24 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12TEMMUZ 1999 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA DIZIYAZI ,_, 'de Şehrtier Parttf açıldı • tstanbul Haber Servisi - Şişli Belediyesi tarafından Ayazağa'da yapımı planlanan Şehitler Parkı'nın temeli törenle atıldı. Törende konuşan Mustafa Sangül, parkın kapasite ve mimari açıdan Istanbul'un en büyük parklanndan birisi olacağını belirterek yapınumn 1999 yılı sonuna kadar biteceğini söyledi. Sangül, Park projesinde düğün salonu, kültür merkezi, sergi salonu, sağlık ocağı, spor alanı, yürüyüş parkuru, kafeterya ve büfeler, gösteri havuzu, şelale ve özurlüler için düzenlenmiş özel gezinti yollannın yer aldığını kaydetti TVtonica'mn Hikâyesi'ne büyük ilgi • ANKARA (AA)- Günlerce kamuoyunun gündemine oturan Beyaz Saray stajyen Monica Lewinsky'nin anılannı anlatan "Monica"nın Hikâyesi", Türk okuyucusunu sardı. Andrew Morton'ın kaleme aldığı kitap bir ay içerisinde 5 bin adet sattı. Kitabın yayımlandığı Doğan Kitapçılık yetkılileri, kitabın iyi bir grafik çizdiğini belirterek ikincı baskının kitabevlerinin raflannı süslediğini, tükenmesinın ardından yenı baskının yapılacağını belirttiler. Kitapta, Monica Lewinsky'nin ABD Başkanı Bill Clinton ile 'Oval Ofis'te yaşadıklan da anlatılıyor. Televizyonda işlenen terör • ANKARA (AA) - Terör olaylannın televizyon kanallannda sürekli yayımlanması teröre destek olurken ekonomiye de büyük zarar verdiği ve turizmi olumsuz yönde etkilediği savunuldu. RTÜK Kamuoyu Araştırmalan Dairesi Başkanlığı'nca yapılan araştırmaya göre, kanallann ana haber bültenlerinde toplam 462 habenn31'i(yüzde 13.72) doğrudan terör haberi olarak verildi. Kanallann ana haber bültenlennde 19 özel saldın, 498 bedensel saldın, 1236 devam eden şiddet görüntüsü, 277 ses ile şiddet (silah, ağlama, patlama sesi). 32 hayvanlara yönelik şiddet, 18 işyennde şiddet. 149kazaolmaküzere toplam 2229 şiddet unsurunun görsel ve işitsel olarak izleyiciye iletildiği ifade edildi. tirecek • ANKARA (ANKA) - Öğretmenlerin nakil heyecanı sona eriyor. Milli Eğıtim Bakanlığı, 30 bin öğretmenin görev yerini değiştirecek. Isteğe bağlı yer değiştirme talebinde bulunan öğretmenler ile zorunlu hizmet bölgelerine gönderilecek öğretmenlerin yeni görev yerleri bugün bilgısayarkurası ile belirlenecek. Görev yerleri değiştirilen öğretmenler, temmuz ayı sonuna kadar eski kurumlan ile ilişiğini kesecek. Öğretmenlerin. atandıklan illerdeki görev yerleri de ağustos ayı içinde belirlenecek. Petrol üretim tesistne saldın • Haber Merkezi- Adıyaman'da. TPAO'ya ait petrol üretim tesisine yapılan saldınnm, 3 terörist tarafından gerçekleştirildiği ve bir iş makinesinin yakıldığı bildirildi. Saldırganlann, bakım çalışması yapan özel şirket işçilerinden 10 kişiyi silah tehdidiyle bir araya toplayıp terör örgütünün propagandasını yaptıklan belirtildi. Daha sonra tesiste bulunan kuyu temizleme makinesini, üzerine motonn dökerek yakan