23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 AĞUSTOS 1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA JvLJJ-jJ. U J A kultur(a cumhuriyet.com.tr 15 ALLEGRO EVtN tLYASOĞLU ^IstaıılnıUvı bâriton' OztoprakYurtdışmda yaşamını sürdüren müzikçilerimizi kaç sınıfa ayıra- biliriz? Müzik öğrencileri, akade- mik kariyerde olup üniversite v e müzik okullannda ders verenler. bir orkestranm kadrosunda ver alanlar. bir orkestranm şefi, bir opera evinin solisti ya da "konser- tist" dediğimiz çeşitli konser sa- lonlannda resital ve konser veren. belli ajanlara bağlı olarak yaşam- lannı siirdürenler... Doğal ki en zorolan sonuncu saydıklaran. Ken- dini dûnya ölçütlerine göre kanıt- lamış, aranan ve başvurduğu sah- nelerde kabul gören müzikçı ol- mak! Bu türdeki şef ve solistleri- mizi saysak bir elin on parmağını geçmez sanınm. Konser ajanları. emprezaryolar, değişik dinleti alan- lan, değişik sahneler, değişik kül- tûrlerin değişik dinleyicileri! Mü- zik ise hep belli bir düzeyin, bel- li bir niteliğin üstünde olmak zo- runda. Gerçekten zorlu bir yanş. lşte bu yurtdışı savaşçılanmız- dan birisi de bariton SedatÖztop- rak( 1959). Bariton ses rengi ola- rak tenor ve basa kıyasla zor bu- lunan bir renk. Avrupa'nın en önemli şan yanşmalanndan bin- si olan Avusturya'nın Belvedere yanşmasında (1990 y ılında) ikın- cilik kazandıktan sonra Avrupa sahnelerıne açılmıştı. Belkıs Aran'ın öğrencısi olan Oztoprak, master derecesini ltalya'da tamam- lamıştı ve tstanbul Devlet Opera- srnın solıstienndendı. Belkıs Aran için "Türk operasının annesidir. Onun adı alnn harfleıie kazuuna- 1L O başlı başına bir okuldur. Be- nim gibi nke operasanatçısnı kon- servatuvar dışında eğittL geliştir- di. Neredev se ölümüne kadar ona her temsüimi her başanmı haber verdim, çok mudu oluyordu" dı- yor. Bu baritonumuzun büyükbaba- • Sekiz yıldır Almanya'daki operalarda başrollerde oynayan bariton Sedat Oztoprak son beş yıldır Almanya'nın Kassel Operaevi'nde kadrolu. Çağdaş Türk operalan sunmak isteyen ve Türk yapıtlanndan oluşan bir CD hazırlamayı amaçlayan Sedat Oztoprak, önümüzdeki yıllarda bir mevsim içinde dört büyük temsilin prömiyerini yapacak. sı udi Sedat Oztoprak. Darülel- han"ın hocalanndandı. Şımdi "Se- dat" adı ailede kuşaktan kuşağa ge- çiyor. Onun da çocuğu SedatCan. Henüz 8 yaşında. Almanya'da bir \Vozzeck operasında çocuk rolü- nü başanylaoynamışgeçen kış. Ne de olsa annesi de soprano Efsun Oztoprak! Sekız yıldır Almanya'daki ope- ralarda başroller oynayan bariton Sedat Oztoprak son beş yıldır Al- manya'nın Kassel Operaevi'nde kadrolu. Bugüne dek 350 temsil- de 38 başrol oynamış. Aynca Al- manya içinde Essen. Hannover. Köln kentlerinde ve Hollanda. Ital- ya, lsviçre'de konuk sanatçı ola- rak temsüler ve konserler vermek- te. Oztoprak artık kendı rollerinin ve sesinin yerini bulduğunu söy- lüyor. "Itatyan operasının dağar- cığında karar kddım" diyor. Don Pasquale, Macbeth. Rıgoletto ve Mozart'ın İtalyan operası Don Gi- ovanni gibi rollerle özdeşleşmiş. Frankfurt'ta bir konser sonrası re- sepsiyonda yanına gelen zamanın Meclis başkan yardımcısı, "Siz buralarda alkışlanıyorsunuz.ama neden Türkiye'vi unutuyorsunuz" dediğinde, yurtdışında o noktaya gelinceye dek geçırdıği amansLZ sa- vaşımı anımsatarak "Asıl siz bizi unutuyorsunuz. nasıl yalnız bıra- kıyorsunuz buralarda" yanıtını vermiş. Sedat Oztoprak bundan böyle genç Turk şancılannın elinden tut- maya. onlara kendi deneyimi doğ- rultusunda > undışında yol göster- meye hazır. "•Çevremebakıyorum. Arjanrinli. Romen. Fransız, İspan- yol hep kendi ülkesinden birileri- ni getirmiş peşuiden. onlara destek ounuş. Ben de artıkedindiğimçev- reve deneyimlerle gençlereel uzat- maya hazınm. Türkoperası adının yurtdışında çoğalması gerek. Zeh- ra Yıldı/'ın zamansız ölümü çok acı oldu. Almanya'daki opera çev- resinde büyük başanlar elde et- tnişti. Daha nice üstün düzeylere doğru bnnanıyordu." Unlü Opernvvelt dergisinin bir- çok sayısında olduğu gibi haziran sayısı da Sedat'tan söz ediyormuş. Kassel'de "Istanbullu bariton" olarak anılan Sedat. tam yedı yıl- dır Türkıye'dekı operalardan hiç- birteklifalmadığını söylüyor. Ope- ra müdürlerimizden binsi, "Sen bi/im için artık çok pahalısın. na- sıl öderiz kaşeni" dıye yakınmış. O\ sa hiç adı duyulmamış nice ya- bancı sanatçıya avuç dolusu para ödenirken Türk olduğu için mut- laka daha düşük ücret istemesi ge- reği, bugün yurtdışında mesleği- ni sürdüren sanatçılanmız için cay- dıncı değil mi? "Önümüzdekiyıllarda bir mev- sim içinde dört büyük temsilin prö- miyerini vapacağım. Bu da en az 50 temsil demektir. Bir sonraki mev sim içindağarcıkcauşması da bu dönemin programı içinde" di- yor. Değişen reji anlayışından, çağ sonunun getirdiği yeni soluktan söz edıyoruz: "Sahneiemede bü- yük yenilikler yaşanıyor. Hayalgü- cünün sonu yok arrjk. Örneğin Sigfried sahneye Porche araba üe geliyor! Benim bir Don Giovanni temsilimde rejisör ilk düetimi bir küvet içinde yıkanırken gerçekleş- tirmemL resitatifte bir basket po- tasının dibinde basket oynamamı (potaya her basket anşımda halk aUaşlıyordu),son sahnedeise tabu- tun içinde silindir şapka, etimde puro ve konyak, bir şişme bebek- İesevişme sahnesi canlandırmamı istedi. İyke gerçeküstü ve erotik! Heryıl munaka en az iki veni çağ- daş yapıtın prodüksivonu yapılı- vor. Ben çağdaş Türk operalannı da sunmakistiyorum. Örneğin he- men önereceğim ilk yapıt Selman Ada'nın Mavi Nokta'sı olacak. Konsertant olarak da yapdabilir, sahneteme de eklenebilir. Ama na- sıl olsa kabcı olan bestecü hangi şekliyle olursa oisun müzik ayiu." Sedat Oztoprak şimdilerde Frankfurt Atatürkçü Düşünce Der- neği'nın üyesi. En yakın amacı Türk yapıtlanndan oluşan bir CD hazırlamak. Ve doğal olarak o bir devlet sanatçısı da değil! e-mail:evini(« boun^du.tr Postmodern astronotlarCUMHUR CANBAZOĞLÜ Ciddi müzik pazanna sahip ül- keler arasında Çin Halk Cumhun- yeti'nden sonra kendi müziğini en fazla dinleyen ikinci yer olan Tür- kiye'de yabancı müzığe konser kul- vannda ilgi giderek artıyor. Popü- ler ısimler festıvalleTİe ya da özel konserlerle geniş mekânlan dol- durmayı başanrken çok değil, bir iki yıl önce burada görmeyi hayal bile edemeyeceğimız marjınal isim- ler çalmak için sık sık kulüpleri zi- yaret ediyor. 1şte bu gece dance -^ müziğin önde gelen Ingiliz gruplanndan Apolk)440.Çubuklu, Hayal Kahvesi'ne mı- safir oluyor. Ekip, 6 Ağustos'ta Bodrum M&M Club Bari- ne'de. 7 Afustos'ta da Çeşme Seaside'da çalacak. Adlanru büyük bir uzay projesinden alan grup Noko % e Hovvard ve Tre- vor Gray kardeşlerden oluşuyor. Müzik sahnesine girişleri '90'lann başına kadar uzanıyor: üç yetenek- li genç U2, EMF, PHTI, Deep Fo- rest,ScrittiPotittigibı gruplarlabir- likte remixler yaparak camıada ta- nınmaya başlıyorlar. İlk albüm Müknium Fever'ı ise 1995'te yayımlıyorlar. Ancak çı- kışlan 1997 tarihli Elektro Göde in Bhıeadlı ikinci çalışmalanna ka- dar gecikiyor. Bu yapıt Van Ha- len'ın geçmişteki 'hit'i Ain'tTalkin J[ngiliz gruplanndan Apollo 440 bu gece Çubuklu Hayal Kahvesi'nde çalacak. Bout Doub'ın modern. dub-jungle ile elden geçırilmış yorumuyla bü- yük ilgi görüyor ve yapıt birçok müzik dergisi tarafindan yılın albü- mü seçiliyor. Apollo Four Fourty bir anda en aranan gruplardan bin olu- yor... Oykü işte böyle: grubun üçüncü albümlen ise sonbahar başında pi- yasaya verilecek. Elektronık müziğı techno. trip hop. ambient, caz ve rockı bir ara- da kullanarak destekleyen bu Liver- poollu gençleri 'postmodern pey- gamberler" diyenler çıktı eleştırmenler- den. Apollo 440, piya- sanın makınelerin ar- dına geçıp 2000"le- nn müziğini yaptığı- nı iddia edenlerle kaynadığı bir ortam- da rakiplennin ara- sından birden nasıl böyle bir çızgiye yük- selmişti? Trent Reznor, Al Jourgenson gibi ısimlerin çabasıy- la oturtulan industrial-cibernetic müziğin patlaması, dance müziğin genış kıtlelerce kabul görmesi. trip hopun başansı. 'jungle'ın hızlı çı- kışı. elektronik müziğin olmazsa olmaz malzemesı makıneler yardı- mıyla zirveyi hedefleyen gençlenn çok işine yaradı. Bunlann içinde. rock, blues ve caz temalannı deneyerek elektroniğe sıcakhk getirmeyi başaran Apollo 440 alternatif bir tat getirerek bir hayli öne fırladı. Gray kardeşJerden oluşan grup, İstanbul'dan sonra Bodrum ve Çeşme'de. Jessye Norman'dan Ellington yorumu Kültür Servisi - Ünlü soprano Jessve Norman, 100 doğum yılında Duke EIHngton'ın dinsel temalı şarkılannı Barbıcan Theatre'da yorumladı. Norman, piyanıst Mark Markham ve Guy Barker Band'in eşliğinde verdiği konsere Praise God adlı parçayla başlayan Norman, EIHngton'ın zamanın başlangıcını konu alan "ln The Beginning'. Heaven, The Lord's Prayer gibi yapıtlannı seslendirdi. Sahnedeki performansı ve yorumuyla gerçek bir dıva görünümü sergileyen Norman, müzik kariyenne London Community Gospel Korosu'ndabaşladı. Sanatçı. önümüzdeki günlerde Salzburg Festivali'nde Herbertvon Karajan'ın ölümünün 10. yılı anısına sahneye çıkacak. Eylül ve ekim aylannda ise Almanya turnesi gerçekleştirecek. Güneş tutulmasına müzikli takip Simon Cooper, yeni bin yılın başlangıcını ve güneş tutulmasının yörüngesini izleyen albümünü çıkardı Kültür Servisi- Sıradışı çalışmalany- la dikkat çeken müzisyen Simon Co- oper'ın yeni bin yılın başlangıcını ve 11 Ağustos tarihinde gerçekleşecek güneş tu- tulmasını konu alan yeni albümü çıktı. Sa- natçının 'Millennium Eclipse- darkness and dawn" adlı albümü Oreade Music etiketli albümü 19.95 dolara Cornwal Net'de satılıyor. Simon Cooper hâlâ yaşamını ve mü- zik çalışmalannı sürdürmekte olduğu İn- giltere'nin Cornwall bölgesinde dünya- ya geldi. Klasık. caz. ve rock türlerinde müzik eğitimi aldıktan sonra 1989 yılın- da kendisine özgü 'betimleyici, enstrü- mantal müzik' üzerinde çalışmaya baş- ladı, ilk albümü Endless Landscapes'ı yayımladı. Simon'ın ilk solo albümü Romanic Moods 1992 yılında Oreade Music'ten çıktı. Geleneksel enstrümanlan synthe- sizerlarla harmanladığı bu albüm onu uluslararası bir dinleyici kitlesine ulaş- tırdı. Sahip olduğu Kelt mirasıyla her za- man gurur duydu Cooper. Kelt ezgileri- ni çağdaş bir tarzda yorumladığı 'Celtic Myth- lost lands of Lyonesse' ve 'Celtic Heart - The story of Tristan and Iseult" adlı albümlen eleştırmenlerden büyük ilgi gördü. 'Modern senfonik Kelt müzi- ğinin doruk noktası' olarak değerlendi- rildi albümler. 1997 yılında tek boynuzlu at üzerine Tarihi olayı müzikle canlandınyor. anlatılan efsanelerden esınlenerek 'Dre- amofUnicom'adlıalbümünüçıkamı. Bu- nu özgünlüğüyle dikkat çeken çalışma- sı •Musicfor.MotherandBaby'izledı. Sa- natçı kalp atışı ve anne karnının ortamı gıbı doğal seslerden yararlandığı bu al- bümünde anneler ve çocuklar ıçın özel olarak bestelediğı dingin, rahatiatıcı bir müziğe imza attı. Albüm yayınlandıktan sonra hastanelerde, okullarda. terapıler- de ve annelerle çocuklann birara>a gel- dikleri ortamlarda kullanılmaya başla- ndı. Cooper. Music for Mother and Baby'nin başansını 'Hymns of the Anci- ent Fire' adlı albümüyle sürdürdü. Ünlü besteci Ptıilip VVebb ve vokalist Natalie CKfton-Griffith ile çalıştığı albümde sop- rano sesi, Ortodoks Gregoryan ayinleri, erkek çocuk korolan ve harp'in sesini bırleştirerek ruhani bir orkestra müziği üretti. Albümün amacı kapakta içimizde- ki ruhani yanı uyandırmak olarak özet- leniyordu. Sanatçının merakla beklenen 1999 al- bümü ise yeni bınyılın başlangıcını ve geçenbinyılın son güneş tutulmasını ko- nu alıyor."Millennium Eclipse-darkness and davvn' adlı albümde dünya üzerinde- ki pek çok otantik enstrüman, harp, vo- kaller, synthesizerlar. Gregoryan ayin- ler, soprano sesi, gıtar, orkestraya ait yay- lı çalgılar. erkek çocuklardan oluşan ko- ro, davııl ve perküsyon ve uzay ortamı ses- leri kullanılıyor. Albümün ilk25 dakika- lıkkesintisizbölümünde güneştutuima- sının yörüngesi izleniyor. Cornvvall'dan başlanarak Avrupa, Balkanlar, Ortado- ğu ve Hindistan'a uzanılıyor, bu yörele- rin müziklen bir araya getırilerek dünya- nın yörüngesinin birleştiriciliği sembo- lize edıliyor. Sanatçı bu uçucu, egzotik albümde herkesin yaşamında ancak bir kez tanık olabileceği bu tarihi olayı mü- zikle canlandınyor. Ali Poyrazoğlu Tıyatrosu Darüşşafaka Tesisieni'nde • Kültür Servisi - Alı Poyrazoğlu Tiyatrosu, Maslak Darüşşafaka Tesisleri Açıkhava Tiyatrosu'nda 5 Ağustos'ta Eski Çamlar Bardak Oldu, 25 Ağustos'ta ise Evlere Şenlik adlı oyunlan sahneleyecek. Oyunlann başlama saati 21.30. Aftm Koza'da Kısa Metrajlı Öğrenci RhntePi Yarışması • ADANA (Cumhuriyet Güney İlleri Bürosu) - 11-16 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek 12. Altın Koza Kültür ve Sanat Festivali etkinlıkleri kapsamında yapılacak Kısa Metrajlı Öğrenci Filmleri Yanşması için toplam 4 milyar 300 mılyon lira ödül verileceği açıklandı. Festival Basın Bürosu'ndan yapılan açıklamaya göre, Türkıye'nin tek, dünyada sayılı yanşmalardan olan Kısa Metrajlı Öğrenci Filmleri Yanşması Yönetmeliği"nin hazırlık çalışmalan tamamlandı. Sinema eğitimi veren üniversite ve yüksekokullara yönetmelik gönderiliyor. Türk sinemasının geleceğine destek vermek amacıyla düzenlenen Altın Koza Festivali Öğrenci Filmlen Yanşması'nda bu yıl kurmaca, canlandırma. deneysel ve belgesel dallarda filmler seçilecek. 30 dakikadan uzun olmayan Fılm veya video formatında yanşacak filmlerin daha önce Altın Koza'da yanşmaya katılmamış olması gerekiyor. İki aşamalı yapılacak yanşmanın birinci aşamasında ön eleme yapılacağı, ikinci aşamada ise kesin sonuçlann alınacağı kaydedildi. Yanşmada, En lyi Kurmaca, En tyi Canlandırma, En lyi Belgesel ve En lyi Deneysel filmler için 750'şer milyon lira ödül verilecek. Yanşmada aynca, jüri özel ödülü olarak 500 milyon, iki özel ödüle ise 400"er milyon olmak üzere toplam 4 milyar 300 milyon liralık ödül ile birlikte Altın Koza Plaketi dağıtılacak. Antalya Uhıslararası Taş Heykel Sempozyumu • ANTALVA (AA) - 2-30 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan 3. Antalya Uluslararası Taş Heykel Sempozyumu, Antalya Büyükşehır Belediyesi, Hacettepe Üniversitesi, GSF Heykel BÖlümü, Çağdaş Heykeltıraşlar Derneği ve TÜMOB Antalya Şubesi tarafindan düzenlenecek. Sempozyuma katılan Türk ve yabancı sanatçılar, hazırlayacaklan heykellerin maketlerinı jürinin değerlendirmesine sunacak. Katılımcılar arasından seçilecek olan 10 heykeltıraş, eserlerini 2-30 Eylül tarihlerinde tamamlayacak. Bu heykeltıraşlar aynı SŞT zamanda top\am 3 bin 500 dolar para ödfilürSin de sahibi olacak. Yöre insanı ve sanat ürünlen arasındakı ilşkiyi geliştirmek için kentin çeşitli yerlerine yerleştirilecek olan eserler, Çağdaş Açıkhava Heykel Müzesi'nin temelini oluşturacak. Borusan Kültür ve Sanat MerkezTnde bu ay • Kültür Servisi - Borusan Kültür ve Sanat Merkezi'nde yıl boyunca süren atölye etkinlikleri ağustos ayının ilk haftasında da devam ediyor. Yann saat 10.00-12.30 arası 5-7 yaş grubu için Sonja BohlanderTannsever'in hazırladığı 'Müziğin Rengi IF ve saat 14.00-16.30'da Gazi Selçuk ve Şener Yıldız'ın 8-12 yaş grubu çocuklar için hazırladıklan 'Müziğin Rengi II' başlıklı atölyeleryer alıyor. Cumartesi günü ise saat 10.00-13.00'de Uğur Değirmencioğlu'nun katıldığı 'Kontakt Doğaçlama Ses ve Hareket Atölyesi' izlenebilir. Lenny Kravitzin Üzgürlük Tunu' başlıyor • Kültür Servisi- Ünlü rock müziği sanatçısı Lenny Kravıtz. gelecek ay Kuzey Amerika'da otuz iki durağı kapsayan bir turneye çıkacak. Kravitz'e ön grup olarak Smash Mouth ve Buckcherry eşlik edecek. 'Özgürlük Turu' başlığı altında gerçekleştirilecek olan turne, 25 Ağustos'ta Minneapoiis'te başlayacak ve 16 Ekim'de Kanada'nın Vancouver kentinde sona erecek. Sanatçı belki de müzik yaşamının en parlak yıhnı yaşıyor. MTV Video Müzik Ödüllen'nde en iyi erkek şarkıcı ve en iyi rock albümü (Fly Away) dalında aday gösterilen ve şarkılan pek çok radyo ve televızyon programında sıkça istek alan Kravitz, 'Austın Powers: The Spy Who Shagged Me' adlı fılm için yeniden düzenlemesinı yaptığı 'American Woman' adlı şarkısıyla da dikkatleri üzerinde topluyor. Kravitz'in yeni albümü '5' ise yalnızca ABD'de iki milyondan fazla sattı. Güney Kore'den Godzüla'ya nakip • Kültür Servisi - Güney Kore'de Godzılla adlı Hollyvvood filminın bırbenzen gösterime girdi. Ancak bu kez canavann adı Yonggary. lngilizce olarak çekilen ve Amerikalı oyunculann rol aldığı bu bilim kurgu filmi, dokuz milyon dolarhk bütçesiyle bugüne kadar Güney Kore'de çekilen en pahalı film olma niteliğini taşıyor. Güney Kore sinemasının uluslararası izleyiciye ulaşacak ilk filmi olma özelliğini taşıyan Yonggary'nin yönetmeni Shim Hyung-Rae, bugüne kadar aptal komedilerin yönetmeni olarak tanınıyordu. Hyung-Rae'nin Yonggary gibi bir bilim kurgu yapımıyla dünya sinema pazanna girme çabalan ülkesinde alay konusu olmuştu. Ancak Güney Kore'de gösterime girdiği hafta üç yüz elli bin izleyiciyi sinemaya çeken fılm, geçen Cannes Film Festivali sırasında da pek çok ülke tarafindan da satın alınmıştı. BUGÜN • RUMELİ HİSARI KONSERLERİ nde Teoman müzikseverlerle buluşacak. • BEYOĞLU StNEMASI YAZ ŞENLİĞl'nde Kayıp Otoban adlı fılm gösterıliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle