Katalog

28 TEMMUZ 1999 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 'Gopunum'un 12. sayısıçıktı • Haber Merfcezi - Türkiye Aıle Sağlığı ve Planlaması Vakfi'nın(TAP) yayımladığı 'Görünüm' dergisinin 12. sayısı yayımlandı. Derginin bu sayısında, Türkan Şoray ile annelik ve kadınlık üzerine bir söyleşi yer alıyor. Cinsel ilişki ardından kullanılan ve gebeliği önleyici acil kontrasepsiyon yöntemi ve genç nüfusa yönelik cinsel eğitim konulannın da irdelendiği dergide aynca, TAPVakfi'nın Güneydoğu'da aıle planlaması hakkında gerçekleştirdiği etkınlikler hakkında bilgi veriliyor. Fosseptik atdc sorunu • ÇEŞME (AA) - Gözde turizm merkezlerinden Çeşme'de her yıl yaşanan altyapı sorunlanna, bu yıl da fosseptik atıklar sıkıntısı eklendi. Her gün 400 kadar vidanjörün fosseptik çukurlanndan çektiği atıklan boşalttığı Ovacık köyündeki alanda, büyük çevresel tahribat yaşandığı belirtildi. Bu atıklann çevresinde bulunan şaraplık üzümlerin yetiştirildiği bağlann da zarar görmeye başladığı kaydedildi. Çeşme Sağlık Grup Başkanlığı yetkilileri, 'Payamçukuru' olarak adlandınlan Ovacık"taki döküm yerinin sadece iki havuzunun bulunduğunu, yol açtığı tahribat ve tehlikelerle ilgili olarak Izmir Çevre ll Müdürlüğü'ne bilgi verdiklerini söylediler. 79 kaçak yakatan* • VAN (AA) - Van'ın Erciş, Çaldıran ve Gürpınar ilçelerinde. yurda kaçak yolla giriş yapan Iran, Irak ve Afganistan uyruklu 79 kişi yakalandı. Alınan bilgiye göre, jandarma ekipleri ile köy koruculan, Çaldıran'ın Kalkandere ve Aşağı Mutlu köyü ile Gürpınar'ın Yelekli köylerinde, yurda kaçak yolla giriş yaptıklan tespit edilen ve sahte pasaport taşıyan ! 1 Afganistan ve 48 Irak uyrukluyu kişiyi yakaladı. Öte yandan. Erciş yakınlannda yapılan yol kontrolleri sırasında, sının kaçak yollarla geçerek Türkiye'ye giriş yapan 20 Iranlı da yakalandı. 'Obezite'ye karşı eytem çağrısı • Haber Merkezi - Vücutta aşın yağ depolanmasından kaynaklanan obeziteye (şişmanhk) karşı Avnıpa ülkeleri bir araya geliyor. Türkıye'nin de aralannda bulunduğu Avrupa Obezıte Çalışma Grubu üyesi 24 ülke, 3-6 Haziran tarihferinde Milano"da gerçekleştirilen '9. Avrupa Obezite Kongresi'nde acil eylem çağnsı içeren bir deklarasyon imzaladı. Türkiye Obezite Araştırma Derneği Başkanı Prof. Dr. Nazif Bağnaçık, obezite gibi geniş kitleleri etkileyen bir hastahğa karşı Avrupa ülkelerinin verdiği önemin oldukça anlamlı olduğunu söyledi. Hatay'da Telekom yatmmları • ANTAKYA (AA) - Hatay Telekom Başmüdürlüğü, yıhn ilk 6 ayında yatınm, bakım ve onanm çalışmalan için 2 trilyon 548 milyar lira harcama yaptı. Hatay Telekom Başmüdürlüğü'nden yapılan açıklamada, il genelinde 18 merkezin şebeke çalışmalannın tamamlandığı ve 17 bin 100 yeni hat ilave edildiği belirtildi. Şebeke çalışmalan için yatınm bazında 728 milyar, bakım çalışmalan için 452 milyar lira harcandığı ıfade edilen açıklamada, ıl genelındeki hat kapasitesinin 306 bin 594'e yükseldiği. hat ılaveleri için 176 milyar lira harcama yapıldığı bildirildi. MSB, askerlik süresinin düşürülmesinin 'yakın gelecekte' düşünülmediğini açıkladı 6 Askerlik losaltılmayacak'ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Milli Savunma Bakanlı- gı, bir yasa değişikliğinde tek- rarlanan hükme dayanan "asker- lik kısahyor" haberlerini kesin olarak yalanladı. Bakanlık. 18 aylık askerlik süresinin "görii- nür gelecekte" düşürülmeyece- ğini bildirdi. Uzman Erbaş Yasa- sı'nda degişiklik yapılmasına iliş- kin 3 ayn yasa tasansı birleştiri- lerek kabul edildi. Askerlik Yasası'nda eskiden beri olan "Bakanlar Kurulu'nun askerlik süresini kısaltma yetki- si", yedek subay adaylanyla ılgi- li degişiklik nedeniyle yeni tasa- nda da yer almıştı. Tasandaki düzenleme hiçbir yeni hüküm getirmemekle birlikte, bir fıkra- nın iki fıkraya bölünme zorunlu- luğu nedeniyle "devam eden tüm- • Milli Savunma Bakanlığı, bazı basın organlannda yer alan, bir yasa değişikliğinde bir fıkranın iki fıkraya bölünmesinden oluşan yanlış anlamaya açıkhk getirdi. MSB Genel Sekreteri Albay Mehmet Erkan yaptığı yazılı açıklamada, resmi makamlann bilgilendirici anlatımlanna karşın bazı basın ve yayın organlannın yanıltıcı haberler yaptıklannı kaydederek 18 aylık askerlik süresinin kısaltılmasının düşünülmediğini belirtti. ce" olarak yinelendi. Bu hükmün bazı basın organlannda eski ya- saya bakılmaksızın yeni olarak su- nulması, kışlalarda heyecan ya- rattı. Bunun üzerine MSB Genel Sekreteri Albay Mehmet Erkan imzasıyla dün yapılan açıklama- da, resmi makamlann bilgilendi- rici anlatımlanna karşın bazı ba- sın ve yayın organlannın yanıl- tıcı haberler yaptıklan kaydedil- di. Askerlik süresinin, kaynak ve kadro gereksinimleri dikkate alı- narak Genelkurmay Başkanlı- ğı'nm değerlendirmeleri sonun- da yapılan öneriyle Bakanlar Ku- nılu'nca saptandığı belırtilerek "Daha önce de açıklandığı gibi Milli Savunma Bakanlığı'nda böyle bir çanşma yapdmamak- tadır. Yürütülmekte olan terörle mücadele harekâtı ile kaynak ve ihtiyaç durumlan dikkate alına- rak yapılan değerlendirmelere göre, ne şimdi ne de görüiebilen gelecekte 18 ay olan askerlik sü- resinin degiştirümesi mümkün görülmemektedir" denildi. Uzman Erbaş Yasası'ndadeği- şiklik yapılmasına ilişkin 3 ayn yasa tasansı, TBMM Milli Savun- ma Komisyonu'nda birleştirile- rek kabul edildi. Uzman Erbaş Yasası'ndaki de- ğişikliğe göre, uzman erbaşlann ilk sözleşme süreleri uzatılıyor. Uzman erbaşlann yedeklik döne- mi ile derece ve kademelerinin gösterildıği cervel yeniden dü- zenlenerek yasada var olan boş- luklar gideriliyor. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin uzman personel gereksiniminin karşüanması ve ilk sözleşme süresinde uzman er- başlann kazandığı niteliklerden daha uzun süre yararlanılabilme- si amacıyla uzman erbaşlarla im- zalanan ilk sözleşme süresi 2 yıl- dan az, 5 yıldan fazla olmama koşuluna bağlanıyor. Bunlardan isu'hdam edildikleri kadronun gö- rev özelliklerine göre sınıf ve branşlanyla ilgili sağlık nitelik- leri uygun olanlann bir sonrakı sözleşmeleri, bir yıldan az, 5 yıl- dan fazla olmamak koşuluyla uzatılabilecek. Uzman erbaşla- nn astsubaylığa geçmeleri halin- de 926 sayılı yasaya bağlı olacak- lan ve 15 yıllık zonınlu hizmet sürelerinin sözleşmelerinin onay- landığı tarihte başlayacağı hük- me bağlanıyor Bursa Barosu hazırladığı raporla, 'Organize Suçlarla Mücadele Yasa Tasansı'na tepki gösterdi 4 Sistem muhalifleri hedef ahnıyor' • Bursa Barosu'nun hazırladığı raporda, TBMM'nin gündeminde bulunan organize suçlarla mücadele yasa tasansı ile haberleşme özgürlüğünün yasal olarak sınırlandınlmasının hedeflendiği savunuldu. Raporda, "aydmlann, sistem muhaliflerinin, politik rakiplerin ve demokratik kitle örgütleri"nin hedef alındığı belirtildi. BERTANAĞANOĞLU Bursa Barosu. TBMM'nin gündemin- de bulunan organize suçlarla mücadele yasa tasansı ile "aydınlann, sistem muha- liflerinin, politik rakiplerin ve demokratik kitle örgütleri"nin hedef alındığını belirt- ti. Bursa Barosu tarafından bu konu hak- kında hazırlanan raporda, yasa tasansı ile haberleşme özgürlüğünün yasal olarak sı- nıriandınlmasının hedeflendiği savunuldu. Raporda, yasa tasansının 1. maddesinin 1. fıkrasında yeni suç tiplerinin tanımlanma- ya çalışıldığının altı çizilerek. daha önce- den de suç sayılan eylemlerin yine suç olarak tanımlandığı ifade edildi. Tasanda- ki ifadelerin açık olmadığının da kayde- dildiği raporda "Örneğin kooperatifgenel kurulunda tehditte bulunanlar. siyasi par- ti kongresinde ka> ga edenler hatta dola> ı- sıyla si\ asi partiler organize suç örgütü ta- nımı içine gjrebUeceklerdir" denildi. Raporda, yasanın 1. maddesinin 7. fık- rasında yer alan ".-suçlan işleyenleri veya örgütterin eylemlerini, amaçlaruu, hedef- lerini bu kişi ve örgütlere haksız çıkar sağ- lamak veya örgütün korkutma, yıldırma gücünü arttırmak amacıyla yazılu sesli ve- ya görsel yayuı araçlarıyla yayımlayanlar veya her ne suretle olursaolsun propagan- dasını yapanlar_ cezalandınJırtar" ifade- sinin haber alma özgürlüğüne, bilgiye ulaş- ma hakkına ve ifade özgürlüğüne saldın olduğu vurgulandı. Yasanın 2. maddesinde yer alan dinle- meye ve tespite ilışkın düzenlemelerin çok genel ve soyut olduğunun kaydedildiği ra- porda, "Ozel alana Uişkin olan müdahale- nin DGM'lerce yapılacağı adeta gözlerden kaçınla- rak "cumhuriyet savcısı ve hâkim' ibaresiyle yetinil- mesi hükümlerin kötüye kullaıulacağı izlenimini ya- ratmaktadır" denildi. 4. maddenın 4. fıkrasın- da ise "gjzli görevü görev- lendirildiği örgütün işle- mekteolduğu suçlardan so- rumlu tutulamaz" ifadesi- nın yer aldığının belırtil- diği raporda. "gizH görev- li"nin "teşvik ve tahrikle- ri" sonucu suç işlenmesi halinde sorumiu tutulma- masmın soffinlara neden olacağı vurgulandı. Yasal kıhf narp vmuıu ogrencııerı Harp Otadu 3. sııııf öğrencfleri yan açık deniz eğMnıine, dün Tuzla Deniz Harp Okulu'ndan yapılan törenle uğurlandı. Toplanı 212 öğrencu Dz. Kur. Alb. Sentih Göçmen komutasındaki TCG Cezayirti Gazi Hasan Paşa Gemisfne binerek açık denize açıkh. Tuzla'daki törende konuşan Deniz Kıırmay Albay Hüseyin Çiftçi, öğrencikrin 3 yıl süresince ağır bir eğitim programım takip ederek başanlaruu kamdadıklarnu söy- ledi Açtk deniz egıtiminin amacmın. öğrencilerin uzun süreli gemi ve denLz şartiarma anşkanbk kazanmalan olduğunu belirten Çift- çi, ancak böyle bir eğitim ile öğrencilerin yetenekkrini geHştireceklerini ifade etti. Fransa'nuı Toulon, Ispanya'nm Barcekma ve Ce- zayir'in Cezayir Hmanlannı ziyaret edecek olan öğrenciler, 19 Ağustos'ta Türkiye'ye döneceider. (Fotograf: UÖUR DEMlR) Yasanın 5. maddesi ile "devletin güvenliği ve siya- si menfaaüan..." nedeniy- le bazı bılgilerin incelene- meyeceği hükmü getirildi- ğinin kaydedildiği rapor- da yoruma açık bu ifade ile bir çok davanın üstü- nün örtülmesine yasal kı- lıf hazırlandığı savunuldu. 7 madde ile düzenlenen ''gizlitanık"ın hukuk chşıbir tanım olduğunun \'urgulan- dığı raponın sonuç bölü- münde "Yasa ile hedef ah- nanlaraydınlarsistem mu- halifleri,politikrakipier,de- mokratik kitle örgütleri ol- maktadır. Örneğin nzaya dayalı organ, çocuk, kadm ticareti, çocuk pornosu, se- ri cinajetler işleyen bir sa- pığuı yakalanması, kara pa- ra hususlanndahiçbirşekü- de bir tespit >e dinleme ya- pılamayacakûr" denildi. PKK silahlı eylemlerini yogunlastırdı Elazığ ve Bingöl'de terör tırmanıyor DtV ARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Abdullah Öcalan'ın yakalanarak Türkiye'ye getirilmesinden sonra "silahlı eylemlerini .voğunlaştırma" karan alan PKK. uzun yıllar destek alamadığı Elazığ ve Bingöl'de terörü tırmandırmaya başladı. Elazığ'da geçen haftalarda PKK'lilerce bir kahvehaneye yapılan ve dört yurttaş ile bir polis memurunun yaşamını yitirdigi saldınnın örgüt içi tasfıye harekâtı olduğu öne sürüldü. Kahvehaneye daha çok PKK liderliği için adı geçen "Cuma" kod adlı Cemil Bayık'ın köylüleri ve yakınlannın gidip geldiği, bu eylemin örgüt içerisinde Bayık'a karşı bir grup tarafından gerçekleştirildiği iddia edildi. Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde ölüm cezasına çarptınlan "Parmaksız Zekj" kod adlı Şemdin Sakık. sorumlu olduğu dönemlerde Bingöl ve Elazığ'a girebilmek için yoğun çaba harcamışü. 1991 ve 1994 tarihleri arasında Elazığ • PKK'nin Bingöl ve Elazığ'da silahlı saldınlannı yoğunlaştınnasııun, bu kentlerin TAmceli ve Karadeniz'e geçiş güzergâhı üzerinde bulunmasından kaynaklandığı belirtiliyor. ve Bingöl yörelerinde silahlı faaliyetlerini yoğunlaştıran Sakık ve adamlan yalnızca bu kentlerin kırsalında etkili olabilmişlerdi. Öcalan'ın Türkiye'ye getirilmesinin ardından PKK uzun bir aradan sonra Elazığ ve Bingöl'de yeniden eylemlerini tırmandırmaya başladı. Elazığ İcent merkezinde geçen haftalarda Yeni Mahalle'de bulunan Poyraz Kıraathanesi'ne PKK'lilerce yapılan saldın sırasında dördü sivil, biri polis memuru olmak üzere toplam beş kişi yaşamını yitirdi. Elazığ Kovancılar "«K^âf-i.