23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 TEMMUZ 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kalıcı konutlar Düzce'ye kaynak ayrûdı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bakanlar Kurulu, Marmara depreminin ardmdan bölgede yapılacak kalıcı konutlar konusunu görüştû. Toplantıda, Düzce'de yapılacak 11 bin konut için kaynak aynlması, Çankın depremi nedeniyle evleri orta hasarlı olan yurttaşlara 2'şer milyar lira onanm yardımı yapılması kararlaştınldı. Bakanlar Kurulu, dün Başbakan Bülent Ecevit başkanlığında toplandı. Aşın sıcaklar nedeniyle bir gün önce yapılan toplantının iki maddesinden birisini deprem bölgesinde yapılması planlanan kalıcı konutlar oluşturdu. Toplantıdan sonra basına açıklama yapan Hûkümet Sözcüsü Şükrii Sinst Gürel, çalışmalar hakkında Bayındırlık ve Iskân Bakanı Koray Aydm'ın bilgi verdiğini kaydetti. Gürel, 18 bin ailenin 3.5-6 miryarlık yardunlardan yararlanarak çeşitli bölgelerde hazır konut aldıklarmı veya seçtikleri bölgede konut yapımına başladıklannı belirtti. Gürel, Düzce'de altyapı çalışmalannın sürdürûldüğûnû, bu ilde yapılacak 11 bin konut için Bakanlar Kurulu'nun kaynak ayırdığıru dile getirdi. Gürel, Çankın depremi nedeniyle 900 konutun agır hasarlı oldugunu, buradaki yurttaşlara kendi evlerini kendılennın yapması için kaynak aynlacağinı vurguladı. Bağcılar Zemin etiit çalışmaları tamamkmdı Istanbul Haber Servisi - Bağcılar Beledıye Başkanı Feyzullah Kıyıkbk, ilçedeki zemin etüd çalışmalannın tamamlandığını ve yerleşime uygunluk haritasuun çıkanldığını belirtti. tstanbul Teknik Üniversitesi Inşaat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Atilla AnsaJ ise Bağcılar'da yoğun yapılaşma oldugunu anımsatarak binalann 7.3 şiddetindeki depreme dayanıklı olabilecek şekilde yapılması gerektiğini vurguladı. Bağcılar Belediyesi'nce düzenlenen toplantıda yurttaşlann gerekli bilgileri belediyeden öğrenebilecekleri ifade edildi. Başkan Kıyıklık, çıkanlacak 1/ 1000'lik yerleşime uygunluk haritalannın yurttaşlara dağıtılacağını anlattı ve "Yiırttaşianı buhınduklan bölgeiere göre " Şu çalışmalan yapacaksın" diveceğn:" dedi. Prof. Dr. Atilla Ansal, "Imar Pbnlanna Esas Jeokyik/ Jeoteknik Etüdler ve Deprem Risk AnalizJerine Ait Etüdler" çahşmasında, arazi ve laboratuvar çalışmalan ile büro değerlendirmeleri yapüdığmı anlattı. Cumhuriyet k i t a p I a r ı Sevgi Sanlı Prof. Ahmet Ercan, depremin üç aydan bir saat öncesine kadar öngörülebileceğini söyledi 'Deprem talnııiıı edflebîBr' Istanbul Haber Servisi - Depremlerin önceden kestirü- mesine ilişkin maliyeti düşük ve bilımsel çok sayıda yöntem bulunmasına karşın, bu konu- da herhangi bir adım atılma- dığı belırtildi. TMMOB Je- ofızik Mühendisleri Odası Genel Başkanı Prof. Ahmet Ercan, yerdeki fızıksel deği- şimleri ve hayvan davranışla- nnı gözleyerek depremlerin üç ay ile bir saat öncesine dek öngörülebileceğini söyledi. Marmara Bölgesi'ni yıkı- ma uğratan 17 Ağustos 1999 depreminden 15 gün önce de Yalova Termal'de su ısısı ûc debılerinde meydana gelen normal dışı değişimler ilgili üniversite ve Sağlık Bakanlı- ğı'na bildirilmiş, ancak "gdi- Jeofizik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu 'Yapı denetim kurumu oluşturulamadı' tstanbul Haber Servisi - Jeofizik Mü- hendisleri Odası Yönetim Kurulu, yapı denetim kuruluşlan oluşturmak için ge- tirilen, meslekte en az 12 yılük fıilen ça- hşma koşulunun bilimsel gerçeklerle bağdaşmadığıru bildirdi. Oda'nın açıklamasında, yönettnelikte tanımlanan 11 ve tlçe Yapı Denetim Ko- misyonu'na meslek odalan tarafindan ve- rilen temsılcilerin, oda tarafindan denet- lenmesi ve işlevlerini yerine getirebilme- si istendi. 10 Temmuz 2000'de yürürlü- ğe giren 595 sayılı Kanun Hükmünde Ka- rarname'ye (KHK) göre, yapı denetimi kuruluşlannın yüzde 51 'i meslekte 12 yı- lını faal olarak doldurmuş uzman, inşa- at, makine, elektrik mühendisleri ile mi- marlara ait Şirketin kalan yüzde 49 or- taklığı ise herhangi bir kişi ya da kuruluş alabiliyor. yorum" diyen depremi kimse ciddiye almamıştı. Yalova Termal Kaymakamı KaamE- sen, kaynak sulanndaki deği- şimlerin gözlenmesi için ikin- ci kez Yalova Valiliği'ne baş- vururken doktora tezini "Dep- remlerin Onceden Kestirüme- a" konusunda veren TM- MOB Jeofizik Mühendisleri Odası Genel Başkanı Ercan, deprem olacak bölgede du- yarh jeofizik aygıtlarla ölcü- lebilecek behrgın değişimle- rin gerçekleştiğini söyledi. Depremin ne zaman olacağı- na ilişkin henüz gün ve saat verilemediğini, ancak yakla- şık tahmınlerde bulunulabile- ceğini anlatan Ercan, yaşadı- ğımız iki büyük depremin ön- ceden kestirmeyle ilgili yapı- lacak çahşmalann en çok 1 -2 milyon dolarla karşılanabile- ceğini vurguladı. Deprem ne denli büyük ola- caksa belirtılerinı de o kadar önceden vermeye başlayaca- ğını ifade eden Ercan, "Orne- ğin 7.5 büyüklüğündeki bir deprem 10 yü önceden,(L5 bü- yüklüğündeki bir deprem 3.5 yıl önceden benYti vermeye baştar" dedi. 1800metreyükseklikteyapılan Soğuksu Şenlikleri'ndesüaha izin verilmedi Trabzon'un Maçka flçesinde yapılan şenlikte Bahçetievler Belediye Başkanı Saffet Bulut bir konuşma yapö. Bulut, Maçka Belediyesi'nin kendilerinin kardeş beledryesi oiduğunu betirttL Maçka turîsderi bekliyor ECEVtTIOUÇ MAÇKA - Trab- zon'un Maçka ilçesi, ye- şilin her tonunun bulun- dugu mükemmel doğa- sı, yemekleri, zengin ta- rihi, ınsanlannın gele- neksel yaşamıyla yerli ve yabancı turistleri bek- liyor. Maçka Soğuksu Şen- likleri, 1800 metre yük- seklikteki Lişer Yayla- sı'nda gerçekleştirildi. lstanbul'un Bahçelievler Belediyesi ve Maçka Belediyesi'nin ortaklaşa düzenlediği şenliklere yöre halkı ve diğer iller- den gelen binlerce yurt- taş katıldı. Her yaştaki Karadenizlinin kemençe eşliğinde horon teptiği şenliklere kadınlar yöre kıyafetleriyle katıldılar. Yörede üretilen ürünle- rin satıldığı bir pazann da kurulduğu şenlikte, silah kullanılmasına Trabzon Valiliği tarafin- dan izin verihnedi. Şenlikte bir konuşma yapan Bahçelievler Be- lediye Başkanı Saffet Bulut, Maçka Belediye- si'nin kendilerinin kar- deş belediyesi oldugunu belirterek şenliklere ge- reken önemin verilmesi için bölge halkmı duyar- lı ohnaya çağırdı. Maçka'nın son 4-5 yıl içinde önemli bir turizm merkezi haline geldiğini arumsatan Başkan Saffet Bulut, bölge halkından ilçedeki tarihi ve turistık yerlerin özenle koruma- smı, turistlere iyi davra- rulmasını isteyerek ko- nukseverliğin gösteril- mesi gerektiğini söyledi. Majka Belediye Baş- kanı Omer Yıldız da bü- tün çahşmalannı turiz- me endekslediklerini ifade ederek bölgede sa- nayi kuruluşlarının ku- rulmasma izin verme- diklerini kaydetti. Kara- deniz Bölgesi'ne gelen turistlerin yüzde 99'un- un Maçka'ya geldiğini vurgulayan Yıldız, Maç- ka'da inanç turizmi için önemli olan Sumela, Va- zelon ve Kuştul manas- tırlannın bulunduğunu söyledi. Yıldız, Sümela Ma- nastın'mn restorasyonu için aynlan ödeneğin ye- tersiz oldugunu belirte- rek, restorasyon çahş- malannın her yıl 1-2 ay sürdüğünü, bu nedenle de tamamlanamadığını söyledi. Yıldız, "Sumela Manastın'nın restoras- yon çahşmalannı biz ya- pıp işletmesini almak is- tedik. Kültür Bakanlı- ğı'na resmi başvuruda bulunduk, ancak kabul edflmedi" dedi. Maçka'da her mevsim tatil yapılabileceğini vurgulayan Yıldız, şöyle konuştu: "Kışaylannda da hareketlilik devam ediyor. Her mevsim aJ- ternatif etkinlikler dü- zenhyoruz. Hamsiden yapılan yemekkr, mısır ekmeği, alabatak, gulya ve Hamsiköy sürJacı, farkh ve yöresel lezzetier tatmak isteyerüeri bekle- mektedir." Sumela Manastırı Restorasyon bitirikmedi Meryemana Deresi'nden yaya olarak çıkılan Sumela Manastın, denizden 200 metre yükseklikte bulunuyor. MS 385 'te Atinalı Barnabas ve Sopherenios tarafindan iki oda şeklinde yapılan Sumela Manastın'ndaki restorasyon çalışmalan ödenek yetersizliği nedeniyle tamamlanamıyor. Ziyaretçüer, manastın zaman zaman kayalıklann düşmesi nedeniyle en fazla 15 dakika gezebiliyor. Mağara içine yapılan manastırda 23 kilise bulunuyor. KAYGUSUZABDAL Sır nedir? Sır ınsanın kendisidır. Özünü öze bürüyüp, faıka gelmesidır. Kaygusuz'un dıyar diyar gezmesı, ashnda gıttığı yolda kendınden başka kımsenın olmadığının kaıutıdır sankı. Çiinkü her şey Bir'dir. Veee . devran döner" _ Kaygusuz Sultan'ın felsefesınin düğümûnû çözen, Sevgi Sanlı'nın güzelim Türkçe'sinden imbiklenmış bu oyunu tiyatroseverlere sunabılmenın keyfi ıçındeyız. yCumhuriYe< Çağ Pazariama A.Ş Türkocağı Cad. No:39/41 5 ^ kitapkulubû f34334)Cağaloğlu-lstanbul Tel: (212)514 01 96 Cumhunyet k ı 1 a p I a r ı •^<*^. " ^ ^ e K ' a W3î->'y Asuraan Tümer AYARIBOZUK ÇAYEVİ YENİ CIKTI "Oktay Akbal Öykü Ödülü"nü, alan bu ilk kitabında Tümer topladığı bırtakım gereksizlikleri hıç kıskanmadan kendilığınden atmış; derin bir aynanın içinde düşüncelennı zaman ıçınde onarmış; duyduğu pek çok anlamsız seslerden, gürûltülerden ""yûreğini bir gûzel antmış; böylece kendi iç mûziğini bulmuş. Asuman Tümer'i tanıdıktan sonra, kendinizi daha annmış, daha hafıflemış bulacağınızdan hiç kuşJmmuz yok. Çağ Pazariama A.Ş. Türkocağı Cad. No:39/41 (34334)Cağalo§lu-lstanbol Tef: (212)514 01 96 Ccrfck Turk Muz^fli mı? Tel-0 212 252 47 67 244 53 52-Beyoğlu 13Tpmmu7 ?OOQ Bugün depremin Profesyonel Romanlarınız ve ansiklopedileriniz yerinizden alınır. Tel: 554 08 04 öğrenci kimlığımi, pasomu ve nüfus cüzdanımı kaybettım. Hükümsüzdür. SELEN GÖKPINAR Ist. Teknik Üni. öğrenci pasomu kaybettım. Hükümsüzdür. BÜLENT TAHKL1OĞLU DfYARBAKR 1.ASLİYEHUKUK MAHKEMESİ'NDEN Sayı 199520 Davacı Petrol Ofısı AŞ vekilınce davalılar Sedat Bayram vs. aleyhıne mahkememıze açüan taz- mınat davasınm yapılan açık yargılaması sonu- cunda verilen 27.1. 2000 tarih ve 2000/40 sayılı kararla davanın reddine karar verildıği, karann davacı vekilınce 17.4.2000 tanhli temyız edıldığı, Dıyarbakır Ba- ğıvar beldesınde ıkamet eden davalılar M. Burhan Yıldınm, M. Hanıfı Era- lan, Sedat Bayram ve Ağa Bozkurt'un tüm ara- malara rağmen buluna- madıklan, adreslennın tespit edilemedığınden, 27.1.2000 gün 1995/20 esas ve 2000/40 sayılı da- vanın reddine dair karar ve 17.4.2000 tanhli tem- yız dilekçesı yenne kaım olmak üzere ılanen teblığ olımur. Basm. 22940 gönüllülerımız hâlâ depremzedelerin vanında! Deprem sırasında 80 yaşlı yurtiaşımız kimsesiz kalarak Sosyal Hizmetter Kurumu'nca sahtplenildiler. Ancak, Kartal Maltepe Huzurevi'nin binaları hasar gördüğünden yer sorunu ortaya çıktı. Depremzedelere katkıda bulunmak duyarlıgmı gösteren yurttaşlarımızın desieğiyle, buraya en az 50 yaşlı yurttaşımızın barınacağı bir ek huzurevi yapmak isiiyoruz. 6u amaçla bize destek verecek gönüilütenn maddi katkıstnı bekliyoruz. Yardımlannc ıçın. (0212)292 87 27-292 08 01 (iş günleri saat 10.00/17.00 arası) ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Yetki ve Keytilik Üniversrtelerle ilgili yazılanmın, artık "kabak tadı" verdiğini düşünüyorum. Bu nedenle, "Bu konuya, bir sûre dönmeyeyim" demiştim. Ancak, YÖK'ün Cum- hurbaşkanı'na sunulacak rektör adaylannı belirleme konusundaki tutumu ve bunun uyandırdığı tepki, ay- nı konuya bir kez daha dönmeme neden oluyor. Aslında 2547 Sayılı Yüksek Öğretim Kanunu ilk çıktığı zaman; rektör adaylannı Yüksek öğretim Kurulu beliıiiyor ve cumhurbaşkanı, üç adaydan birinin atamasını yapıyordu. Fakat zaman içinde, (sözde) bir demokratikleşme başlayınca, "görûl- medik" bir uygulama başlatıldı ve adaylann belir- lenmesi konusunda öğretim üyelerine de, "göster- melik" bir olanak tanındı. Günümüzde her üniversitenin öğretim üyeleri, 6 a- day belirliyor ve YÖK bu 6 adaydan 3'ünü, cumhur- başkanının önüne koyuyor ve bunlardan birinin ata- ması yapılıyor. Yasa değişikliği yapıldıktan sonra, bir "rektöriük seçimi" lafı dolaşmaya başladı. Ben ve benim gibi dü- şünen kimi meslektaşlanm, bunun bir "seç;m"olma- dığını, olsa olsa bir "eğilım belirleme" oldugunu ileri sürdük. Hatta Istanbul Üniversitesi'ndeyapılan ilk oy- lamayı boykot ettik. Fakat baktık ki; biz katılsak da katılmasak da oylamalar yapılıyor, daha sonraki eği- lim belirlemelerine katılma karan aldık. Bu işin bir "seçim" olmadığı şuradan belli ki; her öğretim üyesi, bir adaya oy verebiliyor ve sonunda 6 isim belirleniyor. Eğer 6 isim belirlenecekse, öğretim üyelerinin de 6 adaya oy vermeleri gerekmez mi? ör- neğin; milletvekjli genel seçimlerinde, eğer bir seçim bölgesinden 5 milletvekili seçilecekse, seçmenler 1 değil, 5 adaya oy verirter. Demokrasinin en basit ku- ralıdır bu. Bunun bir "seçim" olmadığının ikinci göstergesi de, "en çok oy alan" adayın seçiliyor olmaması. Bu ayıklama; kimi zaman, YOK Genel Kurulu tarafindan yapılıyor; kimi zaman da, cumhurbaşkanı tarafindan. Böyle demokrasi olur mu? Sadece "seçim oyunu" bu... Ve Yüksek öğretim Kanunu'nun bu yanı, (pek çok diğer yanlan gibO tümüyle antidemokratik. Bu düzen- leme, öğretim üyelerinin iradeteriyle alay edilmesidir. Fakat anlayamadığım husus, "Dokuz Eylül Üniversi- tesi'ndekı değerii arkadaşlanmın, bunu yeni gdrmüş ve anlamış olmalandır. Geçen dönemde; Mersin gibi kentlerimizdeki üni- versitelerde, benzerolaylaryaşanmış ve "Günaydın" başlıklı bir yazı yazmıştım. Eğer, "ateş, evlerine düş- tüğü zaman" protesto etmeye başlayan meslektaş- lanmız, 2547 sayılı yasa hazırianırken "cüppelerini çı- Aamjay/'başarabilseydilereminim, bu kadar "perva- sız" davranılamazdı. Sayın Cumhurbaşkanımız Sezer, şimdi çok zordu- rumda. Zira; yapılan işlem, yasaya uygun bir işlem. Yasa, YÖK'e böyle bir yetki vermiş. Ve hukuk köken- li bir cumhurbaşkanı, "yasaya aykınlığı" olmayan bir işlem karşısında, acaba nasıl bir "manevra alanı" bu- labilir? Gerçekten, çok merak ediyorum... Yasanın bu hükmünün "hukuka" aykınlığı söz ko- nusu olabilir ama, 2547 sayılı yasanın neresi hukuka aykın değil ki? , ••• _ i Geçen hafta birgazetede, Istanbul Üniversrtesi'niri Sayın Rektörü'nün bir beyanatını okudum. "Kafala- nndan mizansen senaryolarta şahsım, üniversitem ve YÖK'e yönelik çirkin saldınlarda bulunuyoriar... Bizi yıpratmaya çalışanlar, Islamcı, gerici, bölücü ve numaraa cumhunyetçılerden başkası değildir" di- yorlar. Pes ki pes.... Bu ifade; Islamcılan, gerici, bölücü ve ikinci curtv huriyetçileri, olduklanndan daha güçlü göstermez mi7 Sayın Rektör'ün bunlan dile getirmesi; "Atatürkçülû- ğü kullanması", Atatürkçülüğün arkasına sığınmak istemesi değil midir? Gene geçen hafta; Anadolu Ajansı'nın bir haberi, beni müthiş şaş/rttı ve üzdü. Bu habere göre; Iktisat Fakültesı'nin Sayın Dekanı, bölümümüz öğretim ü^e- si Dr. Cengiz Ann'ın, "görevine son verilmediğini, kendisine okutman kadrosu önerildiğini" söylemiş. Şaşırdım. Çünkü ilişki kesildiğine dair rektöriük ve dekanlık yazılan elimizde. Her şey böylesine açıkken "güneşi balçıkla sıvamak istemelerine", gerçekten çok şaşırdım. Ve dürüst bir akademisyen olarak ta- nıdığım Sayın Dekan'ın böyle bir beyanat vermek zo- runda kalmasına çok üzüldüm. ••• Dünyanın heryerinde; "üstmakamlann", "onayleh ma" ya da "onaylamama" yetkileri vardır. "Onay ma- kamlan", önlerine gelen her şeyi onaylamakzorunda' olan "noteriik makamlan" değildir. Ancak bu "yetki- yi", "keyfi" olarak kullanmak yetkisi de, kimseye v&: rilemez. Demokrasilerde, cumhurbaşkanlan bile onaylamadıklan konularda; "gere/cçe"açıklamakzo- runluluğunu hissederken bizde kimi üniversite rektör- lerinin, "Böyle uygun gördüm" açıklamasıyla yetin- meleri, bazı şeyleri kanştırdıklannı göstermektedir. Sonrada'Afâftvrirçü/üğe'sığınmakistemeleri.çok daha üzücü... KUZEY KARADENİZ'İN CENNET "ADASI": KIRIM (28 Temmuz -1 Ağustos) Tatar Hanlannın, Çariann, Grandûk Düşeslerinin saraylannın, şatolannın, değerli taşlar gibi ışlendıği gızemli şehirler ve muhteşem bir doğa. 'Tatar Elhamrası" diye bılinen Hanlık Sarayı'nı da banndıran eskı baskent: Bahçesaray, Kalgay kenti, Akmescıt Osmanlı- ltaryan-lngüiz-Fransız bağlaşık ordulanna kan kusturan kale şebir Sivastopol; Churchill-Stalın-Roosevelt'in günümüz dün- yasına şekıl verdikleri toplanüyı yapöklan, Çar II. Nikola'nrn yazlıksarayıLrvadıya'nındabulunduğuYalta. Puşkin,Tols- toy, Çehov, A. Makıevich'ın anılanyla dolu, Anadolu ve Türk tarihi ile ıç içe, I. Devlet Giray Han'la aziz Krnm. BRT-Birleşik Rehberler Turizm: 0 212 252 65 78 (3 hat) KARADENİZ KÜLTÜR GEZİSİ (17-23 Temmuz) Serin yaylalar, . Yemyeşd ormanlar, Çağıldayan dereler zamanı. Şebinkarahisar, Barhal, Ardanuç. Çarnlıhemşin, Uzungöl yaylalan, Tortum Çağlayanı, Sumela Manastın gibi klasiklenn yanında, Öşk. Vank, E>ört Kilise, Parhal, Işhan... Inanılmaz muhteşem anıtlar, eskı ülerimiz- den, yeniden ıl olmaya çoktan layık Şebuıkarahisar'daki Meryem Ana Manastın sürpnzı. Tokat, Nıksar, Erzurum, Tra- bzoo, Tirebolu müze şehirlen; Fırtına Deresi, Kelkıt, Murat Suyu, Çoruh Vadileri ile Sarp kapısından Samsun'a, baştan başa mavı üe yeşilin büvüsü; Karadeniz. BRT-Birleşik Rehberler Turizm: 0 212 252 65 78 (3 hat)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle