18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
•ttASIM 2000 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Tıirk: Öcalan'a ayncabk yok • ANKARA (Cumhuriyet Büro) - Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, Imrah'da tutuklu bulunan Abdullah Öcalan'ın, özel bir iaşe sistemine tabi olmadığını be irterek "Adı geçen hikümlü, tüm ceza infaz kurumlannda uygulanan günlük ıaşe bedelinden yararlanmaktadır" dedi. Türk, dün TBMM Genel Kurulu'nda, FP Samsun MUJetvekili Musa Uzunkaya'nm sözlü sorusunu yanıtlarken ÖcaJan'a, dış dünya ve basınla iletışim kıirması konusunda özel bir ayncalık tanınmadığını kaydetti. Kalemsilatı operasyonu • HABUR(AA)- Şırnak'ın Silopi ilçesi yakınlanndaki Habur sınır kapısında bu yıl gerçekleştirilen operasyonlarda 70 adet kalem silah ele geçirildi. Daha önce kamyon ve TIR'lann gizli bölmelerine yerleştirilerek Kuzey Irak'tan Türkiye'ye sokulan ve düzenlenen operasyonlarla ele geçirilen tabanca, uzun namlulu gibı silahlann yerinı son bir yıldır kalem silahlar aldı. Kuzey Irak'ta 100 dolardan satılan kalem silahlar Türkıye'de 800-900 dolardan alıcı buluyor. Tek mermi alan ve yakın mesafeden etkili olan silahlann, yurtiçinde yüksek fıyatlarla alıcı bulduğu bildirildi. Devlet otoritesinın bulunmadığı, silah alış ve satışırun serbest olarak yapıldığı Kuzey Irak'ta hemen hemen her türlü silah işportada satılıyor. Hekimler bugün oylama yapacak • ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Türk Tabiplen Birliği (TTB)tarafından hazırlanan "Hekimlerin Mali Haklanmn lyileştirilmesine tlişkin" öneri paketı bugün hekimlerin oylanna sunulacak. TTB Merkez Konseyi'nden yapılan açıklamada, hekimlerin ücretlerinde tahammül sırurlannı aşan bir gerileme olduğu belırtilerek bu nedenle 2001 bütçe görüşmeleri öncesinde birliğin hazırladığı öncelikli teküflerın bütün hekımlere ulaştınlması ve değerlendirilmesi için bir kampanya başlatıldığı kaydedildi. Nüffus sayımı • ANKARA (AA)- Devlet Istatistik Enstitüsü (DtE). 22 Ekim Pazar günü yapılan genel nüfus sayımında, nüfusu tahmınlerin üzerinde çıkan yerleri mercek altına aldı. Bu kapsamda, nüfusunda büyük artış görülen yerlerden Kahramanmaraş'ta, hayali •ve mükerrer yazımlan tespit çalışmalarına başlandı. Fazla nüftısun rasıl tespit edileceğinin }önteminı belirlemeye çalışan DtE'ye göre, bu }öntemin net bir şekilde icıklanabilmesi için hrkaç gün gerekiyor. Enstitü Başkanı Şefık Yıldızeli, başkan wdımcılan ve daire İaşkanlan ile tahramanmaraş'a giden DlE teknik heyeti, «ncelikle sayımda yapılan latanın sistematiklerini iraştırmakla işe başladı. Uğur Çoker, Prag'daki küreselleşme karşıtı gösterilerin amacına ulaştığını söyledi w Geııçlilv kaptafizmi ydayor'GÖZDEAKGÜNGÖR Prag'da IMF ve Dünya Ban- kası toplantılannı protesto eden anarşistler, kapitalizm karşıtı eylemlerinin özel günlere hap- sedilmediğmi söylüyor. Eylem- ciler, "Bu toplanayı protesto et- mek bfle küçük bir zaferdir. A- ma biz esas olarak, küresel ka- pftahzmin yaşamunızın ayruıü- lannasızmasmı engeUemeyeça- hşıyonız" diyor. Efendisizler, Anarşist Genç- lik Federasyonu (AGF) ve Sos- yal Ekolojist Dönüşüm (SED) adına, "Gençlik kapitalizmi yı- tayor" sloganından hareketle ls- Trabzon • Uğur Çoker, Efendisizler, Anarşist Gençlik Federasyonu (AGF) ve Sosyal Ekolojist Dönüşüm (SED) adına îstanbul'dan Prag'a giden grupta bulunuyordu. Çoker, delegelerin Prag'da alabildiği en sağlıklı kararın "bir sonraki toplantıyı iptal etmek" olduğuna dikkat çekti. tanbul'dan Prag'a giden grupta bulunan Uğur Çoker, öncelikli amaçlannın toplantıyı engelle- mek olduğunu ve bunu da ba- şardıklarmı ifade ediyor. Dele- gelerin orada alabildiği en sağ- lıklı karann "bir sonraki top- lantıyi iptal etmek" olduğuna dikkat çeken Çoker, "Bu top- lanüdan çıkan veya çıkamayan kararlan engeUememiz gereki- yor. Bunu da kapitaliznün da- yardğı yaşam biçimine karşı ör- gürJenip yeni bir dünya yarata- rakyapmaya çalışıvoruz" diyor. Kapitalizmin sadece resmi kuruluşlann yönetim kurulla- nyla sınu-lı olmadığına dikkat çeken Çoker; çocuğuna, oyun- cağını arkadaşına vermemesini söyleyen bir annenin de mülki- yetçiliği pekiştirdiğini ve esas mücadelelerinın bu doğrultuda geliştiğini söylüyor. Prag'daki protestolan, uzun zamandır sürdürdükleri eylem- li sürecin bir parçası olarak al- gıladıklanna işaret eden Çoker, "Bir sene boyunca bu güne ha- zuianıp başka birşey yapmayan gruplann oturup düşünmesi ge- rekİT'dedi. Çoker, Prag'a giden çeşitli gruplann 'küresel eyleme değil, küresel turizme'katıldık- lannı vurguluyor. Gruptan Yeliz Kalemci ıse Prag eylemlerine sendikalardan katılımın az olduğunu, sendika yöneticilerinin toplantıyı dur- durmak yerine IMF ile pazarlık etmeyi tercih ettiklerini ifade ediyor. Kalemci, medyanın tavn so- nucu 'küreseDeşme karşnV ola- rak tanındıklannı, aslında 'kü- resel kapftatizm karşıü' olduk- lannı vurguluyor. Bunun ciddi bir aynm olduğunu dıle getiren Kalemci, "Anarşistierin karşı çıkışında kapab devlet ekonomi- si savunması göremezsiniz. Ey- lemin odak noktası küreselleş- me yerine tüm dünya için özgür- lüğü ortaya koymaku" dedi. Küreselleşme paneline baskın TRABZON (Cumhuriyet) - Trab- zon'da yapılan 'Küreselleşme ve Med- ya' konulu panel polis müdahalesıyle yanda kesildi. Panele îstanbul'dan katılan ve hak- kında gıyabi tutuklama karan olduğu belirtilen Işçı Gazetesi Temsilcisi Köksal Kayısı'nııı gözaltına ahnmak istenmesi olaylara neden oldu. Arala- nnda düzenleme kurulu üyelerinin de bulunduğu bazı katılımcılar dövüle- rek gözaltına alındı. Karadenız Güneşi, Potkal ve Seran- der dergisinin ortaklaşa düzenlediği 'KüreseOeşmeveMedya' konulu pane- le, gazeteci Hüseyin Akyol, Boğaziçi Üniversitesi öğretim Üyesi Doç. Dr. tsmail Kaftan, lşçi Gazetesi'nden Köksal Kayısı ve gazetemizın Trab- zon temsilcisi Ahmet Şefık Mollameh- metoğhı katıldı. Görevli polislerkürseye gelerek Ka- yısı hakkında gıyabi tutuklama karan olduğunu, kendisinı gözaltına alacak- lanru açıkladılar. Konuşmacılann ve düzenleme komitesinin ısrarla "Panel sürüyor, paneMen sonra gereken işle- mi yaparsuuz" uyanlanna aldırmayan polısler, Kayısı, panel yöneticisi Hü- seyin Güfcr ve katılımcılardan dört kı- şiyi döverek gözaltına aldılar. n- Vİ dnttPn nİİPİPV Tunceü'ninCH3akü^esinebağJıTornobakövünden6vdönceMer r l UUnen UUeier s i n ,e g ö ç ^ ^ 6 ^ si^m a ^ ^ , nedeniyle köylerine geri dön dü. Tunceli Güvenlik Komutam Tümgeneral Dursun Bak, ailelerin bu kışı sıcak ve rahat bir ortamda geçirmeieri için çadır- kenti kısa sürede hazır hale getirdiklerini, ancak ilkbaharda kalıcı konut yapacaklannı bildirdi Böigede huzur ve güven orta- mmın tamamen sagJandığnu beürten Tümgeneral Bak şöyle konuşru: "tunceli halkı arök rerörden bıknuşür ama hâlâ Tun- ceti'nin dağlanndan gitmek istemeyen teröristler var. Ancak halkımran yardımıyla onlann da kökü kısa sürede kazuıacakür. Amacımız, sağlanan güvenlik ortamının ardından köylerine dönüş yapan ailelere yardun etmek ve onlan mağdur durumdan kurtarmakür." Törene katılan Tunceii Valisi Mustafa Erkal ise, geçmişte güvenlik sorunu nedeniyle bölgeyi terk etmek zorun- da kalan ailelerin gittikleri bölgeJerde de büyük sıkurâlarla karşdaşbklannı anlattL (Fotoğraf: FERİT DEMİR) ÇYDD Genel Başkanı Türkân Saylan, 'Cumhuriyetin bireyi olabiliyor muyuz' diye sordu 4 Bîr tııtkıulıır Cumhuriyet'SAMSUN/ARDAHAN (Cumhuriyet) -Ondokuz Mayıs Üniversitesi tarafmdan düzenlenen "Bir TutkudurCumhuriyet" programında konuşan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Genel Başkanı Prof. Dr. Türkân Saylan, "Cum- huriyeti hak ediyor muyuz yoksa, 'bana dokunmayan yılan bin yaşasın' mı diyo- nız" diye sordu. Ardahan'ın Çıldır ilçe- sinde Cumhuriyet tarihinin ilk Cumhuri- yet Balosu da bu yıl^apıldı. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen et- kinlikte Cumhurbaşkanlığı Senfoni Or- kestrası konser verdi. Gecenin açış ko- nuşmasını Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferit Bernay yaptı. Rektör Bernay, "Bir uhıs bu kadar şans- h olabilir. Dünyada 20. yüzyılda tider ol- maya bu kadar çok yaktşan başka insan tanmuyorum. Bizim liderimiz, bize uhıs • Ardahan'a bağlı Çıldır ilçesinde de Cumhuriyet tarihinin ilk Cumhuriyet Balosu bu yıl yapıldı. Kaymakam Hulusi Şahin ve Hudut Tabur Komutanı Binbaşı Ferhat Acartürk'ün çabasıyla düzenlenen Cumhuriyet Bayramı Balosu'na yurttaşlar yoğun ilgi gösterdi. olmayı öğreten insan bu yüzyıh da aşb. reyi olabiliyor muyuz? Yoksa bana ne di- Çünkü çok büyük isimler bu yüzyıhn or- talannda tükendiler. Atatürk'ün devrim- lerinin yümaz bekçileri olacağız" dedi. Türkân Saylan, da yaptığı konuşmada, Cumhuriyet'in bir tutku olduğunu \uigu- ladı. Saylan şunlan söyledi: "Cumhuri- yet, Samsun'da 19 Mayıs 1919'da başla- yan bir proje olarak sunulan \e bize ema- net edilen bir tutku, bir ola>. Bizler böyle hazır bir Cumhuriyete jıırttaş olduk. Acaba gerçekten yurttaş olarak, gögsü- müzü gere gere bu vatanı hak ediyor mu- yuz? Bu geçmişi. bu inamlmaz bü>ük pro- jeyi hakedhor muyuz? Cumhuriyetin bi- yerek, 1950'lerden beri cumhuriyete kar- şı. cumhuriyete ihanet şeklini alan siyasal gelişmeler karşısuıda bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyerek varhğımızı koru- maya mı çalışıyoruz." Ardahan'a bağlı Çıldır ilçesinde de Cumhuriyet tarihinin ilk Cumhuriyet Ba- losu bu yıl yapıldı. Kaymakam Hulusi Şahin \e Hudut Tabur Komutanı Binba- şı Ferhat Acartürk'ün çabasıyla düzen- lenen Cumhuriyet Bayramı Balosu'na yurttaşlar yoğun ilgı gösterdi. Spor Sergi Salonu'nda düzenlenen ba- loya yakın köylerden gelen Çıldırlılar, baloyu çok sevdiklerini ve bundan sonra her yıl yinelenmesini istediklerini söyle- diler. Havaı fişek gösterisini ilgiyle izle- yen Çıldırlılar, bayramı coşkuyla kutla- dılar. Kaymakam Şahm, tt Çıkhrlılar,Çıl- dır'a gönül verenler, bu ilk batomuzdur, kusuıiannuzL, deneyimsizliğimize vçrin" derken 1500 kışının katıldığı balonun ye- meklerinin taburun mutfağında hazırlan- dığı belirtildi. Ardahan'daki etkinlikler çerçevesin- de de, CHP PM üyesi ve Eğitimciler Derneği Genel Başkanı Mustafa Gazal- a ile eğitimci-yazar fieşe Doster, Arda- han Belediye Başkanı Teoman Güngör, Ardahan Milli Eğitim Müdürü Hidayet Kumtepe ve 25. Mekanize Piyade Tu- gay Komutanı Tuğgeneral Tüncay Ça- kan'ın ev sahipliğinde düzenlenen "2000 Yıhnda Atatürk'ü Anlamak" ko- nulu panele katıldılar. Meslektaşlan, Içişleri ve Adalet bakanlıklan önünde yasanın çıkmamasını protesto ettiler Trafîk kurbanı gazeteci toprağa verfldi ANKARA(CumhuriyetBüro- su) - Trafık terörüne kurban ve- rilen Star gazetesi muhabın Ha- san Ogün Özdemir dün toprağa verildi. Gazeteci meslektaşlan, Içişleri ve Adalet bakanlıklan önünde trafık yasasının çıkma- masını alkışlarla protesto ettiler. Göreve giderken alkollü bir sürücünün araçlanna çarpması sonucu yaşamını yitiren Ogün Özdemir, sabah saatlerinde Nu- mune Hastanesı morgundan alındı. Özdemir için Star Gaze- tesi Ankara Bürosu önünde tören düzenlendi. Gazete önündeki tö- rene Özdemir'in meslektaşlan ve dostlannın yanı sıra CHP li- deri Deniz Baykal da katıldı. Özdemır'ın naaşı buradan al- kışlarla cenaze arabasına konul- du. Özdemir' uı meslektaşlan, trafik yasasının hâlâ çıkanlma- masuıı protesto etmek için dün Içişleri Bakanlığı önünde toplan- dılar. Gazeteciler kısa bir süre al- kışlarla yasanın çıkmamasını protesto ettiler. tçışlen Bakanlı- ğı'ndan alkışlarla yürüyen gaze- teciler, Başbakanhk'ın önünden geçerek Adalet Bakanlığı'na u- laştılar. Gazeteciler Adalet Ba- Traiik kazasında ölen Özdemir için çahşöğı Star Gazetesi Ankara Bürosu önünde tören düzenlendL kanlığı önünde, kazaya neden olan alkollü sürücü Necip Kara- ahmetoğlu'nun daha önce de bir başka kişının ölümüne yıne al- kollü kullandığı aracıyla sebebi- yet vermesine karşın sembolik cezalarla serbest bırakılmasını alkışlarla protesto ettiler. Hasan Ogün Ozdemır, Hacı- bayram Camisi'nde kılınan öğle namazının ardından Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa venl- dı.Türkiye Gazeteciler Sendika- sı (TGS) Ankara Şubesi Yöne- tim Kurulu dün yaptığı yazılı açıklamada, olaydan \ alnızca al- kollü araç kullanan Necip Kara- ahmetoğlu'nun sorumlu ohnadı- ğını kaydederek "Sonradan 5ğ- renrvoruzki aynı sürücü dahaön- ce de öliiırüü bir kazaya kanşmış ve aracını ehlryetsiz olarak kulla- myormuş. Üstelik iddialara göre de herhangi bir ceza almanuş. Eğer sövlentiler doğru ise bu, ka- za değil, açıkça cinayet" denıldı. "Özdenür'in ölümüne neden olan sürücünün ehhyetsiz olarak trafikte dolaşmasında kolluk kuwetkrinin, cezalann cav dmo hğmı sağjayamavan yasa koyııcu- nun bu öhlmde payı yok mu" de- nilen açıklamada şöyle devam edıldı: "CHayın bir başka hazin yönü de Özdemir'in LPG ile ça- hşan. güvenliksiz bir araçla çıkn- ğı görev sırasmda >^samını yrtir- mesidir. Bunda iş güvenliğini hi- çe sayarak çahşanlan kötü koşul- larda çahşmaya mahkûm eden med\a patronlannın payı yok mu? Başta Meciis ve hükümeti, trafik kazalarma kanşanlara uy- gulanan cezalan caydına hale ge- tirmeye çağuıyoruz. Bunun öte- sinde Içişleri ve Adalet bakanhk- Iannıy3salann,yapanmlannuy- gulanması konusunda daha du- yarh ohnaya çağuıyoruz. Medya patronlanna da diyonız ki daha çokkâr her şey değiklir. İnsan ya- şamı her şeyden daha önemlidir. Son söz de meslektaşlarunıza; in- sanı düşünmeyen bu çahşma ko- şullaruıı mücadele etmeden de- ğiştirmek de münıkün değjldir." DUZYAZI ORHAN BİRGtT Ortalık Toz Duman Olunca h İzi Kurt İzine Kamşır... Işverenler Konfederasyonu Başkanı Refik Bay- dur, dün izmir'de kısa, ama önemli bir açıklama ya- pıyor. Baydur, hızla zengin olmak isteyenlerin, ban- ka patronluğuna soyunduğunu söylüyor. Birbiri arkasına fona devredilen bankalann devle- te maliyeti konusunda ortada henüz tam bir rakam yok. Ama artık hefkes milyon dolar üzerinden konuş- maya alıştığı için bu maliyetin de 6 mı, yoksa 8 mi, hatta kimilerine göre 11 milyon dolar mı olduğu bi- le hiç birimize şaşırtıcı gelmiyor. Şaşıranlar, daha doğrusu şaşırmış görünenler ba- tık bankalann başında ve arkasında olanlardır. Ga- zeteler, yönettiği batık bankalan tek tek bir tespih gi- bi sıralayan iki bürokratın isimlerini vermişti. Bunlardan bir tanesinin dün adeta "o kadarda de- ğil" türünden açıklamasını okurken sicilinde denil- diği gibi üç ya da beş olmasa bile tek bankayı tos- latan profesyonel bir yöneticinin, o kapının kapatıl- masından kısa bir süre sonra yeni makamlara buyur edilmesinin gizi, öyle anlaşılıyor ki Refik Baydur'un dün İzmir'de yaptığı açıklamada uç veriyor. Demek ki bu tür iş bilenlere kapıları açarak "Gel kardeşim, şu benim aldığım bankanın da içinin bo- şaltılma yöntemini bize de öğret" denilerek adamın sicilindeki toslayan banka sayısının çoğaltılmasına gidiliyor. Içişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın, önceki gün Boğaziçi Üniversitesi'nde düzenlenen bir sempoz- yumda söylediklerini kimler üstüne aldı da utançtan yüzleri kızardı dersiniz? Adı, toplum içinde giderek efsaneleşen Tantan, "..kirii siyasetin ve bürokrasinin koruması altında yolsuztuk ekonomisinden hayat bulanlar, toplum içinde kabul görmelerini sağlamak amacıyla deği- şik sivil toplum örgütleri ve tapınak şövalyeleri içe- risinde de yapılanmaya gittiler ve söz sahibi oldu- lar. Güçlü ve etkin olduklan için gündemimizi de on- lar tayin etti... Böyle olduğu için, halkın vicdanında ebediyen mahkûm olması gereken kişiler, saygın ve itibarlı olarak aramızda dolaşabilmiş, hatta önlerin- de düğmeler saygı ile iliklenmiştir" derken bir dö- nemlerin politikacısı banka patronunu mu, medya grubu sahibi olanını mı, işadamlığına soyunurken hepsi benim olsun diye sayıklayanı mı amaçlamış- tı? Hangisi olduğunu söylemek mi zor? Ya da hangi- si olmadığını mı? Kasaba kahvelerinde bir zamanlar bu tür bulma- caları çözebilme yeteneğine sahip olamayan saf yurttaşlar, "It izi kurt izine kanşmış" diye işin içinden çıkmaya çalışırtardı. Eski polis, eski belediye başkanı ve yeni Içişleri Bakanı olarak hep dürüst kalmış bir adamın, sinirte- rinin ne ölçüde yıprandığını, kızgınlığının hangi do- ruklara tırmandığını öğrenmek için toplumu ahlaki çöküntüye sürükleyen yolsuzluğun sosyal mahiye- tini anlatmak isterken fahişelikle kıyaslama yaptığı- nı anımsamak yeterli olmalı. It izi, gerçekten kurt izine kanştığı içindir ki kötü paranın iyi parayı bozduğunu söyleyen ekonomi ya- sasında olduğu gibi hırsız politikacı, namuslu ve dü- rüst kapı meslektaşını da töhmet altında bırakıyor. Adı, kumarhanecilerle bir arada söylenilen yeni zen- gin medya sahibi, bizim mesleğin üstüne bir kara- bulut gibi çöküp oturunca, şaibeli olmayan, işvere- ni ya da gazeteciyi, ötekilerle bir arada görmek is- teyenlerin ekmeğine elbette yağ sürülüyor. Hükümet, ülkeyi enflasyon burgacından kurtar- mak için, para musluklarını kapatırken, dün Başba- kanlık'ta yapılan ekonomi zirvesinde batık bankala- n yüzdürebilme amacıyla Hazıne'den 6.1 milyon do- larlık bono desteği yapmak gerekti. Şimdi Zekeri- ya Temizel'in başında bulunduğu Bankacılık Dü- zenleme ve Denetîeme Kurulu, bu parayla batık se- kizlerin karaya oturttuğu bankalan yeni alıcılar için görücüye çıkartmak için hazıriamaya çalışacak. O arada, batıranlar da, açık mektuplar yolu ile halkın son kuruşunun bile tazmin edileceği vaatlerini içe- ren ödeme planlan yapmakta olduklannı söyleyerek, üzerierine yönelen tepkiyi azaltmayı sınayacaklar. Son operasyonlarda adı geçen bir dev şirketin, hem de hisselerini karşılık göstererek kredi aldığı o batık bankalardan birisinin yeni yönetimine dokuz yıllık ödeme planını kabul ettirdiğini gözden uzak tutmazsanız, kaldırım kenarlarında bakla atarak genç kızlann düşlerini pembeleştirme maharetini çok iyi bilen falcı kadınlann "üç vakit mi desem, beş mi, yoksa sekiz mi? Ama kızım senin işin mutlaka olacak" yutturmacalannın bizim tasfiyecilerin de lü- gatlerinde yerieştiğini anlarsınız. • • • Hükümet, bu kadar çok sayıda bankanın ekono- mimize hiçbir şey getirmediğini, tersine halkın sade- ce parasını değil, sisteme olan umutlannı da götür- mekte olduğunu bilerek, sağlam yapılı banka evli- liklerini düzenleyecek ve destekleyecek önlemleri hızla getireceğini söylüyor. Cumhurbaşkanının de- diği doğrudur. Ülke kirlenmesine kirlendi, ama birte- mizlenme isteği de hiç değilse kendisini gösterdi. Bu temizlik isteğini sadece hükümetten bekleme- meliyiz. Onlar kadar, belki de daha da öncelik sıra- sını savcı ve yargıçlar almalıdır. Şişli mahkemesinin dün bir eski banka genel müdürü için verdiği iki tu- tuklama karannı toplam 50 milyar kefalet karşılığın- da özgürlüğe dönüştürmesinin öteki banka batırmış tutuklular için emsal olması kuşkusu, kararına say- gı duymamız gereken yargıcı da elbette düşündür- melidir. Faks:0212-677 07 62 E-mail:obirgit(a e-kolay net. Gazeteci Öngen toprağa veriliyor tstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteciler Ce- mıyeti (TGC) Genel Koordinatörü, gazeteci Oğuz Ongen, akciğer yetmezlıği nedeniyle tedavi gördü- ğü tO tstanbul Tıp Fakültesi Hastanesi'nde öldü. TGC'den yapılan açıklamada. önceki akşam ya- şamını kaybeden Öngen'in cenazesinin bugün öğ- leyin Teşvikiye Camii'nde kılınacak cenaze nama- zuıın ardından Feriköy Mezarlığı'nda toprağa ve- nleceği bildirildi. 1931 yıhnda Istanbul'da doğan Öngen, gazeteciliğe 1950 yıhnda Türk Haberler Ajansf nda muhabir olarak başladı. Son Posta ve Milliyet gazetelennde çalışan Öngen, Türk Haber- ler Ajansf nın uzun yıllar genel müdür yardımcılı- ğı görevini üstlendı. tÜ İletışim Fakültesi'nde de öğretun üyeliği de yapan Öngen, 1986 yılından bu yana da TGC Genel Koordinatörü olarak görev yap- maktaydı. Basın Şeref Kartı sahibi Öngen, evli ve bir kız çocuğu babasıydı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle