Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAVTA
14
CUMHURİYET 16 MAYIS 1999 PAZAR
KÜLTUR
5 2. U L U S L A R A R ASI CANNES F 1 L M F E ST 1 VA L 1
Ortadoğu'dan politik filıııKültür Servisi- Geçen çarşamba gû-
nü başlayan Cannes film festıvali. film
gösterimkri, basın toplantılan, grevle-
ri, o meşhur partileri, tartışmalan ve
beklentileriy le sürüyor. Açılış ve kapa-
nıştörenlerini sunmak üzere Cannes'da
bulunan Ingiliz aktrist Kristin Scott-
Thomas film göstenmlen ve partiler
arasındakı koşturmacayı şaşkınlıkla ta-
kip etmeye çalıştığını, kendisini hayva-
nat bahçesınde gibi hissetiğini, ama
Cannes'da bulunmanın her şeye değe-
ceğini belirtiyor.
Festivalde filmleri gösterilen yönet-
menler de bu koşuşturma ıçinde düzen-
lenen basın toplantılannda filmlerini
değerlendınyorlar. Festivale Ortado-
ğu'dan katılan iki film köktendinciliği
ve toplumsal sınıf aynlıklannı konu alı-
yor. Cannes'a 25 yıl aradan sonra katı-
lan ilk tsraıl filmı olan Kadosh (Kutsal)
büyük ılgi görüyor. Fılmin yönetmeni
Aroos Gitai düzenlenen bır basın toplan-
tısında Fılminin lsrail'de yann gerçek-
leşecek olan seçimlere yonelik bir oy ni-
teliği taşıdığını belirtti: 'Önümüzdeki se-
çimler ülke için büyük önem taşıvor. Ya
var olan radikal dinci otokratlarla sür-
dürecegiz \asamımız] >a da ilerieyebü-
mek için biraz oksijene ihtiyaç, duydu-
ğumuzu göstereceğiz. Şu andaki duru-
mumtu darbeci hahamlann yönetüni-
ni anımsatıyor. Film, benim pazartesi
günii atacağım oyumdur.'
Yahudi toplumunda kadın
Kadosh, insanlann yaşamlanyla il-
gili son karan hahamm verdigi Ortodoks
bir Yahudi topluluğuyla birlikte yaşayan
iki kız kardeşin hüzünlü öyküsünü an-
latıyor. Rivka kaderine boyun eğerken
Malkadüzenebaşkaldınyor Filmin iro-
nık bir yanı da hahamın Arap asıllı bir
lsraıllı tarafindan canlandınlması. Gı-
ati, 20. yüzyılın sonunda kadınlann Ya-
hudi topluluklanndakı rolünü irdeledi-
ği filminm senaryosunu, kadın bakış
açısını yakalayabilmek için Ortodoks
bır Yahudi olan Eliette Abecassis ile yaz-
mış. Çekimlen çoğunlukla Kudüs'te
gerçekleşen film haziran ayında lsrail'de
gösterime girecek. tsrail film komisyo-
nu hassas bir konu olduğu gerekçesiy-
le çekimlerden önce tam üç kez filmin
senaryosunu geri çevirmişti.
Festivale Ortadogu'dan katılan Mı-
sırlı yönetmen Yusuf Şahin'in 'El Ah-
kar' adlı filmi ise ilk bakışta bir aşk hi-
kâyesi gibi görünüyor. Alt smıftan ge-
len bir kız zengin bir ailenin oğluna âşık
olur. Gazeteci olan kız küreselleşme ve
Amerikan kültürünün Mısırkültürü üze-
nndeki etkileriyle savaşmaktadır. Ama
Romeo'sunun aılesı, savaştığı sistemın
bır parçasıdır. Kader adlı filmiyle 1997
yılında Cannes Film Festivali'nde jüri
özel ödülûnü kazanan Şahın de basın top-
lantısmda fılminin aşkın gücünü ve han-
Yönetmen I)a\id C ronenberg'in başka. üığındaki jüri 23 Mavıs'a dek 22 filmi değerlendirecek. (Fotoğraflar REUTER)
Mısrlı yönetmen Yusuf Şahin.
• Cannes'a 25 yıl aradan
sonra katılan ilk Israil filmi
olan Kadosh'a ilgi büyük.
Leos Carax'ın 'Pola X'i ise
aşk, ensest, cehenneme
yolculuk üzerine bir film.
Yusuf Şahin ise'El
Ahkar'da aşkın gücünü ve
uçlarda bulunmanın
sakıncalannı irdeliyor. Fransız yönetmen Leos Carax.
Catfaerine Deneuve ve Guillaume Depardieu (Pola X). Amos Gitai, Meital Barda (solda) ve Yael Abecassis ile.
gi konuda olursa olsun uçlarda bulun-
manın sakıncalannı irdelediğini belir-
tiyor.
Altın Palmıye'de Fransa'yı temsıl
eden 'Pola X' ise aşk, ensest ve cehen-
neme yolculuk üzerine bir film. Leo
Canu'ın yönettiği filmde Catherine
Deneuve ve Gerard Depardieu'nun oğ-
lu Guillaume Depardieu rol alıyor. Film
Hernıan \ler» iUe'ın 19. yüzyılda yazdı-
ğı 'Pierre: Or the Ambiguities' adlı ro-
manından sinemaya uyarlandı. Filmde
annesiyle (Deneuve) huzurlu bir yaşam
süren Pierre'in (Depardieu) hiç tanıma-
dığı bir kadının baba tarafindan kız kar-
deşı olduğunu iddıa etmesiyle değişen
yaşamını konu alıyor. Pierre, nişanlısı-
nı terk ederek kız kardeşiyle birlikte ya-
şamak için Paris'e gıdıyor. Fılmdeki
cinsellik sahnelennin izleyicilerin bazı-
lanndan tepki alması üzerine gelen so-
rulan yanıtlayan Carax. sahneyi çek-
menin kendisi için zor olmadığını, zor-
landılarsa oyunculann zorlanmış ola-
bileceginı belirtti.
Festivalde Altın Palmiye'yi alacak
filmi belirleyecek olanjüri üyeleri de 22
filmi değerlendirecekleri maraton önce-
sinde bir basın toplantısı düzenleyerek
açık fıkirlı olacaklan ve önyargılardan
uzak kalacaklan konusunda vaatte bu-
lundular Kanadalı yönetmen DavidCro-
nenberg'in etkide kalmamak için seç-
tiği yöntem, filmleri izlemeden önce
konulannı bile okumamak: "Filmler
üzerine en ufak bir fikrim olmamasına
büyük özen gösterryorum. Sadece salo-
na girip haklannda hiçbir şey okuma-
dığun filmleri iztevecepn."
Cronenberg'in başkanlığında opera
sanatçısı Barbara Hendricks, Ameri-
kalı oyuncular Holly Hunter ve Jeff
GoktMum, Fransız oyun yazan Yasmi-
na Reza. Fransız oyuncu Dominique
Blanc, Alman yönetmen Dorris Dorie,
Fransız yönetmen Andre Techine ve
Italyan yönetmen Maurizio Nkhetti'den
oluşan jün 23 Mayıs'a dek 22 film de-
ğerlendirecek.
"Fılmler daha uzun ömürlü'
Jürinin müzisyen üyesi Barbara Hend-
ricks feshval jürisindeki görevını şu söz-
lerle değerlendiriyor: "Ben bir müzis-
yenim. Jüri üyesi olarak görevim ise fil-
min bana neler vereceğini degerlendir-
mek. tşin en zor yanı günde en az üç
dört film izleyecek olmamıza karşın her
film öncesinde mesajı kavrayabUecek
kadar zihnimizi boşaltmak."
Sanat adlı oyunuyla çok sayıda ödül
kazanan oyun yazan Reza ise tiyatroy-
la sinemanın farklanna dikkat çekiyor
değerlendirmesinde: "Tiyatro üretiini-
nin ömrü kısadır. Anında üretUir ve iz-
lenir. KeJebeğuı ömrü gibi. Fflmler ise çok
daha uzun ömürtüdür. ÖzneUik konu-
sunda gerçek bir sınav vereceğiz. 1999
yılında öznel bir karar vereceğiz; ama
filmler 10-15 yıl sonra da izlenecek. Bel-
ki de geçen zaman karanmızm yanlıs. oi-
duğunu gösterecek."
Cannes, dünya basınının gözlen önün-
de çarşamba günü gerçekleşen açıhşa ha-
zırlanırken, geçen haziran ayında dün-
ya kupası öncesinde pilotlann greve gir-
mesine benzer bir olay yaşandı. Festi-
val öncesinde taleplennin kabul edile-
ceğini düşünen otobüs şoförleri, hem-
şireler ve doktorlar greve gittiler. Gre-
ve giren işçi ve memurlann festival ci-
vannda bir toplu gösteri yapması ise
engellendi.
ŞefGürer Aykal, Borusan Istanbul Filarmoni Orkestrası 'na yönelikprojelerini anlattı
Orkestra sesı imlebaska olao
GÜL ERÇETtN
Beş yıldır lstanbullulara Boru-
san Oda Orkestrası olarak hizmet
sunan orkestra, genel müzik dı-
rektörlüğüne ve şefliğıne Prof.
Gürer Aykal'ın atanmasıyla ıs-
mini ve nitelıgını de değiştirerek
Borusan tstanbul Filarmoni Or-
kestrası" na dönüşü-
yor Orkestra. Ay- — " " " "
kal'la birlikte iki yıl
içinde büyük bir sen-
foni orkestrasına dö-
nüşme sürecıne gir-
di. Gürer Aykal yö-
netımınde ilk konse-
rini Yıldız Sarayı Si-
lahhane Bınası'nda
\eren Borusan lstan-
bul Filarmoni Orkest-
rası kasım aymdan iti-
baren her ay Kadıköy
Halk Eğitim Merke-
zı ve İTÜ Maçka _ _ _ _ _
Kampusu Atatürk
Amfisi'nde ayda iki konser dü-
zenleyecek
Teksas'ta El Paso Teksas Sen-
foniOrkestrasrnın müzık dırek-
törlüğünü yürüten Aykal, CSO
yönetımiyle yaşadığı sorunlann
ardından bir süre için CSO'ya
ara verdiğinı. ancak hiçbir şekil-
de kurumdan aynlmadığını, ça-
lışmalannı sürdüreceğini belirti-
yor.
lstanbu!' un daha çok orkestra-
ya ihtiyaç duyduğunu, ülkemiz-
de her ilde bir orkestra kurulma-
sı gerektiğını vurguluyor Aykal.
Bu nedenle de kurulma çalışma-
lan uzun süredır devam eden An-
talya Orkestrası'nın kuruluşun-
da çalışmak ıçın Kültür Bakan-
lığı'na istekte bulunmuş. Çok-
seslı müzığı Türk halkınataşıma-
>ı görevi bilıyor.
- Borusan Orkestrasryla nasıl
bir program izleyeceksiniz?
Borusan Orkestrası beş yıllık
bir dönemın ardından orkestra-
yıbüyütmekistedi. Borusan Or-
kestrasf nın büyümesi, orkestra-
ııın çalacağı cserlerin de çoğala-
• Artık
orkestrayı
yılda en az
10 kez
yöneteceğim
Istanbullu
izleyiciler beni
görmekten
bıkacaklar
bile.
cağı anlamına geliyor Orkestra
iki yıl içinde büyük bır senfonı
orkestrasının kadrosuna kavıışa-
cak. ilk yıl kırk kişilik bir kad-
roya ulaşmayı planlıyorum.
- tstanbul için önemli bir iştev
kazanan orkestra sizinle birlikte
nasıl bir kimlik kazanacak?
Her orkestra şef ının kendi üs-
lubuvardır.CSOile
çalışıyorum. Ame-
rika'da El Paso Tek-
sas Senfonı Orkest-
rası'nın müzık di-
rektörlüğünü yapı-
yorum. Bugünedek
pek çok gençlik or-
kestrasıyla da çalış-
tım ve çalıştığım her
orkestraya kendi di-
limi aktarabildim.
Borusan Istanbul Fi-
larmoni Orkestra-
sı'nın da benimle
birlikte birbaşka se-
sı olacaktır .Ancak
bu. benim beynimde oluşmuş
olan sestır. Bu konuda daha ön-
ce de çalıştığım için rahatım. Na-
sıl bir orkestra olacağını, bey-
nimde tınlayan, tertemiz, son de-
rece ritmlı sesle ben algılayabi-
liyorum, ama bunu sızlere sözle
anlatmam güç. Bu orkestrayı hep
birlikte gelecek yıl izleyeceğiz.
- Ankara, İstanbul ve Ameri-
ka arasındaki yoğun konser prog-
ramları gözünüzü biraz olsun
korkutmuyor mu?
"Hamama giren terler" diye
çok güzel bır söz var Orkestra şef-
len gezicıdir. Orkestra şefi bir
yerde dururken hiçbir yerden
çağnlmıyorsa düşünmek gere-
kir. Avrupa'da da, Amenka'da da
şefler bır-iki orkestranın genel
müzik dırektörlüklenni yaptıkla-
n gibi, aynca konuk şef olarak
da çeşitli orkestralara giderler.
Bunun olmaması halınde orkest-
ra şefi ruh sağhğını koruyamaz.
Ben bütün bunlann üstesinden
gelebileceğimi sanıyorum. Aslın-
da insan bazı şeyleri daha son-
radan düşünüyor. tlk şeflik gün-
Amacı, çoksesli müaği Türk halkına taşımak. (KADER TUĞLA)
lenmde bazı eserleri nasıl yö-
nettiğımi düşününce şimdi kor-
kuyorum. "Ne cesaretnüş," dıye
düşünüyorum. Belki bundan beş
yıl sonra konuşsak "Ne cesaret
varmış bende, bu kadar işin al-
tından nasıl kalkacağımı düşün-
memişûn" derim.
- Çok çeşitli izleykOerin fark-
lı tepkileri sizi etkiUyor mu?
Gerçekten çok farklı tepkile-
ri oluyor. Ülkeler arasında edin-
diğim tecrübelen paylaşmak is-
terim sizlerle. Amerika'daki kon-
serlerimde, seyirciye selam ver-
diğım zaman pamuk tarlalan gi-
bıdirler. Konserlere gelme yaş-
ları biraz geçtir çünkü. Bunun
sıkıntısını da hep duyarlar. ,\
rikalılar, komplekslen çok az
olan birtopluluktur. Bildığıni bı-
lir, bilmediğini biliyor göster-
mez. "Bueserihiçbiİmiyordunı,
ama ne güzel çakhlar" der. New
York'taki izleyicı "Taksimi na-
sıl yakalanm, montuma nasıl ka-
vuşurum" diye esenn son sesle-
riyle birlikte fırlar. Şef selamını
verirkensalonuterkedebılır En
çok bilen ve alkışlayan seyircı
Ahnan seyircisidir. Coşkusuz bir
alkıştır, ama sürekliliği vardır
Hollanda çok ilgınçtır, ayağa kal-
karlar. Şeflerin beni ayakta al-
kışladılar diye havaya girmesi
çok gereksiz. Hollandalılar say-
gılannı, sevgilerini öyle gösteri-
yor. Italyan izleyıcisi sevmezse
yuhalayabilir. Türkler, Alman-
lar, Amenkalılar yuhalamazlar.
Ingihzlere soğuk deriz, oysa on-
lann alkışlan Almanlardan daha
sıcaktır. Ayaklannı vururlar, te-
pinirler sevdiklen zaman. Nor-
veç ve Finlandiya'da iklimlerine
uygun, biraz soğukça ^ _ ^ _ _
bir alkış vardır, ama
onun da sürekliliği
vardır.
-Türkiye'dekiizk-
yici nasıl dile getiriyor
tepldsini?
BBC radyosunda
beni çok gururlandı-
ran bir söyleşi dinle-
miştim. Yabancı bir
pıyanıst "Türidye'de
müthiş bir i/leyici var.
Bana dört kere bis
yapönülar''dedi.Çok
hoşuma gitti bu be-
nim. Nasıl şişindiğımi anlata-
mam size. Türk izleyicisi ger-
çekten solistlere karşı çok misa-
firperverdir. Türkiye'de salonla-
rın zaman sorunu yoktur.
AKM'de bır konser veriyorsa-
nız, örneğin konserin şu kadar sa-
at sürmesı, şu saatte bitmesi zo-
runluluğu yoktur. Sanatçılar is-
tedikleri kadar bis yapabilırler.
Amenka'da ve bazı yerlerde
" Konser şu saatte bitecek, onun
için bis yapmayın" derler. Bir de
Türk izleyicisi en genç izleyicı-
dir. Bunu da övünerek söylemek
isterim.
- Konser programlannızdane-
lere önceUk veriyorsunz?
Öncelikle yöneteceğiniz or-
kestra ve orkestranın kapasitesı-
ne göre karar vermeniz gerekır.
EğeT orkestra bir eseri hiç çalma-
dıysa o eseri orkestranın reper-
tuvanna kazandırmak isteyebilir-
siniz. Yalnız bu konuda çok ıs-
rarcı olmamak gerekiyor. Bir şey
uzun süre çalınmadıysa onun
özel bir nedeni de olabilir. Orkest-
rayı ve seyircıyi cezalandırmak
olmaz. Hangi tür eserleri kendi-
• Herkes
konsere mutlu
olmak için
gelir. Bizim
amacımız
onlan mutlu
etmek,
bambaşka bir
insan olarak
göndermek.
nızin daha iyi yönettiği ya da
kendinizı geliştirmek için hangi
eserleri repertuvannıza katmak
ıstediğiniz de önemli. Ancak bu
gelişimi sağlarken de yine izle-
yicıyi ve orkestrayı düşünmek,
egoist davranmamak gerek. So-
listlerinize çaldıracağınız eser-
lerde solisti tanıyorsanız daha ıyi
_______ bir seçim yaparsı-
nız Çünkü herkes
her şeyi çok güzel
çalamaz. Bir solisti
orada boşu boşuna
terletmek çok acı bir
şeydir Solistler bi-
zim misafirlerimiz.
Onlara kendi istek-
leri doğrultusunda,
kendilerinin çalabi-
leceğienıyişeyıçal-
dırmak, konserin de
selameti açısından
çok önemlidir. Bir
başka ölçüt de izle-
yicinizin çalınacak eserleri kal-
dıracak düzeyde olup olmadığı
Kısacası, konser programlan ol-
dukça zorlu ve aynntılı bir seçim
sürecinden geçiyor.
- Özeflikle yurtdışı konserieri-
nizdeprogramlannızaTürkeser-
ieri ahnayadaözen gösterivorsu-
nuz_.
Bir Türk orkestra şefi oldu-
gum için buna özen göstermem
gerekır zaten. Ancak onun da
dozunu çok iyi ayarlamak gere-
kiyor. Hangi Türk eserlerini ala-
cağıma çok dikkat etmem gere-
kiyor.
- Orkestralann programlan,
şefkri ve solistleri nasıl belirieni-
yor? Ormgin sizi uzun süredir tD-
SO'da izfcyemedik..
Herorkestranın kendi yöneti-
mi vardır. Konserler teknik ku-
rul kararlan doğrultusunda yö-
netımin kurulunun planlamasıy-
la düzenlenir. Beni tstanbul'da
görmemiş olmanız bu nedenler-
den kaynaklanmıştır. Ancak ben
tDSO'da olmasa da elimden ge-
len her firsatta tstanbul'da kon-
ser verdim.
Pİ?0 R I
J.D. Salinger'ın
mektupları müzayedede
• Kristin scott
HiOmaS bir yıh aşkın
bir süre sinemaya ara
vereceğini açıkladı.
Açılış ve kapanış
törenlerini sunmak için
Cannes Film
Festivah'ne katılan
Thomas bir yıl
dinleneceğini,
evlilığıyle
ilgileneceğinı ve çok
daha güçlü bır şekilde
sinemaya döneceğini
söyledi.
• J. D. Sallnger'in
Joyce Maynard'a 1972-
1973 yıllan arasında
yazdığı 14 mektup 22
Haziran"da SothebyVde
düzenlenecek bir
müzayedede satılacak.
Mektuplann 60 bın ile
80 bın dolar arasında
alıcı bulması
bekleniyor.
• Bruce
Sprlngsteen'in
heykelini dikmeye
hazırlanan New
Jersey'li yetkililer,
ekonomik nedenlerden
dolayı projeden
vazgeçtiklerini
açıkladılar.
• Placldo
Domlngo 4 Ağustos
akşamı Lübnan'da
düzenlenen bir festivale
katılacak. tspanyol asıllı
tenorun Budapeşte
Konser Orkestrası'yla
sahne alacağı festival
Rusya'dan Kirov
Balesi'ni, Jazz gitaristi
McLaughlin'ı, sufi
müziği icra eden
Pakistanlı sanatçılan ve
Irakh müzisyen Kazem
Saher'i biraraya
getırecek.
• van Dyck'in
doğumunun 400. yılı,
doğum yeri olan
Antvverp'de Ekim ayına
dek sürecek üç sergi,
çeşitli gösteriler ve bir
müzik festivahyle
kutlanacak. Ünlü
ressamın yapıtlan
Kralıyet Müzesi,
Rubens Galensi ve
Plantin-Moretus
Müzesi'nde
sergilenecek.
• Van cogh'un
'Canal vvith
VVashervvoman' adlı
yapıtı Christie's'de
düzenlenen bir
müzayedede 20 milyon
dolara alıcı buldu.
'Canal vvith
VVashervvoman' Van
Gogh'un Japonya'da
yaşadığı yıllann en
önemli yapıtı olarak
değerlendiriliyor.
• Bette Mldler.
NevvYork'daki 114
yeşil alanın satılmasını
son anda önledi. Midler
tarafindan başlatılan
Nevv York Restorasyon
Projesı kapsamında
1994 yılında toplanan
çevreci grup, bu
alanlan beledıyeden
yaklaşık 4 milyon
dolara satın alacak.
ÇevTeciler uzun süredır
bu alanlann belediye
tarafindan başka
amaçlarla
kullanılmasını protesto
ediyordu.
• Alanls
Morlssette No
Boundaries' adlı yeni
albümünü Kosovalı
sığmmacılar yaranna
satışa sunacağı
açıklandı.
• New York
Tlyatro
Elestfrmenlerl
Blrllgi'nin bu yılkı
ödülleri sahiplerini
buldu. Kansere
yakalanan bir
profesörün öyküsünü
anlatan 'VVıt' en iyi
oyun, bir cınayet
öyküsünü anlatan
'Parade' en ıyi müzikal
ödülüne değer bulundu.
Oyun yazan Davıd
Hare'e ise özel ödül
verildi.
• wet Wet wet'in
geleceği, başsolistleri
Marti Pellovv'un
aynlmaya karar vermesi
nedeniyle tehlikede. 33
yaşındaki Pellovv,
avukatı aracılığıyla
gönderdiği bır mektupta
topluluk üyelerine
aynlmak ıstediğini
bıldirdi.
• Claudio Abbado
30 mayıs tarihinde
Bologna Kongre
Sarayı'nda Mahler Oda
Orkestrası'ru
yönetecek. Kosova
kurbanlan yaranna
verilecek olan konserde
Hindemith ve
Stravinski'nın yapıtlan
seslendırilecek.
• Stanley
Kubrlckin
ölümünden önce Los
Angeles Tımes, New
York Tımes, Time,
Nevvsvveek, Premiere ve
Vanity Fair'e söz . .
verdiği görüşmeteriB, ,..
son fumı' Eyes Wide
Shut'ın oyunculan Tom
Cruise ve Nicole
Kıdman tarafindan
yapılacağı bıldinldi.
Fılmin prömiyeri 12
Temmuz'da Los
Angeles'da
gerçekleştirilecek.
Avrupa'da ise ilk olarak
Venedik Film
Festivalı'nde
gösterilecek.
• James ivory yeni
fılminin hazırlıklanna
başladı. 'The Golden
Bovvl' adlı filmde
başrolleri Nick Nolte,
Uma Thurman ve
Angelica Huston
paylaşıyorlar.
• Johnny Deep ve
Jean Rochefort
'Don Kışot'u Öldüren
Adam' adlı filmde
başrolleri paylaşıyorlar.
Cervantes'in ünlü
yapıtının yeni bir
versiyonu olan filmi
Terry Gilliam
yönetiyor
• Phll Colllns
Disney'in yeni çizgi
fihni 'Tarzan'dabeş
şarkı seslendiriyor.
• Nell Dlamond
1996 yılından bu yana
ilk kez, Avustralya'da
16 konser vermeye
hazırlanıyor.
• Burt Reynolds
1985yılındacektiği
'Stick' adlı filmin
ardından tekrar
kamera arkasma
geçiyor. Reynolds
'The Last Producer'
adlı filmde aynı
zamanda başrolü
oynayacak.
• Jacqueline
BİSSet. tsa'nın
yaşamını anlatan bir
televizyon dizısinde rol
alacak. Avrupa'nın
çeşitli TV kanallannda
ve Amerikan CBS
kanalında yayımlanacak
olan dızıde Isa rolünü,
25 yaşındaki oyuncu
Jeremy Sito üstleniyor.