grup, işçilere yangına müdahale etmemelerini söyleyip olay yerinden uzaklaştı. Malatya'da türban olayının arka yüzü - 'AllahiçinöŞeriatçı gruplar, 30 Nisan 1999 Cuma günü başlattıklan ilk sokak eylemlerinden günlerce önce Malatya ve yöresinde "Esnaflar Mescidi"nden Akpınar Meydanı'na kadar "Başörtümüzü kurtarmak için yürüyeceğiz. îmanı olan bize katılsın" diyerek propaganda yapıyorlar; evleri, camileri dolaşıyorlar. dönülmez'Yürüyüş günü cuma namazının ardından hocanın cihat çağnsıyla sokağa fırlayan eylemciler, "Ya Allah ya istiklal", Allahüekber", "Yaşasın şeriat", "Başörtüsü zulmüne son", "îslam gelecek, zulüm bitecek", "Nizam, Allah'ın yolu" gibi sloganlar atıyorlar. Eyleme, Maraş'tan, Adıyaman Kâhta'dan ve Bingöl'den katılımlar oluyor. METtNGÜR Malatya'da sokaktaki insan sessiz, ama tedirgin. Kentte yoğunlaşan şeri- atçı akrmlann yıllardan ben sürdürdük- leri çalışmalannın bir sonucu olarak başlattıklan küçük çaptakı ayaklanma bastınlmış gibi görünse de sorun cid- diyetini koruyor. Çeşitli kesimlerden görüştüğümüz çok sayıda insan, olayın köküne inilmediği görüşünde birleşiyor. Adlannı açıklamaktan kaçman insan- lar, şeriatçı terörün yeraltına indığüıi, camı cemaatleri arasında gizlendığinı belirterek endışelerini dile getiriyorlar. Malatya lnönü Üniversitesi'nden bir yetkili, 12 Eylül öncesi radikal grupla- nn merkezinin Konya'da olduğunu ve daha sonra Malatya'ya geçtiğini belir- terek şöyle diyor "Aİdt'in heın üniver- sitede hem de esnaflar arasında ivi bir tabanı var. Oğrenci üniversiteye gettrken boş gelmiyor, Akit'le geliyor. Buradaki radikal gruplar kendi aralannda birtik içindeler. Eylemlerini büiikte sürdürü- yorlar. Akit'in yaklaşık 2 bin okuyucu- su var. Türbanı savunan yerei gazeteler- den Malatya Gündem. öğrenciler ara- sında 800 okuyucuya sahip." Şenatçı gruplar, 30 Nisan 1999 Cu- ma günü başlattıklan ilk sokak eylem- lerinden günlerce önce Malatya ve yö- resinde "Esnaflar Mescidi"nden Ak- pınar Meydanı'na kadar "Başörtümü- zü kurtarmak için yürüyeceğiz. Îmanı olan bize kaûlsın" diyerek propaganda yapıyorlar; evleri, camileri dolaşıyor- lar. Yürüyüş günü cuma namazının ar- dından hocanın cihat çağnsıyla soka- ğa fırlayan eylemciler, "Ya Allah _va is- tiklaT, Allahüekber", "Yaşasın şeri- at", "Başörtüsü zulmüne son", "İslam gekcek, zulüm bitecek", "Nizam, M- lah'ın yohT gibi sloganlar atıyorlar. Ey- leme, Maraş'tan, Elazığ'dan, Adıya- man Kâhta'dan ve Bingöl'den katılım- lar oluyor. Tahrikçiler, "Allah uğrunda ölümden dönülmez 7 ' sözlennı ağızdan ağıza yayıyorlar. Polisin hoşgörülü dav- ranışı, kimi polislerin eylemcilerden duygulanarak gözlerinin yaşarması, ki- milerinin. "Yapmaym,bizizordunım- da bırakmayın" gibi yakancı sözleri gözlerden kaçmıyor. Bu davranış, po- lisin "hazırtıksız yakalandığT sözle- riyle kamufle edilmeye çalışılıyor. lnönü Üniversitesi Senatosu'nun al- dığı karar gereğince 26 Nisan 1999 ta- rihinden itibaren türbanh öğrencilerin üniversitede kapalı alanlara girmeleri- nin yasaklanmasıyla başlayan ve üç haftadan fazla devam eden eylemler, askerin de devreye gırmesiyle sona eri- yor. Eylemi destekleyen yerel tslamcı gazeteler, haberlerinde, göstenlere 8 bin kişinin katıldığını belirtiyorlar. Gö- zaltına alınanlann sayısı yaklaşık 236 kişiyi buluyor. Bunlardan bazılan ifa- delerinde, amaçlanna ulaşmak için tür- banı bir fırsat olarak değerlendirdikle- rini söylüyorlar. 13 bin 800 öğrencinın öğrenim gör- Polisin hoşgörülü davranışı, kimi polislerin eylemcilerden duygulanarak gözlerinin yaşarması, kimilerinin,"Yapmaym, bizi zor durumda bırak- mayın" gibi yakancı sözleri gözlerden kaçmryor. Bu davranış, polisin "hazırhksız yakalandığr sözleriyle kamufle edilmeye çahşüıyor. düğü lnönü Cniversitesi'ni 200jandar- ma, özel tim elemanlan ve polisler ko- ruyor. Bunlann 50'ye yakını, üniversi- te içinde. Kentte hassas noktalar ise po- lis gözetimi altında. Cuma günleri şe- riatçılann gidebileceği cami önlerinde polis nöbet tutuyor. Bunlardan bin de merkezde bulunan Diyanet'e bağlı, ta- rihi Yeni Cami. Caminin ilan tahtasın- da Fetfaullah Gülen habenni manşet- ten veren Zaman gazetesi asılı. Cema- at gergin, aradatahrikçilerdolaşıyor. Ce- maat arasında çeşitli Islami akım ta- raftarlan var. Bunlardan biri de 1964 Ma- latya doğumru olan Abduflah. tmam- hatip çıkışlı Abdullah' ın başı sanklı ve Islami giysi içinde. Malatya'da 15 yıl- dır bu giysilerle dolaştığını söylüyor. tşi- ni soruyorum. "Allah için çalışıyorum" diyor ve sözü cami avlusunda en çok konuşulan türban olayına getirerek şöy- le diyor: "Türban olaylan basünlma- dı, devam ediyor. Ben Allah'a teslim oi- dum. Kurtuluşun bu sistemde oiduğu- na inancım tam. Burada benim gibi dü- şünen binlerce genç var. Demokraside eylemler vahisisteminin gelmesine yar- clım etmez. L yananlar daha meydana çıknuş değil. Hele bir me> danlara çıka- lım. o zaman bize karşı olanlar da çıka- cakbr. O zaman kozlarunızı paylaşaca- ğız." Abdullah sonra da önüne bağla- dığı para çantasının üstünde yazılı "Hâ- Idmiyet AUah'uKhr" sözlerini gösteri- yor. Bugünlere nasıl gellndl? lnönü Üniversitesi öğretim görevli- si Osman Yüdınm. 27 Nisan 1999 da inkılap tarihı üzerine verdiği bir ders- te tarikatlan övücü bir konuşma yapa- rak şunlan söylüyor: "Tarikat, Tann'ya yakınlaşma yolu- dur. tslanun iki yönü vardır; sevgive bi- limsel. Sevgi yönü tarikatiar, büimsel yönü medreselerdir. Tekke ve zaviyele- rin kapaülnıasuözellikle gençlerimizi m- hen bir boşluğa itmiştir. Ruhen do\ u- rulmayan gençleri komünistler kullan- nuşur." Türk mılletinın kendıne yakışaru al- dığlnı ve ne kadar örtünmesi gerekti- ğinin bilincinde olduğunu söyleyen Os- man Yıldınm, dersteki konuşmasını şöyle sürdürüvor: "75yülıkdevletin türbanla uğraşma- sıçağdışthkhr. Bugün vupuan bir zulüm- dur. TürkiyeCumhuriyeti laikw eksant- rik birülkedir. Böyle bir ülkede nasıl işi- nizi bırakıp da cuma namazma gidebi- lirsiniz?" Türban olayına karşı çıkanlan şeref- sizlikle suçlayan Yıldınm, "Bunlara birileri dur diyecektir. Bunu yapacak in- sanlar vardır" diyor ve sözü Iran'a ge- tirerek şöyle konuşuyor: "Iran'da lslamivet yaşamyor. İnsan- lar özgürce ibadetİerini yapabOiyorlar. Böyle bir cumhuriyete karşı olan halk be>insizdir." Konuşmasının bir yerinde Şapka Devrimi'ni de eleştiren Yıldı- nm, "Mafva babasının şapkasuu bize deMİm olarak yutturuyoriar" diyor. Şimdiye kadar öğrencilerin Osman Yıl- dınm hakkmda yaptıklan şikâyetler, onu yerindçn oynatmava yetmemiş. Menzilcilerin Türk-lslam kanadının sorumlusu, Ramazan Keskin. Mart 1999'da Malatya Medeniyet gazetesi- ni çıkaran Keskin fırarda. Yaym çalış- malannı oğlu sürdürüyor. Bu kanadın ayhk olarak çıkardığı Nısa dergisi uni- versite öğrencileri arasında dağıtılıyor. Ramazan Keskin, Medine Turizm'in ve Medine Mescidi'nin kurucusu. Akit'in 24 Mayıs 1999 tarihli sayısın- da Ramazan Keskin ve Malatya Mede- niyet gazetesi şu övücü sözlerle tanıtı- lıyor: "Malatya'da kısa bir süre önce yaym hayaanaautan Medeniyetgazetesi,ege- menlerin zulümlermi doruk noktasına ulaşordığı şu günlerde, Anadolu'nun bağnndan anlamlı mesajlar vermeye devam ediyor. Genei yayın yönetmenn- ğini Malatya'nm tanmmış şahsiyede- rinden Ramazan Keskin'in yapüğı ga- zete.çıktş gerekçderi ve misyonunu özet- lerken Medeniyet. taguti güçlere kar- 'Çumhuriyetkanunlan uygulanmiyor' / şçi Partisi eski Malatya 11 Başkanı Celalettin Doğan. Malatya'da çumhuriyet kanunlannın uygulanmadığını belirterek "Ramazan ayında adliye de dahil otmak üzere kamu kuruluşlan mesai saatlerini tftara göre ayarlryoriar. Askerler rahatsız. Yetküfler, 'Biz suçluyu yakalayıp teslim ediyoruz, ama rnahkemeler serbest bırakıyor' diyoriar. Mabtya'da yeralünda sfiahb mficadeleyi savunan 18 şeriatçı örgüt var. Bunlar güçlerini Kurt Sünni kesim içinde yoğunlastırnuş durumdalar. Bunlar bir hesaplaşmava gMebih'rier" diyor. DİSK Genel-Iş Malatya Şube Başkanı Bahartin Öner. Malatya'nın, tarihındeki en sıkıntıh dönemi yaşadığuıı belirterek, Malatya'da sendikalar içinde en örgütlü partinin FP olduğunu söylüyor. öner şöyle devam ediyor. "İki aydır Malatya'da bir sessizük var. Türban sorunu çözülmedi Şeriatçılann her an tetikte bekledikleridüşüncesiiçindejim. VilayetkrektörlükarasiHİabir koordinasyon boşluğu var. Türban konusunda vali av n karar alıyor. rektöıiük ayn karar ahyor. Rektör güzel bir insan, ama Malatya onun değerini bilmedi." Eğttim-Sen Malatya Şube Başkanı Mahmut Uzun ise yörcde 7 bin eğitimeiden 1200'ünün kendi üyeleri olduğunu belirtiyor. Her tür İslamcı akımın öğretmenler arasında boy gösterdiğinden yakınıyor. Malatya'da güçlüden yana uyum sağlama eğiliminin ağır bastığuu söyleyen Mahmut Uzun, kentte türbanla ortaya çıkan gelişmeleri şöyle değerlendiriyor: "Sendikamız çağdaş givimden, laisizmden ve demokrasklen yanadır. tnsanlann kendüerince özgür gryim kuşamlanyla ilgilenmhT)r. Basuıdakini atarsuuz, ama onun beynini degştireme/seniz, bir şey ifade etmez. Türk devleti bir yandan Türk şovenizmini geliştirirken, öte yandan dini kullannuştu". Ağalan, şeyhleri Mecüs'te millervekili, bakan yapnuşOr.'* Sorunun özünün demokratikleşmede yatbğuu. tek başına Malatya'nm sorunu olmadığını belirten Mahmut Uzun, "Büyük kentierin çoğunda belediye başkannğını FP kazandı. Gecmişte bu mümkün müydü? Devtetin yeşfl kuşak projesi adı alünda gericfliğe bu kadar taviz ' vennesi,onBdengedetutacak deraokratâc kurulu^an ortadan kaktırmasıyla birinin lebine bozmuştur. Kendi içinde geBş«n hareket suurlannı aşarak kendi dogal j-oluna do^n geBşnte göstermektedir. Deviet bunu tehüke görerek sistemin içine çekme hesapton yapıyor" dedi. şı Allah taraftarlannın safinda saf bağ- lamayı akidevi bir sorumluluk olarak te- lakki eder. Medeniyet, daima hukukun üstünlüğünü savunacak ve bu yolda ve- rilen bütün mücadelelen destekleyerek üzerine düşeni eksıksiz yapmaya gay- ret edecektir' görüşûne yer veriliyor. Malatya'nm yetiştirdigi tanmmış bir- çok fıkir adamı ve vazarlann da yazj- lamla katkıda buhınduğu Medeniyetga- zetesi, profesyonelce düşünülmüş kaU- teli mizanpajı ve zengin içeriğiyle. Ana- dolu'dakiyerelgazeteler içinde müstes- na bir yere sahip olduğu müjdesini ve- riyor. Gazetenin yaym hayadnda basa- nlardiliyoruz.'' Ramazan Keskin'in ra- mazanda verdiği iftar yemeğine 3 bin kışuıin katıldığı belirtiliyor. Oldukça tenlikeli bir kişi olduğu söylenen Kes- kin' in, Malatya ve yöresınde 5 bin mü-' ridinin bulunduğu ileri sürülüyor. Türban olaylanndan bir süre önce Islami vakıflardan birinin parasal des-' teğiyle çıkanlan anahtarlık, Malatya ve yöresinde 10 bin tane dağıtılıyor: Anahtarlığın bir yüzünde "lnönü Uni-' versitesi Başörtüsü Mağdurlan" yazı- lı, öbüryüzünde ise "Üzulnıevin,gerfl-j meyin, inanıyorsamz kazanacaksınu sözleri yer alıyor. Anahtar yapımınıj gerçekleştiren ve dağıtırmnı sağlayan, Dctisadi ve Idari Bilimler Fakültesi öğ- rencisi, Üniversite Öğrencı Birlıği üye- si Kenan Adıgüzel. Bu olay nedeniyle Adıgüzel' in tutuklu bulunduğu belırti-ı liyor. Ahmet Kabaklı. Türkiye gazetesi- nin 13 Nisan 1999 tanhli sayısındaki ya- zısında Malatya'daki türban olaylanni destekliyor ve türban genelgesini yayım-. layarak şeriatçılan kızdıranrektörOmer Şarlak'a şöyle saldmyor. "Malatya'mn çokugflendiği bir kon-' ferans nedeniyleFazilet'in ağırbaşh gay- retlerine şahit oldum. Bunun \anı sıra sevgUiMalatyaYÖK"ün rektörüyleağ- nyan başuun dertüsi olmuştu. Rektör Bey bıçkın edah. gürbüz partisinden. İKmdışı,cagdışıbirzatBir>"dnjABmJett' ısmarlama, öteki yüzü cuntaci bilgînle^' rimizden-. Kızlanmıza yapılan eziyeû" aUaşlayarakyalakalık etmeyen yüze >a- km prof.. doçent ve öğretim üyesini ba- şanyla temizlemiş.'" Akit'te, "Kışla gibi üniversite" baş- lığı yer alırken, Zaman da "Yasak yok- saeylemdeyok" diyor. Yerel gazeteler- de ise olaylan tahrik edici şu başhklar yer ahyor: "Rektör suç jşliyor" (Gün- dem), "Şaıiak ve senato üyeleri suç iş- Hyor" (Karar), "Şerefeizter" (Çağn), "Hak aramaya devam" (Gündem), "Utamn" (Akit), "Şariak işi azıtn" (Akit), "Başörtümuz onurumuz (Se- lam). şertatçı ve ülküciiler Malatya tnönü Üniversitesi'nden bir öğretim üyesi, üniversiteden acı acı ya- kınıyor, "Üniversite gericüik üretir ha- k gekti. Böyle mi olacakü? Keşke bura- da açılmasaydı" diyor. Üniversite, Malatya'nm aynası. Ma- latya'nm merkezi İslamcı kesinün eUn- de. 15 bin esnafin dörtte üçünün çeşit- li Islami akımlara kaynaklık ettiği, pa- rasal güç sağladığı belirtiliyor. Kent ve yöresinde Diyanet Işleri'nin kontrol edebildiği cami sayısı 1800.flMüftü- lüğü'ne göre Kuran kursu olduğu bilin- miyor. Bu olgu üniversiteye de yansı- yor. Üniversitede Kenan Evreu döne- minde yapılan 200 kişilik bir mescit bir süre sonra küçük geliyor gerekçe- siyle genişletiliyor ve 1 kadrolu ımam veriliyor. Ayn ayn düzenlenen kız ve erkek mescitlerinde zaman zaman tür- ban olaylannı örgütleyici girişimler de oluyor. Hizbullah yanlüannın bu mes- citlerde cemaatle namaz kılmadıklan, kendi aralannda cemaat oluşturarak • kıldıklan belirtiliyor. •' Sürecek IRMIK / AYDIN ENGtN [email protected].•1 Iç borç batağında kıvranan Türkiye, kurtuluşu biraz da- ha uzun vadeli dış borç bulmakta anyor. Dış borç bulur- sa, iç borçlarda biraz soluklanacak; enflasyonu aşağı çek- meye çabalayacak; maaş odemeleri, kamu harcamala- n için muhtaç olduğu parayı sağlayan, iç piyasaya çö- reklenmiş yeıii ve yabançı (evet, yerti ve yabancı) tefe- cilerin boğucu çemberini biraz genişletme olanağı bu- lacak. Ancak bütün dünyada faizler yüzde 5-15 aralığınday- ken, Türkiye'de her biri çok trilyonluk Hazine bonosu iha- leterinde yüzde 40'lara varan gerçek faiz. yani enflasyon- dan anndınlmış faiz vxırgunlanyla semiren tefeciler bun- dan elbette hoşnut olmayacaklar. Sanayi yatınmı, üre- terek kazanmak gibi dertli, uluslararası rekabetin hırçın dalgalan arasında ayakta kalma hünen gerektiren yollar yerine, Hazine bonosu alıp, vadesi gelince de tefeci fa- izine denk avantalan cebe indirmek, "para satarakpara kazanmak", ancak bunalmış, boğulmuş, soluksuz kal- mış, "Aman gözünü seveyim sen şimdi bana 100 lira ver; ben sana üç ay sonra 120 lira vereceğim. Valla verece- ğim, billa vereceğim.Sana devletsözü veriyorum kj ve- receğim" demek zorunda olan bir Türkiye ile mümkün. Güçlü bir dış kredi (borç) akışı bu saadet zincirini kır- masa bile zedeler. Nitekim son günlerin gözde konusu Büyük Vurguncular - Küçük Vurguncular "Kara Cuma"daolup bitenler bunun somut kanrtı. önce sızdınlmış rapor dümeniyle piyasaya, "IMFye- şil ışıkyahyor. Çokuluslu firtans kuruluşlan Türkiye'ye borç verecek" söylentisi yayıldı. Bunun anlamı Hazine bono- su faizleh düşecek, tefeci avantalan azalacak demekti. Küçük avantacılar ellerindeki kâğıtlan düşük fiyatlarla elden çıkardılar. Büyük avantacılar satışa çıkan kâğrtla- n ucuza topladılar. Mlından IMF'nin öyle kolay kolay pa- ra vermeyeceği resmen açıklandı. Demek ki Hazine, ge- ne iç piyasadaki yerli ve yabancı tefecilerin kucağına dü- şecek; borç bulmak için yüksek faiz verecek; yeni borç bulmak için daha da yüksek faiz vermek zorunda kala- caktı. Küçük vurguncular, elden çıkardıklan kâğıtlan ye- niden almak için koşuştular; büyük avantacılar da bir gün önce ucuza kapattıklan kâğıtlan, yüksek fiyatla satıp bir günde 2.5 milyar dolar vurdular. Dümen bu kadar basit Ama bu yazı bağlamında tar- tıştığımız IMF kredilerinin olası sonuçlan açısından da bir o kadar öğretici. • • • Peki IMF niye ağırdan alıyor ? Pariamentodan "güç- IQ" bir hükümet çıkmış, bu hükümetin sol ve sağ "mil- liyetçi" kanatlan, kendi aralannda uyumlu, uluslararası finans piyasalanna karşı bu kadar uysal iken IMF niye nazlanıyor? Önceki günkü T/rm/Jc'tasöylenip geçildi: IMF, ulusla- rarası finans merkezlerinin "öncü biıiiği, keşifkolu, is- tihbarat merkezi"d\r. Borç için başvuran ülketere bir IMF heyeti gönderilir ye Gidin bakın bakalım. Bunlar aidıklan borcu ödeyebileceklermi? ödemelerini dûzen- li ve güvenli kılmak için ne yapılması ve neleryapma- lan gerekanlayın. Vereceğimiz mangıhan sağlama alın" denir. Geldiler, halen "intihara nakıs teşebbüs'\er\ hastane- de yatan Uluğbay ve ekibiyle masaya oturdular. Nuh dediler, peygamber demediler. Pazariık çok zorlu geç- ti. \MF,"Emeklilik yaşını yükseltin; emekli olmak için ödenmesi zorunlu prim gün sayısını arttınn" dedi. Böylece IMF "okey" dediğinde verilecek borçların ödenebilmesi için kaynakyaratılmış oldu (olacak). Bor- cun önemli bir kesimi, SSK şemsiyesi attına sığınmış işçilerin ve öteki çalışanlann sırtına bindirildi. Sigorta- sız çalıştınlan işçilerin sözü bile edilmedi. Çünkü ucu sigortasız ucuz işçi çalıştıran patron kesimine dayana- caktı. SSK'ye trilyonluk (katrilyonluk muydu yoksa?) borç takanlardan da söz edilmedi. Çünkü borcu takan- laranlışanlı işverenlerdi. SSKfonlannın düşük faizle ka- mu bankalanna, Hazine bonosuna yatınlarak yağma- lanmasına da değinilmedi. Çünkü onun ucu da siyaset esnafının ulufe dağıtma musluklanna dayanmaktaydı. Emeklilik yaşı yükseltildi, prim ödeme günü arttınldı ve IMF'nin koşullanndan biri yerine getirildi. IMF, "Tanmdaki destekleme altmlannı kaldmn"öed\. Eli kulağındadır. YakındaTBMM'de taban fiyat poli- tikalan yeniden gözden geçirilecek ve köylüden alınıp IMF patronlannaborç odemek için bir kaynak dahaya- ratılacak. Ecevit'in, Hazine'den sorumlu bakanının intihar giri- şiminetek gerekçe olarak gösterdiği "bunalmışlık"m te- meli işte bu pazariıktan ibaretti. Bunalır gerçekten kişi. Hem yerli vurgunculan fazla ürkutmeyeceksin; hem IMF'nin yeşil ışık yakmasını sağ- lamaya çalışacaksın; hem de seçimlerde seni (DSP-MHP) desteklemiş kitleleri karşına almamaya çalışacaksın... Bunalır kışı. İntihara bile kalkışabilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle