Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
13NİSAN1999SALI CUMHURİYET SAYFA
*\mm) SECIM 99 nmmm
Cindopuk
üzunköprü'de
• UZUNKÖPRÜ (AA) -
DTP Genel Başkam
Hüsamettin Cindoruk,
Edirne'nın L'zunköprü
ilçesi Cumhuriyet
Meydanı'nda düzenlenen
mıtingde yaptığı
konuşmada. iki seçimin bir
arada olmasından memnun
olmadıklannı söyledi.
Cmdoruk. "Gelin bu
şemsiyenm altına
mührünüzü basın. Bizde
yıllann birikimi var" diye
konuştu.
Adana'daki uçak
kazasi
• CEYHAN (AA)-
Adana'nın Ceyhan ilçesi
yakınlannda düşen
THY'ye ait "Trakya"
yolcu uçağının enkaz
alanmda, Boeing firması
teknik ekibince inceleme
yapılıyor. Ceyhan
Kaymakamı Mehmet
Öklü, enkaz alanında daha
önce yapılan aramalarda
kara kutunun bulunduğunu
hatırlatarak "'Ancak,
kokpitte konuşmalan
kaydeden cihaz henüz
bulunamadı. Şimdi bu
cihaz aranıyor" dedi.
Sayın'ın
öldürülmesi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)- Brüksel'de
yakalanan yasadışı Dev-
Sol örgûtü üyesi lbrahim
Bingöl'ün iadesi için
Adalet Bakanlığı
çalışmalara başladı.
Emekli Korgeneral Hulusi
Sayın'ı öldürmekten
Ankara 1 No'lu DGM'de
idam cezası istemiyle
yargılanırken Ankara
Merkez Kapalı
Cezaevi'den kaçan lbrahim
Bingöl, üç gün önce
Brüksel'de yakalanmıştı.
Bingöl hakİundaki dava
halen gıyabında devam
ediyor
Tüzel'in basın
toplantısı• AYDEN (AA) - Emeğin
Partisi (EMEP) Genel
Başkanı Levent Tüzel,
Aydın'da düzenlediği basın
toplantısında, partisinin
ımillervekili ve belediye
ibaşkan adaylannın, •
Türkiye'nin bazı
bölgelerinde olumsuz
davranışlarla
karşılaştıklannı belirterek
"Adaylanmıza haksız
saldınlar yapılmakta.
Afişleri yırtılan
adaylanmız, çirkin politik
oyunlarla bu yakışığı
olmayan sürecin içine
itilmeye çalışılıyor'" dedi.
Gürtuna'mn
ziyareti
• tstanbul Haber Servisi -
FP lstanbul Büyükşehir
Belediye Başkanı ve adayı
Ali Müfit Gürtuna,
MuseviCemaati
Hahambaşı David
Asseo'yu ziyaret ederek
seçim için destek istedi.
Tünel'deki Hahambaşı
hizmet binasında
gerçekleşen ziyarette
konuşan Gürtuna,
hedeflerinin, inancı ve
kültür değerleri ne olursa
olsun, insan paydasında
birleşmek olduğunu
söyledi.
'Satellit
Sempozyumu'
• tstanbul Haber Servisi -
Dünyada olduğu gibi
Türkiye'de de pek çok
ailenin kimseyle
paylaşamadığı sorun olan
"primer nokturnal
enürezis" (gece işemeleri)
konusunda Er-Kim tlaç
San. ve Tic. tarafindan
"Satellit Sempozyumu"
düzenleniyor. Yann Hilton
Oteli'nde düzenlenecek
olan sempozyuma "primer
nokturnal enürezis"
konusunda araştırmalar
yapan ve bu alanda birçok
ödülün sahibi olan
Danimarkalı Prof. Dr. Jens
Peter Norgaard da
katılacak.
Gaspçılar
• tstanbul Haber Servisi -
Bakırkö> Incirli'de dün
akşam bir benzin
istasyonunda kontrol
yapan güvenlik güçleri ile
dur ihtanna uymadıklan
biIdirilen34H9170
plakalı otomobildeki 3 kişi
arasında silahlı çatışma
çıktı. Çarışmada, Volkan
Gündoğdu yaralı olarak
Gökhan Gündoğdu da yara
almadan yakalandı.
