Katalog

EMMUZ 1999 CUMARTESİ CUMHURlYET SAYFA 17 Yeni Olgu Sanat Grubu Sorunlann en önemli kaynağının, toplumun çoğunluğuna egemen olan kaderci, karamsar, duyarsız, tavırsız, kalitesiz yaşam tarzı olduğu kanısına varmışlar. Gençliğin, sanatın etkisini ve iletişim yeteneklerini geliştirerek yeni, dinamik ve çok yönlü iştevter üstlenmesi gerektiğine inanmışlar. Üç tiyatro oyunu sahneye koymuşlar. Gençlik, toplum ve çevre sorunlanyla ilgili 36 müzik eseri, 12 müzik klibi yaratmışlar. "Erozyona karşı Anadolu'da 5 bin km.", "Gençlik için Anadolu'da 10 binkm." adlarını taşıyan iki ; Türkiye turu düzenlemişler. \ 4 ayn müzik albümü çıkarmışlar. Konseıiere, havacılık gösterilerine katkı vermişler. Onlar, "Yeni Olgu Sanat Gnıbu" adını taşıyortar. Onlar, Yavuz Selim Sancı başkanlığında, gençler için çalışiyorlar. "0 312-256 25 07/ 344 13 91" 1S1K KANSl* Dış borçların tıesabını bilmiyoruzTBMM Plan ve Bütçe Ko- misyonu'nun kararian üzerine hazırlanan Sayıştay raporun- da, şu saptama yapılıyor. "Hazine Müsteşarlığı Devlet Borçları Saymanlığı hesapla- n, dıs borçlan tam, doğru ve uygun birbiçimde gösterme- mektedir." Dış borçlanmızın hesabınt bile tutamıyoruz ya- ni... Rapor sürüyor: "Kıedi kullanımlannın veri tabanna tam olarak kaydedi- lemenesi, geri ödemelerin kaydında da hatalar yapılma- sı netcesinde dış borç stoku doğnjşekilde tespit edileme- mektsiır. Dış borç stokunun doğruolarak tespit edilememesi, stok üzerinıie Türk Lirası cinsinden hesap- lanan Itur farkmın da hatalı olması so- nucurw doğurmaktadır. Yeni sistem- de kulltnım ve geri ödeme ile ilgili ola- rak yapılan yeni düzenlemelerin, bu sorunuçözmesi beklenmektedir." Dış borçlanmıztn hesabını tutama- manın ötesinde geri ödemelerinde de hata yapıyoruz yani... Sayıştay raporunda, bugüne değin yapılan çalışmalann sonucunda Dev- let Borçlan Saymanlığı'nca tutulan "Dış Borçlar Hesabı "nın kamu borç- lannı tam, doğru ve uygun biçimde göstermesini sağlamak yö- nünde "önemli mesafe kate- dildiği" vurgulanmış. "lyi ba- ri" demeye kalmıyor, Sayış- tay raporu şu beliriernelerle bitiyor: "Devlet Borçları Say- manlığı hesapları henüz dtş borç stokunu göstermemek- tedir. Dış borç kullanımlannı takip edememektedir. Dış borçlara artkurfarklannı hesap- layamamaktadır. Hesaptara uy- gunluk bildirimi verilebilmesi için hesaplann tam olması, devleti yükümlülük altına so- kan tüm borçlanma işlemleri- ni ve kefaletleri kapsaması, he- saplann uygun olması, dış borç kayıtlannın ve işlemlerin tasni- finin muhasebe ilkelerine ve mevzuata uygun şekilde yapılması, hesaplann doğru olması, kayıtlann maddi hata- dan uzak olması gereklidir." Çocuklanmızı, torunlarımızı, hatta onlann çocuklannı borçlandınrken da- ha ciddi olmak gerekmez mi? Yazı müdürlüğünü Doğan Gül- mez'in, yayın yönetmenUğini Erdal Çalı'ntn, yayın kurulunu da Suttan Su Akar, Mutahhar Aksan, Ntyazi Al- tunya, Feyzi Coşkun ve Tahsin Ço- jur'un üstlendiği Eğit-Der'in "abe- •&" dergisi yaklaşık altı aydır daha 'arsıl bir içerikle yayın yaşamını sür- iürüyor. Haziran sayısında Prof. Dr. Mesut KHmezileiiköğretim okullannda oku- jlmaya başlanan "Vatandaşlıkve In- an Haklan Eğitimi" üzerine yapıimış Dersimizi yaşayalımilgiçekici bir söyteşi var. Gûlmez, Va- tarüaşhkve insan Hakian Eğitimi'nde insin haklanyla ilgili bilgileri aktar- makve öğretmek, haklan kutlanmak, onlyı istemek ve onlardan yarartan- makiçin gerekli oiduğunun, ama ye- tetiiolmadığının attını çizdikten son- ravuguluyor. "Amaç, insan haklan ile ilgili iavramlan, ilkeleri ve sözteşme- leri oberlemek değiidir." Prof. Gülmez'e göre, asıl ve son amaç, insan haklan bilgilerini, bulu- nuian her ortamda, ailede, okuida, işyerinde, güniük yaşamın her kesi- tinde davranışiara dönüştümnek: "Vatandaşlık ve insan Haklan Eği- timi bir başlangıçtır. Bununla herşey bitmtyor, tersine başlıyor. Haklanmızı büen, isteyen vekultanan, istem ve tep- kilerini banşçı ve demokratikyollardan dile getiren, öğrendiklerini başkalan- na aktaran, öğrendikleriyle yetinme- yip sürekli araştıran ve kendisini ge- Hştirip yenileyen, öğrendiklerini gün~ lük yaşamın herkesitinde olağan dav- ranışiara dönüştüren, kısacası özgür, etitin ve katlımcı bireyler ve yurttaş- lar olarak, demokrasiyi geliştirmek, güçlendirmek veona işleriikkazandır- mak için sorumlu bir ortak olduğu- muzu unutmamamız gerekiyor." Haydi başlayaiım dersimize. Belle- meyelim; öğrenelim, yaşayalım... Anadohı tıtançları KongresiAnadolu Erenleri Kültür ve Sanat Vakfı (ERVAK), 2000 yı- lında düzenleyeceği "Anadolu Inançlart' konulu bilimsel kong- re için şimdiden kollan sıvadı. Vakıf Başkanı Yusuf Dağ, "Yüzlerce yıllık tarihsel süreç içinde bir arada ve banş için- de yaşayan etnikve dinselgnıp- lardan insanlanmızın tutkuyla bağlandığı laikyaşam biçimini, başta politikacılanmız olmak üzere kendini aydın olarak ta- nımlayan, ancak Anadolu hal- kınıyeterince algılayamayan ki~ şilere tanıtmak başlıca hedefi- mizdir" diyor. Dağ'a göre, bir parti genel başkanının Türkiye1 de yaşa- yan on binlerce Nusayri yurt- taşın varlığından haberdar ol- maması, Istanbul'daki bir be- lediye başkanının su sorununu "yağmur duası" ile çözmeye kalkışması, düzenlemekistedik- leri kongreye ne denli gereksi- nim oiduğunun en çarpıcı gös- tergeleri: "Vakfımız, etnik ya da dinsel hiçbirtopluluğun misyonerliği- ni üstlenmediği gibi, ülkemiz gerçeklerini yok saymayayöne- lik düşünceieri de paylaşmaz. Uluslararası Anadolu Inançlan Kongresi'nin hedefi, birsonu- ca ulaşmakdeğil, bilimsel yön- temlerle gerçekleri, varsa sorun- ları ortaya koymak ve çözüm önerilerini üretmek..." Bu hedefe ulaşmak isteyen- ler için ERVAK'ın kapısı herke- se, her zaman açık: "Necatibey Cad. 8/101 Sıh- hiye/ANKARA. Tel: 0 312 -230 52 86" SSIZ ODA YAZILARI ÖZDEMÎROĞLU ftz Sonra! , •derinkarc •>rgâh*\ar\ Savaş duru>munda in yönetrtme'si için 100metreaftınaya- katlıBaşbakanCjkBi- apanan ve çaUşrnala- an yürüten Ecevrt'in, vresine "Işçiye, me- ptıklanmdan vt tüm te postmodetvkapitü- n savunduktin sonra d mek en iyisi yken işçilere vvdiğîm •1 haklann unui^masını elgelerin yok eö'mesi- \rum. Gerekirse d&let n de özelleştirilmesiriı icağım. Artık ben ka- rın adamıyım" dediği ji! Az sonra! »Iv cize ötesi raslantı! Dün nı saatte gazetelere yollanan Ai faksta da aynı cümleler yer ıldı. "0 çıkanndan başka bir ;ey düşünmeyen, yalancı, ya- ıka bir kadındır!" Bu faksları Jiller ve Akşener'in birbirle- i için yolladıklan anlaşıldı ve Uzun zamanyolsuzdaşiık yap- nış insanlar birbirinden etki- 3n/r"yorumu yapıldı! Az son- a! • Perinçek, Yağmurdereli e Beşikçi'nin avukatlanndan şok iddia: "Müvekkillerimiz iş- kenceyi hobi haline getirmiş canilerdir! Her fırsatta insanla- ra işkence yaparlar, boş vakit- lerinde Filistin askısı imal et- meye çalışıriart" Avukatlann bu şok iddiayı, af tasansında iş- kenceden hüküm giyenlere in- dirim öngörülmesine karşın, düşünce suçunun kapsam dt- şı bırakılması üzerine yaptıkla- rı tahmin edildi! Az sonra! • Fazilet Partisi Genel Baş- kanlık binasının çay ocağı per- soneli toplu halde istifa etti! Ocak şefi Mümtaz Halısaha "Yetti artk. Necmettin Bey her ;eye kanşıyordu. Ikide bir ha- beryollayıp 'Çaylan çokdem- likoymayın, fazlaşeker israf et- meyin, çay borçlarını dolara endeksleyin' türunde direktif- lervehyordu. Bu işin tadı kaç- tı" dedi. Isttfa eden persone- lın bundan sonra Recep Tay- yip Erdoğan'ın şiir kliplerinde figüranlıkyapacağı öğrenikji! Az sonra! . • Kalecüerin maç boyunca cep telefonlanyla konuşmala- rı zorunlu hale getiriliyor! Tel- sim'den yapılan açıklamada "Para bizim, keyif bizim. Uge o kadar para ödedik" denildi! Az sonra! HattanınTakıyye Demeci Yaşar Okuyan " "Benim gözümde sermaye sahibi patronlar kadar, hatta daha da fazla dargeiirii çahşanlar önemlidir. Oniann üzüimesini istemem, her zaman işçi, memur dostuyum. Bununla biriikte tüm ıstediklerini yerine getirmek için vargücümle çahşsam bile olanaksız şeyier var. Yine de çabalanm. Bu boynumun borcudur. Sermaye stntfının lafını dinlemem. ısterim ki onlar bu ülkenin işçisi, memuru olmaktan sonsuz şekîlde haz alsınlar. Bu yolda mücadele etmekten gurur duyuyorum." Not: iik satırdan başlayarak ve satır atlayarak yeniden anuz... vşırt sıcaklarda serinleten almtılar • "... Devlete karşı işlenmiş jçu isteraffet, ister affetme, jçun muhatabı sensin. Ama anim anamı doğramış, ba- vnı doğramış adamı sen na~ ' affedersin? Sen kimsin be?" atih Altaylı - Hürriyet - 17.99) •"... Tabii teorik olarakşu da iylenebilir; ekonominiz çok ıçlüyse, yabancı yatırıma, it/nmcıya, sermayeye ihtiya- iız yoksa tahkimi de günde- inize almayabilirşiniz. Ama ırkiyegibiyatınm için nerdey- • 'yabancı sermaye duası- ı' çıkacak kurakhktaysanız o man oturup derin derin dü- nmeniz gerekiyor." (Doğan jper - Milliyet - 27.7.99) • "... öptüm can can, be- nim adım Vıvian.beni annem kimin için doğurdu, hamuru- mu nasılyoğurdu, merakeder- sen ASLAN'ın ruhuna nüfuz edeceksin. BU ki biz 30 Tem- muz doğumlular..." (Sabah - 'Astrolojik Güzel' köşesi - 30.7.99) • ".... Maçtan öncekiyazım- da 'Beşiktaş'ın zamana ihti- yacı var. Sabırlı ve hoşgörülü olmalıyız' demiştim. lyi güzel de ben bunu nasıl becerece- ğim?" (Sanlı Sanatioğlu - Hür- riyet - 29.7.99) • "... Dördüncü kulvardaki Romen futbolcu..." (TRT 1 - Avrupa Yüzme Şampiyonası canlı yayınından - 29.7.99) "Bir şeyi kıfk kere söylersen ylurmuş" kampanyası - 36 Susurluk Çetesi cezalandınlsın. KİM KİME DUM DUMA BEMÇ AK behıcakı turk.net ÇtZGİLİK KÂMİL MASARACl HARBt SEMtH POROY TARİHTE BUGÜN MVMTAZARIKAN 31 Temmuz EXUP£RY KAYBOLDUf. İ944'T£ 8UGÛN,ÜULÛ FdAfJİIZ YA2AR1 ANTVMUe OE SAtNr-EniPğ£Y(S£N7EGZtJPE£İ), UCAĞI İl£ AKt>6- NİZ'P£ KAY8OLPU. 19OO'O£OOĞAfiJ SAwr--£Xj HAI/A- CIUStAl YENİ MESLBK SAYtLPtSl Y/UAHOA PlLOT OL- MUPV.E- DÜNYA SAVAÇl'NPA İŞ6ALE U6RAVAH FGAN SA'PAH KAÇIfi A8P'fE GİTtoİŞ, SONRA DA MÜTTBFİIC- LERİN HAVA KUWETLBHİNE KATILMI^Tt-SON UÇÜŞU DA 6ÖREY İÇİMOİ. SAtNT-By'İN K/SA VAZAdUK YAŞAMt, GENEIÜKL£ mVACiUK YAŞANTISlN- DAN KAYNAKLAMM1ŞTI. ONÜN "GECS UÇUÇU*, *SAl>A$ PİLOTU* 6İSİ ROMANLARl, Hûl/ACtUKlA & ü m İS Ü AAT URİ O . "KÜÇÜK PHENS"AC>U FANrASTİK ÖYICÛSÜ İSE,ÇQCUUARA SESLENMEKiB BİRÜKTE iİ DE CÜÜÜ T.C. ANTALYA MAHKEME SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN GAYRİMENKUL AÇIK ARTTIRMA İLANI Esas: 1999/33 Antalya Merkez Fettahh Köyü 346 parselde kayıtiı taşuunaz Antalya 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 1998 /1621 Esas, 19991\ 91 sayılı karan geregin- ce satılacaktır. Sattsa konu parsel tapu kaydına gore 6600 m2 genişliğinde olup üzerinde her türlü tanm yapılabilir. Mahalli rayiçlere m2'si \ .500.000 TL.'deıv muham- men bedeli 9.900.000.000 TL.'dir. 1. Saüş: 7.9.1999 günü saat 16.00 - 16.10 arasında Antalya Adliye Sarayı Kat. 1, No: 62'dfi açık arttırma ile yapılır. Bu satışta değerinin %75'uü bul- madığı takdircte 17.9.1999 günü aynı yerde ve aynı saatte 2. artorma yapılır, ikinci satışta ise deferinin %40 ve mahkeme masraflannı geçtigi takdirde en çok arttırana ihale edilir. Satış pesin para iledir, ancak isteyen alıcıya 20 günü geçmemek üzere mehil verilir. KDV alıcıya aittir. Satışa iştirak eden değe- rin %20'si ruspeünde teminat yaoravası gerekir. lhaleye katılan şartnameyi görmüş. ve münderecatını kabul etmiş sayılacaklan, başkaca bilgi almak iste- yenlerin Memurluğumuzun 1999/33 sayılı dosyasma başvurmalan ilan olunur. Basın: 35941 GÖRÜS Dr. EMtN GÜRSES Türkiye, İranve PKK Iran'da toplumsal talepler olağanüstü koşullar bahane edilerek uzun süre baskı altında tutul- muş, fakat bu süre içerisinde yönetim bu talep- lerin tatmin edilmesi yolunda başan sağlayama- mıştır. Iran'daki öğrenci hareketleri, bu başarısız- lığa bir tepki olarak ortayaçıkmıştır. Bu bir süreç- tir ve ani değişikliklerin yaşanması ne söz konu- sudur ne de bolgenin yararınadır. Fakat İran yö- netimini tedirgin etmeye yeten bu gelişme sonu- cu aynı koşullar altında her ülkeyönetiminin ucuz bir yöntem olarak gördüğü yol tercih ediimiş ve dış güçler sorumlu tutulmuştur. Türkiye'deki siyasi rejimin İran halkı arasında önemli bir oranda Iran'daki rejime alternatiî ola- rak görülmesi Tahran yönetimini rahatsız etmek- tedir. Bu nedenleTahran'daki radikal dinciler her- hangi bir olumsuz gelişme sonrası Türkiye'yi de sorumlular arasında sayarlar. Ankara'nın her tür- lü uyanlarına karşın Tahran yönetimi, Şam yöner timinin geçmişte takındığı tavrın benzerini sergi- lemekten vazgeçmemektedir. Ankara, bunu fark ettiği için Tahran'a uyarılannda diplomatik dili bi- raz sertleştirme gereği görmüştür. Açıktır ki, İran açısından Islamcı rejim karşıtı gruplar ne kadar zararlı iseTürkiye açısından PKK faaliyetleri de o ölçüde zararlı addedilir. Şam'da- ki faaliyetleri önemli ölçüde sekteye uğratılan PKK, Kuzey Irak'taki sahipsiz coğrafyayı silahlı ey- lemieri için yeni üs haline getirmiştir. Türkiye'nin Kuzey Irak'ta istediği gibi askeri operasyon ya- pabüme imkânı PKK'nin buradaki hareket kabi- liyetine önemli bir darbe vurmuştur. Buradaki grup liderleri, Türkiye'nin bölgede kendilerine karşı operasyonlar yapabileceğini ve Şemdin Sakık'ın düştüğü duruma düşebileceklerini bitdikleri için korku içerisinde yaşamaktadıriar. Bu nedenle Ba- tı Iran'da Kürtlerin yoğun olarak yaşadığı bölge- lereyerieşmeye ve buralarda üslenmeye çalışmak- tadırlar. Iran'da Ensari Hizbullah, Islam Devrimi Müca- hitleri, Imamın Takipçisi Islamcı Öğrenciler gibi bir- çok grup Islam devrimini korumak adına bazen Tahran'dan bağımsız hareket edebilmektedirler. Yani Tahran yönetiminin bu tür gruplar üzerinde tam bir kontrolü yoktur. Tahran, bu grupların ba- zı hareketlerine göz yumarak sorunları arttırma- maya çalışmaktadır. Işte Batı Iran'da var olan, çoğunluğu Kürtçü- dinci örgütlenmeler bağımsız hareket edebilmek- te ve PKK'ye yardım etmekten geri kalmamakta- dıriar. iran istihbaratının bölgedekiyapılanması içe- risinde etkin olan Kürtçü-dinciler radikal mollala- nn dolaylı desteğini alarak PKK'ye yardım etmek- teler. Bunlarla radikal mollalar arasında bir çıkar biriiği oluşturulmuştur. Türkiye'nin kendi iç so- runlarıyla boğuşan bir ülke olarak gösterilebilme- si için her türlü çabayı harcayan bu gruplarve müt- tefıkleri, İran halktnaözledikleri "liberal" rejimin ne büyük bir çıkmazda olduğunu gösterme çabası içerisindedirler. Ankara'nın Tahran ile ilişkilerde, bazı grupların PKK'ye destek vermesi konusunu sürekli olarak gündemdetutması yararlıdır. Aksi bir davranış, 8a- tı Iran'dayeni bir "Şam"yaratmave Tahran ile olan ilişkiterin geçmişteki Ankara-Şam ilişkisine ben- zer bir döneme girmesi riskini doğurabilir. İran ile bu yöndeki görüşmelerin sürdürülmesi yanında ekonomik-ticari ilişkilerdeyeni adımlar at- mak için uygun bir döneme girilmiştir. Tahran, toplumsal refahı arttırmadan rejimin işleyişini gü- venceye almanın gittikçe zorlaştığı bir dönemde ekonomik ilişkilerin geliştirilmestne yeşil ışık ya- kacaktır. Uzun bir dönem 9-10 dolar civannda ka- lan petrol fiyatlannın 19 dolara kadar yükselme- si, ihracatının yaklaşıkyüzde 80'ini petrolden sağ- layan İran'a dış ticaretinde daha rahat hareket et- me olanağı verecektir. Petrol fıyatlarındaki yükseliş yaklaşık 70 milyon nüfuslu, işsizlik oranının yüzde 30' un üzerinde olduğu iran ekonomisine yeni bir ivme katabilir. Ekonomik refahın Iran'da dinci radikalizmi zayrf- latacağı ise açıktır. Bu ise ülkedetansiyonun düş- mesineyol açacaktır. Istikrartı bir iran, radikai din- ci PKK taraftariannın Batı Iran'da istedikleri gibi hareket etmelerine imkân vermeyecek ve Tah- ran-Ankara ilişkilerinde PKK nedeniyle yaşanan sürekli gerginlik politikasını gündemden çıkara- caktır. Ingiltere Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin Tahran'ı ziyaret etmeyi planladığı bir dönemde Ankara'nın radikal dincilerin ekmeğine yağ sür- meyecek bir işbirliğinegirmesi ve ilişkileriyumuşat- ması akılcı bir yaklaşım olur. BULMACA SEDAT YAŞAYAN SOLDAIS SAĞA: 1/Korkusuz,çe- vik ve güçlü bir köpek cinsi. 2/ Bey denilen bir dişi anyla ko- 3 vandan çıkanan 4 topluluğu... Dağkeçısi.3/Bir kumar aracı... Ûstünbiryetki- nin gücünü sim- geleyendeğnek. g 4/ Kâfi gelme- yen... " — olu- 9 ban eriyem/ Ya- nam hey dostdeyüdeyü" (Yunus Emre)... akıl. 5/ 1 ', ZiyaPaşa'ntndivanşa- 2 irleriyle Arapve İranşa- 3 irlerinden seçtiği örnek- . leri derleyen antoloji. 6/ Saz şairî... Bir mevsim. II Iskambıllerle oyna- 61 nanbiroyun...Kadınla- 7 nn omuzlanm örtmek için kullandıkları geniş atkı. 8/ Din adamlannın simgesi sayılanbaşlık... Iskambilde koz. 9/ tzmir ve Ay- valıkyöTesinde çokça bulunan, lezzetli bir midye türü. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Ha^anın derisine ya da tüyüne dokunmaktan duyu- lan aşm korku. 2/ " — Atay": Yazanmtz... Doğu ve Gü- neydofu Anadolu'da konar-göçerlerin b l çadırlanndaı oluşan yayla yerleşmesi. 3/ Yalruz iki geniş yüzü teste reyle düzeltilmiş tahta... Ağ yatak. 4/ Bir toplulukta ça ltşan insanlann her biri... Bir soru eki. 5/ Bir sonuca ula şılana değin yapılan aynı eylem... înişli yer.bayrr. 6/ K.ı zu sesi... Bir tür halktürküsü... 7/ Kanşıkrenkli... Üç ben ten oluşan Batı şiiri türü. 8/ Domates, yeşil biber, çiğ s< ğan ve siyah zeytinle hazırlanan salata... Tellür eleme1 tinin simgesi. 9/ Hindistan'dahalkın aynlmışolduğu bi birine karşı kapalı sınıflann adı... Hafıf sis.