Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
tmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Ya>ın Yönetmeni Orban Erinç
0 Genel Yayın Koordınatorü Hikmet
Çetinkaya# Yazıışlen Müdüni: Ibrahim
Yıldız 0 Sorumlu Müdür Fikret tlkiz
0 Haber Merkezı Müduru: Hakan
Kara 0 Gorsel Yönetmen. Fikret Eser
lstıhbarat: Cengiz Y ıldırım 0 Ekonomi Özlcm
Yüzak 0 Kultur Haadan Şenköken 0 Spor
Abdülkadir Yücelman 0 Makaleler: Sami
Karaören 0 Düzeltme Abdullah Yazıcı 0
Fotoğraf: Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge:
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlen Mehnret Faraç
Yayın Kurulu. tlh»D Selçuk
(Başkan), Orhan Erinç, Oktty
Kurtböke Hikmet Çetinkaya,
Şükran Soner, tbrahim Y ıldız,
Ortun Bursah, Mustafa Balbay,
Hakan Kara.
Ankara Temsilcisi: Mustatl albay Ataturk Bulvan
No: 125, Kaf4, BakanlıklaiwMikara Tel. 4195020 (7
hat). Faks: 4195027 •IzmırTemsilcısrSerdarKızık,
H ZıyaBlv 1352 S.2'3Tel:4411220. Faks-4419117
0AdanaTemsılcısi:Çetin Yiğenoğlu, tnönüCd. 119
S No 1 Kat 1. Tel. 363 12 11, Faks. 363 12 15
Müdunı. Üstün Akmen 0
Koordmator AhmetKonıJsaıı0Muha-
sebe Bûlent Yeuer • ldare HDMVIH
Gürer» Bılgı-tşlon Nail tnal • Bıİgı-
sayarSıstem MSrtvet ÇlerOSaüş'
FazietKııza
MEDYA C: • Yönetım Kunılu
Başkanı - Genel Müdür Gülbln
Erduran # Koordınatör Reha
Ifitman • Genel MüdurYardımcısı
SevdaÇoban Tel 514 07 53 -
51395 80-51384«Wl.Faks 5138463
Va«ımlayaıl \e Basao: \eru Gun Haber Ajansı. Basın ve Ya^mcılık A Ş
Turkocagı Cad 31 41 Cağaloglu 34334 lstanbul PK. 246 - Sırkecı 34435 lstanbul
Tel. (0 2121 512 05 05 (20 hat)
Faks (0/212)513 85 95 www.curnhuriyet.corn.tr 28HAZİRAN 1999 lmsak:3.25 Güneş: 5.27 Öğle: 13.14 İkindi: 17.12 Akşam: 20.48 Yatsı: 22.40
Kafkas
giysileri
• lstanbul Haber Servisi -
Gazıosmanpaşa Kuzey
Kafkas Kültür ve
Dayanışma DerneğTnin
düzenlediğı "Kafkas
Kıyafetlennın Dünü
Bugünü" adlı defıle
önceki akşam Beyoğlu
Ögretmenevi'nde
gerçekleştırildi. Kafkas
ezgileri ve multıvızyon
göstenminin ardından
yapılan defilede orijinal
Kafkas gıysilerinın
günümüze uyarlanmış
versiyonlan sunuldu.
Himalaya'mn
buzulları eriyor
• NEWYORK(AA)-
Himalaya dağlanndaki 15
bin buzulun alarm verici
bir hızla erimekte olduğu
bildirildi. Hindistan'm
başkenti Yenı Delhi'deki
Nehru Oniversitesı çevre
koruma uzmanlanndan Dr.
Said Ikbal Hasnain, eriyen
buzullann önümüzdeki 40
yıl boyunca Hımalaya
vadilerinde büyük sellere
yol açacağını söyledi.
Mağaranın yaşı
belirlenecek
• ANTALYA(AA)-
Antalya'nın Gazipaşa
ilçesi Beyrebucak köyünde
bulunan ve dünyanın en
uzun mağaralanndan bıri
olarak nitelendirilen
'Yalan Dünya'
mağarasının yaşı
araştınlacak. Pamukkale
Üniversitesi Jeoloji
Mühendıslıgi Bölümü
öğretim üyeleri SuaJ
Taşdelen, Ercan Akyol,
Mahmut Özkul ve Halil
Kumsal'dan oluşan ekip
tarafindan vapılan ön
araştırma sonucu.
mağaranın 65 milyon yıl
yaşında olabileceği
belirtildi.
Açılmadan #
kapandı
• DİYARBAKIR
(ANKA)- Dıyarbakır'da
'Şehıt Nesnn Üniigör
Pansiyonlu llkögretim
Okulu', bir yıl boyunca
eğitim ve öğretime
açılamadı. Resmi
kayıtlarda açık gösterilen
ve 13 öğretmeni, 10
personeli. 130öğrencisi
bulunan okulun ödenek
yokluğu nedeniyle bir yıl
boyunca eğitim ve
öğretime acılamaması
velilerin tepkisine neden
oldu. Resmi belgelerde
eğitim ve öğretim
gördükleri belirtilen 130
öğrencinin ise karne
alamama ve eğitimden geri
kalmanm burukluğunu
yaşadıklan kaydedıldi.
Balık
tiiketmiyoruz
• İZMJR(AA)-Ege
Üniversitesi Su Ürünleri
Fakültesi Öğretim Üyesi
Doç. Dr. Osman Tatar,
Türkiye'de kişi başına
yıllık balık tüketimınin 5-6
kilo civannda olduğunu
belirterek, "Üç tarafımız
denizlerle çevrili. ancak
Tûrk toplumu olarak
balığa yabancıyız" dedi.
Anika ülkelerinde bile
yı'da kişi başına 20
kiiogram balık
tüketıldiğine işaret eden
Doç. Tatar, bugün a>Tiı
ccğrafi özellikleri taşıyan
Yunanistan'da ülkemizin
3-» katı fazla balık
tiketildiğini söyledi. Tatar,
sahıl kesimlerinde
otıranlann bile sadece 5-6
çesit balık yemeği
bidiklenni belırtti. |
Vakıfbank, isteyen turizmciye 250 bin dolara kadar 1 yıl vadeli ve cari faiz oram üzerinden ödeme yapacak
Turiztn içiıı 30 milyon markhk fon
LATİFSANSÜR
KUŞADASI -Turizm sektörünün için-
de bulunduğu olumsuz koşullann dü-
zeltilmesi için çeşitli yöntemler aranır-
ken, devlet temsilcileri, tunzmciler ve yan
sektör temsilcileri özeleştiri yapmaya
başladılar. Devlet Bakanı Yüksei Yalo-
va, Vakıfbank'ın oluşturduğu 30 milyon
markhk fondan yardım alacak turizmci-
lere, 250 bin dolann 1 yıl vadeli ve ca-
ri faiz oranı üzerinden, teşvik belgesi
aranmaksızın ödeneceğini söyledi.
Kuşadası'nda Vakıfbank'ın düzenle-
diği "Turizm Sektörünün Ihtivaçlan,
SorunlanveÇözüınYoUan''konulu top-
lantıda, konuşmacılar kendi alanlanyla
ilgili özeleştiri yaptı. Denizli Valısı Y.Zi-
ya Göksu, her şeyin bir merkezden plan-
lanması ve uygulanmasının yanlışlığına
değinerek. "DenizliValisi olarak3 yıldır
uğraşmama karşın Kültür ve Turizm ba-
kanlannı bir araya getiremedim. Bakan-
lıklar arasında koordinasvon vok. Tu-
• Türkiye'nin, tarihindeki en büyük turizm krizini
yaşadığını belirten Turizm Bakanlığı Müsteşan
Seyhun Örs, ülkenin en önemli sorununun tanıtım
olduğunu söyledi.
rizm Bakanlığı icracı değil, ricacı ko-
numda'" dedi.
Türkiye"nin, tarihindeki en büyük tu-
rizm krizini yaşadığını belirten Turizm
Bakanlığı Müsteşan Seyhun Örs, ülke-
nin en önemli sorununun tanıtım oldu-
ğunu söyledi. Örs, sektör temsilcileri ile
bakanlıklann birlikte hareket etmesi ge-
rektiğini vurgulayarak şöyle konuştu:
"Türldye imaj sorununu çözemiyor. Ye-
terincereklamyapamıyor. Akdeniz ülke-
leri uluslararası rekabet için turizm ge-
lirierüün yüzde 1 ile 2'sini tanıtuna har-
cıyor. Bu yıl tanıtım ve reklam için ek
ödenek vaadi aklık. İnşallah kâğıt iize-
rinde kalmaz. Bu sorunların yanında
Türk turizminin yapısal değişiklikiere
ihtiyacı var. Bu güne kadar nketiğeönem
veriliyordu. Şimdi nheiiğe önem verme-
Kyiz."
