- leri belirlendı. Kaysen-Malatya karayo- lunun 22. kılometresinde bulunan Kültepe-Kaniş Hö- yüğü'nde çıkan Asur tıca- ret kolonılenne ait çivi ya- zılı tabletler, rüşvet ve ka- çakçılığm günümüzden 4 bin yıl önce de var olduğu- nu ortaya koydu. Höyükte- ki kazıya 53 yıldır başkan- lık yapan Prof. Dr. Tahsin Ozgûç, Anadolu'da tıcare- tin, Asur ticaret kolonileri tarafından milattan önce 2000'h yıllarda, silah yapı- mında kullamlan kalay ile kumaşın getırilmesiyle baş- ladığını bildirdı. Anadolu'da bulunmayan kalay ile o dönemde moda olan Asur kumaşlarının, Kaysen'ye bin kilometre uzaklıktaki Mezopotam- ya'dan 6 haftada getinldiği- ni, kalay talebinın yüksek ol- ması nedeniyle Afganıstan üzennden de Anadolu'ya ihracat yapıldığını kayde- den Prof. Dr. Özgüç, şöyle devam ettı: "Bu ticaret,gü- nümüzdeki transitticaretin ilk örncğidir. DoğaJ olarak yollarda hırsızlık \ e baskın olaylan çok fazla oluyor. Bu ticareti kolaylaşnrmak için dönemin krallan, rüccar- lardan vergi alarak güzer- gâh boylanna gözetmenler yerieşrirhorlar. Tüccarlar uzun yollarda zor şartlarda ticaret yapmalanna karşın krallar tarafindan, ihtiyaç- lan olduğu için sürekli ve düzenli olarakkorunuyor." Prof. Dr. Özguç, tüccar- lara 4 bin yıl önce büyük hassasıyet gösterilmesine karşın rüşvet ve kaçakçılık olaylannı da saptadıklanru belirterek şunları anlattı: "Gelen mallaröncelikle sa- raydakontrolediü>or. Kra- lrvet kıunaştan yûzde 5, ka- laydan dayüzde3 oranmda vergi abyor. Bunun dışuıda çıkan çivi yazılı tabletlerde, 'seçun hakkı° adı atunda, kraİm,ürününyüzde lOunu aldığına şahit oluyoruz. Bir gün önceden sara>a maluıı bırakan tüccann, malının yüzde 10'unu bir gün son- ra bulamadığınu bunu hedi- ye adı afunda gerçekte kra- İa rüşvet olarak verdiğini görüyoruz. Tüccarlar, bu rüşveti vermemeleri duru- mundasaoşsırasında rahat hareketedenü>or. Tüccar- lann para karsıbğında gü- zergâhtan çıkmalanna göz yumuluyor ve kaçakçılığa sevk ediİhoriar. Ancak ka- çakçıhğa firsat verdiği be- lirlenen gözetmen yakala- nırsa ilk olarak uğranılan zararkarşdanıyor,sonra da idam edflryor." Yangınlar durmuyor tldbin hektamyakuı ormanakan tahripolduHaber Merkezi - Yurdun çeşitli yerlerinde ön- ceki gün çıkan 24 yangında 822.78 hektar orman alanının tahrip olduğu, Adana/Karaisah'da çj- kan orman yangınının yaklaşık 1500 hektar alan- da devam ettiği bildinldi. Orman yangınlan üze- rine Cumhurbaşkanı Ahmet NecdetSezer de bir açıklama yaptı. Orman Bakanlığı 'ndan dün yapılan yazılı açık- lamaya göre, önceki gün çıkan 24 yangından 22 si tamamen kontrol altma alındı. Açıkiama- da, Adana/Karaisalı'da çıkan yangının yaklaşık 1500 hektar alanda devam ettiği belirtildi. Yan- gınla ilgili olarak 4 kışının gözaltına alındığı öğ- rcnilırken Adana Valısi Oğuz Kağan Köksal, yangının kısmen kontrol altına alındığını, ancak iki noktadan devam ettiğini belirtti. Söndürme çalışmalannın sürdüğünü söyleyen Köksal, Kuş- çusofulu köyü yakımnda başlayan yanguıa gece boyunca müdahalenin sürdüğünü, ancak rüzgâ- nn zaman zaman yön