25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 6 TEMMUZ 2000 PERŞEMBE 8 DKI Amıpa'nın durumunu değeriendiren MııstafaKemalAtatürk, savaş başlamadanABD 'nin tarafolacağuusöylem Ingjltere Başbakanı Wmston ChurchiD 1943 yıbnda Adana'ya gelerek Cumburfoa^iam tsmet Inönü ile görüştü. Cbuıvhlll, Türidye'yi savaşa ginneye zoriadL Affla Türidye, İngütere'Dİıı bu îsteğini kabıü etmedL TürkiyeveIkinci Dünya SavaşıNURERUĞURLU 2 Tûrkiye, Ikınci Dünya Savaşı öncesin- de bir savaş çıkarsa tarafsız kalmaya ça- lışıyordu. Ama savaşa giımek istemese de bir saldın karşısında kalabilirdi. Çünkü Türidye, coğrafi konumuyla savaşın çok önemli biryerinde bulunuyordu. Onun için her yönden hazırlıklı olması gerekiyor- du. Bu arada TürkiyeCumhuriyetTnın ku- rucusu Mııstafa Kemal Atatürk ölmüş (1938), yerine yakın dostu ve silah arka- daşı tsmet Inönü Cumhurbaşkanı seçil- mişti. Atatürfc ün görüşlerl Atatürk, Binnci Dünya Savaşı banşı- nın sağlam temeller üzerine kurulmadı- ğını biliyordu. Çünkü bu banşın antlaş- malan, galip devletlerin sömürgecilik düzeninı sürdürme amaçlanna dayanıyor- du. Savaştan sonra dünya,' galip devlet- ler arasında paylaşılmıştı. Türk Kurtu- hış Savaşı da Anadolu'da, Türkiye top- raklannın bu devletler arasında paylaşıl- masına, ulusal bağımsızlık hareketi ola- rak başlamıştı. Türkiye Büyük Millet MedısiHükümeti, bu Kurtuluş Savaşı'nı bütün dünyaya örnek olacak büyük bir zaferle sonuçlandırmıştı. Ama dünya- nın birçok yerinde, Avrupa devletlerinin bu sömürgecilik düzenini sürdürme ça- ba ve baskılan devam ediyordu. Buna kar- şın, baza yerlerde sömürge halkı tarafın- dan bağımsızlık hareketleri başlattlmış- 0. Bu hareketlerin kimı ülkelerde çatış- malara, savaşlara dönüştüğü görülüyor- du. Büyük bir komutan ve ılen görüşlü bir devlet adamı olan Atatürk, Avrupa devletlerinin sömürgecilik anlayışlan- nın ve baskılannın uzun zaman devam etmeyeceğini görüyor, yakın bir gele- cekte de yeni bir dünya savaşının kaçı- nılmaz bir gerçek olduğunu biliyordu. Atatürk, bu konudaki düşünce ve gö- rûşlerini, Ankara'ya gelen (1931) Ame- rikalı General Mc.Arthur'un Avrupa'nın durumu ile ilgili sorulanna verdiği kar- şılıkta açıkça belirtmiştir. "Versaüles muahedesi, Birinci Dünya Harbi'ne sebebiyet vermiş olan amiüer- denhiçbniniortadankaldıranıanıışür.Bi- faüds, dünün başhca rakipleri arasında- ki uçunımu büsbiitün dcrinlcştimıiştir. Zira, galip devfea"er, mağtuplara suJh şart- tarmı zorla kabul ettiriıierken. bu mem- leketkrin etnik,jeopolitik \e ikrisadi hu- susiyetierini asla nazan itibara almanuş- lar ve sadece husumet hislerinden ilham afanışlardır. Böylelikle de, bugün içinde yaşadbğmuzsulhdevresL sadece mütare- keİerden ibaret kalmışür. Eğer siz Ame- rikahlar, Avrupa işleri ile alakadar ol- maktan vazgeçmeyerek VVüson'ın prog- ramını tatbikeısrar etseydiniz, bu miita- Müttefik kuvvetierin 1945 yılında savaşı kazandığuun belli olmasından sonra Adolf Hitier intihar etti. reke devresi uzar ve birgün devamlı bir sulha mûncer olabifirdL Bence, dün oi- duğu gibi yann da, Avrupa'nın mukad- derab,Abnanya'ıun alacağıvaziyetebağ- h bulunacakür. Fevkalade bir dinamiz- me maKk olan 70 mihonluk çalışkan ve disiplinli millet üstelik milB ihtiraslannı kamçıla>abilecek siyasîbir cereyana ken- disini kapnrdı