25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
14 AĞUSTOS 1999 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA / ekonomi@cumhuriyetcom.tr 13 ŞÎRKETLERDEN • DKNY, 1999 Sonbahar Koleksiyonu'nda teknoloji ik doğaİhğın uyumunu birleştiriyor. Ceketlerde, pantolonlarda. elbiselerde, eteklerde uygulanan anatomik kesimler, ahşümış kalıplan kınyor. Koleksiyonda yer alan kıvafetlerde buz renginden sıcak renklere dağılan bir yelpaze söz konusu iken soğuk-sıcak. ölüm-yaşam gibi sonbahar aylannda doğanın devinimine kaynakuk eden çeüşkiler yansıühyor. • Kuruçeşme DİVAN, yaz akşamlannda havuzbaşı davetlerine ev sahıpliği yapmaya devam ediyor. Manzarah geniş havuzu olan Kuruçeşme Divan'da yemeklerde 100 kişi ağırlanabiliyor. • ELECTROLUX,yeni bulaşık makinesi ESF 620'yi saüşa sundu. Elektrolux"un yeni bulaşık makinesi, elektrik ve suda tasarruf sağlavarak aile bütçesine katkıda bulunuyor. I STS tarafmdan Türkiye pazanna sunulan Bosch ,GSM 509 cep telefonlan 'tüketicilerin beğenisine sunuldu. Şeffaf renklen bulunan telefonlarda ekonomik fiyat avantajı da sağlanıyor. • M FUTURE VVEARuı Teşvikiye'deki shovvroom'ıı açddı. Erkek giyim markası \f Future Wear'm yeni koleksiyonu, tekstil sektörünün tamnmış simalan başta olmak üzere. çeşitli mankenlerin katıldığı açıhşta ürünler bir şov eşliginde tanrtıkü. • TOMMY HILFIGER 1999 yüı sonbahar koleksiyonunu satışa sunmaya başladı. Koleksiyonda, kadınlarda ayak bileğine dek uzanıp genişleyen gümüş rengi fermuarlarla detaylandınlan 'tartan' etekler ve erkeklerde de 70'li yıllar tarzındaki blazer ceketler dikkat çekiyor. • SÎEMENS, tüketicüerine. ürünierine kolayiıkla sahip olabilmesi için çifte fırsal sunuyor. Ağustos ayı boyunca beyaz eşyadan televizyona kadar ürünlerini peşin fiyatına 6 taksitle satryor. • KART-SİS, Bilgi Iletişim Teknolojileri Fuan olan Bılişim '99 süresince fuar alanındaki kayıt kabul masalannda. kişisel bilgilerin anında üzerine basılacağı Bılişim '99 kartlarını ziyaretçilere verecek. Bilinçli politikalarla Türkiye'deki sanayi ve tanm sektörüne zarar verdiği iddia ediliyor Ekonomiye Iran darbesiEkonomi Servisi - tran'dan ge- len çeşıtlı ürünler nedeniyle çok sayıda sektörde yerlı üreticinin mağdur kaldığı bildirilirken söz ko- nusu ülkenin bilinçli politikalar- la da bu durumu desteklediği ifa- de ediliyor. Tanmsal ve hayvansal ürün ih- racatçısı konumunda iken 1980'li yıllardan sonra uyguladığı politi- kalarla, "kendine yetmeyen iUke" durumuna düşen ve kaçak da ol- sa hayvan ithalatına bile yönelen Türkiye'de. yerli üretici, yıllardır uvgulanan 'plansızvefleriyigöre- meyen' politikalann sonucunu ya- şıyor. Kımi zaman yasal yollarla giren ithal ürünlerle rekabet ede- memekten şıkâyetçi olan sanayi- cinin şimdı de son yıllarda patla- • 1980'li yıllardan beri sürdürülen bilinçsiz politikalarla "kendine yeten ülke" olmaktan uzaklaştınlan Türkiye'de üreticinin özellikle Iran'dan kaçak olarak yurda sokulan canlı sığır, koyun, düşük kaliteli ve ucuz çimento, fistık ve üzüm ile başı dertte. Iran'ın ise sınırdaki fabrikalanna bedava elektrik ve yakıt sağlayarak bu "fırsatı" daha iyi değerlendirdiğine dikkat çekiliyor. ma yaşanan kaçak ürünlerle başı dertte. Türkiye, Hindistan. Pakistan'ın da aralannda bulunduğu çok sa- yıda ülke ıçin "iyi bir pazar" du- rumuna gelirken Iran'ın sınırda- ki fabrikalanna bedava elektrik ve yakıt sağlayarak bu *firs«tı" da- ha iyi değerlendirdiğine dikkat çekiliyor. Sanayiciler, söz konu- su ülkenin sınır bölgelerinde yer alan fabrikalannı sübvanse ettıği ve düşük kalitedeki ürünlerini Tûr- kiye'ye soktuğunu belirtiyorlar. Sanayiciler, bu ülkeden özellikle canlı sığır ve koyun, düşük kali- teli, ucuz çimento, fistık ile üzüm girdiğini, kendilerinın de mağdur kaldığını dile getiriyorlar. 'İnekler miime^hor' Üreticiler, kaçak hayvan girişi- nin önlenebileceğini belirterek "Oysa smın geçen her inek milti- lejjyor" diye konuşuyorlar. Çimento üreticileri, lran'dan gi- ren çimentonun Doğu ve Güney- doğu Anadolu bölgelerinde ucuz fıyatla pazarlandığını belirtiyor- lar. Çimentonun ucuz olması ne- deniyle alıcı bulduğunu ve etike- tinin okunamaması nedeniyle ka- litesimn anlaşılamadığını belirten üreticiler. bu dunımun bölgenin deprem kuşağında yer alması ne- deniyle ciddi bir tehlike oluştur- dugunu vurguluyorlar. Üreticiler, Kars Gürbulak sınır kapısından günde 100 adet çimento yüklü Mali bunalım ertesindeyıhma uğrayan şirketler Batılı yatırımcılann elinde Daewoo Grubu köşeyesıkıştıEkonomi Servisi - Asya mali bunalımıyla birlıkte yıkıma uğrayan Asya şirketleri Batılı yatınmcılann eline düştü. Hükümetlenn reform programlan çerçevesinde pıyasa liberalizasyonuna gitmesi ve yabancılann yatınm yapmalannı kolaylaştıran kararlar alması Batılı şirketlenn 'ekmegineyağsürerken' devler, adeta borç sarmalından kurtulmak isteyen bölge şırketlerinin başına 'akbaba" gibi üşüştü. EVIFreçetesiBaülılara yaradı Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) yardımıyla pek çok bölge ülkesi gibi krizdetı sıynlmak isteyen Güney Kore'de de Fon'un reçetesi Batılı şirketlere yanyor. IMF, yapısal reform' ve 'yeniden yapdandirma' adlan altında piyasalann liberalizasyonunu ve sermaye hareketlerinin serbestleştirilmesini krizden sıynlmanın tek çaresi olarak dayatırken, Güney Kore'de yerel sanayi kuruluşları bir bir satılmaya başladı. Asya hisse senedi piyasalan ve yerel para biriminde yaşanan büyük düşüşler, • Borç sarmalı ile boğuşan Güney Kore'de IMF'nin reçeteleri ve liberal politikalan Batılı şirketlere yanyor. Yerel sanayi kuruluşlan bir bir satılmaya başlarken uzun bir süreden beri ekonomik krizle pençeleşen Daewoo Grubu'mın bünyesinde yer alan elektronik şirketinin, 3.2 milyar dolara ABD'li bir yatınm fîrması tarafindan alınacağı açıklandı. uluslararası şirketlere pazarlık avantajı sağlarken Güney Koreli Daewoo Grubu da, borçlan nedeniyle çeşitli şirketlerini 'yok pahasma' satışa çıkaran şirketlenn başında geliyor. Daevvpo iime Hme edüiyor Daewoo Grubu'nun bünyesinde yer alan elektronik şirketinin, dûn. 3.2 milyar dolara ABD'li bir yatınm firması tarafmdan alınacağı açıklandı. Daewoo Electronics'in, Güney Kore başta olmak üzere Doğu Avrupa, Kuzey ve Güney Amerika'dakı, Japonya. Güney Kore ve Avustralya'daki tüm operasyonlan ve gelirlerinin ABD'li Walid Alotnar şirketine devredilecegi belirtildi. Aynca, ABD'li otomotiv devi General Motors'un da gözünün Daevvoo'nun otomotiv hisselerinde olduğu beürtiliyor. Daevvoo Electronics Başkanı Yang Jae-YoL Daevvoo Elektronics'in satışının grubun borçlannı ödemekte kullamlacagını belirterek, saüş ile ABD'li Walid Alomar şirketinde 1.2 milyar dolar nakit ve 2 milyar dolarlık kredi sağlanmış olacağını ifadeetti. 65 milyar dolarlık toplam mali varlığı olan Daewoo'nun, denızaşın yatınmlanndan olan borcu 6.84 miryar dolar iken, ülke içindeki kuruluşiara borcu ise 40.8 milyar düzeyinde bulunuyor. AJta ay içinde birçok kuruluşunu satmayı düşünen Daewoo, bazı varhklannın ve hisse senetlerinin satışından 15 milyar dolar gelir elde etmeyi planhyor. kamyonun giriş yaptığını tespit ettiklerini vurgulayarak yöredeki 4 fabrikada kapasiteyi yüzde 50 oranmda düşürmek zorunda kal- dıklannı belirtiyorlar. Kars Çimento Yönetim Kuru- lu Başkanı Ühan Gürd, ilgili ba- kanlığa şikâyette bulunduklannı belirterek "Fabrika müdüriimüz tran'a giderek Türkiye sının ya- knnnda bulunan devlete aitçimen- to fabrikasına hükümetin beda- va elektrik ve yakıt verdiğini tes- pit etmçtir" dedi. Kurtalan Aşkale Çimento Sana- yi TAŞ Genel Müdürü NihatKı- hçda "lthaldebaksızrekabetiÖB- lemek için damping ve sübvansi- yon yohıyla o böJgedeki üretimin gedkmesi vey»fizikizarara uğn- obnası konusunda tedbir ahnaca- ğı" yönünde çıkan karann uygu- lanmadıgına dikkat çekerek "Tüm bu saöş poütikalanyüzönden ûre- timimm durdurma ve işçiierimizi süresiz>e iicrrtsizizineayirma nok- tasmagekök" dedı Mardin Çimento Sanayi ve Ti- caret AŞ Müdürü tsmai Erkovan, Iran çimentosunun yerli üretici- nin maliyetlerinin altinda pazarlan- masının uluslararası rekabet huku- kuna aykın olduğunu savladı. Kaçak hayvan girişi Türkiye'nin hayvancılıkta ihra- catçı olabilecegini belirten üreti- ciler tran'ın canlı hayvan kaçak- çılığına göz yumduğunu ifade edı- yorlar. Genelde Van ili smın üze- nnden kaçak hayvan gınşinın ya- pıldığını belirten üreticiler, bu ola- yın 1991 'üı ikinci yansından iti- baren başladığını ifade ediyorlar. Van Et AŞ Genel Müdürü K«ya Tokm*kçıo|hı.''trwı'dangefenbu etferorta vsdeti bütün projderi al- tüstediyor''dedı. Doğu illerinde tran ağırlıklı ola- rak günde 2 bin dolayında büyük- baş, 4 bın dolayında da küçükbaş hayvanın kaçak olarak sokuldu- ğunu vurgulayan Tıkveşli Tanm Iş- letmeleri AŞ Yönetim Kurulu Baş- kanı Doğan Vardarh, "Yurda ka- çak sokulan sığır, Türkiye üreti- minin yansı kadardır. Doğu'dan kaçak geten ve ithal edikn etler, larsal alandaki 4 mUyon isletmede 20 mflyon üretfcinıizi yok edecek- tir" diye konuştu. Antepfistığına raJdp Fistık üreticileri, geçen sene baş- layan tran fıstığı ithalatının Gü- neydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki üretıcilere büyük zararlar verdi- ğini ifade ediyorlar. Antepfıstığının maliyetinin 2 milyon lira olmasına karşın ithal edılen ftstığın kilosunun 1 milyo- na satıldığını belirten üreticiler, bu durumun yerli üretimi baltala- dığına dikkat çekiyoriar. Devlet Bakanı Rüştü Kazon V û- ceten TEKEUe lran'dan gelen dü- şük kaliteli üzümlerin alınmama- sı konusunda uyanda bulundu. Ba- kan Yücelen, "Geçen senetran \lan geten düşük kaliteli üzümün yak- yoruz"dedi. KAÇAK KULLAMM TEHDİDİ Asya ülkeleri yazılım korsanı ANKARA (ANKA) - Dünya çapında bilgisayar programcıhğı sektöründe kaçak kullanım nedeniy- le ortaya çıkan gelir kay- bı yaklaşık 11 milyar do- lar olarak belirlendi. Kopya bilgisayar prog- ramlanyla mücadele ama- cıyla faalıyet gösteren. tş Yazılımcılan Birliği (BSA) ve Yazıhm ve Bil- gi Endüstrisi Birliği (SIIA) tarafindan ya- pılan ulusla- rarası araştır- mada, 85 ül- kenin satış ve pazarlama ve- nleri değer- lendirıldi. Araştırmada, 1998 yıhnda kullanılan 615 milyon yeni bilgisa- yar programının 231 mil- yonunun, yani yüzde 38'inin korsan olduğu sap- tandı. Sektördeki 11 milyar dolarlık kaybın yüzde 80'inı Kuzey Amerika, Asya ve Batı Avrupa ül- keleri oluşturuyor. Kaçak program kullanımında ilk beş sırayı, yüzde 97 ile Viemam, yüzde 95 ile Çin, yüzde 92 üe Endonezya ve yüzde 91 ile Rusya pay- laşıyor. Türkiye'nin, yüzde 63'lük bölgesel oranla • Dünya çapında kaçak program kullammının ortaya çıkardığı gelir kaybı 11 milyar dolar olarak belirlendi. dünya çapında ikinci sıra- da yer alan Ortadoğu ve Afrika bölgesinde bulun- duğu ifade edıldı. Güney Afrika, lsrail ve Türki- ye'nin oluşturduğu grup- ta toplam kayıp 213 mil- yon dolara ulaşıyor. Yapılan araşnrmaya gö- re Türkiye'de iş uygula- malannda kaçak program kullanımı yüzde 87 olarak belirlendi. Konuyla il- gili olarak BSAyetkili- leri şunlan söyledi: "Kaçak program kuUamcüığı, mihonlarca dobrvergive çarpıcı bo- yutlarda iş- gücü kaybuıa vol açarak dünya çapında önemU bir probiem teşkfl edi\x>r. Ya- pılan son araşarmalargös- teriyor ki kaçak program kuflanıcıhguun önünegeç- mek için katedflmesi gere- ken uzunca biryolvar. Da- ha fazla bilinçlendinne ve yasal uy gulamalar elbette fay dalı oluyor, fakat BSA olarak hükümetlerin de konu\a egilmelerini, hu- kuksal ve etik bakundan liderliğj üstlenmelerini bekliyoruz. Etkin yazıhm yöntemi, korsanhk oranı- nı düşürecek." Artık hertij » ı j yolculuklarınız em altşverişleriniz \ ço kazançlı ] Çünkü Türkiye'de ve dünyada yüksek standartta tam hizmet ankyışını temsil eden iki kuruluş, Budget ve Esbank işbirliği yapn. Budget VISA yalnız Esbank ta. "Hesabtnt bılen yeryütu ge%gın!ert tçım B ESBANK Budget V1SA kartı sahipleri netef kazanıyof? • Peşın odemelerde %J0 ındınm. • L'ç caksıtte, toplamdan %15 ındırim. • Sureklı kullanımda ck avantajlar. • Yundışı kiraUmalannda mınımum %15 ındırim. • Kavıp ve çalıntı sıgonası gibi tum V ısa avancajUn. • Turkıyede27, dunyada3200Budget ofisının hızmetlerı. • T ü m Esbank kredı kanlannda olduğu gıbı Budget Visa ile yapılan harcamalardan ESpuan kazanma olanagı. Tüm Esbank şubelerı ve aşağıdakı Budget ofislerine başvurabilırsiniz. IST»IBUL-TAJlSİM:«B12)2H9?CIO^I(AD«tÛY:IO?16)^364^TATÛmHAVAUM«li:(a?1?l^ MMUM: (0322) 459 00 16 AMARA rO312) 417 59 H ESEMBOĞA HAVMjM«NI (0312) 396 03 72 MTTALY*. (0242) 322 76 86 MfTALYA: (0242) 243 30 06 -MITM.YA tMVAÜMAM: (0242) 330 30 79 İZMİT: (0262) 324 51 12 KONYA: (0332) 321 72 72 73 MJkKYA (0242) 513 73 82 «.TtS 601F OTEL (0242) 725 42 42 SİDE' (0242) 753 14 86 İ M İ R : (0232) 482 05 06 A.MENDERES tUVALİKUMI/DIŞ HATLAR. (0232) 274 22 03 İÇ HATLMI (C232ı 274 17 95 OftGÜP (0384) 341 66 41-42 KU?AOASI 0256) 614 49 56 BODRUM (0252) 316 73 82 MARMMIS 0252) 412 41 44 FETHİYE. (0252) 614 61 66 OENİZLİ: (0258) 264 54 43 GAZİAMTEP (0342) 335 12 30-3' TRAIZON: (0462) 323 13 20 H I R H : (0392) 815 11 27 Budget Car Rental Amaçlar çeşitli, araçlar Budget... İŞÇENİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Ecevit Özal Olunca... Anayasa'ya özelleştirmenin, tahkirrMn girmesi, ver- gi reformu sayılabilecek ne varsa çark edilmesi, SSK'nin köküne kibrit suyu ekilmesi, tahkim uğ- runa Erbakan'ın siyaset yasağının kaldınlması... Hiç değılse ayıp olmasın diye Siyasi Partiler Ya- sası'ndan 12 Eylül yasaklan biraz ayıklansaydı. Li- derin kuklası yerine, milietin vekilini parlamento- ya taşıyacak kimi önlemlere kafa yorulsaydı... Tahkim, az uluslu tekellerin çıkarlannın emrinde- ki uluslararası hakem Anayasa'ya sokulurken, yar- gı denetimini kapatmak üzere bari diretilmeseydi. Gerçi kamu alanlannda Anayasa'ya koymasanız da, daha doğrusu Anayasa'dan yargı denetimini çıkarsanız da hukuk ve insan hakkı olarak yargı de- netiminin işlemesi gerekiyor. Ölüm suçunda kamu davasını ortadan kaldırabilir misiniz? Kamu ala- nında, devletin sorumluluğu söz konusu iken, yar- gı denetiminin ortadan kalkması söz konusu ola- bilir mi? Sermaye nerede bir sıkıntıya, krize girse, dev- letten koruma, kurtarma sorumluluğu beklenen ve kararlan alınan bir düzende, özelleştirmeye ana- yasal bir kavram, işlev kazandırmanın amacı ne? Elbette özelleştirme vurgunlan, hak, hukuk dışı uy- gulamalan karştsında Anayasa Mahkemesi'nin en- gel oluşturmasından, yargı denetiminden kurtul- mak. Şili'de kanlı diktatörün getirdiği "paran kadar sağlık ve sigorta, özel sosyal güvenlik sistemi, ka- mu sigortası yok, sosyal devlet de yok.." düzeni- nin adını koymadan yaşama geçirmeyi hedefleyen SSK yasa değişikliğine, sigortalı işçi çalıştırmak zo- runda olan sermayenin bile "bu kadan olamaz" de- mesine aldınlmıyor. Ecevit hükümeti, emek cephesinden gelen di- renişi kınnak üzere, Türk-lş Başkanını köşeye sı- kıştırmaktan başlayan her tür ikinci sınıf hileye baş vuruyor. Işçi-işveren kuruluşlannın uzlaştıklan me- tinler yok sayılıyor. önce yasa tasansının Meclis'te görüşülmesi geri alınıp, sonra emek cephesinin at- latılması hesaplanarak beklemedikleri bir günde ge- tiriliyor. Başbakan, Çalışma Bakanı günlerle randevg, vermeyip, sendika liderierine randevu verilen satj atte tasan Meclis'te görüşmeye başlanmış olufl yor. Derken görüşme sabaha alınıp, eylemlerin 1 bekletilmesı kâr sayılarak sonra bu randevu iptal ediliyor. Hükümet emek cephesini de atlatıp, IMF'ye giz- li verilmiş "taahhüt" mektuplan doğrultusunda ne istenmiş, ne emredilmişse, hepsini bir bir yerine getirecek. Bu yolda her yol mübah. Belki de tek tek yapılan önemli, Türkiye'ye top- luma, gelişmesine çok zararlı işlerden daha zarar- lı olanı, IMF'nin kapısını aralayacağı söylenen pa- ra uğruna her şeyin geçerli sayıldığı, her kavram ve değerin satılık olduğu bir iktdar uygulamasının kabul görmesi. i özalizmin yükselen değerleri, lüks arabaya bin- meyen, kişisel servetinden, özel kirli işlere bula- şıklığından söz edilemeyecek, namus simgesi ol- muş bir lıder, Ecevit iktidannda uygulandığında toplumun değer yargılarını daha fazla yaralıyor. , ınsanlar ülkenin çıkarlannı koruyacağından emin' olduklan, Kıbns harekâtı ile simgeleşmiş, deviete bağlılığından kuşku duymadıkları Ecevit savunun- ca "tahkim"\n, kapitülasyonlann geri gelmesi sav- lanna pek kulak asmıyorlar. Ama Ecevit hüküme- tinin, tahkimi getirmek uğruna, Fazilet'le Erba- kan'ın siyasi yasaklarını kaldırma pazarlığını da pek anlayamıyor, en azından ahlaki olmadığını gö- rüyorlar. Özal kimliği, Özalizm Türkiye'de yükselen değer- leri ile, iktidar uygulamalannda aldığı karariardan belki de çok daha ağır ve önemli zarariar verdi, top- lumda onulmaz yaralar açtı. Ecevit simgesi, kim- liğinde aynı değerierin savunulması, aynı çizgide iktidar uygulamalannın yaşama geçirilmesinin top- lumsal sonuçları elbette ki çok daha ağır olacak. Kimbilir belki de karşı koyuşu, karşı cepheyi, emek cephesini, sağlıklı bir toplumsal direnişi fi- lizlendirecek. Toplumu, kitleleri çoğunluğun çıkar- lanna aykın bu kirli düzene karşı biriikteliğe yön- lendirecek. Işte bu nedenle, sevinçle, umutla, yazın daya- nılmaz sıcağında işini riske ederek sokaklara çı- kan işçiler, kamu çalışanları, aydınlann yanındaki yerimi almaya çalışıyorum. Emek cephesinin dün- kü üretimden gelen gücü kullanma eylemleri, -iş- çilerin ve kamu çalışanlannın her anlamda büyük, coşkulu katılımlanyla- liderlerin kölesi olmuş par- lamenterlerin tahkime ilişkin oylarını etkilemese bile toplumu uyandınyor. 6 bin 240 dolara düstü Kişi başına gelir yüzde 2.7 azaldı Ekonomi Servisi- Ekonomik büyüme hızının yavaşladığı 1998 yılında, satınalma gücü paritesine göre, kişi başına gelirde de önemli bir düşüş yaşandığı bildirildi. TlSK'in her yıl hazırladığı "RakunUıiaTürkiye'' broşürü yayımlandı. Broşürde yer verilen bilgilere göre, Türkiye'de 1997 yıhnda 6 bin 411 dolar olan satınalma gücü paritesine göre, kişi başına gelir, 1998 yıhnda yüzde 2.7 oranında azalarak 6 bin 240 dolara geriledi. Carikurla 3 bin 224 dolar Türkiye'de kişi başına gelir 1998 yılı için cari kurla ise 3 bin 224 dolar olarak hesaplanmıştı. Satınalma gücü paritesine göre hesaplanan gelir bazı, uluslararası karşılaştırmalarda daha gerçekçi bir gösterge olarak kabul ediliyor. TtSK'in broşüründe, geçen yıl sanayi sektörü tarafindan yaratılan gelirin milli gelir içindeki payının azaldığı, sabit sermaye yatınmlannın kamu kesiminde yüzde 15 artmasına karşılık özel kesimde yüzde 6.7 oranında azaldığı vurgulandı. Ekonomideki küçülme nedeniyle dış • ticaret açığının azaldığı, can işlemlerin fazla verdiği ammsatıldı. Yabancı sermaye izınlerinde imalat sanayıinin payının yüzde 17'den yüzde 62'ye yükseldiği ifade edıldı. Sosyal güvenlik kuruluşlannın aktif/pasif oranının azalmaya devam ettiği 1996'da yüzde 2.33 olan bu oranın 1998 yıhnda yüzde 2.18'e gerilediği belirtildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle