Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
2 4 ŞUBAT 2000 PERŞEMBE CUMHURtYET SAYFA
HABERLER
Cemr
KKTC'ye
gidlyor
• ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu) -Dışışlen Bakanı
Ismail Cem, KKTC
Cumhurbaşkanı Rauf
Denktaş ve KKTC hükümet
yetkilileri ile görüşmelerde
bulunmak üzere 26 Şubat
Cumartesı günü KKTC'ye
gidiyor. Görüşmelerin
gündeminde Kıbns
sorununun çözümüne
yönelik olarak başlatılan
BM dolaylı görüşmelerinin
tamamlanan 2. tuntnun
değerlendirümesi ve yaz
ayında gerçekleştirilmesi
düşünülen 3. tura ilişkin
hazırlıklar bulımuyor.
Öcalan'm
satakası yok
• AJNKARA (Cumhuriyet
Bûrosu) - Ankara 2 No'lu
DGM tarafından ölüm
cezasına çarptınlan
Abdullah Öcalan
hakkındakı karann
kesmleşmesine karşın adli
sıcıl kayıtlanna henüz
ginnediği belirlendi.
Ankara 8. Ağır Ceza
Mahkemesi'nde 12 Eylûl
1980'den önce işledikleri
suçlar nedeniyle yargılanan
Abdullah Öcalan ve Kesire
Öcalan'ın 11 Ocak 20OO'de
alınan adli sicıl belgesinde
sabıka kaydına
rastlanmadığı bildirildi.
Milli GÖPÜŞ
davası
• ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu) - 'Devletın sıyasi,
hukuki, iktisadi temel
nızamlannı dini esaslara
göre değiştırmek amacıyla
anayasal düzenı yıkmaya
teşebbüs ettikleri'
gerekçesiyle, aralannda,
haklannda ıdam ıstenen
kapatılan RP'nin eski
yöneticilerinin de
bulunduğu 28 sanığın
yargılanmasına devam
edıldi. Ankara 2 No'lu
DGM'de görûlen ve
kamuoyunda 'Milli Görüş'
davası olarak bilinen
davanın dünkü oturumunda
Mahkeme Başkanı Turgut
Okyay, sanıklar Şevki
Yılmaz, îbrahim Halil
ÇeükveîmdatKaya
hakkındakı gıyabı
tutukluluk hallerinin
devamına karar vererek
dunışmanın ertelendiğini
açıkladı.
Türktarımı
paneüI ANKARA (Cumhuriyet
Bûrosu) - Türkiye Odalar ve
Borsalar Bırlıği'nce
(TOBB) düzenlenen
'Avrupa Bırlığı Sürecinde
Türk TantnT konulu panel
dün gerçekleştınldı.
Panelde, Tanm ve Köy
tşleri Bakanı Hûsnü Yusuf
Gökalp, FAO Türkiye
Temsilcisi Maharaj Muthoo
ve AB Komisyonu Türkiye
Temsilcisi Karen Fogg
açılış konuşmalannı
yaptılar. BM Tanm ve Gıda
Organizasyonu Türkiye
Temsilcisi Maharaj
Muthoo, Uluslararası Para
Fonu'nun tanm sektörü için
Türkiye'ye dayatüğı
reçetelere karşı çıkti.
Hoştaş hakkmda
pyabi tutuMama
• ANKARA (AA)-
Ankara 1. Asliye Ceza
Mahkemesi, başkentteki bir
gasp olayında kullandığı
Mercedes marka
otomobiün kaçak olduğu
iddiasıyla 5 yıla kadar hapis
istemiyle yargılanan eski
Rize Emniyet Şube Müdürü
Davut Hoştaş hakkmda
gıyabı tutuklama karan
verdi. Duruşma ertelendi.
FP'den ihraç
• İSKENDERUN
(Cumhuriyet) - Fazılet
Partisı îskenderun tlçe
Yönetim Kurulu, Yargıtay
Başsavcısı Vural Savaş'ın
yazıh uyansı üzerine 2.
Başkan Süleyman
Sakman'ı partıden ihraç
etti. Daha önceden FP îlçe
Başkanlığı da yapan
Sakman, 1984yılında
ticaretle uğraşırken sattığı
çakmaklann kaçak çıkması
üzerine yargılanmış ve
hüküm gıymıştı.
Cumhurbaşkanlığı seçimi gerginliği, yeni hükümet senaryolannı gündeme getirdi
Siyaset Köşk'e kilitleiMİiANKARA (Cumburiyet Bûro-
su) - Hükümet ortaklan arasında
cumhurbaşkanlığı seçimleri konu-
sunda yaşanan gerginlik nedeniy-
le yeni hükümet senaryolan gün-
deme geürken; TBMM "içinden"
aday adaylan da çalışmalanna hız
verdi. Milli Savunma Bakanı Sa-
bahattin ÇakmakoğhTnun, 7 aylık
icraatını anlatan kitaplan rrullet-
vekillerine dağıtması dikkat çek-
ti. DSP kulislerinde "5+5" formü-
lüyle ilgili anayasa değişikliği
önerisinin komisyonda görüşül-
mesı sırasında Başbakan Bülent
Ecevit'e Köşk yolunu açmak ıçin
"ûnhersite mezunu ohna" koşu-
lunu kaldırmaya yönelık bir öner-
ge verilebileceği beklentisi dile
getirildi. Cumhurbaşkamnm iki
kez seçilebümesine yönelik ana-
yasa değişikliğine karşı çıkanlar,
"DemireTe3 yıluzatma" formülü-
nü de yeniden tartışmaya açtı.
TBMM kulislerinde dile getiri-
len bazı senaryolar şöyle:
'Demirel 3 yıl uzatmaya raa
ohır': Cumhurbaşkanının 5'er yü-
lığına iki kez seçilebilmesi öneri-
si çeşitli kaygılara yol açtı. Öneri-
rün sistem açısından ciddı sakın-
calar doğuracağı, cumhurbaşkan-
lannın ikinci kez seçilmek için si-
yasetçilere ödünler vereceği belır-
tilirken; Demirel'e 5 yıl daha ve-
rilmesine tepki gösteren milletve-
killerinin 3 yılhk uzatmaya razı
olabileceği bildirildi. Cumhurbaş-
kanlığı seçimlerinin ciddi bir kri-
ze yol açmaması için önümüzde-
ki günlerde, bu önerinin yeniden
öne çıkabileceği bildirildi
'MHPTiÇakmakoğhı'nungiri-
şmıi': Demirerie devam formülle-
rinin zora girmesi TBMM "içm-
den" aday adaylanna umut verdi.
MHP'li Milli Savunma Bakanı Sa-
bahattın Çakmakoğlu'nun adaylık
yanşına girebileceği belutildi.
Anayasa değişikliği için 2. tura çıkan Ciller, Kutan'dan destek istedi
'Mesut Yılmaz bunalıma yatıyor'ANKARA (Cumhariyet Börosu) - DYP
Genel Başkanı Tansu ÇBer, Cumhurbaşka-
nı Sâkyman Demirel'e. yeniden adaylık yo-
lunu açan "5+5 modefiae" ilişkin anayasa de-
ğişikliği sürecinin hızlandınlması amacıyla
ikinci kez liderler turuna çıkü. Çiller'in dün
ilk görüşmeyi yapüğı FP Genel Başkanı Re-
cai Kntan, cumhurbaşkanının halk tarafın-
dan seçilmesini öngören anayasa değişikliği
önerisinin öncelikle görüşülmesinde ısrarlı
olurkenu
ancakbundansonra5ara5ÖBeri-
SBÜ mûzakere edebflecekterini" söyledi.
ANAP Genel Başkanı Mesut Ydmazı,
"fariz avahğT yaparak cumhurbaşkanlığı pe-
şinde koşmakîa suçlayan Çiller, u
Yıhnaz'nı
geçmişte krize yatarak başbakan olduğunu"
savundu. Tansu Çiller, "Şhndide 'bir kez da-
ha krize yatanz, cumhurbaşkanlığını kapa-
nz' hesabında. Cumhurbaşkanhğı malntnu,
bir partinin iidertik sonınuna kurban edile-
cekkadarhafifeahnamaz"dedı Çiller, lider-
ler turu öncesinde topladığı parti grubunda
ise "açtkoy" önerisını gündeme getiren Yü-
maz'ı hedef aldı. Cumhurbaskanmı halkın
seçmesi önerisinin kabul görmemesi üzeri-
ne 5+5 modelini gündeme getirdiklerini, ay-
nı önerinin ıktıdar kanadı tarafından da ha-
zırlandığuu ve 3 hükümet ortağımn imzası-
nı taşıdığını aktaran Çiller, hükümet ortağı
partüerin liderleri dışında milletvekillerinin
bu öneriye imza atmamğma işaret etti.
Çiller, dün başlattığı liderler turu çerçeve-
sinde ilk olarak FP lıderi Kutan'la görüştü.
Çiller, bazı hukukçulann ilk öneri reddedi-
lirse 2. önerinin 1 yıl boyunca Meclis'e ge-
tirilemeyeceği yönünde kuşkulan olduğuna
işaret ederek "Biz bu görûşte değfliz" dedi.
Çilier, anayasa komisyonunun, halkoyiama-
sına ilişkin önerinin öncelikle görüşülmesı
için üyelerin üçte birinin imzasıyla toplanü-
ya çağnlabüeceğini ifade etti.
Çiller, "DYP'nin hükümete gjrebieceğr
yorumlannın anımsatılması üzerine ise
"Varsaynniar üzerinde konoşmam. Aacak
DYP'ninrçindeotanadığı hükümederinülke-
yi ne duruma getirdiği görülmüştür'" dedi.
Kutan da FP'nin çizgisinde bir değışiklîk
olmadığun ve cumhurbaşkanının halk tara-
fından seçilmesinde ısrarlı olduklanm söy-
ledi.
Çiller'in partisinin cumhurbaşkanlığı se-
çimiyle ilgili birtıkaruklık yaşanmamast için
5 arü 5 önerisine de destek verdiğinı anlat-
üğını kaydeden Recai Kutan, "Tekffimmiıı
Betkesmi görmeden fldnci bir öneriye imza
atmamız söz konusu değü." dıye konuştu.
Kutan, anayasanın partüerin kapatılma-
sıyla ilgili 69. maddesinin değiştırilmesiyle
ilgili bir koşullan bulunmadığını öne süre-
rek "Bizfan böyle bir teklifuniz yok, ancak
gazeteterde Sayııı Ecevıt'in böyle bir çaks-
matan otduğu yönünde haberier var" diye
konuştu.
Kutan, 5+5 önerisiyle ilgili olarak iktidar
ortaklan arasında da tam bir görüş birligi bu-
lunmadığmın ortaya çıktığmı savundu. Ku-
tan. başka birsoruyu yanıtlarken FP'nin 5+5
önerisiyle ilgih bir herhangı bir pazarlık içi-
ne girmeyeceğini öne sürdü.
Çakmakoğlu'nun milletvekilleri
ve gazetecüere "29Mayıs-31 Ara-
hk dönemi faanyeaerin
ne ilişkin
46 sayfalık bir kitap göndermesi
dikkati çekti.
Ecev» Köşk'e: DSP'liler, Baş-
bakan Ecevit'in Köşk'e çıkması
umutlanm yitirmedi. DSP kuhsle-
rinde, cumhurbaşkanlığı seçimle-
riyle ilgili anayasa değişikliği öne-
risi TBMM Anayasa Komisyo-
nu 'nda görüşülürken
u
finiversite
mezunu otana" koşulunun kaldı-
nlmasına ilişkin bir değişiklik
önergesı verilebileceği belirtıliyor.
Yılmaz Köşk'e: ANAP yöneti-
mi, Ydmaz'ı Köşk'e çıkarma he-
sabı yapıyor. ANAP'lılar "Demi-
rel oimazsa, DSP'nin MHP'ü bir
adaya oyvermeyeceğini, bu neden-
le Yrimaz'uı şansının yüksekceği-
ni" savunuyor. ANÂPın, Yıl-
maz'ı köşke çıkarabılmek için Çil-
ler'e "merkez sağda buieşmeyi"
gündeme getırebıleceğı de yapı-
lan hesaplar arasında. Bu görüşü
sa\amanlar, Çiller'in, "merkez sa-
ğm Bderliği'
1
koşuluyla Yılmaz'a
destek \ ereceğini Deri sürüyorlar.
DYP hükümetegiren Hükümet
ortaklan DSP ve MHP'nin
ANAP'la ilişkilerinin gerginleş-
mesi DYP'de farklı hesaplara ne-
den oldu. DYP lideri Tansu Çiller,
seçim sonrasında "hırçmdeğQ,ya-
pta muhalefet" söyleminin yaru
srra konuşmalannda DSP'yi he-
def almamaya özen gösteriyor.
DYP kurmaylan, Yılmaz'ın, aske-
ri hedef alan ve yeni geliştirdiği
Güneydoğu politikası nedeniyle
yıpranacağı hesabmı yapıyorlar.
Çıller'in "medŞ^ia banşma" ça-
balannın altında da ANAP yerine
iktidar ortağı olma hesabuun yat-
tığına işaret ediliyor.
ANAP ve DSP'siz hükümet:
Cumhurbaşkanlığı seçimi konu-
sunda hükümetteta görüş aynlık-
lanm öne çıkaran FP'üler, bazı ye-
ni hükümet olasılıklanru günde-
me getiriyorlar..
CHP Inönü'de ısrarh: TB-
MM'deki siyası partiler cumhur-
başkanlığı konusunda yeni formüJ
arayışına girerken, TBMM dışın-
da kalmasuun sıkıntısını bu konu-
da da çeken CHP, Onursal Genel
Başkan Erdal tnönü'nün cumhur-
başkanlığına aday gösterilmesi
konusundaki ısrarmı sürdürüyor.
Cumhurbaşkanlığı makamım dol-
duracak en uygun kişinin Erdal
tnönü olduğunu her firsatta yine-
leyen CHP'liler, "hiç khnse yok-
muş gjbi Süle>man Demirel'e takt-
hp kalmamn Türkiye mmnma ha-
karet oMuğunu" dile getiriyorlar.
Çankaya gerginliği
Ecevit-ANAP
tartışması kızışıyor
ANKARA (Cumhuri-
yetBûrosu)-ANAP Genel'
Başkan Yardımcısı SaUh
Yıldınm, Başbakan Bü-
lent Ecevit'in liderlerine
yüklenmesine "Kişilerin
dûşüncelerine ambargo
koymak, düşüncelerini
dayatmayla bir yerlere ta-
şımak, nderHkle ilişkisi
olan şeyler değiklir" dıye-
rek yanıt verdi. Yıldrnm,
partisinin cumhurbaşkanı
seçimi konusunda "açrit,
net ve samimi oMuğunu"
savundu.
Yüdınm, TBMM'de
düzenledıgı basm toplan-
tısında, bir gazetecinin
Ecevit'in "MerBk" ile il-
gili sözlerini ammsatarak
bu konudaki görüşlerini
sorması üzerine şunlan
söyledi:
"Bunu demokrathkla
ve özgür düsünceyle bağ-
daştırmam mümkün de-
ğüdir. Lideruğin fonksi-
yonlan, misyonlan çok
faridMhr.Kişfleriniradesi-
ni, düsüncesinedayatmay-
la basla koymak değiktir
BderBk. Bunu birbirine
kanştırmamak gerekir.
LJderlik, geleceği planla-
yan, geiecekteki sorunlar-
la alakah konularda gru-
buna da bireye de >t)l gös-
terici olabilecek ev^afta fi-
Idr sergileyen, bunlan
ohısturan kişi ohnahdır.
Yoksa kisilerin dûşüncele-
rine ambargo koymak,
düşüncelerini da\-atmayla
bir yerlere taşımak Kder-
likle ilişkisi olan şeyler de-
ğiklir. BeUd gecmişteki ti-
deriik anlayışı buydu. A-
ma bugünkü demokratîk
ortamda nderfiğin tammı
veanlamıbu değfl." Yıldı-
nm, partisinin cumhur-
başkanı seçimi konusunda
"açık, net vç samimi oMu-
ğunu" belirterek "Bizim
sorunumuz Idmin seçfie-
ceğryle Ugili değüdir. Biz
sistemle, ilkeyle ilginyiz''
dedi. Cumhurbaşkanı se-
çimmin açık oyîa yapıl-
ması isteklerinin bunun
bir göstergesi olduğunu
anlatan Yıldınm sözlerini
şöyle sürdürdü:
"Befirii çevrekr, sorun
ve sıkmtnunANAP ile Diş-
Idsi olduğu yönünde söy-
lemde bulunuyoriar. Bi-
zim Sayın Demırel'le hiç-
birsorunumuz>üktur. De-
mireTin uzun süren bir si-
yasi geçmişi vardır.
ANAP'nı bu süreçte ken-
disrvle birükte belki aynı
saflardabeUd karşı saflar-
da calışmış arkadaşlan-
mıztabii ki olacakür. Bun-
Iarm bu süreçten olumhı
ve olumsuz etkflenmeleri
debeklenmendiıf
Prof.Dr.
Aysel
Çelikel
tarafindan
İlhan
Sdçuk'a
İLHukuk
Fakültesi
rozeti
takıürken
hocanmeşi
Meriç
Vetidede-
oğhı'nada
birplaket
verüdL
(Fotoğraf:
UĞUR
GÜNYÜZ)
Hıfzı Veldet Velidedeoğlu 'nun ölümünün sekizinci yılı
'Efsane hukukçu' anüdıIstanbul Haber Servisi - Ord. Prof.
Dr. Hnzı Veldet Velidedeoğlu, ölümü-
nün 8. yılmda IÜHF Eğitim, Öğretim
ve Yardrmlaşma Vakfı'nca dün Arma-
da Oteli'nde düzenlenen toplantıyla
anıldı.
tÜ Hukuk Fakültesi'nin kurumsal-
laşmasında ve geleneklerinin oluştu-
nılmasında Velıdedeoğlu'nun katkı-
lanm anlatan tÜHF Eğitim, Öğretim
ve Yardımlaşma Vakfi Başkanı Prof.
Dr. Aysel Çeükel,medeni hukukun bi-
limsel içeriklı öz Türkçe ilk kıtaplan-
nı Velidedeoğlu'nun yazdığını anım-
sattı. Çelikel, Türk Medeni Kanu-
nu'nun Velidedeoğlu tarafından Türk-
çeleştirihp Türk Yurttaşlar Yasası ola-
rak amhnası sağlanmasına karşm, ye-
ni yasanm yine aynı adla anümasunn
düşündürücü olduğunu söyledi.
Maltepe Üniversitesi Hukuk Fakül-
tesi Dekanı Prof. Dr. Aydın Aybay ise
12 Mart 1971 darbesinin, devrimci ki-
şiliğine karşı olduğu ve o yıllarda
Cumhuriyet gazetesinde yazdığı için
Velidedeoğlu'na, aym yaştaki başka
bir hocaya verilen emekliliğinı ertele-
me hakkını tanımadığrnı anrmsatarak
kurumlaşmasına büyük emeği geçen
Hıfzı Veldet'i IÜ Hukuk Fakülte-
si'nden uzaklaşnrdığmı kaydetti.
Gazetemız Yaym Kurulu Başkam
İlhan Selçnk ise Velidedeoğlu'nun,
yaşamı 1923 Aydınlanma Devrimi ve
Tüîkiye cumhuriyeti tarihiyle özdeş-
leşmiş bir efsane hukukçu olduğunu
söyledi. Selçuk, Velidedeoğlu'nun
Cumhuriyet devrimi, üniversite refor-
mu, çok partili dönem, 27 Mayıs, 12
Mart ve 12 Eylül'ün gelgitleri içinde
gün geçtıkçe büyüyen birkişilik oldu-
ğunu vurguladı. Selçuk, Hıfzı Vel-
det'in, bir medeni hukuk hocası olma-
sma karşın, Türkiye'nin gehniş geç-
miş en iyi anayasası olan 1961 Ana-
yasası'yla sosyal hukuk devleti kavra-
mını getirdiğini vurguladı.
Selçuk, Velidedeoğlu'nun medeni
hukukçauşmalannın. dinsellikten sıy-
rdıp laikleşme>i pekiştırdiğinı belirte-
rek, "Hocamn istediği sosyal devlet
kavramımn 1923 laik cunıhuriyetinin
kapsamı içinde olması. Türkiye'nin
pusulası ohnahdır" diye konuştu.
IRMIKI AYDIN ENGtN aengin(S doruk.net.tr
FRANKFURT - Bu satırlar
yazılırken Aiman Federal Idare
Mahkemesi (Almanya'nın Da-
nıştay'ı) toplanmıştı. Kapsamlı
ve gerekçeli bir karar verecek.
Kapsamını şu anda bilmemek-
teyiz, ama çok önemli bir karar
verileceği belli.
Alman Danıştay'ı, vereceği
kararla Almanya'daki Türkiye
kökenli Müslümanlan kimin
temsil edeceğini belirieyecek
ve bu karar ileride bütün eya-
letler için "bağlayıcı bir hukuk
temeli" oluşturacak.
Sorun şu: Alman ilköğretim
okullannda din dersi var. Din
dersi, eyaletten eyalete farklı-
lıklar gösterebiliyor. Kimi eya-
letlerde zorunlu, kimilerinde
gönüllü. Aynca Katoliklerin ağır
bastığı eyalet, kent, semt ve
mahallelerde farklı, Protestan-
larda farklı din dersi uygulama-
sı var. Hele hele Protestan ve
Katolik çocuklardan oluşan sı-
nıflarda uygulama daha da kar-
maşık. Müslüman çocuklan ise
bu derslerden "muaf".
Müslüman çocuklarla ilgili bu
"boşluğu" dolduımak için Av-
rupa'daki Islam örgütleri, tari-
katlan, gruplan arasında yıllar-
Almanya'da Müslümanlan Kim Temsil Edecek?
dır kıyasıya bir yanş sürüyor.
Özellikle Avrupa Milli Görüş ör-
gütlerinin Genel Başkanı, Nec-
rjnettin Erbakan mollamızın
kardeşi ve Batı Avrupa'daki
"tam yetkili" büyükelçisi Meh-
met Erbakan, bu konunun en
ısrarlı takipçisi.
Milli Görüş'ün alt örgütlerin-
den Islam Federasyonu, geçen
aylarda Berlin eyaletindeki
okullarda Müslüman çocukla-
ra din dersi verme hakkını kap-
mak için sürdürülen yanşta bü-
yük bir adım attı. 1999 Kası-
mı'nda Berlin Eyalet Yüksek
Idare Mahkemesi, Islam Fede-
rasyonu'na Berlin'deki ilköğre-
tim okullannda Müslüman ço-
cuklara din dersi verme yetkisi
tanıdı.
Görünüşte sadece çocukla-
ra din dersi verme hak ve yet-
kisinden ibaret bir "hukuksal"
karar. Ama altında devasa an-
lamlar yatıyor. Bir başka deyiş-
le Federal Almanya'daki islami
örgütler arasında çok büyük
çalkantılara yol açacak bir ge-
lişmeye kapı aralandı. Böyle bir
"hak veyetkiyi" eiinde tutan bir
İslami örgüt, gitgide Müslü-
manlann "resmi temsilcisi"
kimliğine kavuşur ve bunun salt
dinsel değil, çok önemli siyasal
sonuçlan olur.
Görünüşe göre, siz bu yazı-
yı okurken açıklanacak olan
kararda, Erbakan'a sadık Milli
Görüş'ün alt örgütü Islam Fe-
derasyonu'na Berlin Eyalet
Yüksek Idari Mahkemesi'nce
tanınan "tems/7A)aWo"reddedi-
lecek. Ama Mehmet Erbakan
ve ekibi bu konuda bütün hu-
kuk yollannı sonuna kadar zor-
lamaya kararlı görünüyoriar.
Avrupa'daki Milli Görüş'ün ön-
de gelenlerinden ve Berlin Is-
lam Federasyonu Başkanı Na-
il Dural, daha şimdiden, ken-
dileri hakkmda olumsuz bir ka-
rar çıkması halinde Alman Ana-
yasa Mahkemesi'ne başvura-
caklannı açıkladı bile.
Milli Görüşçüler, ilköğretim
okullannda din dersi verme "fe-
te/"ini kapma çabalannın yanı
sıra, Müslüman kız çocuklann
spor ve cinsel eğitim derslerin-
den "muaf tutulmalan yönün-
de de politik baskı yapıyor ve
böylece bağnaz Müslüman
Türk ailelerin desteğini pekiştir-
meyi amaçlıyoriar.
Üstelik bu adım kazanıldığı
takdirde, Milli Görüş bu kez de
"kilise vergisi'ne karşılık "cami
vergisi"n\ gündeme getirecek.
Almanya'da Hıristiyanlar, her
ay düzgün olarak kesilen bir ki-
lise vergisi ödüyortarve bu ver-
giden muaf tutulmak için bir
yargı karan elde etmeleri gere-
kiyor. Almanya'daki Müslüman
örgütler yıllardır, çok önemli ve
düzenli bir gelir kaynağı yara-
tacak "cami verg/s/''nin peşin-
de koşmaktalar. Berlin'deki
okullarda Müslüman çocukla-
ra din dersi verilmesi kabul edi-
lir ve Islam Federasyonu'nun
bu konudaki yetkisi onaylanır-
sa, "cami vergisi"r\e hukuksal
açıdan olanak tanıyacak çok
önemli bir pencere aralanmış
olacak.
Ancak Almanlann sezmekte
zorlanacaklan, buna karşılık Is-
lamın karmaşık örgütlenme ve
gruplaşmalannı yakından bi-
lenlerin kolayca sezebilecekle-
ri gibi, Sünnilerin Hanefi mez-
hebi kolunun ağır bastığı, Nak-
şibendi tarikatının öne çıktığı
Milli Görüş çizgisinin karşısın-
da, Aimanya'daki Kürtler ara-
sında yaygın olan Şafi mezhe-
bi, aynca gene Avrupa'da yay-
gın ve güçlü bir örgütlenmeye
sahip Aleviler var. Bunlar olası
bir "din dersi tekeli" karşısında
seslerini kaçınılmaz olarak yük-
seltecekler.
Batı Avrupa uzun süredir,
Müslüman göçmen kitlesinin,
Müslümanlar arası dinsel çe-
lişki ve çatışkılan Avrupa'yata-
şımasından ürküyor. Ama ister
din dersi verme yetkisinin bir
Müslüman grubatanınması, is-
ter "cami verg7s/"nin kabul edil-
mesi, bu çelişki ve çatışkılann
"taşınması" değil, Avrupalılar
(bu yazj bağlamında Almanlar)
tarafından bizzat yaratılması,
körüklenmesi anlamına gele-
cek.
Ondan sonra da seyredin siz
gümbürtüyü. Galiba yakında
"Rüzgâr eken, fırtına biçer"
atalar sözünü sık sık yinele-
yeceğiz... . - .
POLİTtKA GÜ1NLÜĞÜ
HİKMET ÇETtNKAYA
Gözaltı
FRANKFURT - Bir yandan 5 artı 5 formülü üze-
rine yapılan tartışmalar, öte yandan HADEP'Iİ be-
lediye başkanlannın gözaltına alınması Türkiye'nin
'siyasi sıkıntısını' gözler önüne seriyor...
Iran seçimlerinin sonuçlannı 'reformculann za-
feri' olarak nitelendiren anlı şanlı medyamızın mol-
lalann yerine cüppelilerin sandıktan çıkmasını de-
ğertendirirken ölçü olarak neyi aldığı pek anlaşılmı-
yor...
Türkiye'ye ABD'nin biçtiği 'ılımlı Islam modeli' ile
her firsatta 'Atatürk devrimlerinden' söz eden Bü-
lent Ecevit'in Fethullah Gülen'i övmesi bir nokta-
da örtüşmüyor mu?
Galiba herkes bir şeyler söylüyor.
Yani kafalar hayli karışık!..
Köln'den Frankfurt'a doğru yol alırken Türkiye'de
yaşananlan, özellikle HADEP il başkanlannın gözal-
tına alınmalannın temel nedenini çözmeye çalışı-
yordum...
Alman basını Türkiye'nin güneydoğusundaki gö-
zaltı olaylanna geniş yer vermişti. Bizim bazı gaze-
telerimiz de olayı şöyle değerlendirmişti:
"Avrupa kapısındakı Türkiye, kendini ayağından
vurdu..."
Seçimle gelmiş bir belediye başkanı durduk yer-
de gözaltına alınmamalıdır. Eğer haklannda bir id-
dia varsa gözaltına alınmadan yargıya teslim edil-
melidir... ...t
Gelelim bazı gerçeklere:
PKK'nin Avrupa'da siyasallaşma aşamasına gir-
diğini, HADEP'le de çok sıkı ilişkisi olduğunu biliyo-
ruz...
Zaten Abdullah Öcalan bunu Imralı'da açıkladı...
Selim Özalp (Siirt), Feridun Çelik (Diyarbakır),
Feyzullah Karaaslan'ın (Bingöl) sık sık Almanya'ya
gitmeleri, oralarda siyasi ilişki kurmalan olağan sa-
yılır mı, sayılmaz mı?..
Şanınm sorunun asıl temeli de bu...
Üç belediye başkanı PKK'nin siyasal zemine otur-
tularak partileşme sürecine katkı sağlamaya çalışı-
yorsa bu çok yanlıştır...
Eli kanlı bir terör örgütüne bu denli sıcak bakmak,
demokratik özgürlüğü PKK'yle özdeşleştirmek, salt
Güneydoğu insanına değil, tüm Türkiye'ye zarar ve-
rir...
•••
14 Ocak 2000'de Almanya'da yayımlanan Öz-
gür Politika gazetesi, Frankfurt Asliye Ceza Mah-
kemesi'nin karanyla basıldı. Özgür Politika'nın Neu
Isenburg'taki binasına 50 polis girdi ve arama yap-
t. Aynca gazetenin imtiyaz sahibi Mehmet Yıldı-
nm ve yönetici Ahmet Yücedağ ile Cemal Uçar'ın
evleri arandı...
O zaman kimi yabancı dostlanmız neden ayağa
kalkmadı, Almanya'da basın özgüriüne darbe vurul-
duâunu söylemedi?
Ozgür Politika polis baskınını şöyle vermişti:
"Ozgüriüğe saldın... OHAL Almanya'da..."
Dün özgür Politika gazetesi, üç HADEP'Iİ beledi-
ye başkanının Diyarbakır'da gözaltına alınmalannı
bakın nasıl haberieştirmişti:
"özgür Politika'ya bir açıklama yapan Dışişferi
Bakanlığıyetkilileri, Dışişleri Bakanı Joschka FiscP
her'/n Türkiye Dışişleri Bakanı Ismail Cem 7e te&
fonla görüşüp Kürdistan'/n üç belediye başkanı-
nın serbest bırakılmasını istedi..."
Burada önemli bir nokta var: Türkiye'de ve yurt-
dışındaki bazı Kürtler ile yabancılar Türkiye'nin Gü-
neydoğu bölgesini 'Kürdistan' olarak görüyor. Da-
ha açıkçası Güneydoğu'yu 'Kürt devleti' olarak ni-
telendiriyor...
Konuyu biraz daha açalım:
"Onlara göre Güneydoğu, Türkler tarafından Iş-
gal edilmiş bir Kürt bölgesi..."
Işte bu kafalar Türkiye'de banşı ve demokrasiyi
engellemeye çalışanlann ekmeğine yağ sürüyor...
Bazı PKK'li ve Almanlann sloganı da şöyle:
"Türkiye'de barış ve demokrasi, Öcalan'a özgür-
lüğünün geri verilmesiyle gerçekleşir..."
lstenilen şu:
"öcalan saltverilsin ve Kürt partisinin başına geç-
sin!.."
•••
HADEP'Iİ üç belediye başkanının tutuklanmasın-
dan sonra Diyarbakır'da gösteri yapanlara karşı po-
lisin takındığı sert tavn protesto ediyorum...
Banş, demokrasi ve kardeşlik gibi öğelere gelin-
ce!..
Bunlann öcalan'a özgürlük verilmesiyle gerçek-
leşeceğini umanlar yanılıyor...
Kan gölünden çıkar uman iç ve dış güçler var!..
Güneydoğu 'Kürdistan' değildir, ülkemizin bir
parçasıdır...
Olayı 'milliyetçilik' gibi kavramlaıia dejenere et-
mek isteyenler, bilinçli ya da bilinçsizTürk-Kürt ay-
nmcılığına hizmet ediyorlar...
Bir ay önce Alman polisinin yargı karanyla Özgür
Politika gazetesini basması ve yöneticilerinin evini
arayıp gözaltına alması, demokrasiye ve hukuka ay-
kın mıydı?
Burada yanlış olan şu: Eğer üç HADEP'Iİ beledi-
ye başkanı hakkmda suç öğesi oluştuysa, DGM
savcısı onlan çağınr ve ifadesini alır, dört gün sü-
reyle jandarmada gözaltında tutulmaz...
hikmetcetinkaya@ cumhuriyetcom.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
YAKIN TARIH
GÖZDEN
KAÇMASINÎ
. - • • 1
T ı r m ı k ' i T ı r m ı k . A y d ı r
Aydm Engın _\dşadığınıız
gunlerın kıtabmı yazdi:
Tırmık'a Tırmık.
463 dk 90 * ANKARA