ıra, ergeç VersaiDes nıuahe- desini tasfiye edecektir." Mc. Arthur'un anılanna göre Atatürk (Atatürk'ün Amerikalı General Mc. Art- hur'a söylediği bu sözler, 8 Kasım 195 l'de Washington 'The Caucaus' dergisinde yayımlanmıştır), "Almanya'nın tngiltere ve Rusya hariç olmak üzere, Avrupa kı- tasmı işgal edebilecek bir orduvufcisaza- manda teşkil edebfleceğini, binaenakvh harbin, 1940-1945 seneteri arasında baş- layacağmj,Fransa"nmkuv>«fibırordu>a- ratmak için lanm gelen hassalan arük kaybettiğnû ve tngutere'nin,adalannı mü- dafaa etmekiçinbundan sonra Fransa'ya güvenemeyecegıni'' söylemiş, Italya ile ilgili şöyle demışti:"ltaİya,MussoHni'nnı idaresi ahmda, şüphesizbüyük bir kallan- maya ve inkişafa mazhar olmuştur. Eğer Mussolini, gelecekteki bir harpte, Ital- ya*nnı zahiriheybetveazametiıu,harp dı- şında kalmak suretiyle. gerektiği gibi kul- lanabilirse, sulh masasında başhca roOer- den birinioynayabilir. Fakatkorkarunki, ttaiya'nın bugünkü şefi, Sezar rolünii oy- namak hevesinden kendisini kurtaranıa- yacak ve itaha'ıun askeri bir kuvvet ya- radnaktan henüzçoktızakolduğunuder- hal gösterecektir." Atatürk, Amerika Birleşik Devletle- ri'nin Birinci Dünya Savaşı'nda olduğu gibi, bu savaşta da tarafsız kalamayaca- ğını ve Almanya'nın ancak bu Amerikan müdahalesi dolayısıyla mağlup olacağı- nı da eklemiş ve bir çeşit kehanet dere- cesinde olan şu hayrete değer sözleri söylemiştir: "Avrupa devlet adamlan. başbca an- toşmazhlt konusu olan önemli siyasî me- seîeleri. her türtü milfi egoizmden uzak ve yalnız umumun faydasuıa olarak, son bir gayret ve tam bir iyi niyetJe ele almadar- sa, korkarun ki, felaketin önü ahnamaya- caktır. Zira Avrupa meselesi, tngiltere, FransaveAlmanya arasmdakianlaşmaz- hklar meselesi olnıaktan arük çıknuşnr. BugünAvmpa'nm doğusundabütün me- deniyeti ve hatta bütün insanhğı tehdit eden yeni bir kuvvet benrmistir. Bütün nıaddî ve manevi imkânlannı, topyekûn bir şekilde cihan ihtilali gayesi uğnına se- ferber eden bu korkunç kuvTet, üstelik Avrupahlar veAmerikahlarca henüz ma- lum ohnayan yepyeni siyasî metodar tat- bik etmekte ve raİdplerinin en küçük ha- talanndan bfle mükemmelen istifade et- mesini bilmektedir. Türkiye'nln tutumu Türkiye, Ikinci Dünya Savaşı'nın ba- şında Almanya-Sovyetler Birliği anlaşma- sı üzerine, Ingiltere ve Fransa ile karşı- lıklı yardım antlaşması imzaladı (1939). Bu antlaşmalarla Türk ordusunun yeni araç, gereç ve silahlarla güçlendirilmesı- ne çahşüdı. Türkiye, sınırlannaaskeryığ- dı, savunmasına büyük önem verdi. Al- man kuvvetlerinin Balkanlar'dahızla iler- lemesi üzerine savaş hazırlıklanna baş- ladı. Meriç Irmağı üzerindeki köprüleri- ni attı ve silahlı kuvvetlerinin büyük bir bölümünü Trakya bölgesine gerirdi. Al- manlar, Birinci Dünya Savaşı'nda Türk- lerle bırlikte savaşmışlardı. Türklerin kah- ramanlıklannı, üstün savaş yeteneklerini çok yakından görmüşlerdi. Almanlar, Türklere saldırmakla çok sert bir savun- ma ile karşılaşacaklannı biliyorlardı. Onun için Meriç Irmağı'na kadar gelen Alman- lar, Balkanlar'daki bütün kuvvetlerini top- ladılar, bir süre sonra Sovyetler Birliği 'ne saldırdılar. Türklerle Almanlar arasında bir saldırmazlık antlaşması imzalandı. Hem Almanya (Mihver Devletler) hem de Ingıltere (Müttefik Devletler), Türki- ye'yı kendılenyle bırlikte savaşa girmek için zorluyorlardı. Ama Türkiye, Ata- türk'ün 'YurttaBanş,DünvadaBanş' ıl- kesine bağlı kalmak karanndaydı. Çün- kü, o günkü Türk yöneticileruun büyük bir kısmı. Birinci Dünya Savaşı'nın as- ker ve komutanlan idi. Savaşın bütün acı- lannı, yükünü. ağırlığını ve acımasızbğı- ru yaşamışlardı. Türk halkına birdaha bu acıları yaşatmak istemiyorlardı. Onun için bu savaşa kesinlikle girmemek kara- nnda idiler. Bununla birlikte İngiltere Başbakanı W ChurchilAdana'ya kadargeldi (1943). Burada Cumhurbaşkanı tsmet Inönü ile görüşerek Türkiye'yi savaşa gırmeye zor- ladı. Ama Türkiye, Ingiltere'nin bu iste- ğini kabul etmedi. Bir süre sonra, 1943'te Türkiye Cumhurbaşkanı tsmettnönü, tn- giltere Başbakanı W. ChurchilL Ameri- ka Birleşik Devletleri Başkanı Roosevett arasında Kahıre'de bir toplantı daha yapıl- dı. Türkiye, bu toplantıda da savaşa gir- memek karannda olduğunu bildirdi. SÜRECEK Almanya'nın Polonya'yı işgal etmesifitUiateşliyor Alman tanklan, 1939 yılında mo- torlu bırlikleri ve uçaklanyla Ahnan- ya, Polonya'yı ikı hafta gibi çok kısa bir zaman içinde işgal ettı ve Sovyet- ler Birlıği ile paylaştı. Bu arada Rus- ya, Fınlandıya'ya saldırdı. Ama güç- lü Fin savunması karşısında başarılı olamadı. 1940'ta Almanlar hızla Da- nimarka, Norveç ve Hollanda'yı aldı- lar, Belçika üzennden Fransa'ya sal- dırdılar. Yıldınm savaşlan yapan Al- man ordulan ılerledıler Fransızlara yardıma gelen Ingiliz kuvvetleri, Alman saldınlan karşısın- da gdalanna çekilmek zorunda kaldı- lar. Fransızlar, çok güçlü ve hızlı Al- man kuvvetlen karşısuıda dayanama- dılar. Bu sırada Itarya da Almanya'nın yanında savaşa katıldı Fransa, Pans'i Alman saldınlanna karşı açık şehir ilan ederek teslim oldu. Fransa'nın tes- lim olmasıyla ingiltere çok zordurum- da kaldı. Alman uçaklan ve denizaltılan tn- giltere'ye saldırdı. tngihzler, Alman saldırılanna karşı koymaya çalıştılar. Itarya, Arnavutluk üzennden Yunanıs- tan'a saldırdı, ama başanlı olamadı. Bunun üzenne Almanlar, Balkan dev- letlerine karşı harekete geçtiler. Ma- caristan'ı ele geçırdıkten sonra Ro- manya, Yugoslavya, Bulganstan ve Yunanistan'da ilerledıler. Almanya, bu arada Türkiye ile bir dostluk anlaşması imzalayarak daha ileri gitmedi. Bütün kuvvetlerini Sov- yetler Birliği üzerinde topladı.Savaşın başlannda Amerika Birleşik Devletle- ri tarafsız kaldı. Ama Ingıltere'ye her çeşit asken yardımı yapıyor ve savaş için hazırlanıyordu. Japonlan Hawaiı adalanndaki Pörl Harbur (Pearl Har- bur) deniz üssüne baskın yapmalan üzerine ABD de savaşa gırmiş oldu. Savagın sonu Almanlar, XX. yüzyılın bilım ve tek- nolojisinin en son gelışmelerinden ya- rarlanarak oluşturduklan motorlu araç- lar, tanklar, uçaklar ve denizaltılarla yıldınm saldınlan ve baskınlan yapa- rak savaşı birkaç yıl gibi kısa bir za- man içinde bitireceklenru planlamış- lardı. Ama gerçek böyle olmadı, savaş uzadı ve çok genış bir alana yayıldı. Bu dunım, Alman kûvvetlennın yetersiz kalmasına ve ekonomilerinin bozul- masına neden oldu. Almanlar, Ingiliz- len ve Ruslan yenılgıye uğratamamış- lardı. Amerika Bırleşik Devletleri'nin de savaşa gırmesıyle Mihver devletle- rin durumu çok zorlaştı. Bu durumdan yararlanan Müttefik kuvvetleri karşı sal- dınya geçtiler Amenkalılarla Ingıliz- ler, önceKuzeyAfrika kıyılanna çıkar- ma yaptılar, buradaki Abnan ve Ital- yan ordulannı gen çekilmek zorunda bıraktılar. Mihver kuvvetler Italya'ya doğru çekıldıler. Onlann arkasmdan Müttefik kuvvetleri Sıcüya Adası'nı ele geçırdiler. Yenılgıye uğrayan Italyan kuvvetleri teslim oldu. Mussonni ya- kalandı ve öldürüldü (1945). Bir zaman sonra Müttefik kuvvet- len hava üstünlüğünü sağladılar. Ingı- liz ve Amenkan uçaklan, Alman şe- hirlerini, askeri bölgelerini, havaalan- lannı, sanayı merkezlerini bombala- maya başladılar. Müttefik kuvvetleri, Fransanın Normandiya kıyılanna çı- karma yaptılar (1944). Bu kuvvetler, Fransızlann da yardımıyla Almanya'ya doğru ılerlediler. Bu arada, Sovyet or- dulan da karşı saldınya geçtiler. Alman kuvvetlennı topraklanndan çıkardılar, Polonya'ya gırdıler. Batıdan müttefik kuvvetlen, doğudan Sovyetler, Abnan sınırlanna doğru ılerlemeye başladılar. Bir zaman sonra Almanya'ya girdiler, Berhn üzerine yürüdüler. Alman di- renmesi her yerde kınldı. Savaşı kay- bettığini anlayan HMer, intihar etti ve Almanya teslim oldu (1945). Doğuda Amerika Birleşik Devletle- ri de, Japonlara karşı üstünlük sağla- maya başladı. Japonlann ele geçırdik- leri adalan gen aldılar. ABD uçaklan Japon şehirlerinı bombaladılar. Ama Ja- ponlar direnmelennı sürdürdüler. ABD, savaşı bitirmek ve kısa zamanda zafe- ri kazanmak için Japonya'nın Hiroşi- ma ve Nagasaki şehırlerine birer atom bombası attı.Yüz bınlerce insanı öl- düren bomba karşısında Japonlar tes- lim olmak zorunda kaldılar. (1945). Japonlann teslim olmasıyla tldnd Dün- ya Savaşı da son bulmuş oldu. SAtD- NURSİ'DEN BUGUNE KADAR BİLtNMEYEN İSLAM YAZI DÎZİSİNE GELEN TEPKİLER / İSLAM YAŞAR 4 Fethullah Gülen Nıırculuğu temsfl etmiyor'II>-I NURSİ'DEN BUGÜNE Bilınmeyen İSLAM -YeniAsyacemaati, neden hepDP-AP- DYP geieneğine bağb kalnor? -Said-i Nursı, Halk Partısi*ne ve onun siyasi misyonunu takıp eden partilere, si- yaseti dinsizliğe alet ettikleri ve edecek- leri, milliyetçüik iddialanyla ortaya çık- masına rağmen, ırkçı temayüller taşryan partilere de, millet adına yapıldığı iddia edilen baskı ve zulme destek olacaklan için mesafeli dunnuştur O günün şartla- nndamevcut siyasi tablonuniçinde insan haklanna saygılı davranıp din ve vicdan hürriyetine hürmet eden tek siyasi hare- ket Demokrat Parti olduğundan. onlara destek vermiştir. Said Nursi'nin bu siya- si tavrmı, vefatından sonra talebeleri de takip etmişler, Ahrariar ve DP çizgisinin devamı olarak gördükleri Adalet Partisi'ne destek otaıuşlardır. 12 Mart Muhtıra- sı'ndanvebilhassa 12 Eylül Dıtilali'nden sonra, Nurcu kimliği taşıyan bazı hizmet gruplan, çeşitli mülahazalarla başka si- yasi mecralarda kendilerine yer arasalar da, Yeni Asya cemaatı, Bedıüzzaman'dan tevarüsedenbukararlı tavnnı her şeye rağ- men devam ettirmiştir. -Fethuuah Gülen sizce Nurculuğu ne öiçöde temsil ediyor? - Fethullah Gülen'ın, Nurculuğu tem- sile ettiğı iddiasında olduğunu zannetmi- yorum. Bedıüzzaman SaıdNursi'nın, hür- met ettiği büyük âlimler arasında oldu- ğunu, Risâle-iNurkülliya&nınistifade et- tiği eserler arasında bulunduğunu biliyo- rum, ama bu zamana kadar onun Nurcu olduğunu ifade veya işmam eden birbe- yanınarastlamadım.Hatta, yanıbnıyor- sam sizinyaptığınız bir röportajda "Nur- cutak" ve benzeri sıfatlan tasvıp etme- diğini söylediğini hatırhyorum. Bunamukabü Yeni Asyacemaati men- suplannın, Nurcu olduklannı her vesile ile söyleyen ve hizmetlerini Nur Hareke- ti adına yaptıklannı ifade eden bir üslup netliği kullandıklannı bıliyorum. Bediüz- zaman'ınhayatını anlatan "Bediüzzaman Beşlemea'' ve Nur Hareket'inin seyrini takip eden "Nur Hareketi Serisi" adlı eserlerinde, yeri geldikçe pek çok insan- la birlikte Fethullah Gülen'in de bahsinin geçmesı, onun, bazı Nur talebelen ile olanhususımünasebetlennin tcspıtınden ibarettir. - Bugün bakoğHuzda Yeni Asya cema- ati küçubnüş, Fethullah Gülen grubu ise büyümüş durumda. -Nurcular, SaıdNursı'den tevarüs eden hizmet anlayışlan gereği, kemiyete, ya- ni sayı çokluğuna değil, ıyi yetişmiş, çok yönlü iş yapabilen, geniş ufiildu örnek in- san anlamma gelen keyfiyete önem ve- ren bir anlayışa sahiptirler. Kendi büyük- lüklerini de etraflanndaki ınsanlann sa- yısına göre değil, yaptıklan işe ve yetiş- tirdikleri insana göre tespit ederler. Yeni Asyacemaatinin, bilhassa 80'liyıl- larda, çeşitli sebeplerle 70'li yıllann in- şirah hamlelerinıjapamadıklan muhak- kak. Lakin,pekçokgüçlü kunıluşlann yı- kıldığı, iddıalı fikir gruplannın dağıldı- ğı bir zamanda, hizmet anlayışlanndan ta- viz vermeden, kararhhkla çahşmalanna devam ettikleri ve art rda gelen maddi- manevi gailelere rağmen hayatiyetlerini devam ettirdikleri, son zamanlarda ise 70'h yıllann hizmet hamlelerini yeniden yapmaya başladıklan da yaşanan bir va- kıadır. Bu arada, onlardan ayn bir hizmet tarzı olanFethullah Hoca kadrosudaken- dine has hizmet anlayışlan çerçevesinde yurtiçinde ve dışında çeşitli çalışmalar yapryorlar. Bu itibarla her iki hizmet gru- bu da varhklannm sebebi olan çahşma- lanna devam ettiklerine göre, aralannda büyüme-küçülmegibi birmukayeseyap- manın, hele rol değişimi gibi bir tabir kullanmanın doğru olmadığını düşünü- yorum. - Yeni Asya 701iyıHarda Erbakan'a ve ıtınraA>İp vpriynrrfn. hufiatı Gülen de başta otmasabfle sonra- dan aynımücadeleyi verdi. Bu nıücadete- de ayrdan yönleriniz nedir? - Yeni Asya ekolünün siyasi tavn, Be- diüzzaman'ın çizgisinden sapmadan de- vam etmiştir. Yalnız Erbakan'a ve partı- lerine karşı değil, dini siyasete alet ede- rek îslama zarar verme temayülü içinde olan MHP ve ihtilal mahsulü gözü ile gö- rülen ANAP gibi partilere karşı verdiği aleni, kararh ve fıili mücadelede bugün de pek bir değişme ohnamışnr. Fethullah Gülen ise her vesile ile siya- sete ılgi duymadığını, RP dahil hiçbir partiye oy vermediğini söyleyerek siya- si partilere karşı mesafeli olduğunu gös- termeye çalışmışdr. Bizzatkendisiolma- sabile, hizmetkadrosu içinde temayüz et- miş bazı isimlerin, bilhassa seçim önce- si zamanlarda, RP, ANAP hatta DSP gi- bi bazı partilerin içinde yer almalan, ba- açevTelertarafindanhocaefendırunmun- tesiplerine verdiği bir işaret, bir mesaj olarak telakki edilmış. o da bu beyanlan tekzip etmeyerekböylesi yorumlarahak- lıltk kazandırmıştır. Bu itibarla, mukayesesi yapıbnak iste- nen bu iki grup arasında, siyasi kanaat- ler açısından da bir benzerliğin varhğaı- dan söz etmek pek mümkün değildir. On- lannsadece bu yüzden aynldıklannı söy- lemek de hakikatle bağdaşmaz. SÜRECEK
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle