18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 KAS1M 2000 SALI CUMHURfYET SAYFA 17 Hayırlı aşımlar Hayattayken hep zenginleri seven Turgut Özal'ın Amerika'dan rthal ettiği prenslerden Bülent Şemiler'i anımsıyor olmalısınız... Epeydir sesi sedası çıkmayan Şemiler, attı yıl önce bat(ınl)an lmpexbankta yönetim kurulu başkanıydı. Genel müdOrü Selçuk Öğrendil ve bankanın iki yöneticisiyle biriikte yargılanryordu. Şemiler ve arkadaşlannın beş yıl hapsi isteniyordu... Iç sayfalara sıkışmış bir gazete haberinden öğrendiğimize göre dava bitmiş... Hem de ne bitiş... Dava, bilirkişi raporunu beklenirken dosyada hiçbir işlem yapılmadığı için, rapor da zamanında gelmediği için zamanaşımına uğrayıp düşmüş... Cezaevine girme talihsizliği yaşayan Yahya Murat Demirel ve arkadaşlan ile talihsiz bir kararla malvaıiığına el kortan Dinç Bilgin ve Egeli can dostlanrun yüreğine su serpilmiştir. Dansı başlanna... Allah herkese hayırlı zamanaşımlan nasip eder inşallah... Td: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 "20yıldırkaçaket yryormuşuz... "12 Evlül'ün kasaplığıl" snaf ve sanatkariann durumu ortada... ''Be- nim esnafım" da yıllardır "benim işçim" ve "benim memurum" gibi sürünüyor. Esnaf, bugüne dek HaJk Bankasrdan, Esnaf ve Sa- natkariar Kredi ve Kefalet Kooperatifieri kanaJıyla kul- landığı kredi ile ayakta durmaya çalışıyordu. Esnaf, aldığı krediyle borcunu ödüyor, etinde pa- ra kaiırsa vergisini, primini yatınyordu. Esnaf, bir tek HaJk Bankası'ndan kredi alabiliyor ve aldığı krediye de özel bankalardan daha fazla fa- iz ödüyordu. Artık bu kapı da kapandı... Halk Bankası yayımladığı bir "Genel Mektup"la es- naf ve sanatkârtarın nefes borusunu tıkadı... Bundan böyle Halk Bankası'ndan kooperatif ke- faletiyle kredi kullanacak esnaflan Bağ-Kur veya is- teğe bağlı sigorta borcunun olmaması koşulu ara- nacak. Hem de 1999 yılından başlayan bir takvimle... 619 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 15. Esnaf maddesi böyle diyor... Ültelik yeni kural, bundan sonrasını kapsamıyor, bundan bir yıl öncesine ka- dar geri gidiyor... Depremzede esnaf ve sanatkâr- lan bile kapsıyor... Depremde yaşamını yitiren es- nafın borcunu affetmeyen hükümet sanki sağ ka- lanlann yaşamasını istemiyor. Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Koopera- tifieri Başkanlığı, esnafın isyanını dile getiriyor ama dinleyen kim: "Bugüne kadar özelleştirmeden aldığı paranın 1.5 katını tekrar banka kurtarmak için geri veren hükü- metin, namusu ile birdilim ekmek kavgası verirken faizle vergi borcunu ödeme gayreti gösteren esna- fa yaptığı hangi vicdanın eseridir? Son yıllann ağır ekonomik koşullan altında serma- yesini tüketmekte olan, borçlannın faizle aldığı borç- lardan ödemekte olan, vergi borçlarını altında ezi- len esnaf ve sanatkârlara bu uygulama reva mıdır?" Esnaf ve sanatkarlar, "Bankamızı istiyoruz" diyor ama nafile... Halk Bankası'nın "Genel Mektup"tan vazgeçmesini istiyorlar ama boşuna... Halk Banka- sı'nın kefalet kooperatiflerine verilmesini öngörü- yorlar ama boş hayal... Tüm kooperatifler adına yapılan açıklamada, bu kararla küçük esnaf ve sanatkârlann işyerlerini ka- patmak durumunda kalacağı söyleniyor... "Milyonlarca insan açlık ve sefalet içınde yaşamak zorunda kalacak" deniyor ama kımseye dertlerini an- latamıyorlar... Esnafın, kooperatifler kefaletiyle toplam borcunu merak ediyorsanız... 8 trilyon lira civannda; banka boşaltıcılannın dişinin kovuğuna bile yetmez... Hükümet bildiğini okuyor. Esnafın canına okuyor... SEŞŞİZSEDASIZ(J) NUMtKURICEBE Yüksek Yerilim Hatto erdincutku(a yahoo.com Ortada fol yok yumurta yok. Kolesterolü de nereden çıkardın şimdi! Httdaverdi Vakfı Kütüphanesi Izmir Üçkuyular'da Rıza özmenoğ- lu llköğretim Okulu'nun hemen kar- şısında açılan bir kütüphaneden söz etmiştik geçenlerde... Kütüphanenin binasındaki tabela- da "Valilik Esentepe Kütüphanesi", penceresindeki dosya khağıdında ise "Hüdaverdi Vakfı Kütüphanesi" yazı- yordu. Okuldan çıkıp kütüphaneye giren öğrencilere evde kimlerin namaz kıl- dığına ilişkin sorular soruluyor ve ço- cuklann ellerine birer vaaz kaseti tu- tuşturuluyordu. Kütüphanenin iki isimli olması ka- dar tabelasında Türkiye Cumhuriye- ti Izmir Valiliği" yerine "Valilik" yaz- ması dikkat çekiciydi... Izmir'de Valilik yapan Alaaddin Yüksel'e kütüphanede neler olduğu- nu sormuştuk... Vali Yüksel adınaiz- mir Vali Yardımcısı Hikmet Dinç'ten yazılı bir açıklama geldi: "Yaziya konu olan Hüdaverdi Kütüp- hanesi ile Valiliğimizin ilgisi bulunma- dığı gibi, kütüphane faaliyetleri ko- nusunda herfıangi bir resmi başvuru da bulunmamaktadır. Söz konu- su kütüphane girişinde bulun- duğu belirtilen levha derhal in- dirilmiş ve adı geçen kütüpha- ne ile ilgili olarak yazınızda belirtilen hususlarda çok yönlü soruşturma başlatılmıştır." Umarız, soruştuımanın sonucun- dan da bilgi sahibi olur ve devletin adı- nı kullanarak çevreye mikrop saçan- lann kim olduklannı öğreniriz. Ermeni Sorıınu ve Türkiye- Ermenistan Diskileri MUSTAFA KUTLU Her 24 Nisan (1) veya ABD'de başkanlık seçimi gündeme geldi- ğinde gazetelerde şu tur başlık- larla karşılaşınz: "Ermeni tasansı- na ret" (2), "Israil'de Ermeni soy- kınm iddiası mûfredata alınıyor" (3), "Yine o senaryo. Yıllardır söz- de soykınm yaygarasıyla Türki- 'ye'nln önûnü kesmek isteyen Er- menileryine sahneye çıktı. Göste- rilerde PKKIehıne sloganlaratıldı" (4). Dılersenız, tanhsel süreç ıçe- risinde Türk-Ermenı ılışkılenne bir göz atalım ve kamuoyunda sıkça gündeme getirilen Ermeni sorunu, tehcir ve soykınm kavramlanna açıklık getırelım. 