Çatışmada, vücudunun
birkaç yerinden yara aldığı
bildirilen Ali Kemal
Gündoğdu ise 34 TKE 38
palakalı taksiyi gasp
ederek olay yerinden kaçtı.
Halk siyasilere güvenmiyor, seçim konvoylannda partiler kendi çalıp kendi oynuyor
FP'nin oy kuyruğu tuzağıLEYLA TAVŞANOĞLU
Yollar boş... Çevrede canlı görünmüyor...
Burası lstanbul, Maltepe... Sabahm erken
saatleri de değil; neredeyse öğlen olacak...
Hava pınl pınl güneşli... Her yanda siyasi
partilerin plastik bayraklan... Biraz sonra
bir gûrültü kopuyor. Partılerden birisinin
konvoyu geliyor. Davullu, zumalı şarkılar...
Hoparlörden partinin sloganlan... Seçim
vaatleri...
Ortada yine kimse yok... Partiler kendi-
leri çalıp kendileri oynuyorlar... Halktan il-
gilenen hiç yok... Köşedeki manav dükkâ-
nını yeni açmış. Di\or ki:
"Seçunle nhe ilgüenelim? Hepsi hırsız."
Manava gelen başörtülü bir kadın söze
giriyor: "Ben hepsine geçersiz oy verece-
ğim. Halktaki hissi>at bu. SiyasUerin hepsi
kendi çıkariannı gözetiyor. Bizi kim düşü-
nür? Ecevit'ten başkası güven vermiyor. A-
ma ona da oy yok."
Maltepe'den çıkıyoruz. Hedefımiz Ana-
dolu yakasmdakı varoşlan dolaşmak. llk
• îstanbul varoşlannda şöyle bir senaryo anlatılıyor: FP'liler
seçim günü sabah erkenden sandık başına gidip oy kullanacaklar.
Daha sonra da yapay kuyruklar oluşturarak diğer seçmenleri
bezdirip, oy kullanmadan döndürmeye çalışacaklar.
savuruyor. Kalabalık, pek de alkış tutma-
dan dinlemekle yetiniyor... Sözler tükenin-
ce de yine ilahılerle uğurlanıyor...
Sangazi'de de tesettürlü kadın ve sank-
lı erkekten geçilmiyor. Partilerin konvoy-
lan sıra sıra. Insanlar ise panayır muhab-
betinde. Dönüp bakan yok.
Yönümüz Beykoz... Bakalım orada ne-
ler göreceğiz? Meydanda, Onçeşmeler'in
önündeki tahta sıralarda erkekleroturmuş.
Yanlanna yanaşıyoruz. Canlan sıkkın gi-
bi.. -Bu paürüdan bıkûk. Sandık başında
karar vereceğiz" görüşü yaygın. Içlerinde
sadece bin açık kanısım söylüyor. "Bey-
koz'da Ecevit, Büyükşehir de Fazilet ahr."
Esnafla sohbet ediyoruz. Onlardaki ka-
nı. DSP'nin en azından yerel seçimlerde
önemli oy toplayacağı. Ama DSP"den söz
etmeden, "Ecevit alır" diyorlar.
durağımız, arazi mafyasının kol gezdiği
Sultanbeyli... O da ne? Sultanbeyli sapağı-
na varmadan dehşetli bir konvoyla karşıla-
şıyonız. Her yan FP bayraklanyla donan-
mış. Konvoyun peşine takılıyoruz. Yol açı-
lacak gibi değil. Arada bir hoparlörlerden
anons yapılıyor
"Var mısınız? Recep Tayyip Erdoğan'a
sebun göndermeye var nusınız?"
"Bu şarkı burada bitmeyecek."
Dikkat çeken nokta, ne Erbakan ne de
Kutan'ın ısimlerinin telefftız edilmesi. Var-
sa yoksa Tayyip Erdoğan.
Oradan. yme arazi mafyasının kol gez-
diği Samandıra ve Sangazi'ye yollanıyo-
ruz. O da ne? Samandıra'da Tansu ÇûTer'in
konvoyu. Ortalık kalabalık. Tesettürlü ka-
dınlar, sanklı erkekler... Tansu Hanım ila-
hilerle karşılanıyor. Har zamanki gibi esip
Çevrede başörtülü ve tesettürlü kadınlar
var. Soru sormamıza sıra bırakmadan ko-
nuşuyorlar: "Fazilet burada çok oykaybet-
ti. Adil düzen ve temiz siyasetten söz ederek
1994'te epeyce oy toplamışlardı. Ama hal-
kuı gözü açıkü. Burada Ecevit ahr. Ikmd
partideANAPolur."
Bugünkü rüzgâr DSP'yi yerel yönetim-
lere ve hükümete taşıyacak kadara güçlü
mü? Bunu seçimlerde göreceğiz.
Ancak kesin olan gerçek, halkın siyaset-
ten gittikçe uzaklaşması ve ilgisini yitir-
mesi. Dolaştığımız yörelerde sıklıkla konu-
şulan birkonuyu da aktarmadan geçmek is-
temiyoruz: "FP seçim günü için iiginç bir
taktik gehştiriyor. Sabah erkenden partili-
ler sandık başlanna gidecek. Oytannı kul-
landıktan sonra da yeniden kuyruklaroluş-
turarak sandık başına giden. oylarun kul-
lanmanuş seçmenleri saatkrce bekletip bık-
ürmayı amaçlnoriar. Hesaplanna göre in-
sanlarsaatkrce beklemekten usanıp oy ver-
mekten vazgeçecekler. Hedefleri özelUkle
ANAP ve DYP seçmenini caydırmak."
KURULLARA UYARI
Seçim
önlemleri
tamamlandı
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -18
Nisan Pazar günü yapılacak genel ve
yerel seçimler ıçın "sandıkoyabunasıve
yerel baskı" konusunda da önlemler
alındı. Yüksek Seçim Kurulu'nun
(YSK), Elazığ'da Mehmet Ağar yan-
daşlannın seçmeni etki altına almalan-
na ve FP"lilerin Türkiye genelinde oy
kullanılmasını geciktirme gırişimleri-
ne karşı il ve ilçe kurullanna uyanlar-
dabulunduğuöğrenildi. YSK yetkilile-
n, oy kullanılmasını geciktirenlere san-
dık başkanlannın müdahale edecekle-
rini, seçim suçlannın 3 yılakadarhapis
cezasını öngördüğünü anımsattılar.
Seçimler için son haftaya girilirken
alınacak önlemler tamamlandı. Seçim-
lerde kullanılacak oy pusulalannın ba-
sımı tamamlandı ve bölgelere ulaştınl-
dı. Seçimlerde görev yapacak personel
ve güvenlik görevleri belirlendi. Geçen
seçimlere oranla daha sıkı güvenlik ön-
lemleVi alınırken güverifik~ğüçrerinîrç
sayısı da arttınldı.
Yetkililerin, Mehmet Ağar'ın millet-
vekilliği için bağımsız aday olduğu Ela-
zığ'dan "baa olumsuz hadiselerin oia-
bileceği" yönünde duyumlar gelmesi
üzerine Başbakanlık ve tçişleri Bakan-
lığı'ndan önlem alınmasını istedikleri
öğrenildı.
Içişleri Bakanlığı ıle Emniyet Genel
Müdürlüğü'nün bögede fanatik yan-
daşlann sandık başında yurttaşlann ter-
cıhlerini etkilemek istemelenne karşı
gerekli önlemleri aldığı kaydedildi.
Sandık başına sabah erken saatte git-
meleri beklenen FP'lilerin, öğleden
sonra oy kullanılmasını geciktirmek
amacıyla ağır hareket etmelerini önle-
mek için de uyanlarda bulunuldu. YSK
yetkilileri, "Bazı bağnaz taraftariar
kendüerinden başkasuun oy kullanma-
sını engelfemek için ağır hareket edecek.
Oyunu kullandıktan sonra veniden sıra-
ya girecek gibi duyumlar alı>oruz. Bun-
lar için de öniem aklık. O> kullanılacak
yerde en az iki tane oy kullanma kabini
olacak. Görevlileri uyardık. Oy kullan-
ma süresi 3-4 dakikadır. Art niyet içine
giren olursa sandık başkanlan yasal iş-
lem yapacak. Bu seçim suçuna girer ve
3 yıla kadar hapis cezasına çarptınlabi-
lirter"1
değerlendirmesini yaptılar.
Seçımlenn demokratik olarak yapıl-
ması için yurttaşlann hür ve serbest ira-
deleriyle oy kullanmalannın engellene-
meyeceğini vurgulayan yetkililer, bu-
nun için gerekli kurumlarla yazışmalar
yaptıklannı ve gerekli önlemlerin alın-
dığının kendilerine iletildiğini bildirdi-
ler.
Üçüncü köprüye karşı tstanbul halkımn ortak duygulannı seslendiren Arnavutköy sakinJeri ve semt girişiminin seçim önce-
si yarattığı kamuovıı gücü, lstanbul büyükşehir belediyesi başkan adayiannın görüşlerini etkiledi.
^PartîleMe 3. köprü çelişkisi
OKTAY EKtNCİ
lstanbul'da "3. köprüye karşı" olan seç-
menler, Büyükşehir Belediye Başkanlı-
ğı'na seçim yaparken zorlanacaklar.
Çünkü adaylann hemen tümü, her geçen
gün daha sert söylemlerle "3. köprüyü yap-
dnnayacagız'' diyorlar. Benzer şekılde yi-
ne hep bir ağızdan "tüp geçiş" sözü vere-
rek bu konuda duyarlı kesımlerin desteği-
ni bekliyorlar...
ANAP'ın lstanbul Büyükşehir belediye
başkan adayı olan Ali Talip Ozdemir, 3.
köprüyü yaptırmayacağını söylerken hem
bu "3. tuzağı'' lstanbul'a "mili-
tanca" kurmaya çalışan. hem
de "paraTisT olan eski Bayın-
dır Bakanı Yaşar Topçu acaba
ne düşünüyordur? Yann. olası
bir koalisyon ortaklığında Ya-
şar Topçu ya da benzer bir
ANAP'lı "BayındırtıkBakanr
olduğunda, Ali Talip Özde-
mir'in bu kez "hem tüp geçiş, hem de köp-
rü olsun" şeklindeki "eski görüşüne" geri
dönüp dönmeyeceğini de seçmenlerine
şimdiden söylemesi gerekiyor...
Benzer şekilde DSP'nin adayı Zekeriya
Tenüzel için de galiba en kestırmesı Ece-
vit'in güvence vermesi. Çünkü Temizel'in
"3. köprüye karsmm" demeye hazırlandı-
ğı günlerde DSP'li Bayındırlık Bakanı AB
Dıksoy da "tersj" bir rutum sergiledi.
Ya DYP'nin adayı Yalçm Özer'e ne de-
meli? Bu konuda herhalde en zor durum-
da olanlardan biri...Yıllardır hem İstan-
bul'a. hem de Çanakkale'ye karayolu köp-
rüsü kurmaya "sözler" veren. hatta bunu
REFAHYOL dönemınde Erbakan'la aynı
basın toplantılannda sayısız kez açıklayan
DYP lideri Tansu Çilkr, eğer bir an önce
"Ben yandmısun,3. köprü lstanbul'a, öbü-
rü de Çanakkale'ye inanetmiş'" demezse.
Yalçın Özer de yann afişlerdeki sözleriy-
le"başbaşa"kalabilir.
CHPadayı AdnanPbbt'agelince... Eğer
seçimi kazanırsa 3. köprü konusunda Po-
lat'uı da ters düşebileceği partili politika-
cılar yok değil. Örneğin CHP genel başkan
yardımcılanndan Onur Kumbaracıbaşı,
Bayındu"lık Bakanlığı yaptığı dönemde "3.
• Bu seçim döneminde îstanbul'da en geniş
"uzlaşma" 3. köprüye karşı oluştu... Ne var ki yerel
adaylann bu ortak söylemlerine güvenebilmek için
parti liderlerinin de iktidara gelirse Karayollan'nda
bekletilen 3. köprü projesini iptal edeceklerini
şimdiden açıkça ilan etmeleri gerekiyor.
rii Boğaziçi'nin kuzeyinden olursa, buna
sıcak bakanm" şeklindeki sözlenne de Ali
Müfit Gürtuna'nın "karşıçüanadığT dık-
katli gözlerden kaçmıyor.
MHP adayı Ahmet Vefik Alp'in 3. köp-
rüye alternatif olarak önerdiği Marmara
Denizi açıklanndan "dubalar üstündeyü-
zer otoyol" projesine ise öncelikle "üni-
versiteler" nedense hâlâ suskunluk içinde-
ler. İTÜ'de Llaşun Master Planı'nı hazır-
layan ve raylı tüp geçişi "tekseçenek" ola-
rak belirleyen bilim adamlan, Alp'in pro-
jesine olumlu ya da olumsuz bir görüş bil-
dirirlerse, galiba bundan MHP de "rahat-
layacak", adayının bu tür
"çarpıa" projelerini siyaset
yerine "bttimin ışığmda" de-
ğerlendirebilecek...
~Ve gerçek
^demiryolcular"-
köprii gerekK" demekle yetinmemiş, "ts-
tanbul köy gibi kalamaz,yükselecektir" sö-
züyle de 3. köprünün önde gelen savunu-
culan olan "gökdelencilere" destek ver-
mişti.
Recep Tayyip Erdoğan'm hapse gırme-
den önce "Ne yapacağuu bOemem" dedı-
ği AM Müfit Gürtuna ise 3. köprüye karşı
olduğunu o kadar sık dile getiriyor ki ya-
nn partisinden "farkhbirdayatma'' geldi-
ğinde, herhalde hemen yapması gereken iş
FP'den "istifa etmek" olmalı...
FP içinde "karizmatik" birkişiliğe ka-
vuşan Recep Tayyip Erdoğan'uı, "3. köp-
Öyle görünüyor ki "3. köp-
rüye hayır" dıyen adaylar ara-
sında partileriyle en "ban^ık" olanlar ise
ÖDP'li VTcdan Baykara ile İP'li Ünal Er-
doğan.
Çünkü ÖDP'nin ve İP'nin kadrolan, sa-
dece şu seçim sürecinde "oy kaygısıyla"
değil. 1970'lerden bu yana toplum ve ül-
ke çıkarlan kaygısıyla "Boğaz köprüleri-
ne hayu-" diyen "demiryolculardan" olu-
şuyorlar. Türkiye'nin ve lstanbul'un
1950'lerde terk edilen o "demiryolu uy-
garhğma" yeniden kavuşmasını "gedktir-
tirmek" isteyenler ise "yüzde lO'hıkbaraj-
la" seçime gitmenin rahathğıru ve coşku-
sunu yaşıyorlar...
mFlRNOKTASII ORAL ÇALIŞLAR oralcalıslar(â turk.net
ŞANUURFA - 5 gündür Gü-
neydoğu'da seçim çalışmala-
nnı izliyonjm. Bu 5 gün bo-
yunca Mardin, Diyarbakır, Si-
verek ve Urfa gibi bölgenin et-
kili şehirterini dolaştım. Parti-
ler açısından baktığımız za-
man şehirler yeni yeni seçim
havasına giriyorlar. Bu dört
şehrin iki büyüğünde, Diyar-
bakır ve Şanlıurfa'da belediye
başkanlıklannı Refah Partisi
kazanmıştı. Siverek ve Mar-
din'de ise DYP.
Bu dört şehirde de solcu
partilerin esamisi bile okun-
muyor. Şanlıurfa, Mardin ve
Diyarbakır'da CHP ve DSP bir
milletvekilliği bile kazanama-
mışlardı.
Refah ise en büyük parti du-
rumundaydı. 18 Nisan seçim-
lerinde ise iiginç bir rüzgâr esi-
yor.
Bütün bölgede, HADEP'in
rakipsiz en büyük parti oldu-
ğunda herkes hemfikir. Şehir-
leri dolaştığınızda, hemen hiç
Güneydoğu'dan Dönerken...
HADEP propagandası görül-
müyor. Afişleri kıyıda köşede,
bazı şehirlerde ise hiç yok. Ör-
neğin Siverek'te HADEP ör-
gütü faaliyet göstermiyor. HA-
DEP'lilere de rastlamıyorsu-
nuz. Belediye başkanı adayla-
rı da yok.
Siyasi partilerle konuşuyor-
sunuz. Siverek'teki belediye
başkanlığının sonuçlannı HA-
DEP'in vereceği oyun belirie-
yeceğini belirtiyorlar. 1995 se-
çimlerinde de hiç beklenme-
dik düzeyde oy aldığını söyle-
diler.
Örneğin Diyarbakır'ın Lice
ilçesinde, HADEP'in belediye
başkan adayını ve belediye
meclisi adaylannı şehre sok-
muyorlar.
HADEP'in Lice belediye
başkan adayı Zeynel Bağır, 6
kez gidip, şehre yakın Duru
Jandarma Karakolu'ndan ge-
ri çevrildiğini anlattı. Yetkililer
hakkında suç duyurusunda
bulunmuş. Lice içinden gös-
terdikleri belediye meclisi
adayı ise tehditler nedeniyle
istifa etmiş. Ne afişi, ne pos-
teri, ne ilçe örgütü var. Şehre
de giremiyor, propaganda da
yapamıyor. "Netice ne olur?"
diye sorduğumda "Kesin ka-
zanıyoruz" cevabını verdi. İna-
nılır gibi değil.
Aslında, 5 gündür benzer
birtabloylayüzyüzeyim. Böl-
gede güveniik güçleri ve ida-
reciler, HADEP'in seçim faali-
yetlerini engellemek için, ya-
salann ötesinde baskılaryapı-
yorlar.
Urfa'ya girer girmez, koca-
man bir MHP seçim otobü-
süyle karşılaştım. Şanlıurfa
MHP il örgütünün otobüsü
büyük bir tantana ile propa-
ganda yapıyordu. Yapsın, on-
lann bu demokratik hakkı. A-
ma toplumsal desteği
MHP'nin en az5 katı olan HA-
DEP tam anlamıyla baskı al-
tındaydı.
HADEP belediye başkan
adayı, il başkanı ve onlarca
partili Suruç'ta konvoyla gi-
derken gözaltına alınmış ve 5
gün sonra bırakılmıştı. Diyar-
bakır'da HADEP bayraklı ara-
balar şehirde dolaşamıyordu.
Yani HADEP'e bölgede özel
bir uygulama yapılıyordu.
Konuştuğum bütün diğer
partilerin yönetici ve adaylan
HADEP'e uygulanan bu yön-
temi eleştirdiler. Bölgenin aklı
başında insanlan, bu yöntem-
lerin halkta daha fazla direnç
yarattığını ve HADEP'in etra-
fında daha fazla kenetlenme-
lerine yol açtığını söylediler.
Bu seçimler, bölgede tam
bir inada dönüşmüş. Idareci-
ler ve güvenlik güçleri ne ya-
pıp edip HADEP'i safdışı bı-
rakmak gibi bir tavır içindeler.
Bölge insanı ise bu tavra tep-
ki içinde HADEP'e destek
gösteriyor. Tam anlamıyla bir
sinir savaşı yaşanıyor.
Bu gerilimin bölgede sorun-
lann çözümünü zorlaştırdığını,
yine bölgenin aydınlan söylü-
yorlar, diğer partilerin yöneti-
cileri söylüyoriar. Aslında böl-
ge halkı duygusal ve kolay an-
laşılabilir bir halk. Eğer devlet
burada kazanıcı, onlann onur-
lannı yaralamayan bir tavır içi-
ne girerse, kısa sürede sonuç
alınır. Halk böyle bir ilişki için
hazır.
Idareciler, burada siyaseti
artık değiştirmeli. Bölge insa-
nı yorgun düşmüş. Ancak
duygulan çok incinmiş. Şimdi
kardeşlik ve yumuşama za-
manı...
Yoksa her şey kangren ol-
maya devam edecek. Benim
izlenimim bu.
DUZYAZI
ORHAN BİRGİT
Kılavuzu Kim?
Türkiye, belki de çok partili yaşama geçtikten bu
yana, din duygulannın politik amaçlara araç olarak
kullanılmadığı bir seçim kampanyasını başararak
seçmenlerin sandık başlanna gittiğine ilk kez tanık
olacaktı.
Doğruya doğru demek gerekirse, Fazilet Partisi
de en azından resmi kampanyasını yakın geçmiş-
ten hayli koşullanmış olarak yürütüyordu.
Doğru Yol Genel Başkanı'nın Erzurum konuşma-
sı, seçimlere on gün kala, tam bir din sömürüsü ola-
rak kayrtlara geçti. lletişim teknolojisinin böylesine
baş döndürücü geliştiği bir dönemde, bir büyük
kent alanında, televizyon kameralannın önünde ya-
pılan bir seçim konuşmasında o kent halkının din-
sel inançlannın güvencesi olarak kendisini kefil gös-
teren bir insanın, elbette söylediği her sözün arka-
sında olması gerekiyor.
Bu yüzden de şayet söyledikleri yürürlükteki ya-
salara aykın ise o sözlerden ötürü, cumhuriyet sav-
cılanndan ne tür bir işlem yapıldığını öğrenmek sa-
dece "kartel medyasına mensup bir gazetecinin
değil", her yurttaşın hakkı olarak görülmelidir.
Her ülke ve her rejim, öncelikle kendisini koruma
hakkına sahip olduğu için dünyanın her yerinde ol-
duğu gibi, bizde de bu tür konuşmalar, devlet gö-
revlileri tarafindan açıkça izlenip saptanmaktadır.
Tansu Çiller'in Erzurum konuşmasını da o kentin
güvenliğinden sorumlu olan görevliler elbette tes-
prt edecek ve cumhuriyet başsavcısına sunacak-
tır.
Konuşmanın suç içerip içermediği, savcılann de-
ğeriendireceği bir husustur. Ama DYP Genel Baş-
kanı'nın Erzurumlulara, başörtülerinin vedinlerinin
güvencesi olarak kendisini kefil gösterdiğinı söyle-
mesi, elbette "haber"d\r ve öyle olduğu için de gö-
revine âşık genç bir meslektaş, Ankara'dan Erzu-
rum Cumhuriyet Başsavcısı'nı arayarak, televiz-
yonlardan görüntülü olarak izlediği o haberin peşi-
ne düşmüştür.
Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı da Tansu Çil-
ler'in kentte yaptığı konuşmanın belgelerini Emni-
yet Müdüriüğü'nden istediğini ve inceleyeceğinı
söylemiştir.
Tansu Hanım'ı kızdıran, kızdırmak da ne kelime,
adeta "küplere bindiren ", "kartel medyasına men-
sup bir gazeteci"n\r\, tam da oy verme gününe az
bir zaman kala, hakkında böyle bir incelemenin
başlamış olduğunun "haöer"ini seçmene iletmesi-
dir.
Öyle anlaşıhyor ki DYP Genel Başkanı, kendisi es-
ki bir başbakan da olduğu için yasalar önünde öte-
ki yurttaşlanndan farklı bir ayncalık taşıdığına inan-
maktadır. Kendisini, çeşitli yolsuzluk söylentileri
üzerine ya partamento komisyonlanndaki engelle-
meler ile kurtaran ya da "birsizden, birbizden" he-
sabı ile aklayan politikacılann, fena biçimde güven-
ce şemsiyesi altında olduğuna alıştırdığına inanıyor
olmalıdır.
Ne yapsın Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı?
O, görevinin içinde, başka hiçbir devlet görevli-
sinin taşıma üstünlüğüne sahip olmayan bir kimli-
ği bulundurmaktadır. O özel kimlik, "Cumhuriyet^r)
savcısı olmanın sadece onurunu değil, sorumlulu-
ğunu da kendisine yüklüyor. O görevi ile de galiba
elli altıncı hükümetin kuruluşu sırasında DYP Ge-
nel Başkanı'nın kabinedeki Adalet Bakanlığı için
Ecevit'e önerdiği kişi olan bağımsız Prof. Selçuk
Öztek, Başbakan'ın isteği üzerine, savcılardan se-
çim kampanyası içinde özellikle hangi konular üze-
rinde duyariı olmaları gerektiğini bir genelge ile
anımsatıyor. Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı'nın
yaptığı, yasalan ve genelgeleri sümen altlanndatut-
mak değildir. Nrtekim dün de Konya Cumhuriyet
Başsavcısı, Tansu Hanım'ın 9 Nisan günü bu kent-
te yaptığı konuşmadaki "Erzurum'da, dincilerin sa-
hibi benim, demişim. Allah 'a şükûr öyle söyledim...
Bütün dindahann da sahibi benim" sözleri üzeri-
ne, "kartel medyası" ile uzaktan yakından ilgisi bu-
lunmayan ANKA muhabirinin sorduğu soruyu ya-
nrtlıyor ve "inceleme başlattığını" açıklıyor. Yani ya-
salar ve o yasalan işletecek olan cumhuriyet sav-
cılan dini polrtikaya alet ettiği zaman Erbakan ve
partisi için soruşturma açacak; aynı şeyi yaparsa
Tansu Çiller'e sırt mı çevrilecektir?
Şimdi sıkıştığı için olmalı, kendisinin Erzurum'da
sadece başörtüsünün değil, sadece dindariann de-
ğil, hertürlü düşüncenin de özgürlüğünü savundu-
ğunu söyleyen bu çok renkli politikacı hanım, mi-
ting kürsüsünde Islamın kutsal kitabını üç kez öpüp
başına koyması ile seçimlerin iigisini de bir anlatsa
bari.
Çiller'in yasa tanımayan bir pervasızlık içinde ol-
duğunu, dün Erzurum'a grtmeden önce Başbakan
Ecevit'in söyledikleri de aynca kanıtlıyor. Ecevit,
"Çiller pazar akşamı saat 20.15'te yasaklar başla-
madan önce yaptığı bir konuşmayı, yasaklar baş-
ladıktan sonra kendi özel televizyonunda yayımlat-
tı. Bu kadar kural dışı hareket eden bir kimse dev-
let yönetimine talip olamaz" diyor.
Çiller'e bu kampanya sırasında "cesur yürek"
kimliğini biçen, onu yasalar önünde böylesine per-
vasız hareket etmeye zoriayan kılavuzun kimliği be-
ni gerçekten meraka zoriuyor.
Kendisi perde gerisinde kalıp Tansu Hanım'ın ba-
şına çorap ördürtmekten hoşlanan bu kılavuz tek
mi, yoksa her dönemin yanar dönerliği ile ün yap-
mış bir "çift"\ mi?
Faks: 0212- 677 07 62
E-Mail: obirgit(a cumhuriyet. com.tr
Rumlann Karpazçıkarması
REŞATAKAR
LEFKOŞE - Kuzey
K.ıbns Türk Cumhuriye-
ti (KKTC) ile Güney
Kıbns Rum Yönetimi
arasında vanlan anlaşma
sonucunda 1200 Rum
dün sabah 07.00'den iti-
baren Kuzey Kıbns'a
geçti. Paskalya nedeniy-
le Karpaz bölgesindeki
Apostolos Andreas Ma-
nastın'nı ziyaret eden
Rumlar, burada dini ayin
yaptılar.
Ledra Palace barika-
tmda toplandıktan sonra
KKTC polisi ve Birleş-
miş Milletler Banş Gücü
askerlerinirr nezaretinde
Karpaz'a hareket eden
Rumlara, dinlenme ve
yemek molası da verildi.
Herhangi bir sağlık sonı-
nuna anında müdahale
edilebilmesi için Kuzey
Kıbns Türk Cumhuriye-
ti'nden tam donanımlı
bir ambulans da Rum he-
yetine Karpaz'a kadar
eşlik etti. Rum yönetimi
ziyarette yaşhlara, hasta-
lara ve sözde "mahsur"
çocuklanna öncelik ta-
nırken manastın daha
önce ziyaret edenterin
başvurulannı kabul et-
medi. BM'nin girişimle-
riyle iki toplum arasında
bir süreden beri devam e-
den anlaşma çerçevesin-
de Türk ve Rum halkla-
nna sınm geçerek kutsal
yerlerde ibadet olanağı
sağlanıyor.