Katalog

11 HA2İRAN 1999 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 'Osmanh Çileği Festivali' • ZONGULDAK (Cımhuriyet)-'6. Uluslararası Osmanlı Çileği Kültür Festivali" bugün başlıyor. Bugün saat 09.30'da "sevgi, banş ve dostluk" meşalelerinm ateşlenmesıyle açılışı yapılacak festivalde binlerce kişınin izlemesı beklenen açıkhava halk konserlerinın gerçekleştırileceğı anıt önûndeki alana yurttaşlar sıkj güvenlik önlemlen altmda alınacak. Açıkhava konserlennde bugün Ayşegül Aldinç ıle Athena Rock Toplulugu, yann Muazzez Abacı. pazar gecesi tbrahım Tatlıses sahne alacak. Festival kapsamında gazetemiz Yurt Haberlen Şefi Mehmet Faraç Karadenız Ereğli'de okurlanyla buluşacak. Inönü Parkı'ndakı Cam Kafe'de yann kıtaplannı imzalayacak Faraç okurlanyla söyleşecek. Pazar günü de yazarlar Erbil Tuşalp ve Enıs Berberoğlu söyleşi ve ımza gününe katılacak. Karadenız Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık festival in coşkulu geçeceğinı belirterek, "Eregli'den tüm dünyaya banş ve kardeşlik mesajlan vereceğız" dedi. Çakıcı'mn adamlarına dava • İstanbul Haber Servisi - Halen Fransa'da Tûrkiye'ye ıade edilme ışlemlen içın gözaltında tutulan Alaattin Çakıcrntn talimatıyla "cürüm ışlemek için teşekkül oluşturduklan" ıddia edilen tutuklu sanıklar Fatih Bayata, Beyazıt Yıldmm Çetin. Yavuz Çetin ıle tutuksuz sanıklar Ali Yaşar Alan, Mahmut Beşlioğlu ve Engin Karababa'nın yargılanmasına İstanbul 2 No'lu DGM'de başlandı. Yazarlardan kınama • İstanbul Haber Servisi - PEN Yazarlar Derneği'nden yapılan açıklamada, "Hoşgeldin Nâzım" adh oyunu sahneleyen tiyatro sanatçılannı terslediği ve Nâztm Hikmet'e "vatan haini" dedikleri ileri sürülen Tarsus Belediye Başkanı Burhanettın Kocamaz kınandı. Uzili cinayet davasında saldm • İstanbul Haber Servisi - Kadıköy l. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen "Uzili cinayet" da\asından sonra duruşma çıkışında kimliği belirsız kışilerce davacı tarafa yönelik silahlı saldında Hüseyin Pehlivan (67) ve Selim Akgün (39) yaralandı. Yarahlar Kadıköy Şifa Hastanesi'nde tedavi altına alındılar. Yolsuduğa 11 yri hapis • ŞANLIURFA(AA)- Şanhurfa Tanm Reformu Bölge Müdürlüğü'nde ortaya çıkanlan 45 milyar 586 milyon liralık volsuzluk davası karara bağlandı. Şanlıurfa 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada mahkeme heyeti, Tanm Reformu Bölge Müdürlüğü Muhasebe Müdürü Selahattin Öncel ile mutemet Arif Karahan'ı 11 yıl 8"er ay ağır hapis, 113 milyar 758 milyon lira para cezasına çarptırdı. Murat Bilican'dan açıklama • istanbul Haber Servisi - Emniyet Genel Müdürü Necati Bilican'ın oğlu Murat Bilican, Ankara'dan gelişinde Atatürk Havalimanı'nda yaptığı açıklamada, son günlerde söylenenlerin "gerçeği yansıtmadığını" ve bu bilgilerin "yalan" olduğunu belirtti BektPik kesintisi I İstanbul Haber Servisi - Bayrampaşa'da trafo merkezlerinde yapılacak bakım çalışmalan nedeniyle bazı semtlere pazar günü 8 saat süreyle elektrik verilemeyecek. Saat 08.00- 16.00 arası elektrik kesintisi uygulanacak yerler şöyle: Bağcılar Merkez, Yenigün, Yıldıztepe, Inönü, Yavuz Selim, Sancaktepe, Fevzi Çakmak, Çınar, Esenler, Fatih ve Karabayır mahalleleri. 'Doğu Akdeniz'de Güvenlik ve Işbirliği' konferansı: AB'den dışlanan Ankara ABD'ye yakınlaşıyor 'Türkiye bölgede etkiııleştf LEYLA TAVŞANOGLU "Dogu Akdeniz'de Güveıuik ve tsbirtiğT konferansında ağırlıklı olarak Türkiye'nin konumu ve meydana gelen son gelişmeler ele alınırken özellıkle Amerikalı konuşma- cılar "Ne iyi oklu da Türkiye .AB'nin dışına hfldi BusayedeTürldyeABD'ye daha da ya- kıniaştr görüşünü savundular. Yine Ame- nkalı konuşmacılann ağırlıklı olarak üze- rinde durduklan konu eski Cumhurbaşkaru Turgut özal'dan sonra Türkiye'de lıbera- lizmin gittikçe gerilemesiydi. Toplantıda verilen bir mesaj da artık Türkiye'de siya- setçi profilinin değiştirilmesi gerekliliğiy- di. An Grubu'nca Istanbul'da düzenlenen uluslararası "Dogu Akdeniz'de Güventik ve JşbirtiğT konferansında konuşmacı olarak Amerika'nın önde gelen düşünce oluşturma kuruluşlanndan (think tank) temsilciler var- dı. tlkoturumdakonuşanBegiıı-SedatCen- ter for Srrategk Studies'ın direklörü Dr. Barry Rubin, Dogu Akdeniz'deki durumu lsrail bakış açısından ele alarak özellilde bölgedeki radikal ülkelenn konumuna dik- • Istanbul'da dûzenlenen uluslararası konferansta, Türkiye'nin Ortadoğu ve Balkanlar'da önemli ve aktif bir güç haline geldiği belirtildi. Aşın dinci ve aşın milliyetçi partilerin güçlenmesinin siyasal istikran bozduğu belirtilen konferansta terorizmin demokrasiye geçiş sürecinde ortaya çıktığı savlandı. kat çekti ve bunlan Suriye, Iran, Irak ve Yu- goslavya olarak sıraladı. "Terorizm kotay, devTİm zordur" diyen Rubin, uluslararası çatışmalann bölgeyi ciddi biçimde etkiledi- ğine dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdür- dü: "Arap-tsrail anlaşmazhğ) önemli ölçüde aşağı çekfldL Şimdiyse zor bir banş süreci- ne girüiyor. Banş görüşmeleri 3-4 yıl alabi- lir. Bölgedeki banş ve istikmr için bölge ül- keJerinin ABD'yle işbirhgi çok önemJktir.'' Radikal ülkelerin çok zayıfve yalnız kal- dıklanna işaret eden Rubin şunlan söyledi: "Soğuk Savaş bitti. Arap dünyaanda ar- tik kalkuunanm ne kadar önemlioiduğunun bilincinevanldı. Bu aradaTürkiyeaşınhırs- lara kapümadı; 70 yıkta kalkındı, hiçbir za- man da romantizm yapmadı. Arap ülkeleri ise duygusattıktan kendilerini kurtarama- dılar.Pekcokinsan vaşamıyokokiu. 100 mil- yardolariıklrak. 100milyardolariıkdaKu- veyi petrolü beba edfldL" 'Kafkasya'ya dikkat' Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgüer Fa- kültesi öğretim üyelerinden Prof. Hasan Köniise Türkiye'nin bölgedeki jeostratejik aktör rolünü vurgularken özellikle de Rus- ya'yı dengelediğine dikkat çekti. Köni şöy- le konuştu: "Bu durum zaman zaman Türkiye için güvenlik sonınlan varanyor. Rusya'nın Kaf- kasva'da hâlâ etidsi hissedührtr. Bölgedeki sorunlar hâlâ Rusya'ıun etkilemesryle orta- ya çjkryor. Türkiye o nedenk Kafkasya po- btikasinda çokdikkatü ve temkinli davranı- yor" Köni. Körfez Savaşı'nın bölgede önem- 15 AB ülkesi, 625 Avrupa temsllcislnl seçmek İçin sandığa gldlyor Avrupa 'birliğini' oyluyor• tngiltere ve Danimarka'da Avrupa temsilcisi seçimleri dün yapıldı. Diğer AB ülkelerinde ise seçim 13 Haziran'a kadar tamamlanacak. UĞURHÜKÜM PARİS - 10-13 Haziran tarihleri arasında 15 Avrupa Birliği (AB) üyesı ülkenin 297 milyon seçmenı, 625 Avrupa vekflinı seçmek üzere oy sandıklanna gide- cek. Ne kadan gidecek? Bu. konuya kafa yoranlann, uz- manlann oldukça endişe et- tiği bir soru. Çünkü Avru- pa'da genel eğilim, kayıtsız- lık. Her ne kadar Avrupalı- lar, geleceklerinin birlikte- likten geçtiğine inansalar da.~ iş. seçimlere geldiği za- man; srürece o kadarda'sıcak bakmadıklan ortaya çıkıyor. Biz sizlere, bu kısa yazı serisinde 15 ülkedeki eğı- limler, siyasi hareketlerle il- gili kısa bir tarutım sunmak istıyoruz. İngiltere'de durum Birlik seçimleri için ilk oylama Ingiltere ve Dani- marka'da dün yapıldı. Top- lam nüfuslan 1470 kişi olan 8 kû- çük trlanda adasında ise seçimler. ulaşım güçlüğü gerekçesiyle 9 Ha- ziran'da başlamıştı. 45.678.000 Ingiliz seçmen dün 87 Avrupa vekilini seçmek üzere sandık başmdaydı. Ingiliz, Iskoç, Irlandalı ve Gallilerden oluşan Bir- leşik Krallık seçmenleri, nispi tem- sil sistemi ve 11 bölge esası üzerin- den 84 vekil seçerken 3 koltuğu da Kuzey Irlanda'ya ayıracaklar. Bir önceki, yani 1994 seçimle- rinde 87 koltuğun dağılımı şöyley- di: l'i Kuzey trlanda Sosyal De- mokrat Partili olmak üzere 61 ve- kil lşçı Partısı grubundan, 2'sı ba- ğımsız ama adlan 17 kişilik muha- fazakârlarla geçen 2. grup, 3 libe- ral demokrat. 2 Iskoç Ulusal Parti üyesı, 1 Yeşil, 1 Sol Bağımsız. 1 Birlik yanlısı Ulster Partisi ve 1 de Kuzey Irlanda Birlikçi Demokratik Parrı üyesı. Londra bölgesinde 15 ayn liste- ye karşın, ülke düzeyinde 10 ayn Prens Charles elmas gösterisinde tngBtere, Avnıpa Partamentpsu seçimleri öncesmde flginç bir gösteriye ev sahip4Lği yapö. t nlü Itary-an tnoda firması Versa- ce'nin önceki gece In^here'nin başkenti Londra'da dûzenledi- 0 "Elmas sonsuza dek" gösterisi bûyük ilgi gördü. Syon Ho- use'dadüzenknenveçokdeğerlielmaslann,ünlü mankenlerta- rafından sunulduğu gösteriyi tngiltere Veiiaht Prensi Charks da izledi. Gösteri öncesi dûzenlenen kokteylde ilgi odagı olan Prens Charies, son dönemin gozdesinemaoyunculanndan Cat- herina Zeta Jones'la da bir süre sohbet ettL \ersacenin göste- risinde Bon Jovi grubo da bir konser verdi. (Fotoğraflar: AP) liste seçimlere katılıyor. Fakat ön- de gelen üç partinin muhtemel oy oranlanyla sıralaması şöyle: %50'yle Işçi Partisi, %29"la Muha- fazakâr Parti, %14'le Liberal De- mokrat Parti. Bunlan %3'le Ulusal Iskoç Partisi ve % 1 'le Avrupa yan- lısı küçük bir muhafazakâr hareket izliyor. Önceki seçimlerde seçime katılma oranının %35 oldugu Bü- yük Britanya'da bu kez de pek ilgi beklenmiyor. İrlanda'ya 15 vekil 15 Avrupa vekilini Strasbourg'a yollayacak Irlanda'da kayıtlı seç- men sayısı 2.8 milyon. 11 Hazi- ran'da oy kullanılacak ve 4 seçim bölgesine aynlmış ülkede 42 aday ayn ayn seçimlere giriyor. 1 tane- si özürlülerin haklannı savunan 9 bağımsız adayın dışında. adaylann hepsinin yakuı olduklan siyasi ha- reketler var. Fakat hepsi tek tek oy- lanmayı yeğliyor. 1994 seçimlerinde %35'le 7 ve- killiğe sahip olan merkez eğilimli iktidar partisi Fianna Fail'in tekrar en yüksek oranı tutturması bekle- niyor. Yine merkez eğilimli ana muhalefet partisi Fine Gael ise son kez%24 oy oranıyla 4 vekile sahip- ti. trlandalı Yeşiller %8'le büyük bir sürpriz yaratıp ilk kez politik sahneye çıkarken 2 de koltuk ka- zanmışlardı. Işçi Partisi'nden 1 ve 1 de bağımsız adayın seçildiği 1994 seçimlerinde katılım%44'tü. Son girdiği seçimlerde % 1.49 oy alan Cumhuriyetçi Katolik hareket Sinn Fein'in dışında çeşitli parti ve- ya hareketlere mensup 15 aday da- ha var. Danimarka'nın tercihi Birlik seçimlerinin diğer erken- ci ülkesi Danimarka'da kayıtlı seç- men sayısı 4.177.900. Olke düze- yinde nispi temsil sistemiyle seçi- lecek Avrupa vekili sayısı ise 16. Seçmen, 11 listeden 1 tanesi için oy kullanabileceği gibi, bu listelerde- ki 205 aday arasından kendisinin belirleyeceği tek tek isimleri de se- çebilme hakkına sahip. En "Avru- pafob" diye bilinen Danimarkalılar arasında yapılan son kamuoyu araştırmalanna göre, %56"sı bu kez oy kullanmayacak. Son kez katıltm %52'ydi. Verilecek oylann %29.1 'inin Li- berallere, %22.9'unun Sosyal De- mokratlara, %10.4'ünün Avrupa karşıtı Haziran hareketine, %8.3'ünün Halkçı Sosyalistlere, %6.6'sınm da aşın sağcı Danimar- kalı Halk Partisi'ne gitmesi bekle- niyor. Danimarka vatandaşlığına geçen, John VVayne adlı bir Ameri- kalının bir başka milliyetçi parti- den (llerleme Partisi) aday olduğu- nu da burada hatırlatahm. 1994 se- çimlerinde koltuklan Liberaller 4 (% 19), Muhafazakârlar 3 (% 17.7), Sosyal Demokratlar 3 (%15). Ha- ziran Hareketçileri 2 (%15.2), Halkçı Sosyalistler 2 (%10.3) ol- mak üzere paylaşümıştı. li etkileri olduğunu, Türkiye'deki Islam ra- dikalizmini güçlendirerek petrol kayıplan- nauğramasuıayol açtığını söyledi. "Bunun tek olumlu yanı Türkiye'nin tsraü'le iüşld- lerini güçlendirmesi okhı. Böylece de ABD Kongresi'nde önemli bir desteğe sahip ol- du"dedi. Eski büyükelçilerden Cem Duna, Türki- ye'nin AB'yle ilişkilerini anlatarak bu iliş- kilerin gittikçe kesilebileceğine dikkat çek- ti. "Ancak .AB'nin daha yakını ve parçası olan bir Türkiye bölgedeki rolünü daha ve- rimli birbiçimdeovnayacaknr" diye konuş- tu. 'Tûrk-ABDdostiıığu' The Washington Institute for Near East Policy'den Alan Makovsky de "Türldve'nin Yeni Dış Potitika Hareketİiliği- başlıklı ko- nuşmasında Abdnllah Ocalan'ın Suriye'den sınır dışı edildikten sonra sonuçta Tûrki- ye'ye getirilip yargılanmaya başlanmasının Ankara'nm bölgede daha önemli bir rol oy- namasına neden olduğuna işaret etti ve şu cümlelerin altmı kalın çizgilerle çizdi: "Suriye, Türkiye ve tsrail'den gelebOecek bir askeri harekâttan kork- tuğu için Ocalan'ı sınır dısı ettL Bu aşamadan sonra Türldye'nin dış poütikada- kihareketöiğivecaııkhğıbe- men hemen her alanda his- sediliyor. Ozal, artik pasif politikadan vazgeçip aktif poBtikayageçmetiyiz,denıiş- ti. Türkiye'nin yeni bir çağa girdiğiıü haüriatmış, hatta ordunun da fazla pasif dav- raiKhğını düşünroeye başja- mıştı. Türk askeri Körfez Savaşı'nda önemli deneyim- ler edindi. Türkiye bugün son derece aktif, iyi donan- mış ve modern bir orduya sahip. Bölgede çok önemü bir güç. Öte yandan komşu- su ülkeler gittikçe güç yitiri- yorlar." Makovsky AB'nin Türk dış politikasındaki yerinin gittikçe zayıfladığına dikkat çekerken Türkiye-ABD iliş- kilerüıin dorukta olduğunu davurguladı. t ABpoatikasız' Eski savunma bakan yar- dımcılanndan "Karanhldar Prensi" olarak nitelenen Rkhard Perle ise AB ülke- lerinin ortak bir dış polirika- lan olmadığını söyledi. "Av- rupa askeri amaçlar içtn modern teknolojiler üret- mekte çokyetersiz kakfa. Bu da tehÛkeli gelişmelere yol açabiür" dedı. Prof. MithatMelen'in yö- nettiği ikınci oturumda ise konuşmacılar Marmara Üniversitesi'nden doçent NBüfer Narh, eski büyükel- çilerden Gündüz Aktan, ABD Savunma Bakanlığı Ortadoğu Dairesi Başkanı HaroM Rhode'du. Rhode konuşmasını tamamıyla ya- zılmamak kaydıyla yapmak istediğini söyledi. Doçent Narh ise "Yerel tstikrarsE- hk Unsurian ve Güvenlik TehdrtJeri" konusunda son 15 yılda toplumsal katman- lann arasındaki aranın iyice açıldığina dikkat çekerek "Aşın milliyetçi ve aşın din- ci partilerin güç kazanma- sıyla siyasi istikrarsızhk meydana gekü" diye konuş- tu. Emekli büyükelçi Gün- düz Aktan ise şunlan anlat- tı: "Bugün etnik ve dini te- rorizm ön planda. Teroriz- min totaliter rejimlerde bu- lunmadtğını gözlüyoruz. Te- rorizm daha çok, ülkelerin demokratikieşme sürecine girmeleri svaanda kendini gösteriyor." SIFIR\NOKTASII ORAL ÇALIŞLAR [email protected] 12 Eylül askeri darbesinin ilk günleriydi. Mamak Asken Ce- zaevi'ndeyiz. Askeri cezaevinin demir ranzalan bir emirle ko- ğuşlardan çıkankjı. Onlann ye- rine bir duvardan diğer duvara uzanan tahta ranzalar çakıldı. Hepımiz bu tahta ranzalara, boydan boya dizilerek yatmaya başladık. Cezaevi çok kalabalık olduğu için bu tahta ranzalara sığışabilmek amacıyla başlı- ayaklı yatmaformülünü bulduk. Bir gece böyle yatarken ko- ğuşa çavuş girdi. 20 yaşındaki bıçkın ve egemen çavuşumuz bir kısmımızın başının bir taraf- ta, diğerlerinin başka tarafta ol- masından hoşlanmadı. Bağıra- rak durumun değişmesini iste- di: "Bu ne böyle, hemen hepi- nizin başı bir tarafa geçsin. Ben böyle dağınıklıktan hoşlanmam, birlik berabertik olsun isterim, Haydi bakiim!" Oğlumuz yaşın- daki komutanın emirierini çare- siz yerine getirdik ve sıkış tepiş aynı yöne dönerek uyumaya ça- hştık. Çavuş bize bu emirteri verir- Koğuşumuzdaki Bıçkın Çavuş... ken, en büyük komutan Kenan Evren'in eşliğinde kılık-kıyafet yönetmelikleri yayımlanıyordu. Bu yönetmeliklerden birisi de üniversitelerdeki kılık-kıyafet yönetmeliğiydi. Saça, sakala, bıyığa, eteğe sınırlar getiriliyor, devletin istemediği gibi bıyık ve sakal bırakanlar üniversiteyi terk etmek zorunda kalıyortardı. Bütün bunlan neden anımsa- dım? Önümde 18 Mayıs 1999 tarihli bir talimatname duruyor. Onu okudukça geçmişe dönü- yorum. Şöyle diyor emimame: "657 sayılı Devlet Memurian Kanunu'nun ek 19. maddesiile 'Kamu Kurum ve Kuruluşlann- da Çalışan Personelin Kıiık-Kı- yafetine Dair Yönetmelik' a) Kadınlar; Elbiseler temiz, düzgün, ütûlü, sade; ayakkabı- lar veya çizmeler sade ve nor- mal topuklu, boyalı; görev ma- hallinde baş daima açık, saçlar düzgün taranmış veya toplan- mış; tımaklar normal kesilmiş olur...Pantolon, kolsuz ve açık yakalı gömlek, btuz veya elbise giyilmez. Etek boyu dizden yu- kan ve yırtmaçlı olamaz... ö^Erkekler; Elbiseler temiz, düzgün, ütülû ve sade; ayakka- btlar kapalı, temiz ve boyalı gi- yilir. Sandalet ve atkılı ayakkabı giyilmez. Bina içinde ve görev mahallinde baş daima açık bu- lundurulur. Kulak ortasından aşağı favori bırakılmaz. Bıyık ta- bii olarak bırakılır. uzunlugu üst dudak boyunu geçemez, üst- ten alınmaz, yanlar üst dudak hizasında olur. Alt uçlan dudak hizasında kesilir. Kravat takılır, kravatı örtecek şekilde balıkçı yaka veya benzeri süveterler gi- yilmez. Bina içinde kravatsız ve ço- rapsız dolaşılmaz. Gereğinde, giyimde hizmete uygunluğun e- sas olduğu dikkate alınarak Anayasada belirlenen uygar, çağdaş, laik anlayış ile bağda- şan kılık-kıyafet içinde görevya- pılmasının bütün öğretim ele- manlannın ve diğer tüm perso- nele duyurulmasınıricaederim (Türkçe bozukluğunu koruyarak aktanyorum)." 18 Mayıs 1999 tarihli talimat- namenin altında İstanbul Üni- versrtesi Rektörü Prof. Kemal Alemdaroğlu'nun imzası yer alıyor. Kemal Alemdaroğlu di- yebilir ki: "Bu bir kanun emri, ben de personelime bunu du- yuruyorum." Hatta daha da ile- ri gidebilir, bu yönetmelik "tür- ban istismanna" engel olmak amacını taşıyor. Işte sorun da tam bu anlayış- ta yatyor. Bir kadın profesörün etek boyunu hesap etmeye kal- kan bir anlayış, irticaya karsı na- sıl etkili olabilir? Bu yasakçı an- layışın, iran'daki yasakçılıktan özü bakımından ne farkı var? Aynca Kemal Alemdaroğ- lu'nun, etek boyian ve bıyık boy- lan üzerine çıkanlan bu talimat- nameyiyeniden yeniden yayım- lamasını da anlamak mümkün değil. Gerçekten, öğretim üye- lerinin bıyıklan bu ölçülere uy- gun mu? Kadın profesörlerin etek boylan ölçüldü mü? Bunu da yapmasını kendisinden önemle rica ediyoruz. Böyle bir yönetmeliğin altında "çağdaş" bir üniversite yöneti- cisinin, bir profesörün imzasının bulunması. Türkiye'de çağdaş- laşma alanında ne kadar mesa- fe aidığımızı da gözler önüne se- riyor. Sanınm, Alemdaroğlu uluslararası konferanslarda da bu yönetmeliği yanında götürü- yordur. Çünkü, uluslararası bi- limsel topJantılarda kadın pro- fesörlerin çoğunun etek boyla- n, yırtmaçlan bu ölçülere uygun değil. Hele erkekterin sakallan- nı sormayın gitsin. 18 yıl önceki bıçkın çavuşu anımsıyorum. Bu yönetmelik, sanınm o tarihlerde yayımlan- mıştı. "Çağdaş Türkiye"r\\n önemli bir belgesi olarak yayım- lanmaya devam ediyor. Devle- timize, milletimize hayıriı, uğur- lu olsun. DUZYAZI ORHAN BtRGtT İmrairdan Aix-En- Provence'a... önceki gün, Fransa'nın Aıx-En-Provence mahke- mesinde, sadece ıkı dakika süren duruşması sırasın- da, şartlı tahliye talebi reddedılen ülkücü mafya lıde- ri Alaattin Çakıcı adeta patladı ve 3 yılı ABD, 1 yılı da çeşitli ülkelerde olmak üzere 4 yıl uzağında kaldı- ğı Tûrkiye'ye dönmek istediğini söyledi. Oysa aynı Çakıcı, 8 Aralık 1998 günü, Hümyet ga- zetesinin Paris temsilcisi Muammer Elveren'e, hak- kında verilen koşullu iade karannın altmı çızerek "Be- niistemeyin. Dönersem yakanm" dıyordu. Geçen yılın ağustos ayında Italya'dan sahte pasa- portla Fransa'ya gırerken yakalanmıştı. Tutuktu olarak konuldugu Marsılya'daki Les Ba- umettes Cezaevi'nden mahkemeye elleri arkadan kelepçelenmiş olarak getirilip götürülürken bile, ha- pishane arabasına başından itilerek bindırilmiyor muydu? Ama o günlerde feleğin kaç çemberinden geçmiş olan, tarihimizin bu en büyük mafya lideri Fransa'da- ki günlerinden şikâyetçi görünmüyordu. Tersine, 'Fransa 'nın anayasal sistem ve hukuk açı- sından dünyanın en gelışmış, demokratik, insan hak- lanna sahip 1 numaralı ülkesi olduğuna inancınm ge- liştiği'm de Elveren'e anlatmıştı. Çakıcı, bu kanıya, Fransa'ya geçmeden önce kendisine önerilen avu- katı Leff Forster ile uzun görüşmelerin yanı sıra ge- lişmiş ülkelerin siyasi ve demokratik yapılannı Inter- net aracılığı ite inceleyerek ulaştığını da soylemişti. Ama evdeki hesap, Aix-En-Provence mahkeme- sinin önceki gün ikı dakika süren duruşma sonunda açıkladığı karara uymayınca, Çakıcı bu kez kendisi- ne 10 ay süre ile 'izolasyon, şiddetli baskı ve insan haklanna aykın hukuk dışı Nazi yöntemlen uygulan- dığını' söylemeye başladı. Bunlaria da kalmadı. Dünkü gazetelerde yer aian demecinde, kendisi gıbı çeşitli nedenlerle yurtdışır.a sığınmış öteki sanıklara ve cezaevi kaçaklanna da ül- kelerine dönmeleri ıçın çağnda bulundu. Öyie anlaşılıyordu ki, 'anayasal sistem ve hukuk açısıdan dünyanın en gelişmış ülkesi' Fransa'da Ça- kıcı gibilere hem mahkemelerde, hem cezaevlennde uygulananlar ünlü mafya liderinı adamakıllı bezdır- mişti. Bakalım Fransızlar Çakıcı'yı ne zaman verecekler ve kimi üst düzey politikacılarımız ya da bürokratla- nmızla yaptığı telefon görüşmelerinı içeren çok sayı- daki kaseti de Türk adaletine teslim edecekler? Aix-En-Provence Istinaf Mahkemesi tutanaklann- da olduğu söylenılen ve kimi işadamlarının bu ünlü kaçağımıza yaptığı ileri sürülen para transferlennın dökümleri de venlecek midir? Dönemin Emniyet Genel Müdürü Necati Bilican, 21 Haziran 1998 günkü 'Sabah' gazetesinde, Çakı- cı'nın yönettiği çetenin 'Susurluk'tan daha büyük' olduğunu söylüyordu. 'Kırmızı pasaportlu' mafya liderini teslim almaya hazırianan polisimiz, bakalım o günden bugüne kaç arpa boyu yol almış ve hangı dehlizleri aydınlatacak bilgitere ulaşmıştır? Arşiv meraklısı Cumhuriyet okuriarı, 26 Ağustos 1998 günlü gazetelerine el atartarsa, orada 'Ülkü Ocaklan Başkanlığı'ndan mafya babalığına, ış dün- yasına korku salan MİT ajanlığına uzanan bir seruve- nin köşe taşlannı bulurlar. Belki sadece bir rastlantıdır ama, o renkli, daha çok da kan renkli serüvenlerin sahibinin, rahmetli Uğur Mumcu'nun ökjürülmesinden bir gün önce Anka- ra'da olduğunu da yine gazetemizin geçen yılın ağus- tos sayılanndan öğrenmıştik. Marsilya'daki cezaevi günlerinde, ifadesinı almak için özel olarak gelen Belçika polisi ağır suç masa- sından üç müfettişe ne diyordu? "Ben Türkiye için çok önemli bir kişiyim ve Türki- ye beni korumakzorundadır. Ben ne istersem yapar- lar." Müfettişlerin bu açıklama karşısında şaşırdıklan, "Nasıl oluyor bu?" diye sormalan ıle ortadaydı Alaattin Çakıcı, "Türkiye'de her şey olur. Yeter kı tanıdıklannızolsun" şeklindeyanıt venyor, "Ölum ce- zası olmazsa ve garanti verırlerse gıderım" dıyordu. Istediği garantiyi alıp almadığını kimsenın bilmedi- ği Çakıcı şimdi, "Beni Tûrkiye'ye geri venn" demek- le yetinmiyor, kendisi gibi yurtdışına kapağı atmış benzer yasa kaçaklanna da aynı şeyı yapmalarını öğütlüyor. Tarih galiba Öcalan'ın Imralı günlennın son fasikü- lünü yazarken, Çakıcı ıçın de o gerçekten kabank se- rüvenlerin yer aldığı cıltlere yenilerinı eklemeye ha- zırianıyor. Marsilya'daki cezaevinde meslektaşımız Elveren'e "Tûrkiye'ye dönersem, ben değil başkaları düşün- sün" demişti. Şayet bu şantaj kokan sözlerin altında gerçek pa- yı varsa, mafya önderinın amaçladığı kimseleri çok sıcak günler bekliyor demektir. Faks:0212-677 07 62 E-Mail: orhan.birgit u do.net.tr. G.Doğu'da operasyon 10 PKK'H öldürüldü DÎYARBAKIR/KAH- RAMANMARAŞ (Cumhuriyet Bürosu) - Hakkân ve Tunceli'nin kırsal alanlannda güven- lik güçlerince dûzenle- nen operasyonlar sırasın- da 10 PKK'li öldürüldü, 2 korucu yaşamım yitir- di. Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde terö- ristler 1 eri şehit etti, 2'si- ni de yaraladı. Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nden yapılan açıklamaya göre, güven- lik güçleri taraftndan dû- zenlenen operasyonlar sırasında, Hakkâri'nin Yüksekova ilçesi Hisar Yaylası bölgesinde 6, Tunceli'nin Çemişgezek ilçesi Ulukale Köyü böl- gesinde 4 olmak üzere toplam 10 PKK'li öldü- rüldü. Çatışmalar sırasm- da 2 geçici köy korucusu da şehit oldu. Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesi Tilkiler Köyü kırsalında dişi hintkeneviri operasyonu düzenleyen jandarma timleri önceki gece saat 22.10 sıralannda bölge- de pusu kuran terönstle- rin saldınsına uğradı. Te- röristlerin ilk ateşı sıra- sında jandarma koman- do er Selahattin Şener şe- hit oldu. Yaralanan Sü- leyman Dursun vcÖmür Kahja adlı erler Kahra- manmaraş Devlet Hasta- nesi'ne kaldınlarak teda- vi altına alındı. Saldında şehit olan Selahattin Şe- ner'in cenazesi toprağa verilmek üzere dün \z- mir'e gönderildi. Diyarbakır'ın Hazro ilçesinde yapılan operas- yonlarda ise bir otomo- bilde teröristlere götürül- düğü öne sürülen 4 bin 770 adet kalaşnıkof mer- misi ele geçirildı. Yaka- lanan 3 kişinın sorgula- masından sonra 12 kişi daha gözaltma alındı Bu şahıslann Şanlıurfa"daki evlerinde yapılan arama- larda ise 2 kalaşnikof otomatık silah, 2 taban- ca, 8 şarjör ve 365 adet mermi ele geçirildi.