Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13 TEMMUZ 2000 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
17
Apollon
Tapmağı
Antalya'nın
arrtik ve turistik j|
beldelerinden
Side'de belediye
başkanı geçen pazar
evlendi... Seçim
çalışmalan sırasında
tanıştğı
Manavgat'taki yerel
televizyon muhabiri
Derya Göbül ile dünya
evine giren Side'nin
ANAP'lı Belediye
Başkanı Abdülkadir
Uçar'ın nikâhı Side
Apollon Tapınağı'nda
kıyıldı ve nikâh
kokteyli restorasyonu
süren antik tapınakta
verildi... Tabii ki, eski
eserierin
korunmasından
sorumlu yetkili
makamlann onayı ile...
Bundan böyle kına
gecesi, söz, nişan,
düğün, doğum günü,
sünnet gibi mırtJu
günleriniz için kazı
başkanlığı ya da
koruma kurulundan
Side'deki Apollon
Tapınağı'nı
kiralayabilirsiniz!
Antalya uzak
diyorsanız,
bulunduğunuz yere
yakın mutlaka bir
mekân vardır; oranın
yetkililerine
başvurusunuz...
Dionysos Tapınağı,
Artemis Tapınağı,
Athena Tapınağı, Zeus
AJtan, Asklepion,
Aphrodisias,
Mausolleion ve saire.
Elektronik posta: someposta.cumhuriyetcom.tr Tel: 0412.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97
- Sıcaktan, kamu
daireleri tatil edilmiş...
"Buaün ait. havalar
soğuvunca oell»
apımı süren F tipi cezaevlerine ilişkin E tipi
cezaevlerinden gelen mektuplardan: "Solcu-
lan aftan yararlanmasın diye terör yasalan-
na göre yargılıyorlar, sağcılan da adli mah-
kûm saymak için adi suç yasalanna tabi tutuyorlar ki,
aflardan yararlansınlar. Yargısız infazdan kurtulmuş ve
ellerine geçmiş solculan idam edemedikleri için bu hüc-
relere atıp yavaş yavaş ölüme terk edecekler."
Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, umanz bu ko-
nuda bir açıklama yapar.
Mektuplardan:
"Evet hücrelertabutluktur. Insanlann diri diri meza-
ra gömülmesidir. O çok övdüğünüz ve bilmem kaç yıl-
dızlı otel tanımlaması ne yazık ki birçoğumuza mezar
olacaktır. Mesele, bunlann iki kişilik, altı kişilik olma-
sı değildir. Örneğin Kartal, Eskişehirtabutluklan dasi-
zin tarif ettiğiniz biçimdedir ve buralarda çetecilere ero-
in tepsi içinde sunuluyor. Cep telefonlan, el bomba-
lan dahi girmekte. Ne de olsa onlar Susurluk devle-
F-3
tinin kahramanlandır. Hücreler bizim için ise her gün
işkence, baskı, yeni katliamlann habercisidir. Devle-
tin amacı devrimci tutsaklan teslim almaktır. Devlet,
devrimci tutsaklan teslim alırsa halkın aydınlan, ileri-
cileri, çok daha rahat teslim ahnacaktır. Bunu hiçbir
zaman unutmayın. Dünyada örnekleri çoktur."
"Hapishanelerde bugünkü haliyle bile can güvenli-
ğimiz yok. Yann hücrelere atıldiğımızda hiç olmayacak."
"Bugün hapishanelerde bulunan binlerce siyasi tutsak
olarak bizler yeni Ulucanlar'la karşı karşryayız."
Tutsaklan bu kadar dar bir alana sıkıştırmakla ye-
tineceklerini sanıyorsanız yanılırsınız. Çünkü yıllardır
bu ülkede yapılan uygulamalardan da anlaşıldığı gi-
bi hücreler (biz bunlara tabutluk diyoruz) bizler için bir
işkencehane olacaktır. Toplu bulunan ortamda tepki
doğuracağı endişesiyle zaman zaman başvuramadık-
lan hertürlü insanlıkdışı uygulamayı, hücrelerde çok
daha rahat yapma imkânına kavuşmuş olacaklardır."
"Başta ABD olmak üzere birçok emperyalist ülke
deneyleriyle elde edilen bilgiler sonucu, aslında tek
merkezden tüm dünyaya bu programlar (hücre sis-
temi) dayatılmakta ve uygulatılmaktadır. Sonuçlan ise
şöyledir: Boşluk, hiçlik duygusu, güvensizlik, sürekli
kötülük göreceği korkusu, ruhsal çöküntü, ilişki ku-
ramama, benlik parçalanması, sıkıntı, huzursuzluk, da-
yanılmazlık duygusu, gerçeği hayal ve rüyalardan
ayırt etmede zorlanma, dikkat toplayamama, hayal gör-
me, düşünce yeteneğini yitirme, algılama bozukluğu,
ülser, görme bozukluğu, intihar eğiliminde artış... Bu
sonuçlargörülünce Hollanda'da kamuoyu baskısı ile
hücre tipi hapishaneler kapatılmak zorunda kalınmış-
tır." Çetecilere eroin ve cep telefonu, sol görüşlulere
ise daha rahat işkence yapma, Hollanda ömeği; Hik-
met Sami Türk'ün söyleyecekleri olmalı.
SESSİZ SEDASIZ (!) MJRÎKURTCEBE
Yûksek Yerilim Hatt
Erdinç UTKU
Yılın en ıyi "ödül vermek için neden bulma
ödûlü"nü Tûrklere verdıler!
ASESAN ve tesis güvenük belgesi
EtyazmasıtarihiKuran'ınçalınma-^*~N. konusunda Türk Silahlı Kuvvetle-
sından sonra Topkapı Sarayı Mü- s& W) ri'nin önemli gereksinimlerini karşı-
zesi'ne kurulacak elektronik gü- Jc
venlik sistemi için "çok gizli" çalış-
ma yapıp 2 trilyon liralık proje hazır-
layan ve ortada "gizlilik" olduğu için
ihaleye girmeden iş alan ASELSAN'ın,
bazı şirketlerie çok özel çalıştığını bir-
kaç kez yazdık ama kimseden ses
çıkmadı.
ASELSAN Genel Müdürü Hacim
Kamoy ve Kültür Bakanı Istemihan
Talay "gizlilik" ilkesine uyuyor olma-
lı...
Sözümüz bu kez Genelkurmay Baş-
kanlığı'na...
Askeri Elektronik Sanayii her ne ka-
dar bir anonim şirket ise de sonuçta
bir kamu yatınmı ve askeri sistemler
Bitdiğimiz kadanyta içinde "gizli-
lik" bulunan işlere soyunan kuruluş-
lann "tesis güvenlik belgesi"ne sahip
olması gerekiyor...
ASELSAN kartviziti ile Topkapı Sa-
rayı Müzesi'ne "çok gizli" görevle gi-
ren iki şirketin "güvenlik belgesi" ve
ASELSAN'a yardımcı olan müteşeb-
bis işadamlannın "güvenlik soruştur-
ması" var mı?
Hani, bu işadamları bastırdıkları
"ASELSAN" kartviziti ile ve Hacim Ka-
moy'un ASELSAN'da çalışan dama-
dının sorumlu olduğu birimin telefo-
nunu verip askeri tesislere de ellerini
kollarını sallayarak giriyor olmasın!
GORUŞ
SONMEZ TARGAN
İslamın Küreselleştirilmesi
Ortaçağın Avrupası, eko-
nomik yayılmacıhğını dinsel
yayılmacılıkla eşdeğer bulur-
du. Ta Avrupa içlerinden ge-
lip, Balkanlar'ı aşıp, Anado-
lu topraklanndan geçip Orta-
doğu'ya degin iterteyenHaç--'
lı Seferleri, böylesi bir ama-
cın ikiz kardeşleriydi. Daha
da ötesi, Orta Asya'ya, Hin-
distan ve Uzak Asya'ya de-
gin uzanan Ipek Yolu ticare-
tini hem elterinde tutmak hem
de buralardaki zenginlik kay-
naklarının üzerinde oturan
halkları kendilerine bağımlı
kılmak için Hıristiyanlık poli-
tikası yapmaya özel bir çaba
gösterilirdi.
Dinsel gereçlerle toplum-
lan sömüıme ve kendine ba-
ğımlı kılma politikaları dün
neyse bugün de hiç değişme-
di. Yakın bir tarihe değin is-
lam dünyasına 'cihat' açarak
yayılmacılığı sürdüımek ıste-
yen Batı, bakıyorsunuz gü-
nümüzde sade bir Müşlü-
mandan daha çok Islamcı ge-
çiniyorkonumunda. örneğin
Hıristiyanlık dünyasının ruh-
ban merkezi Vatikan'da otu-
ran Papa, nice devlet baş-
kanianna bile uzatmadığı eli-
ni, malikânesinde Fethullah
Gülen'e uzatıyor.
Tarih boyunca birbirini yiye-
rek palazlanmak istemiş bu
iki dinsel anlayış gerçekten
banşıyor mu? Böylesi bir ba-
rışmada Islam dünyasında
dinsel önderiiği ve bilgi biri-
kimi tartışılır sıradan bir ho-
canın, Fethullah Gülen'in ro-
lü ne olabilir, diye düşünüyor
insan. Çünkü Türkiye ve Or-
ta Asya'daki Müslüman ül-
kelerin dışında hiçbir Müslü-
man ülkede adı bile pek bi-
linmiyor bu hocanın.
Bu önemseme nereden
kaynaklanıyor diye düşünür-
ken bir arkadaşım yetişti im-
dadıma. Kazakistan başta ol-
mak üzere Orta Asya'daki
Türk cumhuriyetlerinde iş ve
ticaret yapan Mustafa Dabis
(*) bakın neler söylüyor:
"Sovyetler Biriiği'nin yıkıl-
masıyla özellikle Orta As-
ya'daki Türk cumhuriyetle-
rinde yönetsel bir boşluk ya-
şanıyor. Gerçi sosyalist sis-
tem yıkılmış olmakla biriikte
devlet kadrolannın önemli bir
bölümünde yine komünistler
işbaşında. Yeni kuşağı say-
mazsak hatktn önemli btrbö-
lûmünde sosyalist küttür ege-
men. öyle sanıldığı gibi, Müs-
lüman olduğu varsayılan hal-
kın dinle imanla da fazla ilgi-
siyok. Ama sınıriı da olsa biz-
teri, Kurtuluş Savaşımızı, Ata-
türk'ü biliyoriar."
Mustafa Dabis'in bu göz-
lemlerinden önemli sonuçlar
çıkanyorum. Sovyetler Birii-
ği'nin dağılmasından sonra
kendi olanaklanyla kimlik ara-
yışına giren bu ülkeler, aynı za-
manda, gezegenimizin en
zengin yeraltı enerji kaynak-
lanna sahipler. Yine halen tam
olarak açılamamışsalar bile
dünya ticareti için önemli pa-
zar birikimini (potansiyelini)
• bünyelertnde taşımaktalar.
Sosyalist dizgenin ideolojik
önderliğinde bir arada ve ba-
rış içinde yaşayan bu ulusal
toplulukların bugün nereye
gideceği, nereye savrulaca-
ğı (!), gelip emperyalizmin
gündemine oturuyor olmalı
ki, bakıyorsunuz pıtrak gibi
Fethullah Gülen öğretisine
dayalı okullar, kolejler bu ül-
kelerde varlık göstermeye
başlıyor.
Bugün Rusya dahil, sosya-
list dizgenin apansız yıkılma-
sıyla ortaya çıkan bütün ulu-
sal topluluklarda ideolojik bir
boşluğun da biriikte yaşan-
dığı, çoğumuzun yakından
bildiği gerçek. Bu boşluk
uzun bir süre gidemez. Baş-
ka bir ideoloji ile bunun içi-
nin dolması kaçınılmazdır.
Buna en yakını ise ulusal ba-
ğımsızlık ideolojisidir ki, bu da
bırakın barutu, bugün em-
peryalizm için atom bomba-
sından dahatehlikelidir. He-
le bu tehlike, emperyalizmin
tüm gezegeni küreselleşme
politikalarıyla yutmak isteği
bir tarihsel dönemde yaşa-
nırsa tehlike daha ciddi bo-
yutlara tırmanabilir. O zaman
inancı küreselleştirerek bu
tehlikeye bir duvar örülebi-
lir...
Emperyalizm, Müslüman
küttür ve gelenekten gelen
bu ülkelere artık ortaçağda
olduğu gibi Hıristiyan giysile-
riyle örtülmüş bir Haçlı Sefe-
ri düzenleyemeyeceğine gö-
re, Islam dininin küreselleş-
me amaçlan için (**) bu böl-
gelerde daha kurumsal duru-
ma getirilmesi daha mantık-
lı değil mi?..
Bugün Amerika'da oturan
Fethullah Gülen, kendi bilse
de bilmese de, bu bölgelere
uzanmak isteyen yeni Haçlı
Seferlerinin bir Islam şövalye-
sidir. Çünkü Vatikan'dan ken-
dine uzanan el boşuna değil-
dir.
Okullannın çağcıl donanım-
laria başarılı bir eğitim sergi-
liyor olması bu gerçeği orta-
dan kaldırmaz, tersine, şö-
valyeliğin kılıç çağının kapa-
nıp yerini beyin yıkamaya bı-
raktığını gösterir bize.
(*) Mustafa Dabis: Ulusal
Sanayici ve Işadamlan Der-
neği Kurucu Yönetim Kurulu
Üyesi ve ADD Istanbul Şube-
si Genel Sekreteri.
(**) Sosyalist dizgenin ayak-
ta olduğu yıllarda emperya-
lizmin bu bölgelerdeki tutu-
muna yeşil kuşak politikası
denirdi.
HAYVANLAR ISMAÎL GÜLGEÇ igulgec@yahoo.com
KtM KİME DUM DUMA BEHÎÇAK behlcak@turk.net
ÇtZGÎLtK KÂMtL MASARACl
MIRMIRLAR UĞUR DURAK
TARlHTE BUGÜN MÎJMTAZ ARIKAN 13 Temmuz
\S*aliıt
BERUNIN TESLIMINI ISTIYOR!
19*8 'DE BUGUM, DOĞU 8LOKUHP/*
7. &•
ıTMİf-
Tİ. AĞUS7T>£ AYt O#&£s1/e/A/C>rf, &/1T7L/ ECÇ/LE-
sr/ıtifij'i-£ soeuA/a GÖKUÇMESI OE ÇÖZÛM
İ A 4 8 Y/L
V TES-UM AUJU/IK ISTS-
C£ D£6EG y/n/eruce, ASD, yeNi ALMAN
SAST7&4ISAK. PtvHGAtt* SÜ/SMUfnJ. SSC8, PUKUMA
ŞlOP£TL£ O4&ÇI ÇtKAt/f; GEISİUM Ç
ALA*4S(yLA
DÜZ ÇİZGİ (
UMİT ZtLELt
TerminatörL
Ohh ne âlâ!..
Genlerimizin sım da çözüldü... Biraz dişimizi sı-
karsak, yani bu cennet ülkede ölmemeyi bece-'
rebilirsek yaşadık!..
Okyanusun iki yakasında dünyanın efendileri ay-
nı anda açıkladılar: İnsan vücudundaki üç küsur
milyar ünitenin oluşturduğu DNA zincirinin hari-
tası çıkanldı ve şifrenin yüzde 95'i çözüldü... ,j
- Gerçekten müthiş bir devrim!.. r
Bizim renkli medya önce en büyük düşü öne
çıkardı:
- Yaşam uzayacakL
Gerçi, sürede pek anlaşamadılan kimine göre
1200 (yazıyla bin iki yüz) yıl yaşayacak, sıkıntıdan
patlayacaktık!.. Bir kısım medya o kadar uçma-
yı göze alamadı, 200 yılda karar kıldı!.. En ger-1
çekçi takılanlar ise ortalama 90 yılda frene bas-^
mayı tercih etti!.. "
Aklını çalıştırmayı öğrendiğinden bu yana ölüm-î
süzlüğün peşinde koşan ınsanoğlu doğal olarak
pek heyecanlandı... Hele genin sımna ulaşmanın,'
en sevdiklerimizi acımasızca koparıp alan kan-L
seri, kalp hastalıklannı ortadan kaldıracağına; şe-r
:
ker, zekâ geriliği gibi gen hastalıklannın tarihe ka-<
nşacağına ilişkin açıklamalar sevinci ikiye katla-,
dı... .
- Bizim ülkemizde ise en az beşe katladı!.. ;
Insanlanmızda birsevinç, bir mutluluk!.. Içilen
sigara miktarı anında üç pakete, akşamdan ak-
şama alınan içki miktan da beş kadehe çıkıver-,
di!.. "Yahu durun, bu intihardan farksız" uyanla-
nna yanıt aynen şöyleydi:
- Boşveer, genimiz sağolsun!..
Bir eczacı dostum anlattı; genlerin şifresinin;
çözüldüğüne ilişkin haberierin çıktığı gün 70'li
yaşlarını süren epey varlıklı bir müşterisi yıldırım
gibi eczaneye dalmış ve sormuş:
- Genlerle ilgili bir ilaç çıktı mı?!..
• • *
Insanlann mutlu olması, heyecan duyması gü-
zel tabii...
Bu kocaman dünyada iyiliğe, güzelliğe dair o
kadar az şey yaşıyoruz ki... Savaşların, sömürü-
nün, açlığın, yoksulluğun kınp geçirdiği bir dün-
yada böylesi müthiş bir haber, deyim yerindey-
se ilaç gibi geldi!..
Gelmesine geldi de... Beraberinde, insanoğlu-
nu çok yakından ilgilendiren ve de çok tehlikeli
sorulan da getirdi!.. Dünya, ilk heyecanın ve se-
vinç çığlıklarının ardından daha soğukkanlı tar-
tışmalara girişti. Aslında sorulan tüm sorular ay-
nı hedefı gosteriyordu:
- Gen teknolojisi 'efendi ırk' ya da 'insan-tan-
n'yı doğururmu!..
Her iki deyim de bana ait. Dünya henüz bu teh-
likeyi açık açık tartışmaya başlamadı. Yalnızca işin
ahlaksal boyutu ele alındı. Ama dikkatle izledigi-
nizde o buz gibi korkuyu hissetmemek olası de-
ğildi!..
Dünden bugüne paylaşım savaşlarına, dünya-
nın efendisi olma uğruna sel gibi akıtılan kanla-
ra, küreselleşme adı altında tek merkezli bir yö-
netim oluşturma çabalanna bakınca, yukandaki
sorunun yanıtı açık ve basit:
- Genleri çözen, kadere hükmeder!..
İki gün önce, Hürriyet gazetesinin birinci say-
fasında şöyle bir başlık gördüm: 'Terminatör as-
ker 2025te'. Haberi okuyalım: "ABD, 25 yıl son-
rasının Terminatör (yokedici) askerini tasaıia-
dı. Yannın savaşçılan, gözleriyle nişan alıp dü-
şünerek haberleşecek ve acı duymadan öle-
cekler. 2025 yılında bir ABD askerinin verece- •
ği tahribatn miktan ise bir Abrahams tankına
ulaşacak..." .;
- Bilmem anlatabildim mi?!..
Bir tarafta gözleriyle nişan alan, düşünce yo-
luyla haberleşen, acı duymadan ölen (belki ölme-
yen!) yokedici efendi, diğertarafta milyartarcası-
radan, düşünme hakkı bile bulunmayan köle!..
- Efendiyi, Tann rolüne soyunmaktan kim alı-
koyacak?!.
r - Teslim olmayan insanlık!.. f
Bu sözlere kulak verin!..
Faziletli Bülent Annç, daha 1991 seçimlerin-
de listesine alıp 18 milletvekilliği hediye ettiği
MHP'ye "Faşistparti"dedi... MHP'den yanıt he-.
men geldi: "Dev/ef düşmanı parti..."
Bırbırlerini bu kadar iyi tanıyan, seçimlere bile;
aynı listeden katılan iki partinin önde gelen isim-
lerinin söylediklerine inanmayacağız da kime ina-
1:
nacağız!..
Eposta: uzileli*ixir.com ._.,:„ , Z-
Faks ve mesaj: (0212) 287 42 41 ^
B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN
SOLDANSAĞA:
1/ Samipaşa-
zade Sezai'nin
tanınmışbirro-
manı. II Yedi-
rip içirmek,
beslemek. 3/
Gıysı kolu...
Onıcabaşlama
zamanı. 4/ Pa-
rola..."—Kuy-
nığu": Aziz
Nesm'inbiröy-
kükitabı...Kur-
naz açıkgöz. 5/
Hayvan pislıği...
1
2
4
5
6
7
8
9
1
E
2 3 4 5 6 7 8 9
I I I I I I I
I
1I I
n
in 111 2 3 4 5
*Kadd-i dildâra kimi - '
--dedıkımiehf/Her- 2
kesin maksudu bır am- 3
ma rivayet muhtehf" 4
(Kanunı Sultan Süley- 5
man). 6/ Briçte, atılan g
bir kâğıtla eşine oyna- -,
masını istediğı kâğıdı
belirtme... Hollan- 8
da'run plaka ışaretı. II &
llenme, beddua... Aritmetik hesap yapmakta kullanı-
lan, birçok devingen parça dizısıyle donatılmış düze-
nek. 8/ Kongo Demokratık Cumhuriyeti'run eski adı...
Misket limonu da denilen küçük bir limon cinsı. 9/
Bir ışlemı daha kısa ve daha yalın bir biçıme sokma.
YUKARTOAN AŞAĞIYA:
1/ Eskişehir'in bir ilçesı. 2/ Mantık... tşyen olarak kul-
lanılan birkaç katlı yapı. 3/ Evcıl bir geyik türü... Eski
Mısır'da güneş tannsı... îlkel benlik. 4/ Yunanistan'ın
plaka ışaretı... Izmaritgillerden bır balık. 5/ "Ahmet —
-": Yazanmız... Orta Anadolu'dabırgöl. 6/ Kötüleme,
yerme... Kanşık renkli. 7/ Büyük çıvı... Gûreşte bır
oyun. 8/ "Tank —": Sinema oyuncumuz... Işaret. 9/ Ma-
salîann başında yer alan uyaklı ginş sözlen.