Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
5 NİSAN 1999 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Dm Lşleıi ııdeıı ügfaıç fetvalar
Türkiye Diyanet Vakfı'nca hazırlanan kitapta, tuvalette konuşmanın, cami lokalinde düğün yapmanın, kolye
ve maskot taşımanın, yaşgünü kutlamanın ya da bilardo oynamanın caiz olup olmadığı sorulan yanıtlanıyor
İSTANBUL (ANKA) - Din Işleri
Yüksek Kurulu'nun, kendisine yapılan
başvurulara cevap olma niteligi taşıyan
fetvalan arasında "Tuvalette konuşmak
caiz midir". "Kolye ve maskot
taşımanın hükmü nedir" gibi ilgi
çekici sorular yer alıyor.
Gerek toplumun gerekse kişinin yanlış
yollara yönlendirilmesini önlemek,
dini duygulannın çeşitli amaçlarla
sömürülmesıne meydan vermemek,
din konusunda aydınlatmak.
karşılaşılan problemlere karşı fetva
yoluyla çözüm getirilmesi ile
görevlendirilen kurulun verdiği
fetvalar arasında bazılan konu
bakımından özellikle dikkati çekiyor.
Türkiye Diyanet Vakfı tarafmdan
yayımlanan "Günümüz Meselelerine
Fetvalar" adlı kitapta, Din Işleri
Yüksek JCurulu'nun fetvalanndan
bazılan şöyle sıralanıyor:
• Tuvalette konuşmak caiz midir:
Tuvalette konuşmak caiz olmakla
birlikte edebe aykun olduğu için
mekruhtur.
• Askere gitmek ıstemeyenlerin,
durumu nedır: Dinimiz bize cihadı,
yani birtakım kutsal değerler uğruna
düşmanla savaşmayı emreder.
Askerlik. malı, canı, namusu, dini,
nesli ve bütün bunlann içinde
banndırdığı yurdu korumak için
yapılır. Askerlikten kaçmak, Hadis-i
Şeriflerde kâfirlikle eş tutulan büyük
günahlardan biridir. Hem bu dünyada
hem ahrette cezası çok büyüktür.
• Baa tarikat mensuplannın şeyhlerin
resimlerini taşımalan ve öpmeleri
nasüdır: Ister şeyh, ister âİim veya
berhangi bir büyüğün resmini, ona
ta'zim ve ondan himmet beklemek
niyetiyie taşunak ve öpmek caiz
degikİir.
• Kolye ve maskot taşımanın hükmü
nedir: Dinimizde erkeğin kadına,
kadının da erkeğe benzemeye
özenmesi caiz değildir. Karşı cinse
benzeme özentisi ciddi bir
rahatsızhktır. Kolye ve maskot gibi
şeyler kadınlann taktığı şeylerdir.
Esasta bunlann erkek tarafmdan
takılmasında bir beis yoksa da erkeğin
şahsiyetine uymayan ve hafif tipleri
çağnştıran görünümleri Islam hoş
görmez.
• Bilardo o>namanın dhümize göre
hükmü nedir: Oyun sonunda oyun
malzemesinin kirasını veya içilen
çaylann parasını yenilen tarafin
ödemesi gibi, küçük de olsa, bir
menfaat karşüığinda oynanan her türlü
oyun kumardır. Dinimizde kumar
haram küınmıştir. Menfaat sağiamak
söz koousu olmasa da sadece vakit
geçirmek amacıyla oynanan tavia, kâğtt
ve tombala gibi oyunlar, insanın vaktini
boşa harcaması ve kumara vesile
olmalan itibanyla mekruh
görülmüştür.
• Yaşgünü kutlamak için birtakım
masraflar yapmak caiz midir:
Dinimizde yaşgünü kutlaması diye bir
uygulama yoktur.
• Cami lokalinde düğün yapmak caiz
midir: Camiler Müslümanlann ibadet
yerieridir. Camiler, adabı çerçevesinde
sadece düğün için degiL diğer toplanma
ve irşad gibi faaliyeüer için de
kulianılabilir. Ancak her düğünde biraz
eğlence ve şenlik bulunacağı için
düğünlerin cami hariminde yapılması
uygun değildir. Camilerde nikâh
kıymak müstehapür. Cami lokaUerinde
aynı şeyleri ifa etmek caizdir.
KAPTİD Başkanı Ahmet Bayram
'Türkiye
turizmde
lider olacak'
SELAHATTtN ŞAHİN
NEVŞEHİR - Tunzmde
mart ayı ıçensınde başlayan
ve nısan ayı başına kadar
devam eden tur iptallerinin
Türkiye turizminin belırle-
diği hedefleri sarsmayaca-
ğını söyleyen Kapadokya
Tunstik Işletmeler Derneği
Başkanı Ahmet Bayram, bu
knz ortamından da elbırliği
ile kısa sürede çıkılacagı
ümidi taşıdığını söyledi.
Türkiye'nın turizmde,
dünyada yıldızı parlayan
birkaç ülkeden biri olduğu-
na dikkat çeken Kapadokya
Turistik lşletmeler Derneği
(KAPTİD) Başkanı Ahmet
Bayram, yaşanan kriz orta-
mının geçici olduğuna
inandıklannı belirtti. Bay-
ram. Türkiye'nin turizmde
2000 yılının dünyada uyu-
yan devi konumunda oldu-
ğunu ıfade ederek sözlerini
şöyle sürdürdü:
"Türkiye her türlü doğal,
tarihi ve kültürel zenginlik-
lerle büyük bir mozaik gö-
rününıü içerisindedir. Tu-
rizmde son yülarda alınan
mesafeler, Türkiye'nin
2000'li yıllarda. dünya tu-
rizm hareketüliği içerisinde
yerini daha şimdiden ryi bir
şeldlde ortaya koyuyor.
Yurtdışında büyük bir tanı-
tım eksikliğimizin doğru o\-
duğunu onaylanz, ancak
bunun da tamamen yetersiz
olduğunu da tasvip etmeyiz.
Tanıüm fuariannda Türki-
ye'nin gösterdiği önem. her
geçen gün artarak devam et-
mektedir. Yapay kriz orta-
mını fiyatlann düşürülerek,
Türkiye'nin dünyanın en u-
cuz tatil merkezi haline ge-
tirilmesi yönündeki girişim-
lerin bir parçası olarak de-
ğerlendirrvoruz. Dış ülketer-
de adınuza yönelik olarak
başlatılan karalama kam-
panyalanna Avrupah dost-
lanmızın inanacağına inan-
mıyoruz. daha önceden
Türkiye turu yapan turist-
ler, Türkiye'nin ne kadar tu-
rist sever, ne kadar cömert
ve ne kadar da misafırper-
ver olduğunu ortaya koya-
caklardır."
Bayram, bu geçici kriz
ortamında Turizm Bakanlı-
ğı'nın turizmdeki ayakbas-
tı para oranının düşüriilme-
si yönündeki kararlı tutu-
munu tasvip ettiklerini de
belirterek, şunlan söyledi:
"Türldye'nin turizmde
2000 yülannın devi olmast-
nı istemeyen karşıt düşün-
cedeki kötü niyetli kişilerin
ellerinde tuttuğu bu bomba,
bir gün kendi ellerinde pat-
layacakür. Turizmdeki veri-
lergerçekten umut veriddir.
Türkiye'nin turizmdeki
ilerleyişinin önünü kesmek
isteyen ve kökü dışardaki
güçler. Türkiye'nin çok bü-
yük bir ülke olduğunu er ya
da geç anlay acaklar ve yap-
üklanna da pişman olacak-
lardır. Türkiye 2000'li yüla-
ra büyük bir turizm potan-
siveü'ni. bu sektöre aktara-
rak girecektir. Bunu da kün-
se engeUeyemez."
Bazı Batı ülkeleri TV'le-
rinde Türkiye'nin güvenli
bir ülke olmadığı şeklinde
yapılan propagandalan da
eleştiren Bayram, "Ülkemiz
aleyhinde yayın yapan tüm
TV kuruluşlannı ülkemize
davet ediyoruz. Misafirimiz
olsunlar, hiçbir ülkede ol-
mayan dostiuğu. yardunse-
verliği görsünler." deci
Türkiye'nin her alanda
çok büyük ve güçlü bir ül-
ke olduğunu belirten KAP-
TtD Başkanı, "Bizdahaön-
ceden de büyük krider at-
latak. Bu krizler bizi küçfilt-
mez, aksine birbirimiz ara-
sındaki dayamşmayı ve yar-
dımlaşmayı daha da pekiş-
tirir. Bu yüzden, hiçbir tu-
rizmcimizin karamsar ol-
masını kesinlikle istemiyo-
rum. Biz bir kriz değü. bin-
lerce kriz de olsa rahatlıkla
atiannz. yeter ki biıiiğimizi
ve bareberliğimizi kaybet-
meyeJim'' diye konuştu.
Bayram sözlerim şöyle
sürdürdü: "Dünya turizm
devieri 2000'U yıüaruı devi
olan Türkiye'yi de kendi
saflannda yakuı bir gekcek-
te görecekler. Modern tarz-
daki tesisleri ile Batı'daki
tüm turizm aktiviteleri ile
Türkiye'nin turizmdeki id-
diası her zaman için devam
ediyor. Çünkü ulkemiz tu-
rizm için düny adaki en bol
rezervlere sahip ender ülke-
lerden biri, sadece Kapa-
dokya bölgesi bile biziro tu-
rizmdeki iddiamızın ne den-
ii büyük olduğunu göster-
mekîçinyeterbdir.''
umlupınarşehiûeriamldıHaber Merkezi - Ege'nin uluslararası sulann-
da 45 yıl önce düzenlenen NATO tatbikatından
dönerken, Çanakkale Boğazı Nara Burnu önle-
rinde, Isveç bandıralı Nabolant adlı şilep ile çar-
pısarak batan Dumlupınar Denizaltısı'nın 81 şe-
hıdi, çeşitli illerde ve Çanakkale'de düzenlenen
törenlerle anıldı.
Çanakkale Cumhuriyet Alanı'nda dün saat
09.00'da Atatürk Anıtı'na çelenklerin konulma-
sı, saygı duruşu ve Istiklal Marşı eşliğınde bay-
rağın göndere çekilmesiyle başlayan törenlere,
Barbaros Deniz Şehitliği'nde devam edildi. Bu-
rada, bir manga erin saygı atışından sonra konu-
şan Deniz Kurmay Binbaşı Tayfim Düryaz, şehit-
lenn görevleri başuıda vatanm bütünlüğü. bağım-
sızlığı ve bekası uğruna canlannı feda ettiklerini
belirtti. Buradaki törenlerin ardından Dumlupı-
nar Denizaltısı'nın bulunduğu Nara Bumu'na hü-
cumbotlarla gidildi. Nara Bumu'nda. 81 şehit de-
nizcinin anısına yapılan saygı duruşundan sonra,
denize çelenkleT atıldı.
Törenlere Çanakkale Valisi Ekrem Ozsoy, Bo-
ğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa
Ultanur, Çanakkale Belediye Başkanı tsmail
Ozay ve diğer ilgililer katıldı. Ankara'da Deniz
Kuvvetleri Komutanlığı'nda düzenlenen törende
konuşan Deniz Kuv\'etleri Komutanlığı Personel
Başkanı Tuğamiral Metin Açunuz, "ŞehHterimi-
zin manevi varhğından güç alan deniz kuvvetteri-
miz, bu vatana göz diken düşmana korku. dosta
güven vererek, denizierimizi \e sırurlanmıa kont-
roletmeyedevam edecektir" dedı. Mersin'de, Ata-
türk Parkı'ndaki Refah Şehıtleri Anıtı'nda dü-
zenlenen törene Içel Vali Yardımcısı Muammer
Kudu. Mersın Büyükşehır Belediye Başkanı Ha-
lil Kuriş ile Akdeniz Bölge ve Içel Garnizon Ko-
mutanı Tuğgeneral Erdal Bucak katıldı. Törende
konuşan Deniz Kd. Yzb. Orhan Bıçkıcu "Deniz-
cilerimiz. milktimizin hürriyet bayrağnu şerefle
taşınuşlardır. Bu bayrağı ebediyen yükseklerde
tutacağız. Vatanımız sonsuza kadar hür ve ba-
gımsız yaşayacaknr" dedi.
lskenderun Deniz Üs Komutanlığı'nda düzen-
lenen, Üs Komutanı Tuğamiral MehraetCelayir,
1. Deniz Er Eğıtim Alay Komutanı Kd. Yarbay
Mümtaz Uçar ve davetlilerin katıldığı törende
de. Istıklal Marşı eşliginde göndere bayrak çekil-
dı ve şehitler amldı.
Doktor Lale Cüneş'e yolsuzluk suçlaması
'30 mityarlık dolandınahk
soruşturması öribas edildi'İstanbul Haber Servisi - tstanbul ll
Sağlık Müdürlügü Bağcılar Sağhk
Grup Başkaıu E>r. Lale Güneş'in
Sağlık ve Sosyal Yardım Vakfi'nı
aylık 30 milyar lira tutannda
dolandırdığı iddiasıyla istanbul
Sağlık Mûdürlüğü'nceaçılan
soruşturmanın örtbas edildiği iddia
edildi. Doktor Lale Güneş.
hakkmdaki suçlamalan reddederkcn
İstanbul ll Sağhk Müdürü Mehmet
Salman, konuyla ilgıli açıklama
yapmaktan kaçmdı.
Adınm açıklanmasmı istemeyen bir
yetkili, Bağcılar Sağlık Grup
Başkanı Lale Güneş'in
sağhk ocaklaruıa malzeme
almacağı gerekçesiyle vakıf
hesabından yaklaşık olarak ayda 30
milyar lira
Çevre Bakanlığı cop sorununu kabul etti
Doğaya zararsız depolama
alanlarımn sayısıyalnızca 5
tutannda para çekerek maddi çıkar
sağladığmı öne sürdü.
'Güneş aracüık yaptı'
İstanbul ll Sağlık Müdürlüğü'nce
Lale Güneş hakkında açılan
soruşturmanın savsaklandığmı da
savlayan yeüdli, Lale Güneş'in
yaptığı yolsuzluktan edindiği parayı
MHP'li çıkar ortaklanyla
paylaştığını ve seçim
kampanyalannda kullanılmasına
aracılık ettiğini iddia etti. Suçlanan
Dr. Lale Güneş ise hakkındaki tüm
ıddialan reddederek "Ben Sağhk
Bakanhğı ve ValiKk'ten takdirname
ahnış bir doktorum. Hakkımda
açümış bir soruşturma yok.
tddialann tûmünü reddediyorum"
görüşünü savomdu.
İstanbul Haber Servisi - Çevre
Bakanlığı, Türkiye"de yılda 20 milyon
tonun üzerinde katı atık üretilmesine
karşm insan sağlığma ve doğaya zarar
vermeyecek şekilde yapılmış çöp
depolama alanı sayısının yalnızca 5
olduğunu kabul etti.
Çevre Bakanlığı yetkililerinden
edinilen bilgiye göre, dünyada olduğu
gibi Türkiye'de de artan çevre
sorunlannın giderek artması
toplumsal refahı tehdit ediyor.
Çevresel performans göstergeleri
olumsuz görünürken Türkiye'deki 2
bin 900 belediyenin yalmzca 45'inde
verimli çalışabilen antma tesisi
bulunuyor. Bu durum, Türkiye'deki
kanalizasyon sulannın yüzde 90'ımn
hiç antılmadan ırmaklara, göllere,
denizlere ve topraklara bırakılması
anlamına geliyor. Sanayileşmenin
çevreyle uyumlu. dengeli ve planlı
şekilde gelişmesi gerekirken devletin
kredi desteği ile kurulan 42 organize
sanayi bölgesinden yalnızca 8'inde
antma tesisi yer alıyor. Nehir ve
göllerdeki kirlenme nedeniyle su
ürünleri azatarak yok olrhaya
başlarken bazı yerlerde toplu balık
ölümlerine yol açan ekolojik
felaketler yaşanıyor.
Son yıllarda giderek artan turizm ve
ikinci konut talebi, verimli sebze ve
meyve bahçelerimizi betonlaştınyor.
Bu alanlann ekonomik potansiyelleri
de her geçen gün azahyor. Verimli
topraklaraı erozyonla deniz, göl ve
barajlara taşınması nedeniyle toprak
kayıplanmn yanı sıra barajlann da
ekonomik ömürleri kısalıyor.
Harb-Iş Sendikası Genel.Başkanı Çetin, încirlik Üssü'nün 'pervasızca' kullanıldığını söyledi
6
ABD, Türkiye'nin başını belaya sokabilir'
AKES'BODUR
tSKENDERUN - ABD'nin Ortadoğu'da-
kı çıkarlan için Türkiye'nin başını belaya
sokabileceğini ileri süren Harb-Iş Sendika-
sı Genel Başkanı Izzet Çetin. "tncirlik Üs-
sü'nün ABD tarafmdan pervasızca kullanıl-
masına hükümetlerin 'dur' demesi gerekir.
Türkiye artık ABD'nin müstemlekesi (köle-
si) konumuna geldi. ABD, Türkiye'de ve tn-
cuiik'te istediği gibi at kosturuyor" dedi.
Sendikanın lskenderun şubesinin kongre-
sine katılmak üzere Halay'a gelen Çetin, ga-
zetecilerin çeşitli sorulannı yanıtladı. Başba-
kan Bülent Ecevit'in lncirlik'ten kalkan
uçaklann pervasızca hareketinden rahatsız
olduğunu söylediğini savlayan Çetin, "Ama
çaresizUk içinde. bir şey vapamıyor. Çünkü
biz bağımsız Türkiye sloganını unuttuk" di-
ye konuştu. Harb-lş Sendikası'nın ABD üs-
lerinde yaptığı grev sonrası ABD'nin Türki-
ye Çumhuriyeti yasalanna aykın davranarak
işçi çıkarma yoluna gittiğini ve şu ana kadar
50 işçinin, "kadro kmtiaması" adı altında
görevine son verildiğini vurgulayarak şöyle
devam etti:
"Konuyu MiDi Savunma, Dışişleri ve Ça-
uşma bakanhklanna ilettik. Onlar da ABD
Savunma Bakanı ve yarduncısına iletti. Fa-
kat kimse yusalaruntn takmıyor, yani artık
Türkiye bağımsız olma özelUğini yitirmiş.
ABD, Türkiye'de ve tncirfik'te istediği gibi at
kosturuyor. Bizim de devletimizden daha
güçlü olacak halimiz yok. Bizler ülkeyi değil,
sendikayı yönetmeye talibiz. Ama bir yıırttaş.
bir sendika başkanı olarak da söylememiz
gerekenler var."
Harb-lş Sendikası'nın 69 gün süren gre-
vinde sadece ücret talebinde bulunmadıkla-
nnı ve orada ulusal yasalanmızm ayaklar al-
tına alınmaması için de mücadele verdikle-
rini anlatan Çetin, sözlerini şöyle tamamla-
dı:
"Jndrlik Üssü'nün nasıl kullanılacağı iki-
li anlaşmalarda belirtilmiştir. Buna aykın
AYDINLANMA
EMRE KONGAR
Yamyamlar Konusunda
Basın Ne Diyor?
Türkiye'nin en değerli beyinlerinden biri Ege
Cansen'dir.
Hüniyet'teki "Oyunun Kuralı" adlı köşesinde
27 Mart günü "Buyrun Yağmaya" adlı enfes bir
yazı yayımladı.
Cansen'in aşağıda bazı bölümler aktardığım
mükemmel yazısını buraya tümüyle almak ister-
dim, ama ne yazık ki buna olanak yok.
"Derme çatma bir konut yapıp başını içine sok-
mak gibi, kamu çıkarlan açısından olmasa bile,
hayat mücadelesi veren biri açısından masum
sayılacak bir gerekçeyle başlayan 'gece-kon-
du'laşmanın, kısazamanda 'gündüz-kondu'laş-
maya dönüşmesininsebebi, 'rantyağması'dır..."
"Kişinin gözünü bir kez rantiyecilik bürüdü
mü, onu durduracak hiçbir vicdani kuvvet kal-
maz. Avına dişlehni geçirmiş bir timsah gibi, ka-
çak inşaat yapan kişi, karşısına kim çıkarsa çık-
sın, ölümüne mücadele eder..."
Cansen, gözünü kan bürümüş yağmacıların,
kentin eski sakinleri ve zenginleri arasında da yay-
gınlaştığını ve bunlann, rüşvet ve benzeri yollaria
belediyeyi denetleyerek, yağmalannı gerçekleştir-
diklerini de şöyle anlatıyor:
"Belediyeler, hafktan vergi toplamakta zorlanır-
ken, 'bağış'karşılığında imardurumu değiştirme
diye harika ve bitmez tükenmez bir finansman
kaynağına kavuşmuştur..."
"Böylece biryandan dama çıkıp kız çocuğunun
boynuna bıçak dayayarak veya üstüne benzin dö-
kerekyıkımı durduran 'düpedüz' kaçak inşaatçı-
larla, diğeryandan belediyeye para verip, 'mina-
reye kılrfhazııiayanlar", gücü oranında, artık Al-
Iah ne verdiyse şehri yağmalamıştır..."
Cansen, belediye seçimlerinin mantığını da şöy-
le aktanyor:
"Inşaattan dişe dokunurpara kazanmak ise an-
cak, kamu tarafmdan yaratılan 'mekân rantı'nın
kişisel servete aktanlmasıyla gerçekleşir. Bu
transfer için de 'bildik bir belediye başkanına'
ihtiyaç vardır."
Cansen'in yerel seçimler düzeyinde tanımladı-
ğı "gözünü kan bürümüş yağmacı", bununla da
yetinmemekte ve milletvekili olmak istemektedir.
Işte benim "yamyam" dediğim mahluklar bun-
lardır.
Şimdi kısaca, basın bu konuda neler yazmış bir
bakalım:
Biliyorsunuz, sürekli olarak yağmayla mücade-
le edenlerin başında Cumhuriyet ve Cumhuriyet
içinde de yazar olarak Oktay Ekinci gelir.
Ekinci, geçen gün, Cumhuriyet'teki köşesinde,
şöyle yazıyordu:
"Birkentiya da beldeyi 'yaşanılmaz' kılan her
türlü imar duyarsızlığına önayak olmuş sıyasiler,
aynı kent halkından 'şaşılacak bir rahatlık için-
de' yeniden oy isteyebıliyortar. Benzer şekilde
'millete ait' çevre ve kültür değerlerini yağmala-
yipyçk etme pahasına "yatınm'yapan kimi 'işa-
ttamlan' da aynı işlerini bu kez siyasal güçleriy-
le sürdürmek için 'milletvekili' olmak üzere kür-
sülere çıkabiliyorlar..."
Ekinci, bu insanlara örnek olarak da Muğla'da
birinci sıradakı ANAP adayını gösteriyordu.
Hürriyet'te, yolsuzluklarla tek kişılik bir ordu gi-
bi uğraşan Yalçın Bayer ile Milliyet in her türlü
yağmaya karşı hassas olan kıdemli yazarı Hasan
Pulur, geçen gün, üçüncü köprü yamyamlığıy-
la savaşmak isteyenlerin, Sinop'a gidip, bu pro-
jeyi destekleyen Yaşar Topçu'nun adaylığına kar-
şı kampanya yapmalannı öneriyorlardı.
Yıne Hürriyet'te Emin Çölaşan 26 Şubat tarih-
li yazısında, Fazilet Partisi içindeki "şaibeli"
adaylan ve DYP'den seçilecek yere konulan, Ab-
di Ipekçi'nin katili Mehmet Ali Ağca'yı yurtdışı-
na kaçıran kişi de olmak üzere, bazı adaylann kim-
liklerini "Parayı veren düdüğü çalryor" atasözü
çerçevesinde açıkladı.
Fatih Altayiı, 1 Mart tarihin de "DYP Listelerin-
de 3675 Tarikat Mensubu" başlığı ile bu partinin
adaylarını kamuoyuna duyururken, ANAP için de
"milletvekili listelerini oluştururken, DYP'den
daha sorumsuz davranmış" diye yazdı.
Sabah gazetesinde değerli gazeteci Necati
Doğru, hemen hemen her gün, politikacılann ve
bürokratlann soygun haberleri ile, seçimlerde de
bu soygunun nasıl devam edeceğini yazıyor.
Tufan Türenç, Hürriyet'te, "Altıkulaç'ı Liste-
den Süleymancılar Sildirdi" başlığı ile Çiller'in
"Safkan Atatürkçülüğünün, ne büyük palavra ol-
duğunu kanıtladı".
Çölaşan, sonunda isyan ederek, "Işte Türki-
ye'de demokrasi, işte Türkiye'de seçim!" di-
yor.
Ben açıkçasöylüyorum, bu rejimin adı demok-
rasi değildir.
Bu rejimin adı olsa olsa, yamyamokrasi'dir.
önümüzdeki seçimlerle oluşacak Meclis, do-
ğamızı ve tarihimizi yağmalayarak, kentler baş-
ta olmak üzere tüm ülkeyi yaşanmaz hale getir-
me ve milletvekillerinin maaşlan ile ayncalık-
lannı arrtırma ışlerınden vakıt bulabilirse, Türki-
ye'de demokrasiyi yeniden kurma görevi ile
karşı karşıya kalacaktır.
Benim pek umudum yok ama, siz yine de oy
kullanın ve yamyamlara oy vermemeye çalışın.
Hiçbir şey yapmamaktan iyidir.
web sayfası: http^/remzi.com.tr/yazar.html
davranışlarda hükümetin, hükümetlerin
'dur' demesi laam. ABD'nin Kuzey Irak'uı
bombalanmasL Ortadoğu'daki çıkarlan için
İncirlik'i tek taraflı kullanması Türkiye'nin
ayıbıdır. Hükümetin sorumluluğunda onlara
'dur' denmesi gerekiyor. Çünkü, yaruı hiç
elinde olmadan. farkında bile ounadan ABD,
Türkiye'nin başını belaya sokabUir. Şunu da
görmeden geçemeyiz: Kuzey Irak'ta veya
Güneydoğu-tran-Irak üçgeninde bir Kürt
devletinin kurulmasını direkt olarak
ABD'nin körükledigi. bu ülke tarafmdan tez-
gâhlanan bir oyundan başka bir şey değil
Bunu görmemek için kör, duymamak için
sağır olmak gerekir."
Glenn-Janet Doman
BEBEĞJNİZE NASIL
0KUMA Ö6RETİRSİNİZ
N A S I L
OKUMA
ÖĞRETİRSİNİZ
Gunde birkaç dakikalık
oğrenme oyunu ile, keyıfli bır
biçimde bebeğinrzı eğitmeye
ne dersınız9
En hızlı, en kotay
ve en stressız oğrenme ve
öğretme. "Better Baby"
eğitim sısteminın ılk aşaması
olar bu eğitım "kit"ı ile,
çocuğunuza ilk yararlı eğitim
yatınmınızı hemen yapın
;a^ Pazartama K ş Turkocagı Cad Vo 39/4)
l I212ı514 01 %