-'=?*'*-> ilçesine bağlı birçok köye PKK'liler tarafından düzenlenen baskınlarda beş köylü kaçınldı. Karakoçan'da teröristlerin saldınsına uğrayan Bekir Yapar ile Necip Özdemir adlı erler şehit oldu, iki er de yaralandı. Elazığ'da Poyraz Kıraathanesi'ne yapılan saldınnın PKK içindeki tasfiye hareketinden kaynaklandığı öne sürüldü. Ailesi yasamından endişe ediyor PKK'li hükümlüye 11 gün işkence iddiası tstanbul Haber Servisi - Çankın E Tipi Cezaevi'nde yatan, PKK davasından 36 yıla mahkûm M. Nuri Karadeniz'e itirafçı olması için Gümüşhane'de 11 gün boyunca işkence yapıldığı ileri sürüldü. Karadeniz'in ailesi, adli tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu koğuşa alınan çocuklannın hayatından endişe ettiklerini belirtti. M. Nuri Karadeniz'in ağabeyi Ahmet Karadeniz, dün Insan Haklan Derneği Istanbul Şubesi'nde yaptığı basın açıklamasında, kardeşi M. Nuri Karadeniz'in 1994 ——-—-•— yılmda Tendürek'te meydana gelen çatışmadan sonra bir köye sığındığmı ve köyiülerin ihban sonucu güvenlik güçlerince yakalandığmı söyledi. Kardeşinin daha sonra çıkanldığı mahkemede 36 yıl ceza aldığmı belirten Ahmet Karadeniz, Çankın E Tipi Cezaevi'nde M. Nuri Karadeniz'e yapıldığı ileri sürülen • Çankın E Tipi Cezaevi'nde bulunan, PKK davasından 36 yıla mahkûm M. Nuri Karadeniz'e 11 gün boyunca itirafçı olması için işkence yapıldığı ileri sûrûidü. Karadeniz'in ağabeyi dün ÎHD'ye başvurdu. baskılan şöyle anlattı: "Kardeşim yakalanıp Ağn ve Erzurum cezaevlerinde 1 yıl yattıktan sonra Çankın E Tipi Cezaevi'ne götürüldü. Burada bulunan arkadaşlan ile aralannda geçen Idşisel bir konu nedeniyle tarüşmış. Cezaevi yönetimi de onu daha sonra adli tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu koğuşa koymuş. Kardeşim bulunduğu adli koğuştan siyasi koğuşa geçmek istiyordu. Cezaevi yönetimine birçok kez yazılı başvuruda bulundu, ancak kabul edilmedi. Kardeşim daha sonra 16 kişiyle ""•'•"" "* ~ birlikte Çankın'dan Gümüşhane'ye götürülmüş. Burada 11 gün boyunca kendisine ağır işkence uygulanmış. Cezaevine düşen bir insan, tekrar sorgulanamaz. Kardeşim itirafçı olmaya zorlanmış. 16 ldşinin nerede olduğunu bilmiyonız, ancak kardeşim şu anda açlık grevinde ve hayatından endişe edivoruz." DUZYAZI ORHAN BİRGÎT Bu Kez, Galiba Samimiyiz Hemen her hükümet değişikliğinde, "demokra- tikleşme" için açıldığı söylenilen her yeni paket için iyimserdüşüncelerbesledik. Bu düşünceler üzerin- de tatlı yorumlar yaptık; umutlara kapıldık. Elli yedinci hükümet de kendisinden önceki siya- si iktidariargibi özellikle son yıllarda kulaklanmızı ok- şayan "demokratikleşme" çabalan için hem koalis- yon protokolünde hem de TBMM'ye sunduğu prog- ramda pembe tablolar çizmişti. O tablolar arasında bulunsun bulunmasın, mese- la yurttaşın yasalara uygun gösteri haklanna idare- nin saygılı davranmasının somut örneği, özellikle 24 Temmuz Kızılay mitinginde görükjü. Daha o görkem- li mitinge açılan günlerde, Ankara ve öteki kentleri- mtzde 'sosyal güvenlik tasans/'nı yerden yere vur- mak amacıyla yapılan gösterilerde de güvenlik güç- leri, sanki yıllardan beri uygulayarak kanıksamışlar- casına akılcı ve soğukkanlı bir tutum izlediler. Böylece öfkeli topluluklann da arzu etmedikleri bi- çimde bir tırmanmaya varabilecek bir ortam içinde olmalan tehlikesi kalktı. Kimsenin bumu kanama- dı. Kimse tartaklanmadı, coplanmadı. Türk vatan- daşlarının da silahsız, saldınsız ve önceden haber vermek koşulu ile toplantı, gösteri haklannı kullan- dıklan, bu tür hak ve özgürlükleri içlerine sindireme- yen kafa yapılılara anlatılmış oldu. Şimdi yeni bir olumlu adımın haberi geliyor. Ecevit hükümetinin, işkenceyi yeniden tanımla- yıp hem kapsamını genişleten hem de cezasını art- tıran bir yasa tasansını TBMM'ye sevk ettiği bildili- yor. BöylelikJe işkence yapanın yanına yaptığı kâr ola- rak kalmak şöyle dursun, caydıncı nitelikteki ağır ce- zalar kendisini bekleyecek. Türkiye, başka birçok uluslararası sözleşme gibi, "Işkenceye ve CHğerZalimane, Gayri Insani veya Kü- çültücü Muamele veya Cezaya Karşı Biıieşmiş Mil- letler Sözleşmesi"n\ de imzalamış. Ama o imza, 1999 yılının ikinci yansına kadar, sadece ilgili bakan- lıklanmızın arşivlerinde bir anı belgesi gibi saklanır- ken şimdi gün ışığına çıkartılıyor ve bir hükümet ta- sansına esin kaynağı oluyor. Meclis gündemine ge- tiriliyor. Tasan ile işkencecilerin, sadece sanık ve zanlı olarak karakollara getirip sorguladıklan kimseleri söyletmek amacı ile reva gördüklerı işlemler değil; bir olayın mağdurlanna, kişisel dava sahiplerine ya da o olayda tanık olarak bildiklerini söylemeyi gö- rev sayanlara, suç duyurusu yapanlara yönelttikte- ri baskılan da kapsam içine alınıyor. Böylelikle siyasi iktkJariann ya da bir menfaat gru- bunun, "karanlıkta kalmasını arzuladığı için" hare- kete geçirdiği işkence mekanizmasına izin verilme- mek amaçlanıyor. En önemlisi, işkence yapan, zalimane, haysiyet kıncı davranışta bulunanlara verilecek hapis ceza- sı 8 yıl ağır hapis olarak belirleniyor. O kişinin süre- siz ya da geçici olarak kamu hizmetinden engellen- mesi de hükme bağlanıyor. Bu konuda içimizi sızlatan bir başka yaramızın da işkenceyi uygulayan gücün, yaptığını gizleyebilmek amacı ite hekim, eczacı, sağlık memuru gibi görev- lilerle paslaşmalarrydı. İşkence gördüğünü söyleyen kişinin karşısına ka- pı gibi bir raporla çıkan "mekanizma", bu savı çü- rütmeye çalışır, düzmece belgeler sayesinde çoğu kez başanlı da olurdu. Tasan, o tür raporu hazırla- yan kişi için 2 yıla kadar hapis cezasını öngörüyor. Belgenin çıkar karşılığında ya da işkence suçunu giz- leme amacıyla verildiği anlaşılırsa bu ceza iki katı arttınlıyor. İşkence görmüş bir kişinin son sığınak yeri olan hekim ve eşdeğerı görevlinin, "hayırgörmemiş" de- mesi elbette bir çıkar karşılığına dayanacaktır. O nedenle tasan, düzmece raporda, hazıriayanın çı- kan ya da gizleme kastı olup olmadığını araştırmak gibi, çoğu kez yargının takdirine kalmış bir yola git- mekyerine, yandaş sahteciliği caydıncı bir katılık ifa- de etmelidir. TCK'nin işkence ile ilgili 243 ve 354. maddelerin- deki degişiklik hazıriıklan bayağı umut vericidir. Bu umudu, düşünce suçlannın hapis yerine "cay- dıncı oranda çok ağırpara cezalan " yaptınmı ile kar- şılanması, demokratikleşmeyolundaki yürüyüşümü- zü bayağı renklendirecektir. Adalet Bakanhğı, bu nedenle bu tür cezalann ertelenmesi ya da şartlı sa- Irverme yörrtemleri yerine TCK'nin 158,159,312 ve terörie Mücadele Yasası'nın 7 ile 8. maddelerini ye- niden yazarak hapis yerine caydıncı ağırlıkta para cezası koymalı, 3713 sayılı yasanın 6 ve 13. mad- delerini de kaldırma yoluna gitmelidir. Bunlan söylerken çok mu iyimser oluyoruz? Bugünkü "Düzyazı "nın başlığında "Bu Kez Gali- ba Samimiyiz"sözcüğü elli yedinci hükümet için söylenmektedir. Onlann demokratikleşme yolunda içtenlikli olduğu kanısı ile böyle düşünüyoruz. Yanılıp yanılmadığımızı zaman gösterecek. Not: Dünkü "Düzyazı "da, FP'deki demokrasiyi içlerine sindirdikleri için genel başkan yardımcılığı koftuklannı korumalarından ötürü Ali Coşkun, Ab- dullah Gül, Abdûlkadir Aksu ve Cemil Çiçek'i kı- namıştım. Yazım gazeteye girdikten sonra geç saatlerde bu dört kişinin beklentim doğrultusunda üzerlerine dü- şeni yaparak saygınlıklannı sürdürdüklerini öğren- dim. Hiçbirisinden istek gelmediği halde bu düzelt- meyi de kendi köşemde yapmayı bir meslek göre- vi biliyorum. , - . , _ , . - . Faks:0212 677 07 62 E-Mail:[email protected]. Sanıklar tahliye edildi 'Eylül Göder' dedektiflik bürosuyargı önüne çıktı tstanbul Haber Servisi - "Eytöl Gözter" takma adı- nı kullanarak kurduğu da- nışmanlık bürosunda, "te- lefondinleme veflzikitakip yapuğı'' iddia edilen Neşe Aras'ın da aralannda bu- lunduğu 8 sanığın. "suçiş- lemekiçinçeteoluşnırmak*' suçundan yargılanmalan- na başlandı. tstanbul 5 No'luDGM"- dekı duruşmaya, tutuklu sanıklar Neşe Aras, Murat Baynun ve Mehmet Nuri Çötelli ile turuksuz sanık- lar katıldı. Ehınışmada sor- gusu yapılan Neşe Aras, yapüğı işler nedeniyle ga- zete ve televizyonlarda rö- portajlannın yayunlandı- ğını anlatarak "dedekmük \-akıstırmasıT 'nın medya ta- rafından ortaya atıldığını iddia etti. Kendi nzalany- la büroya müracaat eden insanlara yardım ettiğini savunan Aras, Istanbul'da bu şekilde hizmet veren yaklaşık 15 dedektiflik bü- rosu bulunduğunu kaydet- ti.