Katalog

SAYFA CUMHURİYET 27 ARALİK 2000 ÇARŞAMBA 12 KULTUR [email protected] Siyasal ve tatihsel romanlar M. SADBK ASLANKARA Yazınla ilgili yıl sonu değerlendirme ya- zılan, eleştiri yazısı mıdır? Değildir! Kılavuzluk da yapmaz, hangi romanı na- sıl okuyacağımza siz karar verirsiniz yine! Olsa olsa bir anımsatmadır; anımsatırken söz konusu romanlara değgin kimi küçük değeriendirmeleri, yıl içinde dillendirilmiş dü- şünceleri, şurasından burasından tutup tutup çekıvermektir önünüze, o kadar... Neler yayunlanmış 2000'de? Kuşbakışı bir göz atmaya çalışalım ilkin bunlara... Nalan Türkeli: İki Hayat (Gendaş): Na- lan Türkelı, Varoşta Kadın Olmak ro- manıyla duyurmuştu ılkin adını. Varoştan çıkagelerek üstelik. Anı- lannı aktanrken yansırtığı dürüst- lükle de dikkatleri çekmekte ge- cikmemişti. Bu kez yaşamının onu sürüklediği Fransa'yla bu yakaya dönûk gözlemleriyle baş başa bırakıyor Türkeli bizleri. Murat Aykaç Erginöz; Sara- ym GözyaşJaıVCem Sultan'm Ro- manı (Yalçın): Murat Aykaç Er- ginöz çok yönlü bir yazar. Yazar- lığının dağıldığı alanlar içinde ro- man ve oyun başı çekiyor. Erginöz, Cem Sultan'm dramatık yaşamöy- küsünü, daha çok da, topluma hûzûn- lü gelen son on yılını yalın bır anlatım- la yansıtmaya çalışıyor. Erginöz'ün ro- manında bana göre dıkkati çeken en önem- li yan, romanın dili. Tarihsel dönemi anla- tıyoruz diye geçmişe dönük dilsel öykünme- lerle dolu romanlann tersine, gûzel bir Türk- çeyle yazıyor romanını Erginöz. Nazlı Eray; Ayışığı Sofrası (Can): Nazlı Eray, üretkenliğiyle dıkkati çek- tiği denlı roman anlayışındaki sü- reğenlikle de dikkatı çekiyor. Eray, kolayca anlama geçilecek tümce- leriyle, bir sevgi pınan gibi herkesi kucak- layan anlatımıyla bu doğrulruda peş peşe ro- manlar yayımlıyor... Yayınevi, kapak arkasın- da iyi demiş: "Ayışığı Sofrası, yazann peşin- de renkli serüvenlere ablmakisteyenkr içiıu" Tarihe uzanan romanlar Ahmet Karcıhlar: GüldenKale Düştü: Ah- met Karcıhlar, Yağmur Hûznü ile yazın çev- relennin bir bölümünde, biçimsel açıdan dik- kat çekici bulunmuştu. Kımilerince dile ge- tirilen bu görece başannm ardından yazın- sal barometrede bir kıpırtı yaratmadı ne ya- zık kı Gülden Kak Düştü Solmaz Kâmuran; Kirâze (lnkılâp): Yayı- nevi, Solmaz Kâmuran'm romanını şu satır- larla sunuyor: "Kirâze, 1492 yüında tspan- ya'dan kovulan binlerce Sefarad Yahudisinin çileli yaşam mücadelesinden yûz yülık bir ke- sit sunuyor." Ilginç elbette. EfifŞafak'ın, Şeta- rin Aynalan (1999) adlı romanı da bu konu- ya özgülenmişti... Kimi yazarlar, ilgi çekece- ğinı umduklan bir konunun okurca da beğe- nilebileceğini düşünerek mi yazmaya yöneli- yor acaba dıye düşünmeden edemiyor insan. Teoman ErgüJ; Nurbanu (tnkılâp): Teoman Ergül'ün romanı tarihsel