Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
1 0 MAYIS 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Türban içîn müdürü vurduTnegöl îlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Erol Levent, türbanlı öğretmene türbanını çıkarması için müdahale
ettiği gerekçesiyle İnegöl İmam Hatip Lisesi son sınıf öğrencisi N.Ş. tarafından av tüfeği kırmasıyla vuruldu
LITVENT GENCELLİ
BURSA / tNEGÖL - tnegöl îlçe
Mılli Egitım Şube Müdürü Erol Le-
vent, türbanlı öğretmene türbanını çı-
karması ıçın müdahale ettiği gerekçe-
siyle inegöl Imam Hatip Lisesi son
sırııf öğrencısi N.Ş. tarafindan av tü-
fegi kırmasıyla vuruldu. Sol elinden
v e kalçasından yaralanan Levent, tne-
göl Devlet Hastanesi'nde tedavi altı-
na. alınırken öğrenci N.Ş. tutuklanarak
inegöl Cezaevi'ne konuldu.
Son yıllarda irticai örgütlenmenin
arttığı Inegöl'de Milli Eğitim Şube
Müdürü'nün yaralanmasıyla sonuç-
lanan olay sonrasmda Eğitim-Sen
Bursa Şube Başkanı Saim Gültekin,
"Bu yanüama basit bir yaralama de-
ğfl. Gerici, yobaz kışkırtınanın sonu-
cudur. bgüHerin önlem ahtıasını istiyo-
ruz. İmam hatip lisesiöğrencisi tekba-
şına değOdir ve bize göre azmettirü-
miştir'' dıye konuştu.
26 yıllık öğretmen Erol Levent'i el
yapımı kırma av tüfeğıyle yaralayan
N.Ş.'nin ilk ıfadesınde, Levent'i, tür-
banlı bir öğretmene küfrettiği gerek-
çesiyle vurduğunu ve pışman oldu-
ğunu söyledığı öğrenıldi.
Erol Levent'in vurulmasıyla sonuç-
lanan Inegöl'deki gelişmeler şöyle:
TEMA'nın kaymakamlık oluruyla
düzenlediğı erozyon konulu toplantı-
yı yöneten Erol Levent, Istıklal Mar-
şı öncesinde salonda bulunan türban-
lı öğretmenlerden başlannı açmalan-
nı istedi. Bu isteğe bazı öğretmenler
uyarken, ön sırada oturan ve inegöl'e
bağlı Küçük Yenice köyünde öğret-
menlik yapan Güzin Örun uymadı.
Bunun üzerine Levent, "Öğretmen
mianfa, öğretmen eşimi misiniz? Öğ-
retmenseniz başuuzıaçm, açmazsanız
salonu terk ednT uyansıru yaptı.
Bunun üzerine öğretmen Güzin O-
ran salonu terk etmek üzereyken sa-
londa bulunan imam hatip lisesi öğ-
rencileriyle Türk Kamu-Sen üyesi öğ-
retmenler, Levent'i bağırarak ve al-
kışlarla protesto ettiler ve salonu terk
ettiler. Toplantı, protestolar nedeniy-
le 45 dakıka geç başladı. Toplantı baş-
ladığuıda da salon kapılan öğrenciler
tarafından vumruklandı.
inegöl Mılli Eğitim Müdürlüğü Şu-
be Müdürü Erol Levent'in oturduğu
evin çevresinde hafta sonu bazı imam
hatipli öğrencilerin dolaştığı ve araba-
sına zarar vermek için fırsat kolladık-
lan, yakınlan tarafından öne sürüldü.
Önceki akşam evinden çıkan ve Art-
vinhler Derneği 'ne girmek üzereyken
öğrenci N.Ş. tarafından yolu kesildi,
öğrenci N.Ş., Levent'e, "Sizinle ko-
nuşmak istiyorum. Cunıa günü olan-
lariçinözür düeriz" dedı. Levent der-
neğe girerken tek el ateş etti. Aldığı
saçmalarla yaralanan Levent, yakm-
lan tarafından inegöl Devlet Hastane-
si'nekaldınldı. N.Ş. polis tarafindan
dün sabaha karşı 04.00'te silahla bir-
likte yakalandı ve gözaltına alındı.
Milli Eğitim Şube Müdürü Levent'i
hastanede ziyaret eden Eğitim Sen
Bursa Şube Başkanı Saim Gültekin,
saldınnın planlı ve yobaz başkaldın-
lannın ürünü olduğunu öne sürdü.
Levent'in yaralanması, Inegöl'de
Eğitim-Sen üyesı öğretmenlerle ADD
üyeleri ve demokratik kitle örgütler
üyelerinin katildığı alkışlı yürüyüşle
protesto edildi. Eğıtım-Sen inegöl Şu-
besı önünde toplanan yaklaşık 250 ki-
şi, Levent'in tedavi gördüğü Devlet
Hastanesı'ne doğru yürüyüşe geçti.
Öğretmenler, "Kahrolsunşeriat,ay-
dmhk Türkiye'', "Şeriata geçit yok",
" Yaşasın onurlu mücaddemiz", "Erol
Hoca onurumuzdur", "Türtdye laik-
tir, laik kalacak" sloganlan eşlığuıde
yürüdüler. Hastane önünde protesto-
lannı sürdüren grubu, yaralı Levent
yattığı odanın penceresinden selam-
ladı.
Türldye'nin Nesin Vakfi'na ihtiyacı var
GAMZEDEMtRDAĞ
Nesin Vakfi, geleneksel hale getir-
diğı Mayıs toplantısını, cumartesi gü-
nü yurttaşlann ve gönüllülerin katılı-
mıyla gerçekleştirdi. Aziz Nesin'in,
tşçi Bayramı'nın yasaklı olduğu yıl-
larda, Çatalca'da kendısınınkurduğu
Nesin Vakfı'nda l Mayıs günü dost-
lanna verdıği yemekli toplanülar, ölü-
münden sonra da devam etti. Azız Ne-
sin'in oğlu ressam AK Nesin, daha ön-
ce l Mayıs'ta yapılan kır toplantılan-
nı Mayıs'ın ilk cumartesi günü olarak
belirlediklerini söyledi. Çok sayıda
yurttaşın katildığı kır toplantısında
Onur Akın, HOseyin tibey ve Ruhi Su
Dostlar Korosu saz dinletisı sundu.
Şiirlerin okunduğu yemekli toplantı-
da vakıf öğrencileriyle sohbet edildi.
Nesin'in 5 Temmuz 1995 tarihinde
ölümünden sonra vakfm sorumlulu-
ğunu üstlenen Ali Nesin ile vakıftakı
çocuklar hakkında görüştük. Nesin,
çocuklan alma köşullannı şöyle sıra-
ladı: "5-6 vaşlannda, okul çağına gel-
memiş, knnsesiz ya da ekonomik du-
rumu kötü olan ve görünürde sağhk
sorunu olmayan çocuklan ahyoruz.
Çfinkü onlaıia ügilenecek sağhk ete-
manunız yok."
Nesin, Çatalca'ya l kilometre
uzakhkta bir ilköğretim okulu yap-
mak istediklerini belirterek l milyon
dolara ıhttyaçlan olduğunu, bunun 50
bin dolanru temin ettıklenm ıfade et-
ti. 22 dönümlük bir arazide ceviz dik-
tiklerini, ilköğretim projesinden baş-
ka "AzizNesin veÇağdaşlan MüzesT,
"Aziz Nesin Kütüphanesi'', arşiv ve
tiyatro projelerinın olduğunu kayde-
den Nesin, çocuklann da kendılenne
bakacak anneye ihtiyaçlan olduğunu
belirtti.
Çocuklann geleceği
Vakfin Müdürü SezaiGüngör ve ço-
cuklann anneliğini üstlenen eşi Nu-
ran Güngör'ün yaşamlan vakfin için-
de geçiyor. Sezaı Güngör, amaçlannın
çok çocuktan zıyade iyi eğitimli ço-
cuklar yetiştirmek olduğunu belirtti.
Nesin Vakfi Koruma Derneği Ge-
nel Sekreteri ve kır toplantısının or-
ganızatörü Ayten Targan, kitap satış-
lannın azaldığını belırterek geleceğe
yatınm anlamında yardıma ihtiyaçla-
n olduğunu vurguluyor ve vakıflar
içinde en zengini olduklannı da söz-
lenne eklıyor.
Kır yemeğine katilan Solak ve Soy-
tan dergisı çalışanlan Fenni Ozalp,
Erdal Belenlioghı, Kemal Cem,
Ömürden Bakaçhan, Emre Bayram,
Öğünç Ersöz, Yavuz Utkun, çocukla-
ra dergılennı getırdiklerini ve onlann
yanında olduklanm göstermek için
burada olduklanm anlatiyorlar.
Mayıs toplantısına katilan Çaresiz
Vakıf cocuklara ait
Nesin Vakfi 1972'de Aziz Nesin tara-
findan Çatalca'da kuruldu. Nesin, o yıl-
larda üniversıte öğrencılerine burs ver-
meye başladı. 1980 yılında ilk öğrenci-
leri alan Nesin, 18 dönümlük bir arazi-
ye yayılan vakfi tamamladı. Ikı ana bı-
nadan oluşan vakfin cocuklara aynlan
28 odası, yemekhanesı, yatakhanesı,
oyun odası, 30 bin kitaphk kütüphanesi,
müzesi, sergi salonu, çocukbahçesi, ha-
vuzu, marangozhanesı ve ahın bulunu-
yor. Theo ile Anry Hasselo çıfti vakfa
Hollanda'daa gelmiış veçoeukiatameka-
p0 y
TBlıkların sosyal flMpç
karşılayabılecek bir yapıda kurulan vak-
fin bır annesı var. 11 çalışarun görev yap-
tığı vakıfta kalan çocuklar tüm temizli-
ği işbölümü içinde kendılen yapıyor.
15'i bz, 13'ü erkek 28 çocuğun yaşadı-
ğı vakfin ayuk gideri 8 bin dolar. Gelir,
Aziz Nesin'in kitaplanndan. gaynmen-
kullerinden ve yapılan bağışlardan sağ-
lanıyor. Çocuklar Çatalca'dakı Mehmet
Akif tlköğretim Okulu ve Çatalca Çok
Programh Lısesi'ne gıdiyorlar. Burs ahp
Avustrarya ve Ingiltere'ye gıden öğren-
ciler var. Üniversite öğrencileri Ankara,
Kırşehir, Malatya ve îstanbul'da ceşitlı
bölümlerde okuyor ve vakfin evlerinde
kalıyorlar. Çocuklar tatillerde çeşitli ge-
zilere katıhyorlar. 2000 yılı yaz sezo-
nunda tsviçre ve Fas'a gidecekler.
Hareketi Sözcüsü Başar Yara, devlet-
le birey arasındakı boşluğun azaltıl-
ması gerektığıne dikkat çekerken, si-
vil toplum örgütlerının dayanışmasıy-
la demokrasinin önünün açılacağını
kaydediyor. Çaresiz Hareketi'nden
HahıkGülsoy ise Aziz Nesin'in, vak-
fi kişısel çabasıyla kurduğunu vurgu-
layarak Nesin Vakfı'nın mutlaka ya-
şatıhnası gerektiğine dikkat çekiyor.
Toplantıya katilan diğer bir grup,
Merdivenköy Sıvıl Inisiyatifı.
Çocuklar: Burası bizim evimiz
Sükyman Cihangiroğlu vakfa Şır-
nak'tan 13 yaşında gelmış. Şu anda
Marmara Ümversıtesı Güzel Sanatlar
Fakültesı Resım Bölümü 3. sınıfta
okuyor. 10 kardeşı olan Süleyman,
vakıfta akademık eğitimden çok ha-
yata dair eğitımin venldiğıni söylü-
yor. Süleyman, Türkiye'de her hangi
bir çocuktan çok daha iyi yetiştiril-
diklerini belirterek "Aziz Nesn'le de-
de-torun üişkisi içindeydik. O, akşam-
lan çocuklanna şeker veren insandL
Aziz Dede bizi evünizden uzak hisset-
tirmemeje çahsö. Nesin Vakfi çocuk-
lan farkh bir statüdeier, çünkû kap-
samh bir eğitim ahyoruz. 30 bin kitap-
hk bir kütüphanemiz, muthı bir orta-
mımız var. Ve en önemhsi, Aziz Nesin
gibi bir insanla yaşadık. Benim evim
burası'' diyor. Süleyman'a göre aile-
ler ekonomik durumlannı iyileştirin-
ceye kadar çocuklarını bırakıp daha
sonra alıyorlar.
Türkan Özrürk 18 yaşında ve Ça-
talca Çok Programh Lısesi'nde oku-
yor. 6 yıldır vakıfta yaşayan Türkan,
Ordu'dan geliş nedenini Alevı-Sünni
çatışmasına bağlıyor ve ekliyor:
"Okuyan kızlara iyi gözle bakmaz-
lar." Azız Nesin'ı ilk defa 'Bir Sürgü-
nûn Anılan' kıtabıyla tanımış.
Türkan, düşlenndeki yazardan çok
farklı bınyle karşılaştığını anlatı-
yor:"Ben çok ciddi birini beküyor-
dum. Onu ilk gördüğümde şortiu, sı-
radan biriydi ve cocuklara şeker da-
ğmyordu.'' Nesin'in odasının anahta-
n hâlâ Türkan'da ve odayı temizleme
görevinı o üstlenmiş. Nesm'in düşle-
diği yaşamı sürdürdüklerini anlatan
Türkan, dığer çocuklardan farkh ol-
duklanm, onlarla zevklerinin uyma-
dığım belirtiyor. Vakıfta küçük bir ço-
cuğun bile klasık müzik dinlerken, ai-
lelen olan çocuklann yozlaşmasmı
anlayamadığını dile getıriyor. Türkan,
Nesin'in ölümünden sonra ilginin
azaldığını vurguladı.
Turgay 10 yaşmda ve vakfa bu yü
gehniş. Üvey annesinin kendisini
dövdüğü zamanlarda sokağa kaçtiğı-
m, babası tarafindan çalıştınldığını
anlatıyor:
Ferman Batırer 13 yaşmda ve en
büyük ideah pılot ohnak. 4 yıldır va-
kıfta kalıyor. Anne ve babası öhnüş.
Babası sağlığmda tüm parasını içki-
ye yatınyormuş. Vakıfta olmanın, di-
ğer çocuklar arasında olumsuz bir et-
ki yaratmadığını söyleyen Ferman,
sadece okuldaki arkadaşlanyla çok
kavga emğinde kimsesizliğinin yüzü-
ne vurulduğunu anlatıyor.
Erdal AOş 11 yaşmda. Çatalca'da
Mehmet Akif Ersoy ilköğretim Oku-
lu 2. sınıfa gidıyor. Aılesinin ekono-
mik durumu kötü olduğu için buraya
gehniş. Bir süre sokaklarda kaJdığını
ifade eden Erdal, şimdi mutlu olduğu-
nu söylüyor.
GENİŞ AÇI
HtKMET BtLA
Neden Öldüler?
Tüm dikkatler katillerin üzerinde.
Yayın yasağına karşın üç gündür yetkililerin
açık ya da imalı sözlerinden, medyaya sızan bil-
gilerden çıkarılan bir sonuç var:
Uğur Mumcu'nun katilleri yakalandı.
Bu veri kesin kabul edilerek öne sürülen gö-
rüş şu: "Kat/llerin, yedi yıl gecikmeyle de olsa
yakalanmış olması elbette çok önemlidir. Ancak
daha önemlisi, bunlann arkasında kimlerin ol-
duğudur. Kimler tarafından ve neden ölüm em-
rinin vehldiği de ortaya çıkanlmalıdır".
Yine medyaya sızan iddialara göre;
Katiller, Hizbullah terörörgütü ile bağlantılıdır.
Katiller, Iran ile bağlantılıdır.
Başka suikastlann aydtnlatılması da olasıdır.
Kesin bilgiler açıklanıp kanıtlar ortaya dökü-
lünceye kadar bütün bunlar, yıllardır hemen her-
kesin az çok bildiği şeyler olmaktan öteye git-
meyecek. Yedi yıldır Mumcu suikastında sade-
ce Iran parmağını gösteren haberler toplansa
dağlar gibi dosya bırikir.
Başbakan Ecevit, Içişleri Bakanı Tantan'la
biriikte dün yaptığı basın toplantısında soruştur-
maya ilişkin bilgi vermedi. Ipucu açıklamadı.
Çünkü yayın yasağı vardı. Ancak Ecevit çokj
önemli bir şey söyledi: j
"Gazeteci ve yazar Uğur Mumcu'ya kıyanla-*
nn belli olmasıyla toplumun devlete güveni art-*
mıştır. Emniyet Teşkilatının operasyonlan ile la-\
ik, demokratik rejime karşı işlenen cınayetlerin
sadece bireysel failleri değil, aynı zamanda ör-
gütsel ve parasal ilişkilen ve dış bağlantılan da
saptanmaktadır."
Ecevit'in, bu konuşmasında katiller için "ya-
kalanması"yerine "belliolması", ilişkilen konu-
sunda da "saptanmıştır"yehne "saptanmakta-
dır" ifadelerini kullanması, ihtiyat kaygısından
olsa gerek. Ancak Ecevit'in diğer sözcüklerinin
üzerinde durmakta yarar var.
Ecevit ne diyor: "Laik, demokratik rejime kar-
şı işlenen cinayetler."
Son on yılda öldürülen aydınlan hatıriayalım:
MuammerAksoy:31 Ocak1990'daöldürül-
dü.
Çetin Emeç: 7 Mart 1990'da öldüruldü.
Bahriye Üçok: 6 Ekim 1990'da öldüruldü.
Turan Dursun: 4 Eylül 1990'da öldüruldü.
Uğur Mumcu: 24 Ocak 1993'te öldüruldü.
Onat Kutlar 30 Aralık 1994'te öldüruldü.
Ahmet Taner Kışlalı: 21 Ekim 1999'da öldü-«
rüldü. |
Isimlere dikkat ediniz. Bu insanlann en önem-î
li ortak özelliği neydi: Cumhuriyetçi olmalan, la-J
ik olmalan, demokrat olmalan. "Sericinayet"le-|
rin yoğunlaştığı tarihlere dikkat ediniz- "Laik,'.
dernokratık cumhurjyetj'in en çok salcUr
radığı yıllar. " ' " ^"*
Türkiye medyasının köşe ba^ları ve
n cumhuriyet karşrtlannca birer ikişer işgal edn
lirken cumhuriyetçi, laik, demokrat yazar çizer-;
lerin sadece medyadan değil, yaşam sahnesin-;
den silinmesinin amacı ne ola ki? ;
Türkiye tanhinin en büyük "tasfiye" operas-
yonlanndan biri mi yoksa?..
Bir yanda Güneydoğu için "federasyon" tar-
tışmalannın yapıldığı, "kurtanlmtş bölgeler"in
yükseldığı, bir yanda basında hemen her gün,
çarşaf çarşaf "sıyasal islam" övgülerinin dö-
şendiği yıllan hatıriayınız. Atatürk'ü yerin dibi-
ne batırmak, muhaliflerini göklere çıkannak için
binbir takla atanların medyada, siyasette, bü-
rokraside, diplomaside nasıl yıldızlaştınldığını
hatıriayınız.
Tasfiyenin anlam ve önemini daha açık ve net
göreceksiniz.
Başbakan, konuşmasının bir başka yerinde
ne diyor: "Devlete olan güven artmıştır." Artar
tabii... Artacak, artmak zorunda.
Yurtsever aydınlann sistemli bir şekilde öldü-
rüldüğü yıllarda doruk noktasına çıkan laik cum-
huriyeti yıkma planlan birer birer ortaya çıkan-
lacak. Bağlantılanyla, paralanyla, destekçileriy-
le, tetikçileriyle... Yedi yıl önce de devlet vardı.
Dört-beş yıl önce de devlet vardı. Mumcu su-
ikastında, Emeç cinayetinde, Jak Kamhi'ye su-
ikast girişiminde ele geçen kişi ve belgelerin üs-
tüne yatanlar, en azından üstüne gitmeyenler de
devletın adamlarıydı.
Ama oyun bozuldu, durum değişti.
Yolda büyük kayıplar verilse de...
Yeni durum, darboğazdan geçen Türkiye'nin
laik, demokratik, insan haklanna dayalı cumhu-
riyetinin Avrupa'ya yelken açması durumudur.
hikmetb® ntv.com.tr
İstanbul'un 29 ilce ve beldesinin belediye başkanlarından vekillere cagrı
'^etkilerimizi geri verin'
lstanbul Haber Servisi - Istanbul'daki
29 ilçe ve beldenin belediye başkanla-
n, milletvekillerine ortak çağnda bulu-
narak "Yetkflerimizi geri verin" dediler.
Adalar, Akfirat, Alemdar, Ağva, Bay-
"rampaşa, Bağcılar, Beyoğlu, Çekmeköy,
Çavuşbaşı, Çatalca, Eminönü, Esenler,
Eyüp, Kâğıthane, Kartal, Maltepe, Or-
hanh, Ömerh, Pendik, Samandırâ, San-
gazı, Sultançıftlığı, Sultanbeyh, Şile,
Tuzla, Üsküdar, Ümraniye, Yenidoğan,
Zeytinburnu belediye başkanlan, Avru-
pa Birliğı'ne girme sürecinde yerel de-
mokrasinin yaygınlaştmlması ve yerel
idarelere daha geniş yetkilerin verflme-
sî gerektiğini, anayasada da yerel hiz-
metlerin yerel idareleT eliyle yürütüle-
ceği hükmü bulunduğunu vurguladılar.
Başkanlar, "yerinde yönetim" anla-
yışına uygun olarak, 1930 yılında çıka-
nlan 1580 sayıh Belediye Kanunu'nda
belediyelere tanınan yetkilerin son 50
yıldır sıstemh bır biçımde geri alındığı-
nı ıfade ettiler.
İngütereBaşkonsolosu Gürtuna
r
yı ziyaretetti
İngjJtereBastam*>losuPeterHant,İstanr*d
AH Müfıt Gürtuna'yı ziyaret etti. Hant, tngiltere Dışiskri ve Tîcaret
bakanbklan tarafindan gelecek ay ortaklaşa düzenlenecek İngütere -
Tûıidye 2000 Festivah'ne Gürtuna'yı davet ettiğini söyledi Gürtuna da
"tngüîz fînans çevreterinin tstanbol'a yatmm yapmaiarmı istivoruz" de-
dL Gürtuna'yı zijaret eden SinemaOyunculan Derneği(SODER) üyeleri,
Yesüçam Sokağırun bakımh hale getirumesim istedOeı: (YEŞLM GÛL)
TEŞEKKÜR
11 Nisan 2000 tarihinde bizi büyük acılar içinde bırakarak ebediyete intikal eden; yaşamı
mücadele ile dolu erdemli insan ailemizin sevgi ışığı, 1925 Artvin Şavşat Savaşköyü
doğumlu 1946 Kars Cılavuz Köy Enstitüsü mezunu, inançlı gerçek Atatürkçü, eğitim
emekçisi, lstanbul Avcılar Ambarlı Mahallesi Öğretmenler Sitesi'nde ikamet eden
Emekli Öğretmen
ALİ RIZA YILDIRIM'Ison yolculuğunda uğurtamaya gelen, çeşitli vakıflara bağışta bulunan, çelenk gönderen,
evimize gelerek, telefon ederek acımızı paylaşan vefalı kıymet bilir dostlanmıza,
akrabalarımıza, arkadaşlanmıza, aynca siyasi partilerin yöneticilerine, belediye
başkantanna, Meclis üyelerine, çeşitli dernekyöneticilerîne; O'nun tedavisinde gece
gündüz hiçblr şey esirgemeyen doktor ve tüm personele, aynca^ğretmenler Sitesi'ndeki
^=:^^r^ tüm görevli ve site sakinlerine, O'nu seven herkese yürekJer dokjsu=
sevgiler ve saygılar sunar, teşekkür ederiz.
O'nu asla unutmayacağız.
— — ^ ^ ^ ^ - ^ .A Y T E N
YiLDIRIM ve ÂÎLESİ "^^