değiştirmesinin çalışma- lan güçleştirdiğini söyledi. Manavgat Karabük yangınının ise dün öğle saatlerinde bsmen kontrol altına alınmasına rağ- men olumsuz hava koşullan nedeniyle söndürü- lemediği belirtildi. Rüzgânn eüasiyle yeruden bü- yüyen yangında iki günde 600 hektardan fazla orman alanı zarar gördü. Orman Bakanlığı açıklamasında, dün akşam saatlenne kadar da yurdun çeşitli yerlerinde çı- kan 16 yangından 15"inin tamamen kontrol al- tma alındığı, tzmir/Urla'da öğle saatlerinde baş- layan ve 20 hektar alanda etkili olan orman yan- gmınm sürdüğü belirtildi. Dün Antalya'nm çe- şitli bölgelennde 4, Eskışehir'in çeşitli ilçele- rinde 3, Adana, fzmir ve Bursa'nın bazı ilçele- rinde 2 'şer, Denizlı ve Kahramanmaraş'ın çeşit- li ilçelerinde de yangın çüctığı bildinldi. Bu yan- gınlarda 36.21 hektarlık orman alanı yandı. Bü- tün yangınlarda, yeterli mıktarda araç gereç ve personelle, gerek havadan gerek yerden etkin ve zamanında müdahale edildiğinin belirtildiği açık- iamada, Orman Bakanı Nami Çağan'ın. bugün sabah erken saatlerde Antalya 'ya giderek Manav- gat ve Adana/Karaisairdaki yangın bölgelerin- de incelemelerde bulunacağı ıfade edildi. Uyarılar T n ; , u ı Bütün bölgelerin, önümüzdeki günlerde or- man yangınlanna karşı çok hassas durumda ola- cağı belirtilen açıkiamada, valiliklerin ormanla- ra giriş-çıkış yasağını sürdürmeleri istendi. Açık- iamada, vatandaşlann ormanda ve ormanayakan yerlerde ateş yakmaması, çevreye sönmemiş si- gara izmanti ve yanıcı madde armaması, yangın çıkarma eğiliminde olan özürlü kişilerin kontrol alnnda bulundurulması, çobanlann uyanlması ve yangınlara karşı duyarlı dunıma getırilmesi ko- nulannda da uyanlar yapıldı. Yangına bınncı derecede hassas olan bölgeler- deki ormanteşkilatının bütün birimlerinin, orman yangınlanna karşı hazıriıkh bulunmalan konusun- da uyarıldığı kaydedildi. Vatandaşlarm hava sıcakJığının arttığı, nispi nem bakımından risk- li olan bugünlerde herhangi bir duman veya ateş gördüklerinde 'ALO17T No 'lu telefonlara haber vermeleri istendi. Sezer'in açıklamasi Orman yanguılan üzerine bir açıklama yayım- layan Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, "Uhısal servetimiz olan ormanlanmızı ve tüm doğalzenguıfiklerûnizi korumak.gclecek nesfllere en iyi biçimde aktarnıak, \atandaş ve toplum olarak öncefikn' göre\ r ve sorumiuluğumuzdur" diye konuşru. Etüer'de gecekondu yıkımıtstanbul Büyükşehir Beledrvesi. Etüer'de arazisini işgâl eden 18 gecekonduyu yıkü. Rumelihisan Mahallesi'ndc 9 bin 44 metrekarelik taşnımazdaki yıkundan önce, hak sahipliğj belirlenen 18 kişiden 12 kişiye ŞişM, 3 kişiye İkitclli Başak Konutlan, 3 kişiye de Ayazağa Sosyal Konutlanndan konut tahsis edildi. tapu tahsis beigesi olan gecekondu sahipleri, taşınacaklan konutiann anahtarlannı rutanakla teslim akiıktan sonra gecekondulannı kendi nzalarryla taşryarak boş olarak teslim etti. Gecekondulann yıkınıı, arazi)e gelen Büyükşehir Belediyesi Kontrol Dairesi Başkanlığı ile Uçe kaymakamhğı ekiplerince sonınsuz olarak gerçekleştirildi