Turizm sektörüne kullandınlmak üze-
re bünyesinde 30 milyon marklık fon
oluşturan Vakjflar Bankası Genel Mü-
dürü AJtan Kocer. yeterli sermaye sto-
ku ve işletme sermayesi bulunmayan tu-
rizm firmalanna bankalann yeterli des-
teği vermedigine dikkat çekerek şöyle ko-
nuştu:
"Turizm flrmalan bu sıkınnlannı sa-
dece kendi çabalanyla ve önemli oran-
larda fiyat kırarak gidermeye çabşmış,
bunun sonucu olarak da sektör geneün-
de fon yaratma güçleri ve olanaklan da-
ralnuşnr. Tur operatörierinin aşın kâr
marjı ve spekülatifkazançlara sebep olan
uygulamalan yarunda bazı turizm acen-
teferi yoğun rekabetin etkisryle hizmet
kalitelerini düşürmüşlerdir. llkemizde
gerektiği şekilde oluşturubnayan turizm
politikalan yüzünden rakibimiz olan ül-
keler turizm politikalannı sürekli ola-
rak iyileştirme olanağı bulmuşlardır."
Turizm sektöriindeki tüm kuruluşla-
nn. turist getiren operatörler ve yatrnm-
cılann acilen desteklenmesi gerektiğini
belirten Devlet Bakanı Yüksei Yalova,
sorunlann devlet-özel girişimci-banka-
lar işbirliği ile çözüleceğmi söyledi. Bu-
gün en acil sorunun turızmcilerin ban-
kalar ile yaşadığı sorunlar olduğunu vur-
gulayan Yalova. "Bu olumsuzluğun ön-
lenmesi için Vakıfbank bünvesinde 30
mihon markhk bir fon oluşturulmuştur.
Bufondan>ardun alacakturizmcilere250
bin dolarlık 1 yıl vadeli ve cari faiz ora-
nı üzerinden teşvik belgesi aranmakstzın
ödeme yapılacaktır. Bunun vanında iç
turizmin canlandınlması amacıyta yine
Vakıfbank dileyen herkese 500 dolarlık
turizm kredisi verecek" dedi.
Vahşi Şeyler'in kötü kıu
Hollyvvood'un yeni yüzlerinden Denise Rkhards tüm
dünyada tanınıyor olmasa da adı, sinemayla yakından
ilgilenen insanlann flgisini çekmeve başladı bile. İlk
kez 1997'de Pau) Verhoeven'ın yönetriği Starship
Troopers filminde yıldızı parladL Ardından, geçen
vaz ülkemizde de gösterilen Vahşi Şeyler (VVild
Things) adlı fibndeki kötü kız rohınde başanh
bulundu. Rkhards şu günlerde Drop Dead Gorgeous
adlı kara komcdi niteliğindeki fılmde o\nama>a
hazuianıyor. Sinemascverler, Rkhards'ı James Bond
fdmi The VVorid Is Not Enough'da izleyecekler.
Aliağa'daki etkinlikler 2-4 Temmuz arasında düzenlenecek
Einek Şenlikleri 10 yaşında
İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) -
Aliağa Beledıyesı'nın düzenlediğı
W
AB-
ağa Emek Şenlikleri" bu yıl 10. yaşı-
nı kutlayacak. 2-4 Temmuz tarihleri
arasında düzenlenecek şenliklerde ön-
ceki yıllarda olduğu gibi konferans,
konser, gösteri, sergi ve spor
etkinlüderi yer alıyor.
Emek Şenlikleri için ilçe-
ye bugüne kadar pek çok ay-
dın, bilım adamı, siyasetçı \ e
sanatçının geldiğini belirten
Aliağa Beledıye Başkanı
Hakla Ülkü, Emek Şenlıkle-
ri'yle bir kuşağın büyüdüğü-
nü söyledi. Ülküşöyle devam
etti: "Bugünedeğin Aliağa'va
Erdal Inönü, llhan Selçuk,
Aziz Nesin, Erdal Atabek,
Genco Erkal ve daha birçok
aydın, sanatçı geldi. Emek
Şenlikleri demokrat hoşgö-
rülü ve çağdaş bir kuşağın ye-
tişmesinde ayn bir yere sa-
hiptir."
2 Temmuz Cuma günü
oluşturulacak açılış kortejiy-
le başlayacak olan "Aliağa
Emek ŞenliklerTnın ilk gü-
nünde, "Şenlikler Czerine'*
konulu bir konferans gerçek-
leştırilecek. Bülent Tanık'ın
katılacağı konferansm konu-
su, 10 yıldır gerçekleştinlen
şenliğin kent kültürüne ka-
zandırdıklan olarak belirlen-
di. tlk günün bir başka ko-
nuşmacısı olan eğıtimcı Ke-
mal Önderoğiu, "Birimizin
Derdi Hepünizin Derdi" ko-
nulu konferans verecek. Se-
mah gösterisi, resim sergile-
nnın açılışı. Nâzon Hikmet'ın
şıırlerinın okunacağı şiır saatlen ve ls-
mail Köylü, Kadriye Köse. Ayşe Boz,
Tülin Çetin ve Muzaffer Gürboğa' nın
katılacağı imza günleri ilk günkü et-
kınlıkler arasında yer alıyor.
"Aliağa Emek Şenliklerrnin trap
e-posta : tan (a prizma. net. tr
atışlanyla başlayacak ıkinci gününde,
Prof. Dr. Oğuz Oyan'ın konuşmacı
olarak katılacağı "SosyalGüvenBkSis-
temi" konulu konferans gerçekleştiri-
lecek. Ataturk Kültür Merkezi]ndeki
(AKM) etkinlik, saat 11.30'da başla-
yacak. Gazetemiz yazan Er-
dal Atabek'in kitaplannı da
imzalayacağı söyleşisi saat
14.00'te yapılacak. AKM'de-
ki söyleşinin konusu "Deği-
şen Sosyal Değerler" olarak
açıklandı. 3 Temmuz'da ayn-
ca saat 17.00'de "Türldye'de
ve Avrupa'da Sosyal Demok-
rasinin Gefişimi" konulu bir
panel gerçekleştırilecek. Ga-
zetemiz Ankara temsilcisi
Mustafa Balbay ın yönetece-
ği etkinliğe konuşmacı olarak
TESAV Başkanı Erol Tun-
cer. siyasetçi Fehmi Işıklar.
gazetemiz yazan Prof. Ya-
kup Kepenek katıhyor. Şen-
liğin tiyatro etkinlikleri kap-
samında da saat 21.30'da Gen-
co Erkal, Nâzım Hikmet'in
"İnsanlanm" oyununu Açık-
hava Tiyatrosu'nda sergile-
yecek.
"Aliağa Emek Şenlikie-
ri"nin 3. gününde de yazar
Demirtaş Ceyhun'un konuş-
macı olarak katılacağı "Eği-
tim Sorunlan ve \akrfOkul-
lan" konulu bir söyleşi-fo-
rum yer alıyor. AKM'deki et-
kinlik saat 14.00'te. 16.30'da-
ki su sporlan yanşmasından
sonra "Yeni Dünya Düzenin-
de Sendikalann Rotü" konu-
lu panel Sahil Kafeterya'da
saat 17.00'de başlayacak.
Bakandan turizmcilere uyarı
'Fiyat indirmeyin'
BODRUM (Cumhuriyet) -
Tunzm Bakanı Erkan
Mumcu. temmuz ayında
tanıtım atağına
geçeceklerini. krizin geçici
olduğunu, kesinlikle
fıyatlarda indirime
gidilmemesi gerektiğini
bildirdi.
Bodrum'da Turkcell
tarafindan restore ettirilen
tarihi Myndos Kapısı'mn
açılışına katılan Turizm
Bakanı Erkan Mumcu,
daha sonra açılışım yaptığı
Otel Dedeman'da
düzenlenen basın
toplantısında sorulan
yanıtladı. Mumcu, bütün
bakanhklardan ve turizm
sektörü ile sivil toplum
örgütlerinden temsilcilerin
katılacağı bir 'üst düzey
komisyon" kurulacağını
belirterek şunlan söyledi:
"Bu komisyon temmuz ayı
ortasında tanıtım için
faalhete geçecek. İlk
tamnmınuzı Almanya ve
tngiltere'de yapacağız.
Yaşanan kriz geçicidir.
Kesinlikle tesis sahipleri
kalitelerini düşürmemeliler,
fhatlaruu indirmemeliler."
Yatağan Santralı'nın yarattığı kirlilik tepkilere neden oluyor
Arıtma sistemi 6 ay sonra ha&r
OZCANOZGUR
MUĞLA - Yatağan Termik Sant-
ralı baca gazı antma (desülfirizasyon)
sisteminin altı ay sonra çalışabilece-
ği bildirildi. Tesisin calışmasıyla bir-
likte günde bin 200 ton kireç kulla-
nılarak bacalardan çıkan zehırli gaz
önlenmiş olacak. ÇevTeciler ise za-
ten ömrü biten tesise yapılan baca ga-
zı tesisine ödenen paralann boşa git-
tiğini savundular.
Bölgede yarattığı çevre kirliliği
nedeniyle yıllardır yöre halkının ve
çevrecilerin tepkilerine neden olan Ya-
tağan Termik Santralf na kurulmak-
ta olan baca gazı antma tesisi inşa-
atı hızlandı Çevrecilerin açtıkları
dava sonunda Aydın tdare Mahkeme-
sı tarafindan kapatılmasına karar ve-
rilen santralın desülfirizasyon tesisi-
nin dev reye girmesiyle bundan böy-
le çevreye zarar vermeyeceği belir-
tiliyor.
Alman Biscof ve Türk Güriş fır-
malanndan oluşan konsorsiyum ta-
rafindan 777 milyon dolara yapıl-
makta olan desülfirizasyon sistemi in-
şaatında 500 işçi çahşıyor. Yatağan
Termik Santralı Baca Gazı Antma Te-
sisi Müdürü Adnan Satıroğlu, çalış-
malarla ilgili şubilgılen verdı:
"Çahşmalar bu hızla devam eder-
se 6 ay sonra sistemi teslim alıp çalış-
nrabileceğiz. Sistem faaliyete geçti-
ğinde günde bin 200 ton kireç taşı
kullanacağız. BöyleHkle zehirligazla-
n tutabileceğiz."
Muğlalı çevTeciler ise tesis müdü-
rü ile aynı görüşü paylaşmıyor. Ter-
mık santralın yarattığı tahribatın ön-
lenmesinde desülfirizasyon tesisinin
yeterli olmayacağını savunan Göko-
va Sürekli Eylem Kurulu Sözcüsü
Saynur Gelendost "777 milyon do-
lara yazık. ÜsteHk çok az ömrü var.
Bu tesisin kuruluşu bazı firmalan
zengin etmekten başka bir tşe yara-
may acak. Kaldı ki Aydın tdare Mah-
kemesi'nin kapatma karannda 'de-
sülfirizasyon tesisi kurulsa bile bu
santral çalıştınlamaz' ibaresi bulunu-
yor. Bu tesisle kamuoyunu kandır-
dıklannı sanrvorlar" dedi.
SÖYLEŞİ ATTİLÂİLHAN
Amaçları 'beşerî9
imiş!
l A ydınlanma' (lâiklik) öncesinde, egemenlik, Al-
r \ lah'ın sayılırdı: Monarkh (kral, ya da padişah)
onun adına, 'hükümran'! Osmanlı da Padişah'ın,
aynı zamanda halrfe olması, durumun özetidir. Mo-
dernlik, egemenliğin (hâkimiyetin) halka intikâli: Ka-
tolik tabanlı Hıristiyan toplumlarda, 'Cumhuriyet';
Protestan tabanlı Hıristiyan toplumlarda, 'Demokra-
si', bilinen 'uygulama'mode\\\Cumhuriyet, 'yurttaş'a
ve 'kamusal kuruluşlar'a dayanır; demokrasi 'birey'e
ve 'p/yasa/ar'a! Ideal çözüm, birinın ötekisini yozlaş-
tırmadan, iç içe geçebilmeleri olacaktır, yâni özgür-
lükçü birsosyalizm, ama henüz ondan uzaklardayız.
Durum ne olursa olsun, egemenliğin halkta oldu-
ğu herhangi bir ülkede uluslararası kural, ecnebi'nin
ülkenin 'içişlerine karışmaması'dtr. modem zaman-
lann bütün ikili dostluk anlaşmalannda, bu kuralı, be-
yaz üstünde siyah okumadık mı?..
Hazindir ama gerçektir...
Hazindir ama gerçektir, ülkeye yabancı bir grup çı-
kan için, kuralı ilk ihlâl eden Sovyetler olmuştu:
Brejnef Doktrini, 'Proletarya'nın çıkariarı' (siz onu
Rusya'nın çıkarian anlayın) söz konusu oldu mu,
Moskova nın 'ulusal egemenlik haklannı' tanımaya-
bileceğini öngörüyordu. Yalnız öngörmemiş, uygu-
lamıştır da: 'sosyalist' Macaristan, Çekoslovakya
ve Polonya, bu dramı yaşadı. O zaman 'Hür Dün-
ya', yâni 'liberal demokrasi cephesi', bunu yüksek
sesle kınamıştır, hem de ayıplamış!
O zaman soracağımız şu: NATO, geliş gidiş, 'Ba-
ta Bloku'nun Brejnef Doktrini mi olacaktır? Totali-
terKomünistliğin çöküşünden beri, 'düşmansız', do-
layısıyla 'amaçsız' kalmış olan 'Sistem', NATO'yaye-
ni bir 'misyon' yüklüyor: Demokrasi için. insan hak-
lan için, 'beşenamaçlı' müdahale misyonu! Brejnefin
doktrininde, Rusya'nın çıkarian, 'Proletaryanın çı-
karian' diye takdim edilmişti; bu defa, 'Sistem'in -
ne 'Sistem'i be, ABD'nin- has çıkarian, 'insanlığın
çıkan' diye takdim ediliyor: tabii, 'yiyene'\
Niyet, daha doğrusu kötü niyet, o kadar becenk-
sizce gizlenmeye çalışmıştır ki, örtünün altından sı-
rrtryor; 'Sistem'in öteki ayağını, Avrupa Birliği'ni bi-
le isyan ettirdi.
•
Aslında projeksiyon çok
daha kapsamlı
Washington'ın \rak'fıkr-i sât»f'inin, çok daha
kapsamlı bir projeksiyonun içinden çıktıgı; Yu-
goslavya'daki Kosova 'mûdahalesi'y\e anlaşılmış-
tır.
Kimse doğru dürüst izlemedi, Rambouillet Kon-
feransı -ki soruna çözüm bulacaktı- niye 'çuvalladı'
bilir misiniz? VVashington, nasıl Irak olayında, böl-
gedeki 'askeri' nüfuzunu arttırmış ve varlığını pekiş-
tirmiş; bir bakıma, Kuveyt'te, Suudi Arabistan'da,
hatta 'Çekiç Güç' numarasıylaTürkiye'de -yeni 'üs-
ler' elde etmişse; Kosova'da aynı şey için inat edi-
yor, bölgeye mutlaka bir NATO -yâni ABD- gücü
yerleştirmekte direniyordu. Açın Rambouillet tuta-
naklannı okuyunuz, hatta sonuç belgesine bir göz atı-
nız: Slobodan Miloşeviç, elinden aldığı muhtariye-
ti Kosova'ya iade etmeyi kabul etmişti: serbest se-
çimler sonunda, biryöresel parlamentooluşacak, bir
başkan seçilecekti: Kosova'nın kendisine mahsus,
adalet ve polis teşkilatı olabilecekti: öteki 'insan hak-
lan'nın uygulanmasına da, itiraz kalmamıştı.
Miloşeviç in tekkabul etmediği, uygulamada, Ko-
sova'ya bir NATO askeri gücünün konuşlandınlma-
sıydı ki, üstelik bu reddi, 'Aydınlanma'nın o pek ün-
lü 'içişlerine kanşmama' prensibine dayanarak ileri
sürüyordu. Ister ağlayınız, ister gülünüz, NATO'nun
'beşeriamaçlaria' kabul etmeyip, casus belli (sa-
vaş nedeni) saydığı itiraz budur.
'Birieşmiş Milletler'i de hiçe sayıyor
|~\ aha da korkuncu ne? Leonid Brejnef, Mosko-
L/ va'nın muttak egemenliği için, ünlü doktrinini ilan
edip, paldır küldür uygulamasına geçtiği zaman: ku-
rucu üyeterinden birisi olduğu Birleşmiş Milletler Teş-
kilât'nı da, 'iplememişti', onun Güvenlik Konseyi'ni
de! Kosova müdahalesinde, benzeriiktamdır: çün-
kü Irak müdahalesinde, 'zevahiri kurtarmak' ama-
cıyla, kurulan 'Koalisyon Cephesi'nn arkasına sı-
ğındığı 'BirieşmişMilletlerparavanası'nada, bu de-
fa lüzum görülmüyor; ABD, NATO'nun 'Ali kıran öaş
keseni' olarak, bölgeye kendi başına müdahale edi-
yordu. Amaç, 'beşeriamaçlar"\a, NATO gücünü yö-
reye konuşlandırrnak! Sonuç, Sırplann vahşeti, on-
larca toplu mezar, yağma edilip yıkılan evler, söndü-
rülen ocaklar; sürgün ve göç yollanna düşmüş, yüz
binlerce insan; tahrip edilmiş, Yugoslav ekonomik
altyapısı, savunma imkânlan: 'yanlışlıkla', fakat ke-
sinlikle 'beşeri amaçlaria' öldürülmüş, arkasından
da özür dilenmiş, ahali! Bu kadar çok 'beşeri felâke-
te' neden olmuş, 'beşeriamaçlı' başka bir operas-
yon görülmüş müdür? Ne. Kore'de ne de Vıet/nam'da
mı?
Işin püf noktasını anlamak için, öfkenin nerede
dindiğine bakacaksınız: Kosova'ya NATO gücünün
yerleştirilmesi, kabul edildiği an, 'beşerimüdahale se-
bebi' ortadan kalkıyor; yâni amaç, aslında beşerî fi-
lan değil, düpedüz askeri, hatta stratejik: Balkanlar da,
hem Rusya'ya, hem Avrupa Biriiği'ne karşı, ABD'nin
'üstünlüğünü' korumayı öngörüyor.
Bilmem anlatabildim mi?
Üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek!
j ki satır da, 'öteki' konu için! Ne çok tespit, ne çok
I değerlendirmesine, kolayca katılabileceğiniz Ig-
nacio Romanet; NATO"nun Kosova Müdahale-
si'ni eleştirirken, müdahale etmediği benzer bir du-
rum olarak Anadolu daki 'Kürt Sonjnunu' gösteri-
yor. (Le Monde Diplomatique, Nisan ve Mayıs
1999). Acaba Lausanne Anlaşması'ndaki 'Tesis
Senedi'nde, Kürtlerin 'statüsü'ne bir göz atmış mı-
dır? Türkiye Cumhuriyeti, senede sâdık, Miloşe-
viç gibi, Kosova'ya önceden tanınmış haklan geri
almadı; Güneydoğu'da 'etnik temizlik' düşüncesi
yok; tam tersine, Kürtler, Irak'tan o yöreye, o yöre-
den Türkiye'nin istediği yerıne gidip yerieşebiliyor;
yoksulluk, 'etnik' nedene bağlı değil, ekonomik ih-
mallere bağlı; aksi halde, Türk ekonomisinde, bilin-
mez kaç adet 'Kürt Holdingi' olabilir miydi?
ABD'nin, Kosova da umurunda değil, oradaki
Müslümanlar da; onun gizli amacı, Balkanlar'a 'as-
keri güç' olarak yerieşebilmek! Ignacio Romanet,
olaya bir de bu açıdan baksa, neden Anadolu'ya NA-
TO müdahalesinin söz konusu otamayacağını, elbet-
te görecek: 'Askeri Güç' olarak ABD, zaten Önas-
ya'da! Kuzey Irak'ta, Kürtlerden CIA ordusu bile ör-
gütledi; fazlasına ne gerek var, ama NATO'nun Ko-
sova operasyonundaki yanlışı eleştirirken bile; bildi-
ğimiz 'Haç//'önyargısıyla, işeTürkiye'yi kötülemek-
le başlıyor.
Amacı 'üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek' de,
ondan!
i
http:// www. bikjK/ayinevi. com. tr/ailhan