Katalog

Cumhuriyet k ı ı a p ! a r ı CUMHURİYETİN BİREYİ OLMAK Ttirkân Sayian »^ kitap kulûbû Çağ Pazariama A Ş Turkocağı Cad No 39/41 |(34334)Cağatoğlu-lstanbul Tel (212)514 01 96 Cumhuriy77. YIL SAYI: 27324 / 250.000 TL (KDViçinde) KURUCUSU: Y U N U S NADİ (1924-1945) BAŞYAZARI: NADİR NADİ (1945-1991) Cumhuriyet k ı l a p I ı r ı OSNUNLI ÎMPARATORLUĞU'NUN YÜKSELİŞVE ÇÖKÜŞTARİHİ1-2 Dûnjtri Kaatenir ^ Kitap K ÇağPazarianaAŞ Turtocağı Cad No:39/41 ,(34334)Ca§a!oğlu-lstanbu!Tel (212)514 0196 29 TEMMUZ 2000 CUMARTESİ C U M H U R İ Y E T ' I N K Ü L T Ü R M I DOSTOYEVSKİ BAŞKASININ KARISl • NAMUSLU HIRSIZ Çevirenler: D. Sorakin - S. Aytekin "Suç ve Ceza"... "Karamazof Kardeşler"... "Budala"... "Ecinniler"... "Stepançikovo Köyü"... "Delikanlı"... "Kumarbaz"... "Yeraltından Notlar"... Türk okurunun da çok iyi tanıdığı, en azından ikisini ya da üçünü okuduğu bu ünlü DOSTOY E V S * l BAŞKASININ KARISl NAMUSLU HIRSIZ t __ romanların ünlü yazarı, son yılını yaşadığımız yüzyılımızda, tüm dünyanın en çok okunan ve tartışılan yazarlarından biri, belki de birincisi... 19. yüzyılın ikinci yarısında Rus yazınının Tolstoy'la birlikte en parlak iki yıldızından biri olan bu büyük yazar, etkisini 20. yüzyılın sonuna kadar sürdürdü, insanın iç dünyasının en gizli kalmış yönlerini erişilmesi güç bir saydamlıkla yansıtan yapıtlanyla çağın roman anlayışına yön verdi, pek çok yazarı derinden etkiledi, varoluşçu düşüncenin temel kaynaklarından biri oldu... "Başkasının Karısı" ve "Namuslu Hırsız"... Dostoyevski'nin ilk yapıtı "İnsancıklar"dan sonra, büyük romanlarından önce yazdığı, kişi betimlemeleri ve ruhbilimsel çözümlemeleriyle o büyük romanları haber veren uzun öykülerinden ikisi... Salı günü Cumhuriyet Me birlikte... DÎSKgenel kurulu başladı 'Ekonomiyi eleşürenler tehdit edüiyor' # Tûrkıye Devrimci Işçi Sendikalan Konfederasyonu' nun (DtSK) 11. Genel Kurulu başladı. Genel Başkan Karabay. hükümetın ekonomik politıkalanna muhalif kalmakta ısrar edenlere tehdit ve baskı yaptığını, Ecevit'in de bunu ima ettiğini savundu. # CHP liden Öymen, sendikasızlaştırmayı istemenin, Tûrkiye'yi 19. yüzyılın ilk yansına götûrmek anlamına geldiğini belirtti. öymen, emek karşıtı saldınlara karşı ortak mücadele edilmesi gerektiğini söyledi. V 8. Sayfada Başkan Gürüz \günah çıkardı GerginUk YÖK toplantısına yansuh # Rektörler Komitesı YÖK. Başkanı Kemal Gürüz başkanlığmda toplandı. YÖK ile Cumhurbaşkanlığı arasında yaşanan gerginlik toplantıya da yansıdı. Gürüz görev süresi dolan rektörlere teşekkür ederken "Sizı kırdıysam, ıncıttıysem affınızı dilenm" dedı. • 7. Sayfada Türkiye, Derviş Eroğlu hükümetini gözden çıkardı KKTCVe parayokAktarılan paralar kontrol edllmeir Türkiye, KKTC'deki ekonomik bunalımdan sorumlu tuttuğu Eroğlu hükümetine yeni para yardımı yapmama karan aldı. Başbakan Ecevit KKTC hükümetini eleştirerek son yıllarda ekonominin "sorumlu yönetilmediğini" söyledi. Ecevit, "Para aktarımını sürekli yaptık ve yapıyoruz, ancak o aktanlan paralann yerinde kullanıldığmı gözetmeliyiz" diye konuştu. 'Başkanlık KKTCde uygulanablllr' Başbakan Ecevit, Türkiye için başkanlık sistemine karşı olmasına karşın bu sistemin KKTCde uygulanabileceğini savundu. "Çünkü yaklaşık 190 bin kişilik bir küçük devlet. Boyutlan bakımından küçük bir devlette cumhurbaşkanı-başbakan aynhğı bulunması gereksizdir. Sorunlara yol açmaktadır. Ben yıllardan beri bunu öneriyorum" dedi. ANAP Genel Baskanı Yılmaz 'Hükümet, memuruna kısıtlayıcı olabilir' % Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, devlet memurlanyla ilgili olarak hazırlanan karamarae konusunda, "Ilke olarak devletin, memurlanna birtakım kısıtlayıcı hükütnler uygulayabileceğini düşünüyoruz" dedi. Yılmaz, "Kanun hükmünde kararname henüz Cumhurbaşkanlığı'nda inceleniyor. Bu konuda herhangi bir yorum yapmak istemiyorum" dedi. • 5. Sayfada soru önergesi verildi Kararname Meclis gündemine gönderildi # Hükümetin, kamu çalışanlannın 2 müfettiş raporu ve 2 sicil amirinin onayıyla memuriyetten ihracına olanak sağlayan düzenlemeyi kanun hükmünde kararnameyle (KHK) yapması, koalisyon ortağı ANAP'ta da rahatsızhk yarattı. Muhalefet partisi DYP ise memurlara meslekten "kolay ihraç" yolunu açan KHK ile ilgili tartışmayı Meclis'e taşıdı. • 5. Sayfada Ulla gemisindeki toksik atık yükünün geri alınması istendi Ispanya'ya zehir ııotası1 Çevre Bakanlığı Basın Müşavirliği'nden Cumhuriyet'e yapılan açıklamada, geminin konşimentosunda kömür tozu olarak beyan edilen, ancak tehlikeli atık çıkan yükün, "Basel Sözleşmesı gereği yasadışı trafık olarak kabul edildiği" kaydedildi. Türkiye, Madrid Büyükelçiliğı aracıhğı ile Ispanya'ya gönderdiği "nota"da, Ulla gemisindekı 2 bin 200 ton toksik atık yükünün geri ahnmasını istedi. AKBSBODUR tSKENDERUN - Türkiye, Madrid Büyükelçiliği aracıhğı ile tspanya'ya gönderdiği "noUTda, 5 aydır İSDEMİR Limanı'nda de- mirli bulunan Ulla gemisindeki 2 bin 200 ton toksik atık yükünün geri alınmasını istedi. Çevre Ba- kanlığı, Iskenderun Limanı'ndan 1 milyar lıralık fener ücretini öde- mediği gerekçesiyle çıkış yasağı konulan St. Vincent bayraklı Ulla gemisiyle ilgili Ispanya nezdınde girişimlerde bulundu. Çevre Bakanlığı Basın Müşa- virliği'nden Cumhuriyet'e yapı- lan açıklamada. geminin konşi- MArkasıSa.8,Sü.rde ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-Türkiye, KKTC'de- ki ekonomik bunalımdan so- rumlu tuttuğu Derviş Eroğlu hükümetine yeni para yardı- mı yapmama karan aldı. KKTC'deki bankalann iki ayn defter tutularak "bakkal 0biidareedikliğini n saptayan Ankara, pahalı ürettiği elekt- riği ucuza satan KKTC hü- kümeti için, Türkiye'nin kay- naklanyla seçim ekonomisi uygulayan "etnme basma ru- hımba" yakıştırmasını yapı- yor. Başbakan Bülent Ecevit de KKTC hükümetini eleştire- rek son yıllarda Kıbns ekono- misinin "sorumlu yönetihne- tHgfaıi", KKTC için «başkan- bk sisteminin" daha uygun olacağını söyledi. KKTCde bunalımı değer- lendiren Ankara'daki kay- naklar, birkaç yıl önceye uza- nan ve Türkiye hükümeti ile KKTC hükümeti arasuıda perde gerisınde anlaşmazlığa neden olan gelişmeleri ana hatlanyla şöyle özetlediler: Altyapı yaünmlan: 1997 yüında KKTC ile ekonomik sorunlann çözümü konusun- da anlaşma yapıldı. 250 mil- yon dolar altyapı için para ta- ahhüt edildi. 1997 yılınm MArkasıSa.8,SH3'te BORSA Dün 14.13O öncekı 13.714 MARK Dün 299.8OO önceki 3O2.7OO DOLAR ODün 633.4OO Önceki 63O.7OO ALTIN Dün 5.690.000 önceki S.7OO.OOO GUNCEL CUNEYT ARCAYUREK Udnci Kurtarıcı! Demirelist gazetenin duyurduğuna göre; (19 Mayıs 1919'da) Mustafa Kemal'den sonra Samsun'a, (29 Temmuz 2000'de) eski Cumhurbaşkanı Demiret çı- kıyor! Gazete öyle sunuyor ki haberi; birinci kurtancımız Atatürk'ten sonra, ikinci kurtancımız Demirel Sam- sun'da! Demirelistler, "Gözler Güniz Sokak'ta" diye yazı- • Arkası Sa. 8, Sü. 1 'de faşamm bedeli: Büyük yalnızlık mı? C Sınırları birleştiren köprü C Yıtdızlara yolculuk edebilecek miyiz? C Alerjilerin önüne nasıl geçebiliriz? C Güney Kore'den çıkarılabilecek dersleri nasıl tartışmalıyız? C 21. yüzyılın hamarat evleri... i , Üniversite öğrencilerine açık mektup C Dikkat! İntemet yalanları... L Yok birbirimizden farkımız... Bugün Cumhuriyet 'le birlikte... Gfimûşrenkliçift atın çektiğj aran bir araba^-a oturmuş, sol etinde zıplanı ik Tann Poseidon ik alt tarafta nehir baştanna Okeanos ve eşi tannça Tethys'i çeşitti deniz hayvanlan arasında gösteren taban mozaiğL Zeugma y da romantizml Türkiye'de yapımı öngörülen 110 kadar baraj, birkaç bin höyük, tümülüs ve anıtı su altında bırakacak. Bunlardan biri olan Bergama'daki Yortanlı Barajı da görkemli Allianoi antik kentini sulara gömecek. n* - Philip Morris şirketi bugün Kültür Bakanlığı'na 150 milyar lira bağışlayacak. ÖZGENACAR ANKARA - Son günler- de medyamızda "En büyük Zeugma, başka büyük yok" gibüerden yeni bir gınşim dikkati çekiyor. Her za- manki gibi, gerçekler araş- tınlmadan, öncelikler sap- tanmadan, iş işten geçtik- ten sonra medyatik olmak için yapılan girişimler, so- runu ister istemez yeni yan- hşhklara doğru itiyor. Birecik Barajı'nın 1986'da düşünülmeye baş- lamasında kılım kıpırdat- mayan aydınlar ile işadam- lan, su altında kalmaya baş- layan Belkıs Köyü yakının- daki Zeugma antik kentini kurtarma yolunda, herhan- gi bir bilimsel planlama ol- madan romantik girişimler başlattılar. Yapılan bazı yanlışlıklar özetle şöyle: 1. Gınşımciler, Cumhur- U Arkası Sa. 8, Sü.8'de Zeugmanınbabası Dr. vvagner 'Mozaikler ABD 'de'# Belkıs harabelerinin Zeugma antik kenti olduğunu 1976 yılmda dünyaya duyuran ve bundan ötürü "Zeugma' nın babası" olarak tanımlanan Dr. Wagner, bir bölümü Avrupa'da olan mozaiklerin önemli kısmının ise ABD'de bulunduğunu belirtti. GAZİANTEP (AA) - Eskiçağ tarihçisi Alman Dr. JörgVVagner, Gaziantep'in Nizip üçesinde, Fı- rat Nehn kıyısında bulunan Bel- kıs Zeugma antik kenti mozaik- lerinin, 1890-1900 yıllan arasın- da, Halep'teki ttalyan konsolos aracılığıyla Avrupa'ya kaçırıldı- ğıru öne sürdü. Belkıs harabele- rinin Zeugma antik kenti oldu- M Arkası Sa. 8, SiL8'de Eskiçağ tarihçisi Dr. JörgVVagner. Başanh öğrenciye hem burs, hem iş # Üniversiteler, başanh öğrencilerin kendilerini seçmesi için değişik yöntemlere başvuruyor. Bütün üniversiteler, Türkiye'nin zeki ve başanlı öğrencileri tarafindan seçilebilmek için kendilerini adaylara tanıtmaya çalışıyor, burs ve iş olanaklanyla "tercih edilen üniversite" olmak için çaba harcıyorlar. • 9. Sayfada