Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 9 MART 2000 PERŞEMBE
8 HABERLER
Eylem ppogramı
açıklanacak
• ANKARA (ANKA)-
Türk-Iş'e bağiı
özelleştirmeye taraf
sendikalann eylem
programı bugün açıklanjyor.
Türk-lş'ebağlıl6
sendıkanın örgütlü olduğu
32 işyeri, özelleştirme
kapsamında bulunuyor.
Özelleştirilmesi öngörülen
en büyük işletmeler
POAŞ'ın dışında Petrol-lş
Sendikası'nın örgütlü
olduğu TÜPRAŞ,
TÜGSAŞ, İGSAŞ. Tes-lş
Sendikası'nın örgütlü
olduğu dağıtım şebekeleri
ve enerjı santralları ıle Türk
Metal Sendikası'nın örgütlü
olduğu TAKSAN,
TÜMOSAN, Erdemir
bulunuyor. Türk-lş Genel
Merkezi'nde Genel Başkan
Bayram Meral tarafından
açıklanacak eylem
programının Kurban
Bayramı'ndan sonra hayata
geçirileceği öğrenildi.
Kaçak etektrik
kuHanımı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-TEDA§ Genel"
Müdur Vekili Osman Nuri
Akdoğan, Türkiye'de kaçak
elektnk kullanunının
parasal değennın 300-350
trilyon lıra olduğunu
belirterek, "Kaçak ve kayıp
elektrik kullanımını en aza
indirebilmek için 2000'ı
seferberlik yılj ilan
ettikJerini açıkladı. Kaçak
elektrik kullanımını para
cezalanyla önlemeye
çalıştıklanna dikkat çeken
Akdoğan, "Oysa bu
uygulamanın önleyici ya da
azaltıcı bir çözüm
olmadığını tespit ettik.
Bundan sonra kaçak elektrik
kullananlara hiçbır
müsamaha
gösterilmeyecek" dedi.
Sabit ücret
karara kaldı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Hukukun
Egemenliği Derneği Genel
Başkanı Erdem Akyüz'ün,
cep telefonlanndan sabit
ücret alınmasının yasal
olmadığı gerekçesiyle açtığı
ve yürütmeyı durdurma
karan aldığı dava karara
kaldı. Akyüz. davanın
ardından adlıye önünde
yaptığı açıklamada, şırket
itirazlannın reddedilmesi
halinde karann kesin
olacağı ve mahkeme
kararlannın bütün abonelere
yaygın hale getinleceğinı
vurguladı.
'Metanedin Kitabı'
davası
• tstanbul Haber Senisi -
'Mehmedin Kitabı' ısımlı
eserde 'devletin asken
kuvvetlenni basın yoluyla
tahkir ve tezyif ettiklen' öne
sürülen yazar Nadire Mater
ile yayıncı Hüseyin Semih
Sökmen'ın 6'şar yıla kadar
ağır hapis cezası istemiyle
yargılanmalanna devam
edildı. Beyoğlu 2. Ağır Ceza
Mahkemesi'nde görülen
davada, bilırkişi raporunun
beklenmesi amacıyla
duruşma ertelendi.
TGC'den suç
duyurusu
• tstanbul Haber Senisi -
Türkiye Gazeteciler
Cemiyeri (TGC) Yönetim
Kurulu, Abdi Ipekçi
davasında yargının sağlıklı
işlemesini engelledüderi
gerekçesiyie Içişlen
Bakanlığı ve MİT
Müsteşarlığı görevlileri
hakkında Istanbul
Cumhuriyet Savcılığf na suç
duyurusunda bulundu.
Zam yok, tatfl var
• ANKARA (ANKA) -
Sağlık Bakanı Osman
Durmuş. 14 Mart Tıp
Bayramı'ru sorunlarla
kutlayacak sağlık
personelinin ücretlerinin
iyileştirılmesi gerektiğini
belirtti. Durmuş. "Ancak
üzülerek söylüyorum, onlan
sevindirecek haberim yok"
derken personelin
bakanlığın sosyal
tesislerinde indirimli
fiyattan tatil
yapabıleceklerini kaydetti.
Bakanlık personeli,
tesislerden yüzde 50
indirimli yararlanabilecek.
TTB'den uyarı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Türk Tabipleri
Bırhği (TTB) Genel
Sekreteri Eriş Bilaloglu,
hükümetten taleplerinin
hiçbirisinin yerine
getiriJmediğıni kaydetti.
Bılaloğlu, TTB tarafından
14 Mart Tıp Bayramı
nedeniyle gerçekJeştirilen
toplantıda yaptığı
konuşmada, "Hastaneler.
meslek kazalan açısından
maden ocaklan kadar
tehlikelidir" dedi.
AvukatArın, iktidarların sivil kuruluşlar üzerinde baskı kurmak istediğini söyledi
'Devletinanlayışı yanlış'
HATİCE TUNCER
• Kadınlarla ilgili pek çok girişimin
içinde bulunan Canan Ann, "Devlet son
yıllardaki modaya uyarak yapması
gereken işleri, sivil toplum kuruluşlanna
devretmjş durumda. Avrupa'da da böyle
yapıhyor. Ama Avrupa'da bu
kuruluşlara devlet doğrudan doğruya
mali destek sağlıyor" dedi. _-.*,.
mize geh'n. bizim şartlanmrn ka-
bnl edin, bizim sizi deneüememizi
kaftul edin, bizim çıkartacağumz
yönetmeliğe evet deyin. Size para
vereHm" diye neredeyse şantaj
yapmak durumunda. Bunu akiım
almıyor.
-Hangi bakan?
Kadından sorumlu Devlet Ba-
kanı. Ama bu Türkiye'deki kadı-
na yönelik erkek zihniyetinin çok
güzel bir ifadesi. Eğer benim de-
diklerimi yaparsan, benim çizdi-
ğim sınırlar içinde yaşarsan seni
Türkiye'de şiddete uğrayan ka-
dınlann korunması ve şiddetin
önlenmesini amaçlayan dernek ve
vakıflann öncü isimlennden avu-
kat Canan Ann, kuruculan ara-
sında bulunduğu "Mor Çan Ka-
dın Sığınağı Vakfi". "Kadın Aday-
lan Destekieme Derneği'' (KA-
DER), "İstanbul Barosu Kadın
Haklan Lygulama Merkea"nde
çalışmalaruıı yürütüyor. "Avrupa
Konseyi Kadın-Erkek Eşittiği Ko-
misyonu'nun Kadına ve Genç
Kciara Yönelik Şiddet Uzmanlar
Kurulu" üyesi olan Ann, "Kadı-
na Yönelik Şiddet l zmanlar Ku-
rulu"nda da göre\ yaptı. Ann, ka-
dını şıddetten korumanın ve şid-
detı önlemenin hukuksal boyutla-
n konusundaki sorulanmızı ya-
nıtladı.
- Mor Çaû Kadın Sığınağı Vak-
fi'nın amacı neydi?
Mor Çatı'nın kurulus, amacı,
aile içinde ve dışında şiddete ma-
nız kalan kadınlarla dayanışma
içinde olmak, onlara destek sağ-
lamak ve tabü sığınak işletmek,
ama bu kadınlann can güvenliği-
nin korunması anlamına geliyor.
Yani kadınlann temel insan hak-
lan olan yaşam haklannın korun-
ması anlamma geliyor.
Şantaj yapan bakan
Doğrudan doğruya devletin so-
rumluluk alanında olan bir iş. A-
ma devlet son yıllardaki modaya
uyarak yapması gereken işleri, si-
vil toplum kuruluşlanna devret-
miş durumda. Avrupa'da da böy-
le yapıhyor. Ama Avrupa'da bu
kuruluşlara devlet doğrudan doğ-
ruya mali destek sağlıyor. Içişle-
rinde tamamen serbest bırakarak
mali destek sağlıyor. Bir bakan
düşünün ki Mor Çatı parasızlık
yüzünden sığınağı kapattığuu •
herteseöuyuröyor. Bakan telefon
edip "İşte bağunsız oimaya kal-
karsamz böyle olur. Bizim bünye-
Ayşe Düzkan
'Sömürü devrimle
ortadan kalkar'
ödüllendiririm. Eğer benim çizdi-
ğim sınırlar dışına çıkarsan, yani
eğer itaats12lık edersen 'namus ci-
nayeti' denilen cinayete kadar se-
nin yaşam hakkını elınden alır,
parçalar öldürürür, her istediğimi
yapanm. Mor Çaü Kadın Sığına-
ğı Vakfi, gerekli mali desteği gö-
remediği için ne yazık ki sığına-
ğını kapatmış durumda.
- Kadını şiddetten korumaya
yönelik olarak hangi yasadan söz
edebüiriz?
Geçen yılın sonlannda 4320
sayılı "AOenin Korunınas Hak-
kında Kanun" adı altında var.
Türkiye'de "Ailenin Korunması
Hakkmda Kanun", şiddeti uygu-
layanı evden uzaklaşürmayı ön-
gören bir yaklaşım. Türkiye'deki
yasanın iyi taraflanndan bir tane-
si aynı çatı altında yaşayanların
birbirine şiddet uygulama mese-
lesi. Aynı çatı altında, kaynana-
dan görümceden kayınpederden
şiddet gelirse bu 0 kapsama giri-
yor; şiddet uygulayanm evden
uzaklaştınlması öngörülüyor. Ve-
ya eğer sağı solu kınyorsa, elinde
silah varsa sılahına el koyarak sı-
lahı göstermemesi sağlanıyor ve-
ya sarhoş geliyorsa hâkım "Bir
daha eve sarhoş ghmeyeceksffi"
diyerek yasaklayabılır. Eğer şid-
det uygulayan bu emre karşı ge-
lirse yasaya karşı geldiği için ha-
pis cezasuıa maruz kalıyor. Yasa-
nın bir başka güzel tarafı ıhban
öngörmesi.
Yasa uygulanmalı
Doğrudan doğruya şiddete ma-
ruz kalan kadının kendisinin şi-
kâyetı gerekmiyor. Siz benim da-
yak yediğimi görüyorsanız, sizin
ihbar etmeniz dolayısıyla resmi
ÇYDD 55 kadına diploma verdi
Çağdaş Yaşamı Destekieme Derneği Fatih
Şubesi, okuma-yazma kursunu bitiren 55
kadma diplomalannı verdi.
Kocamustafapaşa Çağdaş Yaşam Toplum
Merkezi'nde düzenlenea etkinükte, toplum
merkeanin Türk hafif mûziği toptuluğu da
bir konser verdi. ÇYDD Fatib Şube Başkanı
Olcay Yezdani, dünya kadmlarmm 150 yıl
boyunca mücadele ederek dişleriyle
ümaklanyla elde ettikleri rüm hâklarm
Türk kadınlanna Atatürk taranndan hazır
olarak verildiğinj söyledi
EtkmHkte konuşan Sümerolog Muazzez
thniye Çığ, kadmın Sümerler'de ve diğer
tophımİarda verinin çok önemü oMuğuna
dikkat çekti
mercileri harekete geçirmek için
yeterlı bir sebep. Şiddet gören çe-
şitli nedenlerle ihbarda buluna-
mayabüir. Mor Çaü Kadın Sığına-
ğı Vakfi, buyasanın yaygın olarak
kullanılmasını talep ediyor. Yasa
çıkmış olmakla birlikte henüz ka-
rakollarda fılan da anlaşılmış de-
ğil, hatta bazı yargıçlar ve savcı-
lar tarafından da anlaşılmış değıl.
Dolayısıyla bu yasamn ciddi ola-
rak uygulanmasını talep ediyoruz.
-Şiddeteuğrayan kadın ne yap-
mao?
4320 sayılı yasanın mutlaka
kendisine uygulanmasmı isteye-
cekler. Karakolagidebilirier, doğ-
rudan doğruya savcılığa gidebi-
lirler. Polis memuru bu yasayı uy-
gulamak zorunda. Poiisin, savcı-
lann, yargıçlann, avukaüann çok
iyi eğitilmesi gerekli. Hastane
personelinin şiddet öğesini bir ka-
dmda görür görmez anlaması ge-
rekir.
Rapor almak gerekli
Kadın kocasından dayak yedı-
ğini, şiddetten korktuğu veya
utandığı için söylemeye çekinir.
Eğer hekim, 0 kadmm dayak ye-
diğini görüyor ve anhyorsa ya
kendisi bu yasanın uygulanması
için ihbar edebilir ya da kadını in-
citmeden yararlanacağı yasayı,
başvurabilecegı yerleri söyleye-
bilir. Aile içinde şiddete maruz
kalan kadının karakoldan kendini
doktora sevk ettirip rapor alması
gerekiyor. Bu rapor, 7 günlükten
az ise yapacakJan şikâyette savcı
takipsizlik karan verir. Bu dayak
kocanın yanına kalmış demek de-
gildir. Kadın kendi başına şahsen
dava açabilir. Eğer dava açmak is-
temiyorsa yine de elinde mutlaka
bir rapor buiunmah. Boşanma da-
vası açmak isterse orada delıl
olur.
-Afle dışmda dnsel şiddete ma-
ruz kalımş kadın ne yapmah?
Yani kadının ırzına geçılmişse,
yapılması gereken şey kesin ola-
rak yıkanmadan doktora gıdıp be-
dentndeki spenni tespit ettirip ra-
por almalı. Bu olağanüstü iğrenç
bir şeydir. Kadın derhal temızlen-
mek ister, ancak rapor çok önem-
li. Adli tıpa gidebilir ya da bir avu-
katla temasa geçip bunlan öğre-
nerek giünesinde yarar var.
tstanbul Haber Servisi-
Ayşe Düzkan, Türkiye'de
yaygın olarak 1980'lerin
sonrasında tanınmaya
başlanan feminist hare-
ketle birlikte en çok anı-
lan isimlerden biri. Beş
yıldır yayımlanan Pazar-
tesi dergisinin, Mart 2000
sayısından ıtibaren, bir
grup kadının aynlması-
nın ardından Sorumlu
Yazuşleri Müdürlüğü'nü
üstlendi. Düzkan, femi-
nizmi en kaba çizgileriy-
le "Kadınlann kurtuluşu
için kadınlar taranndan
mücadeledir" diye ta-
mmlıyor. Ancak eşitlik-
çilikten radıkallığe kadar
uzanan feminist yelpaze
olduğunun altını çizip
kendisüıi "maddeci radi-
kal feminist''
olarak anlaüyor.
- Türkiye'de
kadının duru-
munu değerlen-
dirir misiniz?
- Bir yanda
gelişen kapita-
lizm ve tekel-
leşme ama di-
ğer bir yandan
yer yer paralı
mübadelenin
bile yaşanmadı-
ğı bir ülke. Ka-
dınlann ücretli
emek içindeki yeri çok sı-
nırlı, yüzde 20 bile değil.
Buna karşılık ücretsiz e-
mek sömürüsü çok yo-
ğun. Kırsal alanlarda aile
çiftliklerinde, küçük iş-
letmelerde, bakkalda.
Emperyalizmin yapısal
uyum politikalanyla,
özelleştirme ile aile reis-
lerinin düzenlediği aile
içi işler artıyor. Dolayı-
sıyla kadın emeğinin kur-
tuluşu için örgütlü ücret-
li emek güçleri, ücretsiz
kadın emeğiyle bağlantı
kurmak mecburiyetinde-
dir. Hayat tarzı olarak da
Batılılaşmayla birlikte
cinsel arzu, tutku gibi te-
malar işleniyor. Kadınlar
toplumsal hayat içinde
kendilerini cinsel nesne-
ler olarak kurmaya zorla-
nıyorlar. Buna karşıük
yerel kültür ve Islamiyet,
kadmı bırakm cinsel öz-
ne, cinsel nesne olmasmı
bile yasaklıyor. Ikisinin
arasmda bir sıkışıklık ya-
şıyor kadınlar. Aile içi
şiddetin yoğun olarak ya-
şandığı bir ülke. Ücretli
emeksömürüsünü müm-
kün kılmak kadını ev içi-
ne hapsetmek ve eğitim-
siz bırakmakla mümkün-
dür.
- Kadmın kurtuluşu
nedir?
- Esas olan patriarka ya
da erkek egemen sistem-
di, bu kapitalizimle iç içe
geçmiştir. Patiiarka kadı-
nı evde üretmeye yönlen-
dirmedir. Aynı işler dışa-
nda yapıldıgın-
da yemek, te-
mizlik gibi ah-
nıyor. Omeğin
yemek evde üc-
retsiz. Patriar-
ka, kapitalizmin
önemli daya-
naklanndan bi-
risidir. Üretim
ilişkilerine işa-
ret ediyoruz.
Bazı işleri top-
lumunbiryansı
yapıyor diğer
yansı yapmı-
TURKUVA2I
200
yor. Maddecilik sömürü
olarak bahseder bu tür
durumlardan. Sömürü,
zihniyet değişikb'ği ile
değil toplumsal devrimle
ortadan kalkar. Ingiliz ya-
zar Mary VVallstonecraft
"Kadınlarla erkekler ara-
sında birbirine arzu
uyandırmak dışmda hiç-
bir farkın kalmama-
sı''ndan söz eder.
Azami program budur.
Biyolojik farklarm hiçbir
toplumsal sonuca yol aç-
mamasıdır. Kadınlann
devrimci süreci, bir hari-
tamn işgal edilmesi şek-
linde değil, 0 haritamn
her santimetre karesimn
keşfedilip tanımlanması
yeniden çizilmesi ve de-
ğiştirilmesiyle olacaktır.
ANASPONSM
laettin Aksoy
. Onay Akbas
eril Anılanmcrt
rdal Alantar
abib Aydogdu
igı Adalan
.aftmi Aksungur
~omur AtagoK
erruh Basnğa
^e;ban Arca Batıbeki
j.ıim Bugay
~>ndan Bezeyis
ul,t> Tura Bortecene
'ahit Buyukisleyen
brdhim Ciftcioğlu
turhan Dogancay
anju Demircî
Jnvnm Erbtl
CAGDAS TURK PI
t M*VA TOLUUI1
alhan Nact Islimyeli
espoce piene cardın I
ESPACE PIERRE CARDIN
1 AVENUE GABRIEL, 75-PARIS
266-17-30 (10 UQNES GROUPEES)
30 MART -16 NİSAN 2000
Cumhuriyet
bdurrahman Oztoprak
un>amin Ozgtıltekin
ıal Onsoy
atma TuMn
jungor Taner
detin Talayman
Ip Tamer Ulukılıc
3 1 L I U
GALERISI
PERŞEMBE
ORHAN BURSALI
Türkiye Kime ve Nasıl
Meydan Okumalı?
Mars'a insanlı yolculuk yapılması, önümüzdeki 10
yılda gerçekleştirilebilecek projeler içinde bulunuyor.
Amerikalı uzay bilimciler, yeni teknolojiler geliştirilerek
Mars yolculuğundaki bazı sorunlann da aşılabileceği-
ni belirtiyorlar. En önemli sorunlardan biri, astronotla-
nn 2.5 yıl sürecek Mars yolculuğuna dayanıp dayana-
mayacaklan. Ancak, insan düşüncesinin bir amaç uğ-
runa, hele psikoloji söz konusuysa, üstesinden gele-
meyeceği zoriuk yok gibidir... Şimdi, Mars'a insan gön-
derilmesi ve bu gezegen üzerinde minik bir yaşam la-
boratuvannın yaratılması, siyasal bir karar bekliyor (1).
Mars'a gidilmesini savunanlar diyor ki insanlık, bü-
yük atılımlannı, büyük iddialan gerçekleştirerek yap-
mıştır. Marsyolculuğu da büyük iddialardan biridir. Bu-
nun sonucunda yeni bir durum ortaya çıkacaktır!
Büyük iddialar, önemli meydan okumalar'dır. Ülke-
lerin tarihinde bu meydan okumalar ekonomik, siya-
salsa siyasal, demokratik, teknolojik, sanayi, külürej vb.
alanlarda başka bir düzeye geçildiği, stçramalann ya-
pıldığı anlardır.
Kendi tarihimizde, Kurtuluş Savaşı, milletin kendi
önüne koyduğu büyük iddia, meydan okumadır. Bu-
nun sonucu, hâlâ üzerinde çalıştığımız büyük proje,
Türkiye Cumhuriyeti doğmuştur.
Mustafa Kemal'in Kurtuluş Savaşı'ndan hemen
sonra başlartığı her alanda çağdaşlaşma programı
da, Kurtuluş Savaşı kadar önemli, büyük bir projeydi.
Okumayazma, kitap-yayın, aydınlanma, bilim, eğitim,
giyim-kuşam, yazj, kadınlann oy hakkı vb, bu ikinci bü-
yük projenin unsurlanydı. Insanı kulluktan çıkanp bi-
rey yapma, her türiü esaretten kurtarma, aklını özgür
kılma ve ülkenin kalkınmasına seferber etme çabası
sonucudur ki Türkiye, ne kadar memnun olmasak bi-
le, bugünkü konumuna gelmiştir.
Peki sonrası?
Ve bugünü?
Şöyle bir tez ileri sürsek, daha sonra yanlışını doğ-
rusunu tartışsak nasıl olur:
"1938'lerden sonra Türkiye bugüne ancaksürûne-
rek gelebilmiştir. Gereği kadar altyapı vb. gerçekleş-
tirebilmiştir. Mustafa Kemal'in çağdaşlaşma projesi
bile yer yer gündemden kaldınlmıştır. 1938'den son-
ra, Türkiye'nin bilim, teknoloji, kültür, ekonomi, sana-
yi, eğitim vb. (Köy Enstitüleri bir işletme kazasıdır ve
bu kaza hemen tamiredilerekgiderilmiştir!) hiçbiralan-
da bir ulusal projesi, büyûk bir meydan okuması ol-
mamışbr. Bu nedenle, Türkiye her alanda Avrupa uy-
garlığının gerisindedir; veya Avrupa uygahığından ile-
ri, veya Avrupa ıle baş başa olduğu hiç bir alan yok-
tur!"
• • •
Bugüne ve yanna bakabilmenin yolu, tarihi iyi de-
ğerlendirebilmekte yatar.
Bu iyi bir tartışma konusudur.
Befki bugünkü sıkıntılanmızın nedenleri bu tartışma-
nın içindedir.
Şimdi şu soruları sorabiliriz:
* Türkiye'nin bugün bir ulusal projesi var mıdır? önü-
ne koyduğu ve çözmeyi ödev olarak kabul ettiği bü-
yük bir iddiası?
* GAP, Türkiye için kalkınmada, uygariaşmada dö-
nüşüm sağlayacak önemde bir proje midir?
* Parasal büyüklüğüne bakılacak olursa, nükleer
santral inşası, bir meydan okuma mıdır?
* Yıne büyük rakamlarla dıle getirilen helikopter, tank
ihaleleri veya projelen, Türkıye'yi hangi noktaya geti-
recektır? Askeri bakımdan en güçlü ülke olmak, ülke-
mizi örneğin ekonomik bakımdan nereye getirecektir?
* Ülkemizde, gücün temelini oluşturan ekonomik
yapıda önemli dönüşümler sağlayacak, bilimsel-tek-
nik vb. alanlarda meydan okuma sayılacak bir proje
söz konusu mu?
* Veya toplumsal ve siyasal alanda ülkenin yolunu
açacak başka bir ulusal projesini anımsayan var mı?
• • •
Mars'tan nereye mı geldik?
Sözü getirmek istediğimiz yere.
Ulusça tartışmamız gerektiğine inandığım konu bu-
dur.
Başlattığımız "7000 Yılın Türkleri" anketi de özün-
de bu tartışmanın ve bu konunun bir parçasıdır.
Aslında bu anket, "Osmanlı Imparatoriuğu'nda ve
Türkiye Cumhuriyeti'nde 1000 Yılın Meydan Okuma-
lan Nelerdir" de olabilirdi ve bu yanlış olmazdı.
Belki bu sayede, "Geçmişte neleri, nasıl ve neden
kaçırdığımız" sorusu da ayan beyan ortaya çıkardı.
Şimdi, bunlan tartışacağız...
(1) Cumhuriyet Bilim Teknik'te öbür cumartesi bu ko-
nu işleniyor.
Uyuşturucu davası
• tstanbul Haber Servisi - Ukrayna'dan bir süre önce
Türkiye'ye ıade edilen organize suç örgütü elebaşı Ayvaz
Korkmaz ile gıyabi tutuklu 3 samğın, Ispanya'ya 1 tonun
üzerinde uyıışturucu gönderilmesiyle ilgili yargılanmasına
başlandı. Mahkeme heyeri. İstanbul 1 No'lu DGM'de
bulunan dava dosyasıyla bu davanın birleştirilmesi ve
Korkmaz'ın yurtdışından iadesiyle ilgili prosedüre açıklık
kazandınlmasından sonra görüşülmesine karar verdi.
licalan affedttsii'
• BRÜKSEL (A.\) - Terör örgütü PKK'nin yandaşlan,
Türk de\letininkendilerini 'affetmesini' istediler,
Brüksel'de dün bir basın toplantısı düzenleyen terör örgütü
yandaşlan. 'başka çözüm imkânı bırakılmadığı koşullarda
silaha başvurmak zorunda kaldıklarmı' öne sürdüler. Terör
örgütü yandaşlan, Öcalan'ın silah bırakma talimatına
uyarak 1 Eylül'den itibaren Türk topraklannı terk etmeye
başladıklannı söylediler. Basın toplantısına katılanlar,
Öcalan ve PKK'li teröristler için 'af çıkanlmasını" istedi.
kkokul mezunlapma sürücü beigesi
• AISKARA (A.\) - İlkokul mezunlannın 31 Aralık
1999'dan sonra sürücü beigesi alamayacakJannı öngören
yasayı değiştirerek, bunlann 31 Aralık 2004 tarihine kadar
sürücü beigesi edinebilmelerine olanak sağlayan yasa
önensı TBMM Genel Kurulu'nda kabul edildı. MHP'li
Bekir Ongun'un Karayollan Trafik Yasası'nda değişiklik
yapan tek maddelik önerisi, verilen üç ayn önergenin
benimsenmesıyle 4 madde olarak yasalaştı.
Yeter'i anmak isteyenler serbest
• tstanbul Haber Servisi - Gözaltında işkence davası
tanıklığma kısa bir süre kala öldürülen Limter-Iş Sendikası
Eğitim Uzmanı Süleyman Yeter'i ölümünün 1.
yıldönümünde anmak isterken gözaltına alınan 127 kişiden
118'i serbest bırakıldı. Çeşitli suçlardan arandıklan iddia
edilen 9 kişi ise ilgili şubelere teslim edildi.
Ömen Seyfettm amlıyor
I tstanbul Haber Senisi - Nâzım Hikmet Vakfi tarafından
her perşembe günü düzenlenen Kültür ve Sanat
Akşamlan'nın bu haftaki konusu 'Ömer Seyfettin'. Ömer
Seyfettin'in ölümünün 80. yıldönümünde düzenlenen
şöyleşiye Gülseren Engin. Muzaffer Uyguner. Adnan
Ozyalçıner ve Öner Yağcı konuşmacı olarak katıhyor.