Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
11HAZİRAN1999CUMA CUMHURİYET SAYFA
KULTUR 15
3. UL USLARARASIBODRUM ÇEVRE FİLMLERİFESTİVALİ 'NDEN NOTLAR
Bodrum yine çepeçevre festival
Bodrum'da geçen cumadan
beri süregelip dün sona eren
Uluslararası ÇevTe Filmleri Fes-
tivali. kuşkusuz 'dünyanın en
güzel ve en çok Idrietilmiş köşe-
lerinden biri' olan bu eşsiz gü-
neş-deniz beldesini üçüncü kez
şenlendirdi bir haftalığına.
TÜRSAK' ın çabalanyla üçün-
cü kez düzenlenen festivale. ne
yazık ki Bodrumlulann katılımı
düşük düzeydeydi, ama geçen
yıldan daha yogun bir ilgi göz-
leniyordu genelde. Ticari sine-
manın tehlikeli sulannda bol su
yutmuş sinema yazarlanna fark-
h tarzlar ve üsluplar sunan, uzun-
lu-kısalı fılmlerle yüklüydü yi-
ne festival programı.
Bu yıl ücretsiz girilen film
gösterilerinin yanı sıra doğanın,
denizin, güneşin nimetlerinden
bol bol nasiplenme firsatını da
bulduğumuz bu festivale katıl-
mayı, her sinema yazannın tat-
ması gereken, doyumsuz bir gü-
zellik olarak değerlendirmemek
mümkün mü?..
Çeşitli ülkelerden gelen 50'ye
yakın filmin gösterildiği 3. Ulus-
lararası Çevre Filmleri Festiva-
li'nin programı, yanşma, yanş-
ma dışı, belgesel ve kısa film
yanşması, yanşma dışı belgesel
ve kısa film bölümlerinden oiu-
şuyordu. Geçen cuma gecesi îs-
ki yazlık açıkhava sinemalannı
çağnştıran kalede, Asya'nın n-
cıl'i sayılan, yaklaşık 2 bin jıl-
lık Ramayona destanının birtö-
lümüne dayanan, maymun efia-
nesi 'Hanuman'la başlayan fts-
tivalde, 5 Haziran Dünya Çetre
Günü nedeniyle düzenlenen
Nkhoias Kendall'ın 'Kayla'sı (solda) ve Hans Christian Schmid'in '23'ü festivaün uluslararası yanşma bölümünde yer alan filmler arasındaydı.
'Çevre Bilinci ve Avrupa Çevre
Politikalannda Sivil Topium Ku-
ruluşlannın İşlevT konulu pa-
nel, sergi. konferans gibi yan et-
kinlikler de vardı.
Yanşmada düzeyli filmler
Festivalin en özgün bölümü
'Halikarnas Bahkçısı Kısa Film
Maratonu'nda yine 3 projenin
gerçekleştirilmesine fırsat tanı-
dı Çevre Filmleri Festivali: "Ar-
şipeTden Kalan" (Nur Aydm, 1b-
rahim Zengin, Songül Ataç'tan),
"Samk" (Güçlü Gülhan, Göz-
de Heptürk'ten) ve "Vurgun"
(Özlem Köyoglu, Ibrahim Zen-
gin ve Mehmet Karaca'dan).
Uluslararası yanşmada, bu sa-
tırlar yazılana kadar seyrettiği-
miz 9 filmden aklımızda kalan-
lar, bağımsız Alman sinemacı
Hans Christian Schmid'in ger-
çek olaylardan esinlenerek ya-
zıp yönettiği "23", Hollanda-
Özbekistan ortak yapımı "De
VerstekeHng-Denizin L zagmda"
ve vaktiyle îstanbul
festrvalinde 1988 yapı-
mı, ilginç "Famfly Kc-
tures" filmiyle tanıdı-
ğımız Kanadalı yönet-
men Nicholas Ken-
dall'ın "Kayla"sı oldu. (Bugün
izleyecegimiz son iki yanşma
filminden, Takashi Mike'nin
"Çta'in Kuş İnsanlan"yla Mo-
ğolistan-tngiltere ortak yapımı
"KöpekHkHalTnden, özellikle
"Köpeklik Hali"nin, bir son da-
kika sürprizi yapabileceğini de
belirtelim, festival yönetmeni
Vecdi Sayar'dan edindiğimiz iz-
lenimlere göre.)
Festivalin sona ermesine bir
gün kala, Aüf Yümaz'ın başkan-
lığında, Fransız yapımcı Eliane
Stutterheim,Yunanlı oyuncu Ka-
terina Mousatsos, Hintli-Fran-
sız oyuncu Raissa Bnejeat ve ka-
meraman Rebekka Hass'tan olu-
şan uluslararası jürinin (çoğun-
lukla) tercih ederek ödüle değer
bulacağı filmlerin başında bi-
zim okkalı bir öğle yemeği son-
rasında hafif şekerlemeler ya-
parak izlediğimiz 'Fransız müs-
temleke fihni' *Quand Les Eto-
UesrencontrentLa Mer-Yıldız-
lar Denizte Bulustuğunda"yla,
kadın seyirciye çekici gelecek,
egzotik bir hikâye anlatan Hol-
landa-Özbekistan yapımı ''De-
nizin Uzağmda"nın yer aldığını
kulağımıza fısıldadı bazı kuş-
lar. ancak Japon yapımı "Çin'in
Kuş İnsanlan"yla Moğol yapı-
mı
u
K5peklikHah"nın de ödü-
le uzanabilecegini unutmamak
gerek. Malumjüri işleri. son da-
kika golleri filan, hiç belli olmaz
festival sonuçlan, futbol topu
gibi yuvarlaktır ve maç 90 da-
kikadır...
Genelde belli bır düzeyin al-
tına düşmeyen film-
lerden bütünlenen ya-
nşmada. Belçikalı yö-
netmen George Slu-
izer'in John Hurt,AH-
ce Krieg,Johan Leisen
gibi oyuncularla çektiği, çevrey-
le ilgili bürokratlann macerala-
nnı hikâye eden "TheCommis-
sioner-Bürokrat", Grimm kar-
deşlerin ünlü Bremen Mıaka-
alan masalına modern bir soluk
ve yorum getiren Alman çizgi fıl-
mi "Die Furchüosen Vler- Kor-
kusuz Dörtiü", Afrika sinema-
smın çeyrek yüzyıldır yüzünü
ağartan yönetmenlerinden tdris
Ouedraogo'nun 1998 yapımı
"Kini ve Adams", vahşi may-
munlann 'artiz' gibi rol kestiği,
Batıhnın Hindistan'a egzotik ba-
kışının ürünü, açılış fılmi 'Ha-
numan', vasat nitelemesini pek
asamayan filmlerdi. Tunca Yön-
der'in vizyon şansı bulamayan,
1997 yapımı "Çökertme"si"yse,
seyircisinde sonuçta deve tep-
miş etkisini uyandıran. başansız
bir epik- macera fılmi deneme-
sıydi.
Çernobil'ınpatladığı 1986'da
geçen, 2 genç bilgisayar hac-
ker'ının endüstri casusluğu se-
rüvenlerine dayanan "23",anla-
tımından oyunculuğuna, görün-
tülerinden kurgusuna kadar,
epeyce özenilmiş, fıkn arka pla-
nı sağlam, esprileri, gönderme-
leri bolca, çekici bir modern si-
nema örneğiydi. Bizim değerlen-
dinnemizde şimdilik başı çeken
Hans Christian Schmid'in
"23"ünün yanına kuruyan Aral
Gölü kıyısındaki köyünden ko-
pup Rotterdamlı temiz pak, ak-
ça pakça bir Hollanda kadını-
nın balkonuna ve koynuna pos-
tu seren Özbek genci Orozbay'm
öyküsünü anlatan "Denizin Uza-
ğuıda"yı koyabiliriz, ama daha
görmediğimiz "Çin'in Kuş tn-
sanjan"yla "KöpekHk HalTnı de
kesinlikle kulak arkası etmemek
gerekecek sanınz.
Gladyatör'ür çekimleri tamamlanacak
'***""" Sinema büyücüleri
Oliver Reed'i canlandıracakKültfir Servisi - Sinemanm ilai tekno-
loji büyücüleri. ölen aktörleri, »n film-
lerinin henüz tamamlanmamış hölümle-
ri için canlandınnanın yollannı keşfet-
meye başladılar. 2 Mayıs günü jjçirdiği
kalp krizi sonucu yaşamını yitireı Oliver
Reed'in sürpriz ölümü de, son fılrti Glad-
yatör'ün (Gladiator) çekimleriniı yanm
kalmasma neden olmuştu. Ancîk ünlü
aktör, sinema büyücüsü StevenSpiel-
berg'ün ısran ve çabalan sonunda,yanm
kalan sahneler için canlanacak..
Oliver Reed, Gladyatör'ün çekinleri-
nin sürdüğü Malta Adası'nda arkaiaşla-
nyla birlikte içki içti-
ği sırada geçirdiği kalp
krizi sonrasında yaşa-
ma veda ermişti. 61
yaşmdaki sanatçı öl-
düğünde, fılmde can-
landırdığı gladyatör-
lerin çahştıncısı Pro-
ximo rolünün bütün
sahneleri tamamlan-
mamıştı. Reed, Steven
Spielberg'un ortakla-
n arasında yer aldığı
Dream VVbrks şirkeri-
nin yapımcılığını üst-
lendiği, 120 milyon
sterline mal olacak
Gladyatör'ün tamam-
lanabilmesi için diji-
tal yöntemlerle yeni-
den yaratılacak.
Riehard Harris ve
ReedM ma> ıs ninda yitirmiştik.
Sir Derek Jacobi'nin başrolleri paylaj-
tıklan Gladyatör. 'Ben Hur'u anımsatai
bir antik Roma fılmi. Vlnnie Jones. Jo-
aquin Phoenix. Connie Nielsen ve Russd
Crowe'un da rol aldıklan filmde kalaba-
lık bir figüran kadrosu yer alıyor. Re-
ed'in ölümü nedeniyle çekimlere ara ve-
rilmesi üzerine yönetmen RkDev Scott, Re-
ed'in rolüne dokunmadan filmi tamam-
lamanın yollannı aramaya başladı. Bunun
üzerine Spielberg'un California'daki stüd-
yosunda çalışan uzmanlar ile Scott'ın ile-
ri teknolojili prodüksiyon şırketi TheMfll,
bir siber Oliver Reed yaratmaya soyun-
dular.
Elde edilen dijital çözüme göre Re-
ed'in tamamlanan bölümlerdeki kafası,
kopyalanarak dublörlerin canlandıracak-
lan gövdelere eklenecek. Bu süreç, iki da-
kikalık film süresi için 2 milyon sterline
mal olacak. Babe adlı film için konuşan
hayvanlar üreten The Mill'in başkanı olan
BobDeücati. Reed'ikopyalayacaktekno-
lojiye sahip olduklannı, daha önceki sah-
nelerden Reed'in kafasını ayınp başka
bir ortama taşıyarak üç boyutlu gerçek bir
görüntü elde edeceklerini açıkladı.
Bu uygulama sırasında özelhkle can-
landırma Reed'in konuşma bölümleri so-
run çıkaracak yapımcılar için. Elbette si-
ber Oliver Reed'in ye-
rine getiremeyeceği
şeyler de olacak. Oli-
ver Reed'in filmdeki-
ht noktada bir rolü var.
Siber oyuncunun yü-
züne çeşitli ifadelerin
verilmeye çalışılması-
na karşın elbette bun-
lar gerçek oyuncu gibi
olmayacak.
Yönetmen Scott, Re-
ed'in ani ölümünün
hem kendisi hem de si-
nema dünyası için bü-
yük bir kayıp olduğu-
nu vurguluyor ve film-
de yapacaklan değişik-
liklerde Reed'in ailesi-
nin de söz sahibi ola-
cagını belirtiyor. Dre-
am Vvbrks'ün yöneti-
cilerinden \Valter Parkes ise yapımcı ola-
rak bütün olanaklan değerlendirdikleri-
ni, asıl isteklerinin, bütün' izleyicilerin
Oliver Reed'in üstün performansmı gö-
rebilmelerini saglamak olduğunu söylü-
yor.
Çekimleri Malta'da süren Gladyatör
önümüzdeki yaz gösterime girebilecek.
Oliver Reed ölümünden önce, Gladya-
tör'ün çekimlerine başlamadan iki film
dahatamamlamıştı. MichaelWinners'ın
yönettiği PartingShots Amerikalı ve Av-
rupalı izleyicilerin karşısma çıktı bile.
13. yüzy ıl İcâşiflerinden Marco Pölo' nun
yaşamını anlatan filmin ne zaman göste-
rime gireceği ise henüz büinmiyor.
Entrapment
Yönetmen: Jon Amiel
/ Senaryo: Ronald
Bass, William Broyles
/ Kamera: Phil
Meheux / Müzik:
Christopher Young /
Oyuncular: Sean
Connery, Catherine
Zeta - Jones, Ving
Rhames, Maury
Chaykin, Will Patton /
1999 ABD(Özen Film).
Hırsız aşkıgerüimliolur!
Bodrum öncesi seyrettiğimiz Cannes
99 filmlennden Entrapment-KurdaTu-
zak öyküsü geliştikçe gerilim ve sürp-
riz katsayısı yükselen, rollerle kimlik-
lerin habıre değişriği, romantizme de
kapı açan bir aksiyon-serüven fılrai, alı-
şılmış deyişle beylik bir aşk ve macera
seyirliği. Meraklısının "Sommersby'',
"CopCaf,vb. gibi nispeten eli yüzü düz-
gün filmleriyle anımsadığı Kİnada kö-
kenli Jon Amiel'in yönetmenliğini üst-
lendıği Entrapment'in yaşb kurduve ağır
topu da tabii ki Sean Connery. lşırıi bir
sanatçı titizliğiyle yapan, son derece
akıllı, deneyimli Arsen Lûpen'in günü-
müzdeki hali diyebileceğimiz, yalnız
çalışan, gözü kara bir soyguncu (ya da
kibar hırsız) Robert MacDougal'ı can-
landıran yıllann Sean Connery'sinin ya-
nı sıra filmin öteki kozu da son döne-
min yükselen yıldızı, en son Masketi
Kahraman Zorro'yla tüm erkek seyir-
ci kesiminin gözünde, gönlünde taht
kuran Catherine Zeta-,Iones. Gizli hay-
ranı ve rakibi olduğu kurt soyguncuyu
tuzağa düşürmek için MacDougal'a ya-
kınlaşarak ona birlikte dünyanın para-
sını kaldıracaklan bir banİca soygunu
önerisi getiren, güzel sigortacı Vırginia
Gin Baker'i oynuyor Catherine Z«ö-Jo-
nes. Ancak cin gibi sigortacı Zeta-Jo-
nes da hırsız ve MacDougal'ımız dabu
güzel olduğu kadar da tehlikeli kadını
yakalamak amacıyla FBI'la işbirliğine
girişmiş! Kımin kime tuzak kurduğu
epeyce kanşık filmin sonunda. beklen-
diği gibi, birbirine tutkun hırsu kahra-
manlanmızın mutlu sona kavuşmasıru
izliyoruz. Herkesi atlatan 'dinamit Ud-
H'mizin akıllara durgunluk vencı, hare-
ketlı. gerilimli serüverüeri, aşkın galip
gelişiyle sonuçlaruyor finalde, malum
tarafindan.
Connery şapka çıkarttınyor...
Sinemanın yaşarken efsaneleşmiş bü-
yük oyunculanndan, tskoçya'daki mil-
liyetçiliğı de destekleyen. ünlü Ameri-
kalı (!) aktör Sean James Bond Con-
nery'nın 70 yaşa meydan okuyan, ka-
dın seyirciye hâlâ ah-vah çeknren kariz-
masma şapka çıkarttığımız filmin asıl
ilgi odağıysa taytlar içinde, alarma ya-
kalanmamak için havada yürüyen bir
cambaz esnekliğıyle dans edercesine
soygunu gerçekleştiren, erotik potansi-
yeli güçlü. güzel ve yetenekli Catheri-
ne Zeta-Jones.
Şimdiye dek sinemada "Topkapı''dan
"Göre\imiz TehHke"ye kadar yığınla
benzerini gördüğümüz türden, malum,
bir patlamış mısır eğlenceliği "Kurda
Ttaak" Cola eşliğinde iyi gidebilir. Sü-
rükleyıcı bir aksiyon-macera fılmi ızle-
mek isteyenlere gönül rahatlığıyla salık
verilecek cinsten birinci sınıf bir Ame-
rikan 'action'ı sayılabilir.
Süriikleyici, heyecanı, gerilimi yerli
yerinde, şık. eğlendirici ve oyalayıcı
olabilen, ama seyredilir seyredilmez
unutuluveren bu gıcır gıctr aşk, mace-
ra. aksıyon bulamacı da türün bildik ör-
nekleri arasına katılan şamatalı-şaşırt-
macalı-hareketli yeni bır standart heye-
can serüveni olmaktan öteye gidemiyor
sonuçta.
Alıştığımız, bildiğimiz türden karak-
terler, durumlar, numaralarve inızansen-
lerle süregelen film. yönetmeni John
Amiel'ın gitgide ticari çarkm dışlilen
arasında öğütülen kariyeri bakımından
yerinde sayan bir çahşma. Amiel, sona
doğru mizahi bowtu geri plana iterek
işi iyice sürprize. maceraya (ve tabii ki
aşka!) dökmüş, iki başrol oyuncusumm
baştan çıkancı performanslanna yasla-
narak. Hollyvvood standartlannda be-
ceriyle kotanlmış, gözalıcı ve gösteriş-
li bir aksiyon- macera filmi izlemek is-
teyenler için biçilmiş kaftan 'Entrap-
ment-Kurda Tuzak'. Sean Connery hay-
ranlannuı da es geçmeyeceği bir eğlen-
celik kuşkusuz.
YENİ BAŞLAYANLAR... YENİ BAŞLAYANLAR... YENİ BAŞLAYANLAR... YENİ BAŞLAYANLAR.
Lola + Billdlkld
Kutluğ Ataman'm yönettiği ve çekimlerini
Berlin'de gerçekleştirdiği 'Lola + Bilidikid'
Istanbul'da 6, Ankara ve tzmir'de 1 sinemada
gösterime giriyor. Alman, Türk ve Amerikan
ortak yapımı olan film, Istanbul'da ilk olarak
18. Uluslararası îstanbul Film Festivali'nde
gösterildi ve uluslararası yanşmada
Türkiye'yi temsil etti. Aynca 'Hürriyet
Uluslararası Halk Ödülü'ne layık görüldü.
Yurtdışında birçok festivale davet edilen film,
Uluslararası Berlin Film Festivali Panorama
Bölümü'nün açılış filmi oldu ve Teddy Bear
Özel Ödülfi'nü kazandı.
Berlin'de doğup büyüyen 17 yaşındaki Murat,
yıllar önce evden kovulmuş bir ağabeyi
olduğunu öğrenir ve ağabeyini bulmaya gider.
Ancak evde sözü en çok geçen Murat'ın
ağabeyi Osman'dır. Murat Berlin'in karanlık
sokaklannda ağabeyini aramaya başlar.
Ağabeyini bulduğunda hiç beklenmedik bir
sürprizle karşılaşır. Ağabeyinin adı artık Lola
olmuştur. Lola ve Murat arasında çok yakın
bir arkadaşlık doğar. Murat, kendi ailesinin
geçmişini araştırmaya başlar.
My Favorite Martian /
En Sevdlfllm Marslı
Aynı adlı klasik televizyon dizisinden
sinemaya uyarlanan galaksilerarası
komedi filmi En Sevdiğim Marslı'da rastlantı
sonucu gerçek bir Marshyla tanışan bir
televizyon habercisinin öyküsü
anlahlıyor. Yönetmenliğini Donald Patrie'nin
üstlendiği filmin başrollerinde Chrfetopher
Llo>d, Jeff Daniels, Eiizabeth Hurle>, Darv1
Hannah, VVallace Shawn ve Christie
Ebersole yer alıyor.
KEDİ GÖZÜ
VECDt SAYAB
Çevre, Demokrasi ve
Çok Aktöplülük
Kediler, doğalan gereği çevreci yaratıklardır. El-
lerinden geldiğince doğaya saygılı olmaya, onun-
la uyum içinde yaşamaya çalışırlar. Ama pek faz-
la konuşmazlar bu konuda. Oysa Bodrum'da bu-
günlerde hangi kediye rastlasanız, söz dönüp do-
laşıp çevreye geliyor. Festival, bir işe yanyor gali-
ba...
3. Uluslararası Bodrum Çevre Filmleri Festiva-
li'nin ikinci günü, "Dünya Çevre Günü" etkinlik-
leri çerçevesinde OASİS Kültür Merkezi'nde dü-
zenlenen panelde "Çevre Bilinci ve Avrupa Çev-
re Politikalannda Sivil Topium Kuruluşlannın Ro-
lü" tartışıldı. WWF (Dünya Doğal Hayatı Koruma
Vakfı) Avrupa politikalan sorumlusu Tony Long,
DHKD Başkanı Nergis Yazgan, Cumhuriyet ya-
zarı ve (TÜ öğretim üyesi Prof. Ortıan Kural ve Ak-
deniz Ülkeleri Akademisi Vakfı Başkanı Yiğit Gü-
löksüz'ün katıldıkları panelde tartışılan konu "çev-
re politikalan" olmasına karşın ortaya konan bazı
görtişler toplumsal yaşamın başka alanlan için de
geçerii ipuçlan taşıyordu.
OrneğinTony Long'un şu sözü: "Avrupa'daçev-
re koruma alanında yüksek standartlara sahip ül-
keler (Hollanda, Isveç, Danimarka, Almanya), Av-
rupa da bilgiye ulaşım, politik katıhm gibi demok-
rasi standartlan açısından da en önde geliyor."
Sanınm, kedilerin bu tümceden çıkaraeağı önem-
li dersler var. Çevremizi korumak istiyorsak, önce
demokrasimize sahip çıkmalıyız, örgütlenme bilin-
cimizi geliştinneliyiz. Yığit Gülöksüz'ün deyişiyle "Bi-
rey tarihin öznesi ise özne rolü oynamalı." "Yalnız-
ca haklannın değil, görevlerinin de bilincinde olan
yurttaşlaragereksinmemizvar... Yakınmak, protes-
to etmekyenne meseleleri sahiplenmek gerekiyor.
Tıpkı devlet gibi, yerel yönetimler gibi... Günü-
müzde merkezden idare anlayışı, yerini kaçınıl-
maz olarak 'çok aktörlü' biryönetim anlayışına bı-
rakıyor."
Böylesine çok aktörlü bir dünyanın bir mikrokos-
mosunu Bodrum'da yaşıyoruz. Valisi, kaymakamı,
belediye başkanı ile devtetin ve yerel yönetimin tem-
silcileri, sivil topium örgütleri, sponsor kuruluşlan,
işadamlan, sinema sanatının emekçileri, yönet-
menler, oyuncular, sinema yazarlan ve öğrenci-
ler... Hepsi TÜRSAK'ın öncülüğünde aynı amaç
etrafındaçabalannı birteştiriyor. Amaç, Bodrum'un
kültürel kimliğine yakışır bir uluslararası etkinlik
aracılığı ile ülkemizde çevre bilincinin yaygınlaşma-
sı çabalanna katkıda bulunmak.
Bu ortamda Garanti Bankası Genel Müdürü Akın
Öngör'le Atrf Yılmaz'ın aynı sahneyi paylaşması;
Bergama direnişi ile özdeşleşmiş eski Belediye
Başkanı Sefa Taşkın'ın yönetmen Engin Ayça ile
birlikte "ölüler AJtm Takmaz" belgeselini sunma-
sı, Kültür Bakanlığı'nın cefakâr arşivcisi Şuayip
Kanat'ın OASİS Kültür Merkezi'ndeki gösteriler-
de TÜRSAK elemanlan ile birlikte mükemmel bir
takım oyunu çıkarması şaşırtıcı olmuyor "OASİS-
Halikamas Bahkçısı Kısa Film Maratonu" için üni-
versite (Bilgi Üniversitesi) ile özel sektör (OASlŞ'in
sahibi Nurol Holding) el ele veriyor. Yönetmen Öz-
can Arca'nın festivalden dünya prömiyeri yapılan
"Zaman Kapsülleri" adlı filminde beyazperde-
den bize seslenen Bodrum Sualtı Arkeolojisi Mü-
zesi'nin degerii müdürü Oğuz Alpsözen'i birkaç
saat sonra müzesinin bahçesinde uluslararası jü-
riyi ve festivalin diğer konuklannı ağırlarken görü-
yoaız. Şahin Ali Birer, Isis Hotel'de beşyıldızlı mi-
safirperverliğin örneklerini verirken TÜRSAB bir
sivil topium kuruluşu olarakfestivalle ömek bir da-
yanışma sergiliyor. Üyelerinin festivale aktif des-
teğini sağlıyor. îstanbul Havayollan, festivalin ula-
şım sponsorluğunu üstleniyor. Belli ki turizmciler
Türkiye'deturizmingeleceğinin "kültürtunzmi'nde
yattığını çok iyi kavramışlar. Bu konuda devletin çok
önündeler. Global Ekspres ve Yurtiçi Kargo'nun,
Ajans Press'in, Cine Marine'in, Era Outdoor ve
Kodak gibi özel sektör kuruluşlannın, BOSAV, BO-
TAV gibi vakıflann desteği, festivali tam anlamıyla
"çok aktörlü" bir kültür hareketine dönüştürüyor.
Ama rol dağılımında bir eşitsizlik var. Kamu sektö-
rünün katkılan sembolik kalırken taşın altına elini
koyan özel sektör oluyor.
Yerel sivil topium örgütleri de festival organizas-
yonu içinde sorumluluk taşıyan bir rol üstleniyor.
On üç sivil topium kuruluşu temsilcisi (Çevre Ko-
zası'ndan Mimartar Odası'na, Türkiye Tabiatını Ko-
ruma Demeği'nden SOS Akdeniz Demeği'ne, Bod-
rum Hayvan Hakları Demeği'nden Yaşasın Kültür
Sanat Derneği'ne, farklı alanlarda STK'ler) Belge-
sel ve Kısa Film Yarışması'nın jürisini oluşturuyor.
Gençlik Jürisi ve Halk ödülü uygulamalan ile fes-
tivalin katılımını kışkırtan tavnna Bodrumlular sa-
hip çıkıyor. Onlar da tıpkı özel sektör gibi bu çok
aktörlü oyunda üzerterine düşen rolü başarı ile üst-
leniyortar.
Peki, ya hâlâ kulisten kuşkulu gözlerle bakan
aktöre ne demeli?
Onun daen kısazamanda "ro/"ünün bilinctne var-
masını dilemekten başka ne gelir elden. Aslında ben
size bugün bir "çağn"dan söz açacaktım. Sanat
örgütlerince TBMM'ye yapılan çağndan. Bir aktör-
den bir başka aktöre çağn diye de nitelendirebile-
ceğimiz bu metni haftaya birlikte yorumlamak va-
adi ile sağlıcakla kalın. örgütsüz kalmayın.
BUGÜN
• 3. BAKIRKÖY KTTAP FUARI çerçevesinde
Bakırkö> Kültür ve Sanat Merkezi'nde 15.00-16.00
saatleri arasında Nezihe Araz. 16.00-18.00 arasında
Afşar Timuçin kitaplannı imzalayacaklar.
(570 38 91)
• İTALYAN KÜLTÜR MERKEZİ nde saat
20.00'de Elena BoneUi'nin sunacagı 'Juliette
Greco'yu Anlatmak' adlı gösteri yer alıyor.
(293 98 48)
• EVRENSEL KÜLTÜR MERKEZİ'nde saat
19.30'da Zihni Anadol'un anısına hazırlanan kitabın
tanıtımı gerçekleşecek. (243 08 06)
• İSTANBUL KÜLTÜR ÜNtVERStTESt'nde saat
20.00'de TRT îstanbul Hafif Müzik ve Caz
Orkestrasrnın Neşet Ruacan'ın yönetiminde,
Nükhet Ruacan ve Aydın Kahya'nın solistliğınde
vereceği konser izlenebilir. (639 30 24)
CUMHURİYET KİTAP KULUBÜ'NDE BUGÜN
• Cumhuriyet Kitap Kulübü'nün Taksim Sergi
Salonu'nda düzenlenen imza ve söyleşi günleri
kapsamında Ismet Kemal Karadayı 17.00-19.00
saatleri arasında okurlanyla birlikte olacak.