bir dönemi anlatıyor. Nurbanu'yu ilginç kılan, biraz da belgeli ro- man oluşu belki. Yazar, pek çok kaynaktan ya- rarlanarak belgelerin yönlendirilmesinde oluş- turmuş çünkü romanını. EtifŞafalc Mahrem(Meris): Sonyıllardaro- manda sürdürdüğü kararlılık, Elif Şafak'ın roman yazarlığına olumlu katkılar sağlıyor yanılmıyorsam. Yerini bulmaya yönelmiş, ol- gunlaşmaya koyulmuş genç yazan bakalun nasıl serüvenler bekliyor bundan sonraki ça- lışmalannda. Celâl Hafrfbilek; Zamanla BeUd (Telos): Celâl Hafifbilek, son yıllarda arka arkaya ya- yımladığı romanlarla dikkati çekerken, o iş- lek diliyle sevilen romancılar arasmda kendi- sine bir yer edinmeye de koyuldu yanılmıyor- sam. Hafifbilek' in önümüzdeki yıllarda roman- lannda yoğunlaşmaya yöneleceği de umula- büir. Nedim Gürsel; ResünK Dünya (Can): Nedim Gürsel, Boğazkesen'den sonra Resimli Dünya adlı son romanmda da yıne tanhe uzanıyor. AdaletAğaoğlu'nun RomantikBirVlyana Ya- a'ndaki emekli tarih öğretmeni Kâmil Ka- ya'dan şunca yıl sonra yeni bir roman kahra- manıyla karşılaşıyoruz Gürsel'in romanmda: Kâmil Uzman. Ortaan Pamuk'un Benim Adım Kırmızı adlı romanmdakı gibı tıpkı, Resımlı Dünya'da da resimde Doğu-Batı sorunsahna yönelik kimi ipuçlan ınsanı heyecanlandın- yor doğrusu... •Acı Bilglnlnfarklı biçeml Mehmet Eroğlu: Yüz: 1981 (Everest): Meh- met Eroğlu, 1980 ortalanndan bu yana, yayım- ladığı romanlanyla gerek yazın çevrelerinde, gerekse siyasal söylemin yoğunlaştığı, ey- lemselleştirildiği ortamlarda tartışmalar yarat- mıştı. Romana aynntı yerleştirmede sergile- diği ustalığı ile dikkati çeken Eroğlu, Yüz: 1981 ile bir kez daha ilgi çekmeyi sürdürüyor. Selimtkri: SolnıazHaıum, KimsesizOkur- lar Için (Oğlak): Selim 1leri, ancak yazarak ya- şayabilen az sayıdaki yazarımızdan biri. öte yandan yazınımızın kendi geleneklerinden kopmaması doğrultusunda savaşım veren bir "şövalye". Ileri, bu kez de bir roman yazan- nın kendi anlatısında roman-yaşam kahrama- nı diyebileceğimiz Solmaz Hanım'la kesiş- tıklen "Geçmiş, Bir Daha Geri Getaneyecek Za- manlar"dakı serüveninı anlattığı Solmaz Ha- nım, Kimsesiz Okurlar tçin adlı romanıyla esenliyor yüreklerimizı. Enîs Batur, Aa Bflgi (YKY): Enis Batur, ya- pıtlannı yaymılamaya koyulduğu dönemler- den başlayarak ilginçliğini hep koruyan bir ya- zar. O, bu ilginçlik kadar, çok zengin bir yel- pazeye dağılan ürünleriyle de dikkati çeki- yor... Bütün bunlarm süreğenlik ve verimlilik 1)Mehmet Eroğlu, 2) Selim İleri, 3) Ttırgut Özakman, 4) Enis Batur, 5) Erhan Bener, 6) Oya Baydar, 7) Elif Şafek, 8) Nedim GürseL içinde sunulması okura, daha da şaşırtıcı kı- hyor "Batur" imzah anlatılan. Aa Bilgi'nin, farklı yaklasımıyla, biçemiyle yazınımızı ço- ğalttığı söylenebılir... Evrensel-güncel slyasallık odaflında Oya Baydar; Sıcak Külleri Kaldı (Can). Ro- manlannı, evrensel-güncel siyasallık odağın- da yoğunlastırmış görünen dört romancımız- dan biri de Oya Baydar. (Ötekiler: Mehmet Eroğlu, Öner Yağa, Kaan Arslanoğhı) Baydar, son romanı Sıcak Külleri Kaldı'da bu sorun- sallar çevresinde yenı bır romanla daha çıkı- yor okurun karşısma. Sıcacık anlatımıyla bu- na eklemlerunış duyarlık ve hüzünle... Tülay Ferah; Kırmızı Erik (Sel)/Erkek (Te- los): Tülay Ferah, daha önce yayımladığı iki romandan sonra bu türde kararlı olacağa ben- ziyor. Kırmızı Erik'te ve Erkek'te dıkkati çe- ken ilk yan. akıp giden dili onun. Fakir Baykurt: Eşekli Kütüphaneci (Adam): Işık Baykurt, Eşekli Kütüphaneci ıçın yazdı- ğı "BirkaçSöz"de, yapıtın, "Fakir Baykurt'un son çahşması olduğu"nu yazıyor. Bu, yazann Leylâ Ipekçi; Ük Kötülük (Remzi): Leylâ lpekçi, gazetecilikten romancılığa geçmiş bir yazar. Daha önce yayımladığı iki romanm ar- dından bu kez yeni bir yapıtla geliyor okurun önüne. Bir ahlaksallık (etik) sorununu didik- lemeye çalışıyor... Ne ki diline yansıyan "es- ki" havayı görmemek elde değil yazann. Nermidil Emer Binark; Şakir Paşa Köşkü (Remzi): Binark'm bu yaşamöyküsel roma- mnı, yapıtın arka kapağından özetlememe ne dersiniz? "^Osmannlmparatortuğu'nunson dönemine ve Cumhurh et'in kuruluş yülanna tanık ohnası, ülkemize, Cevat Paşa gibi devlet adamlanile FahrünnisaZeyd, Aliye Berger,Fü- reya Koral, Cevat Şakir gibi sanatçüar arma- gan etmiş bir ailenin, Şakir Paşa Ailesi'nin hi- Cemll Eren'ln yagamOyküsü Erhan Bener; Işığuı Gölgesi (Remzi): Erhan Bener, o her zamanki ustalığı ve güzel Türk- çesiyle romanlanrun, öykülerinin, oyunlannm yanında bu kez bir yaşamöyküsüne eğiliyor: Cemil Eren-... Eren'in Merzifon'daki bir kenar mahallede başlayan öyküsü, sürükleyici birro- Bu yüın romanlan, kabaca gözden geçirildiğinde iki ana damarın kendisine oldukça geniş yatakTar açtığı; birinde siyasanın, ötekinde tarihin, romanın içine ahnmaya çalışıldığ^ görülüyor. Elbette bunlan, daha başka konulan, izlekleri roman içine almak olası. Ancak bu olgu, bunlan *anlatan' romanlann 'yazınsal' olacağı anlamına gelmiyor... Siyasal söylemle siyasal romanı, tarihsel aktarmacüıkla tanhsel romanı birbirinden ayınnak gerekmiyor mu? Söz konusu yapıtlar, bunu düşünmemizi sağlayarak da bir işlevi yerine getiriyor bana göre. son romam olduğu anlamına gelir mi bilmi- yorum. Ama şimdilik biz bunu, Fakir Bay- kurt'un son romanı olarak okuyacağız elbet- te! Baykurt'un o şiirli Türkçesiyle, dupduru anlatımıyla, yalınlığıyla, sevecenliğiyle... TurgutÖzakman; Romantika (Bilgı): Tur- gut Özakman, bir görüşmemizde, artık oyun yazarhğını gençlere bıraktığını söylemişti. Ük romanı Korkma tnsancık Korkma'dan sonra Romanrika'yla çıkagelmesı, onun, romanda kararlıhk göstereceğini gösteriyor. Özak- man'ın, tiyatroyu ve sinemayı da arkasına ala- rak ortaya koyduğu romanı elinize almanızla bitirmeniz bir oluyor... Romanda da ustalık peşinde görünüyor ya- zar. Turgut Özakman'ı tanunamış olanlar için büyükfırsat... Necati Tosuner; Yalnızuktan Devren Kira- hk (Doğan): Necati Tosuner'in, SancuSan- cı_.'dan yaklaşık çeyrek yüzyıl sonra yayım- ladığı son romanı Yalnızlıktan Devren Kira- hk, o bıldik Tosuner dilinın bir yansıması, il- könce. Yalmz rahat okunan bir yapıt değil, açtığı, sezdirdiği artalanlanyla da insanı ken- disine çeken bir roman bu. Buruk, şiirli bir hü- zünle birlikte. mana dönüşmekte gecikmiyor. Bu yüzden yalmz ressam Cemil Eren'i tamyanlann de- ğil, tam tersine, onu tanunayanlann, hiç tanı- mayacak olanlann da ilgisini çekebilecek bir yapıt Işığın Gölgesi.. Çetin Yiğenoğlu; Gasteci (Gendaş): Bana göre ilkin öykücü, yanı sıra gazeteci olan; bel- ki başkalannca ilkin gazeteci, yanı sıra öykü- cü görünen Çetin Yiğenoğlu, Inokin/Bir Aşk Bilmecesi adlı kıtabının ardından yeni bir ro- manla karşımızda: Gasteci. Yiğenoğlu, şun- ca yılın birikimıne yaslanarak yayımladığı bu romanuıda groteskten ustaca yararlanmakla kal- mıyor, biçimsel nanikler de çıkanyor. Hltit dünyasında bir gezlnti Sezgin Kaymaz; Luckv (lletişim): Sezgin Kaymaz'ın dördüncü romam. Bu kez bir kö- pek rol alıyor romanda. Sezgin Kaymaz'ın, ya- zarlığı profesyonel futbol takımı çalıştıncılı- ğıyla birlikte sürdürüyor olması da ilginç. AhmetÜmit; Patasana (Om): Ahmet Ömit, öykücülüğünün yanında romancılığıyla da öne çıkan yazarlanmızdan. Polisiyede sür- dürdüğü ısrarcı tutumuyla da dikkati çekiyor Ahmet Omit. Bu kez de Hitıt dünyasında bir gezıntiye çıkanyor okurunu. Serüvenlerle sar- mallanmış bir anlatımla. Yümaz Karakoyunlu; Çiçekli Mumlar So- kağı (Doğan): Yılmaz Karakoyunlu, tarihe ya da yakın tarihimizin kimi dilımlenne yö- nelik romanlar yazıyor hep. Eylemlı bir po- litikacı da olan KarakoyurUu, romanlan- na, bunlardaki bakışına yönelik eleştiriler de alıyor kimi yazın çevrelerinde. Yıllann romancısı, öykücüsü Muzaf- fer tzgü'nün, Içimde Çiçekler Açınca (Bilgi) adlı gençlik romanı ile son bir- kaç yılda arka arkaya kitaplar yayım- layan Reha Çamuroğlu'nun Son Yeni- çeri (Doğan) adlı romansı anlatısı; Ece Temelkuran'ın tç Kitabı (Gala), Han- dan Öztürk'ün Mor Tecavüz (Gala), Gün Zileli'nin Yanlma (Ozan) adlı ki- taplan da yıne 2000'in romanlan ara- sında. tlk romanlardan da söz edebiliriz bu arada. Ömckse Banş Bıçakçının ko- layca okunuveren, uzaklardan bir çalım Sevgi Soysal'ın Yenişehir'de Bir Öğle Vakti adlı romanını anımsatan HerkesHerkesleDost- muş GibL_'si (lletişim); Levent Mete'nin, bir anlamda roman dünyamızın "oyun" anlayışı- na karşı sunulmuş nazıresı sayılabılecek Aşk Romanlan Yazan Adam'ı (lletişim); Mehmet Açar'ın polisıye kurgu havasında yazmsal- laştırmaya çalıştığı Siyah Haüralar Denizi (lletişim); şunca yılın öykücüsü MucizeOzû- nal'ın, bır solukta okunan damıtılmış tatlar sun- duğu Alayuı Kızlan (Can); Zerrin Koç'un yi- ne deneyimli bir öykücünün kaleminden çık- mış olan düz anlatımla, ama ilgiyle okunan Islak Kentin Insanlan (Can); öyküleriyle, oyunlanyla admı duyuran Özen Yula'mn ro- man dağanmıza kattığı ilginç denemesi Ha- yat Bir Kere'si (Doğan); şair Metin Celil'in, 1978 kuşağına özgüldnmiş bir yigitleme ve gü- zelleme olarak alınabilecek Ne Güzel Çocuk- lardıkBiz'i (Gendaş); sanatsal, siyasal konu- lara özgülenmiş çok sayıda kitabı bulunan Bedri Baykam'ın Kemik'i (Piramid) bunlar ara- sında sayılabilir. Cençler atak bir tutum serglllyor Gençlerin toplumsal yaşamda gözlenen gi- rişimciliği, ataklığı yazın dünyası içinde de göz- leniyor... öyküde artık bir "kuşak" özgüllü- ğü ortaya koyan genç yazarlann yoğunluğu- na ve dayatmasına henüz ulaşamamış olsa da, roman alanında gençlenn sergıledıği atak tu- tumun da altı çizilmeli! Örnekse ...Ve..Ve- va_Belki_'den hemen sonra Evet_Ama_San- kL..'yi (Imge) yayımlayan Meltem Ankan (1 %8); Kinyas ve Kayra (Om) adlı ilk roma- nını yayımlayan Hakan Günday (1976); www.Seni Anyorum.Com (tlke) adlı ilk kita- bıyla okurlannı selamlayan Tülin Akyıldız (1973) bu genç yazarlardan. Bu kadar mı 2000'in romanlan? Sanmıyo- rum... Bunlar, benim anımsayıp da belleğini- zi tazelemek için önünüze serdiklerim... Kım- bilir daha ne kadar roman yayımlandı yıl içm- de... Yazarlan bağışlasın beni, bunun bır gör- mezden gelme olmadığını düşünsünler lüt- fen... Ne ki 2000 yılı romanlan, kabaca gözden geçirildiğinde bile iki ana damarın kendisine oldukça geniş yataklar açtığı; birinde siyasa- nın, ötekinde tarihin roman içine ahnmaya calışıldığı görülüyor. Elbette bunlan, daha başka konulan, izlekleri roman içine almak ola- sı. Ancak bu olgu, bunlan "anlatan" roman- lann "yazınsal'' olacağı anlamına gelmiyor.. Acaba biz, bu siyasal söylemi çoğaltan, bir tarihsel olayı yankılandıran ya da bunlara dö- nük gerçeklikleri yansılayan romanlardan ro- man sanatmın birer uzantısı olarak mı tat alı- yoruz, yoksa siyasal, tarihsel yönelişlerimizın etkisinde mi kalıyoruz? Siyasal söylemle siyasal romam, tarihsel aktarmacılıkla tarihsel romanı birbirinden ayırmak gerekmiyor mu? Söz konusu yapıt- lar, bunu düşünmemizi sağlayarak da bir ış- levi yerine getiriyor bana göre. 2000' in bunca verimi birer roman olarak ge- lip geçerken yazın vitrinimizden, aralanndan kalıcı bir romanın çıkıp çıkmayacağı, çıkar- sa kaçının kalıcı olabileceği bugünden kesti- rilemez elbette. Çeşitllllk içinde geniş bir r o m a n listesl -r . ::. Ama 2000'den 2001 'e devir teslimde, nice- lik anlamında görece bir roman zenginliği, gençlerin roman yayınında göze çarpan giri- şimciliği söz konusu olsa da, yapıtlar arasın- da belirginleşip sivrilen bir roman doruğun- dan söz edebilmek oldukça güç. Hadi gelin, 2000'den artakalan romanlardan bir liste yapalım sizinle... 2001 'e devir teslim edelim bunlan... Yeni yılda okuyacağımz ro- manlann yanında, her ay başına birer roman düşecek bıçimde, 2001 'de okuma gündemini- ze alabileceğiniz bır liste... Çeşitlilik içinde, bütün roman dağanmızdan derlediğim geniş bir roman listesi: Enis Batur, Acı Bilgi; Oya Baydar, Sıcak Külleri Kaldı; Fakir Baykurt, Eşekli Kütüphaneci; Erhan Bener, Işığuı Göl- gesi; Metın Celâl, Ne Güzel Çocuklardık Biz; Mehmet Eroğlu, Yüz: 1981; Nedim Gürsel, Re- simH Dünya: Celâl Hafifbilek, Zamanla Bel- ki; Selim llen. Solmaz Hanım. KimsesizOkur- lar tçin; Turgut Özakman, Romantika; Mucı- ze Özünal. Alayuı Kızlan; Elif Şafak, Mata- rem; Necati Tosuner, Yalnızuktan Devren Ki- rahk: Ahmet Ümit, Patasana: Çetin Yiğenoğ- lu, Gasteci; Özen Yula. Hayat Bir Kere. Efendim, bir iki roman fazla mı? Yeni yıla okuma zengini olarak girmekten kim şikâyet edebilir? Bakalım 2001'in romanlan ne getirecek? Ama biz, şimdiden "hoş geldiniz yazm dün- yamıza" diyebiliriz bu romanlar için... DEFNE GÖLGESİ TURGAY FlŞEKÇt Yeni Yıl Yeni yıl; yeni bir hayat, yeni bir ülke özlemi gibi insanlar için. Sorunlaria dolu geçmiş hayattan kurtulma, bir merdiven basamağından atlargibi, yeni, sorunsuz bir döneme, ortama geçivermek. Bunca kutlama heyecanı, sevinç, umut yoğun- laşması başka nasıl açıklanabilir? Adı yeni yıl olan o tansık (mucize) günle dünya- mızın değişivermesini istiyoruz, zahmetsiz, kendi- liğinden. Yaşamak istemediğımız şeyler geride kalsın, ye- ni güzel bir hayata başlayalım. Kim istemez? Oysa yeryüzünde insana ilişkin güzelliklerin de, kötülüklerin de yaratıcısı insanın kendisi. İnsan yeryüzünde yokken, insani sorunlar da yoktu. Dünya giderek kötüleştiyse, çirkinleştiyse bunun sonjmlusu da eylemlenyle dünyayı bu duruma so- kan insanlığın kendisi değil mi? Güç sahipleri, güçlerinden bir parçacık olsun yitirecekleri kuşkusuyla bütün insanlığı baskı altın- da tutan bir düzeni sürdürmek için ellerinden ge- leni yapmıyoriar mı? Hem insanoğlu hem de üzerinde yaşadığımız yer- küre; yine insanlann yarattığı nedenierte varoluş- yokoluş mücadelesi venyor günümuzde. Ya güzel bir gelecek özlüyoruz ya da geçmişin güzelliklerini anıp avunuyoruz. Geçmişe özlem duygulannın bunca yaygınlaş- ması da günümüz dünyasından hoşnutsuzluğun bir göstergesi değil mi? Televizyonda rastladığım bir görüntü, o günden beri aklımdan çıkmıyor Selanik'te çekilmiş, pazaryerincte balık satan yaş- lıca bir kadın, elindeki ıri balığın pullannı kazırken Rumca başlayıp Türkçe sürdürdüğü konuşmasın- da şunlan söylemişti: "Ben burada göçmenim. Yurdumu, Anadolu'yu özlüyonım. Loto'dan bir para çıksa, gidip Bursa'da bir ev tutup oturaca- ğım." Acaba Bursa'yı en son ne zaman gördü? Geçmişındeki Bursa'nın bugün bambaşkabiryer olduğunu, hayalindeki kentle bırbenzerliği kalma- dığını bilse, yine de ister miydi orada oturmak? Kendimden de biliyorum. Çocukluğumun Balı- kesir'inde bir ağaç denizi olan Karatepe'de nere- deyse hiç ağaç kalmamış. Her yer yapı. O zengin ağaç varlığının yarattığı yücelik, güzellik duygusu- nu bugün oralarda yaşayanlar duyabilir mi? Elbet, mutsuz insanlar topluluğu oluruz, bu den- li hayatın güzelliklerine karşı kıyıcı birtoplum dur- sak. Mutluluk bıreysel bir duygu değildir. İnsan çevresiyle, çevresınden başka insanlardan, ağaçlardan, hayvanlardan gelen olumlu iletilerle mut- lu olur. Mutsuz çevreler, mutlu insan yaratamaz. ••• •»- Çağdaş şiirimizin, tiyatromuzun ve düşüncena- yatımızın ulularından Melih Cevdet Anday, 30.12.1983 günü bu gazetede yayımlanan yazısın- da bakın yeni yılı nasıl karşılıyor: "Bu yılın sonuncu yazısını yazıyorvm. Böyle ol- ması beni dûşündürüyor, önemli biryere yaklaş- tığımızın kuruntusu içindeyim sanki, iki gün son- ra yeni yıl başlayacak. Başlayacak da ne olacak, yaşamımız tûmden değışmeyecek ya, üç aşağı beş yukân gene özdeş günlen sürdürecek değil miyizl. Doğanın yılbaşından hiç haberi yoktur, benim de olmasa ne çıkari Doğa bır süreklilik ve bütünlük içindedir..." İnsanın sorunu, galiba binyıllardır bu dünyada na- sıl yaşayacağını, nasıl mutlu olacağını anlayama- mış olması. Mutluluğu hep güç, iktidar, servet gi- bi olmayacak şeylerde araması. Bencilliğin değil, paylaşımcılığın öğrenileceği günlere dek de galiba bu mutsuzluk sürecek. Ne dersiniz? Doğan Yayıncılık'tan yeni kitaplar • Kültür Servisi - Çın asıllı Fransız yazar Dai Sijıe'nın ilk romanı olan 'Balzac ve Çinli Terzi Kız', Doğan Yayıncılık tarafından Sema Rifat'ın çevirisiyle Türkçeye kazandınldı. Kitap, yayımlandığmdan ben Fransa'da en çok satanlar listesinde ve 2000 Goncourt Ödülü adaylan arasında yeT alıyor. Kıtapta, iki arkadaşın 1970'lerde Kızıl Çin'de yasaklı olan Batılı büyük yazarlara ait bir sandık dolusu kitabı bulmalanyla yaşamlanndakı değışım konu ediliyor. Doğan Kitap tarafından yayımlanan bir diğer kitap ise Radu R. Florescu ve Raymond T. McNally'nin kaleme aldığı 'Drakula ya da Kazıklı Voyvoda' adlı kitap. Kitapta, 1431-1476 yıllannda yaşamış acımasız Eflak Prensi'nin kişilıği çevresinde oluşan Drakula efsanesi konu ediliyor. K Ü L T Ü R » Ç İ Z İ K K Â M İ L M A S A R A C I