Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14AĞUSTOS1999 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Hanlar boşalıyor, kalanlar camlanna astıklan 'kiralık ya da satılık' ilanlanna yanıt bekliyor
LaleB 'bavulsıız' kaldıFATMAKOŞAR
ÖZKANGÜVEN
Lalelı'de işyerlen kapanıyor,
hanlar boşalıyor Yakın geçmışe
kadar kalabalıktan rahat
yürûnemeyen Laleli'nın geniş
caddeleri de. ara sokaklan da
neredeyse bomboş. Son 6-7
yıldır geçimıni buradan sağlayan
esnafın büyük bir bölümü
Laleli'den aynlmış bile. Şu anda
ayakta kalma\a çalışan ve
kendilenni "Laleli'nın gerçek
esnafi" diye tanıtanlann bir
kısmı işlerin düzelmesini
umarken bir kısmı da işyerinin
camlanna yapıştırdığı "Idrahk"
ya da "satdık" ilanlanna yanıt
bekliyor. Toplam 120 bin işyeri
olan Laleli'de bugüne dek 30 bin
dolayında işyerinin kapandığını
anlatan esnafi, genelhkle yansı
boşalan ve camlanndaki,
"saülık" ılanlanyla dikkat çeken
hanlar doğruluyor. Türkiye'nin
knz dönemlenndekı "gbJi
kurtancısı" bavul ticaretı.
Rusya'nın resmi para bırimı
rublenin değer yitirmesiyle
dennleşti ve rublenin yeni yeni
canlanmaya başlandığı söylense
de knzin etkilen atılamadı. 1996
ve 1997 yıllannda resmi venlere
göre 6-7 milyar dolar. resmi
olmayan tahminlere göre ise 13-
15 milyar dolarlara ulaşan ve bu
dönemde dış ticaret dengesinde
önemli rol oynayan bavul
ticaretı. geçen yıl yan yanya
genledı. Bu yılın daha öncekı
dönemden de kötü olduğunu
söyleyen esnafa göre, hâlâ iş
işten geçmiş değıl; "ruMeyJe
alışveriş olanağının sağtanması"
gıbı cıddı önlemleralınması
halinde işler düzelebilir.
Ihracarın ağır toplan arasmda yer
alan deri sektörüne de büyük
darbe ındıren bavul tıcaretindeki
gerileme. Laleli'nın en önemli
pazan olan Rusya'yı 1998
Ağustos'unda ilan edilen
moratoryumla resmileşen kriz
sonrasında yaşandı. Ancak
burada uzun geçmışı olan esnafa
göre, "işlerin kapanmasında
yetkililerin ilgisizliği, özellikle
müşterilerin can ve mal
güvenliğinin sağlanmaması,
buralarda çalışanlann tacize
varan kötü davranışlannın" da
ciddı anlamda etkısı oldu
'Devlet desteklemeli'
Devletın kendılenne "sağılacak
inek gibi baktığuu" belirten
esnaf. Laleh'yı ıçerden ve
dışardan destek almadan büyük
bir pazar halıne getirebıldiklerini
söylüyor. Buna karşın devletin
gelen müştenlenn güvenlığinı
sağlamakla yükümlü olduğunu
dile getiren Lalelı esnafi. bu
konuda destek bekliyor. Polisin
bölgede devriye gezmesini
isteyen esnaf. ışyerlerini
genellikle saat 20.00'ye kadar
açık tutabiliyor. Söz konusu
bölgede iş yapan. ekmeğini
burada kazanan pek çok kişinin,
kendı deyimleriyle "duyarsız,
kendini bilmez'" ınsanlann da
olduğunu kabul eden esnaf.
"Ancak Laleli esnafi bu işlerin
bövle yürümcyecegini çoktan
öğrendi" diyor Esnaf, içınde
bulunduğu krizden çıkmak ıçın
devletın desteğine ihtıyacı
olduğunu belirtirken yüzde 15
oranındakı KDV'nin
düşürülmemesinden şikâyet
ediyor.
Bavul ticareti
Yunanistan'a kaptınldı
Can çekışırken bile yılda en
azından 4-5 milyon dolar dövız
girdısi sağlayan ve 'amn
yumurtlayan tavuk' olarak
nitelendinlen bavul ticareti,
Yunanistan'a kaptınldı. Bavul
ticaretı yapan yolcular ve
yüklerinı taşıyan gemıler geçen
yıl Salıpazan Rıhtımı'na
yanaşamadıklan içın Selanik
Lımanı'na sefer düzenlemeye
başladılar Türk yetkililer
gemılenn aylarca süren
"istedikleri kadar
bekle\ebilecekleri yer
bulamama" sorununa seyirci
kaldılar Bu arada esnaf
tarafından gemılenn
hoşnutsuzluklannın
giderilmemesi halinde başka
limanlara sefer düzenleyecekleri
uyansı yapılıyordu. Söz konusu
gemılerin, 3 saat kadar açıkta
bekletildıkten sonra, kıyıya
yanaşma ızni alabıldikleri, hatta
bunun içın 12 bin dolar rüşvet
ödemek zorunda kaldıklan
söyleniyordu. Geçen yıl
Türkiye'ye gelen gemılerin
yüzde 50'si yaşadıklan
sorunlardan dolayı Selanik
Limam'na sefer düzenlemeye
başlarken Türkiye'ye milyarlarca
dolar gelır getiren bavul
tıcaretıyle alınan mallann önemli
taşıyıcılan gemiler. turizm
sezonunda daha da zorlandı.
• Bir dönem bavul ticaretinin gözbebeği olan Laleli'de
kepenklerin büyük çoğunluğu çoktan kapanmış. BÖlge
esnafi şimdi kendilerine başka iş alanlan anyor. Bavul
ticaretinin bittiğini önceden fark edenlerin bir kısmı
Merter'e, Salıpazan'na taşınmış, bir kısmı iç piyasaya
dönük iş alanlanna girmiş durumda. Esnaf içinde
bulunduğu krizden çıkmak için devletten destek bekliyor.
• Türkiye'ye daha önceki yıllarda resmi verilere göre 6-
7 milyar, resmi olmayan tahminlere göre ise 13-15 milyar
dolar döviz girdisi sağlayan Laleli'de şimdi hanlardaki boş
dükkânlar dikkat çekiyor. Yük ve yolcu taşıyan gemiler, 3
saat kadar açıkta bekletildikten sonra, Salıpazan
Rıhtımı'na yanaşma izni almış, hatta bunun için 12 bin
dolar rüşvet ödemek zorunda kalmışlardı.
Laleli Sanayici ve tşadamlan Derneği'nin raponına göre esnaf, yabancı müsterüere 'hayat kadııu, gözüyle bakmaktan vazgeçmeli: esnafa seminerler verilmeli.
LASİAD, hazırladığı raporla sorunları ve çözüm önerilerini ortaya koydu
Yeniyapılanmaya gidilmeli'Türkiye ekonomisine yılda milyarlar-
ca dolar dövız gırdısı sağlayan ve ulus-
lararası alışveriş merkezi haline gelen
Laleli halen çözüm bekJiyor. Laleli Sa-
nayici ve Işadamlan Derneğı (LASİAD),
sorunun ancak yeni bir yapılanmaya gi-
dılerek çözülebileceğini vurguladı.
LASİAD'ın hazırladığı rapora göre,
Laleli 'de yönetmelik ve Türkiye'den kay-
naklanan ikı temel sorun bulunuyor. Ra-
pora göre bunun ortadan kaldınlması
için ticarete konu olan ülkelerin malı ve
gümrük yönetmelıkleri yakından ızlen-
meli. ıkili ticati aniaşmalar yapılmalı.
çıfte \ergılendırme ve gümrüklerde ya-
şanan sorunlar çörfflmeli. Dış politika
belirlenırken ıkili ticari ılişkilere dikkat
edilmesmin gerekliligine dikkat çekilen
raporda. yapılacak yönetmelik değişik-
liklennın bavul ticaretine zarar verme-
mesı gerektiği vurgulandı.
Yıne rapora göre esnaf, yabancı müş-
terilere "hayatkadını" gözüyle bakmak-
tan vazgeçmeli Bu konuda esnafa, "tu-
rist kinıdir. nelere dikkat eder, onlara na-
sıl davranmalı" gıbı konulan ıçeren üc-
retsiz broşürler dağıtılmalı. Esnafa sü-
reklı dış ticaret, diğer ülke kulrürlen gı-
bi konularda semınerler verilmeli.
Kargo hizmetieri
Rapora göre kargo hizmetlerınde ya-
şanan en önemli sorun sigorta sısteminin
işlememesi ve mal kayıplannın olması.
Dağınık durumdaki kargo şirketleri tek
birmerkezdetoplanmalı. Laleli'dekı tra-
fik düzenlemesinin, bölgenin fonksiyo-
nuna uygun hale getırilmesi, kent ulaşım
planı çerçevesinde araç akışının bölgeyi
ği vnrgulanan raporda bu konuda özel
•bir personelin de görevlendirilmesi i$*
tendı.
Raporda aynca şu önenlerde bulunul-
du:
• Belediye bölgede cıddi peyzaj çalış-
ması yapmalı.
• Cadde ve sokaklarda geçişi zorlayan
mankenler kaldınlmalı.
• Otopark sorunu çözülmeli.
• Laleli ve çe\Tesınde ışıklandırma ça-
lışmalan yapılmalı.
Atölye sahipleri işlerinin yûzde 80 orarunda azakhğmı be-
Brtiyor. Atölyekr ise kapanıyor ya da taşırmor.
Kuyumcu
atöfyeleri işsiz
Altının yatınm aracı olmak-
tan çıkması, Kapahçarşı etra-
fındaki eski hanlarda faahyet
gösteren kuyumcu atölyeleri-
nin işsiz kalmasma neden oldu.
İşlerinin yüzde 80 oranında
azaldığını söyleyen atölye sa-
hipleri ve çalışanlan, yaklaşık
1.5 yıl önce işlerin azalmaya
başladığını belirtti. Esnaf. bü-
yük kuyumcu atölyelerinin bi-
rer birer kapandığını belirtir-
ken Kapalıçarsı etrafındaki ku-
yumcu atölyelerinin bir kısmı
taşındı, büyük bir kısmı ise ka-
pandı. Örneğin, en büyük han-
lardan biri olan tmam Ali
Han'daki 50 atölyeden sadece
yansı faaliyetini sürdürürken
çevredeki diğer hanlarda da
durum farklı değil. Altınaolan
ilginin büyük bir azalma gös-
terdiğini belirten atölyeciler,
buna karşılık işçilik maliyetle-
rinin arttığına dikkat çektiler.
Imalatçıların çahştığı atölye-
ler, altyapıdan yoksun, tarihi
özelliğe sahip, kaderine terk
edilmiş hanlann daracık odala-
nndan oluşuyor.
Fiyatlar tepetaklak
Deri üriinlerine ıç pıyasada
ahcı bulamayan esnaf, deri
sektöründeki krizi de Laleli
pazannm kapanmasına bağlı-
yor. Deri sektörünün de en
önemli pazannı oluşturan Rus-
ya'nın kapanması, ihracatının
yaklaşık yüzde 80'ini bavul ti-
caretı yoluyla yapan sektöre
büyük darbe indirdi. Geçen yı-
lı işçi çıkarmakla geçiren ve
stoklarını eritemeyen deri sek-
töründe, Uzakdoğu mallanyla
rekabet şansının yakalanama-
ması, satışlann durma noktası-
na geldiği Laleli'yi de etkiledi.
1998 yıhnda bavul ticaretınden
elde edilen gelirlerdeki büyük
düşüş, Laleli başta olmak üze-
re diğer büyük alışveriş mer-
kezlennin sonunun geldiği
gerçeğini de ortaya koydu.
Esnaf
rehber ve
acentelerden
şikâyetçi
Toplam 2 bin 650 işyerinin bulun-
duğu Kapalıçarşfda esnafın yüzü
gülmeye başladı. Buna karşın bazı
seyahat acentelen ve tunst rehberle-
rinın. daha fazla kâr elde etmek içın
zaman zaman Kapahçarşı hakkında
olumsuz propaganda yaptıklan be-
lırtildi.
Avmpa'da, Türkiye'nin terör
olaylanyla boğuşan bir ülke olduğu
mesajı verilmeye çalışıldığını belir-
ten Istanbul Kapalıçarşı Esnaflan
Demeği Başkanı Faruk Darende, ta-
nıtım kampanyalanna ağırlık veril-
mesi gerektiğini söyledi. Rusya ve
Ukrayna'dan gelen müşterileri "iyi-
ce" azalan Kapalıçarşı'nın esnafi,
Avrupa'da sürdürülen "olumsuz
propaganda"y a karşın buradan ge-
len turist sayısında azalma olmadı-
ğını belirtıyor. Özel bir ilgi bekleme-
diklerini. ancak devletin Türkiye'yi
tanıtma amaçlı geniş kampanyalar
başlatması gerektiğini belirten Fa-
ruk Darende, "Avnıpa kamuoyuna
Türkiye'nin terör olayianyla boğu-
lan bir ülke olduğu mesajı verilivor.
Buna karşılık tanıtım kampanyala-
n düzenlemeliyiz ve hükümet de ta-
nıtıma bütçe ajırmalı" dedı.
Kapalıçarşı'da yaz aylannda yaşa-
nan hareketliliğin bu yıl da gerçek-
leştiğini belirten Darende. "daha
önce de esnafın biraz fazla agladığt-
nı", oysa yerli müştennin de iyi bir
potansiyel oluşturduğunu ifade ettı.
Darende, 550 yıllık tanhi olan Ka-
palıçarşı'nın altyapı sorunlannın da
çözülmesi gerektiğini belirtirken,
Kapalıçarşı'yı hem bir tarihi eser,
hem ticaret merkezi hem de turistik
tesis olarak korumak gerektiğini di-
le getirdi. Bazı seyahat acenteleri ve
turist rehberlerinin, daha fazla kâr
elde etmek için Kapalıçarşı hakkın-
da olumsuz propaganda yaptıklan
ileri sürüldü. Bazı turist rehberleri ve
acentelenn, turistlere "Kapahçar-
şı'da gezerken hiçbir zaman yiyecek
veya içecekalmayın", "Orada gezer-
ken mutlaka eüniz cebinizde olsun"
gıbi olumsuz uyanlarda bulunduğu
ıddia edıldi.
Laleli esnafi hergün dört-beş kişinin soyulduğunu söy-
lüyor ve turistterin esnafa gü\«nmediğini beHrtiyor.
'Hatalanmız
bizibitirdi
9
Laleli esnafi, yaşanan kri-
zin ardından kendi hatalan-
nın da bulundugunu itiraf edi-
yor.
Adlannınaçıklanmasını is-
temeyen birçok esnaf, "Bu-
rada her gün ortalama 4-5 tu-
rist sovnhıyor. Dotajisnla tu-
rist esnafa güvenmiyor" görü-
şünü savunuyor.
Fiyatlardalci istikrarsızlık-
tan yakınan esnaf, satılan
malda 10 gün arayla büyük
fiyat değişikliklerinin esna-
fın güvenini önemli ölçüde
azalttığını vurguluyor.
Esnafa göre Laleli 'nin so-
runlan satır başlanyla şöyle
özetlenebilir:
• Güvenlik en büyük ve te-
mel sorun. Her gün 4-5 kişi-
nin soyulması ve faillennin
yakalanamaması düşündürü-
cü. Soyulanlann paralı oldu-
ğu nereden biliniyor.
• Polis bölgede devriye gö-
revi yapmalı, turist kendisine
bir zarar gelmeyeceğini gör-
meli.
• Güvenlik sağlanırsa saat
24.00'lere kadar alışveriş ya-
pılabilir
• Laleli 'ye müşteri olarak
gelen yabancı uyruklu kadm-
lara Natasa yakıştırması ya-
pılmamalı. Bu anlayış yüzün-
den. 'kendilenni esnaf olarak
gören şarlatanlar nedeniyle
biz ekmek teknemizi kaybet-
tik.»
• Turistin güveninin yok
olmasında taksi sürücülerinin
de payı büyük. Bazı taksi sü-
rücüleri araçlanna binen ru-
ristleri dolaştırarak fazladan
ücret alıyorlar. Bunlar da de-
netlenmeli.
• Nişanca ve Kumkapı
bölgesi kapsamlı bir deneti-
me alınmalı. Her türlü olum-
suzluk giderilmelî.
• Belediye bölgeye özen
göstermeli, bölge çöplükten
kurtanlmalı.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Devlet ve Ideoloji
Okurlanmın çoğunun yaptığı gibi (ya da ben öy-
le yaptıklarını düşünüyorum), ilginç bulduğum
yazılan ve o günün yogunlugu içinde yeterince
üzerinde duramadığım yazıları keser ve sakla-
nm. Doğrusunu isterseniz; çoğu kez, o yazıları
derinliğine inceleyecek olanağı da bulamam. A-
ma hep "rahat bir zamanın" umudu içinde, o
dosyaladığım yazılan saklanm.
Geçenlerde, dosya dışı tuttuğum bir söyleşi
buldum. Yargıtay Başkanı Sayın Doç. Dr. Sami
Selçuk; "dinci" bir gazeteye, 25 Temmuz 1999
tarihinde, çok ilginç şeyler söylemiş.
Aslında Sayın Selçuk'un söyledikleri, eminim ki
amacının çok dışında değeriendirilmiş, "doğru-
laria eğriler" iç içe geçmiş. örneğin, "zorba ve
zorbalıkla" ilgili olarak söylediklerine katılmamak
mümkün değil. Bu konuda şunlan söylüyor:
"- Her zorba yapayalnızdır. Çünkü ona ilk iha-
net edenler daima en yakın dostlandır.
- Her zorba, zorbalığın kısır döngüsünde ken-
di yarattığı zorbalığına ve kullandığı baskı tekni-
ğine, önünde sonunda yenik düşmeye mahkûm-
dur.
- Her zorbalık, kuşku ve aldatmacaya dayanır
ve bunlarta beslenerek yaşar..."
Yapılan söyleşide, yukardakine benzeyen bir
dizi ifade var ki; bunlann altına gözü kapalı imza
atabilirız. Fakat bazı öyle şeyler "manşete alın-
mış" ki; doğrusu, bunlar üzerinde biraz durmak-
ta yarar vardır. örneğin, söyleşinin ana manşeti
şöyle: "Ideolojisi olan devlet yasakçıdır, militan-
laşır!"
Sayın Selçuk, "Resmi Ideoloji ile Gelişme 01-
maz" başlığı ile de şu göriişü ilen sürüyor:
"Birakımın o devletin resmi görüşü olması, ilk
bakışta o akımın yandaşlannı rahatlatır. Ama as-
lında, o akım için bir talihsizliktir, en büyük kötü-
lüktür. Zira bir akım, karşıtı olmayan ortamda ge-
lişemez, içine büzülüp kapanır. Klişeleşir, slogan-
laşır, dogmalaşır. Melankolik bir ideolojiye dönü-
şür.
Belli bir zaman dilimine itilip hapsedildiğinden,
gelecek boyutu yoktur. Tükenir, çözülür. Kimse
beyin çilesi çekıp onu geliştirmeye özenmez.
Newton'un 'atalet yasası'n/n hükmünü yürüttü-
ğü andır bu. Karşıt akımlann yeraltı saldınlanyla
yıpranır. Orada uçlaşma, kutuplaşma vardır, iki-
yüzlülük vardır..."
İlk bakışta liberallere ve düşüncesi "merkezde"
dolaşanlara, pek de aykın gelmeyecek gibi gö-
rünen bu düşüncelerin doğru değerlendirilmesi
için, "ıdeoloji" ve "devlet" kavramlannın tanım-
lanması ve netleştirilmesi gerekir. Aksi takdirde,
çokyanlış düşüncelere kapılınması mümkündür.
Ideoloji, "bireylehn kafalannda sistemleşmiş
düşüncelerbütünüdür". Ve ideolojinin iyisi ya da
kötüsü; mantıkhsı ya da mantıksızı; haklısı ya da
hakSızı vs. olmaz. Her ıdeoloji; ona gönül veren
insan açısından iyi, mantıklı, haklı vs'dir.
Devlet, "smırian beürlenmiş bir insan toplulu-
ğunun oluşturduğu bir örgütlenme ve mekaniz-
malar topluluğudur." Fakat devlet; rastlantıların
bir araya getirdiği insanlann oluşturdukları, sıra-
dan bir örgütlenme değildir. Devlet; tarihin belli
bir evresinde, ortak "amaç" ve "umutlan" olan in-
sanlann; kimi zaman büyük zorluklaria, kan ve
gözyaşıyla oluşturduklan örgütlerdir.
Devleti kuran insanlann ortak umutlan ve
amaçlan, o devletlerin "kuruluş felsefesini" orta-
ya koyar kı isterseniz buna "ıdeoloji" de diyebi-
lirsiniz, "resmi ıdeoloji" de...
Sayın Selçuk, "Ideolojisi olan devlet, yasakçı-
dır, militanlaşır!" derken, kimi devletlerin ıdeolo-
jisi olmadığını vurgulamış oluyor ki; bu görüş doğ-
ru değildir, dünyanın gerçeklerine uymamaktadır.
Dünya üzerinde, her devletın bir ideolojısi var-
dır. Almanya'nın da, Fransa'nın da, ABD'nin de,
Iran'ın da...
Ideolojisi olmayan hiçbir devlet yoktur. Zaten
eğer bir "kuruluş felsefesi" çevresinde kenetlen-
miş bir "kurucu kadro" olmazsa, bir devleti oluş-
turmak da mümkün değildir.
Devletlerin kuruluş felsefeleri ya da ideolojile-
ri, "ana hedeflen" belırler. O hedeflere ulaşmak
ve ulaşılan noktaları korumak için aynntılı politi-
kalar, zaman içinde ve o zamanın koşullanna gö-
re belirlenir.
Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş felesfesi ya da
resmi ideolojısi; "halkegemenlığıne dayanan, la-
ik ve çağdaş bir devlef'tir. Bu ideolojiyi egemen
kılmak için, ne "yasakçı" olmak gerekir, ne de
"militanlaşma" söz konusudur. Hatta tam tersi-
ne, bu ideolojiden uzaklaşılmaya başlanıldığı an-
da "yasakçılık" ve "militanlaşma" başlar.
Sayın Selçuk'la demokrasi konusunda farklı
düşüneceğimizi pek sanmıyorum. Umuyorum
kendileri de "demokrasi içinde demokrasiyi yok
etme özgühüğü bulunamayacağını" kabul et-
mektedirier.
Söyleşinin yer aldığı gazetenin pek çok yaza-
n, bu konuda farklı düşünce içindeler de...
ACI KAYBIMIZ
Butto Ibrahim Tımur
:
20.06.1977 ( )
Biricik oğlumuz, kardeşimiz
BUTTO İBRAHİM TİMUR,
bizleri derin bir acı içinde bırakarak
aramızdan aynlmıştır. Cenazesi (Bugün
14.08.1999) Ataköy 5. Kısım Camii'nde
ikindi namazından sonra Bağcılar
Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. Allah
rahmet eylesin.
NEVİNTtMUR Av. KEMAL TtMUR
FİCENEREN FEYZA TİMUR