19. yüzyıl başlannda gündeme gelen 'Doğu Sorunu'(Osmanlı Dev- leti'nın parçalanıp, topraklannın Avrupa büyük devletlerince payla- şılması projesi) ilerieyen zamanla, yerini bu pro/enın birparçası olan 'Ermerusorunu'na bırakmıştır. Os- manlı Devleti'nin Rusya'ya yenıl- mesiyle sonuçlanan 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı netıcesi Ber- lin Kongresı toplanmış, burada ım- zalanan antlaşmanın 61. madde- si de Rusya, Inglitere ve Fransa'ya, bu projelennı hayata geçirme fır- satını vermıştir. 1890'lardan başlayarak Birinci Dünya Sayaşı'na dek uzanan Er- meni komitelerinın örgütlenmesı ve Ermeni isyanlan süreci, sava- şın başlamasıyla bağımsız Erme- ni devleti duşüncesıni doruk nok- tasına çıkaımıştır. Balkan Savaş- larından yorgun çıkan Osmanlı Devleti, bu defa da kendini Birin- ci Dünya Savaşı'nın ortasında bul- muştur. Osmanlı yönetiminin artık daha fazla toprak kaybetmeme ve millı bırlığinı koruma düşüncesi, Ermenılerin bağımsız bir devlet kurma düşüncesiyle çatışınca Er- menılerin tehcıri (Ennenılerin savaş bölgelerindekı komitelere yardım ve desteğını kesmek ve ordunun güvenlığini sağlamak için bu böl- geler dışına çıkanlması, başka böl- gelere nakledilmeleri) gündeme gelmiştir. Ermenilenn soykınm gü- nü diye nrtelendırdikleri tarih, işte bu tehcir karannın alındığı 24 Ni- san 1915 tarihidir. Ermenilenn yer değiştırmesi esnasında alınan tüm önlemlere, hükümetin bu konuda- ki tüm hassasıyetıne rağmen ge- rek savaş ortamının olumsuzluğu, gerek salgın hastalıklar ve bazı memuriann kişisel olumsuz davra- nışlan can kayıplanna sebep ol- muştur. Ermenilerin soykınm diye niteledikleri bu durum asla bir hü- kümet, bir yönetim politikası ol- mamıştır. Bir an, tehcir karannı alan döne- min fttihat ve Terakki hükümetinin Ermenilere kızarak bir Ermeni soy- kınmı yaptığını düşünsek bile, şu sorulan kendi kendimize sormadan edemıyoruz: 1. Osmanlı Devleti, azmlık ola- rak sadece Ermenilerden degil de- ğişık azınlık gruplanndan (Yahu- dıler, Rumlar, Kürtter, Araplar, Çer- kezler, Amavutlar v.s.) meydana gelmışken tehcir (Ermenılere gö- re soykınm) karan neden sadece Ermenılere uygulandı? 2. Ermenılere göre bu tehcir ve- ya soykınm diğer milletlere de uy- gulandıysa neden onlar da dunya gundemını meşgul ederek soykı- nmatabı tutulduklannı ffadeetmi- yoriar? Neden onların da bir 24 Nisan soykınm günü yok? 3. Tüm dünya gioballeşmeye gı- derken, yıkılmaz denilen rejımler bi- le yıkılırken, tanh kıtaplanndan ül- ke halklan arasındaki dostluğu en- gelleyıctrfadelerkaldınlırken (Türk- Yunan), ulkeler bırbinyle birieşirken hâlâ Türkiye'ye ve Türklere kan davası gütmenin anlamı var mı- dır? Bir soykınmın gerçekleştığini farzetsek bile bunu uygulayanlar ve uygulananlar yaşamadıklanna gö- re 85 yıl once meydana gelen olay- lan yeni nesillere taştmak kimlere ne kazandıracaktır? Bugün, Ermenı sorununun gün- demden düşmemesınin, düşürül- memesinın ıkı sebebı vardır. 1- Rusya'ntn şemsiyesi altında kurulan Ermeni Cumhuriyeti hâlâ tam bir devlet olamamıştır. Ülke- de ıç çekışmeler devam etmekte- dir. Ermeni pariamentosu basılıp bakanlarökjürulmektedır. Ulke ağır ekonomik sorunlaria karşı karşı- yadır. İşte bu sebeple, Ennenistan dışında yaşayan Ermenıler ve ağır sorunlaria karşı karşıya bulunan Ermeni hükümeti, 1915'lerde Av- rupalılann ve Amerika'nın kendıle- rine duyduğu sempatiyi canlı tut- mak ıçin Enmenı sorununu gün- demde tutmaya çalışmaktadıriar. 2- Avrupalı devletler için 'Doğu sorunu' henüz bitmemiştır. 'Doğu sorunu' ile Avrupa dev- letfennin Osmanlı Imparatoriuğu'na karşı yürüttuklen politikayı günü- müzde de Türkiye'ye karşı tzleye- rek ondan siyasi, ekonomik, tıca- n ve diğer alanlarda hak ve çıkar sağlama ve toprak elde etme ça- balan devam etmektedır. Kıbns, Ege ve Ermeni sorununun bir so^ nuca ulaşamamasınm en önemli sebebi budur. Avrupalı devletler, gerek kendi çıkariannın temini için ve gerekse güçlü bir Türkiye olasılığını engel- lemek için ülke içindeki azınlıklan gerektiğinde bir piyon, maşa ola- rak kullanmaktan çekınmemişler- dır. Bu konudaki Avrupa siyaseti- nı iki kelimeyle özetleyebilıriz: Kul- lan ye btrak. Türkiye-Ermenistan ilişkiterinin düzelmemesi için hiçbir neden yoktur. Ermeni sorununun orta- dan kalkması bakın Ermenilere ne- ler kazandıracaktır. (Bu da Erme- nilerin maziyi bırakıp ileri bakma- lanyla mümkündür.) 1. Türk-Ermeni ilişkiterinin düzel- mesi Ermenistan'ı dış dünyaya açacaktır. 2. Bu durum, Ennenistan'ın eko- nomisini düzelterek sürekli Rus- ya'ya bağımlı kalmasının önünü kapatacaktır. Sovyetler'in dağıl- masından sonra bağımsızlığını ilan eden Ermenistan, bir süre sonra mevcut durumun bozulmasıyla tekrar Bağımsız Devletler Toplulu- ğu'nun şemsiyesi attına sığınmış- tır. 3. Türk-Ermenı ılişkilennin düzel- mesi, Ennenistan'ın Azerbaycan'la olan ilişkilerine de yansıyacak, iki ülke arasındaki Dağlık Karabağ sorunu daha banşçıl bir ortamla çö- züme kavuşacaktır. 4. Ekonomik açıdan rahatlamış bir Ermenistan'da ıç politik çekiş- meler de yerini huzurlu bir ortama bırakacaktır. Görüldüğü gibi, Ermeni sorunu- nun hallı Türkıye'den çok Ermenıs- tan'ın ışıne yarayacaktır. Bu da, yabana devtetlenn Ermeni sorunu- nu kendi çıkarlan yönünde kullan- maktan vazgeçmeleri ile mümkün olacaktır. Nasıl Türk ve Yunan iliş- kilen düzeldıyse Türk ve Ermeni ilişkılennin de düzelmemesi için hiç bir sebep yoktur. (1) 24 Nisan 1915, Ermenilerin Ruslaria işbirliği yapması neticesi Osmanlı Devleti'nın Ermeni komi- te lıderierinı tutukladığı ye savaş bölgelerindeki Ermenilerin tehciri- ne karar venldiğı tarihtır. (2) Yeni Binyıl, 23 Şubat 2000, s. 8 (3) Milliyet, 20 Nisan 2000, s. 12 (4) Star, 25 Nisan 2000, s. 16 HAYVANLAR ISMAIL GÜLCEÇ [email protected] ÇlZGtLtK KÂMÎL MASARACI HÂRBt SEMtH POROY [email protected] TARlHTE BUGÜN MVMTAZ AMKAH 14 Kasım N£R£Y£ GİDİYORSUNUZ.EFENDİMİZ? py 1916'M 8UGÜN, ÜMLÜ POLONYALl ROMANCt HENRYK SiENKtewrczQ;£*JKiy£vıç), ~K> YA$INM OLOÜ- tBf-2'pe ROMAHCIUĞA BAŞLAYAN SlENKiBWICZ, f9- YÜZYU.IN SOU ÇSYtt£ĞİHC>E;AMERİ)CA,AVGuPA VEAFfÜKA'NtH ÇEÇlTLİ UUC£LERİNİ DOLAŞMIŞT1. ÇOĞU TARİHLE İL- 6IU 8421 KDMANLA8 YAZAN SIBMIOEVVICZ'İH EN PO. PÜLER YAPITI, BStU ROIM 'WN, IMPABATDfi UEROH OEV. IZİNPE GEÇEN KONUSUYLA *QU0 VACHS^^KOVADıS} Ttg. HiKıSTiY/tA/LARlN MÜCADELBSIM AHLAV9H ROhAAU- PA, BİZ EPSANEPEN OC SÖZ SPİLMEKTSDİR: AZIZ SEN P'lYBR, ROMA'YI TERKEPEIZK£N ISA'YA KASTLAK. VESORAR: "<İUO VAPlSlI>OUUN£?"(NEKEYE GlPlYOKSa- NUZ,EPeuDİMtZ?)../SA DA, KOMA'YA SlMZSZ MHA ÇAKMIHA 6£K/LM£y£ GtmĞİNİ SÖYl£R'. ROMAHIN ADI, S£S PIY£R'MSORUSUHOAHAUNMIÇTJR.. >VO VADIS2 MÜDAFAA-I HUKUK DERGİSİ (SAYI: 27) MÛDAFAA-I HUKUKIan: 77. Yılda Genel Durum, Dr. Ayse AKKAYA: Selanık.. Ikı Katlı Pembe Ev Metin AYDOĞAN: 1924 1936 ve 2000 Devlet Butçelen ve Bu Bütçetenn Turk Halkı İçin Arfarm. Hasan AYDIN: ışıdı Or Uç Eytul'de Duatepe' A» Y. BALTACIOĞLU: Öncesı ve Sonrasıyla "Softa BaşkaWırmış"ın ûykusu, Ismal Hakkı BaRaaoğkj: Softa Baştaldınraş: Yeni Adam. 10cak 1951 'den, Hüsatnettin BOZDAĞ: CHP de Yolc^lbk Ihanete Dogr^ mu? M. Emm OEĞER: Oevnm ve Cumf-unyeî Tanhınden Bi'kaç Sayfa Muzaffer DENİZ; Te* Partı Dönemı Bir Kışılık Bir Anı Rasıh Kap- lan: (1920-1950 Antalya Mıl e'vekıl Prof. Dr. Ömef DEMİRCAN: Hangı Cıl* Kjreselleşme Prof. Dr. Cihan DURA: Osmanlı Madafyonunun Ûtekı YÜZU, Bahr M. ERÛRETEN: Aaturk Devnmlen ve Ideotojr. O . Neeip HABUEMtTOĞUI: Kemal ın Askeren Vahctettjr >n PoJılıkacalan, Doç. Dr. Cem İINEM: Topkapılı Cambaz Mehmet Adını Hif Duydunuz mur M. bkender ÖZTURANU: Ay- dınlığni Yolu: Atalürkçü Eğrtım Pofctıkası. Yekta Güngör ÖZD€N: Cumhunyefın 77 YıNnda Gorunüm; Mehmet SAYDUR; Ortakoy'de Cumhunyet'ın Onuncu Yılı, Pro». Dr. Çetin YETKİN: Türk ülu- su l^n "Cumhunyet" Ne Demektır?, Mahmut Y1LBAŞ: K^rese! Ouzen İçin. Kuresel Atiiak Gerekır. . . . . , . • Çcgüemlı Eraa BAYS.iL, Hala DOKGÖZ '.. • BaraMSSEgefnenlikCad.DataYüdEİşhanı,Kat:1- ANTALYA Tel. 0 242 244 50 29 - Teî ve Faks- 0 242 248 25 60 . .. AbanefkKi)fulan:3Aylıt45O00CO-.6Aylık9 0(lO0OO-12Aylık 18000000-TL Posb Çete rbrahim Çetin Ye«km -111 92 34 Diıja Aktiel Kitıb«vl«i ve Dnnvı Sipw Dı|ıtng Bı.yifcri - Td: 0 (212) 6» 88 M Avnca derguıın satın ahnabüecep başlıca htabevlen 4NKAKA: CiUUcaıi Yayuıeri, Baymdır Sokak 1*17. Yenjsehır-Ankara, BUgi üatevi, Sakarya Cad No 8 Yeni5«hır - Ankara. Bilim Sanıtt, Konur Sok. 11 'A Kıalay-Ankara. A VT4L Y4: 4Umk StıMt- >İ Beledııe Iş Hanı Kal i Antalya ELTKiaben, Mıllı Egemenlık Cad MuralpaşaCamııKanısı. AntaKa. 6>nffijt AuaİOTi, Kı>ia \(ah Mıllı Egemenlık Cad 41 Jok No \4Anal\a.B4LlkESİR:EgeKi- f^fiüMıllıMjuetkrCad Kİramanlılar U HanıNo 9Balıkesır, BUKSA:AİmKiUpKulasiye, AltıparmakCad. No 50Burba.BursaDİR.ZaferPlaza Alışven?Mer Bursa,CaKiube^Nalhanloğ- luCad.KeffllşHanı214BıiP5i. Oğt: Kiup Kınasiyf, Adhye Karşısı IO'AHeytcelBrasa,8t'JU»l r «.Cn«fffltJfJKiAıniGazıCad No 2 Burdur, O£V//i/; YapnkKiuİKri, Çayba^ıMak 834 Sk Saadel U Matea 142 Denızlı, ESklŞEHİR: Kibelı Stmarti, Kızılcıklı Mahmuı Pdilıvan Cad Eskı Paiet Eskışehır GAZÎANTEP: Gadyun Gtrjnt Ma. Yay., Autûrk Bul 26 B Garıintep. ISPAKT4: Ktftdtf Hitabrri, HızırBey Mah. IsmetPa»aCad No 2 Ispara.İSTA!*BIL: 4raf Kmasiye, Pın Mehmet Paşa Mah Ozel IdareIş Meıkezı Sılıvn - Islanbul.KtbalaKitabm. OrtabahçeCad No 224Be>ıktaş-Istan- bul. NezifcKitıİKviMûhürdarCadNo 40 Kadıköy-lstanbul. İZMİR: Brjm iayııt Dnğınm, 161 Sk No 24 Bomova Kûçükpark-tzmır. Ercan Kiubevi, 84 T Sok No 2" Konak-lzmır. kabile Kıtabtn, S59 Sok No 3 Konak-lzmır. BeftriVtmlektlKiuini 1 16 Sok No 6, AKarşıyaka-lzımr //mfiu»<WSSK Işhanı ABlokN'o 5. Konak-lzraır İSKE\DERI ">:FenlaKitatum, KanathCad No 82 Iskende- nın.MHMAS: 4BC Kitubeıi 2 lsosvonCad 7 I Karaman.A'. MARAŞ: Çağüç Kiuben. Hûkûmet Cad K Mamj.KAYSERl: KelepirKiuieri Saçeonü Mak Selanık Cad. No \&CKi\xn,BUgeKi- Ubni, Sıvas Cad, Stadyum Kjrşısı Bırcan Sok, 151 Kaysen, & Omir Kiubrvi, Sıva» Cad 79 C Kaysen, KOMA: Suve KiUp KırUsiyt, Zafev Meydara Zıraa! Bankası Yanı No 79 Konya. SahüfOğuz, Rampalı Çarşı No 36 konya. Gültray Kiupçaı, Selçuk Mah Anıt Meydanı. Talıp V alçm Ap Aksehır-Konya. i(OC-(£i/.-5jaf»ı/fr<<ıAfi'i,Cumlıun>etCad 16 \ Karamürsel-Kocaelı, \fERSİ\: Bilim Ki- Ubevi, Kuva-yt Mıllıye C«i Zıya Erdem lşnanı Zemın Kat No l9Mersın, Ekiıt Kibür ttStıuı trünltri, ÇakmakCad 27 8MeRin 1923 CumkunyelKitap Kulübû, Mersm Çarşısı Kat 1 No ]nl Viersın Kiupst*, SüıfkeCad Kültür Merkezı Yanı 21261 Masm,MVĞU: Ça#arMırttt, Iş Bankası Karşısı m&Mv^MDE:lM*nrtDtiMm,BQrCU22/l ytiit;Sİ*OP:DoaKUabm,S&mîCri No 81 Sınop, SIVAS: Fitz Kiubm, Atatûriı Cad Meydan lş Merkezı No 8 Sıvas, SAMSl \: F»rkıu KU. KırUafye, Ulugazı Mah. Istıklal Cad No. 35 Samsun. A'eaA Kitabm Samsıuı DiR Conier, 3 M Mıgros, Gazı Mah Şehıt Mesut 1 Cad No P Samsun, TH4BZ0S: Sany Kiup Kınasiyr, L zım Sk 3 A Trabzon GÖRÜŞ Dr. SABİHA ÇÂYCI r İşçfnin lş Güvencesi ve Yasa Tasarısı Çalışma hakkı, tüm uluslararası insan haklan, belgelerinde ve ulusal yasalarda yer almaktadır. Batı demokrasilerinde çalışma hakkına saldın, özünde yaşam hakkına saldın anlamını taşımak- tadır. lş güvencesinin tanınmadığı ülkelerde, işçinin sendikal hak ve özgürlüğünden ve grev hakkın- dan yararlandığı söylenemez. öyle ki sendikacı- nın aylarca süren sözde mücadelesinden sonra kabul edilen toplu iş sözleşmesi zammından, iş- çiler kısa bir süre sonra büyük boyutlarda kıyı- ma uğradıkları için yararlanamamaktadırlar. Işverenlerin, işçi ücretlerini düşürmenin ve iş- çilerin örgütlenmelerini önlemenin bir aracı ola- rak kullandıklan 1475 sayılı lş Yasası'nın 13. mad- desi değiştirilmedikçe ve "lş Güvencesi Yasa Ta- sansı" yasalaşmadıkça, işçilerin kitle halinde se- bepsiz olarak veya sendikalı olduklan için kıyı- ma uğramalarını önlemek mümkün olamaz. Ay- rıca, hak grevi son yasal düzenlemede kabul edilmediği için işverenlerin işçinin birikmiş olan ücretlerini de ödemeden işlerine son verdikleri du- rumlarda, işçinin çaresizlik içinde beklemekten veya uzun süreli ve masrafiı olan yargı yoluna baş- vurmaktan başka yolu yoktur. Anayasa geleneksel anlamda eşitlik ilkesinin ya- nında sosyal adalet düşüncesine yönelen bir eşitlik daha öngörmüştür. lş yasalarında düzen- lenmiş bulunan hükümlerin, çoğu kez işçi lehine emredici nitelik taşıdığı, iş hukukunun işçiyi ko- ruyucu bir hukuk olduğu görüşü yaygındır. Bu go- rüşe göre iş hukukunun işçiyi koruyucu niteliği özel bir yorumu zorunlu kılmaktadır. Oysa Yargı- tay zaman zaman 13. madde konusunda işçi aleyhine yorumlar getirerek sosyal adalet ilkesi- ni ihlal eden karartar vermiştir. Yasadaki kötü ni- yet tazminatı adı altındaki işveren yaptınmı da son derece yetersiz kalmıştır. 1992 yılından beri süregelen iş güvencesi ya- sa hazırlık çalışmalan bugünlerde olumlu kabul edebileceğimiz bir adım olarak yine gündemimi- ze girmiştir. Işverenler evvelce herhangi bir gerekçe gös- termeksizin feshetme yetkisini kullanırlarken ta- sanda, 13. maddenin yeni düzenlemesi ile işve- rene fesih nedenini açıkça gösterme koşulu ge- tirilmiştir. Tasarı ILO'nun 158 sayılı sözleşmesi- nin gereğini yerine getirmemiştir. Çünkü işvere- nin feshini 158 sayılı sözleşme anlamında "ge- çerti fesih nedenine" dayandırması gerekirdi. ILO'nun 119 sayılı tavsiye karannda, işverenin fe- sih hakkı "işletmede rasyonelleşme ve modem- leşme" kıstası kullanılarak sınııiandınlmıştır. lş Yasası'nın 17. maddesine dayanarak, fes- hetme yetkisini kullanan işverene yeni düzenle- mede, işverenin gösterdiği haklı nedenin huku- ken geçerliliğini kanıtlama zorunlulugu getiril- miştir. Aslında bu koşulun 13. maddeye getiril- mesi gerekirdi. Çünkü "Herkes iddiasını ispatla yükümlüdür" şeklindeki genel hukuk kuralı yürür- lüktedir. Bu eksikliklere karşın tasannın haksızlıklan ön- lemek, hak arama özgüriüğünü uygulanabilir kıl- mak gibi olumlu yönlerı vardır. Bu nedenle de iş- çi sendikaları tasarıya destek veımektedirler. işverenlerin tasarıya gösterdikleri tepkiyi bir açıdan anlayabiliriz. lş güvencesi konusuna, bir sosyal paket içerisinde ele alınarak çözüm ara- mak, getirilecek güvencelerin uygulanabilirliği bakımından daha yararlı olabilir. . B U L M A C A SEDAT YAŞAYA1S 1 2 3 4 5 6 7 8SOLDAN SAĞA: 1/ Nefesli bir çalgı. 2/Pem- ' be renkli şa- 2 rap... " — ka- 3 lanbukubbe- de bir hoş sa- da imiş". 3/ 5 Serbest mes- g lek adamlannı içınde topla- ' yan resmi bir- 8 lik... Yılışık, g yüzsüz. 4/ Kahve, hindistance- vizi, süt ve alkolden 1 oluşan içki... Birno- 2 ta. 5/Bir işı yerine ge- 3 tirme... Italya'nın en 4 uzun ırmağı. 6/ Kır- 5 mızı, pembe ya da - mor renkli çiçekler açan bir süs bitkisi. 7/Bir soru sözü... Ak- denizveKaradeniz'de 9 yaşayan bir balık. 8/Biravuçdolusu... Bir gözren- gi. 9/ Sinek, sivrisinek gibi böcekleri öldûrmek içinpüskürtülenilaç... Bozkır. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Nefesli bir çalgı. 2/ Düzgün sanlmış halat yu- mağı... Brezilya'nın para binmi. 3/ Özgûn çizim, harita, plan gibi şeylerin fotoğraf tekniğiyle çoğal- tılması... Çemberin çevresinin çapına oranını gös- teren sayı. 4/ Kuzu sesi... Hastalıktan kurtulma, iyileşme. 5/ Sert, siyah ve ağır bir tahta. 6/ Bir tür kâğıt süslemeciliği... Klor elementinin simgesi. II tçine sulu şeyler konulan kap... Giysi işlemekte kullanılan küçük ve pınltılı pul. 8/ Argoda kaba sa- ba ve görgüsüz krmse... îspanyollann sevinç sözü. 9/Mısra... Osmanlı ordusunda ve donanmasındaha- fif piyade askeri. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin yayınladığı günlük Bizim Gazete Ülke sorunlanna ilişkin raportanyla, araştırmalarıyla, köşe yazılarıyla, tarafsız haberleriyle sivil toplumların gazetesi. Düzenli okumak için abone olun. Tel: 0.212. 511 08 75
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle